dilemek - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

dilemek



Sens de "dilemek" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 33 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
dilemek wish v.
General
dilemek postulate v.
dilemek beseech v.
dilemek intreat v.
dilemek call down v.
dilemek desire v.
dilemek plead v.
dilemek petition v.
dilemek ask v.
dilemek entreat v.
dilemek implore v.
dilemek request v.
dilemek solicit v.
dilemek like v.
dilemek ask for v.
dilemek will v.
dilemek beg v.
dilemek wish v.
dilemek bid v.
dilemek supplicate v.
dilemek thig [scottish] v.
dilemek wilne v.
dilemek wold [obsolete] v.
dilemek wull [soctland] v.
dilemek hope [uk] v.
dilemek give v.
dilemek deprecate [obsolete] v.
dilemek desiderate v.
Phrasals
dilemek cry on v.
dilemek will to v.
Politics
dilemek beg for v.
Archaic
dilemek obsecrate v.
dilemek imprecate v.

Sens de "dilemek" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 168 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
özür dilemek apologize v.
baş sağlığı dilemek condole v.
af dilemek apologize v.
özür dilemek apologise v.
af dilemek apologise v.
General
özür dilemek ask pardon v.
af dilemek apologize to somebody v.
başsağlığı dilemek condole with somebody v.
birinden özür dilemek apologize to v.
aman dilemek ask for mercy v.
başsağlığı dilemek condole v.
dilemek (iyi bir şey) wish v.
başsağlığı dilemek give somebody one's condolences v.
gecikme için özür dilemek apologize for delay v.
başarılar dilemek wish someone luck v.
özür dilemek apologise v.
af dilemek appeal for mercy v.
özür dilemek make amends v.
özür dilemek eat one's words v.
özür dilemek make an excuse v.
özür dilemek apologize v.
af dilemek beg pardon v.
özür dilemek be sorry v.
başsağlığı dilemek condole with v.
acil şifalar dilemek wish somebody a quick recovery v.
özür dilemek beg off v.
başarı dilemek wish somebody good luck v.
dilek dilemek make a wish v.
kabahatini itiraf edip af dilemek eat humble pie v.
başsağlığı dilemek sympathize v.
şans dilemek cross one's fingers v.
şans dilemek wish somebody well v.
birinden bir şey için özür dilemek make amends to someone for something v.
başarı dilemek wish success (to someone) v.
(yardım) dilemek supplicate v.
geçmiş olsun dilemek wish someone a speedy recovery v.
başsağlığı dilemek commiserate v.
başarılarının devamını dilemek wish (somebody) a continued success v.
-den dilemek beg of v.
özür dilemek plead v.
iyi şans dilemek wish safe receipt v.
iyi şans dilemek wish safe arrival v.
yardım dilemek appeal for aid v.
özür dilemek make apology v.
özür dilemek beg someone's pardon v.
af dilemek beg someone's pardon v.
-den özür dilemek apologize to v.
-den özür dilemek apologise to v.
mutluluklar dilemek wish happiness v.
mutluluk dilemek wish happiness v.
başarılar dilemek wish somebody success v.
merhamet dilemek plead for pity v.
merhamet dilemek plead for mercy v.
merhamet dilemek ask for compassion v.
merhamet dilemek beg for mercy v.
birisinin gitmesini dilemek wish someone away v.
geçmiş olsun dilemek wish someone get well soon v.
başka biri olmayı dilemek wish to be someone else v.
başsağlığı dilemek offer condolence v.
başsağlığı dilemek sympathise v.
büyülü bir dilek dilemek make a magical wish v.
şahsen özür dilemek apologize in person v.
kabahatini itiraf edip/kabul edip af dilemek acknowledge wrongdoing and ask for forgiveness v.
iyi şans dilemek wish good luck v.
özür dilemek make an apology v.
yanlış bir şeyi dilemek veya istemek miswant v.
olmasını dilemek say amen to v.
canı gönülden dilemek emplore v.
yardım dilemek entreat v.
yardım dilemek intreat v.
(bir şeyin) yok olmasını dilemek unwish [obsolete] v.
(bir şeyin) olmamasını dilemek unwish v.
af dilemek seek forgiveness v.
(birine) başarı dilemek drink v.
başsağlığı dilemek feel for v.
başkası için bir şey dilemek pray v.
tanrı'dan dilemek supplicate v.
Phrasals
birinden özür dilemek square with someone v.
birinden özür dilemek apologize to someone v.
bir şey için birinden özür dilemek apologize to someone for something v.
başkası adına özür dilemek apologize on behalf of someone v.
birinden özür dilemek square with someone v.
birinden af dilemek square with someone v.
hiçbir şey yapmadan bitmesini yok olmasını dilemek wish away v.
hiçbir şey yapmadan ortadan kaybolmasını dilemek wish away v.
için özür dilemek apologize for v.
için af dilemek apologize for v.
(biri için) kötülük dilemek call something down v.
(birinden bir şey) için özür dilemek pardon (one) for (something) v.
(birinden bir şey) için af dilemek pardon (one) for (something) v.
için özür dilemek pardon for v.
için af dilemek pardon for v.
(bir şey) için merhamet dilemek plead for v.
(bir şeyi) bağışlamasını dilemek plead for v.
(biri) için merhamet dilemek plead for v.
(birini) bağışlamasını dilemek plead for v.
(birinden) merhamet dilemek plead with (one) v.
(biri/bir şey) için en iyisini dilemek root for (someone or something) v.
(biri) için kötü bir şey dilemek wish (someone or something) off on (someone) v.
(birinden/bir şeyden) bir dilek dilemek wish on (someone or something) v.
(biri) için kötü bir şey dilemek wish on (someone) v.
-den bir dilek dilemek wish upon v.
için kötü bir şey dilemek wish upon v.
Phrases
suçlanmadan af dilemek suçluluk belirtisidir never ask pardon before you are accused expr.
istenmeden özür dilemek suçu kabullenmektir never ask pardon before you are accused expr.
özür dilemek proffer an apology expr.
özür dilemek için her şeyi yaptı/başka ne yapabilirdi ki she couldn't apologize any more than she did expr.
ölenlere allah'tan rahmet dilemek wish allah’s mercy upon those who lost their lives expr.
Proverb
özür dilemek suçunu kabul etmek demektir he who excuses himself accuses himself
suçlanmadan af dilemek suçluluk belirtisidir never ask pardon before you are accused
izin istemektense af dilemek yeğdir it's better to ask forgiveness than permission
istenmeden özür dilemek suçu kabullenmektir never ask pardon before you are accused
suçlanmadan af dilemek suçluluk belirtisidir never ask pardon before you are accused
istenmeden özür dilemek suçu kabullenmektir never ask pardon before you are accused
Colloquial
(birine) mutluluklar dilemek wish (one) joy v.
(birini) tebrik edip mutluluk dilemek wish (one) joy v.
(birini) kutlayıp mutluluk dilemek wish (one) joy v.
özür dilemek için çok geç it's too late for sorry expr.
özür dilemek bir işe yaramaz it's too late for sorry expr.
özür dilemek durumu değiştirmiyor it's too late for sorry expr.
Idioms
af dilemek cry you mercy v.
biriyle el sıkışıp şans dilemek strike one luck v.
af dilemek lift up the hand v.
birisine şans dilemek cross fingers v.
birisine şans dilemek keep one's fingers crossed for someone v.
başsağlığı dilemek extend one's sympathy v.
başarılar dilemek congratulate on v.
başarılar dilemek congratulate upon v.
birine şans dilemek wish for luck for someone v.
birisine şans dilemek cross one's fingers for someone v.
başsağlığı dilemek condole with v.
ısrarla özür dilemek go into a song and dance about something v.
ısrarla özür dilemek go into the same old song and dance about something v.
şans dilemek have one's fingers crossed v.
af dilemek go to canossa v.
iki parmağını çapraz yaparak şans dilemek cross one's fingers v.
iki parmağını çapraz yaparak şans dilemek keep one's fingers crossed. v.
şans dilemek cross your fingers v.
şans dilemek cross one's fingers v.
şans dilemek keep one's fingers crossed v.
özür dilemek eat words v.
özür dilemek eat your words v.
başsağlığı dilemek extend sympathy v.
ısrarla özür dilemek go into a song and dance v.
şans dilemek have/keep your fingers crossed v.
şans dilemek cross your fingers v.
iyi şanslar dilemek hold your thumbs v.
şans dilemek hold your thumbs v.
şans dilemek keep fingers crossed v.
iki parmağını çapraz yaparak şans dilemek keep fingers crossed v.
(birine) başsağlığı dilemek offer (someone) (one's) condolences v.
biri/bir şey için iyi dilekler dilemek wish somebody/something well v.
birine/bir şeye iyi şans dilemek wish somebody/something well v.
birine/bir şeye başarı dilemek wish somebody/something well v.
birinin/bir şeyin kötülüğünü dilemek wish somebody/something ill v.
birinin/bir şeyin başarısız olmasını dilemek wish somebody/something ill v.
Speaking
birisine şans dilemek all the best to someone v.
özür dilemek için geldim I came to apologize expr.
özür dilemek istedim I just wanted to apologize expr.
sana yaptığım her şey için senden özür dilemek istiyorum I want to apologize for anything that I ever did to you expr.
sadece özür dilemek istedim I just wanted to say I was sorry expr.
tüm bu yolu benden özür dilemek için mi geldin? did you come all the way over here just to say you're sorry? expr.
Law
af dilemek apologize v.
af dilemek apologise v.
History
eski dönemlerde suçluların yargılanırken kiliseye bağlılık kanıtlayarak af dilemek için okuduğu ayet neck verse n.
eski dönemlerde suçluların yargılanırken kiliseye bağlılık kanıtlayarak af dilemek için okuduğu ayet neckverse n.
Religious
(özellikle dua ile) dilemek impetrate v.
Slang
özür dilemek zorunda kalmak eat dirt v.