fire - Turc Anglais Dictionnaire

fire

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Sens de "fire" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 182 résultat(s)

Anglais Turc
Common Usage
fire n. yangın
Here photo albums were destroyed in the fire.
Buradaki fotoğraf albümleri yangında kül oldu.

More Sentences
fire n. ateş
The children roasted marshmallows on the fire.
Çocuklar ateşte marşmelov kızarttı.

More Sentences
fire v. ateşlemek
Lieutenant, fire missile one and recommend me for another medal.
Teğmen, füzeyi ateşleyin ve beni başka bir madalya için önerin.

More Sentences
fire v. kovmak
The company fired him for coming to work drunk.
Şirket onu işe sarhoş geldiği için kovdu.

More Sentences
General
fire n. yangın
As alternative flame retardants are available, fire and environmental risks will not increase as a result of this ban.
Alternatif alev geciktiriciler mevcut olduğundan bu yasağın bir sonucu olarak yangın ve çevresel riskler artmayacaktır.

More Sentences
fire n. alev
He stamped out the fire.
Alevleri söndürdü.

More Sentences
fire n. ateş
The police opened fire on the crowd.
Polis kalabalığın üzerine ateş açtı.

More Sentences
fire n. şömine
He turned up the heat on the electric fire.
Elektrikli şöminenin ısısını yükseltti.

More Sentences
fire v. işten kovmak
I'll have to fire you if you come late so often.
Bu kadar sık geç gelirsen, seni işten kovmak zorunda kalacağım.

More Sentences
fire v. ateş etmek
The police officer fired two shots in the air as a warning.
Polis memuru ikaz etmek amacıyla havaya iki el ateş etti.

More Sentences
fire v. işten çıkarmak
You can't fire me.
Beni işten çıkaramazsın.

More Sentences
fire v. pişirmek
The pottery was fired to the point of vitrification.
Çömlekler vitrifikasyon noktasına kadar pişirilmiştir.

More Sentences
fire v. ateşlemek
Tom fired the pistol three times.
Tom tabancayı üç kez ateşledi.

More Sentences
fire v. kovmak
If I wanted to fire Mueller, I would have done it myself.
Eğer Mueller'ı kovmak isteseydim bunu kendim yapardım.

More Sentences
fire v. işten atmak
We're not going to fire you.
Seni işten atmayacağız.

More Sentences
fire v. yanıp tutuşturmak
She was fired with the desire to visit Jamaica.
Jamaika'yı ziyaret etme arzusuyla yanıp tutuşuyordu.

More Sentences
fire v. ateşlenmek
The engine fired, and they headed out.
Motor ateşlendi ve yola koyuldular.

More Sentences
Trade/Economic
fire v. işten atmak
We've decided not to fire you.
Sizi işten atmamaya karar verdik.

More Sentences
Automotive
fire n. yangın
I am talking about light bulbs, television tubes, and fire retardants.
Ampuller, televizyon tüpleri ve yangın geciktiricilerden bahsediyorum.

More Sentences
General
fire n. kıvılcım
fire n. sıcaklık
fire n. ateş etme
fire n. ısı
fire n. işten çıkartma
fire n. fesatçı
fire n. od
fire n. hırs
fire n. cehennem
fire n. ısıtıcı
fire n. hararet
fire n. heyecan
fire n. ocak
fire n. parlaklık
fire n. parıltı
fire n. (elektrikli veya gazlı) ısıtma aygıtı
fire n. tutku
fire n. yoğun sevgi
fire n. yoğun nefret
fire n. aşırı nefret
fire n. hararetlilik
fire n. coşkunluk
fire n. heveslilik
fire n. ateşlilik
fire n. mangal yüreklilik
fire n. canlılık
fire n. hayat doluluk
fire n. yaratıcılık
fire n. ilham verme
fire n. yakarak yok etme
fire n. yanarak ölme
fire n. yanarak işkence
fire n. ağır imtihan
fire n. sözlü saldırı
fire n. sert eleştiri
fire n. sürekli saldırı
fire n. (mecazen) haşlama
fire n. birbirini takip eden dizi
fire n. art arda gelen sözler
fire n. (pişirme amaçlı) ateş
fire n. şömine ateşi
fire n. soba
fire n. ateş (açma)
fire n. (öfke vb.) ateş
fire v. kışkırtmak
fire v. motor vb çalışmak
fire v. fayrap etmek
fire v. ateş almak (silah)
fire v. atmak
fire v. alev almak
fire v. körüklemek
fire v. ateş almak (tabanca vb)
fire v. tutuşturmak
fire v. teşvik etmek
fire v. fırınlamak
fire v. yakmak
fire v. ateşlemek (silah vb'ni)
fire v. tutuşmak
fire v. avaraya vermek
fire v. yanmak
fire v. soruvermek
fire v. pişirmek (toprak eşyayı fırında)
fire v. sepetlemek
fire v. patlatmak
fire v. azletmek
fire v. atmak (bir el silah)
fire v. ısıtmak
fire v. canlandırmak
fire v. ateşe vermek
fire v. dehlemek
fire v. tezkeresini eline vermek
fire v. püskürtmek
fire v. silah atmak
fire v. ateş almak
fire v. alevlendirmek
fire v. sepet havası çalmak
fire v. parlamak
fire v. tahrik etmek
fire v. dağlamak
fire v. patlamasına yol açmak
fire v. (içten yanmalı motoru) ateşlemek
fire v. (elektron tüpü) gaz boşalttırmak
fire v. zorla çıkarmak
fire v. zorla bırakmak
fire v. dışarı atmak
fire v. evden çıkarmak
fire v. savurmak
fire v. fırlatmak
fire v. yangını körüklemek
fire v. ateşi harlamak
fire v. ısıtmak
fire v. donmaktan kurtarmak
fire v. kızarmak
fire v. irrite olmak
fire v. gıcık olmak
fire v. kızmak
fire v. sinirlenmek
fire v. fırlatmak
fire v. zorla çıkarmak
fire v. şutlamak
fire v. (ateşin etkisi ile) değişmek
fire v. (ateşin etkisi ile) değişikliğe uğramak
fire v. tüm çanları aynı anda çalmak
fire v. ateş açmak
fire v. sabırsızlandırmak
fire v. (çömlek vb.) pişirmek
fire v. (motor) çalışmak
fire adj. yakan
fire adj. yakıcı
fire adj. yanan
fire adj. yangın söndürme ile ilgili
fire adj. yangın söndürmede kullanılan
fire adj. yangın söndürmeye ilişkin
fire adj. itfaiyecilik ile ilgili
fire adj. itfaiyecilikte kullanılan
fire adj. itfaiyeciliğe ilişkin
fire adj. kızgın
fire adj. coşkun
fire adj. hararetli
Colloquial
fire v. tezkeresini eline vermek
fire exclam. çok iyi
fire exclam. harika
fire exclam. müthiş
Law
fire v. çalışanı işten çıkarmak
fire v. yangın çıkarmak
Technical
fire n. (ocakta, fırında) yanan yakıt
Automotive
fire v. marşa basmak
Medical
fire n. ateşlenme
fire n. yangı
fire n. yüksek ateş
fire v. sinirsel tepki vermek
fire v. elektriksel sinyal yaratmak
fire v. impuls oluşturmak
Veterinary
fire v. (atın bacağını) alazlamak
Physics
fire n. parlaklık
fire n. prizmatik değerli taş üzerinden yapılan renk oyunu
Chemistry
fire n. ısıtma gücü
fire n. yakıcı güç
Agriculture
fire n. yanık görünüme yol açan bir bitki hastalığı
fire n. yanıklık hastalığı
fire v. (keten) siyah siyah lekelenmek
fire v. (keten) siyah leke ile kaplanmak
fire v. (tahıl veya mısır) erkenden sararmak
Tobacco
fire v. (tütün balyasını) yakmak
Military
fire n. ateşleme
fire n. (silah ile) tarama
fire n. ateş etme
fire n. füze atma
fire n. roket atma
fire n. bombalama
Sport
fire v. (belirli bir sayıda) puan almak
fire v. sayı yapmak
fire v. hedefi vurmak
fire v. hedefe isabet ettirmek
Slang
fire adj. muhteşem
fire adj. harika
fire adj. heyecan verici
fire adj. aşırı güzel
fire adj. yanıyor
fire adj. çok cazibeli
fire adj. göz alıcı
fire adj. albenili
fire adj. yakıyor

Sens de "fire" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 25 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
fire wastage n.
fire outage n.
General
fire turnover n.
fire loss n.
fire leakage n.
fire decrease n.
fire loss in weight n.
fire ullage n.
fire shrinkage n.
fire waste adj.
Trade/Economic
fire deficiency n.
fire shrinkage n.
fire turnover n.
fire ullage n.
fire wantage n.
fire wastage n.
fire tret n.
fire shortage n.
fire waste n.
Law
fire shrinkage n.
Technical
fire ullage n.
fire leakage n.
fire waste n.
fire scalage n.
Textile
fire cloth waste n.

Sens de "fire" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 500 résultat(s)

Anglais Turc
Common Usage
play with fire v. ateşle oynamak
So I can only urge you not to play with fire.
Bu yüzden size sadece ateşle oynamamanızı tavsiye edebilirim.

More Sentences
fire extinguishing media n. yangın söndürücü madde
General
spread of fire n. yangının yayılması
Any structure of wood contributes to the spread of fire.
Ahşabın herhangi bir yapısı yangının yayılmasına katkıda bulunur.

More Sentences
fire extinguisher n. yangın tüpü
Tom ran to get a fire extinguisher.
Tom yangın tüpü almak için koştu.

More Sentences
fire prevention n. yangın önleme
What is more, fire prevention measures are already a part of the EU Regulation on Rural Development.
Dahası, yangın önleme tedbirleri halihazırda AB Kırsal Kalkınma Tüzüğünün bir parçasıdır.

More Sentences
forest fire n. orman yangını
The farmer is the first person to confront a forest fire.
Bir orman yangınıyla ilk karşılaşan kişi çiftçidir.

More Sentences
fire resistance n. yangına dayanıklılık
Accordingly, the fire resistance class is G4 and G3.
Buna göre yangına dayanıklılık sınıfı G4 ve G3'tür.

More Sentences
fire risk n. yangın riski
Because of the high fire risk, the governor of California issued a statewide campfire ban.
Yüksek yangın riski nedeniyle Kaliforniya valisi eyalet çapında kamp ateşi yasağı yayınladı.

More Sentences
fire escape n. yangın merdiveni
Tom pointed to the fire escape.
Tom yangın merdivenini işaret etti.

More Sentences
fire hazard n. yangın tehlikesi
This presents a serious fire hazard and can damage the pipe.
Bu ciddi bir yangın tehlikesi oluşturur ve boruya zarar verebilir.

More Sentences
fire hose n. yangın hortumu
Imported fire hoses of American, German and Italian origin are the most preferred hoses in the market.
Amerikan, Alman ve İtalyan menşeli ithal yangın hortumları piyasada en çok tercih edilen hortumlardır.

More Sentences
line of fire n. ateş hattı
Again democratic rights are in their line of fire.
Yine demokratik haklar onların ateş hattında.

More Sentences
fire detector n. yangın dedektörü
Automatic fire alarm systems are activated through fire detectors, such as smoke or heat sensors.
Otomatik yangın alarm sistemleri, duman veya ısı sensörleri gibi yangın dedektörleri aracılığıyla etkinleştirilir.

More Sentences
fire protection n. yangından koruma
Buy the best fire protection you can afford.
Ödeyebileceğiniz en iyi yangın korumasını satın alın.

More Sentences
fire department n. itfaiye
There is a hospital, a fire department, a dental health centre and even a stadium.
Hastane, itfaiye, diş sağlığı merkezi ve hatta stadyum bile var.

More Sentences
fire department n. itfaiye teşkilatı
Today, he is a member of the fire department.
Bugün itfaiye teşkilatının bir üyesi.

More Sentences
fire drill n. yangın tatbikatı
Why has there been no fire drill in the Brussels Parliament buildings or the Strasbourg Parliament buildings?
Brüksel Parlamento binalarında ya da Strazburg Parlamento binalarında neden yangın tatbikatı yapılmadı?

More Sentences
fire truck n. itfaiye arabası
Is that a fire truck?
O bir itfaiye arabası mı?

More Sentences
fire alarm n. yangın alarmı
For all I knew, it could have been a fire alarm or something else.
Bildiğim kadarıyla yangın alarmı ya da başka bir şey de olabilirdi.

More Sentences
fire fighter n. itfaiyeci
Philadelphia firefighters are represented by Local 22 of the International Association of Fire Fighters.
Philadelphia itfaiyecileri, Uluslararası İtfaiyeciler Birliği'nin Yerel 22'si tarafından temsil edilmektedir.

More Sentences
fire station n. itfaiye
Tom lives right by the old fire station.
Tom eski itfaiyenin hemen yanında yaşamaktadır.

More Sentences
fire detection system n. yangın algılama sistemi
The curtains that can be integrated into the existing fire detection system start working automatically in the event of danger.
Mevcut yangın algılama sistemine entegre edilebilen perdeler, tehlike anında otomatik olarak çalışmaya başlamaktadır.

More Sentences
fire hydrant n. yangın musluğu
Tom parked his car in front of a fire hydrant.
Tom, arabasını bir yangın musluğunun önünde park etti.

More Sentences
fire engine n. itfaiye arabası
The people there made way for the fire engine.
Oradaki insanlar itfaiye arabasına yol açtı.

More Sentences
fire insurance n. yangın sigortası
How much fire insurance do you think I need?
Sence ne kadar yangın sigortasına ihtiyacım var?

More Sentences
fire brigade n. itfaiye
Many only realised just how bad things were once the fire brigade, the army and the emergency services had left.
Birçoğumuz durumun ne kadar kötü olduğunu ancak itfaiye, ordu ve acil servisler gittikten sonra fark ettik.

More Sentences
fire protection n. yangın korunması
Fire protection engineers are among the most sought-after professionals in the industry.
Yangından korunma mühendisleri sektörde en çok aranan profesyoneller arasındadır.

More Sentences
fire exit n. yangın çıkışı
What is the difference between a fire exit door and a fire door?
Yangın çıkış kapısı ile yangın kapısı arasındaki fark nedir?

More Sentences
fire system n. yangın sistemi
Automatic fire suppression systems are among the best commercial fire systems available today.
Otomatik yangın söndürme sistemleri günümüzde mevcut olan en iyi ticari yangın sistemleri arasındadır.

More Sentences
fire eater n. ateş yiyen
Fire Eater (this was really his name) was very ugly.
Ateş Yiyen (bu gerçekten onun adıydı) çok çirkindi.

More Sentences
fire alarm system n. yangın alarmı sistemi
Some fire alarm systems use additional warnings, such as sending a voice message or making a phone call.
Bazı yangın alarm sistemleri, sesli mesaj gönderme veya telefon görüşmesi yapma gibi ek uyarılar kullanır.

More Sentences
fire tongs n. ateş maşası
I burned my forefinger on fire tongs.
Ateş maşasında işaret parmağımı yaktım.

More Sentences
risk of fire n. yangın riski
Describe how they can reduce the risk of fire occurring.
Yangın riskini nasıl azaltabileceklerini açıklayın.

More Sentences
fire blanket n. yangın battaniyesi
The thickness of the fire blanket is o.43mm.
Yangın battaniyesinin kalınlığı o.43 mm'dir.

More Sentences
fire station n. itfaiye istasyonu
Mülheim has one of the largest and most modern fire stations in Europe.
Mülheim, Avrupa'nın en büyük ve en modern itfaiye istasyonlarından birine sahiptir.

More Sentences
fire brigade n. itfaiye teşkilatı
The fire brigade was established in that period.
O dönemde itfaiye teşkilatı kuruldu.

More Sentences
camp fire n. kamp ateşi
The bread was scorched from being cooked on the open flame of the camp fire.
Ekmek, kamp ateşinin açık alevinde pişirildiği için kavrulmuştu.

More Sentences
ring of fire n. ateş çemberi
Most of these are located in the Pacific Ring of Fire region.
Bunların çoğu Pasifik Ateş Çemberi bölgesinde bulunuyor.

More Sentences
fire chief n. itfaiye şefi
Sami was a fire chief.
Sami bir itfaiye şefiydi.

More Sentences
fire engine n. itfaiye aracı
The people there made way for the fire engine.
Oradaki insanlar itfaiye aracına yol açtı.

More Sentences
fire truck n. itfaiye aracı
Why are there fire trucks in front of our building?
Neden binamızın önünde itfaiye araçları var?

More Sentences
fire extinguishing n. yangın söndürme
Novec™ 1230, manufactured by 3M, is a unique fire extinguishing agent.
3M tarafından üretilen Novec™ 1230, benzersiz bir yangın söndürme maddesidir.

More Sentences
fire and water n. ateş ve su
The four basic elements are Earth, Air, Fire and Water.
Dört temel element Toprak, Hava, Ateş ve Su'dur.

More Sentences
big fire n. büyük yangın
He died in that big fire.
O büyük yangında öldü.

More Sentences
gaseous fire suppression n. gazlı yangın söndürme
AKRONEX International specializes in automatic gaseous fire suppression systems.
AKRONEX International, otomatik gazlı yangın söndürme sistemleri konusunda uzmanlaşmıştır.

More Sentences
fire drill n. yangın tatbikatı
We had a fire drill yesterday.
Dün bir yangın tatbikatı yaptık.

More Sentences
fire pit n. ateş çukuru
Okay, that is our exact outdoor fire pit.
Tamam, bu tam olarak bizim açık hava ateş çukurumuz.

More Sentences
fire door n. yangın kapısı
Magnetic locks are commonly used for wooden doors, metal doors, and fire doors.
Manyetik kilitler genellikle ahşap kapılar, metal kapılar ve yangın kapıları için kullanılır.

More Sentences
catch fire v. ateş almak
The curtain caught fire.
Perde ateş aldı.

More Sentences
set fire to v. kundaklamak
They set fire to houses and farm buildings.
Evleri ve çiftlik binalarını kundakladılar.

More Sentences
catch fire v. tutuşmak
Paper catches fire easily.
Kağıt kolaylıkla tutuşur.

More Sentences
fire hydrant n. itfaiye vanası
watch fire n. işaret ateşi
fire wall n. yangın duvarı
fire access track n. yangın erişim yolu
signal fire n. uyarı ateşi
running fire n. yaylım ateşi
fire ship n. içi patlayıcı yüklü gemi
fire fighting n. yangınla mücadele
fire ball n. ateşten top
fire station n. yangın makinelerinin muhafaza edildiği yer
the blaze of the fire n. yangının alevleri
zone of fire n. ateş bölgesi
zone fire n. bölgesel yangın
fire station n. itfaiye merkezi
fire fighting water supply n. itfaiye su tedariki
fire fighting n. yangınla savaş
creeping fire n. yavaş yavaş ilerleyen yangın
mine fire n. ocak yangını
fire tower n. yangın kulesi
fire scene n. yangın yeri
fire screen n. yangın perdesi
fire fighting systems n. yangın söndürme sistemleri
fire door n. ocak kapısı
fire fighting equipment n. yangın söndürme ekipmanı
fire station n. itfaiye binası
fire cabinet n. yangın dolabı
fire engine n. yangın tulumbası
call fire n. itfaiye çağırma
fire marshal n. yangın mareşali
grazing fire n. yere paralel ateşleme
fire engine n. yangın söndürme ekipmanını taşıyan motorlu araç
fire proofing n. yangın geçirmezlik
fire alarm n. yangın zili
fire marshal n. itfaiye şefi
fire extinguisher n. yangın söndürme aleti
fire stone n. sileks
fire marshal n. yangın müdürü
fire ship n. ateş gemisi
fire something up n. fayrap etmek (soba/kalorifer vb'ni)
fire dog n. ocağın demir ayaklığı
fire iron n. ocak küreği
fire extinction n. yangın söndürme
fire extinguisher n. yangın söndürme cihazı
fire authority n. itfaiye müdürlüğü
ratio of fire destruction n. yangın hasar oranı
fire screen n. ateş perdesi
fire training n. yangın eğitimi
fire control n. atış kontrolü
gun fire n. top ateşi
direct fire n. açık ateş
fire alarm signal n. yangın alarm sinyali
fire engine n. yangın makinesi
taking fire n. alevlenme
fire plug n. yangın musluğu
fire danger n. yangın tehlikesi
fire watch n. yangın detektörü
fire foam n. yangın köpüğü
fire ship n. yangın gemisi
fire engine n. yangın söndürme pompası
back fire n. ard yakma
fire screen n. ocak siperi
fire iron n. maşa
juvenile fire involvement n. çocuğun ateşle oynama ilgi duyması
salvo fire n. top atışı ile selamlama
annihilating fire n. imha ateşi
fire eaters show n. ateş yutma gösterisi
fire bell n. yangın zili
the power to hire and fire n. işe alma ve işten çıkarma yetkisi
fire hose n. itfaiye hortumu
cross fire n. yaylım ateşi
fire rake n. gelberi
fire prediction n. yangın tahmini
fire station n. yangın istasyonu
cease fire n. ateşkes
fire brigade n. itfaiye örgütü
catching fire n. tutuşma
fire appliance n. yangın söndürme gereçleri
liability for fire damages n. yangın zararlarında sorumluluk
fire proof district n. yangın geçirmez bölüm
fire tongs n. iri ateş maşası
fire fighting equipment n. yangınla mücadele teçhizatı
fire warning n. yangın uyarısı
fire warden n. yangın bekçisi
fire brigade truck n. itfaiye aracı
fire drill n. yangından kaçma talimi
fire engine n. yangın aracı
fire engine n. yangın söndürme aracı
fire engineering n. yangın mühendisliği
searching fire n. arama ateşi
fire iron n. ocak demiri
ball of fire n. becerikli adam
annihilation fire n. imha ateşi
annihilation fire n. tahrip ateşi
fire raising n. kundakçılık
fire indemnity n. yangın tazminatı
fire risk n. yangın rizikosu
fire loss n. yangın zararı
fire loss adjuster n. yangın hasar tespitçisi
fire loss n. yangın hasarı
fire damage n. yangın hasarı
fire raiser n. kundakçı
exposed to fire n. yangına maruz kalan
worshiper of fire n. ateşe tapan
fire exit n. yangın çıkşı
fire fighting drill n. yangın söndürme tatbikatı
wild fire n. kontrol edilemeyen yangın
grass fire n. kontrol edilemeyen yangın
wildland fire n. kontrol edilemeyen yangın
vegetation fire n. kontrol edilemeyen yangın
peat fire n. kontrol edilemeyen yangın
forest fire n. kontrol edilemeyen yangın
hill fire n. kontrol edilemeyen yangın
like a house on fire n. hızla
like a house on fire n. süratle
fire eater n. ateş yutan
fire ladder n. itfaiye merdiveni
fire suppression station n. yangınla mücadele istasyonu
fire truck siren n. itfaiye sireni
fire button n. yangın butonu
fire fighting aircraft n. yangın söndürme uçağı
fire notification system n. yangın ihbar sistemi
fire warning system n. yangın ihbar sistemi
fire damage n. yangın tahribatı
fire damage n. yangın zararı
fire procedure plan n. yangın prosedürü planı
fire resistance test n. ateşe dayanırlık deneyi
ball of fire n. kariyeri hızla yükselen kimse
fire house n. itfaiye binası
fire guard n. şömine siperi
fire grate n. ocak ızgarası
fire bucket n. yangın söndürme kovası
fire suppression n. yangını bastırma
fire partition n. yangın bölmesi
fire season n. yangın mevsimi
fire alarm device n. yangın alarmı aygıtı
fire point n. alev noktası
fire detector n. yangın detektörü
fire hazard n. yangın olasılığı yüksek yer
fire propagation n. ateş yayılması
fire protection n. yangından korunma
fire bar n. ızgara
fire alarm system n. yangın uyarısı sistemi
fire propagation n. alev yayılması
fire point n. yanma noktası
fire bar n. ızgara çubuğu
fire iron n. ocak maşası
fire alarm n. yangın uyarısı
fire hydrant n. yangın söndürme musluğu
gradation of the fire safety n. yangın güvenliği sınıflandırması
fire-worshipper n. ateşperest
drum-fire n. yaylım ateşi
fire-raiser n. kundakçı
fire-hose cabinet n. yangın dolabı
fire-raising n. kundakçılık
drum-fire n. bombardıman
fire-ship n. ateş gemisi
fire-proof door n. yangına dayanır kapı
hand fire extinguisher n. el yangın söndürme aleti
fire loss assessment n. yangın hasarının takdiri
risk of fire n. yangın tehlikesi
fire fighting equipment n. yangın tesisatı
fire equipment n. yangın tesisatı
fire warden n. korucu
fire warden n. orman muhafızı
fire warden n. orman bekçisi
forest fire fighter n. orman muhafızı
forest fire fighter n. korucu
forest fire fighter n. orman bekçisi
field fire system n. saha yangın sistemi
crown fire n. son derece hızlı biçimde yayılan ve kontrol altına alınamayan orman yangını
fire buff n. yangın izleyen kimse
fire buff n. yangın hastası
fire buff n. yangın meraklısı
fire squad n. itfaiye ekibi
fire brigade n. yangın söndürme ekibi
fire brigade crew n. itfaiye ekibi
fire squad n. yangın söndürme ekibi
fire brigade crew n. yangın söndürme ekibi
fire brigade n. itfaiye ekibi
fire crew n. itfaiye ekibi
fire crew n. yangın söndürme ekibi
fire call n. yangın ihbarı
fire safety equipment n. yangın tesisatı
fire dancing n. ateşle yapılan gösteri
fire dancing n. ateş gösterisi
fire performance n. ateş gösterisi
fire performance n. ateşle yapılan gösteri
fire spinning n. ateş dansı
fire twirling n. ateş dansı
fire twirling n. ateşle yapılan gösteri
fire manipulation n. ateş gösterisi
fire spinning n. ateşle yapılan gösteri
fire spinning n. ateş gösterisi
fire dancing n. ateş dansı
fire twirling n. ateş gösterisi
fire manipulation n. ateşle yapılan gösteri
fire hall n. itfaiye istasyonu
fire extinguisher cabinet n. yangın söndürme dolabı
smouldering fire n. için için yanan ateş
fire hazard n. yangın riski
cooking fire n. pişirme ateşi
fire statistics n. yangın istatistiği
fire brigade equipment n. itfaiye teşkilatı teçhizatı
fire department equipment n. itfaiye teşkilatı teçhizatı
fire fighter n. itfaiye eri
fire protection team n. yangından korunma ekibi
fire-fighting equipment n. yangın söndürme teçhizatı
fire protection and fire prevention n. yangından korunma ve yangın önleme
fire fighting helicopter n. yangın helikopteri
fire helicopter n. yangın helikopteri
fire officer n. itfaiyeci
fire safety officer n. itfaiyeci
fire axe n. yangın baltası
head of fire brigade department n. itfaiye daire başkanı
fire brigade sergeant n. itfaiye çavuşu
fire of love n. aşk ateşi
fire of love n. nar-ı aşk
hanging stockings by the fire n. şömine üzerine çorap asma
fire marshal n. itfaiye müdürü
fire marshal n. itfaiye daire başkanı
fire circle n. ateş çemberi
circle of fire n. ateş çemberi
fire captain n. itfaiye şefi/amiri
fire escape n. acil durum çıkış kapısı
fire mage n. ateş büyücüsü
ring of fire n. ateş halkası
fire extinguisher cylinder n. yangın söndürme tüpü
fire marshal n. itfaiye kumandanı
chief fire officer n. itfaiye kumandanı
fire chief n. itfaiye kumandanı
chief fire officer n. itfaiye şefi
fire truck n. itfaiye kamyonu
fire engine n. itfaiye kamyonu
fire apparatus n. itfaiye aracı
fire appliance n. itfaiye aracı
fire starter n. kundakçı
fire starter n. yangın başlatan
fire company n. itfaiye amirliği
fire company chief n. itfaiye grup amiri
fire company assistant chief n. itfaiye grup amir yardımcısı
derelict house fire n. metruk ev yangını
fuse box fire n. sigorta (kutusu) yangını
parked vehicle fire n. park halindeki araç yangını
fire brigade volunteer n. itfaiye gönüllüsü
warehouse fire n. depo yangını
fire training center n. itfaiye eğitim merkezi
fire training centre n. itfaiye eğitim merkezi
fire sand bucket n. yangın kovası
flash fire n. ani yangın
volunteer fire department n. gönüllü itfaiye teşkilatı
shanty house fire n. gecekondu yangını
fire triangle n. yangın üçgeni
fire hook n. ocak/soba demiri/maşası
log fire n. şömine
fire watcher n. yangın gözcüsü
electric fire n. elektrikli soba
electric fire n. elektrik sobası
wood fire n. odun ateşi
goblet of fire n. ateş kadehi
chimney fire n. baca yangını
roof fire n. çatı yangını
fire bender n. ateş bükücü
hoax fire call n. sahte yangın ihbarı
fire officer n. itfaiye amiri
flaming fire n. alevli yangın
istanbul fire brigade n. istanbul itfaiyesi
bureau of fire investigation n. yangın tahkikat bürosu
fire safety specialist n. yangın güvenlik uzmanı
stubble fire n. anız yangını
fire wyvern n. ateş ejderhası
fire sign n. ateş burcu
fire disaster n. yangın felaketi
fire disaster n. yangın afeti
raging fire n. kontrol edilemeyen yangın
raging fire n. azgın yangın
fire of anatolia n. anadolu ateşi
phone catch fire n. telefonun ateş alması/yanması
fire caused by electricity n. elektrik nedenli yangın
call taker (fire brigade) n. operatör (ihbarı karşılayan)
call taker (fire brigade) n. acil durum merkezinde ihbarlarını karşılayan kişi (itfaiyecilik)
turf fire n. tezek ateşi
fire department communications center n. itfaiye komuta merkezi
bureau of fire communications n. itfaiye komuta merkezi
chief of fire department n. itfaiye şube müdürü
fire protection district n. itfaiye
fire authority n. itfaiye
fire service n. itfaiye
fire and rescue service n. itfaiye
initial fire n. başlangıç yangını
fire and rescue service [uk] n. itfaiye teşkilatı
fire authority n. itfaiye teşkilatı
fire authority n. itfaiye
fire and rescue service [uk] n. itfaiye
fire protection district n. itfaiye
fire protection district n. itfaiye teşkilatı
fire service n. itfaiye teşkilatı
fire board n. itfaiye kurulu
fire growth rate n. yangın büyüme oranı
fire ground n. yangın olay yeri (itfaiyecilik)
fire engineer n. yangın mühendisi
fire alarm box n. yangın alarm kutusu
fire plume n. alev huzmesi
doom fire n. kıyamet ateşi
beacon fire n. uzaktan görülebilen bir ateş
beacon fire n. işaret ateşi
bengal fire n. bengal ateşi
indian fire n. eskiden uyarı ve ışıklandırma için kullanılan mavimsi beyaz bir ateş
vfd (volunteer fire department) n. gönüllü itfaiye teşkilatı
fire rainbow n. yangın gökkuşağı
open fire n. şömine veya ocak dışında yakılan ateş
open fire n. kamp ateşi
open fire n. ortada/açıkta yakılan ateş
brush fire n. çalı yangını
brush fire n. küçük çaplı kriz
gas fire n. gazlı ısıtıcı
gas fire n. gazlı şömine
grecian fire n. grejuva ateşi
greek fire n. söndürülmesi güç ateş
grecian fire n. rum ateşi
council fire n. kuzey amerika kızılderililerinin konsey sırasında yaktığı tören ateşi
council fire n. kuzey amerika kızılderili konseyi
cross fire n. kıran kırana laf dalaşı
cross fire n. hararetli atışma
cross fire n. çapraz ateş
cross fire n. çatışmalı durum
fen fire n. bataklık yakamozu
fire hook n. yangın kancası
fire wall n. yangın kompartıman duvarı
fire lighter n. çakmak
fire brigade n. yangın söndürme teşkilatı
fire wheel n. çarkıfelek havai fişek
fire fighter n. maden ocağı yangınlarını söndüren kimse
fire-breathing n. (akrobaside) ağızdan ateş çıkarma
fire fighter n. itfaiye çalışanı
fire eater n. haydut
fire tower n. yangın gözetleme kulesi
fire [uk] n. odun
fire storm n. başkaldırı
fire wall n. sınırlayıcı
fire escape n. dış yangın merdiveni
fire wall n. bariyer
fire department n. itfaiye ekibi
fire eater n. militanlık eden kimse
fire water n. güçlü bir alkollü içki çeşidi
fire storm n. suni yangın
fire brigade [uk] n. itfaiye birimi
fire iron n. şömine yanı odunluk
fire pot n. ateş çanağı
fire balloon n. sıcak hava balonu
fire storm n. saldırı sonucu çıkan yangın
fire control n. yangın söndürme
fire [obsolete] n. havai fişek
fire box n. ateş haznesi
fire bug n. yangın çıkararak zarar vermeyi amaçlayan vandal
fire trap n. yangın sırasında dışına çıkılamayan yer
fire wall n. yangına dayanıklı bina destek duvarı
fire irons n. ocak aletleri
fire-breathing n. nefret dolu konuşma
fire tower n. su kulesi
fire trap n. yanıcı atık
fire eater n. fanatik kimse
fire-breathing n. (akrobaside) ateş püskürtme
fire-breathing n. sert konuşma
fire hall n. itfaiye
fire irons n. şömine aletleri
fire marshall n. orman yangınlarından sorumlu yetkili
fire brigade [uk] n. yangın söndürme birimi
fire balloon n. dilek feneri
fire eater n. vandal kimse
fire basket n. ızgara şeklinde ateş yakma kovası
fire hall n. itfaiye merkezi
fire [uk] n. yakıt
fire tower n. yangın merdiveni
fire storm n. tahrip gücü yüksek yangın
fire fighter n. yangın söndüren kimse
fire [obsolete] n. yanıcı ve patlayıcı bileşen
fire storm n. geniş çaplı taşkınlık
fire irons n. şömine maşa takımı
fire storm n. büyük yangın
fire-breathing n. nefret söylemi
fire alarm n. yangında itfaiyenin ilk müdahalesi
fire basket n. soba
fire escape n. bina dışında yer alan yangın çıkış düzeneği
fire [uk] n. çıra
fire box n. yangın alarmı
fire escape n. kaçış merdiveni
fire eater n. agresif kimse
fire retardant n. (kumaş, yün gibi malzemelere uygulanan) yanmazlık sağlayıcı madde
fire eater n. zorba kimse
fire retardant n. yanmaz madde
fire marshall n. orman yangınlarıyla mücadele dairesi çalışanı
fire escape [uk] n. tekerlekli merdiven
fire blanket n. yangın geçirmez battaniye
fire alarm n. yangın alarm sesi
fire chief n. itfaiye birim amiri
fire eater n. baş belası kimse
fire exit n. acil durum çıkışı
fire box n. yanma haznesi
fire alarm n. yangın uyarı zili
fire trap n. yangın esnasında kaçışın mümkün olmadığı bina
fire hook n. yangın söndürmede kullanılan bir kanca türü
fire wall n. yangına dayanıklı duvar
fire control n. yangın koruması
fire eater n. partizanlık yapan kimse
fire iron n. şömine maşası
fire tongs n. kömür maşası
fire pot n. ateşlik
fire storm n. isyan
fire hydrant n. yangın hidrantı
fire tower n. itfaiye eğitim kulesi
fire prevention n. yangın güvenliği
fire department n. itfaiye erleri
fire shovel n. kömür küreği
fire wall n. felaketin yayılmasını önleyen şey
fire tower n. yangın çıkışı
fire box n. (buharlı lokomotifte) ocak
fire fighter n. orman yangınları ile mücadele ekibi üyesi
fire wall n. yangın bariyeri
fire prevention n. yangın önlemleri
fire eater n. kabadayı
fire retardant n. yanmaya dirençli madde
fire-retardant n. yangın önleyici madde
fire-eater n. partizanlık yapan kimse
fire-irons n. şömine aletleri
fire-eater n. agresif kimse
fire-eater n. haydut
fire-irons n. şömine maşa takımı
fire-eater n. vandal kimse
fire-retardant n. yanmaz madde
fire-retardant n. yangın yalıtımı malzemesi
fire-eater n. militana bürünen kimse
fire-fighting n. ani müdahale
fire-eater n. baş belası kimse
fire-eater n. fanatik kimse
fire-eater n. zorba kimse
fire-set n. şömine aksesuarları
fire-eater n. şiddete meyilli kimse
fire-eater n. kabadayı
fire-wheel n. çarkıfelek havai fişek
fire-swallower n. ateş yutan akrobat
smudge fire n. bahçenin donmaması için yakılan ateş
smudge fire n. sinek kovucu ateş
set on fire v. orman yakmak
throw into the fire v. ateşe atmak
destroy by fire v. ateşle tahrip etmek
fire worship v. ateşe tapmak
call in a fire v. itfaiye çağırmak
cook on fire v. ateşte pişirmek
fire someone up v. birini gayrete getirmek