|
Kategori |
Türkçe |
İngilizce |
|
Genel |
|
1 |
Genel |
genel terim |
general term i.
|
|
Couched in such general terms, that is not correct.
Bu kadar genel terimlerle ifade edilmesi doğru değildir.
More Sentences
|
2 |
Genel |
anahtar terim |
key term i.
|
|
The key term is sustainable aquaculture that puts the focus upon employment, consumers and the environment.
Anahtar terim, istihdam, tüketiciler ve çevreye odaklanan sürdürülebilir su ürünleri yetiştiriciliğidir.
More Sentences
|
3 |
Genel |
mutlak terim |
absolute term i.
|
|
The fact that we want blood donors to be volunteers should not be expressed in absolute terms.
Kan bağışçılarının gönüllü olmasını istediğimiz gerçeği mutlak terimlerle ifade edilmemelidir.
More Sentences
|
4 |
Genel |
sıfırıncı (terim) |
zeroth s.
|
|
The zeroth law of thermodynamics is seen in many everyday situations.
Termodinamiğin sıfırıncı yasası birçok günlük durumda görülür.
More Sentences
|
Teknik |
|
5 |
Teknik |
teknik terim |
technical term i.
|
|
We won’t use too many technical terms.
Çok fazla teknik terim kullanmayacağız.
More Sentences
|
Matematik |
|
6 |
Matematik |
genel terim |
general term i.
|
|
A question such as that cannot be answered in general terms.
Böyle bir soru genel terimlerle yanıtlanamaz.
More Sentences
|
7 |
Matematik |
ilk terim |
first term i.
|
|
The first term I am going to use when talking about the situation in the Middle East is frustration.
Orta Doğu'daki durumdan bahsederken kullanacağım ilk terim hayal kırıklığı olacaktır.
More Sentences
|
Genel |
|
8 |
Genel |
kuzey ve güneyin uç enlemlerinde yazları güneşin 24 saat görülebilme durumunu ifade eden terim |
midnight sun i.
|
|
9 |
Genel |
romanesk ve gotik üslupların arap mimari tarzıyla karışmasını ifade eden ispanyolca terim |
mudejar i.
|
|
|
10 |
Genel |
motorlu bir taşıtın gümrükten geçiş iznini ifade eden fransız kökenli terim |
triptyque i.
|
|
11 |
Genel |
baş terim |
leading term i.
|
|
12 |
Genel |
sabit terim |
invariable i.
|
|
13 |
Genel |
yeni terim |
neologism i.
|
|
14 |
Genel |
bir bölgenin en büyük kenti anlamında amerikan asıllı bir terim |
metropolis i.
|
|
15 |
Genel |
başat terim |
leading term i.
|
|
16 |
Genel |
terim dağarcığı |
glossary i.
|
|
17 |
Genel |
antik yunan'da 18-20 yaş arası gençler için kullanılan terim |
ephebe i.
|
|
18 |
Genel |
orkideyi tanımlayan bir terim |
lady's-slipper i.
|
|
19 |
Genel |
en önemli terim |
leading term i.
|
|
20 |
Genel |
büyük terim |
major term i.
|
|
21 |
Genel |
ticari terim |
commercial term i.
|
|
22 |
Genel |
kapsamlı/kapsayıcı terim |
a catch-all term i.
|
|
23 |
Genel |
başçıl terim |
leading term i.
|
|
24 |
Genel |
baskın terim |
leading term i.
|
|
25 |
Genel |
soyut terim |
abstraction i.
|
|
26 |
Genel |
dünyanın ilk 1 milyar yılı için kullanılan bir terim |
early earth i.
|
|
27 |
Genel |
belirli bir anlamı olmayan terim |
loose term i.
|
|
28 |
Genel |
belirli bir anlamı olmayan terim |
floating signifier i.
|
|
29 |
Genel |
belirli bir anlamı olmayan terim |
empty signifier i.
|
|
|
30 |
Genel |
farklı sözcüklerle farklı anlamlar kazanan terim |
empty signifier i.
|
|
31 |
Genel |
farklı sözcüklerle farklı anlamlar kazanan terim |
loose term i.
|
|
32 |
Genel |
farklı sözcüklerle farklı anlamlar kazanan terim |
floating signifier i.
|
|
33 |
Genel |
tom wolfe'un 1970leri tanımlamak için kullandığı bir terim |
"me" decade i.
|
|
34 |
Genel |
zihinsel rahatsızlıklar üzerinde yapılan çalışmaları ve tedavileri ifade eden eski bir tıbbi terim |
alienism i.
|
|
35 |
Genel |
teknik terim ya da tabir |
technicism i.
|
|
36 |
Genel |
teknik terim ve kavramlar |
technology i.
|
|
37 |
Genel |
terim, işaret veya sembolün işaret ettiği uzaysal-zamansal nesne veya olay |
referent i.
|
|
38 |
Genel |
bağlantı ya da ilişki ifade eden terim |
relative term i.
|
|
39 |
Genel |
kanada'da sosyal ve kültürel olarak birbirinden izole olan ingiliz ve fransız halk için kullanılan bir terim |
two solitudes [canadian] i.
|
|
40 |
Genel |
uç terim |
extreme i.
|
|
41 |
Genel |
orta terim |
middle i.
|
|
42 |
Genel |
ne tür bir eylemin gerekli veya ilgili olduğunu belirtmek için kullanılan en uygun terim |
word i.
|
|
43 |
Genel |
bir fikri ifade etmek için kullanılan en uygun terim |
word i.
|
|
44 |
Genel |
domuzların hasat edilmiş tahıl yerine doğrudan sapındaki ekinden beslenmesi anlamında kullanılan bir terim |
hogging down i.
|
|
45 |
Genel |
yanıltıcı terim |
misnomer i.
|
|
46 |
Genel |
yer adlarında kullanılan bir terim |
muir i.
|
|
47 |
Genel |
oranı oluşturan ikinci terim |
consequent i.
|
|
48 |
Genel |
bir diğerinin antitezi olan terim |
counterterm i.
|
|
49 |
Genel |
(özellik veya ilişki belirten) terim |
predicate i.
|
|
50 |
Genel |
belirleyici faktör veya terim |
significative i.
|
|
51 |
Genel |
anlam ifade eden faktör veya terim |
significative i.
|
|
52 |
Genel |
tekil terim |
singulars i.
|
|
53 |
Genel |
farklı bir isim, terim veya ifade ile hitap etmek |
designate f.
|
|
54 |
Genel |
seride ortak farkın ilk terimden çıkarılmasıyla bulunan (terim) |
zeroth s.
|
|
55 |
Genel |
(terim veya önerme) jenerik |
superior s.
|
|
56 |
Genel |
(terim veya önerme) genelleyici |
superior s.
|
|
57 |
Genel |
belirli bir insan tipini belirtmek için sahte latince sıfatlarla şakasına kullanılan bir kombine terim |
homo- ök.
|
|
İfadeler |
|
58 |
İfadeler |
terim olarak 'bellek' genellikle bir bilgisayarın dahili bellek alanlarına isim vermek için kullanılır |
the term 'memory' is usually used to refer to the internal storage locations of a computer expr.
|
|
Konuşma Dili |
|
59 |
Konuşma Dili |
kafa karıştırıcı terim/ifade |
fuzzword i.
|
|
60 |
Konuşma Dili |
anlaşılması güç terim/ifade |
fuzzword i.
|
|
61 |
Konuşma Dili |
anlamı gizlemek için kullanılan karmaşık terim |
fuzzword i.
|
|
62 |
Konuşma Dili |
anlamı belirsiz hale getiren terim/ifade |
fuzzword i.
|
|
63 |
Konuşma Dili |
kafa karıştırıcı terim/ifade |
fuzzword i.
|
|
64 |
Konuşma Dili |
anlaşılması güç terim/ifade |
fuzzword i.
|
|
65 |
Konuşma Dili |
karışık terim/ifade |
fuzzword i.
|
|
66 |
Konuşma Dili |
belli kişilerin anladığı ifade/terim |
fuzzword i.
|
|
67 |
Konuşma Dili |
yatıştırıcı madde formülasyonu için kullanılan bölgesel bir terim |
yellow jacket i.
|
|
68 |
Konuşma Dili |
depresan formülasyonu için kullanılan bölgesel bir terim |
yellow jacket i.
|
|
69 |
Konuşma Dili |
kodlu (sözcük veya terim) |
dog-whistle s.
|
|
|
Deyim |
|
70 |
Deyim |
çalışan ailelerin çocukları için kullanılan bir terim |
a latchkey child i.
|
|
71 |
Deyim |
çalışan ailelerin çocukları için kullanılan bir terim |
a latchkey kid i.
|
|
72 |
Deyim |
battaniye terim |
blanket term i.
|
|
73 |
Deyim |
genel terim |
blanket term i.
|
|
74 |
Deyim |
birbiriyle bağlantılı çok sayıda grubu tanımlamak için kullanılan terim |
blanket term i.
|
|
75 |
Deyim |
bilinmeyen terim |
inkhorn term i.
|
|
76 |
Deyim |
eskiden kalma terim |
inkhorn term i.
|
|
77 |
Deyim |
gün yüzü görmemiş terim |
inkhorn term i.
|
|
78 |
Deyim |
başka dilde anlaşılmayan terim |
inkhorn term i.
|
|
79 |
Deyim |
bilgili görünmek için kullanılan kimsenin bilmediği terim |
inkhorn term i.
|
|
Ticaret/Ekonomi |
|
80 |
Ticaret/Ekonomi |
para birimleri ingiltere'ninkine bağlı olan ve aralarında olağan kur kontrollerinin işlemediği ülkeler için kullanılan eski terim |
sterling area i.
|
|
81 |
Ticaret/Ekonomi |
azami iyi niyet anlamında sözleşmelerin uygulamasında kullanılan bir terim |
utmost good faith i.
|
|
82 |
Ticaret/Ekonomi |
1986 eylül'ünde londra sermaye piyasalarının serbestleştirilmesi için kullanılan terim |
big bang i.
|
|
83 |
Ticaret/Ekonomi |
aynı cins eşyayı kapsayan terim |
generic i.
|
|
84 |
Ticaret/Ekonomi |
genel olarak avrupa birliği'ni ya da topluluk bürokrasisi ve karar alma mekanizmasını ifade amacıyla kullanılan terim |
brussels i.
|
|
85 |
Ticaret/Ekonomi |
fiziki bir faaliyet yeri olmaksızın internet kanalıyla online hizmet veren işletmelerin aksine belirli bir işyerinden (bina veya dükkan) faaliyet gösteren geleneksel işletmeleri tanımlamak için kullanılan bir terim |
brick and mortar shop i.
|
|
86 |
Ticaret/Ekonomi |
fiziki bir faaliyet yeri olmaksızın internet kanalıyla online hizmet veren işletmelerin aksine belirli bir işyerinden (bina veya dükkan) faaliyet gösteren geleneksel işletmeleri tanımlamak için kullanılan bir terim |
brick and mortar business i.
|
|
87 |
Ticaret/Ekonomi |
finansal performans ölçütlerini belirten genel bir terim |
metrics i.
|
|
88 |
Ticaret/Ekonomi |
avrupa birliği'nde ulusal parlamento temsilcilerinin danışma toplantılarını ifade için kullanılan bir terim |
assizes expr.
|
|
Hukuk |
|
89 |
Hukuk |
temel avrupa birliği yasalarını ifade eden bir terim |
acquis i.
|
|
90 |
Hukuk |
17.yüzyılda uluslararası hukuk için kullanılan bir terim |
jus inter gentes i.
|
|
Siyasal |
|
91 |
Siyasal |
amerikalı sağcılar tarafından solun batı'yı kültürel anlamda işgal ettiğini tanımlamak için kullanılan terim |
cultural marxism i.
|
|
Sigortacılık |
|
92 |
Sigortacılık |
azami iyi niyet anlamında sigorta sözleşmelerinde kullanılan bir terim |
uberrima fides i.
|
|
Turizm |
|
93 |
Turizm |
ulaşım hizmetlerinin olağan gelişim tarzını ifade eden terim |
hub and spoke i.
|
|
94 |
Turizm |
küçük otel veya pansiyon için kullanılan ispanyolca terim |
hostal i.
|
|
Teknik |
|
95 |
Teknik |
ortak terim |
uniterm i.
|
|
96 |
Teknik |
sabit terim |
constant term i.
|
|
97 |
Teknik |
ortak terim sistemi |
uniterm system i.
|
|
98 |
Teknik |
jenerik terim |
generic term i.
|
|
99 |
Teknik |
tanıtıcı terim |
docuterm i.
|
|
100 |
Teknik |
bakım gerekliliği sebebiyle sistem ve ekipmanın atanmış görevleri yerine getiremediğini ifade eden terim |
not mission capable, maintenance i.
|
|
101 |
Teknik |
arz sıkıntısının bakım işlerini durdurması nedeniyle sistem ve ekipmanın atanmış görevlerini yerine getiremediğini ifade eden terim |
not mission capable, supply i.
|
|
102 |
Teknik |
avesta metinlerinin yorumları, açıklamaları ve çevirileri için kullanılan mecusi bir terim |
zend i.
|
|
103 |
Teknik |
avesta metinlerinin yorumları, açıklamaları ve çevirileri için kullanılan mecusi bir terim |
zand i.
|
|
Bilgisayar |
|
104 |
Bilgisayar |
tanımlı terim |
defined term i.
|
|
105 |
Bilgisayar |
tanımlanmış terim |
defined term i.
|
|
106 |
Bilgisayar |
üreysel terim |
generic term i.
|
|
107 |
Bilgisayar |
soysal terim |
generic term i.
|
|
108 |
Bilgisayar |
en önemli terim |
leading term i.
|
|
109 |
Bilgisayar |
tanıtıcı terim |
docuterm i.
|
|
110 |
Bilgisayar |
jenerik terim |
generic term i.
|
|
111 |
Bilgisayar |
ortak terim |
uniterm i.
|
|
112 |
Bilgisayar |
ortak terim sistemi |
uniterm system i.
|
|
113 |
Bilgisayar |
"hacking" ile "activism" terimlerinin birleşiminden türetilmiş siyasal amaçlı hack eylemlerini ifade eden bir terim |
hacktivism i.
|
|
114 |
Bilgisayar |
terim hafızası |
termbase i.
|
|
115 |
Bilgisayar |
terim hafızası |
term base i.
|
|
116 |
Bilgisayar |
metasintaktik değişken ismi olarak kullanılan bir terim |
wibble [uk] i.
|
|
117 |
Bilgisayar |
bilgisayar programının kullandığı kod, terim, anahtar gibi araçların tamamı |
dictionary i.
|
|
118 |
Bilgisayar |
birkaç terim ile indeksleme sistemine ait |
coordinate s.
|
|
119 |
Bilgisayar |
birkaç terim ile indeksleme sistemiyle ilgili |
coordinate s.
|
|
120 |
Bilgisayar |
soysal-terim |
generic term expr.
|
|
121 |
Bilgisayar |
ekranda görüntülenen bir şeyin çıktısının da aynı olacağı anlamına gelen bir terim |
wysiwyg (what you see is what you get) kısalt.
|
|
Bilişim |
|
122 |
Bilişim |
sıradan terim |
generic term i.
|
|
123 |
Bilişim |
ikinci dereceden terim |
second-order term i.
|
|
Mekanik |
|
124 |
Mekanik |
ingiltere'de standart ölçü birimi olmamasına rağmen belirli silindir oranlarını ifade etmek için kullanılan terim |
nominal horse power i.
|
|
Mimarlık |
|
125 |
Mimarlık |
(eski terim sistemlerinde) binanın dikey bölümü |
sciagraph i.
|
|
126 |
Mimarlık |
(eski terim sistemlerinde) binanın dikey bölümü |
sciagraphy i.
|
|
Havacılık |
|
127 |
Havacılık |
bir uçuşun programlı iki ardışık durak noktası arasındaki yolculuğu için kullanılan resmi iata terim |
leg i.
|
|
128 |
Havacılık |
kulak zarının içerisindekiyle dışarısındaki basıncı eşitleme işlemi için kullanılan teknik terim |
valsalva manoeuvre i.
|
|
129 |
Havacılık |
havaalanı için kullanılan eski bir terim |
aerodrome i.
|
|
Denizcilik |
|
130 |
Denizcilik |
vapur tarifesi için kullanılan eski terim |
sailing list i.
|
|
131 |
Denizcilik |
somut terim |
secular term i.
|
|
132 |
Denizcilik |
genelde havayolculukları için kullanılsa da her türlü ulaşım için de geçerli bir terim |
higher rate intermediate points i.
|
|
133 |
Denizcilik |
denizcilerin kullandığı terim |
sea term i.
|
|
Medikal |
|
134 |
Medikal |
bir akıl hastasının kendi isteği dışında (ama kanunen) bir akıl hastanesine yatırıması durumu (sadece ingiltereye özgü bir terim) |
sectioning i.
|
|
135 |
Medikal |
beslenmenin sağlığın geliştirilmesinde ve terapideki rolünün vurgulanması için oluşturulmuş bir terim |
applied nutrition i.
|
|
136 |
Medikal |
ölü ve yaralıları sebep ve ciddiyete göre sınıflandırıp raporlamaya yarayan terim |
casualty category i.
|
|
Psikoloji |
|
137 |
Psikoloji |
insan beyninin sorun çözerken zor ve karışık yöntemler yerine en yalın yöntemi seçmesini tanımlamak için kullanılan terim |
cognitive miser i.
|
|
Patoloji |
|
138 |
Patoloji |
hastalığın belirli bir bölgede ne sıklıkla meydana geldiğini ifade eden terim |
morbidity i.
|
|
Baskı Teknikleri |
|
139 |
Baskı Teknikleri |
tire içeren terim |
compound i.
|
|
Matematik |
|
140 |
Matematik |
cebirsel terim |
algebraic expression i.
|
|
141 |
Matematik |
sabit terim |
constant term i.
|
|
142 |
Matematik |
durgan terim |
constant term i.
|
|
143 |
Matematik |
birinci terim |
first term i.
|
|
144 |
Matematik |
küçük terim |
minor term i.
|
|
145 |
Matematik |
oran veya dizideki ilk veya son terim |
extreme i.
|
|
146 |
Matematik |
terim derecesi |
degree of a term i.
|
|
147 |
Matematik |
yatay lineer sayı, miktar veya terim dizisi |
row i.
|
|
148 |
Matematik |
kübik terim |
cubic i.
|
|
Mantık |
|
149 |
Mantık |
büyük terim |
major premise i.
|
|
150 |
Mantık |
büyük terim |
major term i.
|
|
151 |
Mantık |
küçük terim |
minor term i.
|
|
152 |
Mantık |
küçük terim |
minor premise i.
|
|
153 |
Mantık |
kesin veya varsayılan olarak nitelendirilen kavram veya terim |
universal i.
|
|
154 |
Mantık |
minör terim |
minor i.
|
|
155 |
Mantık |
terim veya kavramın gözlem veya manipülasyon yoluyla somut bir duruma uygulanabilirliğinin kontrol edilmesi |
operation i.
|
|
156 |
Mantık |
dağıtılmış terim |
distributed term i.
|
|
157 |
Mantık |
sınıfında yer alan her üyeyi niteleyen terim |
distributed term i.
|
|
158 |
Mantık |
olumsuz terim |
indefinite term i.
|
|
159 |
Mantık |
kavram göstermeyen terim |
indesignate i.
|
|
160 |
Mantık |
değişmez değeri olan terim |
constant i.
|
|
161 |
Mantık |
karşıt terim |
contradictory i.
|
|
162 |
Mantık |
önermede dönüştürülebilir terim |
convertible i.
|
|
163 |
Mantık |
bir veya daha fazla bağımsız değişken içeren ve değişkenlere sabit değerli terim verildiğinde bildirme cümlesi haline gelen ifade |
sentential function i.
|
|
164 |
Mantık |
tekil terim |
singular term i.
|
|
165 |
Mantık |
bir veya daha fazla bağımsız değişken içeren ve değişkenlere sabit değerli terim verildiğinde bildirme cümlesi haline gelen ifade |
propositional function i.
|
|
166 |
Mantık |
(terim, kavram) sonsuz evriğine dönüştürmek |
infinitate f.
|
|
167 |
Mantık |
(adlandırılan sınıfa ait bilgi veren) terim kullanmak |
distribute f.
|
|
168 |
Mantık |
bir grubun sadece belli üyelerine işaret eden (terim) |
undistributed s.
|
|
169 |
Mantık |
bir gruptaki her üye hakkında bilgi vermeyen (terim) |
undistributed s.
|
|
170 |
Mantık |
(önerme veya terim) niceliksel |
predesignate s.
|
|
171 |
Mantık |
(terim veya önermeye eklenen işaret) nicelik bildiren |
predesignatory s.
|
|
Kimya |
|
172 |
Kimya |
terim sembolü |
term symbol i.
|
|
Biyoloji |
|
173 |
Biyoloji |
(çok hücreli organizmalarda) bireylerin aynı birimden gelişmesini ifade eden morfolojik terim |
homodemic i.
|
|
Gökbilim |
|
174 |
Gökbilim |
eski çağlarda insanların gezegenler için kullandığı terim |
wandering star i.
|
|
Sosyal Bilimler |
|
175 |
Sosyal Bilimler |
bir kültürün yaygın bir popülerlik kazanmış belirli bir yönünü tanımlamak için kullanılan terim |
cultural phenomenon i.
|
|
Edebiyat |
|
176 |
Edebiyat |
özgün olmayan veya çaba gösterilmemiş yazımları tanımlamak için kullanılan terim |
lazy writing i.
|
|
177 |
Edebiyat |
terimlerin yerine başka terim kullanımı ile ilgili |
transumptive s.
|
|
Dilbilim |
|
178 |
Dilbilim |
soyut terim |
abstract term i.
|
|
179 |
Dilbilim |
kapsayıcı terim |
generic term i.
|
|
180 |
Dilbilim |
alt-terim |
sub-term i.
|
|
181 |
Dilbilim |
genel/kapsayıcı terim |
umbrella term i.
|
|
182 |
Dilbilim |
şemsiye tabir/terim |
hypernym i.
|
|
183 |
Dilbilim |
genel/kapsayıcı terim |
hypernym i.
|
|
184 |
Dilbilim |
şemsiye tabir/terim |
umbrella term i.
|
|
185 |
Dilbilim |
bağlayıcı terim |
syncategoremata i.
|
|
186 |
Dilbilim |
bağlayıcı terim |
syncategorematic term i.
|
|
187 |
Dilbilim |
mantıksal önermede hem özne hem de yüklem olarak tek başına kullanılabilen terim |
categorem i.
|
|
188 |
Dilbilim |
mantıksal önermede hem özne hem de yüklem olarak tek başına kullanılabilen terim |
categoreme i.
|
|
189 |
Dilbilim |
önceden çok yaygın olup daha sonraları yalnızca sınırlı bölgede kullanılmaya başlayan terim, biçim veya telaffuz |
relic i.
|
|
190 |
Dilbilim |
çatı terim |
umbrella term i.
|
|
191 |
Dilbilim |
yerel ağızda bir terim |
vernacularism i.
|
|
192 |
Dilbilim |
sevecen terim |
hypocoristic i.
|
|
193 |
Dilbilim |
kategorematik terim |
substantive i.
|
|
194 |
Dilbilim |
sinkategorematik terim |
syncategorem i.
|
|
195 |
Dilbilim |
bağlayıcı terim/ifade |
syncategorem i.
|
|
196 |
Dilbilim |
sinkategorematik terim |
syncategoreme i.
|
|
197 |
Dilbilim |
bağlayıcı terim/ifade |
syncategoreme i.
|
|
198 |
Dilbilim |
gerçek dünyaya dair anlam farklılığı gösteren (terim) |
anisomorphic s.
|
|
Tarih |
|
199 |
Tarih |
taşıma aracı olarak kullanılan atlı arabayı ifade eden tarihi terim |
diligence i.
|
|
200 |
Tarih |
eski ve kutsal metinlerde düdük, gayda veya flüt gibi delikli ve üflemeli çalgıları ifade eden terim |
nehiloth i.
|
|
Felsefe |
|
201 |
Felsefe |
orta terim |
middle term i.
|
|
202 |
Felsefe |
gerçek anlamını değiştirmeden herhangi bir terimin başka bir terim ile değiştirilebildiği ifade |
transparent context i.
|
|
203 |
Felsefe |
nietzsche'nin geliştirdiği felsefi bir terim |
übermensch i.
|
|
204 |
Felsefe |
evrensel (terim, önerme) |
general s.
|
|
Meteoroloji |
|
205 |
Meteoroloji |
hizmet bileşenlerince sağlanan tüm meteorolojik ve oşinografik faktörleri ifade etmek için kullanılan bir terim |
meteorological and oceanographic i.
|
|
206 |
Meteoroloji |
hizmet bileşenlerince sağlanan tüm meteorolojik ve oşinografik faktörleri ifade etmek için kullanılan bir terim |
metoc (meteorological and oceanographic) kısalt.
|
|
Askeri |
|
207 |
Askeri |
irlanda cumhuriyet ordusu için aşağılayıcı bir terim |
rafia i.
|
|
208 |
Askeri |
ölü ve yaralıları zayiat sebebine göre sınıflandırıp raporlamaya yarayan terim |
casualty type i.
|
|
209 |
Askeri |
elektronik saldırı faaliyetlerini sonlandırmak üzere kullanılan terim |
cease buzzer i.
|
|
210 |
Askeri |
topçulukta silah sayısındaki değişikliği belirtirken kullanılan terim |
number . . . in i.
|
|
211 |
Askeri |
topçulukta silah sayısındaki değişikliği belirtirken kullanılan terim |
number . . . out i.
|
|
212 |
Askeri |
düşman savaşçı (9-11 terörle mücadele sırasında popüler olan, yakalanan ve cenevre anlaşması'nda belirtilenden daha az haklara sahip olan savaşçıların kast edildiği bir terim) |
enemy combatant i.
|
|
213 |
Askeri |
müşterek komutanlıklar, bağlı komutanlıklar veya görev kuvvetleri kumandanlarının yönetimindeki tüm faaliyetleri ifade eden kapsayıcı terim |
unified action i.
|
|
214 |
Askeri |
birliklerin birbirlerine göre olan konumlarını belirlemek için kullanılan bir terim |
right (or left) i.
|
|
215 |
Askeri |
ateşin referans veya gözetleme hattına dik olan ortalama etki noktasında yana kaymasını emreden bir terim |
right (or left) i.
|
|
216 |
Askeri |
birliklerin birbirlerine göre olan konumlarını belirlemek için kullanılan bir terim |
left (or right) i.
|
|
217 |
Askeri |
ateşin referans veya gözetleme hattına dik olan ortalama etki noktasında yana kaymasını emreden bir terim |
left (or right) i.
|
|
Spor |
|
218 |
Spor |
sprintten uzun ve birkaç kilometreden kısa olan yarışları ifade eden bir terim |
middle distance s.
|
|
Sanat |
|
219 |
Sanat |
1820 ve 1830'larda sör walter scott’ın abbotsford'daki evinde bulunan gotik mobilyalar için kullanılan terim |
abbotsford period i.
|
|
Müzik |
|
220 |
Müzik |
bir orkestradaki üflemeli çalgıları ifade etmek için kullanılan bir terim |
wind band i.
|
|
Sinema |
|
221 |
Sinema |
hindistan film prodüksiyon merkezini ifade eden terim |
bollywood i.
|
|
222 |
Sinema |
ses efektler için oyunlarda ve sinemada yaygın olarak kullanılan bir terim |
sfx i.
|
|
Eski Kullanım |
|
223 |
Eski Kullanım |
teknik terim |
term of art i.
|
|
224 |
Eski Kullanım |
mesleki terim |
term of art i.
|
|
Argo |
|
225 |
Argo |
zencilerin beyaz kadınlar için kullandığı terim |
snow bunny i.
|
|
226 |
Argo |
genelde zencilerin beyazları aşağılamak için kullandıkları argo bir terim |
trailer trash i.
|
|
227 |
Argo |
genelde siyahilerin beyazları aşağılamak için kullandıkları argo bir terim |
poor white trash i.
|
|
228 |
Argo |
(kurtarılmış terim) eşcinseller tarafından görünüş ve/veya davranışı itibariyle erkeksi olan lezbiyen kadın |
bull bitch i.
|
|
229 |
Argo |
uyumak için kullanılan askeri bir terim |
blanket drill [military slang] i.
|
|
230 |
Argo |
yakın arkadaş ya da çocuğa hitaben kullanılan yakınlık bildiren terim |
bohunk i.
|
|
231 |
Argo |
siyahlar için kullanılan aşağılayıcı terim |
oreo cookie i.
|
|
232 |
Argo |
siyahilere karşı kullanılan aşağılayıcı bir terim |
jim crow i.
|
|
233 |
Argo |
ingilizlerin afrika ve asya'daki beyaz ırktan olmayan insanları tanımlamak için kullandığı bir terim |
wog [uk] i.
|
|
234 |
Argo |
genç siyahi erkeklere hitaben kullanılan bir terim |
youngblood i.
|
|
235 |
Argo |
kişinin görünüşte imkansız olan hedeflere ulaşmak için korkularını, güvensizliklerini ve şüphelerini geride bıraktığı ruhsal durumu ifade eden argo terim |
grindset i.
|
|
236 |
Argo |
tembel, sosyal açıdan beceriksiz veya sosyal hayattan yoksun olarak görülen kişileri eleştirmek için kullanılan aşağılayıcı terim |
basement dweller i.
|
|
237 |
Argo |
öfkeli, kendisini her durumda haklı gören ve hafif ırkçı orta yaşlı beyaz kadınlar için kullanılan aşağılayıcı argo terim |
karen i.
|
|
238 |
Argo |
silah sesini ifade eden bir terim |
booyaka expr.
|
|
239 |
Argo |
piç, piç kurusu, kopil, velet anlamında aşağılayıcı bir terim |
busta expr.
|
|
Modern Argo |
|
240 |
Modern Argo |
alternatif terim |
alternate term i.
|
|
241 |
Modern Argo |
kendi gerçek zaman ve mekânlarından kopartılıp farklı bir çerçeveye oturtularak kullanılan bir terim |
anachronym i.
|
|
242 |
Modern Argo |
devletin işin içerisinde olmadığı bir serbest piyasa ekonomisini savunan ideolojiler için kullanılan bir genel/kapsayıcı terim |
anarcho capitalism i.
|
|
243 |
Modern Argo |
devletin işin içerisinde olmadığı bir serbest piyasa ekonomisini savunan ideolojiler için kullanılan bir genel/kapsayıcı terim |
free market anarchism i.
|
|
244 |
Modern Argo |
kimi kesimler devlet otoritesini hiç hissetmezken kimi kesimlerin boğulması manasında kullanılan bir terim |
anarcho-tyranny i.
|
|