Geçmiş

throw in

"throw in" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 31 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	throw in f.	ilave etmek
Phrasals
2	Öbek Fiiller	throw in f.	yenilgiyi kabul etmek
3	Öbek Fiiller	throw in f.	araya sıkıştırmak
4	Öbek Fiiller	throw in f.	laf arasında söylemek
5	Öbek Fiiller	throw in f.	yorum eklemek
6	Öbek Fiiller	throw in f.	dağıtmak
7	Öbek Fiiller	throw in f.	(sıvıyı) enjekte etmek
8	Öbek Fiiller	throw in f.	ortaya koymak
9	Öbek Fiiller	throw in f.	katkıda bulunmak
10	Öbek Fiiller	throw in f.	iç içe geçmek
11	Öbek Fiiller	throw in f.	iç içe geçirmek
12	Öbek Fiiller	throw in f.	(satılan bir şeyin yanında bir şeyi ücretsiz) vermek
13	Öbek Fiiller	throw in f.	içeri fırlatmak
14	Öbek Fiiller	throw in f.	içeri savurmak
15	Öbek Fiiller	throw in f.	teşvik olarak dağıtmak/vermek
16	Öbek Fiiller	throw in f.	bedava dağıtmak/vermek
17	Öbek Fiiller	throw in f.	hediye olarak vermek
18	Öbek Fiiller	throw in f.	ücretsiz olarak vermek
19	Öbek Fiiller	throw in f.	bir şeyin yanında bedava/ücretsiz olarak vermek
20	Öbek Fiiller	throw in f.	ücretsiz bir şey eklemek
21	Öbek Fiiller	throw in f.	bulaşmak
22	Öbek Fiiller	throw in f.	işbirliği/ilişki içine girmek
23	Öbek Fiiller	throw in f.	arasına girmek/katılmak
24	Öbek Fiiller	throw in f.	debriyaja, gaza basmak
25	Öbek Fiiller	throw in f.	debriyajı, gazı vermek
Technical
26	Teknik	throw in f.	(çark dişleri) birbirine geçmek
27	Teknik	throw in f.	içeri atmak
Computer
28	Bilgisayar	throw in f.	(dizgiyi) birimlerine ayırarak uygun şekilde depolamak
29	Bilgisayar	throw in f.	uygun kartuşa dönmek
30	Bilgisayar	throw in f.	katılmak
Sport
31	Spor	throw in i.	taç atışı

"throw in" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 237 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	throw-in i.	bonus olarak eklenen şey
2	Genel	throw in the street f.	sokağa atmak
3	Genel	throw dust in somebody's eyes f.	gözünü boyamak
4	Genel	throw in the towel f.	yenilgiyi kabul etmek
5	Genel	throw in the towel f.	havlu atmak
6	Genel	throw in the sponge f.	yenilgiyi kabul etmek
7	Genel	throw in the towel f.	pes etmek
8	Genel	throw a monkey wrench in the works f.	işi bozmak
9	Genel	throw-in f.	debriyajı kavratmak
10	Genel	threaten to throw someone in the river f.	nehre atmakla tehdit etmek
11	Genel	throw someone in a dumpster f.	birini çöp konteynırına atmak
12	Genel	throw someone in a dumpster f.	birin çöp konteynerine atmak
13	Genel	throw in as a bonus f.	(bir şey alana yanında ücretsiz bir şeyi) hediye olarak vermek
Phrasals
14	Öbek Fiiller	throw in with someone f.	bir araya gelmek
15	Öbek Fiiller	throw in with someone f.	birine katılmak
16	Öbek Fiiller	throw in with someone f.	birlikte/beraber bir şey yapmak
17	Öbek Fiiller	throw (something) in f.	(bir şey) daha eklemek
Proverb
18	Atasözü	people who live in glass houses shouldn't throw stones	sırça köşkte oturan komşusuna taş atmamalı
19	Atasözü	people who live in glass houses shouldn't throw stones	kişi kendinde herhangi bir kusur varken başkalarını aynı kusurla suçlamamalıdır
20	Atasözü	people who live in glass houses shouldn't throw stones	dinime küfreden müslüman olsa
21	Atasözü	people who live in glass houses shouldn't throw stones	dinime söven müslüman olsa
22	Atasözü	those who live in glass houses not throw stones	sırça köşkte oturanlar başkalarına taş atmazlar
23	Atasözü	those who live in glass houses shouldn't throw stones	sırça köşkte oturan komşusuna taş atmamalı
24	Atasözü	those who live in glass houses shouldn't throw stones	kişi kendinde herhangi bir kusur varken başkalarını aynı kusurla suçlamamalıdır
25	Atasözü	those who live in glass houses shouldn't throw stones	dinime küfreden müslüman olsa
26	Atasözü	those who live in glass houses shouldn't throw stones	dinime söven müslüman olsa
Idioms
27	Deyim	throw one's hands up in the air f.	pes etmek
28	Deyim	throw one's hands up in the air f.	havlu atmak
29	Deyim	throw dust in one's eyes f.	aldatmak
30	Deyim	throw dust in one's eyes f.	kandırmak
31	Deyim	throw dust in one's eyes f.	gözünü boyamak
32	Deyim	throw dust in one's eyes f.	yanıltmak
33	Deyim	throw one's hat in the ring f.	aday olmak
34	Deyim	throw one's hat in the ring f.	adaylığını açıklamak
35	Deyim	throw one's hat in the ring f.	adaylığını koymak
36	Deyim	throw in one's lot with f.	alın yazısını paylaşmak
37	Deyim	throw oneself in the fire f.	ateşe atılmak
38	Deyim	throw somebody in at the deep end f.	birine zor bir görev vermek
39	Deyim	throw one's hand in f.	boyun eğmek
40	Deyim	throw in someone's teeth f.	başına kakmak
41	Deyim	throw one's hat in the ring f.	bir yarışmaya yarışmacı olarak katılmak
42	Deyim	throw somebody in at the deep end f.	birine zor bir iş vererek onu zor durumda bırakmak
43	Deyim	throw someone in the drink f.	birisini denize/okyanusa atmak
44	Deyim	throw a spanner in the works f.	çarkına etmek
45	Deyim	throw a monkey wrench in something f.	çarkına etmek
46	Deyim	not having a pot to piss in nor a window to throw it out of f.	çok fakir olmak
47	Deyim	throw one's hand in f.	havlu atmak
48	Deyim	throw a spanner in the works f.	engellemek
49	Deyim	throw something back in somebody's face f.	elinin tersiyle itmek
50	Deyim	throw a monkey wrench in something f.	engellemek
51	Deyim	throw in the towel f.	havlu atmak
52	Deyim	throw in the sponge f.	havlu atmak
53	Deyim	throw a spanner in the works f.	işin içine etmek
54	Deyim	throw a monkey wrench in something f.	işi bozmak
55	Deyim	throw a monkey wrench in the works (usa) f.	işlere köstek olmak
56	Deyim	throw a wrench in the works (usa) f.	işlere köstek olmak
57	Deyim	throw a spanner in the works f.	içine etmek
58	Deyim	throw a spanner in the works f.	işi bozmak
59	Deyim	throw a monkey wrench in the works f.	işi bozmak
60	Deyim	throw a spanner in the works (brit) f.	işlere köstek olmak
61	Deyim	throw a monkey wrench in the works f.	işin içine etmek
62	Deyim	throw a spanner in the works f.	işleri kösteklemek
63	Deyim	throw a monkey wrench in something f.	içine etmek
64	Deyim	throw in one's lot with f.	iyi ve kötü günlerini paylaşmak
65	Deyim	throw oneself in the fire f.	kendini ateşe atmak
66	Deyim	throw a spanner in the works f.	mani olmak
67	Deyim	throw in one's lot with f.	kaderini paylaşmak
68	Deyim	throw in one's lot with f.	kaderine ortak olmak
69	Deyim	throw a monkey wrench in the works f.	oyununu bozmak
70	Deyim	throw one's hands up in horror f.	korkudan dehşete düşmek
71	Deyim	throw one's hands up in horror f.	ödü bokuna karışmak
72	Deyim	throw a monkey wrench in something f.	mani olmak
73	Deyim	throw a monkey wrench in the works f.	köstek olmak
74	Deyim	throw in the sponge f.	pes etmek
75	Deyim	throw a spanner in the works f.	pişmiş aşa su katmak
76	Deyim	throw one's hand in f.	pes etmek
77	Deyim	throw a monkey wrench in the works f.	planı suya düşürmek
78	Deyim	throw a monkey wrench in something f.	pişmiş aşa su katmak
79	Deyim	throw a spanner in the works f.	tekere çomak sokmak
80	Deyim	throw in the sponge f.	teslim bayrağını çekmek
81	Deyim	throw a monkey wrench in something f.	tekere çomak sokmak
82	Deyim	throw a monkey wrench in something f.	taş koymak
83	Deyim	throw a monkey wrench in the works f.	tekerine çomak sokmak
84	Deyim	throw a spanner in the works f.	taş koymak
85	Deyim	throw something back in somebody's face f.	(tavsiyeyi/öneriyi vb) geri çevirmek
86	Deyim	throw something in someone's face f.	(bir şeyi) birinin yüzüne vurmak
87	Deyim	throw one's hand in f.	yenilgiyi kabullenmek
88	Deyim	throw something back in somebody's face f.	(tavsiyeyi/öneriyi vb) reddetmek
89	Deyim	throw in the towel f.	yenilgiyi kabul etmek
90	Deyim	throw in the sponge f.	yenilgiyi kabul etmek
91	Deyim	throw dust in (one's) face f.	(birini) yanlış yönlendirmek
92	Deyim	throw dust in (one's) face f.	(birini) kandırmak/yanıltmak
93	Deyim	throw dust in (one's) face f.	(birini) göremez hale getirmek/uyutmak
94	Deyim	throw up your hands/arms in despair f.	şiddetle karşı çıkmak
95	Deyim	throw up your hands/arms in despair f.	çok endişelenmek
96	Deyim	throw up your hands/arms in despair f.	eli ayağı boşalmak/titremek
97	Deyim	throw up your hands/arms in horror f.	şiddetle karşı çıkmak
98	Deyim	throw up your hands/arms in horror f.	çok endişelenmek
99	Deyim	throw up your hands/arms in horror f.	eli ayağı boşalmak/titremek
100	Deyim	throw up (one's) hands in despair f.	pes etmek
101	Deyim	throw up (one's) hands in despair f.	umudunu kesmek
102	Deyim	throw up (one's) hands in despair f.	umudunu yitirmek
103	Deyim	throw up (one's) hands in despair f.	isteksizce/çaresizce boyun eğmek
104	Deyim	throw up (one's) hands in despair f.	çaresizce teslim olmak
105	Deyim	throw up (one's) hands in despair f.	kaderine razı olmak
106	Deyim	throw up (one's) hands in despair f.	çaresizce kabullenmek
107	Deyim	throw up (one's) hands in despair f.	havlu atmak
108	Deyim	throw one's hat in the ring f.	yarışmaya girmek
109	Deyim	throw one's hat in the ring f.	bir yarışmaya yarışmacı olarak katılmak
110	Deyim	throw one's hat in the ring f.	aday olmak
111	Deyim	throw one's hat in the ring f.	adaylığını koymak
112	Deyim	throw one's hat in the ring f.	seçimlere adaylığını koymak
113	Deyim	throw (one's) name in the hat f.	bir seçmeye katılmak için (kendinin/birinin) ismini yazdırmak
114	Deyim	throw (one's) name in the hat f.	seçmelere isim yazdırmak
115	Deyim	throw (one's) name in the hat f.	seçmelere (kendinin/birinin) ismini yazdırmak
116	Deyim	throw (one's) name in the hat f.	yarışmaya, başvuru havuzuna, seçimlere katılmak için isim yazdırmak
117	Deyim	throw (one's) name in the hat f.	yarışmaya, başvuru havuzuna, seçimlere katılmak için (kendinin/birinin) ismini yazdırmak
118	Deyim	throw (one's) arms up in despair f.	umutsuzluğa düşmek
119	Deyim	throw (one's) arms up in despair f.	inancını kaybetmek
120	Deyim	throw (one's) arms up in despair f.	umutsuzluğa kapılmak
121	Deyim	throw (one's) arms up in despair f.	umudunu kesmek
122	Deyim	throw (one's) arms up in despair f.	pes etmek
123	Deyim	throw (one's) arms up in despair f.	kendini bırakmak
124	Deyim	throw (one's) arms up in despair f.	başarısızlığa teslim olmak
125	Deyim	throw (one's) arms up in despair f.	havlu atmak
126	Deyim	throw (one's) arms up in despair f.	mücadeleyi bırakmak
127	Deyim	throw (one's) arms up in despair f.	başarısızlığı/yenilgiyi kabullenmek
128	Deyim	throw (one's) arms up in despair f.	kaderine razı olmak
129	Deyim	throw (one's) arms up in horror f.	dehşete düşmek
130	Deyim	throw (one's) arms up in horror f.	şok olmak
131	Deyim	throw (one's) arms up in horror f.	inanamamak
132	Deyim	throw (one's) hands up in despair f.	umutsuzluğa düşmek
133	Deyim	throw (one's) hands up in despair f.	inancını kaybetmek
134	Deyim	throw (one's) hands up in despair f.	umutsuzluğa kapılmak
135	Deyim	throw (one's) hands up in despair f.	umudunu kesmek
136	Deyim	throw (one's) hands up in despair f.	pes etmek
137	Deyim	throw (one's) hands up in despair f.	kendini bırakmak
138	Deyim	throw (one's) hands up in despair f.	başarısızlığa teslim olmak
139	Deyim	throw (one's) hands up in despair f.	havlu atmak
140	Deyim	throw (one's) hands up in despair f.	mücadeleyi bırakmak
141	Deyim	throw (one's) hands up in despair f.	başarısızlığı/yenilgiyi kabullenmek
142	Deyim	throw (one's) hands up in despair f.	kaderine razı olmak
143	Deyim	throw up (one's) hands in despair f.	istemeye istemeye teslim olmak
144	Deyim	throw up (one's) hands in despair f.	çaresizce pes etmek/teslim olmak
145	Deyim	throw up (one's) hands in despair f.	çaresizce boyun eğmek
146	Deyim	throw up (one's) hands in frustration f.	sinirlenip pes etmek
147	Deyim	throw up (one's) hands in frustration f.	sinirlenip havlu atmak
148	Deyim	throw up (one's) hands in frustration f.	istemeye istemeye kabullenmek
149	Deyim	throw (something) in (one's) face f.	(bir şeyi) kaba bir şekilde geri çevirmek
150	Deyim	throw (something) in (one's) face f.	kaba bir şekilde reddetmek
151	Deyim	throw something in someone's face f.	bir şeyi birinin suratına fırlatmak/atmak
152	Deyim	throw something in someone's face f.	bir şeyi birinin suratına püskürtmek
153	Deyim	throw something in someone's face f.	birinin yüzüne su çarpmak
154	Deyim	throw something in someone's face f.	bir şeyi birinin yüzüne vurmak
155	Deyim	throw in someone's face f.	birinin yüzüne vurmak
156	Deyim	throw (one's) arms up in frustration f.	sinirle ellerini kaldırmak
157	Deyim	throw (one's) arms up in frustration f.	inanamaz bir şekilde kollarını havaya kaldırmak
158	Deyim	throw (one's) arms up in frustration f.	sinirlenip havlu atmak
159	Deyim	throw (one's) arms up in frustration f.	sinirlenip pes etmek
160	Deyim	throw (someone or something) in the drink f.	(birini/bir şeyi) suya atmak
161	Deyim	throw (something) back in (one's) face f.	elinin tersiyle itmek
162	Deyim	throw (something) back in (one's) face f.	(tavsiyeyi/öneriyi) geri çevirmek
163	Deyim	throw (something) back in (one's) face f.	(tavsiyeyi/öneriyi) reddetmek
164	Deyim	throw a monkey wrench in (something) [uk] f.	(bir şeyin) çarkına etmek
165	Deyim	throw a monkey wrench in (something) [uk] f.	(bir işi) bozmak
166	Deyim	throw a monkey wrench in (something) [uk] f.	(bir şeyin) içine etmek
167	Deyim	throw a monkey wrench in (something) [uk] f.	(bir işe) taş koymak
168	Deyim	throw a monkey wrench in (something) [uk] f.	(bir şeyin) tekerine çomak sokmak
169	Deyim	throw a spanner in the works [uk] f.	işlerin çarkına etmek
170	Deyim	throw a spanner in the works [uk] f.	işeri bozmak
171	Deyim	throw a spanner in the works [uk] f.	işlerin içine etmek
172	Deyim	throw a spanner in the works [uk] f.	işe taş koymak
173	Deyim	throw a spanner in the works [uk] f.	işe tekerine çomak sokmak
174	Deyim	throw hands up in horror f.	ödü bokuna karışmak
175	Deyim	throw hands up in horror f.	korkudan dehşete düşmek
176	Deyim	throw in (one's) hand f.	havlu atmak
177	Deyim	throw in (one's) hand f.	pes etmek
178	Deyim	throw in (one's) hand f.	yenilgiyi kabullenmek
179	Deyim	throw (in) (one's) lot with (someone or something) f.	(birine/bir gruba) katılmak
180	Deyim	throw (in) (one's) lot with (someone or something) f.	(birinin/bir grubun) iyi ve kötü günlerini paylaşmak
181	Deyim	throw (in) (one's) lot with (someone or something) f.	(birinden/bir gruptan) desteğini çekmemek/esirgememek
182	Deyim	throw in face f.	kaba bir şekilde geri çevirmek
183	Deyim	throw in face f.	kaba bir şekilde reddetmek
184	Deyim	throw in face f.	suratına fırlatmak/atmak
185	Deyim	throw in face f.	suratına püskürtmek
186	Deyim	throw in face f.	yüzüne vurmak
187	Deyim	throw in with f.	ile bir araya gelmek
188	Deyim	throw in with f.	'-e katılmak
189	Deyim	throw in with f.	ile birlikte/beraber bir şey yapmak
190	Deyim	throw in with f.	kaderine ortak olmak
191	Deyim	throw in with f.	kaderini paylaşmak
192	Deyim	throw in your hand f.	havlu atmak
193	Deyim	throw in your hand f.	pes etmek
194	Deyim	throw in your hand f.	yenilgiyi kabullenmek
195	Deyim	throw in your lot with f.	alın yazısını paylaşmak
196	Deyim	throw in your lot with f.	iyi ve kötü günlerini paylaşmak
197	Deyim	throw in your lot with f.	kaderine ortak olmak
198	Deyim	throw in your lot with f.	kaderini paylaşmak
199	Deyim	throw in your lot with somebody f.	birinin alın yazısını paylaşmak
200	Deyim	throw in your lot with somebody f.	birinin iyi ve kötü günlerini paylaşmak
201	Deyim	throw in your lot with somebody f.	birinin kaderine ortak olmak
202	Deyim	throw in your lot with somebody f.	birinin kaderini paylaşmak
203	Deyim	throw up (one's) hands in horror f.	korkudan dehşete düşmek
204	Deyim	throw up (one's) hands in horror f.	ödü bokuna karışmak
205	Deyim	throw your hand in f.	çekilmek
206	Deyim	throw your hand in f.	havlu atmak
207	Deyim	throw your hand in f.	bırakmak
208	Deyim	throw your hand in f.	vazgeçmek
209	Deyim	throw your hat in the ring f.	aday olmak
210	Deyim	throw your hat in the ring f.	adaylığını açıklamak
211	Deyim	throw your hat in the ring f.	adaylığını koymak
212	Deyim	throw your hat in the ring f.	bir yarışmaya yarışmacı olarak katılmak
213	Deyim	throw your hat in the ring f.	yarışmaya girmek
214	Deyim	throw dust in the eyes of f.	kafasını karıştırmak
215	Deyim	throw dust in the eyes of f.	yanlış yönlendirmek
216	Deyim	don't have a pot to piss in (or a window to throw it out of) expr.	züğürt
Speaking
217	Konuşma	never throw in the towel expr.	asla vazgeçme/havlu atma
218	Konuşma	don’t throw it back in my face later expr.	bunu daha sonra yüzüme vurma
Mechanic
219	Mekanik	throw in gear f.	bağlamak
220	Mekanik	throw in gear f.	bağlantıyı kesmek
221	Mekanik	throw in gear f.	sokmak
222	Mekanik	throw in gear f.	iç içe geçirmek
Sport
223	Spor	throw-in i.	(basketbolda) kenardan oyunu başlatmak için yapılan pas
224	Spor	throw-in f.	poloda rakip oyuncular arasında bir atış
225	Spor	throw-in f.	(boksta) havlu atmak
Football
226	Futbol	proper throw-in i.	nizami taç atışı
227	Futbol	throw-in i.	taç
228	Futbol	throw-in i.	taç atışı
229	Futbol	long throw-in i.	uzun taç atışı
230	Futbol	begin with a throw-in f.	taç atışıyla başlamak
231	Futbol	throw-in f.	taç kullanmak
232	Futbol	take a throw-in f.	taç kullanmak
233	Futbol	take a throw-in f.	taç atmak
234	Futbol	throw-in f.	taç atmak
Baseball
235	Beysbol	throw-in i.	dış saha oyuncusunun iç sahaya yaptığı atış
Card
236	İskambil	throw-in i.	briçte rakibi dezavantajlı konuma sokmak için yapılan bir oyun
Slang
237	Argo	throw in a buck expr.	bir dolar at