Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
class
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"class"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 76 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
class
i.
ders
2
Yaygın Kullanım
class
i.
sınıf
General
3
Genel
class
i.
biyolojide takımlardan oluşan birlik
4
Genel
class
i.
grup
5
Genel
class
i.
çeşit
6
Genel
class
i.
kurs
7
Genel
class
i.
ders okutulan yer
8
Genel
class
i.
mevki
9
Genel
class
i.
kast
10
Genel
class
i.
takım
11
Genel
class
i.
kur
12
Genel
class
i.
dershane
13
Genel
class
i.
cins
14
Genel
class
i.
kalite
15
Genel
class
i.
üstünlük
16
Genel
class
i.
mükemmellik
17
Genel
class
i.
zümre
18
Genel
class
i.
tür
19
Genel
class
i.
derslik
20
Genel
class
i.
bölüm
21
Genel
class
i.
tabaka
22
Genel
class
i.
sınıf
23
Genel
class
i.
kategori
24
Genel
class
i.
klas
25
Genel
class
i.
öbek
26
Genel
class
i.
meziyet
27
Genel
class
i.
yetenek
28
Genel
class
i.
atılganlık
29
Genel
class
i.
şevk
30
Genel
class
i.
cinsiyet
31
Genel
class
i.
davacılar
32
Genel
class
i.
şikayetçiler
33
Genel
class
f.
birşeyi belirli bir grubun içinde saymak
34
Genel
class
f.
sınıflamak
35
Genel
class
f.
kategorilere ayırmak
36
Genel
class
f.
ayırmak
37
Genel
class
f.
saymak
38
Genel
class
f.
sınıflandırmak
39
Genel
class
s.
sınıfsal
Colloquial
40
Konuşma Dili
class
i.
lüks moda
41
Konuşma Dili
class
i.
zarafet
42
Konuşma Dili
class
i.
şıklık
43
Konuşma Dili
class
s.
birinci sınıf
44
Konuşma Dili
class
s.
yüksek sınıf
45
Konuşma Dili
class
s.
kaliteli
Law
46
Hukuk
class
i.
(sayısı vasiyetçi ölene dek belli olmayan) varis grubu
Computer
47
Bilgisayar
class
i.
nesne yönelimli programlamada bir veri türü
Telecom
48
Telekom
class
i.
özel arama hizmetleri
49
Telekom
class
i.
(yerel santral taşıyıcısı tarafından sunulan) ağ temelli hizmetler grubu
50
Telekom
class
i.
bölgesel arama merkezi
51
Telekom
class
i.
bölümsel arama merkezi
52
Telekom
class
i.
birincil arama merkezi
53
Telekom
class
i.
eş zamanlı arama merkezi
54
Telekom
class
i.
(alt seviye switching ofis olan) yerel merkezi ofis
Automotive
55
Otomotiv
class
i.
sınıf
Food Engineering
56
Gıda
class
i.
sınıf
Math
57
Matematik
class
i.
ortak özelliğe sahip üyelerden oluşan grubun toplanması
58
Matematik
class
i.
rastgele değişkene ait ayrık veya sürekli değer grubu
Geometry
59
Geometri
class
i.
(üzerinden eğride olmayan herhangi bir noktaya gidilen) tanjant sayısına eşit geometrik eğri özelliği
Statistics
60
İstatistik
class
i.
sınıf
61
İstatistik
class
i.
frekans dağılımı aralığı
Education
62
Eğitim
class
i.
(aynı yıl mezun olan) mezunlar grubu
63
Eğitim
class
i.
(aynı yıl mezun olan) öğrenci grubu
64
Eğitim
class
i.
… yılı mezunları
65
Eğitim
class
i.
etüt
66
Eğitim
class
i.
bir grup öğrencinin ders çalışmak için öğretmen gözetiminde bir araya geldiği zaman dilimi
Linguistics
67
Dilbilim
class
i.
sınıf
Religious
68
Dini
class
i.
yaklaşık 12 üyeden oluşan kilise grubu
69
Dini
class
i.
(hindu toplumundaki brahman, kshatriya, vaişya ve shudra arasındaki) dört sosyal sınıftan biri
70
Dini
class
i.
dört hindu kastından her biri
Military
71
Askeri
class
i.
(aynı yılda doğan kişilerin oluşturduğu) askeri birlik
72
Askeri
class
i.
(aynı yılda doğan) askerliğe çağrılan kişiler
Sport
73
Spor
class
i.
lig sınıfı
Wagering
74
Bahisçilik
class
i.
(at yarışında) olağanüstü hız
75
Bahisçilik
class
i.
olağanüstü hızlı at
76
Bahisçilik
class
i.
(at yarışında) grup
"class"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 500 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
class president
i.
sınıf başkanı
General
2
Genel
lower class
i.
alt sınıflar
3
Genel
service class
i.
hizmet sınıfı
4
Genel
middle class
i.
orta tabaka halk
5
Genel
age class distribution
i.
yaş sınıfı dağılımı
6
Genel
low class
i.
alt sınıf
7
Genel
class struggle
i.
sınıf çatışması
8
Genel
the class war
i.
sınıf mücadelesi
9
Genel
working class
i.
proleterya
10
Genel
working class
i.
