Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
sonuna (kadar)
"sonuna (kadar)"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
sonuna (kadar)
last
i.
"sonuna (kadar)"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 266 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
sonuna kadar
all the way
zf.
2
Yaygın Kullanım
başından sonuna kadar
through
ed.
General
3
Genel
yolculuğun sonuna kadar geçerli bilet
through ticket
i.
4
Genel
sonuna kadar direnme
perseverance
i.
5
Genel
yolculuğun sonuna kadar olan bilet
through ticket
i.
6
Genel
2000'den 2009'un sonuna kadar süren on yıllık dönem
aughts
i.
7
Genel
yarışın veya zor bir olayın sonuna kadar dayanmak
stay the course
f.
8
Genel
bir şeyi sonuna kadar oturarak izlemek
sit through something
f.
9
Genel
sonuna kadar dinlemek
hear out
f.
10
Genel
sonuna kadar yaşamak
live out
f.
11
Genel
sonuna kadar yapmak
perform to the end
f.
12
Genel
sonuna kadar oturmak
sit out
f.
13
Genel
sonuna kadar dayanmak
stand the gaff
f.
14
Genel
sonuna kadar direnmek
persevere
f.
15
Genel
yolun sonuna kadar koşmak
run to the end of the road
f.
16
Genel
ay sonunda/ay sonuna kadar ödemek
pay by the end of the month
f.
17
Genel
sonuna kadar kalmak
stay to the end
f.
18
Genel
(hamileliği) sonuna kadar götürmek
carry to term
f.
19
Genel
sonuna kadar plana bağlı kalmak
stick to the plan till the end
f.
20
Genel
sonuna kadar beklemek
outwait
f.
21
Genel
sonuna kadar kullanmak
leverage
f.
22
Genel
sonuna kadar çabalamak
extend
f.
23
Genel
sonuna kadar zorlamak
extend oneself
f.
24
Genel
sonuna kadar içmek
quass [obsolete]
f.
25
Genel
sonuna kadar dolmak
pack
f.
26
Genel
sonuna kadar takip etmek
follow out
f.
27
Genel
(ipliği) sonuna kadar döndürmek
outspin
f.
28
Genel
başından sonuna kadar aynı seviyede sürdürülen
sustained
s.
29
Genel
başından sonuna kadar aynı güçle sürdürülen
sustained
s.
30
Genel
sonuna kadar geçen
throughgoing
s.
31
Genel
sonuna kadar uzanan
throughgoing
s.
32
Genel
sonuna kadar açık
yawning
s.
33
Genel
sonuna kadar açılmış
wide
s.
34
Genel
sonuna kadar
every
s.
35
Genel
1980'lerin başından 1990'ların sonuna kadar doğan kuşağa ait
millennial
s.
36
Genel
1980'lerin başından 1990'ların sonuna kadar doğan kuşakla ilgili
millennial
s.
37
Genel
sonuna kadar sokulan (çivi)
home-driven
s.
38
Genel
sonuna kadar açık
mouthed
s.
39
Genel
ağzı sonuna kadar açık
openmouthed
s.
40
Genel
sonuna kadar olan
down-the-line
s.
41
Genel
başından sonuna kadar olan
down-the-line
s.
42
Genel
en sonuna kadar
to the bitter end
zf.
43
Genel
sonuna kadar
up to the end
zf.
44
Genel
başından sonuna kadar
from cover to cover
zf.
45
Genel
belirli bir müddetin başından sonuna kadar
all the while
zf.
46
Genel
sonuna kadar
to the last
zf.
47
Genel
sonuna kadar
up
zf.
48
Genel
yolun sonuna kadar
all the way
zf.
49
Genel
başından sonuna kadar
from beginning to end
zf.
50
Genel
sonuna kadar
to the end
zf.
51
Genel
sonuna kadar
by the end
zf.
52
Genel
başından sonuna kadar
throughout
zf.
53
Genel
başından sonuna kadar
from a to z
zf.
54
Genel
sonuna kadar
till the last
zf.
55
Genel
başından sonuna kadar
from first to last
zf.
56
Genel
sonuna kadar
for keeps
zf.
57
Genel
başından sonuna kadar
all the way
zf.
58
Genel
sonuna kadar
to the full extent
zf.
59
Genel
sonuna kadar
full blast
zf.
60
Genel
bu haftanın sonuna kadar
until the end of this week
zf.
61
Genel
bu ayın sonuna kadar
until the end of this month
zf.
62
Genel
bu senenin sonuna kadar
until the end of this year
zf.
63
Genel
bu yılın sonuna kadar
until the end of this year
zf.
