odak - Turco Inglés Diccionario
Historia

odak



Significados de "odak" en diccionario inglés turco : 13 resultado(s)

Turco Inglés
Common Usage
odak focus n.
General
odak centre n.
odak center n.
odak focus n.
odak centering n.
odak centry [obsolete] n.
odak eye n.
odak focal adj.
odak pivotal adj.
Politics
odak focal n.
Computer
odak focus n.
Math
odak focus n.
Linguistics
odak focus n.

Significados de "odak" con otros términos en diccionario inglés turco: 203 resultado(s)

Turco Inglés
Common Usage
odak noktası focus n.
General
odak noktası focus n.
odak noktası focal point n.
odak oranı focal ratio n.
odak grubu focus group n.
karşıtsal odak contrastive focus n.
sunumsal odak presentational focus n.
odak grup görüşmesi focus group discussion n.
resmin odak dışında kalan kısımlarına verilen bulanıklık efekti bokeh n.
odak noktaları foci n.
küçük odak small focus n.
odak noktası center of gravity n.
odak noktası centering n.
odak noktası axis n.
kötü bir olayın odak noktası epicenter n.
kötü bir olayın odak noktası epicentre n.
odak noktası home n.
odak noktası omphalos n.
odak noktası omphalus n.
sorun çözme odak grup etkinliği hackathon n.
odak noktası pole n.
odak noktası crossroad n.
odak noktası pivotal n.
odak noktası flavor n.
temel odak focal point n.
esas odak focal point n.
ana odak focal point n.
tiyatro veya fotoğraf ışığının odak noktasının dışında kalan ve istenmeyen yeri aydınlatan ışık spill n.
tiyatro veya fotoğraf ışığının odak noktasının dışında kalan ve istenmeyen yeri aydınlatan ışık spill light n.
odak merkezi stage n.
odak noktası stage n.
odak ayarı yapmak focus v.
fikirleri uygulanabilirliklerini değerlendirmek üzere bir odak grubunun incelemesine sunmak focus group v.
odak noktası görevi görmek polarise [uk] v.
odak noktası olmak polarise [uk] v.
odak noktası görevi görmek polarize [us] v.
odak noktası olmak polarize [us] v.
odak dışı out of focus adj.
çift odak noktalı bifocal adj.
odak noktasında olan polar adj.
odak bakımından focally adv.
odak noktasında round prep.
Phrasals
(bir kişiyi/fikri) odak noktasına/merkeze alarak (bir şeyi) oluşturmak/geliştirmek build around (someone or something) v.
birini/bir şeyi bir şeyin odak noktasına almak center something on someone or something v.
odak noktasına almak center around v.
birini/bir şeyi odak noktasına almak center around someone or something v.
bir şeyin odak noktasını birine/bir şeye yöneltmek focus something on someone or something v.
bir şeyin odak noktasını birine/bir şeye vermek/çevirmek focus something on someone or something v.
odak noktasını (birine/bir şeye) yöneltmek focus on (someone or something) v.
odak noktasını (birine/bir şeye) vermek/çevirmek focus on (someone or something) v.
Idioms
işin odak noktası the object of the exercise n.
odak noktasına inmek go to the heart of v.
odak noktasını kaybetmek/yitirmek lose the plot [uk] v.
odak noktası olmak get into focus v.
Trade/Economic
odak grupları focus groups n.
Politics
odak görevli focal officer n.
odak noktası focal point n.
odak kişi focal officer n.
Technical
kimyasal olarak en etkili ışınların görsel olarak etkili olanlardan ayrılarak bir araya getirildiği odak chemical focus n.
kimyasal odak chemical focus n.
arka odak düzlemi back focal plane n.
astigmat odak astigmatic focus n.
arka odak uzaklığı back focal length n.
ayarlanmış odak uzunluğu calibrated focal length n.
bakışım bölümü odak düzlemi sagittal focus n.
eşdeğer odak uzaklığı equivalent focal length n.
etkin odak nokta boyutu effective focal spot size n.
etkin odak uzaklığı effective focal length n.
mini ve mikro odaklı x-ışını tüplerinin gerçek odak noktası büyüklüğü actual focal spot size of mini and micro focus x-ray tubes n.
odak uzaklığı focal distance n.
odak derinliği depth of focus n.
odak noktası boyutları focal spot dimensions n.
odak grafiği focus chart n.
odak nokta boyutları focal spot dimensions n.
odak noktalarının karakteristikleri characteristics of focal spots n.
odak noktası focal spot n.
odak düzlemi focal plane n.
odak mesafesi farklı üç dalga boyu için aynı olacak şekilde yapılmış bir bileşik mercek apochromat lens n.
odak gücü power of a lens n.
odak uzunluğu focal distance n.
odak uzaklığı focal length n.
odak düzlemi plane of focus n.
odak kayması focus shift n.
odak yalpalayıcı focus wobbler n.
odak kayması astigmatism n.
odak mekanizması focal mechanism n.
odak noktası focal point n.
ortak odak düzlemli mercek parfocal lens n.
odak grup focus group n.
odak noktaları focal spots n.
otomatik odak auto-focus n.
ön odak uzaklığı front focal length n.
ön odak düzlemi front focal plane n.
sanal odak imaginary focus n.
odak uzaklığının belirlenmesi focimetry n.
odak uzaklığı fl (focal length) abrev.
Computer
geçerli odak current focus n.
merkezi odak center focus n.
odak uzaklığı focal length n.
odak uzaklığı zoom setting n.
otomatik odak auto focus n.
2 odak 2nd focus n.
Informatics
odak uzaklığı focal length n.
odak derinliği depth of focus n.
Architecture
sanatsal yapıtın odak merkezi climax n.
Medical
alt ekstremite ve pelvik venlerde odak focus in lower extremities and pelvic veins n.
odak kaçıklığı astigmatic difference n.
Anatomy
enfeksiyonun odak noktası locus of infection n.
Mental Health
odak grubu focus group n.
Dentistry
radyopak odak radioopaque focus n.
Optics
lensin odak uzunluğunu artırmak için kullanılan cihaz teleconverter n.
asal odak prime focus n.
odak uzaklığı focal length n.
odak oranı focal ratio n.
odak düzlemi focal plane n.
temel odak principal focus n.
temel odak noktası principal focal point n.
uzaklaşan ışınların objektiften küresel sapma olmadan geçtiği nokta veya odak aplanatic focus n.
odak kayması astigmia n.
tek noktadan gelen ışınların bir odak noktasında birleşemediği optik kusur astigmia n.
tek noktadan gelen ışınların bir odak noktasında birleşemediği optik kusur astigmatism n.
ışık ışınlarını yoğunlaştırmak için kullanılan kısa odak mesafeli bir tür mercek bull's-eye condenser n.
dioptride gösterilen odak gücü dioptry n.
konjuge odak conjugate focus n.
bir ayna odak noktasından gelen ışınların diğer aynanın odak noktasına yansıyacak şekilde yerleştirildiği iki ayna conjugate mirrors n.
odak uzaklığı fd (focal distance) n.
merceğin odak uzunluğunun çarpmaya göre tersi power n.
merceğin veya mercek sisteminin odak uzunluğunun giriş açıklığı çapına oranı f-number n.
odak noktasının optik merkeze uzaklığı focal distance, or length, of a lens or mirror n.
odak noktasının lens veya ayna yüzeyine uzaklığı focal distance, or length, of a lens or mirror n.
mercek ile merceğin teleskoptaki karşılığı olan odak düzlemi arasındaki mesafe focal length n.
odak uzaklığı focus n.
merceğin ışık ışınlarının toplandığı veya dağıldığı odak noktası focus n.
merceğin odak uzaklığı focus n.
odak noktası ile karşılık gelen birincil düzlem arasındaki mesafe focus n.
Math
odak kirişi focal chord n.
odak uzaklığı focal length n.
Geometry
(birinin diğerinin odak noktası olduğu) optik sistem noktası conjugate point n.
(koniklerde, hiperbolde) odak noktası focus n.
odak noktasından geçen principal adj.
Physics
ana odak main focus n.
asal odak principal focus n.
ana odak principal focus n.
esas odak principal focus n.
görünür odak virtual focus n.
odak noktası foci point n.
odak lekesi focal spot n.
odak noktası focal spot n.
odak beneği focal spot n.
odak uzaklığı focal length n.
odak noktası principal focus n.
Biochemistry
renkli odak chromophore n.
Astronomy
her gezegenin yörüngesinin odak noktasında güneş'in bulunduğu bir elips şeklinde olduğunu ileri süren bir yasa kepler's first law n.
Social Sciences
(sosyal olgular) odak noktasından kayan sympodial adj.
Linguistics
odak seçimi focussing n.
odak bölgesi focal area n.
odak seçimi focusing n.
olağan odak unmarked focus n.
odak seçimi selection of focus n.
Religious
tanrı'yı düşünce, ilgi alanı ve duyguların odak noktası haline getiren theocentric adj.
Environment
belediye odak noktası /belediye irtibat kişisi municipal focal point n.
odak derinliği focal depth n.
Geography
odak uzaklığı fl (florida) abrev.
Geology
derin odak deep focus n.
odak noktası epicentrum n.
Military
eş değer odak uzaklığı equivalent focal length n.
odak ötesi uzunluğu hyperfocal distance n.
odak noktası uzaklığı focal distance n.
nominal odak mesafesi nominal focal length n.
odak düzlemi focal plane n.
odak merkezi focal centre n.
odak mesafesi focal length n.
gözlemcinin odak noktası ile göz tabanı arasındaki açı angle of convergence n.
Sport
odak uzaklığı fl (football flankerback) abrev.
Boxing
odak eldiveni focus mitts n.
Theatre
tiyatro veya fotoğraf ışığının odak noktasının dışında kalıp istenmediği hale aydınlanan sahne bölümü spill n.
Cinema
değişmez odak fixed focus n.
odak noktası bir veya birkaç canavar olan korku filmi creature feature n.
Photography
büyük odak uzunluğu long focus n.
değişken odak uzunluklu objektif variable focus lens n.
en uzak odak uzaklığı hyperfocal distance n.
gerçek odak real focus n.
görüntü odak image focus n.
görünen odak virtual focus n.
odak düzlemi örtücü focal plane shutter n.
nesne odak object focus n.
odak düzlemi focal plane n.
odak odacığı focus n.
odak uzunluğu focal length n.
odak derinliği depth of focus n.
zahiri odak virtual focus n.
kamera lensinin odak uzunluğunu değiştiren ek lens amplifier n.
değişken odak uzaklıklı lens zoom n.
geniş açı ya da telefoto efekti için odak uzaklığını değiştirmede kullanılan ek lens converter n.
geniş açı ya da telefoto efekti için odak uzaklığını değiştirmede kullanılan ek lens converter lens n.
yumuşak odak soft focus n.
odak istifleme işlemi stacking n.
(fotoğraf makinesi telemetresi) odak mekanizmasına bağlı coupled adj.
(odak) keskin olmayan soft adj.
(odak) yumuşak soft adj.
(lens) keskin odak yapamayan soft adj.
(mercek) yumuşak odak yapan soft adj.
(lens) keskin odak yapamayan soft-focus adj.