çalışan sınıf
11
Genel
lower class
i.
alt tabaka
12
Genel
cabin class
i.
ikinci sınıf
13
Genel
propertied class
i.
mülk sahibi sınıf
14
Genel
banner class
i.
birinci sınıf
15
Genel
the class struggle
i.
sınıf mücadelesi
16
Genel
upper class
i.
sosyoekonomik üstünlüğü olan sınıf
17
Genel
protection class
i.
koruma sınıfı
18
Genel
economy class
i.
ekonomik mevki
19
Genel
class allegiance
i.
sınıf ittifakı
20
Genel
propertied class
i.
varlıklı sınıf
21
Genel
working class
i.
işçi sınıfı
22
Genel
second class
i.
kalitesiz ürün veya hizmet
23
Genel
class conflict
i.
sınıf çatışması
24
Genel
first class bank
i.
birinci sınıf banka
25
Genel
working class
i.
emekçi sınıf
26
Genel
middle class women
i.
orta sınıf kadınlar
27
Genel
year class
i.
yıllık
28
Genel
class conflict
i.
sınıf mücadelesi
29
Genel
class consciousness
i.
sınıf bilinci
30
Genel
repeater of a class
i.
çifte dikiş
31
Genel
class consciousness
i.
sınıf şuuru
32
Genel
social economic class
i.
sosyo ekonomik sınıf
33
Genel
upper class
i.
zenginler sınıfı
34
Genel
class struggle
i.
sınıf mücadelesi
35
Genel
class field theory
i.
sınıflandırılmış alan teorisi
36
Genel
class of beings
i.
alem
37
Genel
economy class
i.
ekonomi sınıfı
38
Genel
cabin class
i.
kabin sınıfı
39
Genel
class structure
i.
sınıf yapısı
40
Genel
second class
i.
başaltı
41
Genel
class interval
i.
sınıf aralığı
42
Genel
lower class
i.
aşağı tabaka
43
Genel
world class
i.
birinci sınıf
44
Genel
class prefect
i.
sınıf başkanı
45
Genel
class teacher
i.
sınıf öğretmeni
46
Genel
first class mail
i.
birinci sınıf posta
47
Genel
social class
i.
sosyal sınıf
48
Genel
year class
i.
yıl sınıfı
49
Genel
word class
i.
kelime sınıfı
50
Genel
leisure class
i.
aylak sınıf
51
Genel
working class
i.
emekçi sınıfı
52
Genel
second class
i.
ikinci sınıf
53
Genel
luxury class
i.
lüks mevki
54
Genel
second class
i.
ikinci derece
55
Genel
ruling class
i.
yönetici sınıf
56
Genel
middle class men
i.
orta sınıf erkekleri
57
Genel
repeating a class
i.
çifte dikiş
58
Genel
class inclusion
i.
sınıfa dahil etme
59
Genel
social class
i.
toplumsal sınıf
60
Genel
first class
i.
taşıtta birinci mevki
61
Genel
world class
i.
birinci kalite
62
Genel
third class
i.
üçüncü sınıf
63
Genel
the highest class (of society)
i.
toplumun kalbur üstü tabakası
64
Genel
first class
i.
birinci sınıf
65
Genel
preparatory class
i.
hazırlık sınıfı
66
Genel
middle class
i.
orta sınıf
67
Genel
class size
i.
sınıf mevcudu
68
Genel
lower class
i.
alt klas
69
Genel
lower class
i.
aşağı sınıf
70
Genel
prep class
i.
hazırlık sınıfı
71
Genel
efficient class environment
i.
etkin sınıf ortamı
72
Genel
lowest class
i.
en alt sınıf
73
Genel
top of the class
i.
sınıf birincisi
74
Genel
class war
i.
sınıf savaşı
75
Genel
nursery class
i.
ana sınıfı
76
Genel
evening class
i.
akşam sınıfı
77
Genel
active class environment
i.
etkin sınıf ortamı
78
Genel
class act
i.
çok kaliteli/etkileyici kimse
79
Genel
age class distribution
i.
yaş sınıfı dağılışı
80
Genel
class limits
i.
sınıf sınırları
81
Genel
class probability
i.
sınıf olasılığı
82
Genel
class a operation
i.
a sınıfı işletme
83
Genel
danger class
i.
tehlike sınıfı
84
Genel
upper class
i.
kaymak tabaka
85
Genel
first class fish restaurant
i.
birinci sınıf balık restoranı
86
Genel
producing class
i.
üreten sınıf
87
Genel
first-class service
i.
birinci sınıf hizmet
88
Genel
low-class cabaret
i.
baloz
89
Genel
the educated-cultivated class
i.
havas
90
Genel
upper-middle class
i.
