Historique

bununla

Sens de "bununla" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 3 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	bununla	herewith adv.
2	General	bununla	per quod adv.
3	General	bununla	with this pron.

Sens de "bununla" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 119 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
Common Usage
1	Common Usage	bununla birlikte	however adv.
General
2	General	antik dönemde baküs festivallerinde taşınan fallusa ait veya bununla ilgili	ithyphallic adj.
3	General	bununla kalmayıp	not only that adv.
4	General	bununla beraber	withal adv.
5	General	bununla birlikte	in addition to this adv.
6	General	bununla beraber	nevertheless adv.
7	General	bununla birlikte	after all adv.
8	General	bununla beraber	at the same time adv.
9	General	bununla beraber	still adv.
10	General	bununla birlikte	all the same adv.
11	General	bununla birlikte	still adv.
12	General	bununla beraber	therewithal adv.
13	General	bununla beraber	nonetheless adv.
14	General	bununla birlikte	in the meantime adv.
15	General	bununla kalmayıp	on top of that adv.
16	General	bununla birlikte	nevertheless adv.
17	General	bu süre içinde bununla birlikte	in the meantime adv.
18	General	bununla birlikte	besides adv.
19	General	bununla birlikte	nonetheless adv.
20	General	bununla beraber	however adv.
21	General	bununla beraber	notwithstanding adv.
22	General	bununla birlikte	at the same time adv.
23	General	bununla beraber	having said that adv.
24	General	bununla birlikte	having said that adv.
25	General	bununla birlikte	none the less adv.
26	General	bununla birlikte	though adv.
27	General	bununla birlikte	on the other hand adv.
28	General	bununla ilgili	in respect to this adv.
29	General	bununla birlikte	that said adv.
30	General	bununla beraber	that said adv.
31	General	bununla beraber	in addition adv.
32	General	bununla beraber	though adv.
33	General	bununla birlikte	again adv.
34	General	bununla beraber	yet adv.
35	General	bununla birlikte	much as/though adv.
36	General	bununla beraber	in despite of prep.
37	General	bununla bağlantılı olarak	in relation to prep.
38	General	bununla bağlantılı olarak	regarding this prep.
39	General	bununla bağlantılı olarak	in conjunction with prep.
40	General	bununla bağlantılı olarak	related to prep.
41	General	bununla birlikte	neverthelater [obsolete] conj.
42	General	bununla birlikte	although conj.
Phrases
43	Phrases	bununla birlikte	yet adv.
44	Phrases	bununla dahi	even with this expr.
45	Phrases	bununla ilgili olarak	to the extent that expr.
46	Phrases	bununla beraber	that being said expr.
47	Phrases	bununla sınırlı kalmayacak şekilde	but not limited to this expr.
48	Phrases	bununla beraber	come to that expr.
49	Phrases	bununla ilgili olarak	in relation to that expr.
50	Phrases	bununla birlikte	that being said expr.
51	Phrases	bununla beraber	with that being said expr.
52	Phrases	bununla birlikte	with that being said expr.
53	Phrases	bununla birlikte şu var ki	the fact remains that expr.
54	Phrases	bununla bağlantılı olarak	in connection with this expr.
55	Phrases	bununla bile	even with this expr.
56	Phrases	(ancak) bununla sınırlı olmamak üzere	including but not limited to expr.
57	Phrases	(ancak) bununla sınırlı kalmamak üzere	including but not limited to expr.
58	Phrases	... dâhil, ancak bununla/bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla	including, without limitation ... expr.
59	Phrases	bununla da kalmayıp	as if that were not enough expr.
60	Phrases	ne gider/ne bununla uyumlu olur?	what goes with? expr.
Colloquial
61	Colloquial	bununla yüzleş	face it expr.
62	Colloquial	(bununla ilgili) bir sıkıntın mı var?	do you have a problem with that? expr.
63	Colloquial	(bununla ilgili) bir itirazın mı var?	do you have a problem with that? expr.
64	Colloquial	bununla beraber	still and all expr.
65	Colloquial	(ve) bununla birlikte	and with that said expr.
66	Colloquial	(ve) bununla beraber	and with that said expr.
Idioms
67	Idioms	onunla bununla sürtmek	play the field v.
68	Idioms	bununla da kalmayıp	all that and then some expr.
69	Idioms	bununla şunun arası bir şey	a halfway house expr.
70	Idioms	bununla ilgili konuşmaz	your lips are sealed expr.
Speaking
71	Speaking	bununla yaşayabilirim	I can live with that expr.
72	Speaking	bununla yaşamak zorundayız	we'll have to live with it expr.
73	Speaking	bununla ilgileneceğim	I'll take care of this expr.
74	Speaking	bununla on oldu	that makes ten expr.
75	Speaking	bununla yaşamak zorundasınız	you'll have to live with it expr.
76	Speaking	bununla tek başıma başa çıkamam	I can't handle this all by myself expr.
77	Speaking	ben olsam bununla böbürlenmezdim	I wouldn't brag about that expr.
78	Speaking	bununla benim hiçbir alakam yok	I have nothing to do with this expr.
79	Speaking	bununla ne yapmamı bekliyorsun?	what do you expect me to do with this? expr.
80	Speaking	bununla ilgili bir şey biliyor musunuz?	do you know anything about this? expr.
81	Speaking	bununla ilgili bir şey biliyor musun?	do you know anything about this? expr.
82	Speaking	bununla biz ilgileniriz	we'll take care of this expr.
83	Speaking	bununla idare ediver işte	try to make do with this expr.
84	Speaking	bununla ilgili bir şey duydun mu?	did you hear anything about that? expr.
85	Speaking	bununla ilgili bir şey biliyor musun diye merak etmiştim	I was just wondering if you knew anything about that expr.
86	Speaking	bununla beraber	for all that I know expr.
87	Speaking	bununla uğraşmak istemiyorum	I don't want to deal with it expr.
88	Speaking	bununla ilgileneceğim	I will deal with this expr.
89	Speaking	bununla pazartesi ilgileneceğim	I'll deal with that on monday expr.
90	Speaking	bununla yaşamayı öğren	learn to live with it expr.
91	Speaking	bununla ilgili konuşmayacağım	lips are sealed expr.
92	Speaking	bununla ilgili herhangi bir kanıtınız var mı?	do you have any evidence of that? expr.
93	Speaking	bununla tek başıma başa çıkamıyorum	I can't handle this all by myself expr.
94	Speaking	bununla idare ediver şimdilik	do with it for now expr.
95	Speaking	bununla ne demek istiyorsun?	what do you mean by that? expr.
96	Speaking	bununla tek başına yüzleşmen gerekecek	you're going to have to face this alone expr.
97	Speaking	bununla ilgili kiminle görüşebilirim?	who can I talk to about this? expr.
98	Speaking	bununla yaşamak zorundasın	you'll have to live with it expr.
99	Speaking	bununla idare ediver şimdilik	try to make do with this for now expr.
100	Speaking	bununla ne yapmam gerekiyor?	what am I supposed to do with this? expr.
101	Speaking	bununla idare ediver işte	do with it for now expr.
102	Speaking	bununla ne yapacağımı bilmiyorum	don't know whether to eat it or rub it on expr.
103	Speaking	gurur duymuyorum bununla	I'm not proud of this expr.
104	Speaking	ne yapacaksın bununla?	what are you going to do with it? expr.
105	Speaking	sen zamanını bununla mı harcıyordun?	this is what you've been wasting time on? expr.
Trade/Economic
106	Trade/Economic	bununla ekli olan	enclosed herewith expr.
Law
107	Law	bununla beraber	therewith adv.
Tourism
108	Tourism	daha pahalı olana doğru veya bununla ilişkili olan	up-market adj.
109	Tourism	daha pahalı olana doğru veya bununla ilişkili olan	upmarket adj.
Computer
110	Computer	bununla ilişkilendir	link to expr.
Chemistry
111	Chemistry	salisilik asidin anilik asit olarak da adlandırılan nitro türevine ait veya bununla ilgili	nitrosalicylic adj.
Marine Biology
112	Marine Biology	kaliforniya'ya özgü uzunlevrek veya bununla akraba bir balık	white perch n.
Football
113	Football	oyuncunun topu kendi gol çizgisinin arkasına kadar götürüp yere dokundurması veya bununla alınan sayı	safety touchdown n.
Music
114	Music	değişik tartımlı bir caz müziği ve bununla yapılan dans	swing n.
Archaic
115	Archaic	bununla beraber	nathless adv.
116	Archaic	bununla beraber	natheless adv.
Slang
117	Slang	covid-19'a karşı aşılanmış ve bununla övünen kimse	vaxhole n.
118	Slang	onunla bununla düşüp kalkmak	chippy around v.
119	Slang	onunla bununla yatıp kalkmak	screw around v.