pack - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

pack

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"pack" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 226 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
pack i. paket
pack i. ambalaj
pack f. ambalajlamak
pack f. sarmak
General
pack i. sırt çantası
pack i. sürü
pack i. takım
pack i. paket (sigara için)
pack i. kütle
pack i. sargı
pack i. ambalaj
pack i. köpek sürüsü
pack i. yığın
pack i. iskambil destesi
pack i. bohça
pack i. denk
pack i. çıkın
pack i. yük
pack i. paket
pack i. buz örtüsü
pack i. ortak bir çıkar veya hedef paylaşan küçük grup
pack i. satıcı tarafından yapılan usulsüz zam
pack i. haksız fiyat artışı
pack i. sırt çantası ile tırmanış
pack i. ilgili nesnelerin oluşturduğu grup
pack i. nesneler kümesi
pack i. fıçı tahtası
pack i. fıçı malzemesi
pack i. sac levha destesi
pack i. zırhlı radyum konteyneri
pack i. düşman grup
pack i. tahrip edici grup
pack i. organize cemaat
pack i. ambalajlama yöntemi
pack i. paketleme yöntemi
pack i. paket yapma
pack i. ambalaj yapma
pack i. ambalajlama
pack i. paketleme
pack i. (belirli bir sürede) ambalajlanan toplam miktar
pack i. bir arada giden araç grubu
pack i. kozmetik macundan elde edilen bir tür pudra
pack i. saçı dinlendiren yağ veya krem uygulaması
pack i. buz torbası
pack i. soğuk ambalaj
pack i. soğuk torba
pack i. sıcak ambalaj
pack i. sıcak torba
pack i. kişisel eşyaların taşındığı sırt çantası veya rulo battaniye
pack i. birlikte koşup avlanan evcil hayvan grubu
pack i. cilde uygulanıp kuruduktan durulanan kozmetik macun
pack i. insan grubu
pack i. çete
pack i. ısıtılarak kullanılan jel torba
pack i. kumaşa sararak tedavi
pack i. tıbbi amaçlarla vücuda sarılan kumaş
pack i. cildi temizleyip tonunu dengeleyen krem
pack i. birimlere ayrılmış kompakt donanım/düzenek
pack i. (köpek, kurt) sürü
pack f. taşımak
pack f. savuşmak
pack f. eşyalarını toplamak
pack f. bavuluna koymak
pack f. ambalajlamak
pack f. bavulunu hazırlamak
pack f. bavul hazırlamak
pack f. tıka basa doldurmak
pack f. sıkışmak
pack f. hazırlamak
pack f. istiflemek
pack f. defolmak
pack f. vurmak
pack f. bohçalamak
pack f. paket yapmak
pack f. defolup gitmek
pack f. taşımak (silah)
pack f. yığmak
pack f. gitmek
pack f. eşyaları taşınmaya hazır bir duruma getirmek
pack f. hıncahınç doldurmak
pack f. toparlanmak
pack f. defetmek
pack f. toplamak
pack f. sıkıştırmak
pack f. paketlemek
pack f. -i denk etmek
pack f. -i denklemek
pack f. sarmak
pack f. konservelemek
pack f. doldurmak
pack f. kaplamak
pack f. koruyucu bir madde ile doldurmak
pack f. kolilemek
pack f. valizlerini toplamak
pack f. valiz toplamak
pack f. bavul toplamak
pack f. ambalajlayarak doldurmak
pack f. (destek için çatıyı) atık kayaç ile doldurmak
pack f. sert maddeye ait gevşek parçalar ile doldurmak
pack f. sonlandırmak
pack f. durdurmak
pack f. sonuna gelmek
pack f. hastayı örtüye sarmak
pack f. hastayı çarşafa sarmak
pack f. yürüyerek taşımak
pack f. yürüyerek götürmek
pack f. hayvan sırtında taşımak
pack f. hayvan sırtında götürmek
pack f. çıkmak
pack f. valiz hazırlamak
pack f. valize eşya yerleştirmek
pack f. toplanmak
pack f. bir ürünü sevkiyata hazırlamak
pack f. (ürünü) gönderime hazırlamak
pack f. (ambalajlanmaya/paketlenmeye) uygun hale gelmek
pack f. yer kalmamak
pack f. ağzına kadar dolmak
pack f. tamamen dolmak
pack f. yakinen takip etmek
pack f. birlikte gitmek
pack f. birlikte yürümek
pack f. birlikte koşmak
pack f. bir araya gelmek
pack f. üşüşmek
pack f. toplanmak
pack f. (ragbide ortaya atılan topu kapmak için) takım arkadaşlarına kenetlenip birbirini itecek pozisyonu oluşturmak
pack f. yoğunluğunu artırmak
pack f. yoğunlaşmak
pack f. (at sırtında) valizle seyahat etmek
pack f. kitle oluşturmak
pack f. topak oluşturmak
pack f. yığın oluşturmak
pack f. öbek oluşturmak
pack f. şişlik oluşturmak
pack f. yoğunluk oluşturmak
pack f. (kar, buz) sert kütle oluşturmak
pack f. (kar, buz) sert kütle haline gelmek
pack f. manipüle etmek
pack f. hile yapmak
pack f. istenen sonucu verecek şekilde yapısını değiştirmek
pack f. paket eklemek
pack f. sağlamak
pack f. içermek
pack f. bulundurmak
pack f. bastırarak sıkıştırmak
pack f. dolguyla mühürlemek
pack f. bırakmak
pack f. temin edilmek
pack f. teçhiz edilmek
pack f. sonuna kadar dolmak
pack f. bir araya toplamak
pack f. öylesine gönderivermek
pack f. dertop edip yollamak
pack f. dehlemek
pack f. (yük hayvanını) yüklemek
pack f. dolgu maddesiyle sızdırmaz hale getirmek
pack f. doluşmak
pack s. paket veya yük taşımacılığında kullanılan
pack s. paketli
pack s. ambalajlı
pack s. pakete sığdırılan
pack s. ambalaja sığdırılan
pack s. paketlemede kullanılan
pack s. ambalajlamaya uygun
pack s. sıkıştırılmış
pack s. paketlemeye uygun
Colloquial
pack i. çok şey
pack i. büyük miktar
pack f. (gönderiyi vb.) ulaştırmak
Trade/Economic
pack i. fiyata eklenen usulsüz kar marjı
pack f. (dayanıklı tüketim malı fiyatına) usulsüz zam yapmak
Politics
pack f. (seçime) hile karıştırmak
pack f. hile yapmak
pack f. çıkarına uygun oy paneli oluşturmak
pack f. (oylama heyetini) kendine göre oluşturmak
pack f. (yasama organı, komite vb.) yandaşlarıyla doldurmak
Industry
pack i. tek seferde işlenip ambalajlanan ürün miktarı
Technical
pack f. ambalaj yapmak
pack f. bellek yoğunlaştırmak
pack f. kaplamak
pack f. sıkıştırmak
pack f. sarmak
pack f. yoğunlaştırmak
Computer
pack i. yoğunlaştırmak bellek
pack i. veri işleme kartı grubu
pack f. sıkıştırmak
Mechanic
pack f. (yüzler arasına sıkıştırılabilir madde yerleştirerek) birleşim yerini kapatmak
pack f. (mil yatağı veya salmastra kapağı) yağ ile doldurmak
pack f. birleşik iki bileşeni ayırmak
Textile
pack i. soğuk havalarda kalın çorap üzerine giyilen su geçirmez bot
pack i. (soğuk havada bot veya galoş içine giyilen) düz koyun derisi veya keçeden ayakkabı
pack f. paketlemek
Construction
pack i. (moloz taştan yapılmış) tavan desteği
Aeronautic
pack i. katlı ve kullanıma hazır paraşüt
Mining
pack i. dolgu
pack i. (kömür madeninde) destek duvarı
pack i. (kömür madeninde) destek sütunu
Medical
pack i. kompres
pack i. tampon
pack i. pansuman
pack f. (vücut boşluğu veya yaraya) sargı yerleştirmek
pack f. terapötik paket ile tedavi etmek
pack f. kompres yaparak tedavi etmek
Tobacco
pack i. paket
Military
pack i. organize birlik
pack i. organize savaş aracı grubu
Sport
pack i. (bilardoda) vuruş yapılacak sıkı top grubu
pack i. forvet oyuncuları
pack f. sırt çantasıyla doğa yürüyüşüne çıkmak
Football
pack i. (ragbi takımının) forvet hattı
Card
pack i. deste
pack i. henüz oynanmamış kart grubu
pack i. (canasta kart oyununda) elden çıkarılan kart destesi
pack i. (kart oyununda) özel değerli kart grubu
pack i. (kart oyununda) güçlü el
Theatre
pack i. (tiyatroda) yan yana yerleştirilmiş arka plan dizisi
Photography
pack i. (kameraya aynı anda yerleştirmek için) istiflenmiş ayrı fotoğraf filmleri
pack i. iki veya üç renkli film grubu
pack i. iki veya üç renkli plaka grubu
Archaic
pack f. (yelkenleri açarak) geminin hızını artırmak
Engineering
pack f. (iki bitişik parçayı) arasına nesne sokulabilecek şekilde ayırmak
Slang
pack f. etki yaratabilmek
pack f. etkileyebilmek
pack f. (özellikle basketbolda) blok yapmak
pack f. bir tane (yumruk, tokat) yapıştırmak
pack f. bam diye geçirmek

"pack" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 500 sonuç

İngilizce Türkçe
General
pack cementing i. kutu sementasyonu
pack of dogs i. it sürüsü
fanny pack i. bel çantası
face pack i. yüz temizleme kremi
ice pack i. buz torbası
pack of cards i. iskambil
field pack i. sırt çantası
a pack of lies i. bir dolu yalan
a pack of cards i. iskambil destesi
pack horse i. yük beygiri
pack ice i. deniz buzlası
pack animal i. yük hayvanı
a pack of lies i. bir sürü yalan
pack ice i. buz kalıbı
pack of lies i. bir dolu yalan
pack trail i. kervanların geçtiği patika yol
a pack of lies i. yalan dolan
chest pack parachute i. göğüs paraşütü
six pack chair i. altı koltuklu teleferik
lap pack parachute i. kucak paraşütü
pack of lies i. bir sürü yalan
battery pack i. pil takımı
pack train i. yük hayvanları katarı
pack carrier i. hurç
gift pack i. hediye paketi
pack horse i. yük taşıyan at
pack horse i. erzak taşıyan at
pack horse i. yük atı
power pack i. akım kaynağı
pack list i. paket listesi
back-pack i. sırt çantası
face-pack i. yüz maskesi
face-pack i. güzellik maskesi
pack-cloth i. çuval bezi
six-pack i. altı kutuluk paket
pack-horse i. yük beygiri
pack-saddle i. semer
six-pack i. altı kutuluk karton
ice pack i. su yolunda buz birikintisi
ice pack i. denizde bulunan buz yığını
back pack i. sırt çantası
pack rat i. başkalarının attığı şeyleri toplayan kimse
vacuum pack i. vakumlu paket
wolf pack i. denizaltı filosu
wolf pack i. kurt sürüsü
cold pack i. buz kesesi
soft pack (cigarette) i. yumuşak paket (sigara)
waist pack i. bel çantası
cutlery pack i. ikram seti
cutlery pack i. çatal bıçak seti
pillow pack i. yastık kutu
national pack i. ulusal paket
belt pack (us) i. bel çantası
hip pack (uk) i. bel çantası
fanny pack (us/canada) i. bel çantası
emergency pack i. acil durum paketi
snack pack i. çerez paketi
six-pack i. altılık bira/içecek
a pack of cigarettes i. bir paket sigara
pack mule i. yük katırı
line of pack mules i. katır kervanı
pack of wolves i. kurt sürüsü
a pack of hounds i. bir tazı sürüsü
winter pack i. kış paketi
cave pack i. mağara çantası
procedure pack i. kit
a pack of pasta i. bir paket makarna
belly pack i. bel çantası
joe six-pack i. mavi yakalı işçi
wolf pack i. kabadayı gençlerden oluşan başıboş çete
butt pack i. arkasında gözü olan bel çantası
ice pack i. jel buz torbası
pack [obsolete] i. küçük kutu
pack [obsolete] i. değersiz kimse
pack [obsolete] i. seviyesiz kimse
pack [obsolete] i. önemsiz kimse
pack and prime road i. gezi yolu
pack and prime road i. at binme yolu
pack riding i. yük ile at binme
pack tent i. sırt çantasında taşınabilir çadır
pack animal i. vahşi sürü hayvanı
pack needle i. ambalaj ipine uygun dikiş iğnesi
pack rat i. çapsız soyguncu
pack rat [dialect] i. ufak işler yapan hırsız
fash pack i. moda ikonu
fash pack i. modaya yön veren kimse
pack [obsolete] i. plan
pack [obsolete] i. komplo
pack horse i. it gibi çalışan kimse
pack horse i. her işi yüklenen kimse
pack horse [obsolete] i. çalışmaktan pestili çıkmış amele
pack needle i. çuval iğnesi
pack rat i. ucuzcu kimse
pack rat i. fare benzeri nesne
pack riding i. sırt çantasıyla sürüş yapma
pack staff [obsolete] i. ucu demirli baston
six pack i. altı şişelik kutu
six pack i. altı konservelik kutu
starter pack i. bir kişiyi, yeri, kültürü, nesneyi veya görüşü basmakalıp bir şekilde tanımlamak için kullanılan öğeler topluluğu
eight pack i. sekizli karın kası
pack one's bags f. bir yeri terketmek
pack bag and baggage f. tası tarağı toplamak
pack up f. paketlemek
pack up f. sandığa koymak
pack off f. göndermek
pack up f. bavula koymak
pack up f. kaçmak
pack up f. bitirmek
pack off f. kovmak
pack up f. toparlanmak
pack up one's belongings f. bohçasını bağlamak
pack up f. stop etmek
pack up f. durmak (makine)
pack off f. defetmek
pack into case f. sandığa koymak
pack up f. çanta toplamak
pack up f. (makine) durmak
pack up f. işi bitirmek
pack one's bags f. çekip gitmek
pack one's bags f. pılıyı pırtıyı toplayıp gitmek
pack one's bags f. valizini toplamak
pack one's bags f. valizini hazırlamak
pack one's bags f. valiz toplamak
pack one's bags f. valizlerini toplamak
pack in case f. sandığa koymak
pack together like sardines f. balık istifi dizilmek
pack away a tent f. çadır toplamak
pack up a tent f. çadır toplamak
pack away a tent f. çadırı toplamak
pack up a tent f. çadırı toplamak
pack up f. bavul hazırlamak
pack up f. bavul toplamak
pack someone together in the room f. birilerini bir odaya doluşturmak
pack one's bags f. valiz hazırlamak
pack the bag f. bavul hazırlamak
pack the dishwasher f. bulaşıkları bulaşık makinesine yerleştirmek
pack (off) f. göndermek
pack (off) f. gitmesini sağlamak
pack (off) f. kabaca kovmak
pack (off) f. kabaca ilişiğini kesmek
pack (in) f. sonlandırmak
pack (in) f. durdurmak
pack (in) f. son vermek
pack (up) f. sonlandırmak
pack (up) f. durdurmak
pack (up) f. son vermek
pack [obsolete] f. gizli anlaşma yapmak
pack [obsolete] f. komplo kurmak
pack [obsolete] f. gizlice anlaşmak
pack [obsolete] f. yardakçısı olmak
pack [obsolete] f. gizli kapaklı işler çevirmek
pack [obsolete] f. (oyun kartlarını) hileli şekilde istiflemek
pack of s. sürüsü
four-pack s. dört paket
pack [scotland] s. arkadaş canlısı
pack [scotland] s. sevecen
pack [scotland] s. yakın
pack [scotland] s. içten
pack [scotland] s. samimi
pack [scotland] s. dostane
Phrasals
pack someone or something in f. bir şeyin içine doluşturmak
pack something in something f. bir şeyin içine sarmak/paketlemek
pack someone or something into something f. bir şeyin içine doluşturmak
pack something down f. bastırarak sıkıştırmak
pack up f. eşya toplamak
pack on f. edinmek/almak (vücutla ilgili şeylerde kilo almak/kas edinmek)
pack something away f. ortalıktan kaldırmak
pack away f. ortalıktan kaldırmak
pack away f. toplayıp kaldırmak
pack something away f. toplayıp kaldırmak
pack in f. kutuya koymak
pack in f. kaba koymak
pack in f. paketlemek
pack in f. bir şeyin içine kaldırmak/depolamak
pack in f. valize/bavula koymak
pack in f. dar/sınırlı bir zamana sıkıştırmak
pack in f. dar/sınırlı bir zamana sığdırmayı başarmak
pack in f. ile sarmak
pack (something) into (something or some place) f. (bir şeyi bir şeyin/yerin) içine koymak
pack (something) into (something or some place) f. (bir şeyi bir şeye/yere) kaldırmak
pack (something) into (something or some place) f. (bir şeyi bir şeyde/yerde) depolamak
pack (something) into (something or some place) f. (bir şeyi bir şeyin) içine sarmak/paketlemek
pack (something) into (something or some place) f. (bir şeyleri) dar/sınırlı bir zamana sıkıştırmak
pack (something) into (something or some place) f. (bir şeyleri) dar/sınırlı bir zamana sığdırmayı başarmak
pack (someone) into (something or some place) f. (birilerini bir şeye/yere) sığdırmak
pack (someone) into (something or some place) f. (birilerini bir şeye/ yere) doluşturmak
pack (someone) into (something or some place) f. (birilerini bir şeye/yere) tıkıştırmak
pack (someone) into (something or some place) f. (birilerini bir şeye/yere) hınca hınç doldurmak
pack (someone) into (something or some place) f. (birilerini bir şeye/yere) ağzına kadar doldurmak
pack (someone or something) off to (some place) f. (birini/bir şeyi bir yere) paketlemek
pack (someone or something) off to (some place) f. (birini/bir şeyi bir yere) göndermek
pack (someone or something) off to (some place) f. (birini/bir şeyi bir yere) paketleyip yollamak
pack (someone or something) off to (some place) f. (birini/bir şeyi bir yere) gönderip başından atmak
pack down f. bastırarak sıkıştırmak
pack into f. -e sıkıştırmak
pack into f. '-e tıkıştırmak
pack into f. '-e doluşturmak
pack into f. '-e sığdırmak
pack into f. '-e hınca hınç doluşturmak
pack into f. -e doluşmak
pack into f. '-e sığışmak
pack into f. '-e tıkışmak
pack out f. (izleyiciyle) doldurmak
pack out f. hınca hınç doldurmak
pack out f. ağzına kadar doldurmak
pack out f. toplayıp taşımak
pack out f. paketleyip/kolileyip taşımak
pack out f. eşyalarını paketleyip taşımak
pack out f. (çöpü) çıkarmak
pack out f. (çöpü) atmak
pack out f. (çöpü) poşetleyip atmak/çıkarmak
pack out f. karı ezmek
pack out f. karı sıkıştırmak
pack together f. balık istifi gibi tıkmak/doluşturmak
pack together f. balık istifi yapmak
pack together f. hınca hınç doldurmak
pack together f. sıkış sıkış doldurmak
pack up f. taşınmak
pack in f. (ekipmanı) paketleyerek üsse taşımak
pack together f. sıkıştırarak bastırmak
pack up f. teslim olmak
pack up f. toparlamak
pack up f. temizlemek
pack up f. birlikte geri koymak
pack up f. (hediye vb.) sarıp süslemek
pack up f. (eşyaları) yerleştirmek
pack up f. havlu atmak
pack up [uk] f. (alet vb.) bozulmak
Proverb
every horse thinks its own pack heaviest herkes kendi yolunun dikenli olduğunu düşünür
every horse thinks its own pack heaviest herkes kendi işinin zor olduğunu düşünür
every horse thinks its own pack heaviest herkes kendi derdinin en büyük olduğunu düşünür
Colloquial
six-pack i. altı baklava karın kası
six-pack i. altılı karın kası
six-pack i. altılı paket
pack of lies i. bir çuval yalan
pack of lies i. bir çuval dolusu yalan
pack of lies i. bir torba yalan
pack of lies i. bir torba dolusu yalan
nerd pack i. sosyal beceriksizlikleri açısından birbirine benzeyen ve toplumun genelinde pek olmayan aynı obsesyon ve kaygılara sahip insan grubu
nerd pack i. inekler topluluğu
nerd pack i. ucubeler topluluğu
nerd pack i. kalemleri ve küçük eşyaları koymak için gömlek cebine yerleştirilen koruyucu plastik kılıf/aparat
nerd pack i. gömleğin cebi mürekkep olmasın diye içine yerleştirilen plastik kılıf/aparat
pack rat i. yaşlı maden avcısı
pack rat i. yaşlı rehber
six-pack [uk] i. (suçlu eşkali belirlemede) tanığa sunulan altı fotoğraf
jam-pack f. tıka basa doldurmak
jam-pack f. ağzına kadar doldurmak
pack one’s stuff f. eşyalarını toplamak
pack up and leave f. uğraşmaktan vazgeçmek
pack it in f. (sigarayı/alkolü vb) bırakmak
pack in f. (sigarayı/alkolü vb) bırakmak
pack them in f. alanı izleyiciyle/seyirciyle doldurmak
pack them in f. çok sayıda izleyici/seyirci çekmek
pack them in f. çok sayıda izleyici/seyirci getirmek
pack them in f. çok sayıda insan çekmek/getirmek
pack them in f. bir alanı/salonu ağzına kadar doldurmak
pack them in f. bir alanı/salonu hınca hınç doldurmak
pack them in f. bir alanı/salonu ful doldurmak
pack them in f. bir alanı/salonu tamamen doldurmak
pack them in f. bir alanı/salonu ağzına kadar doldurmak
pack them in f. bir alanı/salonu hınca hınç doldurmak
pack them in f. bir alanı/salonu ful doldurmak
pack them in f. bir alanı/salonu tamamen doldurmak
pack the house f. bir alanı/salonu ağzına kadar doldurmak
pack the house f. bir alanı/salonu hınca hınç doldurmak
pack the house f. bir alanı/salonu ful doldurmak
pack the house f. bir alanı/salonu tamamen doldurmak
pack the house f. çok sayıda izleyici çekmek
pack heat f. silahı/silahları olmak
pack heat f. üzerinde silahı/silahları olmak
pack heat f. silah taşımak
pack heat f. üzeri dolu olmak
pack heat f. silahlı olmak
pack it in f. yatmak
pack it in f. uyumaya gitmek
pack it in f. yatmaya gitmek
pack away f. aşırı yemek
pack away f. tıkınmak
pack away f. patlayana kadar yemek
pack away f. (yemeği) gömmek
pack in [uk/new zealand] f. (bir şeyi) yapmayı durdurmak
pack in [uk/new zealand] f. yapmayı sonlandırmak
pack in [uk/new zealand] f. yapmayı bırakmak
pack it in f. çalışmayı durdurmak
pack it in f. faaliyeti durdurmak
pack it in f. durdurmak
pack it in f. sonlandırmak
pack up f. vazgeçmek
pack up f. pes etmek
pack up f. bırakmak
pack up f. son vermek
pack [us] f. hep yanında taşımak
pack [us] f. sürekli giymek
pack it in expr. dur artık
pack it in expr. dur
pack your gear expr. takımlarınızı/malzemelerinizi toplayın
Idioms
joe six-pack (us) i. sade vatandaş
the joker in the pack i. sürpriz at
the joker in the pack i. sonucu değiştirebilecek sürpriz gelişme
a pack rat i. istifçi
no names no pack drill f. adından bahsetmemek
no names no pack drill f. adını açıklamamak
no names no pack drill f. adını vermemek
no names no pack drill f. adlarından söz etmemek
pack off f. başından atmak
lead the pack f. başı çekmek
pack off f. başından savmak
pack it in f. bırakmak
pack them in f. çok sayıda insanı çekmek
be ahead of the pack f. çoğunluğun ilerisinde olmak
pack a wallop f. güçlü bir etkisi olmak
pack a punch f. güçlü bir etkisi olmak
pack a wallop f. güçlü bir etkisi olmak
lead the pack f. liderlik bayrağı elinde olmak
pack on some muscle f. kas edinmek
pack on some muscle f. kas yapmak
pack on the pounds f. kilo almak
pack on pounds f. kilo almak
lead the pack f. önde/lider olmak
be ahead of the pack f. kitlenin önünde olmak
pack one's bags f. pılıyı pırtıyı toplamak
pack on the pounds f. şişmanlamak
pack on pounds f. şişmanlamak
pack up and leave f. pılını pırtısını toplayıp gitmek
pack up one's bag and baggage f. tası tarağı toplamak
pack up and leave f. tası tarağı toplayıp gitmek
pack up and leave f. tasını tarağını toplayıp gitmek
pack a wallop f. yumruğu oturtmak
pack a wallop f. (enerji vermek vb.) uçurmak
pack it in f. vazgeçmek
pack a punch f. yumruğu oturtmak
pack a punch f. (enerji vermek vb.) uçurmak
pack a wallop f. yumruğu oturtmak
go to the pack [australia/new zealand] f. dağılmak
go to the pack [australia/new zealand] f. bozulmak
go to the pack [australia/new zealand] f. parçalanmak
go to the pack [australia/new zealand] f. kötüleşmek
go to the pack [australia/new zealand] f. kötüye gitmek
pull ahead of the pack f. başı çekmek
pack (someone or something) (in) like sardines f. (birilerini/bir şeyleri) balık istifi gibi tıkmak/doluşturmak
pack (someone or something) (in) like sardines f. (birilerini/bir şeyleri) balık istifi yapmak
pack (someone or something) (in) like sardines f. (birilerini/bir şeyleri) hınca hınç doldurmak
pack (someone or something) (in) like sardines f. (birilerini/bir şeyleri) üst üste doluşturmak
pack like sardines f. balık istifi gibi tıkışmak/doluşmak
pack like sardines f. hınca hınç doluşmak
pack the pounds on f. hızla/hızlı kilo almak
pack the pounds on f. hızla şişmek
pack the pounds on f. hızlı bir şekilde kas yapmak
pack your bag f. çanta toplamak
pack your bag f. çantasını toplamak
pack your bag f. valiz/bavul hazırlamak
pack your bag f. pılısını pırtısını toplamak
pack your bag f. valizlerini toplamak
pack your bag f. valiz/bavul toplamak
pack your bag f. pılıyı pırtıyı toplamak
pack your bags f. çanta toplamak
pack your bags f. çantasını toplamak
pack your bags f. valiz/bavul hazırlamak
pack your bags f. pılısını pırtısını toplamak
pack your bags f. valizlerini toplamak
pack your bags f. valiz/bavul toplamak
pack your bags f. pılıyı pırtıyı toplamak
pack in f. (özellikle büyük miktarda) eklemek
pack in f. (özellikle büyük miktarda) dahil etmek
ahead of the pack expr. rakiplerinden önde
Speaking
can we pack our things now? expr. eşyalarımızı şimdi toplayabilir miyiz?
please pack your things expr. lütfen eşyalarını topla
Trade/Economic
catering pack i. ambalaj
service pack i. hizmet paketi
bubble pack i. köpüklü ambalaj
catering pack i. malın piyasaya arzında kullanılan
consumer pack i. tüketiciye mahsus ambalaj
flat pack [uk] i. parçalar halinde satılıp alıcı tarafından sonradan birleştirilen mobilya, ekipman, yapı parçası
Law
dye pack i. bankaların soyguna karşı tedbir amaçlı kullandığı bir yöntem
pack rape i. çoklu tecavüz
pack rape i. toplu tecavüz
dye pack i. (para destesinin arasına konan) boya paketi
Industry
shrink-pack i. shrink ambalaj naylonu
shrink-pack i. shrink torba
shrink-pack i. shrink ambalaj
Advertising
pack shot i. (televizyon reklamında ürün logo ve ambalajının görülebilmesi için) reklam ürününün yakınlaştırılması
Technical
flow pack machine i. ambalajlama makinesi
power pack i. akım kaynağı
object pack i. amaç küme
bubble pack i. balonlu naylon
test pack i. deneme paketi
disk pack i. disk paketi
pack cementation i. dolgulu sementasyon
dry pack mortar i. draypak
pack carburizing i. dolgulu karbonlama
pack annealing i. dolgulu tavlama
pack of labels i. etiket paketi
imagery pack i. görüntü paketi
loose pack rolling i. gevşek dizili haddeleme
dry pack mortar i. hazır paketlenmiş harç
hydraulic power pack i. hidrolik güç ünitesi
bubble pack i. hava kabarcıklı naylon
hydraulic power pack i. hidrolik güç paketi
pack annealing i. istifli tavlama
pack mill i. ince sac haddesi
pack carburizing i. istifli karbonlama
pack hardening i. istifli karbonlama
pack rolling i. istifli haddeleme
pack rolling i. iki kat metal folyoyu bir arada haddeleme
pack cementation i. istifli katılama
snow pack i. kar yığını
flaw pack packaging machine i. kasa altı bant makinesi
pack wax i. kafa bağı
blister pack card i. kılıf ambalajın plakası
blister pack i. kılıf ambalajın şeffaf kısmı
source pack i. kaynak küme
pack boronizing i. kutu borlama
instruction pack i. komut paketi
battery pack i. pil
pack bits i. paket parçaları
jet pack i. sırt roketi
back-pack power source i. sırta asılır güç kaynağı
standard pack i. standart ambalaj
bag pack i. torba paketi
test pack i. test paketi
weather pack i. yağmurluk ve sineklik donanımı
pack ice i. yüzen buz
pack horse i. yük beygiri
face-pack i. yüz maskesi
handy-pack i. kullanışlı ürün
handy-pack i. çok amaçlı ürün
dry-pack s. kuru paketlenmiş
dry pack s. kuru paketlenmiş
Computer
battery pack i. akü takımı
object pack i. amaç küme
battery pack i. batarya kutusu
test pack i. deneme paketi
disk pack i. değişir disk paketi
disk pack i. disk paketi
disk pack i. disk kümesi
expansion pack i. genişleme paketi
emoticons pack i. ifade paketi
service pack i. iyileştirme
instruction pack i. komut paketi
pack bits i. paket bitleri
pack and go wizard i. paketle ve gönder sihirbazı
battery pack i. pil takımı
pack and go status i. paketle ve gönder durumu
test pack i. test paketi
disc pack i. teker kümesi
sticker pack i. çıkartma paketi
pack and go expr. paketle ve gönder
pack and go is expr. paketle ve gönder
pack and go setup expr. paketle ve gönder kur
Informatics
disk pack i. değişir disk paketi
disk pack i. disk paketi
disk pack i. disk gurubu
battery pack i. pil takımı
Telecom
workhorse pack i. gündelik pil bloğu
Mechanic
pack rolling i. iki kat metal folyoyu bir arada haddeleme
pack up f. (parçanın doğru konuma gelmeden önce yüksekliğini ayarlamak için) istifleme yapmak
Architecture
pack saddle i. beşik örtü
six-pack [australia] s. altılı
six-pack [australia] s. altı bölümlü
Construction
power pack i. güç kaynağı
two-pack s. iki ayrı bileşenli (boya, dolgu malzemesi)
two-pack s. iki paket halindeki
Woodworking
flat-pack i. parçalar halinde satılıp sonradan birleştirilen mobilya
flat pack furniture i. parçalar halinde satılıp sonradan birleştirilen mobilya
Furniture
flat pack [uk] i. parçalar halinde satılıp alıcı tarafından sonradan birleştirilen mobilya
flat-pack s. parçalar halinde satılıp alıcı tarafından sonradan birleştirilen (mobilya)
Automotive
battery pack i. akü grubu
six-pack i. altılı paket
steel pack muffler i. çelik paket susturucu
steel pack silencer i. çelik dolgulu susturucu
glass pack muffler i. fiber glas kaplı susturucu
two-pack paint i. ikisi bir arada boya
two-pack filler i. ikisi bir arada dolgu macunu
calibration pack i. kalibrasyon paketi
underhood nvh pack i. Kaput altı izolatörü
underhood nvh pack i. kaporta altı nvh paketi
clutch pack i. kavrama grubu
cool pack i. klima paketi
plate pack i. levha grubu
gland pack i. salmastra halkası
ring pack i. segman takımı
sausage pack gun i. sosis silikon tabancası
Aeronautic
horseshoe parachute pack i. atmalı şeklinde paraşüt paketi
chest pack parachute i. göğüs paraşütü
lap-pack parachute i. kucak paraşütü
inner pack i. paraşüt bohçası
power pack i. ünite halinde takıp çıkarılabilen eklentilere sahip uçak motoru
Marine
pack cloth i. çuval bezi
pack cloth i. paket bezi
pack on sail f. tüm yelkenlerini açmak
Medical
angiography pack i. anjiyografi seti
cool-pack i. buz aküsü
pack [obsolete] i. sarılı olma
pack [obsolete] i. paketlenmeye hazır olma
pack-year i. belirli bir sürede içilen sigara miktarını ifade eden bir ölçü birimi
pack-year i. yılda her gün yirmilik bir pakete denk gelen sigara hesaplaması
Food Engineering
solid pack technique i. kuru dolum tekniği
Marine Biology
loose pack ice i. gezgin buzlu
open pack ice i. gezgin buzlu