üst orta sınıf
91
Genel
tourist class
i.
turist sınıfı
92
Genel
first class ticket
i.
birinci mevki bileti
93
Genel
first class
i.
birinci mevki
94
Genel
class fellow
i.
okul arkadaşı
95
Genel
class fellow
i.
sınıf arkadaşı
96
Genel
class interval
i.
sınıf arası
97
Genel
class interval
i.
sınıf fasılası
98
Genel
class mate
i.
sınıf arkadaşı
99
Genel
third class mail
i.
üçüncü sınıf posta
100
Genel
first class
i.
birinci kalite
101
Genel
the oppressed class
i.
ezilen sınıf
102
Genel
class level
i.
sınıf düzeyi
103
Genel
class level
i.
sınıf seviyesi
104
Genel
the best in its class
i.
sınıfında en iyi
105
Genel
the best in its class
i.
sınıfının en iyisi
106
Genel
world class skill
i.
dünya çapında yetenek
107
Genel
british upper class
i.
ingiliz sosyetesi
108
Genel
top-class clients
i.
üst sınıf müşteriler
109
Genel
second class mail
i.
ikinci sınıf posta
110
Genel
class picnic
i.
sınıf pikniği
111
Genel
computer class
i.
bilgisayar sınıfı/dersi
112
Genel
third class
i.
3. sınıf
113
Genel
same class
i.
aynı sınıf
114
Genel
hierarchies of class and gender
i.
sınıf ve cinsiyet hiyerarşileri
115
Genel
three-hour class
i.
üç saatlik ders
116
Genel
class reunion
i.
(o sınıfın) mezunlar günü
117
Genel
class reunion
i.
(o sınıfın) mezunlar toplantısı
118
Genel
class distinction
i.
sınıf farkı
119
Genel
business class
i.
ticari sınıf
120
Genel
tourist class
i.
turistik mevki
121
Genel
middle-class hotel
i.
orta sınıf otel
122
Genel
accounting class
i.
muhasebe dersi
123
Genel
literature class
i.
edebiyat dersi
124
Genel
no teacher in class
i.
boş ders
125
Genel
idle class
i.
boş ders
126
Genel
upper class limit
i.
üst sınıf limiti
127
Genel
painting class
i.
resim dersi
128
Genel
first class
i.
1.sınıf
129
Genel
1st class
i.
1.sınıf
130
Genel
second class
i.
2.sınıf
131
Genel
2nd class
i.
2.sınıf
132
Genel
3rd class
i.
3.sınıf
133
Genel
third class
i.
3.sınıf
134
Genel
sanitary class
i.
hijyen sınıfı
135
Genel
leisure class
i.
rahat sınıf
136
Genel
standard class
i.
standart sınıf
137
Genel
german class
i.
almanca dersi
138
Genel
judo class
i.
judo dersi
139
Genel
class b fires
i.
b sınıfı yangınlar
140
Genel
class survey
i.
sınıf anketi
141
Genel
keyboard class
i.
klavye dersi
142
Genel
class rules
i.
sınıf kuralları
143
Genel
compulsory class
i.
zorunlu ders
144
Genel
latent class analysis
i.
örtük sınıf analizi
145
Genel
chattering class
i.
siyaset ve güncel olaylar üzerine medyada konuşan zengin ve eğitimli tabaka
146
Genel
federal supply class management
i.
federal ikmal sınıflaması ile sağlanan malzeme yönetimi
147
Genel
first-class car
i.
birinci sınıf araç
148
Genel
second class
i.
ikinci mevki yer
149
Genel
second class
i.
ikinci kalite yer
150
Genel
second class
i.
ikinci sınıf bir grubun üyesi
151
Genel
second class
i.
abonelere gönderilen gazeteler ve süreli yayınlardan oluşan bir abd veya kanada postası sınıfı
152
Genel
second class
i.
(amerika'da) izcilikte ikinci rütbe
153
Genel
fourth class
i.
(abd posta hizmetlerinde) bir libre veya üzeri posta grubu
154
Genel
fourth class
i.
dördüncü sınıf
155
Genel
fourth class
i.
dördüncü grup
156
Genel
fourth class
i.
(kanada'da) belirli bir ağırlığın üzerindeki posta grubu
157
Genel
fourth-class
i.
(abd posta hizmetlerinde) bir libre veya üzeri posta grubu
158
Genel
have a class
f.
ders yapmak
159
Genel
class with
f.
karşılaştırmak
160
Genel
fail the class
f.
sınıfta kalmak
161
Genel
show one's class
f.
klasını göstermek
162
Genel
class with
f.
kıyaslamak
163
Genel
cut a class
f.
dersi asmak
164
Genel
attend a class
f.
derse girmek
165
Genel
travel first class
f.
birinci mevkide seyahat etmek
166
Genel
pass the class
f.
sınıfı geçmek
167
Genel
come top of the class
f.
sınıf birincisi olmak
168
Genel
be top of the class
f.
sınıf birincisi olmak
169
Genel
disrupt the class
f.
dersi kaynatmak
170
Genel
send off a student out of the classroom/class
f.
öğrenciyi sınıftan atmak
171
Genel
send off a student out of the classroom/class
f.
öğrenciyi dersten atmak
172
Genel
receive first-class education
f.
iyi eğitim almak
173
Genel
go first class
f.
birinci mevkide gitmek
174
Genel
fall behind in the class
f.
derslerden geri kalmak
175
Genel
cannot pass the class
f.
sınıfı geçememek
176
Genel
cannot pass the class
f.
okulu geçememek
177
Genel
take the class
f.
dersi almak
178
Genel
attend a/the class
f.
dersi almak
179
Genel
attend a/the class
f.
derse girmek
180
Genel
take the class
f.
derse girmek
181
Genel
be treated like a second-class citizen
f.
ikinci sınıf vatandaş muamelesi görmek
182
Genel
get tough with the class
f.
(öğrencilere/sınıfa karşı) sert olmak
183
Genel
get tough with the class
f.
(öğrencilere/sınıfa) sert davranmak
184
Genel
have all the makings of a first-class scandal
f.
tam anlamıyla birinci sınıf bir skandal olmak
185
Genel
come to class late
f.
sınıfa/derse geç gelmek
186
Genel
be late to class
f.
derse geç kalmak
187
Genel
change class
f.
sınıf değiştirmek
188
Genel
skip class
f.
okuldan kaçmak
189
Genel
enter class on time
f.
derse zamanında girmek
190
Genel
throw someone out of the class
f.
birini sınıftan atmak
191
Genel
miss the class
f.
dersi kaçırmak
192
Genel
be late for class
f.
derse geç kalmak
193
Genel
make noise in the class
f.
sınıfta gürültü yapmak
194
Genel
make noise in the class
f.
derste gürültü yapmak
195
Genel
come to class on time
f.
derse zamanında gelmek
196
Genel
be late for class
f.
derse geç girmek
197
Genel
get into class late
f.
derse geç girmek
198
Genel
attend the class on-time
f.
derse zamanında gelmek
199
Genel
take a class
f.
(okulda vb) ders almak
200
Genel
cut class and go to the mall
f.
dersi ekip alışveriş merkezine gitmek
201
Genel
chew gum during class
f.
derste sakız çiğnemek
202
Genel
sleep in class
f.
derste uyuya kalmak
203
Genel
go to class
f.
derse gitmek
204
Genel
low class
s.
bayağı
205
Genel
in a class of one's own
s.
eşsiz
206
Genel
middle class
s.
burjuva
207
Genel
no class
s.
aşağılık
208
Genel
best in its class
s.
sınıfında en iyi
209
Genel
middle class
s.
orta halli
210
Genel
low class
s.
adi
211
Genel
high class
s.
yüksek sınıf
212
Genel
middle class
s.
orta direk
213
Genel
in a class of one's own
s.
benzersiz
214
Genel
no class
s.
adi
215
Genel
no class
s.
bayağı
216
Genel
best in class
s.
sınıfın en iyisi
217
Genel
first-class
s.
birinci mevkide
218
Genel
first-class
s.
birinci mevkie ait
219
Genel
high-class
s.
kaliteli
220
Genel
first-class
s.
birinci sınıf
221
Genel
first-class
s.
birinci mevki
222
Genel
first-class
s.
ekstra
223
Genel
first-class
s.
pırlanta gibi
224
Genel
first-class
s.
üstün
225
Genel
first-class
s.
çok iyi
226
Genel
first-class
s.
mükemmel
227
Genel
middle-class
s.
orta sınıftan
228
Genel
middle-class
s.
orta sınıfa özgü
229
Genel
middle-class
s.
burjuva
230
Genel
second-class
s.
ikinci mevki
231
Genel
one-class
s.
tek sınıf
232
Genel
third-class
s.
kalitesiz
233
Genel
world-class
s.
birinci sınıf
234
Genel
working-class
s.
işçi sınıfına ait
235
Genel
top-class
s.
birinci sınıf
236
Genel
falling into this class
s.
bu sınıfa giren
237
Genel
top class
s.
birinci sınıf
238
Genel
third-class
s.
üçüncü sınıf
239
Genel
third-class
s.
üçüncü sınıfa ait veya ilgili
240
Genel
pre-class
s.
sınıf öncesi
241
Genel
high-class
s.
üst sınıf
242
Genel
high-class
s.
lüks
243
Genel
lower-class
s.
alt seviyede olan
244
Genel
lower-class
s.
düşük seviyeli
245
Genel
lower-class
s.
türünün gerisinde olan
246
Genel
third-class
s.
üçüncü sınıfa ait veya ilgili
247
Genel
first-class
s.
en yüksek kalitede olan
248
Genel
first-class
s.
türünün en iyisi olan
249
Genel
first-class
s.
üst sınıf
250
Genel
first-class
s.
üst kalite
251
Genel
first-class
s.
üstün kalite
252
Genel
first-class
s.
olağanüstü
253
Genel
first-class
s.
muazzam
254
Genel
first-class
s.
birinci ayar
255
Genel
first-class
s.
birinci sınıf yolculuğa ait
256
Genel
first-class
s.
birinci sınıf yolculuk ile ilgili
257
Genel
first-class
s.
birinci sınıf konaklamaya ait
258
Genel
first-class
s.
birinci sınıf konaklama ile ilgili
259
Genel
second-class
s.
ikinci kalite olan
260
Genel
second-class
s.
ikinci sınıf olan
261
Genel
second-class
s.
en yüksek derecenin bir altı
262
Genel
second-class
s.
değersiz
263
Genel
second-class
s.
kalitesiz
264
Genel
second-class
s.
derme çatma
265
Genel
second-class
s.
bayağı
266
Genel
second-class
s.
adi
267
Genel
second-class
s.
tapon
268
Genel
second-class
s.
(otel, ulaşım) düşük kaliteli ve ucuz
269
Genel
second-class
s.
birinci sınıf postadan daha yavaş iletilen
270
Genel
second-class
s.
(abd ve kanada'da posta) gazete gönderiminden oluşan
271
Genel
second-class
s.
ikinci sınıf
272
Genel
second-class
s.
ikinci derece
273
Genel
second-class
s.
başaltı
274
Genel
second-class
s.
bayağı
275
Genel
second-class
s.
aşağı derecede
276
Genel
second-class
s.
adi
277
Genel
second-class
s.
değersiz
278
Genel
second-class
s.
alelade
279
Genel
second-class
s.
vasat
280
Genel
second-class
s.
orta karar
281
Genel
second-class
s.
orta dereceli
282
Genel
fourth class
s.
dördüncü sınıfa ait
283
Genel
fourth class
s.
dördüncü sınıf ile ilgili
284
Genel
fourth class
s.
dördüncü sınıf olarak tahsis edilen
285
Genel
fourth class
s.
dördüncü sınıf olarak belirlenen
286
Genel
fourth class
s.
paket postası ile ilgili
287
Genel
fourth class
s.
paket postasına ait
288
Genel
fourth-class
s.
dördüncü sınıfa ait
289
Genel
fourth-class
s.
dördüncü sınıf ile ilgili
290
Genel
fourth-class
s.
en ucuz tarifeli (posta iletimi)
291
Genel
simply in a class of its own
zf.
sadece kendi türünde
292
Genel
third class
zf.
üçüncü sınıfta
293
Genel
third class
zf.
üçüncü mevkide
294
Genel
third-class
zf.
üçüncü sınıfa ait olarak
295
Genel
third-class
zf.
üçüncü sınıfta
296
Genel
third-class
zf.
üçüncü mevkide
297
Genel
second-class
zf.
ikinci sınıf vasıtayla
298
Genel
second-class
zf.
ikinci sınıf ulaşımla
299
Genel
second-class
zf.
ikinci sınıf vasıta ile
300
Genel
second-class
zf.
ikinci sınıf konaklamayla
301
Genel
fourth class
zf.
bir libre üzeri posta olarak
302
Genel
fourth class
zf.
bir librelik posta olarak
303
Genel
fourth-class
zf.
bir librelik posta olarak
304
Genel
fourth-class
zf.
bir libre üzeri posta olarak
305
Genel
in the same class with
ed.
aynı seviyede
Phrasals
306
Öbek Fiiller
class with
f.
aynı (sınıfa/gruba) koymak
307
Öbek Fiiller
class (someone or something) with (someone or something)
f.
(birini/bir şeyi biriyle/bir şeyle) sınıflamak
308
Öbek Fiiller
class (someone or something) with (someone or something)
f.
(birini/bir şeyi biriyle/bir şeyle) aynı kefeye koymak
309
Öbek Fiiller
class (someone or something) with (someone or something)
f.
(birini/bir şeyi biriyle/bir şeyle) aynı gruba koymak
310
Öbek Fiiller
class (someone or something) with (someone or something)
f.
(birini/bir şeyi biriyle/bir şeyle) beraber sınıflamak/gruplamak
311
Öbek Fiiller
class (among)
f.
sınıflandırmak
312
Öbek Fiiller
class (among)
f.
belirli bir gruba yerleştirmek
313
Öbek Fiiller
class (among)
f.
sınıflamak
314
Öbek Fiiller
class (among)
f.
gruplandırmak
Phrases
315
İfadeler
keep the class clean
expr.
sınıfı temiz tut
Colloquial
316
Konuşma Dili
in the same class with
i.
aynı düzeyde
317
Konuşma Dili
class clown
i.
sınıfın en komiği
318
Konuşma Dili
cuddle class
i.
sıkış tepiş seyahat ederek yapılan uçak yolculuğu
319
Konuşma Dili
sardine class
i.
sıkış tepiş seyahat ederek yapılan uçak yolculuğu
320
Konuşma Dili
cattle class
i.
sıkış tepiş seyahat ederek yapılan uçak yolculuğu
321
Konuşma Dili
economy class syndrome
i.
ekonomi sınıfı sendromu
322
Konuşma Dili
economy class syndrome
i.
uzun süre hareketsiz yolculuk etmekten kaynaklı derin toplardamar pıhtılaşması
323
Konuşma Dili
have certain problems in the class
f.
sınıf içinde bazı sorunlar yaşamak
324
Konuşma Dili
class up
f.
sınıf atlatmak
325
Konuşma Dili
class up
f.
sınıf atlamak
326
Konuşma Dili
class up
f.
daha kaliteli bir hale getirmek
327
Konuşma Dili
class up
f.
daha nitelikli bir hale getirmek
328
Konuşma Dili
class up
f.
zarifleştirmek
329
Konuşma Dili
class up
f.
tarz hale getirmek
330
Konuşma Dili
class up
f.
durumunu iyileştirmek
331
Konuşma Dili
class is dismissed
expr.
ders bitti
Idioms
332
Deyim
class warfare
i.
sınıf savaşımı
333
Deyim
class warfare
i.
sınıf çatışması
334
Deyim
a second-class citizen
i.
ikinci sınıf vatandaş
335
Deyim
a class act
i.
çok kaliteli/etkileyici kimse
336
Deyim
a class act
i.
üstün kimse
337
Deyim
a class act
i.
başarılı kimse
338
Deyim
a class act
i.
sivrilen kimse
339
Deyim
a class act
i.
havalı kimse
340
Deyim
a class act
i.
üstün yetenekli kimse
341
Deyim
a class act
i.
üstün nitelikli kimse
342
Deyim
class act
i.
kaliteli davranış/hareket
343
Deyim
class act
i.
kalite
344
Deyim
class act
i.
başarılı davranış/hareket
345
Deyim
class clown
i.
sınıfın yaramazı
346
Deyim
class clown
i.
sınıfın haylazı
347
Deyim
class clown
i.
sınıfın soytarısı
348
Deyim
be not in the same class
f.
aynı seviyede/düzeyde olmamak
349
Deyim
not be in the same class
f.
(biri) kadar iyi olmamak
350
Deyim
not be in the same class
f.
(biriyle) aynı seviyede/düzeyde/kulvarda olmamak
351
Deyim
not be in the same class
f.
(biriyle) aynı kalitede/sınıfta olmamak
352
Deyim
not be in the same class
f.
(biriyle) aynı kalitede/sınıfta görülmemek
353
Deyim
not be in the same class
f.
(biriyle) aynı seviyede/düzeyde/kulvarda görülmemek
354
Deyim
not be in the same class
f.
(biriyle) bir tutulamamak/görülememek
355
Deyim
not be in the same class
f.
(birinin) dengi olmamak
356
Deyim
not be in the same class
f.
(birinden) daha alt seviyede/düzeyde/sınıfta olmak
357
Deyim
not be in the same class
f.
(birine göre) daha kötü kalitede olmak
358
Deyim
not be in the same class
f.
(birinden) daha aşağı kulvarda olmak
359
Deyim
be not in the same class
f.
aynı sınıfta/düzeyde olmamak
360
Deyim
be not in the same class
f.
eş değerde olmamak
361
Deyim
be not in the same class
f.
bir olmamak
362
Deyim
be not in the same class
f.
dengi olmamak
363
Deyim
have a touch of class
f.
az biraz havalı görünmek
364
Deyim
have a touch of class
f.
zarif görünmek
365
Deyim
have a touch of class
f.
klas görünmek
366
Deyim
have a touch of class
f.
zevk sahibi görünmek
367
Deyim
not be in the same class
f.
aynı sınıfta/düzeyde olmamak
368
Deyim
not be in the same class
f.
eş değerde olmamak
369
Deyim
not be in the same class
f.
bir olmamak
370
Deyim
not be in the same class
f.
dengi olmamak
371
Deyim
class up the joint
f.
bir şeyi daha şık/zarif hale getirmek
372
Deyim
cut class
f.
dersi kırmak
373
Deyim
cut class
f.
dersi asmak
374
Deyim
cut class
f.
okulu asmak
375
Deyim
cut class
f.
okulu kırmak
376
Deyim
fail half the class
f.
sınıfın yarısını bırakmak
377
Deyim
fail half the class
f.
sınıfın yarısına zayıf not vermek
378
Deyim
have a touch of class
f.
havalı görünmek
379
Deyim
have a touch of class
f.
zarif/klas görünmek
380
Deyim
have a touch of class
f.
zevk sahibi görünmek
381
Deyim
be in a class of one's own
f.
diğerlerinden/benzerlerinden üstün olmak
382
Deyim
be in a class of one's own
f.
eşsiz olmak
383
Deyim
be in a class of one's own
f.
benzersiz olmak
384
Deyim
be in a class of its own
f.
diğerlerinden/benzerlerinden üstün olmak
385
Deyim
be in a class of its own
f.
eşsiz olmak
386
Deyim
be in a class of its own
f.
benzersiz olmak
387
Deyim
have a touch of class
f.
zarif görünmek
388
Deyim
have a touch of class
f.
klas görünmek
389
Deyim
have a touch of class
f.
zevk sahibi görünmek
390
Deyim
have a touch of class
f.
havalı görünmek
391
Deyim
in a class by oneself
s.
benzersiz
392
Deyim
in a class by oneself
s.
eşi benzeri bulunmaz
393
Deyim
in a class by oneself
s.
emsalsiz
394
Deyim
in a class by itself
expr.
türünün en iyisi
395
Deyim
in a class by (oneself)
expr.
türünün en iyisi
396
Deyim
in a class by (oneself)
expr.
kendi sınıfında/kulvarında/alanında en iyi
397
Deyim
in a class by (oneself)
expr.
alanında tek
398
Deyim
in a class by (oneself)
expr.
eşsiz, benzersiz
399
Deyim
in a class by (oneself)
expr.
diğerlerinden/benzerlerinden üstün
400
Deyim
in a class of its own
expr.
türünün en iyisi
401
Deyim
in a class of its own
expr.
kendi sınıfında/kulvarında/alanında en iyi
402
Deyim
in a class of its own
expr.
alanında tek
403
Deyim
in a class of its own
expr.
eşsiz, benzersiz
404
Deyim
in a class of its own
expr.
diğerlerinden/benzerlerinden üstün
405
Deyim
in a class of one's own
expr.
türünün en iyisi
406
Deyim
in a class of one's own
expr.
kendi sınıfında/kulvarında/alanında en iyi
407
Deyim
in a class of one's own
expr.
alanında tek
408
Deyim
in a class of one's own
expr.
eşsiz, benzersiz
409
Deyim
in a class of one's own
expr.
diğerlerinden/benzerlerinden üstün
Speaking
410
Konuşma
are you in the same class?
expr.
aynı sınıfta mısınız?
411
Konuşma
we are in the same class
expr.
aynı sınıftayız
412
Konuşma
are you in the same class with me?
expr.
benimle aynı sınıfta mısın?
413
Konuşma
just have a little class
expr.
biraz kaliteli ol
414
Konuşma
today I was late for class
expr.
bugün derse geç kaldım
415
Konuşma
we are not in the same class
expr.
Biz aynı sınıfta değiliz
416
Konuşma
this is our class
expr.
bu bizim sınıfımız
417
Konuşma
my first class on monday is english
expr.
benim pazertesi günü ilk dersim ingilizcedir
418
Konuşma
my first class on monday is english
expr.
benim pazertesi günü birinci dersim ingilizcedir
419
Konuşma
I hate gym class
expr.
beden dersinden nefret ediyorum
420
Konuşma
are you in the same class with me?
expr.
benimle aynı sınıfta mısınız?
421
Konuşma
I hate gym class
expr.
beden eğitimi dersinden nefret ediyorum
422
Konuşma
speak english in class
expr.
derste ingilizce konuş
423
Konuşma
don't be late for class
expr.
derse geç kalma
424
Konuşma
the class hasn't finished yet
expr.
ders henüz bitmedi
425
Konuşma
don't talk in class
expr.
derste konuşma
426
Konuşma
speak english in class
expr.
derste ingilizce konuşun
427
Konuşma
don't be late for class
expr.
derse geç kalmayınız
428
Konuşma
I'm sorry to interrupt your class
expr.
dersinizi böldüğüm için özür dilerim
429
Konuşma
don't come to class late
expr.
derse/sınıfa geç gelme
430
Konuşma
what was your favorite class?
expr.
en sevdiğin ders neydi?
431
Konuşma
what is your favorite class?
expr.
en sevdiğin ders ne?
432
Konuşma
what's your favorite class?
expr.
en sevdiğin ders ne?
433
Konuşma
what's your favorite class?
expr.
en sevdiğin ders hangisi?
434
Konuşma
what is your favorite class?
expr.
en sevdiğin ders hangisi?
435
Konuşma
the teacher is lecturing the class
expr.
öğretmen ders anlatıyor
436
Konuşma
the teacher is lecturing the class
expr.
öğretmen dersi anlatıyor
437
Konuşma
how many students are there in your class?
expr.
sınıfında kaç öğrenci var?
438
Konuşma
I have a class now
expr.
şimdi benim dersim var
439
Konuşma
you are in my class
expr.
sen benim sınıfımdasın
440
Konuşma
one's favorite class
expr.
sevdiği ders
441
Konuşma
don't talk in class
expr.
sınıfta konuşma
442
Konuşma
I'll see you in class tomorrow
expr.
yarın sınıfta görüşürüz
443
Konuşma
it was told it would be better for me to be in a class with my friends
expr.
arkadaşlarımla aynı sınıfta olmamın benim için daha iyi olacağı söylendi
444
Konuşma
the class ends early
expr.
ders erken bitiyor
Trade/Economic
445
Ticaret/Ekonomi
a class of occupational safety specialist
i.
a sınıfı iş güvenliği uzmanı
446
Ticaret/Ekonomi
class a preference share
i.
a tipi imtiyazlı hisse
447
Ticaret/Ekonomi
shop class
i.
atölye dersi
448
Ticaret/Ekonomi
prepaid first class mail
i.
bedeli önceden ödenmiş birinci sınıf posta
449
Ticaret/Ekonomi
class rate
i.
beher risk oranı
450
Ticaret/Ekonomi
1st-class mail
i.
birinci sınıf posta
451
Ticaret/Ekonomi
first class
i.
birinci sınıf
452
Ticaret/Ekonomi
first class brand
i.
birinci sınıf marka
453
Ticaret/Ekonomi
first class mail
i.
birinci sınıf posta
454
Ticaret/Ekonomi
working class
i.
çalışanlar sınıfı
455
Ticaret/Ekonomi
working class
i.
çalışan kesim
456
Ticaret/Ekonomi
c-class occupational safety specialist
i.
c sınıfı iş güvenliği uzmanı
457
Ticaret/Ekonomi
accuracy class
i.
doğruluk sınıfı
458
Ticaret/Ekonomi
world class production
i.
dünya standardında imalat
459
Ticaret/Ekonomi
fourth class mail
i.
dördüncü sınıf posta
460
Ticaret/Ekonomi
world class manufacturing
i.
dünya standardında imalat
461
Ticaret/Ekonomi
world class production
i.
dünya standardında üretim
462
Ticaret/Ekonomi
world class manufacturing
i.
dünya standardında üretim
463
Ticaret/Ekonomi
class price
i.
en yüksek fiyat
464
Ticaret/Ekonomi
access class
i.
erişim sınıfı
465
Ticaret/Ekonomi
commodity class
i.
emtia sınıfı
466
Ticaret/Ekonomi
economy class
i.
ekonomik mevki
467
Ticaret/Ekonomi
industrial middle class
i.
endüstriyel orta sınıf
468
Ticaret/Ekonomi
first class paper
i.
fevkalade teminatlı senet
469
Ticaret/Ekonomi
two-class ordinary shares
i.
farklı temettü oranına sahip adi hisse senetleri
470
Ticaret/Ekonomi
principal class of shares
i.
hisselerin esas çoğunluğu
471
Ticaret/Ekonomi
class of accounts
i.
hesap sınıfı
472
Ticaret/Ekonomi
secondary class
i.
ikinci sınıf
473
Ticaret/Ekonomi
second class
i.
ikinci sınıf (kalite)
474
Ticaret/Ekonomi
second and third class papers
i.
ikinci ve üçüncü sınıf evrak
475
Ticaret/Ekonomi
working class
i.
işçi sınıfı
476
Ticaret/Ekonomi
second class
i.
ikinci mevki
477
Ticaret/Ekonomi
second class mail
i.
ikinci sınıf posta
478
Ticaret/Ekonomi
subordinated class
i.
ikincil sınıf
479
Ticaret/Ekonomi
working class
i.
işçi kesimi
480
Ticaret/Ekonomi
working class families
i.
işçi aileleri
481
Ticaret/Ekonomi
working class
i.
işçi sınıfı
482
Ticaret/Ekonomi
second class
i.
ikinci sınıf
483
Ticaret/Ekonomi
class for itself
i.
kendi için sınıf
484
Ticaret/Ekonomi
class in itself
i.
kendiliğinden sınıf
485
Ticaret/Ekonomi
class of property
i.
maddi duran varlıklar grubu
486
Ticaret/Ekonomi
world class manufacturing
i.
küresel standartta üretim
487
Ticaret/Ekonomi
product class
i.
mal grubu
488
Ticaret/Ekonomi
class of property plant and equipment
i.
maddi duran varlıklar grubu
489
Ticaret/Ekonomi
world class production
i.
küresel standartta üretim
490
Ticaret/Ekonomi
class of securities
i.
menkul kıymetler sınıfı
491
Ticaret/Ekonomi
middle class
i.
orta tabaka
492
Ticaret/Ekonomi
middle class
i.
orta sınıf
493
Ticaret/Ekonomi
cash and equivalents asset class
i.
nakit para ve eşdeğeri varlık sınıfı
494
Ticaret/Ekonomi
first class paper
i.
olağanüstü teminatlı senet
495
Ticaret/Ekonomi
middle-class
i.
orta sınıf
496
Ticaret/Ekonomi
fixed income asset class
i.
sabit gelirli varlık sınıfı
497
Ticaret/Ekonomi
class of risk
i.
riziko sınıfı
498
Ticaret/Ekonomi
class tax
i.
sınıf vergisi
499
Ticaret/Ekonomi
capitalist class
i.
sermaye sınıfı
500
Ticaret/Ekonomi
class price
i.
sınıf fiyatı
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of class
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy