topu - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

topu



Sens de "topu" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 11 résultat(s)

Turc Anglais
General
topu total n.
topu schmear n.
Colloquial
topu kit n.
topu whole kit expr.
topu whole kit and caboodle expr.
topu kit and boodle expr.
topu whole kit and boodle expr.
topu whole shebang expr.
topu whole caboodle expr.
Idioms
topu whole schmear expr.
Slang
topu schmeer n.

Sens de "topu" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 500 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
basket topu basketball n.
General
futbol topu soccer ball n.
bowling topu bowl n.
golf topu deliğe sokmak için hafif vuruş putt n.
bovling topu bowl n.
pinpon topu ping pong ball n.
alan topu tennis ball n.
futbol topu football n.
kağıt topu ream n.
yumruk topu punchball n.
revolver topu cartridge cylinder n.
kar topu white and round n.
kar topu snowball n.
plaj topu beachball n.
topu düşürme fumble n.
basketbol topu basketball n.
ateş topu fireball n.
bilardo topu cue ball n.
sahra topu field gun n.
golf topu golf ball n.
sahra topu fieldpiece n.
selam topu salvo n.
jimnastik topu medicine ball n.
kantar topu ball of a steelyard n.
su topu water polo n.
havan topu howitzer n.
tenis topu tennis ball n.
golf topu tutacağı golf tee n.
nur topu gibi çocuk cherub n.
480/500 tabakalık kağıt topu ream n.
naftalin topu mothball n.
nur topu a lovely child n.
sağlık topu medicine ball n.
kumaş topu batch n.
bilardo topu billiard-ball n.
beysbol topu baseball n.
mol topu moleball n.
tıkalı boruları açma topu mouse n.
boru içi temizleme topu pig n.
domuz topu pig n.
şans topu chance ball n.
beyaz bilardo topu cue ball n.
bilardo topu billiard ball n.
pilates topu pilates ball n.
stres topu stress ball n.
yıldırım topu thunder ball n.
yıldırım topu thunderball n.
sağlık topu med ball n.
egzersiz/jimnastik topu exercise ball n.
egzersiz/jimnastik topu fitness ball n.
toz tutma topu/küresi dust ball n.
disko topu disco ball n.
tükürük topu spitwad n.
tükürük topu spit ball n.
tükürük topu spit wad n.
tükürük topu spitball n.
peynir topu cheese ball n.
ejder topu dragon ball n.
parfüm topu pomander n.
içi bezelye, plastik vb şeylerle doldurulan bir çeşit oyun topu bean bag n.
boya topu paintball n.
alev topu fireball n.
lazer topu laser ball n.
uzay topu oyunu spaceball n.
voleybol topu volleyball n.
(sayı olabilecek topu) kurtarma get n.
ağız topu ball gag n.
topu çok uzağa atabilmesiyle ünlü olan amerikalı profesyonel beyzbol oyuncusu babe ruth n.
savaş topu cannonball n.
çay demleme topu tea maker n.
kitap cildi, futbol topu, ayakkabı vb. bağlayan işçi lacer n.
disko topu glitter ball n.
sabun topu wash ball n.
nur topu gibi cherubimic n.
bir topu sokağın sonuna asılmış demir bir halkadan geçirme üzerine kurulu 17. yüzyıla ait bir oyunda kullanılan çekiç mall n.
topu temizlemek için kullanılan bez merkin n.
disko topu mirror ball n.
beyzbolda topu tutan oyuncunun kullandığı eldiven mit n.
topu yakalamaya çalışırken tutamama muff n.
topu ıskalama muff n.
kağıt topu rime n.
kar topu clag [dialect] [uk] n.
kir topu clag [dialect] [uk] n.
(krikette) oyuncunun kaleye ulaşacağı belli olan bir topu durdururken sopasının durdurma noktasında aldığı dik pozisyon guard n.
jimnastik topu gym ball n.
buz topu iceball n.
(jonglörlükte) tek elle birden çok sayıda topu eşzamanlı olarak fırlatma şeklinde yapılan atış multiplex n.
rulet topu roulette ball n.
tohum topu seed ball n.
(bilardo) topu başka topla vurarak deliğe sokma combination shot n.
(bilardo) oyuncunun karambol ve kırmızı topu deliğe sokarak iki şekilde sayı aldığı vuruş combination shot n.
pamuk topu cotton ball n.
jai alai topu pelota n.
pinpon topu gibi karşılıklı gelip giden şey shittlecock n.
banyo topu bath bomb n.
beyzbol topu baseball n.
(topu) sürme drive n.
topu alma tackle n.
sürmek (topu) dribble v.
topu karşılamak return v.
topu havaya vurmak lob v.
topu uzaklaştırmak clear the ball v.
topu düşürmek (oyunda) fumble v.
topu karşısındakinin ayağından almak tackle v.
topu ayağından almak tackle v.
topu atmak fold v.
topu atmak go bust v.
kar topu oynamak play snowball v.
kar topu atmak snowball v.
topu yakalamak catch the ball v.
(topu) çelmek swerve v.
topu düşürmek drop the ball v.
topu aşırtmak chip the ball v.
topu banda çarptırmak cushion v.
topu auta atmak shoot-out v.
kar topu oynamak have a snowball fight v.
topu yakalamak catch the ball v.
topu düşürmek drop the ball v.
topu elinden kaçırmak drop the ball v.
topu kaptırmak drop the ball v.
topu büyük bir gayretle atmak whale v.
çim topu oyununda küçük topu iki yüzü olan daha büyük toplarla çevrelemek wood v.
çim topu oynamak bool v.
topu yerden çok yükselmeden ve hızlı gideceği şekilde atmak line v.
beyzbol eldiveniyle topu tutmak glove v.
(jonglörlükte) tek elle birden çok sayıda topu eşzamanlı olarak fırlatmak multiplex v.
(çim topunda) topu yuvarlamak overcast v.
topu sürerek ilerlemek dribble v.
(ragbide ortaya atılan topu kapmak için) takım arkadaşlarına kenetlenip birbirini itecek pozisyonu oluşturmak pack v.
(beyzbol topu) atmak peg v.
(topu) kroket sahasının dışına çıkarmak peg out v.
(krokette topu dışarı atarak) oyunu sonlandırmak peg out v.
(yerde yuvarlanan topu) ustalıkla kapmak gather v.
topu daha uzağa atmak outhit v.
(pool veya snooker oyununda) topu kazara cebe yollamak slop v.
(vurucu) atıcının yolladığı topu beklemek take strike v.
topu kaptırmak tackle v.
topu yere çalmak spike v.
nur topu gibi cherubic adj.
nur topu gibi healthy and beautiful adj.
(bilardo topu) deliğe sokulabilir pottable adj.
(bilardo topu) hedefe vurulabilir pottable adj.
(hanedan armasında alev topu) ateş üzerinde tasvir edilen fired adj.
(jonglörlükte) tek elle birden çok sayıda topu eşzamanlı olarak fırlatma şeklinde yapılan atış ile ilişkili plex adj.
topu topu in all adv.
topu topu altogether adv.
Phrasals
(krikette) topu yere düşmeden yakalamak catch out v.
(topu) yakalamak pull down v.
(ragbide) topu rakip takımın kale çizgisinin ötesine atarak gol atmak touch down v.
beyzbolda topu vurucunun üstüne doğru atmak/atarak geriye kaçmaya zorlamak brush back v.
topu dikmek check out v.
gole giden topu vücuduyla durdurmak/kesmek charge down v.
gole giden topu vücuduyla durdurma/kesme charge down v.
(topu vb) birine yuvarlamak roll something to someone v.
(topu vb. ) geri atmak toss back v.
(beyzbolda) vurulan topun rakip oyuncu tarafından yakalanması sonucu topu dışarı atmış sayılmak fly out v.
krikette topu yuvarlamaya başlamak go on v.
(topu birine) atmak pass (something) to (one) v.
(topu atmak serve up (something) v.
vuruş yapmadan önce topu belirlenen yere koymak tee up v.
(golfte pes ettiğini belli etmek için) oyun sırasında topu yerden almak pick up v.
Phrases
ali, topu at ali, throw the ball expr.
Colloquial
beyzbolda topu iç sahanın hemen dışına gönderen hafif vuruş blooper n.
enerji topu/yumağı bundle of energy n.
(amerikan futbolu ve hokeyde) topu karşı takımdan ele geçirmek takeaway n.
(amerikan futbolu ve hokeyde) topu karşı takımdan kapma takeaway n.
topu rakibe verme turnover n.
pinpon topu gibi karşılıklı gelip giden şeyler shuttlecock n.
(beysbolda) tam kale koşusu gerektirip topu saha dışına çıkaran vuruş dinger [us] n.
(beysbolda) vurucunun topu oyun alanına atması dinger [us] n.
basket topu rock n.
toru topu kaboodle n.
tükürük topu spitter n.
futbol topu oval n.
topu atmak go bankrupt v.
topu dikmek bite the dust v.
(golf) topu başlama yerine yerleştirmek tee up v.
beyzbolda yerden giden topu eldivenle yakalamak/durdurmak field a grounder v.
beyzbolda yerden giden topu eldivenle tutmak/kurtarmak field a grounder v.
topu atmak be busted v.
beysbol veya softbolda topu, dört kaleyi de alıp sayı yapmaya izin verecek şekilde iç sahanın dışına vurmak hit a home run v.
basketbolda topu yakından potadan sektirerek atış yapmak lay up v.
topu yanlış yere göndermek shank it v.
yanlış vuruş yapıp topu yanlış yöne göndermek shank it v.
(topu) avuçlamak palm (something) v.
(basketbol topu) potanın kenarından dönüp/sekip dışarı çıkmak rim out v.
topu potanın kenarından sektirerek/döndürerek basketi kaçırmak rim out v.
(golfte) topu deliğin ağzından döndürerek deliğe sokamamak rim out v.
git topu getir go get the ball expr.
topu topu all in all expr.
topu topu (bir şey) all of (something) expr.
topu topu (bir şey) all of (something) expr.
(beyzbolda) vurucunun topu saha dışına göndermesi it's outta here expr.
Idioms
topu atma beggar's bush n.
tam bir ateş topu fireball n.
tam bir ateş topu ball of fire n.
deniz topu ya da benzeri silah gunner's daughter [obsolete] n.
ateş topu a ball of fire n.
(çim topu oyununda topu) kazayla yerinden oynatmak burn a bowl v.
topu bilardo masasının cebine sokmak pocket a ball v.
sekmeden önce topu almaya/topa vurmaya çalışmak take the ball before the bound v.
(basketbol, futbol) kolay sayı kazanmak için rakip sahada topu beklemek cherry-pick v.
ragbi ve futbolda topu kale çizgisinden çevirmek clear (one's) lines v.
kaleye giden topu kale çizgisinde durdurmak clear (one's) lines v.
topu dikmek carry the stick v.
(topu) kaçırmak/yakalayamamak let slip by v.
(topu) kaçırmak/yakalayamamak let something slip by v.
(topu) kaçırmak/yakalayamamak let something slide by v.
topu başkasına atmak pass the buck v.
topu kendi sahasında tutmak have the ball in one's court v.
(topu) oyuna sokmak bring into play v.
topu taca atmak kick (something) into touch [uk] v.
hedef topu ve beyaz topu çizgide bırakmak double in balk v.
(basketbol, futbol) topu sürmek advance the ball v.
(basketbol, futbol) topu potaya, kaleye yaklaştırmak advance the ball v.
(basketbol, futbol) topu sürmek advance the ball v.
(basketbol, futbol) topu potaya, kaleye yaklaştırmak advance the ball v.
topu yakalayıp elinde tutmaya çalışmak bobble the ball v.
topu yakalayıp düşürmemeye çalışmak bobble the ball v.
topu kendi sahasında tutmak have the ball in court v.
krikette topu altı koşu kazandıracak kadar uzağa vurmak hit/knock something for six v.
(krikette) topu bilerek sahanın bir tarafına doğru vurmak/göndermek pick (one's) spot v.
oyun süresi bitene kadar topu elinde tutmak run the clock out v.
topu kalecinin üzerinden aşırtarak golü bulmak slip one past the goalie/keeper/goaltender v.
topu ıskalayan atlete söylenen alaylı söz couldn't catch a cold expr.
topu birden lock stock and barrel expr.
topu birden lock, stock and barrel expr.
Speaking
topu yere koy put the ball on the floor expr.
Trade/Economic
500 tabakalık kağıt topu ream n.
Technical
hava topu air rifle n.
hava topu airgun n.
bukaşi topu deneyi bokashi ball experiment n.
çamur topu clay gun n.
elektron topu merkezlemesi electron gun alignment n.
el topu handball n.
hava topu air gun n.
havan topu howitzer n.
hava topu air cannon n.
kapı topu door button n.
kapı çekme topu knob pull n.
kil topu clay gun n.
kireç önleyici yıkama topu anti-limescale ball n.
kumaş topu batch n.
kumaş topu cloth batch n.
sarkaç topu pendulum bob n.
sıcak eksiuç topu hot cathode gun n.
sıcak katot topu thermionic cathode gun n.
sıcak eksiuç topu thermionic cathode gun n.
sıcak katot topu hot cathode gun n.
tıkama topu mud gun n.
tenis topu tennis ball n.
taret topu turret gun n.
500 tabakalık kağıt topu ream n.
dağlama topu etching ball n.
(altının ince yapraklara ayrılmak için içinde dövüldüğü) vellum kağıdı topu cutch n.
(altının ince yapraklara ayrılmak için içinde dövüldüğü) sert kağıt topu cutch n.
el yapımı ıslak kağıt topu post n.
(topu) döndürmek whip v.
(topu) havaya atmak wing v.
(topu) havaya fırlatmak wing v.
Computer
imleç denetim topu trackerball n.
denetim topu control ball n.
imleç denetim topu control ball n.
imleç denetim topu track ball n.
iz topu track ball n.
imleç denetim topu trackball n.
imleç denetim topu rollerball n.
topu bir ayağı ile geriye çekmek drag back v.
topu yeniden oyna replay ball expr.
topu fırlat launch ball expr.
Informatics
fare topu mouse roller n.
imleç denetim topu control ball n.
Textile
kumaş ve trikotaj topu piece goods n.
kumaş topu cloth batch n.
naftalin topu moth ball n.
iplik topu balloon n.
pamuk kozası topu lock n.
keten kumaş topu lockram n.
Automotive
denetim topu trackball n.
Aeronautic
alev topu flare n.
uçaksavar topu antiaircraft n.
Marine
çapa topu anchor ball n.
gemi topu metali admiralty gunmetal n.
ileri mevzi topu forward gun n.
Mining
kömür topu coal ball n.
Medical
fungus topu fungus ball n.
mantar topu fungus ball n.
(alternatif tıp) şiatsuda kulak stres topu earball n.
sağlık topu egzersizi medicine ball n.
doğumda kullanılan pilates topu birthing ball n.
doğum topu birthing ball n.
egzersiz topu stability ball n.
pilates topu stability ball n.
Psychology
bilardo topu modeli billiard-ball model n.
Veterinary
hayvanların midesinde biriken tüy topu food ball n.
sığır midesinde biriken kıl topu ox ball n.
Gastronomy
çay demleme topu tea ball n.
pirinç topu o-nigiri n.
pirinç topu nigirimeshi n.
pirinç topu o-musubi n.
pirinç topu rice ball n.
pirinç topu onigiri n.
matzo köfte topu matzo ball n.
matzo köfte topu knaidel n.
patates topu potato ball n.
ekşi şeker topu sour ball n.
patlamış mısır topu corn ball n.
kızartılmış körpe mısır topu corn oyster n.
patlamış mısır topu cornball n.
balık topu fish ball n.
balık topu gefilte fish n.
balık topu fishball n.
hindistancevizi parçaları ve genellikle çikolata sosu ile kaplı dondurma topu snowball n.
Physics
gluon topu glueball n.
Biology
dışı kahverengimsi sarı ve içi koyu morumsu olan bir toprak topu mantarı scleroderma aurantium n.
Marine Biology
yosun topu sea ball n.
Botanic
grimsi yeşil futbol topu şeklinde pürüzlü kabuklu büyük meyveler veren çeşitli balkabaklarına verilen ad hubbard squash n.
kök topu rootball n.
Agriculture
altında toprak topu bulunan bitkilerin dikilmesi ball planting n.
Forestry
kök topu root ball n.
Fishery
balık yemi topu fish pellet n.
History
bir topu sokağın sonuna asılmış demir bir halkadan çekiç yardımı ile geçirme üzerine kurulu bir 17. yüzyıl oyunu mall n.
eskiden topçu'ya topu doldurmasında, ateşlemesinde ve temizlenmesinde yardımcı olan kimse matross n.
eskiden topçuya topu doldurmasında, ateşlemesinde ve temizlenmesinde yardımcı olan kimse montross [obsolete] n.
bir çeşit savaş topu lombard n.
ortaçağ'da kuşatmada kullanılan, büyük taş ve benzeri nesneler atan ağır bir savaş topu scorpion n.
Environment
ateş topu fire-ball n.
Meteorology
ateş topu fireball n.
Military
uçaksavar topu aerogun n.
sahra topu olmayıp sur üzerinde kullanılan top arabası ya da büyük silah rampart gun n.
bomba, ağır silah, havan topu veya roket mermisindeki fünyeyi çıkartma rearming n.
tank topu tank shell n.
savaş gemisi topu chase gun n.
takip gemisi topu chase gun n.
savaş gemisi topu chase piece n.
takip gemisi topu chase piece n.
savaş gemisi topu chaser n.
takip gemisi topu chaser n.
gemi topu naval gun n.
topu ekseninde yanlamasına döndürmek traverse n.
topu mil etrafında döndürmeye yarayan platform traversing platform n.
ateş topu fireball n.
bayrak indirme topu retreat gun n.
bayrak indirme topu evening gun n.
bombardıman topu bombardment cannon n.
cebel topu mountain artillery n.
deney topu test piece n.
deneme topu test piece n.
dağ topu mountain artillery n.
hava savunma topu anti-aircraft gun n.
havan topu howitzer n.
havan topu mortar n.
hücum topu assault gun n.
ikinci dünya savaşında kullanılmış bir cins alman topu füze bataryası moaning minnie n.
kanat topu wing gun n.
mukayese topu test piece n.
merasim topu minute gun n.
merasim topu saluting gun n.
pompom topu pompom n.
piyade destek topu infantry support gun n.
sahra topu field cannon n.
sahra topu field gun n.
sabah topu morning sun n.
sabah topu reveille gun n.
sahra topu field piece n.
sahra eğitim topu field artillery trainer n.
selam topu saluting gun n.
su bomba topu y gun n.
su bombası topu y gun n.
tank topu tank gun n.
taret topu turret gun n.
tanksavar topu antitank gun n.
tevcih topu directing gun n.
tank topu tank cannon n.
uçaksavar topu antiaircraft gun n.
uçaksavar topu anti-aircraft gun n.
uçaksavar topu flack n.
uçaksavar topu pom-pom n.
uçaksavar topu ack-ack n.
ortaçağ'da kuşatmada kullanılan, büyük taş ve benzeri nesneler atan ağır bir savaş topu trebucket n.
ortaçağ'da kuşatmada kullanılan, büyük taş ve benzeri nesneler atan ağır bir savaş topu trebuchet n.
ortaçağ'da kuşatmada kullanılan, büyük taş ve benzeri nesneler atan ağır bir savaş topu onager n.
ortaçağ'da kuşatmada kullanılan, büyük taş ve benzeri nesneler atan ağır bir savaş topu mangonel n.
ortaçağ'da kuşatmada kullanılan, büyük taş ve benzeri nesneler atan ağır bir savaş topu bricole n.
ortaçağ'da kuşatmada kullanılan, büyük taş ve benzeri nesneler atan ağır bir savaş topu ballista n.
alman seksen sekizlik topu eighty-eight n.
orta çağ'da kuşatmada kullanılan, büyük taş ve benzeri nesneler atan ağır bir savaş topu espringal n.
makineli tüfek veya hava topu ve bunları kullanan personeli taşımak için kullanılan kamyonet weapons carrier n.
sabah topu morning gun n.
eskiden ingiliz alaylarının kullandığı bir araba üzerindeki hafif sahra topu galloper n.
eskiden ingiliz alaylarının kullandığı bir araba üzerindeki hafif sahra topu galloper gun n.
büyük namlulu bir tür savaş topu long tom n.
savaş topu long tom n.
küçük bir tür havan topu cohorn n.
bir topu yana atmak slew v.
(topu) arkasındaki iki tekerlekli el arabasından ayırmak unlimber v.
Hunting
toplu tabanca topu cylinder n.
duman topu smoke ball n.
topu ateşlerken ateşleme fitilinin tutuşma hızını yavaşlan oluklu hazne match tub n.
Sport
golfte bir deliğe belirlenen vuruş sayısından üç vuruş önce topu sokma albatross n.
topu sert veya çukur alandan yeşil zemine atma (golf) recovery n.
(topu vb.) zamanında tutma ya da vurma catch n.
ispanyollara özgü Jai alai to oyununda topu yakalamak ve atmak için kullanılan kepçe şeklinde hasır sepet/raket cesta n.
sağ elini kullanan oyuncu için sağa, sol elini kullanan oyuncu için sola sapan bowling topu backup n.
lakros topu lacrosse ball n.
kadın lacrosse oyununda (hokey benzeri oyun) topu defanstan forvete taşıyan oyuncu third home n.
kadın lacrosse oyununda (hokey benzeri oyun) topu defanstan forvete taşıyan oyuncu third man n.
(hentbolda) kalecinin topu takım arkadaşına atması throw-out n.
ragbide gol çizgisinin önünde şut çekmek için topu yere bırakma touchdown n.
(çim topu oyununda) atış sonucu ufak beyaz topa değen siyah top toucher n.
(ragbide) topu rakip takımın kale çizgisinin ötesine atarak gol atmak touch the ball down n.
(ragbide) topu rakip takımın kale çizgisinin ötesine atarak gol atmak touch down the ball n.
golfte topu engelleyen yapay tümsek trap n.
beyzbol eldiveninin başparmak ve işaret parmağı arasında topu almak için cep oluşturan deri parçası trap n.
(ragbide) topu rakibin kale çizgisine geçirme try n.
krikette sopayla topu yakın tarafa gönderecek şekilde yapılan vuruş turn n.
krikette sopayla topu yakın tarafa gönderecek şekilde yapılan vuruş break n.
amerikan futbol topu football n.
antrenman topu training ball n.
badminton topu shuttlecock n.
bilardo topu pool ball n.
bovling topu bool n.
bowling topu bowling ball n.
bovling topu bowling bowl n.
bilardo topu billiard ball n.
buz hokeyi topu rubber n.
beyzbolda topu üçüncü kaleden ikinciye, oradan birinci kaleye atma around the horn n.
buz hokeyi topu puck n.
egzersiz topu exercise ball n.
egzersiz topu exercise ball n.
egzersiz topu swiss ball n.
golf topu kurtarıcısı/toplayıcısı golf ball retriever n.
golfte topu engelleyen tümsek veya çukur bunker n.
golfte topu engelleyen tümsek sand trap n.
krikette topu atan bowler n.
özel topu ve raketleriyle kapalı bir odada oynanan top oyunu squash n.
plaj topu beach ball n.
pilates topu pilates ball n.
rugby topu rugby ball n.
sağlık topu medicine ball n.
su topu oyuncusu water polo player n.
su topu kalesi water polo goal n.
su topu water polo n.
topu kapma (amerikan futbolu) interception n.
topu yere vurma tap n.
topu ayaklarıyla kurtarma kick save n.
topu havaya kaldırarak yapılan bilek vuruşu flip shot n.
topu yere düşürmeden havada oynama fly ball n.
topu iterek pas verme push pass n.
topu itme push the ball n.
topu oyuna sokan oyuncu thrower in n.
golfte topu yuvaya yerleştirdikten sonra deliğe sokmak için yapılan vuruş approach n.
topu yuvarlamadan önce atılan adımlar approach n.
golfte topu yuvaya yerleştirdikten sonra deliğe sokmak için yapılan vuruş approach shot n.
topu iyi fırlatma becerisi arm n.
beyzbolda koşucunun koşu esnasında topu yakalamış olan savunma oyuncusuna yakalanması/savunma oyuncusu tarafından önünün kesilmesi rundown n.
amerikan futbolunda oyun kurucunun pas verecekmiş gibi yapıp topu hücum çizgisine doğru koşan bir oyuncuya vermesi draw play n.
(amerikan futbolu) topu rakip takımdan alma takeaway n.
topu ters döndüren vuruş undercut n.
çim topu misketi kitty n.
çubuğa vuran kriket topu bailer n.
atılan topu yakalama becerisi ball hawking n.
(bilardo) karambol topu carom ball n.
kriket topu cricket ball n.
sekiz numaralı bilardo topu eight ball n.
çocuk oyun topu playground ball n.
siyah benekli isteka topu spot ball n.
kuka devirecek kadar hızlı bovling topu working ball n.
topu yükseğe çıkaran vuruş balloon n.
topu durdurma killing the ball n.
(bovlingde) çim topu oyununda kullanılan iki taraftan basık bir top kitty n.
içine insan girebilen büyük, hava yastıklı şeffaf eğlence topu zorb n.
şeffaf eğlence topu içine girerek dolaşan kimse zorbonaut n.
(rugbyde) el veya kol ile topu ileri sürerek yapılan faul knock-on n.
hücum eden takımın topu kendi kale çizgisinin arkasında düşürmesi ile gol yiyen takımın oyunu yeniden başlattığı top atışı safety kick n.
badminton topu bird n.
badminton topu birdie n.
çim topu lawn bowling n.
çim topu bowls n.
çim topu bowling on the green n.
(çim topu oyununda) sahada sabit duran, iki tarafından basık bir top mark n.
(ragbide) kendi 22 m'lik sahasında duran bir oyuncunun rakip tarafından ileriye doğru atılan bir topu yakalaması ve "mark" diye bağırarak serbest vuruş yapmaya hak kazanması mark n.
(avustralya futbolunda) serbest vuruş hakkı verilmesi ile sonuçlanan, en az 10 m'lik bir mesafeden yapılan vuruşla gelen topu yakalama mark n.
orta mesafe atışları ve topu yükseğe kaldırmak için kullanılan, geniş ağzı geriye yatırılmış demir uçlu golf sopası number five iron n.
beyaz bilardo topu white n.
hedeflenenden başka bir topu deliğe sokma winning hazard n.
çim topu oyununda kullanılan iki yüzü olan ahşap top wood n.
bocce topu bocce ball n.
bocce topu bocci ball n.
bocce topu boccie ball n.
futbolda el topu hand n.
topu kapan oyuncuyu eli açarak uzaklaştırma yöntemi hand-off n.
futbolda el topu hands n.
(ragbide) topu gol çizgisinin ötesine taşıyan hücum oyuncusunun karşı takımın savunma oyuncusu tarafından puan alamadan durdurulduğu oyun maul n.
(ragbide) topu gol çizgisinin ötesine taşıyan hücum oyuncusunun karşı takımın savunma oyuncusu tarafından puan alamadan durdurulduğu oyun maul in goal n.
krikette topu şaşırtmalı bir şekilde ters yöne atma wrong 'un n.
krikette topu şaşırtmalı bir şekilde ters yöne atma bosie n.
krikette topu şaşırtmalı bir şekilde ters yöne atma bosie ball n.
krikette topu şaşırtmalı bir şekilde ters yöne atma googly n.
tenis ve kriket gibi oyunlarda topu takip etmeye yarayan cihaz hawk-eye® n.