64
Genel
birlikte sonuna dek/kadar
together till the end
zf.
65
Genel
en sonuna kadar
until the very end
zf.
66
Genel
en sonuna kadar
to the very end
zf.
67
Genel
zamanın sonuna kadar
until the end of time
zf.
68
Genel
sonuna kadar
even
zf.
69
Genel
sonuna kadar
away
zf.
70
Genel
sonuna kadar
wide
zf.
71
Genel
sonuna kadar
merely
zf.
72
Genel
sonuna kadar
home
zf.
73
Genel
başında sonuna kadar
round
zf.
74
Genel
sonuna kadar
supernaculum
zf.
75
Genel
başından sonuna kadar
through
zf.
76
Genel
sonuna kadar (bir sürenin)
over
ed.
77
Genel
sonuna kadar
by the end of
ed.
78
Genel
-den -in sonuna kadar
through
ed.
Phrasals
79
Öbek Fiiller
bir işte (birine) sonuna kadar yardım etmek
see (one) through
f.
80
Öbek Fiiller
sonuna kadar bir yerde bulunmak
see (anything) out
f.
81
Öbek Fiiller
sonuna kadar dayanmak
live out
f.
82
Öbek Fiiller
sonuna kadar destek olmak
see through
f.
83
Öbek Fiiller
sonuna kadar oynamak
play something out
f.
84
Öbek Fiiller
sonuna kadar desteklemek
plump for
f.
85
Öbek Fiiller
sonuna kadar yuvarlanmak
roll down
f.
86
Öbek Fiiller
bütün kaynakları sonuna kadar kullanmak
max out
f.
87
Öbek Fiiller
sonuna kadar dayanmak
last out
f.
88
Öbek Fiiller
sonuna kadar devam etmek
last out
f.
89
Öbek Fiiller
sonuna kadar sürdürmek
last out
f.
90
Öbek Fiiller
sonuna kadar gitmek
last out
f.
91
Öbek Fiiller
sonuna kadar durmak
last out
f.
92
Öbek Fiiller
bir şeyin sonuna kadar dayanmak
last something out
f.
93
Öbek Fiiller
bir şeyin sonuna kadar sabretmek
last something out
f.
94
Öbek Fiiller
bir şeyin sonuna kadar durmak
last something out
f.
95
Öbek Fiiller
(bir şeyi) sonuna kadar sürdürmek/devam ettirmek
stick through (something)
f.
96
Öbek Fiiller
(bir şeyin) sonuna kadar dayanmak
stick through (something)
f.
97
Öbek Fiiller
(bir şeyin) sonuna kadar durmak
stick through (something)
f.
98
Öbek Fiiller
(bir şeyin) sonuna kadar devam etmek
stick through (something)
f.
99
Öbek Fiiller
sonuna kadar tecrübe etmek
live out
f.
100
Öbek Fiiller
bir şeyin bir şeyini sonuna kadar kullanmak
deplete something of something
f.
101
Öbek Fiiller
bir kaynağın sağladıklarını sonuna kadar harcamak
deplete something of something
f.
102
Öbek Fiiller
bir kaynağın sağladıklarını sonuna kadar harcamak
deplete something of something
f.
103
Öbek Fiiller
sonuna kadar yanıp sönmek
burn down
f.
104
Öbek Fiiller
sonuna kadar harcamak
burn through
f.
105
Öbek Fiiller
sonuna kadar harcamak
burn up
f.
106
Öbek Fiiller
-in bir şeyini sonuna kadar kullanmak
deplete of
f.
107
Öbek Fiiller
-in sağladıklarını sonuna kadar harcamak
deplete of
f.
108
Öbek Fiiller
bir şeyi sonuna kadar içmek
drink something down
f.
109
Öbek Fiiller
bir şeyi sonuna kadar içmek
drink something up
f.
110
Öbek Fiiller
belirli bir beden hareketini sonuna kadar yapmak
follow through on (something)
f.
111
Öbek Fiiller
belirli bir beden hareketini sonuna kadar yapmak
follow through with (something)
f.
112
Öbek Fiiller
birini sonuna kadar dinlemek
hear someone out
f.
113
Öbek Fiiller
sonuna kadar dinlemek
hear through
f.
114
Öbek Fiiller
başından sonuna kadar onaylamak
nod through
f.
115
Öbek Fiiller
sonuna kadar çalışmak/bırakmamak
see out
f.
Phrases
116
İfadeler
(ve) ömürlerinin sonuna kadar mutlu oldular/yaşadılar
(and) they lived happily ever after
expr.
117
İfadeler
sonuna kadar
an end
expr.
118
İfadeler
ömrünün sonuna kadar
to the end of (one's) days
expr.
119
İfadeler
hayatının sonuna kadar
to the end of (one's) days
expr.
Proverb
120
Atasözü
(futbolda) maç sonuna kadar hiçbir şey belli olmaz
football's a game of two halves
121
Atasözü
(futbolda) ikinci yarının sonuna kadar sonuç belli olmaz
football's a game of two halves
Colloquial
122
Konuşma Dili
bir şeyden sonuna kadar faydalanma
milking
i.
123
Konuşma Dili
sonuna kadar kullanmak
make the best of
f.
124
Konuşma Dili
sonuna kadar gitmek
go all the way
f.
125
Konuşma Dili
bir şeyden sonuna kadar faydalanmak
milk
f.
126
Konuşma Dili
sonuna kadar sadık
loyal to a fault
s.
127
Konuşma Dili
ömrünün sonuna kadar mutlu bir şekilde
happily ever after
zf.
128
Konuşma Dili
ömrünün sonuna kadar mutlu
happily ever after
zf.
129
Konuşma Dili
ay sonuna kadar
until the end of the month
expr.
130
Konuşma Dili
başından sonuna kadar
from a to z
expr.
131
Konuşma Dili
dünyanın sonuna kadar
until the end of the world
expr.
132
Konuşma Dili
gün sonuna kadar
by the end of today
expr.
133
Konuşma Dili
yıl sonuna kadar
until the end of the year
expr.
Idioms
134
Deyim
(bir fikri) sonuna kadar destekleyen kişi
true believer
i.
135
Deyim
sonuna kadar savaş/mücadele
a fight to the finish
i.
136
Deyim
sonuna kadar çalışmak
die in harness
f.
137
Deyim
sonuna kadar/ardına kadar açık olmak
be wide open
f.
138
Deyim
potansiyelini sonuna kadar kullanmak
bring your pigs to market
f.
139
Deyim
potansiyelini sonuna kadar kullanmak
drive your pigs to market
f.
140
Deyim
birinin avantajlarından sonuna kadar yararlanmak/faydalanmak
press home (one's) advantage
f.
141
Deyim
birinin avantajlarından sonuna kadar menfaat sağlamak
press home (one's) advantage
f.
142
Deyim
bir şeyi sonuna kadar zorlamak
push something all the way through
f.
143
Deyim
bir şeyi sonuna kadar dinlemek
hear something through
f.
144
Deyim
fırsatlardan sonuna kadar yararlanmak
make hay while the sun shines
f.
145
Deyim
sonuna kadar yapmak
go the distance
f.
146
Deyim
sonuna kadar dalmak
be in too deep
f.
147
Deyim
sonuna kadar gitmek
go to any lengths
f.
148
Deyim
sonuna kadar gitmek
go all lengths
f.
149
Deyim
sonuna kadar savaşmak
put up a good fight
f.
150
Deyim
sonuna kadar götürmek
go the distance
f.
151
Deyim
sonuna kadar çarpışmak
go down fighting
f.
152
Deyim
sonuna kadar götürmek
go the full distance
f.
153
Deyim
sonuna kadar savaşmak
fight to a finish
f.
154
Deyim
sonuna kadar gitmek
stick it out
f.
155
Deyim
sonuna kadar mücadele etmek
put up a good fight
f.
156
Deyim
sonuna kadar gelip de başaramamak
close only counts in horseshoes and hand grenades
f.
157
Deyim
sonuna kadar yapmak
go the full distance
f.
158
Deyim
sonuna kadar dayanmak
hang on
f.
159
Deyim
(bir işin) sonuna kadar gitmek
go the whole nine yards
f.
160
Deyim
(tehlikeli bir şeyi) sonuna kadar götürmek
go the whole nine yards
f.
161
Deyim
(sonu ne olursa olsun) her türlü riski alarak sonuna kadar götürmek
go to the wall on something
f.
162
Deyim
gücünü sonuna kadar kullanmak
do the hard yards
f.
163
Deyim
sonuna kadar savaşmak
go down with guns firing
f.
164
Deyim
sonuna kadar gitmek
go down with guns firing
f.
165
Deyim
sonuna kadar direnmek
go down with guns firing
f.
166
Deyim
sonuna kadar savaşmak
go down with (all) guns firing
f.
167
Deyim
sonuna kadar dayanmak
stick it to the end
f.
168
Deyim
sonuna kadar devam etmek
stick it to the end
f.
169
Deyim
sonuna kadar bırakmamak
stick it to the end
f.
170
Deyim
sonuna kadar gitmek/götürmek
stick it to the end
f.
171
Deyim
sonuna kadar mücadele etmek
go for the fences
f.
172
Deyim
sonuna kadar çarpışmak
(fight) to the bitter end
f.
173
Deyim
gücünün sonuna kadar dövüşmek/savaşmak
fight like hell
f.
174
Deyim
hayatının sonuna kadar çalışmaya devam etmek
die in harness
f.
175
Deyim
sonuna kadar yiğitçe savaşıp ölmek
die in the last ditch
f.
176
Deyim
sonuna kadar cesurca/kahramanca savaşıp ölmek
die in the last ditch
f.
177
Deyim
yarışın/yarışmanın sonuna kadar kararlılığını, enerjisini, dayanıklılığını korumak
stay the distance
f.
178
Deyim
sonuna kadar mücadele etmek
stay the distance
f.
179
Deyim
zor bir şeyin sonuna kadar vazgeçmemek
stay the distance
f.
180
Deyim
sonuna kadar sürdürmek/peşini bırakmamak
stay the distance
f.
181
Deyim
sonuna kadar devam etmek
stay the distance
f.
182
Deyim
bir şeyi sonuna kadar kullanmak
milk (something) for all (something) is worth
f.
183
Deyim
sonuna kadar bir şeyde var olmak
be in something for the long haul
f.
184
Deyim
sonuna kadar savaşmak/mücadele etmek
fight till the bitter end
f.
185
Deyim
sonuna kadar pes etmemek
fight till the bitter end
f.
186
Deyim
sonuna kadar çarpışmak
fight till the bitter end
f.
187
Deyim
sonuna kadar savaşmak/mücadele etmek
fight until the bitter end
f.
188
Deyim
sonuna kadar pes etmemek
fight until the bitter end
f.
189
Deyim
sonuna kadar çarpışmak
fight until the bitter end
f.
190
Deyim
sonuna kadar savaşmak/mücadele etmek
(fight) to the bitter end
f.
191
Deyim
sonuna kadar pes etmemek
(fight) to the bitter end
f.
192
Deyim
sonuna kadar çarpışmak
(fight) to the bitter end
f.
193
Deyim
sonuna kadar gelip de başaramamak
close only counts in horseshoes
f.
194
Deyim
(bir şeyi) sonuna kadar yapmak
do (something) up brown
f.
195
Deyim
sonuna kadar mücadele etmek
go the route
f.
196
Deyim
(biri/bir şey) için sonuna kadar savaşmak/mücadele etmek
go to the mat for (someone or something)
f.
197
Deyim
(birinin/bir şeyin) sonuna kadar arkasında durmak
go to the mat for (someone or something)
f.
198
Deyim
(biriyle beraber biri/bir şey) için sonuna kadar savaşmak/mücadele etmek
go to the mat (with somebody) (for somebody/something) [us]
f.
199
Deyim
(biriyle beraber birinin/bir şeyin) sonuna kadar arkasında durmak
go to the mat (with somebody) (for somebody/something) [us]
f.
200
Deyim
yapmışken dibine/sonuna kadar yapmak
go whole hog
f.
201
Deyim
sonuna kadar gitmek
go whole hog
f.
202
Deyim
fırsatlardan sonuna kadar yararlanmak
make hay while the sun is shining
f.
203
Deyim
(bir şeyi) sonuna kadar kullanmak
make the best of (something)
f.
204
Deyim
elindekini sonuna kadar kullanmak
make the best of something
f.
205
Deyim
elindekini sonuna kadar kullanmak
make the best of things
f.
206
Deyim
elindekini sonuna kadar kullanmak
make the best of a bad job
f.
207
Deyim
(bir şeyi) sonuna kadar kullanmak
play (something) for all (something) is worth
f.
208
Deyim
(bir şeyden) sonuna kadar faydalanmak/istifade etmek
play (something) for all (something) is worth
f.
209
Deyim
(bir şeyi) sonuna kadar yapmak/bitirmek
work (one's) way through (something)
f.
210
Deyim
bir şeyi sonuna kadar yapmak/bitirmek
work your way through something
f.
211
Deyim
sonuna kadar güvenilir
(as) honest as the day is long
s.
212
Deyim
sonuna kadar güvenilir
honest as the day is long [old-fashioned]
s.
213
Deyim
sonuna kadar dürüst
honest to a fault
s.
214
Deyim
dünyanın sonuna kadar
from here to kingdom come
zf.
215
Deyim
başından sonuna kadar
from a to z
expr.
216
Deyim
başından sonuna kadar
from cover to cover
expr.
217
Deyim
başından sonuna kadar
from giddy-up to whoa
expr.
218
Deyim
dünyanın sonuna kadar
till kingdom come
expr.
219
Deyim
en başından en sonuna kadar
from giddy-up to whoa
expr.
220
Deyim
sonuna kadar
to the bitter end
expr.
221
Deyim
sonuna kadar
till the bitter end
expr.
222
Deyim
sonuna kadar
for all (one) is worth
expr.
223
Deyim
sonuna kadar
up to eleven
expr.
224
Deyim
sonuna kadar
until the last dog is hung
expr.
225
Deyim
sonuna kadar
a hundred per cent
expr.
226
Deyim
sonuna kadar
one hundred per cent
expr.
227
Deyim
sonuna kadar
as the day is long
expr.
228
Deyim
sonuna kadar
with both barrels
expr.
229
Deyim
gün sonuna kadar
by the end of the day
expr.
230
Deyim
sonuna kadar (bir şeyde)/(bir şeye) girmiş
in (something) for the long haul
expr.
231
Deyim
sonuna kadar dalmış
in too deep
expr.
232
Deyim
hayatının sonuna kadar
till/to/until your dying day
expr.
233
Deyim
sonuna kadar
till/until the bitter end
expr.
234
Deyim
sonuna kadar
until the last
expr.
Speaking
235
Konuşma
ay sonuna kadar
before the month is out
expr.
236
Konuşma
gün sonuna kadar bu konunun halledilmesini istiyorum
i want this settled by the end of the day
expr.
237
Konuşma
hayatının sonuna kadar seninle birlikte olacak
she/he will be with you for the rest of your life
expr.
238
Konuşma
hafta sonuna kadar bitiririz
we can finish by the weekend
expr.
239
Konuşma
sokağın sonuna kadar yürü
walk to the end of the street
expr.
Trade/Economic
240
Ticaret/Ekonomi
borsada (marjı) sonuna kadar çıkarmak
wipe (out)
f.
Law
241
Hukuk
bugünden itibaren ay sonuna kadar
before the end of the month
expr.
Politics
242
Siyasal
sonuna kadar kullanma (bilgi)
exploitation
i.
Marine
243
Denizcilik
yekenin sonuna kadar dönmesi
helm hard alee
i.
Psychology
244
Psikoloji
zihinsel enerjinin sonuna kadar kullanılmasından kaynaklanan psikolojik bozukluk
cerebropathy
i.
Literature
245
Edebiyat
hikayenin başından sonuna kadar süren ana fikir
through-line [aus&usa&canadian]
i.
Linguistics
246
Dilbilim
14. yüzyılın ortalarından 16. yüzyılın sonuna kadar kullanılan fransızca
middle french
i.
247
Dilbilim
1100'lerin başından 1300'lerin sonuna kadar konuşulan danca
old danish
i.
248
Dilbilim
800'lerden 1500'lerin sonuna kadar konuşulan fransızca
old french
i.
249
Dilbilim
1500'lerin sonuna kadar konuşulan frizye dili
old frisian
i.
250
Dilbilim
1100'lerin ortasından 1300'lerin sonuna kadar konuşulan norveççe
old norwegian
i.
251
Dilbilim
1050'den 1500'lerin sonuna kadar yazı dili olarak kullanılmış rusça
old russian
i.
252
Dilbilim
1200'lerin başından 1300'lerin sonuna kadar konuşulan isveççe
old swedish
i.
Sport
253
Spor
belirli bir beden hareketini sonuna kadar yapmak
follow through
f.
254
Spor
sonuna kadar mücadele etmek
fight to a finish
f.
Music
255
Müzik
sonuna kadar
al fine
zf.
Latin
256
Latince
sonuna kadar
ad finem
zf.
Archaic
257
Eski Kullanım
sonuna kadar izini sürmek
unwind
f.
Slang
258
Argo
sonuna kadar gitmek
cutthroat
f.
259
Argo
(biriyle) sonuna kadar gitmek
go all the way (with someone)
f.
260
Argo
(biriyle) sonuna kadar gitmek
go to bed (with someone)
f.
261
Argo
sonuna kadar
totus porcus
f.
262
Argo
sonuna kadar
to the max
expr.
263
Argo
(cinsel ilişkide) sonuna kadar gitme
all the way
expr.
264
Argo
(cinsel ilişkide) sonuna kadar gitme
all the way
expr.
Modern Slang
265
Modern Argo
sonuna kadar inkar etme
adaptive denial
i.
266
Modern Argo
sonuna kadar
all the way the hell
expr.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of sonuna (kadar)
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy