pragmatic - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

pragmatic

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"pragmatic" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 25 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
pragmatic s. pragmatik
General
pragmatic i. idealistten ziyade pratik yaklaşan kimse
pragmatic s. öğretici
pragmatic s. işgüzar
pragmatic s. uygulamacı
pragmatic s. eğitici
pragmatic s. bilgiçlik taslayan
pragmatic s. faydacı
pragmatic s. pragmacı
pragmatic s. her şeye karışan
pragmatic s. dogmacı
pragmatic s. pratik
Technical
pragmatic s. pragmatik
Psychology
pragmatic s. pragmatik
Social Sciences
pragmatic s. topluluk veya devlet işleriyle ilgili
pragmatic s. tarihsel olayları birbiriyle bağlantılı ele alan
Linguistics
pragmatic edimsel
Philosophy
pragmatic s. felsefi pragmatizme ait veya ilişkin
Archaic
pragmatic i. pragmatik müeyyide
pragmatic i. işinde yetenekli kimse
pragmatic i. durumdan vazife çıkaran kimse
pragmatic s. işinde aktif
pragmatic s. meşgul
pragmatic s. işgüzar
pragmatic s. başkasının işine burnunu sokan

"pragmatic" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 23 sonuç

İngilizce Türkçe
General
pragmatic historiography i. yararcı tarihçilik
pragmatic text i. kullanmalık metin
pragmatic values i. pragmatik değerler
historico-pragmatic i. tarihsel şartlara göre (düşünme vb.)
pragmatic translation i. edimsel çeviri
pseudo-pragmatic s. sözde pragmatik
non-pragmatic s. pragmatik olmayan
Politics
pragmatic sanction i. bizans imparatorluğu'nun kamu işleriyle ilgili talebine yanıt verilen imparatorluk anayasası
pragmatic sanction i. devlet başkanı tarafından çıkarılan temel kanun hükmünde kararname
Psychology
semantic pragmatic disorder i. anlamsal pragmatik rahatsızlık
pragmatic activity i. pragmatik faaliyet
Literature
pragmatic signs i. pragmatik işaretler
Linguistics
pragmatic component i. edimsel bileşen
pragmatic competence i. edimbilim yetisi
pragmatic test i. edim sınavı
pragmatic competence i. edimsel edinç
pragmatic competence i. kullanım edinci
pragmatic translation i. kullanımsal çeviri
History
pragmatic sanction i. papalığın güç ve ayrıcalıklarını sınırlayan hükümdarlık kararnamesi
pragmatic sanction i. maria theresa'nın egemenliğini miras aldığı imparatorluk kararnamesi
Philosophy
pragmatic atheism i. pragmatik ateizm
pragmatic atheism i. pratik ateizm
pragmatic atheism i. tanrıumursamazlık