Turco - Inglés
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés Frases
Sinónimo
Frases
Herramientas
Recursos
Sobre nosotros
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
Apagar las luces
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Sinónimo
Herramientas
Recursos
Sobre nosotros
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
EN-TR
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Español - Inglés
Francés - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés Frases
Turco - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Alemán - Inglés
Ocultar la historia
Historia detallada
Eliminar
Historia :
the boom
Historia
Frases
Significados de
"the boom"
en diccionario turco inglés : 133 resultado(s)
Categoría
Inglés
Turco
Common Usage
1
Common Usage
boom
n.
patlama sesi
The cellar-door flew open with a
booming
sound.
Kiler kapısı bir
patlama sesi
ile açıldı.
More Sentences
2
Common Usage
boom
v.
gümlemek
The canons started to
boom
on the sea.
Toplar denizde
gümlemeye
başladı.
More Sentences
General
3
General
boom
n.
kol (mikrofon, kamera, vinç)
You can use a
boom
to shoot videos from different angles.
Farklı açılardan video çekmek için bir
kol
kullanabilirsiniz.
More Sentences
4
General
boom
n.
canlanma
A sudden change in the prices caused a
boom
in the agricultural business.
Fiyatlardaki ani bir değişiklik tarım sektöründe bir
canlanmaya
neden oldu.
More Sentences
5
General
boom
n.
patlama (bir yerin ticaret, nüfus vb'nde)
We heard a sudden
boom
in the morning.
Sabah ani bir
patlama
duyduk.
More Sentences
6
General
boom
n.
büyük rağbet
The pandemic caused a
boom
in computer games.
Pandemi bilgisayar oyunlarının
büyük rağbet
görmesine neden oldu.
More Sentences
7
General
boom
n.
bariyer
They used river
booms
to clean the river from the garbage.
Nehri çöplerden temizlemek için nehir
bariyerleri
kullandılar.
More Sentences
8
General
boom
v.
patlamak (olumlu bir şekilde)
Business was
booming.
İşler
patlıyordu.
More Sentences
9
General
boom
v.
hızla yükselmek (nüfus vb)
She is
booming
as a singer.
Şarkıcı olarak
hızla yükseliyor.
More Sentences
10
General
boom
v.
gelişmek
Our economy is
booming.
Ekonomimiz
gelişiyor.
More Sentences
11
General
boom
v.
gürlemek
John's voice
boomed
out, announcing the contesters.
John, sesi
gürleyerek
yarışmacıları anons etti.
More Sentences
12
General
boom
v.
hızla artmak (ticaret)
Sami's wealth was
booming.
Sami'nin serveti
hızla artıyordu.
More Sentences
Sport
13
Sport
boom
n.
(rüzgar sörfü) bumba
They couldn't sail as the
boom
was broken.
Bumba
kırıldığı için yelken açamadılar.
More Sentences
Common Usage
14
Common Usage
boom
n.
gümbürtü
General
15
General
boom
n.
canlılık (pazarda)
16
General
boom
n.
hamle
17
General
boom
n.
çıkış
18
General
boom
n.
uğultu
19
General
boom
n.
gürleme
20
General
boom
n.
kamera kolu
21
General
boom
n.
bum
22
General
boom
n.
uzun putrel
23
General
boom
n.
baston
24
General
boom
n.
gövdecik
25
General
boom
n.
akarsuların iki yakasına gerilen ve geçisi önleyen kalın zincir
26
General
boom
n.
liman ağzındaki mania
27
General
boom
n.
rüzgar uğultusu
28
General
boom
n.
seren
29
General
boom
n.
yüzer kütüklerden oluşan engel
30
General
boom
n.
piyasada canlılık
31
General
boom
n.
canlılık (piyasa)
32
General
boom
n.
hızlı artış
33
General
boom
n.
güm
34
General
boom
n.
mikrofon kolu
35
General
boom
n.
hızlı büyüme
36
General
boom
n.
vinç kolu
37
General
boom
n.
gümbürtü
38
General
boom
n.
derinden gelen ses
39
General
boom
n.
ani artış
40
General
boom
n.
iş
41
General
boom
n.
fiyatlarda ani yükselme
42
General
boom
n.
ışık direği
43
General
boom
n.
boru
44
General
boom
n.
yükseliş
45
General
boom
n.
artış
46
General
boom
n.
su yolunda birbirine bağlı kütük bariyeriyle kapatılmış alan
47
General
boom
n.
barfiks
48
General
boom
v.
geliştirmek
49
General
boom
v.
vızıldamak
50
General
boom
v.
reklamını yapmak
51
General
boom
v.
reklam yapmak
52
General
boom
v.
medh ederek tanıtmak
53
General
boom
v.
ilerlemek
54
General
boom
v.
artırmak
55
General
boom
v.
fırlamak
56
General
boom
v.
patlama içinde olmak
57
General
boom
v.
çıkış yapmak
58
General
boom
v.
güm etmek
59
General
boom
v.
gümbürdemek
60
General
boom
v.
yıldızı parlamak
61
General
boom
v.
yükselmek
62
General
boom
v.
uğuldamak
63
General
boom
v.
birden artmak
64
General
boom
v.
uğuldamak
65
General
boom
v.
gürüldemek
66
General
boom
v.
gürleyerek konuşmak
67
General
boom
v.
şiddetle bağırmak
68
General
boom
v.
büyük telaş içinde hareket etmek
69
General
boom
v.
sertçe vurmak
70
General
boom
v.
şimşek çakmak
71
General
boom
v.
(yüklü bir gemi gibi) hızla ve gümbürdeyerek hareket etmek
72
General
boom
v.
avare avare dolaşmak
73
General
boom
v.
sürtmek
74
General
boom
v.
(nehir) özellikle kütüklerin yüzeceği seviyeye kadar aniden yükselmek
75
General
boom
v.
(kütük) yükselen bir nehirde yüzmek
76
General
boom
v.
bir şeyin gelişmesi için çaba göstermek
77
General
boom
v.
desteklemek
78
General
boom
v.
patlama
79
General
boom
v.
canlanma
80
General
boom
adv.
aniden
81
General
boom
adv.
vakit kaybetmeden
82
General
boom
adv.
tereddüt etmeden
83
General
boom
interj.
bom (gümbürtü sesi)
Colloquial
84
Colloquial
boom
n.
beklenmedik zenginlik
85
Colloquial
boom
n.
beklenmedik şans
86
Colloquial
boom
v.
müzik dinlemek
87
Colloquial
boom
v.
taşınabilir/kablosuz hoparlörlerle müzik dinlemek
88
Colloquial
boom
exclam.
işte bu
89
Colloquial
boom
exclam.
budur
90
Colloquial
boom
exclam.
işte bu kadar
91
Colloquial
boom
talih kuşu
92
Colloquial
boom
gökten gelen refah
Idioms
93
Idioms
boom
n.
devlet kuşu
94
Idioms
boom
n.
devletkuşu
Trade/Economic
95
Trade/Economic
boom
n.
aşırı iyileşme
96
Trade/Economic
boom
n.
ekonomik etkinliklerin hızla arttığı bir dönem
97
Trade/Economic
boom
n.
ekonomi patlaması
98
Trade/Economic
boom
adj.
ekonomik etkinliklerin hızla arttığı bir döneme ait
99
Trade/Economic
boom
adj.
ekonomik etkinliklerin hızla arttığı bir dönemden kaynaklanan
100
Trade/Economic
boom
adj.
ekonomik etkinliklerin hızla arttığı bir dönemle sürdürülen
101
Trade/Economic
boom
piyasadaki canlılık
102
Trade/Economic
boom
ekonomik canlılık
103
Trade/Economic
boom
ekonominin ani ve kısa yükselişi
104
Trade/Economic
boom
patlama
105
Trade/Economic
boom
piyasada canlılık
106
Trade/Economic
boom
(yolda) engel
107
Trade/Economic
boom
piyasada yükselme
Law
108
Law
boom
yüksek konjonktürde piyasanın aşırı kızışması
109
Law
boom
yüksek konjonktür
Politics
110
Politics
boom
n.
(siyasi aday) popülaritenin artması
Technical
111
Technical
boom
n.
bum
112
Technical
boom
n.
bir yagi antenin en uzun parçası
113
Technical
boom
n.
çapa kepçe üzerinde kolun traktöre en yakın kısmı
114
Technical
boom
v.
vinçle hareket ettirmek
115
Technical
boom
v.
vinçle konumlandırmak
116
Technical
boom
v.
(kütükleri) vinç bomuyla toplamak
117
Technical
boom
v.
vinç bomuyla su çekmek
118
Technical
boom
v.
(direğe bağlı yükü) vinç bomuyla kaldırıp yerleştirmek
119
Technical
boom
vinç kolu
120
Technical
boom
kaldırma kolu
121
Technical
boom
putrel
Construction
122
Construction
boom
n.
bom
Automotive
123
Automotive
boom
gümbürtü
Aeronautic
124
Aeronautic
boom
n.
uçağın kuyruğuyla gövdesini birbirine bağlayan kiriş
125
Aeronautic
boom
n.
uçuş sırasında tanker uçağından başka bir uçağa yakıt ikmali yapmaya yarayan uzun boş tüp
Marine
126
Marine
boom
n.
baston
127
Marine
boom
n.
bumba
128
Marine
boom
n.
yüzer engeli
129
Marine
boom
n.
doğu akdeniz ve hint okyanusu'nda kıyı ticareti ve inci çıkarma için kullanılan iki direkli yelkenli gemi
130
Marine
boom
seren
Zoology
131
Zoology
boom
n.
bazı hayvanların çığlığı
Geography
132
Geography
boom
etek
Sport
133
Sport
boom
yüzücü geçit engeli
Significados de
"the boom"
con otros términos en diccionario inglés turco: 19 resultado(s)
Categoría
Inglés
Turco
General
1
General
lower the boom on someone
v.
birini yerden yere vurmak
Colloquial
2
Colloquial
boom goes the dynamite
interj.
işte bu
3
Colloquial
boom goes the dynamite
interj.
budur
4
Colloquial
boom goes the dynamite
interj.
işte bu kadar
Idioms
5
Idioms
lower the boom on someone
v.
birini azarlamak
6
Idioms
drop/lower the boom
v.
gardını almak
7
Idioms
lower the boom (on someone or something)
v.
(birini/bir şeyi) yerden yere vurmak
8
Idioms
lower the boom (on someone or something)
v.
(birini/bir şeyi) cezalandırmak
9
Idioms
lower the boom (on something)
v.
(bir şeyi) durdurmak
10
Idioms
lower the boom (on something)
v.
(bir şeyi) sonlandırmak
11
Idioms
lower the boom on
v.
-i yerden yere vurmak
12
Idioms
lower the boom on
v.
'-i azarlamak
13
Idioms
lower the boom on
v.
'-i durdurmak
14
Idioms
lower the boom on
v.
'-i cezalandırmak
15
Idioms
lower the boom on
v.
'-i sonlandırmak
Trade/Economic
16
Trade/Economic
boom in the market
n.
piyasada hareketlilik
17
Trade/Economic
boom in the market
n.
pazarda hareketlilik
18
Trade/Economic
the sales boom
n.
satış patlaması
19
Trade/Economic
(the sales) to boom
v.
satış patlamak
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of the boom
×
Term Options
Corregir / Sugerir
Francés Inglés Diccionario
Español Inglés Diccionario
Alemán Inglés Diccionario
Inglés Sinónimo Diccionario
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy