yırtık - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

yırtık



"yırtık" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 24 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
yırtık tear i.
yırtık torn s.
General
yırtık rent i.
yırtık slash i.
yırtık laceration i.
yırtık rip i.
yırtık rupture i.
yırtık slit i.
yırtık rive i.
yırtık claut [scotland] i.
yırtık screed [scotland] i.
yırtık shameless s.
yırtık forward s.
yırtık tore s.
yırtık ripped s.
yırtık torn s.
yırtık ragged s.
yırtık brazen-faced s.
yırtık enriven s.
yırtık riven s.
yırtık fissate s.
yırtık rip (ripped) kısalt.
Automotive
yırtık cracking i.
Slang
yırtık chad i.

"yırtık" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 127 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
yırtık pırtık shabby s.
yırtık pırtık ragged s.
General
yırtık yer tear i.
yırtık pırtık giysi rags i.
yırtık pırtık olma raggedness i.
yırtık para destroyed banknote i.
yırtık pırtık giysi tatters i.
yırtık pırtık giysi rags and tatters i.
yırtık prezervatif broken condom i.
yırtık pırtık bez rag i.
yırtık pırtık kıyafet raggery i.
yırtık pırtıklık raggery i.
yırtık pırtıklık raggedness i.
üstü başı yırtık kimse tatterdemalion i.
üstü başı yırtık kimse tatterdemallion i.
üstü başı yırtık kimse tatterdemalion i.
üstü başı yırtık kimse tatterdemallion i.
üstü başı yırtık kimse tatterdemalion i.
üstü başı yırtık kimse tatterdemallion i.
yırtık pırtık olma threadbareness i.
yırtık pırtık giysiler duds [dialect] i.
yırtık pırtık şey shmatte i.
dikey yırtık vertical tear i.
yırtık pırtık olmak be in tatters f.
yırtık pırtık giysiler içinde olmak be dressed in tatters f.
birinin giysileri yırtık pırtık olmak be in rags f.
birinin üstü başı yırtık pırtık olmak be dressed in tatters f.
yırtık pırtık hale getirmek betatter f.
(kumaşta) yırtık oluşturmak scag f.
giysileri yırtık pırtık ragged s.
yırtık pırtık seedy s.
yırtık pırtık threadbare s.
üstü başı yırtık pırtık tattered s.
yırtık pırtık tacky s.
yırtık pırtık tattered and torn s.
yırtık pırtık tattered s.
yırtık pırtık out at (the) elbows s.
(giysi) yırtık pırtık ragged s.
yırtık pırtık scuffed s.
yırtık pırtık tatty s.
yırtık pırtık shabby s.
yırtık pırtık moth-eaten s.
yırtık pırtık tackey s.
yırtık pırtık tacky s.
yırtık pırtık raggie s.
(üstü başı) yırtık pırtık tatterdemalion s.
(üstü başı) yırtık pırtık tatterdemallion s.
(üstü başı) yırtık pırtık tatterdemalion s.
(üstü başı) yırtık pırtık tatterdemallion s.
(üstü başı) yırtık pırtık tatterdemalion s.
(üstü başı) yırtık pırtık tatterdemallion s.
yırtık pırtık trashy s.
yırtık pırtık windowed s.
(kumaş) yırtık broken [obsolete] s.
yırtık pırtık disreputable s.
yırtık pırtık olmayan good s.
yırtık pırtık duddie [scotland] s.
yırtık pırtık duddy [scotland] s.
yırtık pırtık dog-eared s.
yırtık pırtık schleppy s.
yırtık pırtık shreddy s.
yırtık pırtık forworn [obsolete] s.
yırtık pırtık in rags zf.
yırtık bir şekilde tornly zf.
Colloquial
yırtık pırtık raggedy i.
Idioms
sorunların yırtık dondan çıkar gibi çoğalmaya devam etmesi whack-a-mole i.
üstü başı yırtık pırtık olmak be down at the heel f.
üstü başı pejmürde/dökülüyor/dağınık/yırtık pırtık vs. olmak look like something the cat brought/dragged in f.
yırtık dondan çıkmış gibi durmak stick out like a sore thumb f.
yırtık dondan çıkmış gibi durmak stand out like a sore thumb f.
yırtık dondan çıkmış gibi durmak stand/stick out like a sore thumb f.
yırtık dondan çıkar gibi bitivermek burst onto the scene f.
yırtık pırtık olmak be all the worse for wear f.
bir şeyi parça pinçik/yırtık pırtık yapmak cut something to ribbons f.
bir şeyi parça pinçik/yırtık pırtık yapmak tear something to ribbons f.
bir şeyi parça pinçik/yırtık pırtık yapmak cut, tear, something to ribbons f.
üstü başı pejmürde/dağınık/yırtık pırtık olmak look like the cat dragged in f.
perdesi yırtık thick-skinned s.
üstü yırtık pırtık down-at-the-heel s.
üstü yırtık pırtık down-at-heel s.
yırtık pırtık ragged and tattered s.
yırtık pırtık out at the heel s.
yırtık pırtık out at the heels s.
yırtık pırtık kıyafetler giyinen out at the heel s.
yırtık pırtık kıyafetler giyinen out at the heels s.
yırtık pırtık all the worse for wear s.
yırtık pırtık all the worse for wear s.
üstü başı yırtık pırtık down at heel s.
üstü başı yırtık pırtık down at the heel s.
üstü başı yırtık pırtık down at the heels s.
üstü başı yırtık pırtık down-at-heels s.
üstü başı yırtık pırtık down-at-the-heels s.
yırtık pırtık rags and tatters expr.
yırtık pırtık in rags and tatters expr.
yırtık pırtık giymiş down-at-heel (brit) expr.
yırtık pırtık giymiş down-at-the-heel (us) expr.
Law
yırtık para destroyed banknote i.
Technical
sıcak yırtık hot tear i.
yarı yırtık half torn i.
negatif fotoğrafta çizik/yırtık slug i.
fotoğraf klişesinde çizik/yırtık slug i.
Textile
yırtık kot ripped jeans i.
yırtık pantolon torn pants i.
kumaş üzerindeki dikdörtgen şekilli yırtık winkle-hawk i.
kumaş üzerindeki dikdörtgen şekilli yırtık winkle-hole i.
Medical
yırtık veya kesik tendonların dikilmesi tenorrhaphy i.
anüste yırtık anal fissure i.
meniskal yırtık meniscal rupture i.
radial yırtık radial tear i.
trakeal yırtık tracheal tear i.
ventrikülde yırtık ventricular laceration i.
Pathology
bel bölgesinde meydana gelen yırtık laparocele i.
Zoology
(hayvan vücudunda) yırtık bölüm sore i.
Tobacco
yırtık uç torn end i.
Archaic
kumaştaki yırtık schism i.
yırtık pırtık sere s.
Entomology
yırtık pırtık kelebeklerini de içeren bir cins polygonia i.
yırtık pırtık kelebeklerini de içeren bir cins genus polygonia i.
Slang
yırtık pırtık kıyafet grubbies i.
yırtık pırtık giyim eşyası schmatte i.
yırtık dondan çıkmak pop out f.
yırtık dondan çıkmak come out of nowhere f.
yırtık dondan çıkmak appear out of the blue f.
British Slang
üstü başı yırtık pırtık kimse crusty i.
üstü başı yırtık pırtık kimse crustie i.
Modern Slang
anal yırtık anal laceration i.
Star Wars
yırtık istasyon torn station i.