Turco - Inglés
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés Frases
Sinónimo
Frases
Herramientas
Recursos
Sobre nosotros
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
Apagar las luces
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Sinónimo
Herramientas
Recursos
Sobre nosotros
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
EN-TR
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Español - Inglés
Francés - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés Frases
Turco - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Alemán - Inglés
Ocultar la historia
Historia detallada
Eliminar
Historia :
yarışta
yarışta
Historia
Frases
Significados de
"yarışta"
en diccionario inglés turco : 1 resultado(s)
Categoría
Turco
Inglés
General
1
General
yarışta
off
adv.
Significados de
"yarışta"
con otros términos en diccionario inglés turco: 145 resultado(s)
Categoría
Turco
Inglés
General
1
General
ikinci olmak (yarışta)
come in second
v.
Tom
came in second
in the race.
Tom yarışta
ikinci oldu.
More Sentences
2
General
birinci olmak (yarışta)
come in first
v.
Tom
came in first
place.
Tom
birinci oldu.
More Sentences
3
General
yarışta kazanması umulmayan at
dark horse
n.
4
General
yarışta hızı ayarlayan kimse
pacer
n.
5
General
yarışta kullanılan kızak
bobsled
n.
6
General
yarışta koşamayan at
nonstarter
n.
7
General
yarışta hızı ayarlayan kimse
pacemaker
n.
8
General
yarışta ikinci gelen
runner up
n.
9
General
yarışta geride kalan yarışmacı
backmarker
n.
10
General
yarışta geride kalan yarışmacı
back-marker
n.
11
General
yarışta üstün performans
blinder
n.
12
General
yarışta koşamayan at
non-starter
n.
13
General
yarışta kazanana verilen kupa
race cup
n.
14
General
(yarışta) başlangıç noktası
mark
n.
15
General
savaş veya yarışta üstünlük
mastery
n.
16
General
yarışta ana gruptan ayrılan bisikletçi grubu
gruppetto
n.
17
General
yarışta üçüncü veya dördüncü olan yarışmacı
runner-up
n.
18
General
yarışta ikinci, üçüncü veya dördüncü olan yarışmacılar
runners-up
n.
19
General
yarışta rakiplerin birbirlerine göre pozisyonu
placings
n.
20
General
bir yarışta alınabilecek en yüksek puan
possible
n.
21
General
(yarışta) birinci bitirme
first-place finish
n.
22
General
yarışmacının yarışta diğerleri tarafından kuşatıldığı pozisyon
pocket
n.
23
General
(yarışta) yarışmacı performansının zirve yaptığı an
surge
n.
24
General
yarışta en ileriye geçmek
forge ahead
v.
25
General
geçmek (yarışta)
outstrip
v.
26
General
(bir yarışta) hareket çizgisinden koşuya başlamak
start from scratch
v.
27
General
beraberliği çözmek (yarışta/oyunda)
run off
v.
28
General
bir yarışta daha avantajlı bir yere geçmeye çalışmak
jockey for position
v.
29
General
üçüncü olmak (yarışta)
come in third
v.
30
General
yarışta aradaki mesafeyi kapatmak
make up
v.
31
General
yarışta sonuncu gelmek
bring up the rear
v.
32
General
yarışta galip gelmek
outrace
v.
33
General
yarışta ben de varım demek
toss one's hat into the ring
v.
34
General
(yarışta) geçmek
outstrip
v.
35
General
yarışta üçüncü gelmek
come in third in the race
v.
36
General
yarışta dördüncü olmak
come in fourth in the race
v.
37
General
yarışta üçüncü olmak
come in third in the race
v.
38
General
yarışta birinci gelmek
come in first in the race
v.
39
General
yarışta dördüncü gelmek
come in fourth in the race
v.
40
General
yarışta birinci olmak
come in first in the race
v.
41
General
yarışta ikinci olmak
come in second in the race
v.
42
General
yarışta ikinci gelmek
come in second in the race
v.
43
General
yarışta daha avantajlı bir yere geçmeye çalışmak
manoeuver
v.
44
General
(oyunda veya yarışta) yakalamak
hang
v.
45
General
(yarışta) takım arkadaşının önünde koşmak
pace
v.
46
General
(yarışta) diğer rakipler ile arayı açmak
pace
v.
47
General
(yarışta) geçmek
outfoot
v.
48
General
(yarışta) geride bırakmak
outfoot
v.
49
General
(yarışta) yenmek
skin
v.
50
General
(yarışta) arayı açmak
skin
v.
51
General
(yarışta) fark atmak
skin
v.
52
General
yarışta hile yapmak
snudge
v.
53
General
(yarışta) aniden vites büyütmek
surge
v.
54
General
(yarışta) aniden hızlanmak
surge
v.
55
General
(yarışta) aniden performansını artırmak
surge
v.
56
General
yarışta at başı beraber
neck and neck
adv.
Phrasals
57
Phrasals
(yarışta) diğerleriyle başa baş gitmek
pull up
v.
58
Phrasals
(yarışta) başkalarının önüne geçmek
pull up
v.
59
Phrasals
bir yarışta ilerleme kaydetmek
go forward
v.
60
Phrasals
(yarışta) rakipleri geride bırakmak
gain upon
v.
61
Phrasals
(yarış) son yarışta karar vermek
run off
v.
Phrases
62
Phrases
bir yarışta/yarışmada önde
out front
expr.
63
Phrases
bir yarışta/yarışmada ileride
out front
expr.
64
Phrases
bir yarışta/yarışmada arayı açmış
out front
expr.
65
Phrases
yarışta başı çeken
out front
expr.
66
Phrases
yarışta en önde olan
out front
expr.
67
Phrases
yarışta lider/birinci
out front
expr.
Colloquial
68
Colloquial
(yarışta at veya atlet) diğer yarışçıları kenara sıkıştırmak
bore
v.
69
Colloquial
(birine/bir şeye) karşı yarışta
against (someone or something)
prep.
70
Colloquial
(birine/bir şeye) karşı yarışta
against (someone or something)
prep.
71
Colloquial
(yarışta) kafa kafaya
in a dead heat
expr.
72
Colloquial
(yarışta) başabaş
in a dead heat
expr.
Idioms
73
Idioms
bir yarışta daha avantajlı bir yere geçmeye çalışma
jockeying for position
n.
74
Idioms
(bir yarışta vb.) tozunu attırmak
show somebody a clean pair of heels
v.
75
Idioms
(bir yarışta) birisini geçmek
show somebody a clean pair of heels
v.
76
Idioms
yarışta/yarışmada sonuncu olmak
get the wooden spoon
v.
77
Idioms
yarışta/yarışmada sonuncu olmak
get/win/take the wooden spoon [uk]
v.
78
Idioms
yarışta/yarışmada sonuncu olmak
take the wooden spoon
v.
79
Idioms
yarışta/yarışmada sonuncu olmak
win the wooden spoon
v.
80
Idioms
(yarış atı) tek bir atın katıldığı bir yarışta kazanmak için yalnızca hipodromu baştan başa yürümek
walk over the course
v.
81
Idioms
yarışta atına iyi bir pozisyon aldırmak
jockey into position
v.
82
Idioms
yarışta atını iyi bir konuma getirmek
jockey into position
v.
83
Idioms
yarışta atını üst sıralamalara çıkarmak
jockey into position
v.
84
Idioms
yarışta atını atağa geçirmek
jockey into position
v.
85
Idioms
yarışta olmak
be in the race [australia/new zealand]
v.
86
Idioms
(yarışta/yarışmada) aniden arayı açmak
break open
v.
87
Idioms
yarışta/yarışmada) kontrolü ele geçirmek
break open
v.
88
Idioms
yarışta nasıl koşulacağını göstermek
make the running
v.
89
Idioms
yarışta/yarışmada sonuncu olmak, gelmek
get/win/take the wooden spoon
v.
90
Idioms
(yarışta) önündekini geçmeye çalışmak
make a move on somebody
v.
91
Idioms
(yarışta) birinin önüne geçmeye çalışmak
make a move on somebody
v.
92
Idioms
(yarışta) birini geçmeye çalışmak
make a move on somebody
v.
93
Idioms
yarışta/koşuda/at yarışında lider olmak
take up the running
v.
94
Idioms
yarışta/koşuda/at yarışında birinci gelmek
take up the running
v.
95
Idioms
yarışta/koşuda/at yarışında başı çekmek
take up the running
v.
96
Idioms
yarışta ben de varım demek
toss hat into the ring
v.
97
Idioms
(yarışta) geçmek
show one's heels to
v.
98
Idioms
yarışta/yarışmada önde
in front
expr.
Speaking
99
Speaking
ben bu yarışta yokum
I'm not in this race
expr.
Trade/Economic
100
Trade/Economic
yarışta veya yürüyüşte hızı tayin eden
pace setter
n.
Marine
101
Marine
yarışta kullanılan yelkenli
dinghy
n.
102
Marine
yarışta kullanılan yat
dinghy
n.
103
Marine
yarışta diğer gemiyi geride bırakmak
drop a vessel
v.
104
Marine
(yarışta veya deniz savaşında) rüzgara karşı avantajlı konum elde etmek
weather
v.
Breeding
105
Breeding
yarışta kullanılamayacak (at)
way-wise
adj.
Sport
106
Sport
(yarışta) son düzlük
the stretch
n.
107
Sport
yarışta arkada kalmış sporcu
back marker
n.
108
Sport
yarışta bayrak değiştirme noktası
passing zone
n.
109
Sport
yarışta startı veren kimse
flagman
n.
110
Sport
(yarışta) öne geçmek için yapılan agresif hamle
attack
n.
111
Sport
yarışta son tur
bell lap
n.
112
Sport
yarışta bekleme süresi
law
n.
113
Sport
yarışta bekleme mesafesi
law
n.
114
Sport
(yarışta veya yarışmada) dövüş horozunu, köpeği tutan veya kışkırtan kimse
handler
n.
115
Sport
yarışta diğer yarışmacılardan önce başlama
head start
n.
116
Sport
(yarışta kazanma ihtimali düşük olmasına karşın) kazanan at
roughie
n.
117
Sport
(yarışta) ikincilik
runner-up finish
n.
118
Sport
(yarışta) ikincilik
second-place finish
n.
119
Sport
yarışta bir başka at için hızın belirlenmesi için kullanılan at
running-mate
n.
120
Sport
yarışta birlikte yer alan at
running-mate
n.
121
Sport
(yarışta) koşarak başlama
running start
n.
122
Sport
(yarışta) rota
distance
n.
123
Sport
(yarışta) yol
distance
n.
124
Sport
(yarışta) mesafe
distance
n.
125
Sport
(yarışta) kural ihlaline karşı üstü açık bir arabada bisikletçilere eşlik eden hakem
commissaire
n.
126
Sport
(yarışta) birincilik
pace
n.
127
Sport
(yarışta) birinci sıra
pace
n.
128
Sport
yarışta hızı belirleyen at
pacesetter
n.
129
Sport
yarışta dereceye girmek için başa baş gitme
dice
n.
130
Sport
bir devirlik mesafe ile geçmek (yarışta rakibini)
lap
v.
131
Sport
geride bırakmak (yarışta)
outdistance
v.
132
Sport
(yarışta) bir tur önde olmak
lap
v.
133
Sport
(yarışta) farkla yenmek
distance
v.
134
Sport
(yarışta rakibi) ezmek
posterize
v.
135
Sport
(yarışta rakibi) gömmek
posterize
v.
136
Sport
(yarışta rakibi) ezmek
posterise
v.
137
Sport
(yarışta rakibi) gömmek
posterise
v.
138
Sport
(bir yarışta) üçüncü olmak
show
v.
139
Sport
(bir yarışta) yarışmacıyı kuşatmak
pocket
v.
140
Sport
yarışta bitirmedi
did not finish (d.n.f.)
abrev.
Wagering
141
Wagering
(örneğin bir at yarışında) bahisçinin kazanması için dört farklı yarışta kazananı bilmesini gerektiren bahis sistemi
twin double
n.
142
Wagering
yarışta sonuncu gelen at
whipperin
n.
143
Wagering
yarışta sonuncu gelen at
whipper-in
n.
144
Wagering
iddialı yarışta yer alan at
claimer
n.
Slang
145
Slang
yarışta ilk üçe girmek
be in the money
v.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of yarışta
×
Term Options
Corregir / Sugerir
Francés Inglés Diccionario
Español Inglés Diccionario
Alemán Inglés Diccionario
Inglés Sinónimo Diccionario
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy