Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
seferde
"seferde"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 2 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
Marine
1
Denizcilik
seferde
under sail
s.
Military
2
Askeri
seferde
at mobilization
expr.
"seferde"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 141 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
seferde acele ile toplanan harp divanı
drumhead court martial
i.
2
Genel
tek seferde ateşlenen patlayıcı miktarı
charge
i.
3
Genel
bir avcının tek seferde avladığı av
bag
i.
4
Genel
bir seferde avlanan av miktarı
take
i.
5
Genel
şahincinin tek seferde saldığı bir çift şahin
cast
i.
6
Genel
iğneye tek seferde geçirilebilecek iplik uzunluğu
needleful
i.
7
Genel
tek seferde çekilen az miktarda kokain
toot
i.
8
Genel
(kötü alışkanlığı) tek seferde birdenbire bırakma
turkey
i.
9
Genel
bir seferde çiğnenen tütün
chew
i.
10
Genel
gönderici tarafından tek seferde yapılan postalama
mailing
i.
11
Genel
tek seferde yapılan şey
making
i.
12
Genel
tek seferde yapılan miktar
making
i.
13
Genel
korna veya ıslıktan tek seferde çıkan ses
blast
i.
14
Genel
tek seferde öğütülen un miktarı
melder [uk]
i.
15
Genel
inekten tek seferde sağılan süt
mess [dialeect]
i.
16
Genel
tek seferde basılmış sikke grubu
mintage
i.
17
Genel
tek seferde mayalanan miktar
brew
i.
18
Genel
tek seferde mayalanan içki miktarı
brewing
i.
19
Genel
tek seferde biçilen (çim, tahıl) ürün miktarı
mowing
i.
20
Genel
tek seferde taşınabilecek miktar
gang [scotland]
i.
21
Genel
tek seferde kullanılan miktar
go
i.
22
Genel
tek seferde tedarik edilen miktar
go
i.
23
Genel
tek seferde batırılan miktar
dip
i.
24
Genel
çubuğa tek seferde yapışan enfiye
dip
i.
25
Genel
çubukla tek seferde çekilen enfiye miktarı
dip
i.
26
Genel
her bir seferde küçük parçaların ayrılmasıyla olan kademeli azalma
comminution
i.
27
Genel
tek seferde içilen miktar
drink
i.
28
Genel
tek seferde servis edilen miktar
drink
i.
29
Genel
tek seferde gönderilen mektuplar
packet
i.
30
Genel
pipoda tek seferde içilecek tütün miktarı
pipe
i.
31
Genel
pipoda tek seferde içilecek tütün miktarı
pipeful
i.
32
Genel
kalıba tek seferde dökülen miktar
pour
i.
33
Genel
akçaağaç koruluğundan tek seferde toplanan bitki özü
gathering
i.
34
Genel
tek seferde burna çekilen enfiye miktarı
snush
i.
35
Genel
bir seferde ikiz doğuran
twinning
s.
36
Genel
bir seferde ikiz doğuran
biparous
s.
37
Genel
tek seferde eksiksiz olan
one-shot
s.
38
Genel
tek seferde iyi sonuç veren
one-shot
s.
39
Genel
tek seferde başarıya ulaşan
one-shot
s.
40
Genel
tek seferde eksiksiz olan
one-shot
s.
41
Genel
tek seferde iyi sonuç veren
one-shot
s.
42
Genel
tek seferde başarıya ulaşan
one-shot
s.
43
Genel
bir seferde tek şey
in small stages
s.
44
Genel
seferde aceleyle toplanmış harp divanında gerçekleşen
drumhead
s.
45
Genel
seferde acele ile toplanan (harp divanı)
drumhead
s.
46
Genel
tek seferde ödenen
plump
s.
47
Genel
bir seferde
in one go
zf.
48
Genel
iki seferde
at twice
zf.
49
Genel
ikinci seferde
at twice
zf.
50
Genel
tek seferde yalnızca bir tane anlamı veren ön ek
mon-
ök.
Phrasals
51
Öbek Fiiller
bir şeyle tek seferde çok az ilgilenmek
chip away (at)
f.
52
Öbek Fiiller
bir şeyle ilgili tek seferde çok az başarı sağlamak
chip away (at)
f.
Phrases
53
İfadeler
ilk seferde doğru biçimde onarmak
fix it right first time
f.
54
İfadeler
İlk seferde olduğu gibi
come prima (in the same manner as the first time)
zf.
55
İfadeler
bir seferde dört kişi
four at a time
expr.
56
İfadeler
ilk seferde
on the first try
expr.
57
İfadeler
ikinci seferde
on the second try
expr.
Colloquial
58
Konuşma Dili
tek bir seferde ödenen para
lump sum
i.
59
Konuşma Dili
tek seferde alınan miktar
go [uk]
i.
60
Konuşma Dili
bir şeyi ilk seferde bilmek
get something in one
f.
61
Konuşma Dili
bir şeyi ilk seferde doğru tahmin etmek
get something in one
f.
62
Konuşma Dili
her şeyi tek seferde riske etmek
go nap
f.
63
Konuşma Dili
tek seferde
in a lump
expr.
64
Konuşma Dili
ilk seferde
first go [uk]
expr.
65
Konuşma Dili
ikinci seferde
second go
expr.
66
Konuşma Dili
bir seferde
at one go
expr.
67
Konuşma Dili
bir seferde
in one go [uk]
expr.
68
Konuşma Dili
tek seferde
at one time
expr.
69
Konuşma Dili
tek seferde
at/in one go [uk]
expr.
Idioms
70
Deyim
tek/ilk seferde başarma
hole in one
i.
71
Deyim
her şeyi bir seferde yüklenme
lazy man's load
i.
72
Deyim
tembellikten bir seferde taşınmaya çalışılan ağır yük
lazy man's load
i.
73
Deyim
bir seferde yapmak
do something in/at one sitting
f.
74
Deyim
bir seferde
all in one whack [us]
expr.
75
Deyim
tek seferde
at a sitting
expr.
76
Deyim
tek oturuşta/seferde
in one sitting
expr.
77
Deyim
tek oturuşta/seferde
at one sitting
expr.
78
Deyim
tek seferde
in one blow
expr.
79
Deyim
tek seferde
at one fell swoop
expr.
80
Deyim
tek seferde
in one fell swoop
expr.
Trade/Economic
81
Ticaret/Ekonomi
bir seferde satılan ürün miktarı
turn
i.
82
Ticaret/Ekonomi
doğrudan tek seferde satış
outright sale
i.
83
Ticaret/Ekonomi
toplu/tek seferde ödeme
batch payment
i.
84
Ticaret/Ekonomi
tek seferde ödeme
ls (lump sum)
kısalt.
Industry
85
Sanayi
cihaza veya makineye tek seferde yüklenebilen malzeme miktarı
load
i.
86
Sanayi
tek seferde işlenip ambalajlanan ürün miktarı
pack
i.
87
Sanayi
tek seferde üretilen taş plakların tam sayısı
pressing
i.
Technical
88
Teknik
tek seferde bir sayfa yazdıran yazıcı
page-at-a-time printer
i.
89
Teknik
i̇lk seferde doğru yapma oranı
first time through
i.
90
Teknik
tek seferde tartılan malzeme
draft
i.
91
Teknik
(plastik) tek seferde kalıba dökülen miktar
shot
i.
92
Teknik
bir seferde
at a time
expr.
Computer
93
Bilgisayar
video oyunlarda rakibi kafa kısmından vurarak tek seferde öldürme
headshot
i.
94
Bilgisayar
tek seferde tek bir işlemin gerçekleştirilmesi
single thread
i.
95
Bilgisayar
bir seferde gerçekleştirilen gerçek veri işleme operasyonlarına ait veya ilişkili
serial
s.
Telecom
96
Telekom
tek seferde tarama
progressive scan
i.
97
Telekom
tek seferde yalnızca bir mesajın iletimine imkan tanıyan dar frekans aralıklı bir iletim tekniği
baseband
i.
Transportation
98
Ulaştırma
tek bir seferde taşınabilen yük
turn [us]
i.
99
Ulaştırma
tek bir seferde taşınabilen miktar
turn [us]
i.
100
Ulaştırma
tek seferde taşınan yük
journey
i.
101
Ulaştırma
tek seferde taşınan yük miktarı
load
i.
Medical
102
Medikal
(tek seferde) aşırı yeme sendromu
binge eating syndrome
i.
103
Medikal
(tek seferde) aşırı yeme sendromu
bulimia
i.
Food Engineering
104
Gıda
tek seferde üretilen bira
gyle
i.
105
Gıda
tek seferde elde edilen miktar
gyle
i.
106
Gıda
tek seferde üretilen tereyağı miktarı
churning
i.
Zoology
107
Zooloji
tek seferde birden fazla eş ile çiftleşme
polygamy
i.
108
Zooloji
kuluçkadan tek seferde çıkan yumurtalar
sitting
i.
109
Zooloji
bir seferde tek çocuk doğuran
uniparous
s.
110
Zooloji
tek seferde bir yumurta üreten
monotocous
s.
111
Zooloji
tek seferde bir yavru veren
monotocous
s.
Agriculture
112
Tarım
değirmene öğütme için tek seferde alınan mısır miktarı
turn [dialect]
i.
Breeding
113
Hayvancılık
tek seferde kuluçkaya konan yumurtalar
laughter [dialect] [uk]
i.
114
Hayvancılık
koyundan tek seferde kırkılan yün
clip
i.
Tobacco
115
Tütün
tek seferde çiğnemek için uygun olan tütün miktarı
chaw (of tobacco)
i.
116
Tütün
tek seferde burna çekilen enfiye miktarı
snuff
i.
Forestry
117
Ormancılık
kütüğü tek seferde kesen dört tane yuvarlak testereye sahip makine
tie mill
i.
Fishery
118
Balıkçılık
tek seferde avlanan balık miktarı
shot
i.
History
119
Tarih
bir seferde tek bir kişi tarafından kullanılan (arma)
undifferenced
s.
Environment
120
Çevre
tek seferde tüm yaşlı ağaçları kesme
clearing
i.
Military
121
Askeri
birkaç yükün tek seferde patlaması
volley
i.
122
Askeri
gemi topundan tek seferde atılabilecek toplam mermi ağırlığı
metal
i.
123
Askeri
tek seferde atılan bir grup bomba
cluster
i.
Hunting
124
Silah/Atıcılık
tek seferde yakalanan av hayvanı sayısı
bag
i.
Sport
125
Spor
(bilardoda) kalan tüm topları tek seferde deliğe sokma
clearance
i.
126
Spor
tek seferde sadece bir bisikletçinin geçebileceği genişlikteki arazi yolu
singletrack
i.
127
Spor
tek seferde sadece bir bisikletçinin geçebileceği genişlikteki arazi yolu
single-track
i.
128
Spor
(ağırlığı) tek seferde kaldırmak
snatch
f.
Card
129
İskambil
masadaki tüm kağıtları tek seferde alma
scoop
i.
130
İskambil
(bir oyuncuya tek seferde satılan) sabit çip miktarı
stack
i.
131
İskambil
(bir oyuncuya tek seferde satılan) sabit çip miktarı
takeout
i.
Cinema
132
Sinema
(tek seferde gösterilen) iki film
double bill
i.
133
Sinema
(tek seferde gösterilen) iki film
double feature
i.
134
Sinema
bir roman veya filmde, hikaye ile ilgili çok sayıda bilginin tek seferde açıklanması
exposition dump
i.
Printery
135
Matbaa
tek seferde önlü arkalı baskı yapabilen baskı aleti
perfector
i.
Archaic
136
Eski Kullanım
tek seferde işlenecek miktar
beat
i.
137
Eski Kullanım
başka seferde
elles
zf.
Slang
138
Argo
tek seferde içilen içki
drop
i.
139
Argo
tek seferde burundan çekilen miktar
snort
i.
140
Argo
burundan tek seferde çekilen miktar
snow
i.
141
Argo
tek seferde içmek
knock something down
f.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of seferde
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy