Geçmiş

honour

"honour" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 92 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
Common Usage
1	Yaygın Kullanım	honour i.	şeref
2	Yaygın Kullanım	honour i.	onur
3	Yaygın Kullanım	honour f.	şereflendirmek
4	Yaygın Kullanım	honour f.	onurlandırmak
General
5	Genel	honour i.	şeref
6	Genel	honour i.	izzet
7	Genel	honour i.	onur
8	Genel	honour i.	izaz
9	Genel	honour i.	izzetinefis
10	Genel	honour i.	özsaygı
11	Genel	honour i.	övünç
12	Genel	honour i.	büyük koz
13	Genel	honour i.	ırz
14	Genel	honour i.	haysiyet
15	Genel	honour i.	namus
16	Genel	honour i.	misafir ağırlama
17	Genel	honour i.	yüzakı
18	Genel	honour i.	saygınlık
19	Genel	honour i.	gurur
20	Genel	honour i.	hürmet
21	Genel	honour i.	izzet-i nefis
22	Genel	honour i.	saygı
23	Genel	honour i.	iskambilde en yüksek dört beş koz
24	Genel	honour i.	şöhret
25	Genel	honour i.	ün
26	Genel	honour i.	nam
27	Genel	honour i.	tazim
28	Genel	honour i.	iffet
29	Genel	honour i.	paye
30	Genel	honour i.	namuskarlık
31	Genel	honour i.	rütbe
32	Genel	honour i.	fazilet
33	Genel	honour i.	imtiyaz
34	Genel	honour i.	ayrıcalık
35	Genel	honour i.	zevk
36	Genel	honour i.	itibarını korumak
37	Genel	honour i.	itibarını artırmak
38	Genel	honour i.	güven kaynağı
39	Genel	honour i.	önemli kimse
40	Genel	honour i.	önemli mevkideki kimse
41	Genel	honour i.	varlık
42	Genel	honour i.	değer
43	Genel	honour i.	rozet
44	Genel	honour i.	ayin
45	Genel	honour i.	üstün başarı ödülü
46	Genel	honour i.	camp fire organizasyonunda gençlere verilen başarı ödülü
47	Genel	honour i.	performans garantisi sözü
48	Genel	honour i.	adaletli ve sorumlu davranışlara bağlılık
49	Genel	honour i.	etik davranış
50	Genel	honour i.	mahjong oyununda değerli taşlardan biri
51	Genel	honour i.	bir kadın ismi
52	Genel	honour f.	izaz etmek
53	Genel	honour f.	şeref vermek
54	Genel	honour f.	hürmet etmek
55	Genel	honour f.	teşrif etmek
56	Genel	honour f.	saymak
57	Genel	honour f.	onurlandırmak
58	Genel	honour f.	saygı göstermek
59	Genel	honour f.	onur vermek
60	Genel	honour f.	onur nişanı vermek
61	Genel	honour f.	ululamak
62	Genel	honour f.	şereflendirmek
63	Genel	honour f.	ödemek
64	Genel	honour f.	hüsnü kabul göstermek
65	Genel	honour f.	itibar etmek
66	Genel	honour f.	kabul edip karşılığını ödemek (bono/çek)
67	Genel	honour f.	tebcil etmek
68	Genel	honour f.	…e şeref vermek
69	Genel	honour f.	saygı beslemek
70	Genel	honour f.	sözünü tutmak
71	Genel	honour f.	anlaşma koşullarını yerine getirmek
72	Genel	honour f.	dans partnerine doğru eğilmek
73	Genel	honour f.	onurlandırmak
74	Genel	honour f.	iltifat etmek
75	Genel	honour f.	süslemek
76	Genel	honour f.	donatmak
77	Genel	honour f.	(anlaşmaya) uymak
78	Genel	honour s.	onursal
Trade/Economic
79	Ticaret/Ekonomi	honour i.	çok sayıda malikaneyi barındıran arazi
80	Ticaret/Ekonomi	honour i.	çok sayıda malikaneyi barındıran araziyle birlikte verilen imtiyaz yetkisi
81	Ticaret/Ekonomi	honour f.	karşılığını ödemek
82	Ticaret/Ekonomi	honour f.	(bonoyu) kabul etmek
Law
83	Hukuk	honour i.	bazı yargıçlar için kullanılan bir hitap şekli
Education
84	Eğitim	honour i.	uzmanlık alan dersi
85	Eğitim	honour i.	üstün başarı ödülü
Religious
86	Dini	honour f.	ibadet etmek
Military
87	Askeri	honour i.	hanedanlık armasının üst yarısının merkez noktası
Sport
88	Spor	honour i.	(golfte) ilk başlama hakkı
Card
89	İskambil	honour i.	vist oyununda değerli kartlar
90	İskambil	honour i.	briçte deklarasyon için sayılmayan puan
Ottoman Turkish
91	Osmanlıca	honour i.	ihtiram
Archaic
92	Eski Kullanım	honour i.	eğilerek selamlama

"honour" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 228 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	honour killing i.	namus cinayeti
2	Genel	honour killings i.	töre cinayetleri
3	Genel	point of honour i.	onur meselesi
4	Genel	parole of honour i.	şeref sözü
5	Genel	sense of honour i.	hamiyet
6	Genel	court of honour i.	haysiyet divanı
7	Genel	matter of honour i.	onur meselesi
8	Genel	honour killing i.	töre cinayeti
9	Genel	guest of honour i.	şeref misafiri
10	Genel	holder of the legion of honour i.	lejyoner
11	Genel	treating with respect and honour i.	ikram
12	Genel	word of honour i.	namus sözü
13	Genel	honour guard i.	merasim kıtası
14	Genel	honour roll i.	iftihar listesi
15	Genel	debt of honour i.	namus borcu
16	Genel	guest of honour i.	şeref konuğu
17	Genel	a guard of honour i.	namus bekçisi
18	Genel	man of honour i.	namuslu adam
19	Genel	word of honour i.	onur sözü
20	Genel	word of honour i.	şeref sözü
21	Genel	violence in the name of honour i.	namus adına şiddet
22	Genel	a word of honour i.	şeref sözü
23	Genel	maid of honour i.	baş nedime
24	Genel	matron of honour i.	baş nedime
25	Genel	a man of honour i.	onurlu adam
26	Genel	a man of honour i.	şerefli adam
27	Genel	affair of honour i.	şeref meselesi
28	Genel	affair of honour i.	namus meselesi
29	Genel	honour suicide i.	onur intiharı
30	Genel	struggle of honour i.	şeref mücadelesi
31	Genel	struggle of honour i.	onur mücadelesi
32	Genel	lap of honour i.	zafer turu
33	Genel	word of honour i.	söz
34	Genel	word of honour i.	and
35	Genel	matron-of-honour i.	baş nedime
36	Genel	matron-of-honour i.	düğünde geline esas olarak eşlik eden evli veya dul kadın
37	Genel	honour [obsolete] i.	süs
38	Genel	declaration on honour i.	doğruluk beyanı
39	Genel	have the honour of f.	şerefine nail olmak
40	Genel	treat with honour f.	el üstünde tutmak
41	Genel	show honour to f.	ikram etmek
42	Genel	affect one's honour f.	haysiyetine dokunmak
43	Genel	honour the agreement f.	anlaşmaya bağlı kalmak
44	Genel	honour the agreement f.	anlaşmaya uymak
45	Genel	honour the agreement f.	sözleşmeye uymak
46	Genel	honour a commitment f.	taahhüdü yerine getirmek
47	Genel	stain one's honour f.	onuruna leke sürmek
48	Genel	tarnish one's honour f.	onuruna leke sürmek
49	Genel	stain one's honour f.	onurunu lekelemek
50	Genel	tarnish one's honour f.	onurunu zedelemek
51	Genel	stain one's honour f.	onurunu zedelemek
52	Genel	tarnish one's honour f.	onurunu lekelemek
53	Genel	defend one’s honour f.	namusunu korumak
54	Genel	save one’s honour f.	namusunu korumak
55	Genel	restore one's honour f.	namusunu temizlemek
56	Genel	uphold one’s honour f.	namusunu korumak
57	Genel	have (strong) desire to defile a family's honour f.	namusuna göz dikmek
58	Genel	have designs on a family's honour f.	namusuna göz dikmek
59	Genel	honour one's dying wish f.	birinin son arzusunu yerine getirmek
60	Genel	do oneself to have the honour f.	şeref addetmek
61	Genel	have the honour of something f.	şerefine erişmek
62	Genel	give oneself the honour f.	şeref addetmek
63	Genel	have the honour of doing something f.	şerefine erişmek
64	Genel	meet due honour f.	hüsnü kabul göstermek
65	Genel	do oneself the honour f.	şeref addetmek
66	Genel	give oneself have the honour f.	şeref addetmek
67	Genel	guard one's honour f.	şerefini korumak
68	Genel	defend one's honour f.	şerefini korumak
69	Genel	be awarded the medal of honour f.	onur madalyası ile ödüllendirilmek
70	Genel	be awarded the medal of honour f.	şeref madalyası ile ödüllendirilmek
71	Genel	die in the war field with honour f.	savaş alanında onurlu bir şekilde ölmek
72	Genel	be awarded the medal of honour f.	onur madalyasıyla ödüllendirilmek
73	Genel	be awarded the medal of honour f.	şeref madalyasıyla ödüllendirilmek
74	Genel	honour a contract f.	sözleşmeye sadık kalmak
75	Genel	honour his/her/its memory f.	anısını yaşatmak
76	Genel	honour-bound s.	ahlaklı
77	Genel	honour-bound s.	şeref sözü vermiş
78	Genel	in honour of ed.	şerefine
79	Genel	in honour of ed.	onuruna
80	Genel	in honour of ed.	izafeten
81	Genel	for the honour of ed.	birinin onuruna
82	Genel	for the honour of ed.	birinin şerefine
83	Genel	in honour of ed.	-in şerefine
Phrasals
84	Öbek Fiiller	do honour to f.	onurlandırmak
85	Öbek Fiiller	do honour to f.	şereflendirmek
Phrases
86	İfadeler	have the honour of something/of doing something f.	bir şeyin şerefine erişmek
87	İfadeler	have the honour of something/of doing something f.	bir şeyin şerefine nail olmak
88	İfadeler	i̇n his honour expr.	onuruna
89	İfadeler	i̇n his honour expr.	onuruna
90	İfadeler	upon one's honour expr.	namusu üzerine
91	İfadeler	upon my honour expr.	namusum üzerine
92	İfadeler	i̇n his honour expr.	şerefine
93	İfadeler	on one's honour expr.	şerefi üzerine
94	İfadeler	upon one's honour expr.	şerefi üzerine
95	İfadeler	in somebody's/something's honour expr.	biri/bir şey onuruna
96	İfadeler	in somebody's/something's honour expr.	biri/bir şey şerefine
Proverb
97	Atasözü	honour among thieves	kötü insanda bile vicdan vardır
98	Atasözü	better die with honour than live with shame	utançla yaşamaktansa onurla ölmek daha iyidir
Colloquial
99	Konuşma Dili	scout's honour i.	izci sözü
100	Konuşma Dili	a debt of honour i.	namus borcu
101	Konuşma Dili	a matter of honour i.	namus meselesi
102	Konuşma Dili	a point of honour i.	onur meselesi
103	Konuşma Dili	maid of honour i.	nedime
104	Konuşma Dili	a point of honour i.	şeref meselesi
105	Konuşma Dili	a matter of honour i.	şeref meselesi
106	Konuşma Dili	in honour bound expr.	namus borcu olarak
107	Konuşma Dili	in honour bound expr.	onur meselesi yaparak
108	Konuşma Dili	in honour bound expr.	kendi sorumluluğunda görerek
109	Konuşma Dili	in honour bound expr.	namus borcu görerek
110	Konuşma Dili	upon my honour expr.	onurum üzerine
111	Konuşma Dili	upon my honour expr.	namusum üzerine
112	Konuşma Dili	upon my honour expr.	şerefim üzerine
Idioms
113	Deyim	a matter of honour i.	namus davası
114	Deyim	a guard of honour i.	namus bekçisi
115	Deyim	a point of honour i.	namus davası
116	Deyim	roll of honour i.	şehit listesi
117	Deyim	roll of honour i.	görev başında vefat eden askerlerin veya polislerin listesi
118	Deyim	roll of honour i.	şehit asker veya polislerin listesi
119	Deyim	roll of honour i.	onur listesi
120	Deyim	roll of honour i.	iftihar listesi
121	Deyim	roll of honour i.	şeref listesi
122	Deyim	roll of honour i.	savaşta ölenlerin/şehit olanların listesi
123	Deyim	a point of honour [uk] i.	gurur meselesi
124	Deyim	a point of honour [uk] i.	itibar meselesi
125	Deyim	a point of honour [uk] i.	saygınlık meselesi
126	Deyim	a point of honour [uk] i.	gurur kaynağı
127	Deyim	a point of honour [uk] i.	gurur verici bir nokta/konu
128	Deyim	his, her word of honour [uk] i.	namus sözü
129	Deyim	his, her word of honour [uk] i.	onur sözü
130	Deyim	his, her word of honour [uk] i.	şeref sözü
131	Deyim	hold in high honour f.	baş tacı edilmek
132	Deyim	hold in high honour f.	el üstünde tutulmak
133	Deyim	hold in high honour f.	onur göstermek
134	Deyim	put someone's on his honour f.	namusuna güvenerek teslim etmek
135	Deyim	hold in high honour f.	onurlandırılmak
136	Deyim	be honour-bound to do something f.	(bir şeyi yapmayı) onur meselesi haline getirmek
137	Deyim	feel honour-bound to do something f.	(bir şeyi yapmayı) onur meselesi haline getirmek
138	Deyim	be honour bound to do something f.	(birşeyi yapmayı) onur meselesi haline getirmek
139	Deyim	be duty/honour bound to do something [uk] f.	bir şeyi kendine görev edinmek
140	Deyim	feel duty/honour bound to do something [uk] f.	bir şeyi kendine görev edinmek
141	Deyim	do somebody an honour f.	birini gururlandırmak
142	Deyim	do somebody an honour f.	birini onurlandırmak
143	Deyim	do somebody an honour f.	birini şereflendirmek
144	Deyim	do somebody an honour f.	birini onurlandıracak/gururlandıracak bir şey yapmak
145	Deyim	do somebody the honour (of doing something) f.	birine (bir şey) şerefini vermek
146	Deyim	do somebody the honour (of doing something) f.	birini (bir şey yaparak) şereflendirmek
147	Deyim	do somebody the honour (of doing something) f.	birine (bir şey) şerefini bahşetmek
148	Deyim	do somebody the honour (of doing something) f.	birini (bir şey yaparak) onurlandırmak
149	Deyim	do somebody the honour (of doing something) f.	birine (bir şey) onurunu vermek
150	Deyim	be/feel duty/honour bound to do something [uk] f.	bir şeyi yapmayı onur meselesi haline getirmek/olarak kabul etmek
151	Deyim	be/feel duty/honour bound to do something [uk] f.	bir şeyi yapmayı kendine görev edinmek/bilmek
152	Deyim	be/feel duty/honour bound to do something [uk] f.	bir şeyi yapmayı şeref meselesi haline getirmek/olarak kabul etmek
153	Deyim	honour bound s.	şeref/onur/namus meselesi yapmış
154	Deyim	honour bound s.	kendine görev edinmiş
155	Deyim	honour bound s.	kendi görevi bilmiş
156	Deyim	honour bound s.	kendini mecbur hisseden
157	Deyim	in honour of expr.	şerefine
Speaking
158	Konuşma	I swear on my honour and I swear on my life expr.	namusum ve şerefim üzerine yemin ederim
159	Konuşma	the honour is mine expr.	o şeref bana ait
160	Konuşma	I give you my word of honour expr.	şeref sözü veriyorum
161	Konuşma	your honour expr.	sayın yargıç
Trade/Economic
162	Ticaret/Ekonomi	payment for honour supra protests i.	aracısız ödeme
163	Ticaret/Ekonomi	payment for honour i.	aracılı ödeme
164	Ticaret/Ekonomi	acceptance for honour i.	bittavassut kabul
165	Ticaret/Ekonomi	payment for honour i.	bittavassut ödeme
166	Ticaret/Ekonomi	payment for honour supra protests i.	bittavassut ödeme
167	Ticaret/Ekonomi	payment for honour i.	bilvasıta ödeme
168	Ticaret/Ekonomi	acceptor for the honour i.	tavassut kabul eden
169	Ticaret/Ekonomi	honour at maturity i.	vadesinde ödenmiş
170	Ticaret/Ekonomi	honour at maturity i.	vadesinde kabul edilmiş
Law
171	Hukuk	acceptance for honour i.	araya girme suretiyle kabul
172	Hukuk	domestic abuse, stalking and honour based violence i.	aile içi istismar, takiple taciz ve namus gerekçesiyle şiddet
173	Hukuk	man of honour i.	dürüst kimse
174	Hukuk	acceptance for honour i.	hatır kabulü
175	Hukuk	acceptance for honour i.	kefalet
176	Hukuk	acceptance for honour i.	kefil olma
177	Hukuk	word of honour i.	namus sözü
178	Hukuk	man of honour i.	namuslu adam
179	Hukuk	your honour i.	sayın hakim
180	Hukuk	man of honour i.	şerefli adam
181	Hukuk	word of honour i.	şeref sözü
182	Hukuk	honour killing i.	töre cinayeti
183	Hukuk	honour crime i.	töre cinayeti
184	Hukuk	honour [ireland] i.	genel bir hitap şekli
185	Hukuk	honour a bill f.	bir poliçeye hüsnü kabul göstermek
186	Hukuk	bound in honour s.	namus borcu saymakta
Politics
187	Siyasal	court of honour i.	haysiyet divanı
188	Siyasal	congressional medal of honour i.	kongre onur madalyası
189	Siyasal	certificate of honour i.	onur belgesi
190	Siyasal	guest of honour i.	onur konuğu
191	Siyasal	honour killing i.	namus cinayeti
192	Siyasal	certificate of honour i.	şeref belgesi
193	Siyasal	guest of honour i.	şeref konuğu
194	Siyasal	place of honour i.	şeref konuğu
195	Siyasal	honour killing i.	töre cinayeti
Insurance
196	Sigortacılık	honour policy i.	şeref poliçesi
Gastronomy
197	Mutfak	maid of honour i.	badem ezmesi ve limonla tatlandırılmış koyu krema dolgulu milföyden yapılan küçük bir turta
Social Sciences
198	Sosyal Bilimler	honour killing victim i.	töre kurbanı
199	Sosyal Bilimler	honour killing victim i.	töre cinayeti kurbanı
Education
200	Eğitim	certificate of honour i.	onur belgesi
201	Eğitim	high honour student i.	yüksek onur öğrencisi
202	Eğitim	honour moderations i.	(oxford üniversitesi'nde) aday yerleştirmesinin yapıldığı ilk sınav
203	Eğitim	honour school i.	(oxford üniversitesi'nde) onur derecesi veren bir ders
204	Eğitim	with highest honour expr.	en yüksek onurla
Military
205	Askeri	honour guard i.	ihtiram nöbetçisi
206	Askeri	honour company i.	ıslah merkezlerinde kurulan birlik
207	Askeri	honour company i.	ıslah bölüğü
208	Askeri	honour graduate i.	muvazzaflığa ehliyetli yüksek okul mezunu
209	Askeri	honour guard i.	merasim kıtası
210	Askeri	battle honour i.	muharebe şeref şeridi
211	Askeri	escort of honour i.	şeref kıtası
212	Askeri	guard of honour i.	şeref kıtası
213	Askeri	medal of honour i.	şeref madalyası
214	Askeri	congressional medal of honour i.	şeref madalyası
215	Askeri	legion of honour i.	şeref nişanı
216	Askeri	honour guard member i.	şeref muhafız mensubu
217	Askeri	order of honour citation i.	şeref madalyası beratı
218	Askeri	honour guard i.	şeref kıtası
219	Askeri	escort of honour i.	tören mangası
220	Askeri	taf medal of honour i.	tsk şeref madalyası
221	Askeri	escort of honour i.	tören kıtası
222	Askeri	taf legion of honour i.	tsk şeref nişanı
223	Askeri	discharge without honour i.	uygunsuzluktan terhis
224	Askeri	legion of honour i.	onur nişanı
225	Askeri	field of honour i.	düello yeri
226	Askeri	field of honour i.	savaş alanı
Football
227	Futbol	honour goal i.	şeref golü
228	Futbol	honour goal i.	teselli golü