Türkisch - Englisch
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Englisch Synonyme
Synonyme
Über uns
Werkzeuge
Quellen
Kontakt
Einloggen / Registrieren
Licht Ausschalten
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyme
Werkzeuge
Über uns
Quellen
Kontakt
Einloggen / Registrieren
EN-TR
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Spanisch - Englisch
Französisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Verlauf
etrafına
Bedeutungen von dem Begriff
"etrafına"
im Englisch Türkisch Wörterbuch : 5 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
Common Usage
1
Common Usage
etrafına
around
adv.
General
2
General
etrafına
about
adv.
3
General
etrafına
around
adv.
4
General
etrafına
round
prep.
5
General
etrafına
about
prep.
Bedeutungen, die der Begriff
"etrafına"
mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 200 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
Common Usage
1
Common Usage
köprü ayağının etrafına çakılan kazıklar
starling
n.
General
2
General
bir deliğin etrafına madeni bilezik geçirme
eyeletting
n.
3
General
boyun etrafına süs maksadıyla giyilen yakalık
neckatee [obsolete]
n.
4
General
kulağın etrafına takılan bir çeşit küpe
ear cuff
n.
5
General
bardak etrafına takılan karton kılıf
zarf
n.
6
General
kitap, dergi gibi ürünlerin etrafına sarılan şerit
bellyband
n.
7
General
etrafına zarar veren kimse
hun
n.
8
General
göz etrafına sarılan örtü
muffler [obsolete]
n.
9
General
semeri yerinde tutmak için atın etrafına sarılmış geniş şerit
roller
n.
10
General
çevrelenmiş bir yerin etrafına veya içine yerleştirme
circumposition
n.
11
General
etrafına çalı dikmek
hedge
v.
12
General
resmin etrafına paspartu geçirmek
mat
v.
13
General
etrafına toplanmak
mob
v.
14
General
etrafına ağ çekmek
web
v.
15
General
etrafına duvar çekmek
wall
v.
16
General
etrafına set çekmek
dike
v.
17
General
etrafına bakmak
look about
v.
18
General
etrafına sivri kazıklar dikerek çit çevirmek
palisade
v.
19
General
etrafına daire çizmek
circle
v.
20
General
bir şeyin etrafına dolanmak
entwine itself around
v.
21
General
etrafına bakınmak
look around
v.
22
General
etrafına daire çizmek
circumscribe
v.
23
General
etrafına set çekmek
dyke
v.
24
General
etrafına tel örmek
put a fence around
v.
25
General
etrafına çit örmek
put a fence around
v.
26
General
üzerine veya etrafına (ip vb.) dolayarak sabitlemek
reeve
v.
27
General
etrafına bir oluk yaparak çapını azaltmak
neck
v.
28
General
(bir şeyin) etrafına dolanmak
twirl
v.
29
General
etrafına duvar örmek
enwall
v.
30
General
etrafına dolamak
enwind
v.
31
General
etrafına sarmak
enwind
v.
32
General
etrafına üşüşmek
beswarm
v.
33
General
etrafına bir şeyler asarak dekore etmek
hang
v.
34
General
bir ipi (bir şeyin) etrafına dolamak
woold
v.
35
General
(bir şeyin) etrafına veya üzerine toprak yığmak
hill
v.
36
General
etrafına sınır koymak
list [obsolete]
v.
37
General
etrafına sarmak
loop
v.
38
General
çevrelenmiş bir yerin etrafına veya içine yerleştirmek
circumpose
v.
39
General
etrafına güvenlik şeridi koymak
cordon (off)
v.
40
General
(bir şeyin) etrafına kement atmak
rope
v.
41
General
(halatın, kayışın) bir direk, pim veya makaranın etrafına dolayarak gerilimini artırmak
snub
v.
42
General
(hayvanın) hareketini bağlı olduğu sabit nokta etrafına dolayarak frenlemek
snub
v.
43
General
bir deliğin etrafına madeni bilezik geçirilmiş
eyeletted
adj.
44
General
etrafına beleşçiler toplanan
tuft-hunted
adj.
45
General
bir şeyin etrafına sarılacak şekilde yapılmış
wrapround
adj.
46
General
vücudun etrafına sarılıp bağlanmak üzere tasarlanmış (kıyafet)
wraparound
adj.
47
General
bir döner presin silindirinin etrafına sarılan (esnek baskı yüzeyi)
wraparound
adj.
Phrasals
48
Phrasals
çevresine/etrafına toplanmak
collect around (someone or something)
v.
49
Phrasals
çevresine/etrafına toplanmak
collect around someone or something
v.
50
Phrasals
etrafına (bir şey) yapmak
build around (someone or something)
v.
51
Phrasals
etrafına (bir şey) yapmak
build around
v.
52
Phrasals
etrafına/çevresine bakınmak
peer around
v.
53
Phrasals
etrafına (bir şey) kurmak
build around (someone or something)
v.
54
Phrasals
etrafına (bir şey) kurmak
build around
v.
55
Phrasals
etrafına (bir şey) inşa etmek
build around (someone or something)
v.
56
Phrasals
etrafına (bir şey) inşa etmek
build around
v.
57
Phrasals
çevresine/etrafına bina etmek
build around (someone or something)
v.
58
Phrasals
çevresine/etrafına bina etmek
build around
v.
59
Phrasals
(bir yerin) etrafına/çevresine (bir yapı/şey) inşa etmek
build around (someone or something)
v.
60
Phrasals
(bir yapıyı/şeyi bir yerin) etrafına/çevresine inşa etmek
build around
v.
61
Phrasals
etrafına dikkat etmeden/etrafına aldırış etmeden yürümek/dolaşmak
bumble along
v.
62
Phrasals
etrafına dikkat etmeden/etrafına aldırış etmeden yürümek/dolaşmak
bumble through
v.
63
Phrasals
etrafına üşüşmek
swarm around
v.
64
Phrasals
etrafına duvar örmek
wall something in
v.
65
Phrasals
etrafına döküp saçmak
slosh something (all) over someone or something
v.
66
Phrasals
etrafına üşüşmek
swarm (all) over
v.
67
Phrasals
etrafına dökmek
slosh something around
v.
68
Phrasals
etrafına dolamak
wind around
v.
69
Phrasals
etrafına bakmak
glance round
v.
70
Phrasals
birinin/bir şeyin etrafına dizilmek
get around someone or something
v.
71
Phrasals
etrafına barikat çekmek/koymak
bar off
v.
72
Phrasals
(birinin/bir şeyin) etrafına (bir şey) sarmak
strap (someone or something) with (something)
v.
73
Phrasals
etrafına aldırış etmeden ilerlemek
breeze along
v.
74
Phrasals
bir hayvanın etrafına çit/kafes yapmak
fence an animal in
v.
75
Phrasals
bir hayvanın etrafına bariyer koymak
fence an animal in
v.
76
Phrasals
birini/bir şeyi birinin/bir şeyin etrafına dizmek
cluster someone or something around someone or something
v.
77
Phrasals
birini/bir şeyi birinin/bir şeyin etrafına toplamak
cluster someone or something around someone or something
v.
78
Phrasals
(birinin/bir şeyin) etrafına dizmek
cluster around (someone or something)
v.
79
Phrasals
etrafına sarmak
coil around
v.
80
Phrasals
etrafına dolanmak
coil around
v.
81
Phrasals
çevresine/etrafına toplanmak
collect around
v.
82
Phrasals
(birinin/bir şeyin) etrafına üşüşmek
crowd around (someone or something)
v.
83
Phrasals
(birinin/bir şeyin) etrafına/etrafında toplanmak
crowd around (someone or something)
v.
84
Phrasals
(birinin/bir şeyin) etrafına doluşmak
crowd in (on someone or something)
v.
85
Phrasals
bir şeyin etrafına çit yapmak
fence something in
v.
86
Phrasals
etrafına doluşmak
flock around
v.
87
Phrasals
etrafına üşüşmek
flock around
v.
88
Phrasals
(birinin/bir şeyin) etrafına doluşmak
flock around (someone or something)
v.
89
Phrasals
(birinin/bir şeyin) etrafına üşüşmek
flock around (someone or something)
v.
90
Phrasals
(bir şeyin) etrafına üşüşmek
flutter around (something)
v.
91
Phrasals
(birinin/bir şeyin) etrafına/etrafında toplanmak
gather around (someone or something)
v.
92
Phrasals
(birinin/bir şeyin) etrafına toplamak
gather around (someone or something)
v.
93
Phrasals
(birinin/bir şeyin) etrafına/etrafında toplanmak
gather round (someone or something)
v.
94
Phrasals
(birinin/bir şeyin) etrafına toplamak
gather round (someone or something)
v.
95
Phrasals
birini/bir şeyi (kendi) etrafına/etrafında toplamak
gather someone or something around (oneself)
v.
96
Phrasals
(birinin/bir şeyin) etrafına üşüşmek
swarm around (someone or something)
v.
97
Phrasals
etrafına üşüşmek
swarm over
v.
98
Phrasals
(birinin/bir şeyin) etrafına üşüşmek
swarm over (someone or something)
v.
99
Phrasals
(birinin/bir şeyin) etrafına/başına üşüşmek
throng around (someone or something)
v.
100
Phrasals
kalabalık halde (birinin/bir şeyin) etrafına doluşmak
throng around (someone or something)
v.
101
Phrasals
(bir şeyin) etrafına (bir şey) sarmak
tuck (something) around (something)
v.
102
Phrasals
etrafına sarmak
tuck around
v.
103
Phrasals
(birinin/bir şeyin) etrafına sarmak
twine around (someone or something)
v.
104
Phrasals
(birinin/bir şeyin) etrafına dolamak
twine around (someone or something)
v.
105
Phrasals
etrafına duvar örmek
wall up
v.
106
Phrasals
(birinin/bir şeyin) etrafına sarılmak
wrap around (someone or something)
v.
107
Phrasals
(birinin/bir şeyin) etrafına dolanmak
wrap around (someone or something)
v.
108
Phrasals
(birinin/bir şeyin) etrafına sarmak
wrap around (someone or something)
v.
109
Phrasals
(birinin/bir şeyin) etrafına dolamak
wrap around (someone or something)
v.
110
Phrasals
(bir şeyin) etrafına sarmak
wreathe around (something)
v.
Phrases
111
Phrases
(birinin) etrafına
around (someone or something)
adv.
Colloquial
112
Colloquial
etrafına dikkat etmeden, telefonuna odaklanarak yapılan yürüme şekli
dumbwalking
n.
113
Colloquial
kişinin internette takılırken etrafına sardığı yastık ve battaniyeler
internest
n.
114
Colloquial
çernobil reaktörünün sızıntısını engellemek için etrafına inşa edilmiş çimento ve çelikten yapı
sarcophagus
n.
Idioms
115
Idioms
cesetlerin etrafına tebeşirle çizilen sınır
chalk outline
n.
116
Idioms
(birinin) etrafına/bulunduğu yere alışması
(one's) bearings
n.
117
Idioms
(birinin) etrafına/bulunduğu yere uyumu
(one's) bearings
n.
118
Idioms
etrafına mutluluk dağıtan kimse
a ray of sunshine
n.
119
Idioms
birisinin etrafına doluşmak
flock around someone
v.
120
Idioms
kapısına/etrafına/başına üşüşmek
kick down one's door
v.
121
Idioms
kapısına/etrafına/başına üşüşmek
kick down the door
v.
122
Idioms
kapısına/etrafına/başına üşüşmek
kick down one's door
v.
123
Idioms
birinin/bir şeyin etrafına sarılmak
coil (itself) around someone or something
v.
124
Idioms
birinin/bir şeyin etrafına dolanmak
coil (itself) around someone or something
v.
125
Idioms
etrafına tehditler savurmak
sell wolf tickets
v.
126
Idioms
etrafına tehditler savurmak
sell woof tickets
v.
127
Idioms
ışığın etrafına toplanan sinekler/kelebekler/arılar gibi
like a moth to a flame
expr.
128
Idioms
ışığın etrafına toplanan sinekler/kelebekler/arılar gibi
like a moth to the flame
expr.
Speaking
129
Speaking
etrafına bir bak
look around you
expr.
130
Speaking
etrafına bir baksana
take a look around
expr.
Politics
131
Politics
bayrak etrafına toplanma etkisi
rally 'round-the flag effect
n.
Technical
132
Technical
etrafına sarma hızı
wrap spinning
n.
133
Technical
kereste kütüklerini beslemekte kullanılan ve kasnak tekerlekleri etrafına dolanan sonsuz zincir
chain feed
n.
134
Technical
puro demetlerinin etrafına sarma yaprakları saran kimse
roller
n.
135
Technical
yalıtımlı iletkenlerin etrafına dolanan boru
sleeving
n.
136
Technical
yalıtımlı iletkenlerin etrafına dolanan boru
spaghetti
n.
137
Technical
soğutup doğal bir daralmadan faydalanarak (bir parçayı başka bir parçanın) etrafına sıkıca sabitlemek
shrink on
v.
138
Technical
etrafına bir şekil çizmek (silindir içine çizilen üçgen vb)
circumscribe
v.
139
Technical
hava geçirmez mahfaza lehim veya sert lehim ile etrafına flanş takılı
hermetic receptacle with round flange attached by soldering or brazing
adj.
Computer
140
Computer
(bilgisayar oyunlarında) üç boyutlu oyun alanının etrafına gökyüzü gibi arka plan yerleştirmek için kullanılan küp
skybox
n.
Electric
141
Electric
elektrikli transformatörün merkezi etrafına sarılmış telin uzunluğu
winding
n.
142
Electric
telin düzgün bir boru etrafına sarılmasıyla elde edilen bobin
helix
n.
Textile
143
Textile
başparmağın etrafına saman veya ekin anızı sarılarak yapılan halat
thumbrope [dialect]
n.
144
Textile
el bileği etrafına giyilen ufak kürk
muffettee
n.
145
Textile
bel ve kalça etrafına örtülerek bağlanan bir kumaş giysi
pareo
n.
146
Textile
bel ve kalça etrafına örtülerek bağlanan bir kumaş giysi
pareu
n.
Architecture
147
Architecture
hristiyanlığın ilk dönemlerinde türbelerin etrafına konulan paravan
transenna
n.
Construction
148
Construction
çatı kiremitlerinin veya taşlarının etrafına yosun koyan kimse
mosser
n.
149
Construction
(askeri ablukada) saldırganlarca kuşatılan tahkimatın etrafına düşman kalesine doğru inşa edilmiş tahkimat hattı
contravallation
n.
Furniture
150
Furniture
pencere ya da kapı etrafına geçirilen üç kenarlı dekoratif çerçeve
chambranle [french]
n.
Automotive
151
Automotive
dönen parçaların etrafına yerleştirilen çelik veya naylon koruyucu
scatter shield
n.
152
Automotive
motor yarışı pistlerinin etrafına yerleştirilen metal güvenlik bariyerleri
armco®
n.
Marine
153
Marine
direk veya serenin etrafına bağlanan halatı sıkmak için kullanılan sopa
woolder
n.
154
Marine
etrafına palplanş yapmak
sheet-pile
v.
155
Marine
güçlendirmek için direk veya serenin etrafına zincir bağlamak
woold
v.
156
Marine
güçlendirmek için direk veya serenin etrafına halat bağlamak
woold
v.
157
Marine
(halatın) etrafına iplik veya sicim sarmak
worm
v.
158
Marine
(kirişin etrafına) sıkıca ip dolamak
serve
v.
Medical
159
Medical
retina ayrılmasını önlemek için retinanın etrafına silikon bant geçirilmesi
cerclage
n.
160
Medical
tendonları omuz etrafına yapışan dört kası içine alan kas grubu
rotator cuff
n.
Dentistry
161
Dentistry
diş tedavisinde dişin kuru kalmasını sağlamak için dişin etrafına geçirilen ince lastik kılıf
dam
n.
Printing
162
Printing
ofset baskıda görüntüyü kağıda aktarmak için kullanılan, silindir etrafına dolanmış plastik levha
blanket
n.
Gastronomy
163
Gastronomy
kıymanın veya balığın etrafına sarılmış domuz pastırmasından oluşan bir kroket
kromesky
n.
164
Gastronomy
tencere kapağının etrafına yapıştırılan hamur şeridi
luting
n.
165
Gastronomy
tencere kapağının etrafına yapıştırılan hamur şeridi
luting paste
n.
Marine Biology
166
Marine Biology
salgı yoluyla etrafına kabuk benzeri bir tüp oluşturan çift kabuklu yumuşakça
tube-shell
n.
Botanic
167
Botanic
başka bir gövdenin etrafına dolanan tırmanıcı gövde
voluble stem
n.
168
Botanic
bitkinin etrafına veya üzerine yığılmış toprak
hill
n.
169
Botanic
bitkilerin etrafına toprak doldurma
hilling
n.
170
Botanic
bitkilerin etrafına toprak yığma
hilling
n.
171
Botanic
(bitki gövdesi) etrafına kıvrılma
intorsion
n.
172
Botanic
(bitki gövdesi) etrafına kıvrılma
intortion
n.
173
Botanic
küçük bitkilerin etrafına dolanan kağıt koruma
sleeve
n.
174
Botanic
bir desteğin etrafına dolanarak yetişen (bitki)
twining
adj.
175
Botanic
bir desteğin etrafına dolanarak
twiningly
adv.
Agriculture
176
Agriculture
bitkiyi taşımak için etrafına toprak sıkıştırmak
ball
v.
Fishery
177
Fishery
yapay sineğin etrafına sarılan şeritler
ribbing
n.
History
178
History
taç etrafına kumaş dolayarak yapılan bir 15. yüzyıl şapkası
chaperon
n.
179
History
taç etrafına kumaş dolayarak yapılan bir 15. yüzyıl şapkası
chaperone
n.
Geology
180
Geology
deprem merkezi etrafına tüm kosismal noktalardan geçecek şekilde çizilen çizgi
coseism
n.
181
Geology
deprem merkezi etrafına tüm kosismal noktalardan geçecek şekilde çizilen çizgi
coseismal line
n.
Military
182
Military
düşmanın savaş hedeflerine saldırısını engellemek için sivilleri kasıtlı olarak bu hedeflerin içine veya etrafına yerleştirme
human shield
n.
Sport
183
Sport
pantolonun bisiklet zincirine takılmasını engelleyen, ayak bileklerinin etrafına takılan klips
trouser clip
n.
184
Sport
pantolonun bisiklet zincirine takılmasını engelleyen, ayak bileklerinin etrafına takılan klips
bicycle clip
n.
Photography
185
Photography
gölgesiz ışık üretmek için ışık kaynağının objektifin etrafına halka şeklinde yerleştirildiği elektronik flaş tipi
ring flash
n.
Printery
186
Printery
döner pres silindirinin etrafına sarılarak kullanılan düz esnek plaka
wrapround
n.
187
Printery
kitap kabının etrafına sarılmış fiyat indirimi, özel indirim bildiren kağıt
wrapround
n.
188
Printery
döner pres silindirinin etrafına sarılarak kullanılan düz esnek plaka
wraparound
n.
Latin
189
Latin
o'nun anıtını arıyorsan etrafına bak
si monumentum requiris, circumspice
expr.
Archaic
190
Archaic
etrafına bakınma
gapesing [dialect] [uk]
n.
Engineering
191
Engineering
su altında bulunan yapının etrafına kaplanan kalıcı koruma
armour
n.
192
Engineering
su altında bulunan yapının etrafına kaplanan kalıcı koruma
armor
n.
Slang
193
Slang
etrafına dert/acı veren kadın
typhoid mary
n.
194
Slang
etrafına dert/acı saçan kadın
typhoid mary
n.
195
Slang
etrafına uğursuzluk/ıstırap saçan kadın
typhoid mary
n.
196
Slang
etrafına kötü şans/zarar getiren kimse
typhoid mary
n.
197
Slang
etrafına kötülük saçan kimse
typhoid mary
n.
198
Slang
etrafına tehditler savurmak
sell wolf ticket
v.
199
Slang
etrafına tehditler savuran
sellin' woof tickets
expr.
Modern Slang
200
Modern Slang
etrafına uyum sağlamak için yanlış bir şekilde argo konuşan kimse
a local
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of etrafına
×
Term Options
Übersetzung Vorschlagen / Korrigieren
Französisch Englisch Wörterbuch
Spanisch Englisch Wörterbuch
Deutsch Englisch Wörterbuch
Englisch Synonyme Wörterbuch
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy