bag - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

bag

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"bag" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 117 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
bag i. poşet
bag i. torba
bag i. çanta
General
bag i. kese
bag i. kesekağıdı
bag i. av çantası
bag i. heybe
bag i. garantili
bag i. çuval
bag i. el çantası
bag i. kol çantası
bag i. çekilmez kadın
bag i. paket
bag i. valiz
bag i. yelkenin sarkan veya dışa çıkan kısmı
bag i. torba/çuval dolusu
bag i. bir avcının tek seferde avladığı av
bag i. hayvan kesesi
bag i. cüzdan
bag i. el çantası
bag i. pantolon
bag i. şişkinlik
bag i. sarkıklık
bag i. sarkma
bag i. elbiseden sarkan kısım
bag i. vücuttan sarkan bölüm
bag i. caz müziği biçimi
bag i. dedikoducu yaşlı kadın
bag i. tutku
bag i. uğraş
bag i. meşgale
bag i. ilgi alanı
bag i. saç kesesi
bag i. postacı çantası
bag i. mektup kesesi
bag i. bir kimseye hitap eden şey
bag i. bir kimsenin sevdiği veya iyi yaptığı şey
bag i. ilgi alanı
bag i. yaşam tarzı
bag i. karakteristik ifade tarzı
bag i. sinirlendirici şey
bag i. engelleyici şey
bag i. sıkıntı
bag i. sorun
bag i. posta torbası
bag f. avlamak
bag f. torbaya doldurmak
bag f. torbalamak
bag f. torbalanmak
bag f. aşırmak
bag f. çuvala koymak
bag f. yakalamak
bag f. kapmak (sandalye)
bag f. sarkmak
bag f. kapmak (yer)
bag f. çalmak
bag f. iç etmek
bag f. torbaya koymak
bag f. şişirmek
bag f. çuvallamak
bag f. yer kapmak
bag f. germek
bag f. çuvala doldurmak
bag f. çantaya koymak
bag f. (dersi/okulu) kırmak veya asmak
bag f. işine son vermek
bag f. işten kovmak
bag f. (geniş kesim) sarkmak
bag f. bol olmak
bag f. şişmek
bag f. şişirmek
bag f. silahla vurarak düşürmek
bag f. yok etmek
Colloquial
bag i. ruh hali
bag f. aşırmak
bag f. çalmak
bag f. elde etmek
bag f. edinmek
bag f. tutuklamak
Idioms
bag i. sevimsiz kadın
bag i. çirkin kadın
Trade/Economic
bag i. çuval
bag i. torba
Politics
bag i. sosyal örgütte en etkili üyelerin bulunduğu bölüm
Technical
bag i. çuval
bag i. kese kağıdı
bag i. torba
Textile
bag i. uyku tulumu
bag i. bebek uyku tulumu
Architecture
bag i. seramik fırındaki bacacıklar
Mining
bag i. madende su veya gazla dolu boşluk
Medical
bag f. (hastaya) yüz maskesi ile ventilasyon sağlamak
Dermatology
bag i. (ciltte) sarkıklık
Zoology
bag i. hayvanların vücudundaki kese veya kese oluşturan yapılara verilen ad
bag i. inek memesi
Botanic
bag f. (bitki) torbayla sarmak
Agriculture
bag f. tahılı biçerek demetler halinde toplamak
Breeding
bag f. (süt veren hayvan) memesi büyümek
Hunting
bag i. tek seferde yakalanan av hayvanı sayısı
bag f. (av hayvanı) vurmak
bag f. (av hayvanı) yakalamak
Sport
bag f. zirveye ulaşmak
Baseball
bag i. koşucunun puan almadan önce dokunması gereken yer
bag i. ilk üçe girenlerin bulunduğu yeri işaretlemek için kullanılan beyaz kare bez
Boxing
bag i. kum torbası
Slang
bag i. beş para etmez tip
bag i. ilgi alanı
bag i. marihuana/eroin paketi
bag i. şirret kadın
bag i. testis
bag i. testis torbası
bag i. uyuşturucu paketi
bag i. uzmanlık alanı
bag i. fahişe
bag i. hayat kadını
bag f. bırakmak
bag f. boş vermek

"bag" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 85 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
bağ vineyard i.
bağ bond i.
bağ connection i.
bağ link i.
bağ tie i.
General
bağ alliance i.
bağ brace i.
bağ nexus i.
bağ bundle i.
bağ fascia i.
bağ relationship i.
bağ connection i.
bağ restraint i.
bağ copulation i.
bağ copula i.
bağ fastener i.
bağ linkup i.
bağ truss i.
bağ impediment i.
bağ orchard i.
bağ noose i.
bağ fastening i.
bağ relation i.
bağ header i.
bağ cord i.
bağ daughter i.
bağ garden i.
bağ bunch i.
bağ sheaf i.
bağ binder i.
bağ bandage i.
bağ hitch i.
bağ beginnings i.
bağ vinculum i.
bağ knot i.
bağ bridle i.
bağ lace i.
bağ attachment i.
bağ band i.
bağ contact i.
bağ tie-up i.
bağ chain i.
bağ couple i.
bağ ligament i.
bağ ligature i.
bağ correlate i.
bağ connexion i.
bağ bandage i.
bağ relationist i.
bağ tie i.
bağ ty-all [obsolete] i.
bağ connex [obsolete] i.
bağ cordon i.
bağ snarl i.
bağ spring i.
bağ desmo ök.
Trade/Economic
bağ attachment i.
Law
bağ obstriction i.
bağ band i.
Technical
bağ connector i.
bağ linkage i.
bağ yoke i.
bağ tie i.
bağ string i.
Computer
bağ link i.
bağ bond i.
bağ linkage i.
bağ connector i.
bağ hyperlink i.
Construction
bağ anchorage i.
bağ bonding i.
bağ bond i.
Marine
bağ hitch i.
bağ bend i.
Medical
bağ ligamenhim i.
bağ bond i.
Anatomy
bağ ligament i.
Food Engineering
bağ bundle i.
bağ bond i.
Biology
bağ isthmus i.
Botanic
bağ hortyard [obsolete] i.
Military
bağ ammunition clip i.
Music
bağ ligature i.
Archaic
bağ society i.
bağ point i.

"bag" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 500 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
paper bag i. kese kağıdı
bin bag (uk) i. çöp torbası
trash bag (us) i. çöp torbası
garbage bag (us) i. çöp torbası
leather bag i. deri çanta
General
body bag i. ceset torbası
garment bag i. elbise çantası
carrier bag i. poşet
nylon bag i. poşet
duffel bag i. içinde kamp elbisesi taşınan torba
tea bag i. poşet çay
bag of tricks i. bir sürü yalan dolan
bag of tricks i. eldeki imkanlar
game bag i. celbe (avcı)
paper bag i. kesekağıdı
gunny bag i. çuval
shopping bag i. alışveriş çantası
burlap bag i. çuval bezinden çanta
leather bag i. dağarcık
small bag i. kese
tote bag i. taşıma çantası
litter bag i. çöp torbası
cabin bag i. uçağın yolcu kabininde taşınmaya uygun küçük çanta
money bag i. kese
kit bag i. yolcu çantası
string bag i. file
rag bag i. yamalı bohça
plastic bag i. torba
rubber ice bag i. kauçuk buz torbası
rag bag i. karmaşa
scum bag i. cüruf torbası
gladstone bag i. bavul
game bag i. av çantası
gladstone bag i. bir tür bavul
body bag i. ceset taşımaya özgü fermuarlı torba
toilet bag i. makyaj çantası
evening bag i. gece çantası
saddle bag i. hurç
bag lady i. tüm eşyasını bir torbada taşıyıp sokaklarda yaşayan kadın
golf bag i. golf çantası
vacuum bag i. vakum çantası
hot water bag i. sıcak su torbası
skin made into a bag i. tulum
cabin bag i. kabin çantası
rag bag i. çaput torbası
book bag i. okul çantası
mail bag i. posta torbası
mail bag i. posta çantası
a bag of money i. bir çanta para
nylon bag i. naylon poşet
nylon bag i. naylon torba
bread bag i. ekmek poşeti
shopping bag i. alışveriş poşeti
shopping bag i. alışveriş torbası
plastic bag i. poşet torba
plastic bag i. plastik torba
drainage bag i. idrar torbası
lavender bag i. lavanta torbası
a bag of nerves i. sinir küpü
flea-bag i. uyku tulumu
tucker-bag i. beslenme çantası
paper-bag i. kesekağıdı
tucker-bag i. sefer tası
sleeping-bag i. uyku tulumu
paper bag i. kağıt torba
male bag i. erkek çantası
ball bag i. çöp poşeti
bin bag i. çöp poşeti
ball bag i. çöp torbası
garbage bag i. çöp poşeti
trash bag i. çöp poşeti
shoulder bag i. omuzdan askılı çanta
crocodile skin bag i. timsah derisi çanta
shoulder bag i. kol çantası
clutch bag i. el çantası
gunny bag i. torba
clutch bag i. sapsız el çantası
coal bag i. kömür çuvalı
bag colon i. çanta kolonu
bean bag i. armut koltuk
sand bag i. kum torbası
overnight bag i. valiz
overnight bag i. seyahat çantası
overnight bag i. küçük valiz
douche bag i. şırınga
tote bag i. alışveriş çantası
laundry bag i. çamaşır sepeti
laundry bag i. çamaşır çantası
tote bag i. sepet
lady bag i. kadın çantası
a bag company i. çanta şirketi
paper bag i. kağıt poşet
paper bag i. kağıt çanta
nose bag i. yem torbası
ice bag i. buz kesesi
tote bag i. büyük el çantası
tea-bag i. sallama çay
tea-bag i. çay torbası
brown-bag i. kese kağıdı
doggie bag i. restoranda artan yiyecekleri paket yaptırma
doggy bag i. restoranda artan yiyecekleri paket yaptırma
belt bag i. bel çantası
waist bag i. bel çantası
beach bag i. plaj çantası
rubbish bag i. çöp poşeti
sports bag i. spor çantası
school bag i. okul çantası
document bag i. evrak çantası
honey bag i. bal torbası
eye bag i. gözlerin altındaki şişlik
bag of words model i. kelime torbası modeli
zip lock bag i. kilitli poşet
duffel bag i. silindir spor çanta
duffel bag i. silindir şeklinde çanta
flexible carrier bag i. esnek taşıma torbası
burlap bag race i. çuval yarışı
pillow bag i. yastık poşet
under eye bag i. göz altı torbası
polypropylene bag i. polipropilen çuval
polypropylene bag i. polipropilen çanta
dust bag i. toz torbası
vacuum bag i. elektrikli süpürge toz torbası
dust bag i. elektrikli süpürge toz torbası
vacuum bag i. toz torbası
bean bag i. minder koltuk
transparent bag i. şeffaf çanta
clear bag i. şeffaf çanta
carrier bag i. taşıma çantası
belly bag (us) i. bel çantası
man bag i. bel çantası
bum bag (uk/canada) i. bel çantası
joe bag i. bel çantası
moon bag (south africa) i. bel çantası
bag of bones i. bir deri bir kemik kimse
doggie bag i. artık yemek torbası
ditty-bag i. küçük gemici torbası
money bag i. para çuvalı
gold bag i. altın çuvalı
bag of gold i. altın çuvalı
bag of money i. para çuvalı
bag of money i. para torbası
money bag i. para torbası
messenger bag i. postacı çantası
courier bag i. çapraz çanta
messenger bag i. askılı çanta
messenger bag i. kurye çantası
messenger bag i. çapraz çanta
courier bag i. postacı çantası
messenger bag i. omuz çantası
courier bag i. kurye çantası
courier bag i. askılı çanta
courier bag i. omuz çantası
storage bag i. hurç
storage bag for garments i. elbise hurcu
nappy bag i. bebek çantası
diaper bag i. bebek çantası
goodie bag i. eşantiyon çantası
goodie bag i. hediye çantası
cloth bag i. bez çanta
mesh bag i. file çanta
goody bag i. hediye çantası
goody bag i. eşantiyon çantası
sandwich bag i. sandviç poşeti
garbage bag i. çöp torbası
bean bag i. içi bezelye, plastik vb şeylerle doldurulan bir çeşit oyun topu
bean bag chair i. minder koltuk
bean bag chair i. armut koltuk
felt bag i. keçe çanta
bag lunch i. evde hazırlanıp getirilmiş yemek
bag lunch i. evden getirilmiş öğle yemeği
bag lunch i. evden getirilmiş yemek
bag lunch i. evde hazırlanıp getirilmiş öğle yemeği
bag lunch i. kesekağıdında öğle yemeği
exercise bag i. egzersiz çantası
bag handle i. çanta sapı
duffle bag i. silindir şeklinde çanta
bowling bag i. bovling çantası
toiletry bag i. makyaj çantası
sponge bag i. makyaj çantası
feeding bag i. yem torbası
feed bag i. yem torbası
plastic grocery bag i. plastik alışveriş poşeti/torbası/çantası
plastic shopping bag i. plastik alışveriş poşeti/torbası/çantası
bag shop i. çantacı
bag store i. çantacı
christmas bag i. noel torbası
christmas bag i. yılbaşı torbası
jiffy bag i. sarı zarf
jiffy bag i. korumalı zarf
jiffy bag i. hava kabarcıklı zarf
grocery bag i. alışveriş torbası
grocery bag i. alışveriş çantası
grocery bag i. market torbası
grocery bag i. alışveriş poşeti
freezer bag i. saklama torbası
freezer bag i. saklama poşeti
freezer bag i. soğuk torbası
pharmacy bag i. eczane poşeti̇
resealable bag i. kilitli torba
oven bag i. fırın torbası
camp bag i. kamp çantası
vacuum bag i. vakumlu poşet
go bag i. deprem çantası
go bag i. acil durum çantası
plastic bag i. naylon poşet
storage bag i. (eşya) saklama çantası
clutch bag i. portföy çanta
health bag i. sağlık çantası
medical bag i. sağlık çantası
food bag i. yiyecek çantası
food bag i. beslenme çantası
bicycle pannier bag i. bisiklet heybesi
crisp bag i. cips paketi
perforated document bag i. poşet dosya
rag-bag i. türlü şeylerin karışımı
rag-bag i. karışım
travel bag i. seyahat çantası
fireproof bag i. yanmaz torba
environmentally friendly bag i. çevre dostu çanta
eco friendly bag i. çevre dostu çanta
environmental friendly bag i. çevre dostu çanta
telescope bag i. daha küçük olan parçası büyük olanın içine girebilen seyahat çantası
toilet bag i. (sabun ve diş macunu gibi eşyaların konduğu) seyahat çantası
sponge bag i. (sabun ve diş macunu gibi eşyaların konduğu) seyahat çantası
tow bag [dialect] i. çuval
wheelie bag i. tekerlekli çanta
gusset bag i. körüklü torba
bag boy i. markette alınan ürünleri poşetleyen erkek çocuk veya genç
water bag i. deri matara
water bag i. deri suluk
barracks bag i. çamaşır çantası
boston bag i. boston çanta
brief bag [uk] i. avukat evrak çantası
brief bag i. evrak ve kıyafet çantası
burn bag i. yakılacak evrak torbası
carry bag i. alışveriş çantası
club bag i. spor çantası
club bag i. seyahat çantası
dilly bag [australia] i. bitki liflerinden yapılan file çanta
dorothy bag [uk] i. el çantası
duplex bag i. dubleks torba
flight bag i. kabin boy valiz
flight bag i. havayolu şirketinin adını taşıyan ince ve hafif çanta
floating bag i. taşınacak eşyaların sarıldığı koruyucu torba
grab bag i. çekiliş torbası
grab bag i. çekiliş kutusu
hot–water bag i. sıcak su kesesi
hot–water bag [uk] i. ısıtıcı ped
lucky bag i. şans torbası
lucky bag i. çekiliş torbası
lucky bag i. farklı seçenekler
lucky bag i. kapan kimseye ait hale gelen değerli şeyler topluluğu
medicine bag i. amerika yerlilerinin hayvan derisinden yapıp yanlarında taşıdığı ilaç çantası
mixed bag i. karışım
mixed bag i. ortaya karışık birkaç şey
mummy bag i. uyku tulumu
oxford bag i. oxford çanta
private bag [uk] i. postaların içine konulduğu kilitli çanta
scran bag i. artık yemek torbası
vanity bag i. makyaj çantası
war bag i. kovboy çantası
weekend bag i. küçük seyahat çantası
hobo bag i. hobo çanta
shopping–bag lady i. büyük bir şehrin sokaklarında alışveriş torbasıyla dolaşan evsiz kadın
gunny–bag i. çuval bezi çanta
bag-snatching [uk] i. kapkaç
barracks bag i. çamaşır torbası
zipper storage bag i. kilitli torba
zipper storage bag i. kilitli poşet
zipper storage bag i. kaydırmalı kilitli saklama torbası
slider storage bag i. kilitli torba
slider storage bag i. kilitli poşet
slider storage bag i. kaydırmalı kilitli saklama torbası
make-up bag i. makyaj çantası
string shopping bag i. pazar filesi
string shopping bag i. alışveriş filesi
black bag i. doktor çantası
black bag i. doktor ilaçları
man-bag i. bel çantası
man-bag i. genellikle omuz askılı, kişisel eşyaları taşımak için tasarlanmış küçük erkek çantası
wine bag i. şarap tulumu
blue bag i. içinde beyaz çamaşır renk açıcısı bulunan küçük çanta
hand bag i. omuz çantası
hand bag i. küçük çanta
hand bag i. seyahat çantası
hand bag i. el bagajı
hand bag i. kadın çantası
cookie bag i. kurabiye poşeti
bounty bag i. yeni doğum yapan annelere hastaneden ayrılırken verilen bebek ürünleri seti
brown bag i. kağıt çanta
mystery bag i. bir tür çekiliş oyunu
mystery bag i. rastgele seçilen sürpriz paketi
grab bag i. kapışılan değerli şeyler topluluğu
grab bag i. (içindekilerin paylaşıldığı) atıştırmalık poşeti
parcel bag i. kargo poşeti
cloak bag i. pelerin çantası
cloak bag i. giysi çantası
cloak bag i. portmanto
cosmetics bag i. makyaj çantası
drawstring bag i. büzme ipiyle ağzı kapanan kese biçimli çanta
fanny bag i. bel çantası
polythene bag i. polietilen torba
flight bag i. seyahat çantası
scum bag i. aşağılık kimse
scum bag i. iğrenç kimse
scum bag i. değersiz kimse
scum bag i. adi kimse
shopping bag lady i. evini çantasında taşıyan evsiz kadın
leave holding the bag f. sorumluluğu bir başkasına yüklemek
leave someone holding the bag f. üzerine yıkmak
leave holding the bag f. üzerine yıkmak
leave someone holding the bag f. sorumluluğu başkasına yüklemek
pack bag and baggage f. tası tarağı toplamak
leave bag and baggage f. pılı pırtıyı toplayıp gitmek
give somebody the bag f. kovmak
delve in one's bag f. çanta karıştırmak
scrabble in a bag f. çanta karıştırmak
ferret (around) in a bag f. çanta karıştırmak
delve into a bag f. çanta karıştırmak
delve into a bag f. çantasını karıştırmak
delve in one's bag f. çantasını karıştırmak
scrabble in a bag f. çantasını karıştırmak
dive into a bag f. çanta karıştırmak
dive into a bag f. çantasını karıştırmak
fumble in a bag f. çantasını karıştırmak
fumble in a bag f. çanta karıştırmak
ferret (around) in a bag f. çantasını karıştırmak
prepare a bag f. çanta hazırlamak
brown-bag f. kese kağıdına koymak
take one’s shirt out of the bag f. gömleğini çantadan çıkartmak
use plastic bag f. plastik poşet kullanmak
see someone in a body bag f. birini ceset torbasında görmek
rummage one's bag f. çantasını karıştırmak
rummage one's bag f. çanta karıştırmak
steal money from someone's bag f. birinin çantasından para çalmak
pack the bag f. bavul hazırlamak
bag handle f. çanta içinde sürtünerek (madeni paraların) aşınmasına neden olmak
brown bag f. öğle yemeğini kağıt çantada yanında götürmek
brown bag f. kağıt çantada içki taşımak
brown-bag f. öğle yemeğini yanında götürmek
brown-bag f. (restoran) içki satmayan bir yere içki götürmek
bag-shaped s. çanta şeklinde
reusable shopping bag s. uzun ömürlü alışveriş torbası
bag-for-life [uk] s. uzun ömürlü alışveriş torbası
sponge-bag [uk] s. kontrol edilmiş
bag and baggage zf. takım taklavat
bag and baggage zf. her şeyi ile
bag and baggage zf. pılı pırtıyı toplayarak
bag and baggage zf. bütün eşyasıyla
bag and baggage zf. bütün eşyası ile
bag and baggage zf. tasını tarağını toplayarak
bag and baggage zf. pılısını pırtısını toplayıp
a bag of zf. bir çanta dolusu
Phrasals
bag out f. bir aktiviteyi bırakmak
bag on f. eleştirmek
bag on f. yargılamak
bag on f. kızdırmak
bag on f. sataşmak
bag on someone f. birini kızdırmak
bag on someone f. birine sataşmak
bag out f. fena eleştirmek/azarlamak
bag out f. fırça atmak
bag out f. paylamak
Colloquial
bob [bug-out bag] i. afet ve acil durum çantası
bug-out bag i. acil durum çantası
bug-out bag i. afet çantası
a bag of money i. bir çanta dolusu para
a mixed bag i. çok karışık
bag of pee i. çiş torbası
a mixed bag i. her türden
a mixed bag i. karmakarışık
a carry-on bag i. küçük el çantası
bag of fruit i. takım elbise
bag of fruit i. (giysi olarak) takım
bag of wind i. laf ebesi
bag of wind i. dil ebesi
bag of wind i. geveze
bag of wind i. laf salatası yapan
bag of wind i. hava cıva konuşan
bag of wind i. söyledikleri hava gazı olan
bottom of the bag i. son numara
bottom of the bag i. son öneri
bottom of the bag i. son çare
bottom of the bag i. başka numarası kalmama
bottom of the bag i. bütün numaralarını dökme
bag job i. bilgi toplamak için gizlice birinin mülküne girme
bag job i. gizli saklı iş
bag of wind i. cahil cahil konuşan boş kimse
bag of wind i. çok ve boş konuşan etkisiz kimse
black bag job i. bilgi toplamak için gizlice birinin mülküne girme
black–bag job i. bilgi toplamak için gizlice birinin mülküne girme
black bag operation i. bilgi toplamak için gizlice birinin mülküne girme
black–bag operation i. bilgi toplamak için gizlice birinin mülküne girme
bob (bug-out bag) i. acil durum çantası
bob (bug-out bag) i. afet çantası
goon bag [australia] i. kutulanmış şarap dolu plastik torba
poly bag [uk] i. naylon torba
poly bag [uk] i. polietilen torba
brown-bag it f. (işe/okula) evden yemek getirmek
bag it f. (yemeği vb.) paket yapmak
bag it f. (yemeği vb.) paketlemek
bag it f. (yemeği vb.) torbaya koymak
bag it f. (yemeği vb.) poşete koymak
bag it f. (yemeği vb.) kese kağıdına koymak
bag it f. (işi) kapatmak
bag it f. (işi) bırakmak
bag it f. (işi) sonlandırmak
bag someone f. birini solunun cihazına bağlamak
a mixed bag/bunch s. her telden/türden
a mixed bag/bunch s. ortaya karışık
a bag-full expr. bir çanta dolusu
put it in your bag expr. çantana koy
where's my bag? expr. çantam nerede?
a mixed bag expr. envai çeşit
that's not my bag! expr. hiç işim olmaz!
bag it! expr. kapa çeneni!
bag your face! expr. kapa çeneni!
put it in your bag expr. koy çantana
he/she couldn’t punch his/her way out of a paper bag expr. onun kendine hayrı/faydası yok
bag it expr. git
bag it expr. defol
bag it expr. git başımdan
bag it expr. konuyu kapat
bag it expr. kes
bag it expr. yeter sus
bag it expr. yetti artık
bag it expr. kes sesini
bag it expr. kapa ağzını
what’s in the bag! expr. ne var ne yok
what’s in the bag! expr. ne haber
what’s in the bag! expr. n'aber
what’s in the bag! expr. nasılsın
bag your face expr. git başımdan
bag your face expr. defol git
bag your face expr. beni rahat bırak
bag your face! expr. defol git!
bag your face! expr. çekil şuradan!
Idioms
a bag of cats i. kötü huylu kimse
a bag of cats i. aksi kimse
bottom of the bag i. başka numarası kalmama
bottom of the bag i. elinden gelenin hepsi bu olma
bottom of the bag i. sıfırı tüketme
a bag of tricks i. el altında bulunan şeyler
a bag of tricks i. eldeki işe yarar şeyler
a bag of tricks i. eldeki işe yarar
a bag of tricks i. el altında bulunan olanaklar
a bag of tricks i. el altında bulunan imkanlar
a bag of tricks i. numaralar
bag of bones i. bir deri bir kemik
a bag of bones i. bir deri bir kemik
a bag of bones i. çok zayıf
a bag of bones i. çok sıska
a bag of nerves i. çok sinirli
a bag of bones i. canlı cenaze
a bag lady i. evsiz kadın
grab bag i. karman çorman
bag of bones i. kemik torbası
a bag of bones i. kemik torbası
a bag of nerves i. sinir küpü
bag of nerves i. sinir yumağı
whole bag of tricks i. tüm imkanlar
bag and baggage i. tüm malıyla beraber
a bag lady i. tek çantayla yaşayan evsiz kadın
whole bag of tricks i. tüm mevcut olanaklar
a bag of bones i. uçacak gibi
(one's) whole bag of tricks i. (birinin) tüm mevcut olanakları
(one's) whole bag of tricks i. (birinin) tüm imkanları
(one's) whole bag of tricks i. (birinin) her türlü numarası
(one's) whole bag of tricks i. (birinin) her türlü taktiği/yöntemi
(one's) whole bag of tricks i. (birinin) her türlü tekniği
(one's) whole bag of tricks i. (birinin) bildiği tüm yollar
(one's) whole bag of tricks i. (birinin) tüm hünerleri/marifetleri
a bag/bundle of nerves i. sinir küpü
a bag/bundle of nerves i. çok gergin kimse
a bag/bundle of nerves i. çok heyecanlı kimse
a bag/bundle of nerves i. çok sinirli kimse
bag of tricks i. çantadaki şeyler
bag of tricks i. sihirbazın torbasındaki/çantasındaki numaralar
bag of tricks i. yetenekler
bag of tricks i. numaralar
brown bag i. evden getirilen öğlen yemeği
brown-bag i. evden getirilen yemek
brown-bag i. evde hazırlanıp getirilmiş öğlen yemeği
brown-bag i. kese kağıdında öğlen yemeği
mixed bag i. hem iyi hem kötü sonuçları olan şey
mixed bag i. hem iyi hem kötü özellikleri olan şey
mixed bag i. hem avantajları hem dezavantajları olan şey
mixed bag i. ortaya karışık olan şey
give one the bag f. birini hayal kırıklığına uğratmak
can't punch one's way out of a paper bag f. en basit işi bile becerememek
can't punch one's way out of a paper bag f. çok basit bir işi bile yapamayacak kadar beceriksiz/güçsüz olmak
let the cat out of the bag f. ağızdan kaçırmak
let the cat out of the bag f. ağzındaki baklayı çıkarmak
let the cat out of the bag f. ağzından baklayı çıkarmak
let the cat out of the bag f. ağzından kaçırmak
put the feed bag on f. bir şeyler yemek
put the nose-bag on f. bir şeyler yemek
let the cat out of the bag f. bir sırrı açıklamak
the cat out of the bag f. baklayı ağzından çıkarmak
let the cat out of the bag f. baklayı ağzından çıkarmak