Turco - Inglés
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Inglés Sinónimo
Sinónimo
Sobre nosotros
Herramientas
Recursos
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
Apagar las luces
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Sinónimo
Herramientas
Sobre nosotros
Recursos
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
EN-TR
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Español - Inglés
Francés - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Alemán - Inglés
Historia
tartışmak
Significados de
"tartışmak"
en diccionario inglés turco : 108 resultado(s)
Categoría
Turco
Inglés
Common Usage
1
Common Usage
tartışmak
quarrel
v.
2
Common Usage
tartışmak
argue
v.
3
Common Usage
tartışmak
discuss
v.
4
Common Usage
tartışmak
dispute
v.
General
5
General
tartışmak
take issue with somebody
v.
6
General
tartışmak
argue
v.
7
General
tartışmak
bicker
v.
8
General
tartışmak
controvert
v.
9
General
tartışmak
disagree
v.
10
General
tartışmak
have a tiff
v.
11
General
tartışmak
dispute
v.
12
General
tartışmak
bat around
v.
13
General
tartışmak
deliberate
v.
14
General
tartışmak
jangle
v.
15
General
tartışmak
bust
v.
16
General
tartışmak
tangle
v.
17
General
tartışmak
wrangle
v.
18
General
tartışmak
spar
v.
19
General
tartışmak
toss
v.
20
General
tartışmak
have a row with
v.
21
General
tartışmak
have a row
v.
22
General
tartışmak
discuss with
v.
23
General
tartışmak
discuss
v.
24
General
tartışmak
contend
v.
25
General
tartışmak
negotiate
v.
26
General
tartışmak
set to
v.
27
General
tartışmak
brawl
v.
28
General
tartışmak
moot
v.
29
General
tartışmak
altercate
v.
30
General
tartışmak
talk over
v.
31
General
tartışmak
vex
v.
32
General
tartışmak
canvass
v.
33
General
tartışmak
have words with somebody
v.
34
General
tartışmak
join issue with somebody
v.
35
General
tartışmak
bandy
v.
36
General
tartışmak
debate
v.
37
General
tartışmak
have a set-to
v.
38
General
tartışmak
haggle
v.
39
General
tartışmak
reason
v.
40
General
tartışmak
controverse
v.
41
General
tartışmak
cample [obsolete]
v.
42
General
tartışmak
cangle [scotland]
v.
43
General
tartışmak
rap
v.
44
General
tartışmak
kebbie-lebbie [scottish]
v.
45
General
tartışmak
traverse [obsolete]
v.
46
General
tartışmak
tuilyie [scottish]
v.
47
General
tartışmak
tuilzie [scottish]
v.
48
General
tartışmak
argle [obsolete]
v.
49
General
tartışmak
argufy [dialect]
v.
50
General
tartışmak
argumentize [obsolete]
v.
51
General
tartışmak
elenchize
v.
52
General
tartışmak
elenchise
v.
53
General
tartışmak
barney [australia]
v.
54
General
tartışmak
bate
v.
55
General
tartışmak
eventilate [obsolete]
v.
56
General
tartışmak
excuss [obsolete]
v.
57
General
tartışmak
question
v.
58
General
tartışmak
handle
v.
59
General
tartışmak
hassle
v.
60
General
tartışmak
brangle
v.
61
General
tartışmak
yike
v.
62
General
tartışmak
chip (out) [dialect]
v.
63
General
tartışmak
debate [obsolete]
v.
64
General
tartışmak
deliber
v.
65
General
tartışmak
polemize [us]
v.
66
General
tartışmak
polemise [uk]
v.
67
General
tartışmak
plea
v.
68
General
tartışmak
discept
v.
69
General
tartışmak
flyte [dialect]
v.
70
General
tartışmak
spute
v.
71
General
tartışmak
square [obsolete]
v.
Phrasals
72
Phrasals
tartışmak
call out
v.
73
Phrasals
tartışmak
word it
v.
74
Phrasals
tartışmak
blow up
v.
75
Phrasals
tartışmak
kick around
v.
76
Phrasals
tartışmak
kick about
v.
77
Phrasals
tartışmak
kick around something
v.
78
Phrasals
tartışmak
kick something around
v.
79
Phrasals
tartışmak
throw (something) back and forth
v.
80
Phrasals
tartışmak
quarrel out
v.
Colloquial
81
Colloquial
tartışmak
lock horns
v.
82
Colloquial
tartışmak
mix it up
v.
83
Colloquial
tartışmak
mix it
v.
84
Colloquial
tartışmak
mix it up with someone
v.
Idioms
85
Idioms
tartışmak
take someone on
v.
86
Idioms
tartışmak
make moot
v.
87
Idioms
tartışmak
be caught up in a row with
v.
88
Idioms
tartışmak
fall out with
v.
89
Idioms
tartışmak
talk over something
v.
90
Idioms
tartışmak
lock horns
v.
91
Idioms
tartışmak
have words
v.
92
Idioms
tartışmak
talk something over
v.
93
Idioms
tartışmak
be at each other's throats
v.
94
Idioms
tartışmak
be at one another's throats
v.
95
Idioms
tartışmak
be at loggerheads
v.
96
Idioms
tartışmak
give static
v.
97
Idioms
tartışmak
have an argument
v.
98
Idioms
tartışmak
have/exchange words
v.
Law
99
Law
tartışmak
argue
v.
100
Law
tartışmak
deliberate
v.
Politics
101
Politics
tartışmak
debate
v.
Archaic
102
Archaic
tartışmak
barrat
v.
103
Archaic
tartışmak
chode
v.
104
Archaic
tartışmak
dissent
v.
105
Archaic
tartışmak
discourse
v.
106
Archaic
tartışmak
parle
v.
British Slang
107
British Slang
tartışmak
have an eppy
v.
108
British Slang
tartışmak
argue the toss
v.
Significados de
"tartışmak"
con otros términos en diccionario inglés turco: 286 resultado(s)
Categoría
Turco
Inglés
General
1
General
dinleyiciler önünde belirli bir konuyu tartışmak için seçilen tartışmacı grubu
panel
n.
2
General
bir bölgede oturan insanların tartışmak veya eğlenmek için bir araya geldikleri yer
community center
n.
3
General
enine boyuna tartışmak
discuss thoroughly
v.
4
General
bir konu hakkında tartışmak
hash out
v.
5
General
açıkça tartışmak
ventilate
v.
6
General
(doğruluğunu) tartışmak
challenge
v.
7
General
boşyere tartışmak
quibble
v.
8
General
birisiyle tartışmak
argue with
v.
9
General
tartışmak (önemsiz şeyler üzerinde)
cavil
v.
10
General
çok tartışmak
have a discussion on/about something with someone a lot
v.
11
General
mahkemede tartışmak
discuss in court
v.
12
General
hakkında tartışmak
argue about
v.
13
General
uzunca tartışmak
discuss extensively
v.
14
General
uzunca tartışmak
have a long debate
v.
15
General
uzunca tartışmak
have a long discussion
v.
16
General
uzunca tartışmak
discuss at length
v.
17
General
enine boyuna tartışmak
discuss at length
v.
18
General
uzun uzadıya tartışmak
discuss at length
v.
19
General
sesli tartışmak
brawl
v.
20
General
önemsiz konular üzerinde tartışmak
quibble
v.
21
General
üzerinde tartışmak
argue about
v.
22
General
anlaşmazlık içinde tartışmak
argue about
v.
23
General
tüm boyutlarıyla tartışmak
discuss thoroughly (all aspects of)
v.
24
General
bir şeyi tüm ayrıntılarıyla tartışmak
argue something out
v.
25
General
birisiyle tartışmak bir şey için/hakkında tartışmak
argue with someone over something
v.
26
General
birisiyle tartışmak bir şey için/hakkında tartışmak
argue with someone about something
v.
27
General
birisiyle bir şey için tartışmak
haggle with someone over something
v.
28
General
küçük bir sorunu tartışmak
discuss a little problem
v.
29
General
önemsiz bir şey için kavga etmek/tartışmak
niggle
v.
30
General
önemsiz bir şey için kavga etmek/tartışmak
pettifog
v.
31
General
önemsiz bir şey için kavga etmek/tartışmak
bicker
v.
32
General
önemsiz bir şey için kavga etmek/tartışmak
brabble
v.
33
General
önemsiz bir şey için kavga etmek/tartışmak
squabble
v.
34
General
önemsiz bir şey için kavga etmek/tartışmak
quibble
v.
35
General
üzerinde tartışmak
debate over
v.
36
General
üzerinde tartışmak
deliberate
v.
37
General
(bir konu uzerinde) tartışmak
hold a discussion
v.
38
General
konuyu tartışmak
discuss the matter
v.
39
General
ayrıntılı tartışmak
discuss in detail
v.
40
General
detaylı tartışmak
discuss in detail
v.
41
General
yeniden tartışmak
rediscuss
v.
42
General
tekrar tartışmak
rediscuss
v.
43
General
bir anlaşmanın şartlarını tartışmak
talk terms
v.
44
General
tekrar tartışmak
reargue
v.
45
General
sürekli tartışmak
reargue
v.
46
General
tekrar tekrar tartışmak
reargue
v.
47
General
tekrar tartışmak
re-argue
v.
48
General
yeniden tartışmak
re-argue
v.
49
General
bağırarak tartışmak
caterwaul
v.
50
General
yeniden tartışmak
redeliberate
v.
51
General
bir şeyi şiddetle tartışmak
tub-thump
v.
52
General
İlişkileri tartışmak
negotiate relationships
v.
53
General
amaçsızca tartışmak
argufy [dialect]
v.
54
General
önemsiz bir konu üzerinde tartışmak
balk
v.
55
General
öfkeyle tartışmak
ergotize
v.
56
General
öfkeyle tartışmak
ergotise
v.
57
General
(biriyle) tartışmak
ert [dialect] [uk]
v.
58
General
önemsiz bir konu üzerinde tartışmak
baulk [uk]
v.
59
General
uzun uzadıya tartışmak
vex
v.
60
General
önemsiz konular hakkında tartışmak
quiddle
v.
61
General
monografta tartışmak
monograph
v.
62
General
hararetli biçimde tartışmak
clash
v.
63
General
normalden de fazla tartışmak
overagitate
v.
64
General
hararetli bir şekilde tartışmak
dispute
v.
65
General
gizlice tartışmak
distinguish [obsolete]
v.
66
General
siyasetçi gibi tartışmak
politize
v.
67
General
siyasetçi gibi tartışmak
politise
v.
68
General
bir şeye karşı tartışmak
counterargue
v.
69
General
hevesle uzun uzadıya tartışmak
discant
v.
70
General
enine boyuna tartışmak
discant
v.
71
General
önden tartışmak
prenegotiate
v.
72
General
biriyle tartışmak
square [obsolete]
v.
73
General
sertçe tartışmak
squib
v.
Phrasals
74
Phrasals
kesin bir sonuç alana kadar tartışmak
fight it out
v.
75
Phrasals
bir konuyu tartışmak
throw around
v.
76
Phrasals
(birisiyle bir konu hakkında) tartışmak
bicker with (someone) over (something)
v.
77
Phrasals
(bir şey hakkında) tartışmak
bicker over (something)
v.
78
Phrasals
birisiyle (bir konu ya da bir kişi) hakkında tartışmak
confer about (someone or something)
v.
79
Phrasals
görüşü, sözü vs. hakkında (biriyle) tartışmak
challenge (one) on (something)
v.
80
Phrasals
görüşü, sözü hakkında (biriyle) tartışmak
challenge someone on something
v.
81
Phrasals
(biriyle bir konu hakkında) tartışmak
bicker with (someone) about (something)
v.
82
Phrasals
durumu görüşmek/tartışmak
confer about (someone or something)
v.
83
Phrasals
durumu görüşmek/tartışmak
confer upon (someone or something)
v.
84
Phrasals
durumu görüşmek/tartışmak
confer on (someone or something)
v.
85
Phrasals
durumu görüşmek/tartışmak
confer on someone or something (with someone)
v.
86
Phrasals
durumu görüşmek/tartışmak
confer (on someone or something) with someone
v.
87
Phrasals
durumu görüşmek/tartışmak
confer with someone (about someone or something)
v.
88
Phrasals
durumu görüşmek/tartışmak
confer (with someone) about someone or something
v.
89
Phrasals
(bir konu hakkında) tartışmak
differ about (something)
v.
90
Phrasals
(biriyle bir konu hakkında) tartışmak
differ (with someone) about something
v.
91
Phrasals
(biriyle bir konu hakkında) tartışmak
differ (with someone) on something
v.
92
Phrasals
(biri veya bir konu hakkında) tartışmak
fight about (someone or something)
v.
93
Phrasals
(biri veya bir konu hakkında) tartışmak
fight (with) someone or something about (someone or something)
v.
94
Phrasals
(bir şey üzerine) amaçsızca tartışmak/düşünmek
noodle about (something)
v.
95
Phrasals
(biriyle bir konuda) tartışmak
remonstrate about (someone or something) (with one)
v.
96
Phrasals
(bir konu hakkında) tartışmak
squabble about (something)
v.
97
Phrasals
bir fikri kişiler arası paylaşıp tartışmak
bounce around
v.
98
Phrasals
bir şey hakkında/üstünde tartışmak
argue over
v.
99
Phrasals
biriyle bir şeyi tartışmak
debate with someone about something
v.
100
Phrasals
bir konu üzerinde tartışmak
deliberate over
v.
101
Phrasals
biriyle tartışmak/ağız dalaşına girmek
spar with someone
v.
102
Phrasals
bir şey hakkında tartışmak
deliberate over
v.
103
Phrasals
birisi için biriyle tartışmak
quarrel with someone over someone
v.
104
Phrasals
bir şeyi tartışmak
debate on something
v.
105
Phrasals
(önemsiz bir mesele hakkında) tartışmak
bicker about
v.
106
Phrasals
-için tartışmak
argue over
v.
107
Phrasals
(bir şeyleri) tartışmak
toss something around
v.
108
Phrasals
(biri için/uğruna) hararetli tartışmak
rage over someone
v.
109
Phrasals
biri/bir şey hakkında tartışmak
fight about someone or something
v.
110
Phrasals
(biriyle) bir şeyi/konuyu tartışmak
dialogue with (one)
v.
111
Phrasals
(bir konuda) tartışmak
differ on (something)
v.
112
Phrasals
biriyle tartışmak
get into it
v.
113
Phrasals
(bir konuyu) enikonu tartışmak
bat something around
v.
114
Phrasals
(bir şeyi) uzunca tartışmak/ele almak
go into (something)
v.
115
Phrasals
etraflıca araştırmak/tartışmak
go into
v.
116
Phrasals
derinlemesine araştırmak/tartışmak
go into
v.
117
Phrasals
detaylıca araştırmak/tartışmak
go into
v.
118
Phrasals
bir planı, fikri, görüşü tartışmak
knock about
v.
119
Phrasals
bir planı, fikri, görüşü tartışmak
knock around
v.
120
Phrasals
birini tartışmak
take someone up
v.
121
Phrasals
(biriyle) bir meseleyi tartışmak
take something up (with someone)
v.
122
Phrasals
enine boyuna tartışmak/sorgulamak
thresh out
v.
123
Phrasals
etraflıca tartışmak/sorgulamak
thresh out
v.
124
Phrasals
adamakıllı tartışmak/sorgulamak
thresh out
v.
125
Phrasals
bütün yönleriyle tartışmak/sorgulamak
thresh out
v.
126
Phrasals
(biriyle) tartışmak
squabble with (one)
v.
127
Phrasals
biriyle tartışmak
squabble with someone
v.
128
Phrasals
bir şey hakkında tartışmak
squabble with something
v.
129
Phrasals
(biriyle) boş yere tartışmak
quibble with (someone)
v.
130
Phrasals
(biriyle) önemsiz konular üzerine tartışmak
quibble with (someone)
v.
131
Phrasals
(biriyle) önemsiz bir şey için tartışmak/kavga etmek
quibble with (someone)
v.
132
Phrasals
(biriyle) incir çekirdeğini doldurmayacak bir şey için tartışmak
quibble with (someone)
v.
133
Phrasals
aralarında tartışmak
fight among themselves
v.
134
Phrasals
karşılıklı tartışmak
fight amongst
v.
135
Phrasals
aralarında tartışmak
fight amongst
v.
136
Phrasals
karşılıklı tartışmak
fight among
v.
137
Phrasals
aralarında tartışmak
fight among
v.
138
Phrasals
(biriyle biri/bir şey üzerine) tartışmak
argue (with someone) (over someone or something)
v.
139
Phrasals
(biriyle biri/bir şey üzerine) tartışmak
argue (with someone) (about someone or something)
v.
140
Phrasals
bir şeyi tartışmak
argue with something
v.
141
Phrasals
(bir şey) hakkında tartışmak
argue about (something)
v.
142
Phrasals
(bir şey) için tartışmak/münakaşa etmek
argue about (something)
v.
143
Phrasals
'-i tartışmak
argue with
v.
144
Phrasals
(biriyle) tartışmak
argue with (one)
v.
145
Phrasals
(biriyle bir şey) hakkında tartışmak
argue with (someone) about (something)
v.
146
Phrasals
biriyle tartışmak
bandy with someone
v.
147
Phrasals
ile tartışmak
bandy with
v.
148
Phrasals
(biriyle birine/bir şeye) sahip olmak için tartışmak/pazarlık etmek
bargain (over someone or something) (with someone)
v.
149
Phrasals
(biriyle birine/bir şeye) sahip olmak için tartışmak/pazarlık etmek
and bargain (for someone or something) (with someone)
v.
150
Phrasals
(biriyle biri/bir şey) üzerine tartışmak
battle (with someone) (over someone or something)
v.
151
Phrasals
(biriyle) tartışmak
battle with (someone)
v.
152
Phrasals
(biriyle biri/bir şey hakkında) tartışmak
bicker (with someone) (about someone or something)
v.
153
Phrasals
(biriyle biri/bir şey hakkında) tartışmak
bicker (with someone or something) (over someone or something)
v.
154
Phrasals
(bir şey) hakkında tartışmak
bicker about (something)
v.
155
Phrasals
(biriyle) tartışmak
bicker with (someone)
v.
156
Phrasals
(biriyle) bir fikri tartışmak
bounce off (of) (someone)
v.
157
Phrasals
görüşü, sözü hakkında tartışmak
challenge on
v.
158
Phrasals
uzun uzadıya görüşmek/tartışmak
chew over
v.
159
Phrasals
bir şeyi tartışmak
chew something over
v.
160
Phrasals
(birini/bir şeyi) tartışmak
deliberate about (someone or something)
v.
161
Phrasals
(birini/bir şeyi) tartışmak
deliberate on (someone or something)
v.
162
Phrasals
(birini/bir şeyi) tartışmak
deliberate over (someone or something)
v.
163
Phrasals
ile bir şeyi/konuyu tartışmak
dialogue with
v.
164
Phrasals
(biriyle) tartışmak
dicker with (one)
v.
165
Phrasals
(biriyle bir şey için) tartışmak
dicker with (one) for (something)
v.
166
Phrasals
(biriyle bir şey) üzerine tartışmak
dicker with (one) over (something)
v.
167
Phrasals
hakkında tartışmak
differ about
v.
168
Phrasals
(biriyle bir konuda) tartışmak
dispute (something) with (someone)
v.
169
Phrasals
ile tartışmak
dispute with
v.
170
Phrasals
(biriyle bir şey hakkında) tartışmak
exchange words (with somebody) (about something) [uk]
v.
171
Phrasals
(biriyle bir şey hakkında) tartışmak
have words (with somebody) (about something) [uk]
v.
172
Phrasals
(biriyle) tartışmak
exchange words (with someone)
v.
173
Phrasals
(bir şeyi) detaylıca tartışmak
expand upon (something)
v.
174
Phrasals
(bir şeyi) detaylıca tartışmak
expand on (something)
v.
175
Phrasals
(biriyle) tartışmak
fall out with (someone)
v.
176
Phrasals
(biri/bir şey) hakkında sürekli tartışmak
feud about (someone or something)
v.
177
Phrasals
(biri/bir şey) hakkında sürekli tartışmak
feud over (someone or something)
v.
178
Phrasals
(biriyle) sürekli tartışmak
feud with (someone)
v.
179
Phrasals
(biriyle biri/bir şey) hakkında sürekli tartışmak
feud with (someone) about (someone or something)
v.
180
Phrasals
(biriyle biri/bir şey) hakkında sürekli tartışmak
feud with (someone) over (someone or something)
v.
181
Phrasals
hakkında tartışmak
fight about
v.
182
Phrasals
kesin bir sonuç alana kadar tartışmak
fight out
v.
183
Phrasals
kesin bir sonuç alana kadar tartışmak
fight something out
v.
184
Phrasals
(biri/bir şey) için tartışmak/kavga etmek
fight over (someone or something)
v.
185
Phrasals
saçma sapan bir şeyi uzun süre tartışmak
rumble on
v.
186
Phrasals
(biriyle) biri/bir şey için/üzerine tartışmak
haggle (with someone) over someone or something
v.
187
Phrasals
için/hakkında tartışmak
haggle about
v.
188
Phrasals
bir şey için/hakkında tartışmak
haggle about something
v.
189
Phrasals
için/üzerine tartışmak
haggle over
v.
190
Phrasals
(bir şey) için/üzerine tartışmak
haggle over (something)
v.
191
Phrasals
(biriyle) tartışmak
haggle with (someone)
v.
192
Phrasals
(biriyle bir konuyu) tartışmak
negotiate (with one) about (something)
v.
193
Phrasals
(biriyle bir konuyu) tartışmak
negotiate (with one) over (something)
v.
194
Phrasals
(biriyle) tartışmak
negotiate with (one)
v.
195
Phrasals
(biriyle) önemsiz (bir şey) üzerine tartışmak
niggle (with one) over (something)
v.
196
Phrasals
(biriyle bir şey) üzerine tartışmak
quarrel (with one) over (something)
v.
197
Phrasals
üzerine tartışmak
quarrel over
v.
198
Phrasals
(önemsiz şeyler) üzerinde münakaşa etmek/tartışmak
quibble about (something)
v.
199
Phrasals
boş yere tartışmak
quibble about (something)
v.
200
Phrasals
(önemsiz şeyler) üzerinde münakaşa etmek/tartışmak
quibble over (something)
v.
201
Phrasals
boş yere tartışmak
quibble over (something)
v.
202
Phrasals
(biriyle önemsiz şeyler) üzerinde münakaşa etmek/tartışmak
quibble over (something) with (someone)
v.
203
Phrasals
(biriyle) boş yere tartışmak
quibble over (something) with (someone)
v.
204
Phrasals
(biriyle önemsiz şeyler) üzerinde münakaşa etmek/tartışmak
quibble with (someone) over (something)
v.
205
Phrasals
(biriyle) boş yere tartışmak
quibble with (someone) over (something)
v.
206
Phrasals
için/uğruna hararetli tartışmak
rage over
v.
207
Phrasals
(biriyle bir konuda) tartışmak
remonstrate with (one) (about someone or something)
v.
208
Phrasals
(bir şeyi) tartışmak için toplanmak
sit on (something)
v.
209
Phrasals
(bir şeyi) tartışmak için toplanmak
sit upon (something)
v.
210
Phrasals
ile tartışmak
spar with
v.
211
Phrasals
(bir şey) üzerine/hakkında tartışmak
squabble over (something)
v.
212
Phrasals
(biriyle) bir meseleyi tartışmak
take (something) up with (one)
v.
213
Phrasals
(biri/bir şey) hakkında konuşmak/dedikodu yapmak/tartışmak
talk of (someone or something)
v.
214
Phrasals
(biriyle/bir şeyle) ilgili konuşmak/dedikodu yapmak/tartışmak
talk of (someone or something)
v.
215
Phrasals
farklı fikirleri tartışmak/görüşmek
toss back and forth
v.
216
Phrasals
(bir şeyi) tartışmak
touch upon (something)
v.
217
Phrasals
ile tartışmak
wrangle with
v.
Colloquial
218
Colloquial
aralarında tartışmak
trade blows/insults
v.
219
Colloquial
amacı tartışmak
be not in the business of (doing something)
v.
220
Colloquial
amacı tartışmak
not be in the business of doing something
v.
221
Colloquial
uzun uzadıya tartışmak
bat
v.
222
Colloquial
çok fazla tartışmak
be at it
v.
223
Colloquial
defalarca tartışmak
argue around and around
v.
224
Colloquial
defalarca tartışmak
argue round and round
v.
225
Colloquial
aralarında tartışmak
fight among themselves
v.
226
Colloquial
biriyle bir problemi çözmek için samimi bir şekilde konuşmak/tartışmak
have it out with someone
v.
227
Colloquial
tüm tarafların uzlaşması için tartışmak
dialog
v.
228
Colloquial
hepsini tekrar baştan tartışmak/konuşmak zorunda mıyız?
do we have to go through all that again?
expr.
Idioms
229
Idioms
(belli bir) konuyu tartışmak
argue the point
v.
230
Idioms
biriyle bir konuyu konuşmak/tartışmak
hash something over with someone
v.
231
Idioms
biriyle tartışmak
have words with someone
v.
232
Idioms
birisiyle bir konu hakkında tartışmak
have a row with someone about something
v.
233
Idioms
birisiyle tartışmak
have an argument with someone
v.
234
Idioms
birisiyle tartışmak
give someone static
v.
235
Idioms
bir şeyin var olmadığını tartışmak
argue something away
v.
236
Idioms
hiç yoktan sorun çıkarmak/tartışmak
make a fuss for nothing
v.
237
Idioms
şiddetle tartışmak
argue the toss
v.
238
Idioms
(bir fikri/öneriyi) tartışmak
bat around something
v.
239
Idioms
(bir fikri/öneriyi) tartışmak
bat something around
v.
240
Idioms
fikrini ya da inancını değiştirmemekte ısrar eden biriyle tartışmak
preach to deaf ears
v.
241
Idioms
(biriyle) tartışmak
try a fall with (someone)
v.
242
Idioms
(biriyle) tartışmak
take (someone) to the mat
v.
243
Idioms
biriyle/bir şeyle tartışmak
take somebody/something to the mat [us]
v.
244
Idioms
farklı fikirleri tartışmak/görüşmek
toss (something) back and forth
v.
245
Idioms
bir fikir/konu için tartışmak
fend and prove [dated]
v.
246
Idioms
bir fikirden/konudan yana tartışmak
fend and prove [dated]
v.
247
Idioms
bir konunun bir noktasını ele almak/tartışmak
argue the point
v.
248
Idioms
bir konuyu bir yönden ele almak/tartışmak
argue the point
v.
249
Idioms
sırf muhalefet olsun diye tartışmak
be arguing for the sake of arguing
v.
250
Idioms
sırf karşı çıkmış olmak için tartışmak
be arguing for the sake of arguing
v.
251
Idioms
laf olsun diye tartışmak
be arguing for the sake of arguing
v.
252
Idioms
sırf muhalefet olsun diye tartışmak
be arguing for the sake of argument
v.
253
Idioms
sırf karşı çıkmış olmak için tartışmak
be arguing for the sake of argument
v.
254
Idioms
laf olsun diye tartışmak
be arguing for the sake of argument
v.
255
Idioms
(biriyle) bir fikri tartışmak
bounce an idea off (of) (one)
v.
256
Idioms
(doğruluğunu) tartışmak
call in question
v.
257
Idioms
(doğruluğunu) tartışmak
call in question
v.
258
Idioms
bir şey hakkında tartışmak
chew the cud
v.
259
Idioms
bir konu üzerinde tartışmak
chew the cud
v.
260
Idioms
bir şey hakkında tartışmak
chew one's cud
v.
261
Idioms
bir konu üzerinde tartışmak
chew one's cud
v.
262
Idioms
(biriyle) tartışmak
do battle (with somebody)
v.
263
Idioms
(biriyle) tartışmak
join battle (with somebody)
v.
264
Idioms
(biriyle) tartışmak
have a set-to (with someone)
v.
265
Idioms
(biriyle/bir şeyle) tartışmak
have a set-to (with someone or something)
v.
266
Idioms
biriyle (biri/bir şey üzerine) tartışmak
have words with someone (over someone or something)
v.
267
Idioms
ile tartışmak
have words with
v.
268
Idioms
(biriyle bir şey hakkında) tartışmak/atışmak
have/exchange words (with somebody) (about something) [uk]
v.
269
Idioms
(biriyle) tartışmak
pick a bone with (someone)
v.
Speaking
270
Speaking
asıl amacım tartışmak değil
I'm not in the business of arguing
expr.
Law
271
Law
tekrar tartışmak
reargue
v.
272
Law
yeniden tartışmak (davayı)
reargue
v.
273
Law
(dava) özel olarak, pratik amaçlı tartışmak
bolt
v.
274
Law
hukuk fakültesi öğrencileri olarak varsayımsal bir davayı tartışmak
moot [obsolete]
v.
275
Law
önceki kararın uygulanamazlığını tartışmak
distinguish
v.
Politics
276
Politics
belirli bir konuda tartışmak ve karar vermek üzere bir araya gelen halk grubu
people's panel
n.
Education
277
Education
(eskiden bazı avrupa üniversitelerinde lisans derecesini aldıktan sonra) bir soruyu tartışmak veya bir tezi savunmak
determine
v.
Linguistics
278
Linguistics
dil bilgisinin inceliklerini tartışmak
grammaticize
v.
279
Linguistics
dil bilgisinin inceliklerini tartışmak
grammaticise
v.
History
280
History
anglo-saksonlarda krala danışmanlık eden idari ve hukuki işleri tartışmak için toplanan kurul
witenagemot
n.
281
History
anglo-saksonlarda krala danışmanlık eden idari ve hukuki işleri tartışmak için toplanan kurulun üyeleri
witan
n.
Military
282
Military
(askeri bir operasyonu) brifing şeklinde tartışmak
brief
v.
Sport
283
Sport
önemsiz bir konu üzerinde tartışmak
bauk [dialect]
v.
Slang
284
Slang
önemsiz şeyler üzerinde tartışmak
wrangle for an ass's shadow
v.
285
Slang
bilim kurgu okumak/tartışmak
nerd out
v.
Modern Slang
286
Modern Slang
alışveriş yaparken market koridorları arasında diğer müşterilerle kavga etmek/tartışmak
aisle rage
v.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of tartışmak
×
Term Options
Corregir / Sugerir
Francés Inglés Diccionario
Español Inglés Diccionario
Alemán Inglés Diccionario
Inglés Sinónimo Diccionario
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy