Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Books
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Kitaplar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
blue
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"blue"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 41 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
blue
s.
mavi
General
2
Genel
blue
f.
çarçur etmek
3
Genel
blue
f.
har vurup harman savurmak
4
Genel
blue
f.
mavi yapmak
5
Genel
blue
f.
maviye boyamak
6
Genel
blue
f.
çivitlemek
7
Genel
blue
i.
deniz
8
Genel
blue
i.
sınav
9
Genel
blue
i.
muhafazakar partili
10
Genel
blue
i.
çivit
11
Genel
blue
s.
morali bozuk
12
Genel
blue
s.
açık saçık
13
Genel
blue
s.
morarmış
14
Genel
blue
s.
tutucu
15
Genel
blue
s.
canı sıkkın
16
Genel
blue
s.
mavi renkli
17
Genel
blue
s.
çürümüş
18
Genel
blue
s.
müstehcen
19
Genel
blue
s.
hüzünlü
20
Genel
blue
s.
keyifsiz
Trade/Economic
21
Ticaret/Ekonomi
blue
i.
en iyi doğrusal ve sapmasız tahmin edici
Technical
22
Teknik
blue
f.
çivitlemek
23
Teknik
blue
f.
mavileştirmek
24
Teknik
blue
f.
mavi olmak
Chemistry
25
Kimya
blue
i.
amobarbitalin yatıştırıcı, sakinleştirici ve hipnotize edici olarak kullanılan sodyum tuzu
Places
26
Yerleşim Yerleri
blue
i.
teksas eyaletinde şehir
Slang
27
Argo
blue
i.
gök
28
Argo
blue
i.
gökyüzü
29
Argo
blue
i.
hava
30
Argo
blue
i.
sarhoş
31
Argo
blue
i.
kafası kıyak
32
Argo
blue
i.
leyla
33
Argo
blue
i.
pilot
34
Argo
blue
i.
amfetamin tablet ya da kapsül
35
Argo
blue
i.
polis
36
Argo
blue
i.
10 mg'lık valium tableti
37
Argo
blue
i.
kavga
38
Argo
blue
i.
münakaşa
39
Argo
blue
s.
düzeysiz
40
Argo
blue
s.
terbiyesiz
41
Argo
blue
s.
müstehcen
"blue"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 500 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
blue jeans
i.
blucin
General
2
Genel
feel blue
f.
kederlenmek
3
Genel
swear a blue streak
f.
ana avrat dümdüz gitmek
4
Genel
beat someone black and blue
f.
birini dövüp çürükler içinde bırakmak
5
Genel
beat somebody black and blue
f.
kıyasıya dövmek
6
Genel
beat somebody black and blue
f.
öldüresiye dövmek
7
Genel
turn blue
f.
mavileşmek
8
Genel
feel blue
f.
hüzünlü hissetmek
9
Genel
swear a blue streak
f.
ana avrat düz gitmek
10
Genel
lie down under blue sky
f.
masmavi gökyüzünün altında uzanıp yatmak
11
Genel
be tinged with a touch of blue
f.
maviye çalmak
12
Genel
be touched with blue
f.
maviye çalmak
13
Genel
have a blue tinge to it
f.
maviye çalmak
14
Genel
get black and blue
f.
mosmor olmak
15
Genel
blue-print
f.
tasarlamak
16
Genel
blue-pencil
f.
atmak
17
Genel
blue-pencil
f.
sansürlemek
18
Genel
blue-print
f.
planlamak
19
Genel
blue-pencil
f.
kaldırmak
20
Genel
blue-pencil
f.
sansürden geçirmek
21
Genel
blue-pencil
f.
makaslamak
22
Genel
make black-and-blue
f.
morartmak
23
Genel
turn black-and-blue
f.
mosmor olmak
24
Genel
be blue with cold
f.
soğuktan morarmak
25
Genel
start calling someone out of the clear blue
f.
birini birdenbire (telefonla) aramaya başlamak
26
Genel
blue blood
i.
soylu kimse
27
Genel
blue tit
i.
mavi baştankara
28
Genel
indigo blue
i.
çividi
29
Genel
indigo blue
i.
çivit rengi
30
Genel
azury blue
i.
azur mavisi
31
Genel
blue mosque
i.
sultanahmet camii
32
Genel
blue blood
i.
aristokrat
33
Genel
cordon blue
i.
önemli kimse
34
Genel
blue blood
i.
asil
35
Genel
the blue
i.
şiirlerde gök
36
Genel
blue book
i.
ingiliz kabinesinin basılı raporu
37
Genel
blue film
i.
porno film
38
Genel
reddish blue
i.
kırmızımsı mavi
39
Genel
blue racer
i.
zehirsiz karayılan
40
Genel
the blue
i.
gök
41
Genel
prussian blue
i.
koyu lacivert
42
Genel
little blue heron
i.
mavi balıkçıl
43
Genel
blue bead worn against the evil eye
i.
nazar boncuğu
44
Genel
navy blue
i.
lacivert
45
Genel
blue ribbon
i.
üstün nitelikli
46
Genel
blue blood
i.
soyluluk
47
Genel
the blue
i.
deniz
48
Genel
sky blue
i.
havai
49
Genel
blue mold
i.
mavi küf
50
Genel
blue cheese
i.
bir çeşit küflü peynir
51
Genel
blue rock thrush
i.
gökardıç
52
Genel
lavender blue
i.
lavanta mavisi
53
Genel
blue film
i.
seks filmi
54
Genel
blue cheese
i.
mavi damarlı peynir
55
Genel
chinese blue
i.
çin mavisi
56
Genel
baby blue
i.
süt mavisi
57
Genel
blue flag
i.
süsen
58
Genel
blue brittleness
i.
mavi gevreklik
59
Genel
turquoise blue
i.
türkuaz
60
Genel
blue heeler
i.
avustralya çoban köpeği
61
Genel
blue eyed grass
i.
mavi ot
62
Genel
blue ribbon jury
i.
üstün nitelikli jüri
63
Genel
purplish blue
i.
eflatuni mavi
64
Genel
blue blood
i.
asilzade
65
Genel
navy blue
i.
koyu mavi
66
Genel
prussian blue
i.
prusya mavisi
67
Genel
blue boy
i.
gözbebeği
68
Genel
blue blood
i.
soylu
69
Genel
blue print
i.
plan
70
Genel
cobalt blue
i.
çini mavisi
71
Genel
blue peter
i.
hareket flaması
72
Genel
deep blue
i.
masmavi
73
Genel
blue blood
i.
asil kan
74
Genel
blue mould
i.
mavi yiyecek küfü
75
Genel
cordon blue
i.
şovalyelik nişanı
76
Genel
dark blue
i.
gömgök
77
Genel
the blue
i.
sema
78
Genel
mediterranean blue
i.
akdeniz mavisi
79
Genel
blue ribbon
i.
herhangi bir alanda en büyük ödül
80
Genel
azure blue
i.
gök mavisi
81
Genel
blue cheese dressing
i.
mavi damarlı peynirle süsleme
82
Genel
turquoise blue
i.
boncuk mavisi
83
Genel
blue stain
i.
maviçürük
84
Genel
greyish blue
i.
çakır
85
Genel
the blue devils
i.
iç sıkıntısı
86
Genel
the blue
i.
mavilik
87
Genel
blue pencil
i.
sansür
88
Genel
sky blue
i.
gökçe
89
Genel
blue moon
i.
çok uzun zaman
90
Genel
blue bead
i.
mavi boncuk
91
Genel
black and blue spot
i.
morartı
92
Genel
blue boy
i.
gözde
93
Genel
blue jay
i.
tepeli kestane kargası
94
Genel
blue blood
i.
asalet
95
Genel
blue blood
i.
asillik
96
Genel
yellow and blue
i.
sarı ve mavi
97
Genel
dark blue
i.
koyu mavi
98
Genel
ice blue
i.
buz mavisi
99
Genel
pale blue
i.
soluk mavi
100
Genel
dark blue
i.
lacivert
101
Genel
dark blue
i.
mavi
102
Genel
midnight blue
i.
gece mavisi
103
Genel
ocean blue
i.
okyanus mavisi
104
Genel
pale blue
i.
uçuk mavi
105
Genel
blue streak
i.
çok hızlı hareket eden
106
Genel
blue streak
i.
hiç bitmeyecekmiş gibi konuşma
107
Genel
blue streak
i.
dur durak bilmeden konuşma
108
Genel
blue streak
i.
son sürat giden
109
Genel
a bolt from the blue
i.
hiç beklenmedik bir haber
110
Genel
a bolt out of the blue
i.
hiç umulmayan bir olay
111
Genel
a bolt out of the blue
i.
hiç umulmayan bir iş
112
Genel
a bolt from the blue
i.
hiç umulmayan bir haber
113
Genel
a bolt out of the blue
i.
hiç umulmayan bir haber
114
Genel
a bolt from the blue
i.
hiç umulmayan bir iş
115
Genel
a bolt from the blue
i.
hiç umulmayan bir olay
116
Genel
a bolt out of the blue
i.
hiç beklenmedik bir iş
117
Genel
a bolt out of the blue
i.
hiç beklenmedik bir olay
118
Genel
a bolt from the blue
i.
hiç beklenmedik bir iş
119
Genel
a bolt from the blue
i.
hiç beklenmedik bir olay
120
Genel
a bolt out of the blue
i.
hiç beklenmedik bir haber
121
Genel
ultramarine blue
i.
lacivert
122
Genel
opal blue
i.
opal mavisi
123
Genel
blue humor
i.
kötü şaka
124
Genel
blue moon
i.
çok uzun bir süre
125
Genel
laundry blue
i.
çamaşır çividi
126
Genel
cobalt blue
i.
kobalt mavisi
127
Genel
blue-collar workers
i.
fabrika çalışanları
128
Genel
blue-jeans
i.
blucin
129
Genel
black-and-blue mark
i.
morluk
130
Genel
indigo-blue
i.
çivit rengi
131
Genel
indigo-blue
i.
çividi
132
Genel
indigo-blue
i.
çivit mavisi
133
Genel
indigo-blue
i.
çivit
134
Genel
navy-blue
i.
deniz mavisi
135
Genel
paris blue
i.
koyu mavi
136
Genel
paris blue
i.
paris mavisi
137
Genel
ultramarine blue
i.
deniz mavisi
138
Genel
ultramarine blue
i.
koyu mavi
139
Genel
blue stream
i.
mavi akım
140
Genel
blue eye
i.
mavi göz
141
Genel
blue flame heater
i.
mavi alevli ısıtıcı
142
Genel
turquoise blue
i.
turkuaz mavisi
143
Genel
blue hair
i.
saçların tonunu sarımsıdan mavimsiye döndüren boya
144
Genel
blue rinse
i.
saçların tonunu sarımsıdan mavimsiye döndüren boya
145
Genel
blackish blue
i.
siyahımsı mavi
146
Genel
turquoise blue
i.
turkuvaz
147
Genel
blue lagoon
i.
mavi göl
148
Genel
turquoise blue
i.
firuze rengi
149
Genel
blue diamond
i.
mavi elmas
150
Genel
blue line
i.
mavi hat
151
Genel
blue house
i.
mavi ev
152
Genel
blue border
i.
deniz sınırı
153
Genel
patent blue
i.
patent mavisi
154
Genel
blue angel
i.
mavi melek
155
Genel
duck egg blue
i.
cam göbeği mavisi
156
Genel
duck egg blue
i.
cam göbeği
157
Genel
duck egg blue
i.
cam göbeği rengi
158
Genel
dark slate blue
i.
koyu arduvaz mavisi
159
Genel
black and blue
i.
morartı
160
Genel
black-and-blue
i.
morartı
161
Genel
blue film
i.
erotik film
162
Genel
blue sky
i.
mavi gökyüzü
163
Genel
blue sky
i.
açık gökyüzü
164
Genel
blue sky
i.
temiz gökyüzü
165
Genel
blue butterflies
i.
mavi kelebekler
166
Genel
blue butterfly
i.
mavi kelebek
167
Genel
royal blue
i.
kraliyet mavisi
168
Genel
petrol blue
i.
petrol mavisi
169
Genel
alcian blue
i.
alsiyan mavisi
170
Genel
alcian blue
i.
alcian mavisi
171
Genel
blue label
i.
mavi etiket
172
Genel
blue dress
i.
mavi elbise
173
Genel
blue ray
i.
mavi ışın
174
Genel
blue sash
i.
mavi kuşak
175
Genel
blue sash
i.
çöl göçebelerinin kıyafeti
176
Genel
blue border
i.
mavi kenarlık
177
Genel
baby blue
i.
bebek mavisi
178
Genel
baby blue
i.
bebek mavisi
179
Genel
cambridge blue
i.
açık mavi
180
Genel
night blue
i.
gece mavisi
181
Genel
night blue
i.
çivit mavisinden daha yeşil ve soluk koyu grimsi mavi
182
Genel
blue-eyed girl
i.
mavi gözlü kız
183
Genel
true blue
i.
sözünün eri kimse
184
Genel
true blue
s.
sadık
185
Genel
upholstered in blue
s.
mavi renkle döşenmiş
186
Genel
blue-collar
s.
işçilerle ilgili
187
Genel
black and blue all over
s.
mosmor
188
Genel
dressed in blue
s.
mavili
189
Genel
blue-blooded
s.
aristokrat
190
Genel
blue-collar
s.
işçi sınıfına ait
191
Genel
blue collars
s.
mavi yakalılar
192
Genel
blue-blooded
s.
aristokratik
193
Genel
blue-eyed
s.
mavi gözlü
194
Genel
blue-tinged
s.
maviye çalan
195
Genel
blue-colored
s.
mavi renkli
196
Genel
blue-touched
s.
maviye çalan
197
Genel
blue-collar
s.
mavi yaka
198
Genel
blue-blooded
s.
asil
199
Genel
blue-eyed
s.
maviş
200
Genel
blue-blooded
s.
soylu
201
Genel
blue-sky
s.
gerçekdışı
202
Genel
sky-blue
s.
gök mavisi
203
Genel
true-blue
s.
pek sadık
204
Genel
true-blue
s.
sadık
205
Genel
navy-blue
s.
lacivert
206
Genel
blue-collar
s.
mavi yakalı
207
Genel
black and blue
s.
siyah-mavi
208
Genel
black-and-blue
s.
çürümüş
209
Genel
black-and-blue
s.
siyah-mavi
210
Genel
black-and-blue
s.
mosmor
211
Genel
black and blue
s.
çürük
212
Genel
black-and-blue
s.
morarmış
213
Genel
black-and-blue
s.
çürük
214
Genel
blue-sky
s.
realist olmayan
215
Genel
blue-blooded
s.
soylu bir aileden gelen
216
Genel
blue-sky
s.
para etmeyen
217
Genel
blue-sky
s.
teorik
218
Genel
blue-sky
s.
çok değeri olmayan
219
Genel
blue-sky
s.
uygulanamaz
220
Genel
blue-sky
s.
gerçekçi olmayan
221
Genel
blue-sky
s.
ucuz
222
Genel
blue-sky
s.
kullanışsız
223
Genel
deep blue
s.
masmavi
224
Genel
intense blue
s.
masmavi
225
Genel
rich blue
s.
masmavi
226
Genel
with blonde hair and blue eyes
s.
sarı saçlı ve mavi gözlü
227
Genel
with blond hair and blue eyes
s.
sarı saçlı ve mavi gözlü
228
Genel
true-blue
s.
hakiki
229
Genel
true-blue
s.
sahici
230
Genel
true-blue
s.
gerçek
231
Genel
true-blue
s.
hakiki
232
Genel
out of the blue
zf.
aniden
233
Genel
out of the blue
zf.
birden bire
234
Genel
out of the blue
zf.
hop diye
235
Genel
out of the blue
zf.
damdan düşercesine
236
Genel
out of the blue
zf.
birdenbire
237
Genel
like a blue streak
zf.
süratle
238
Genel
like a blue streak
zf.
hızla
239
Genel
in blue-print stage
zf.
hazırlık devresinde
240
Genel
out-of-the-blue
zf.
ansızın
241
Genel
behind blue eyes
zf.
mavi gözlerin ardında
Phrases
242
İfadeler
blue in the face
expr.
bitap düşene (kadar)
243
İfadeler
blue in the face
expr.
yorgunluk ya da zorlanma belirtileri gösterme
244
İfadeler
blue in the face
expr.
hali kalmayana (dek)
245
İfadeler
blue in the face
expr.
canı çıkıncaya (kadar)
246
İfadeler
blue in the face
expr.
pestili çıkana (kadar)
247
İfadeler
caught between the devil and the deep blue sea
expr.
aşağı tükürsen bıyık yukarı tükürsen sakal
248
İfadeler
caught between the devil and the deep blue sea
expr.
iki ucu boklu değnek
249
İfadeler
caught between the devil and the deep blue sea
expr.
iki arada bir derede
250
İfadeler
out of the blue
expr.
aniden
251
İfadeler
out of the blue
expr.
apansız
252
İfadeler
out of the blue
expr.
beklenmedik biçimde
253
İfadeler
out of the blue
expr.
beklenmedik bir anda
254
İfadeler
out of the blue
expr.
birdenbire
255
İfadeler
out of the blue
expr.
beklenmedik
256
İfadeler
out of the blue
expr.
çat kapı
257
İfadeler
feeling blue
expr.
canı sıkkın/sıkılan
258
İfadeler
out of the blue
expr.
durup dururken
259
İfadeler
out of the blue
expr.
damdan düşercesine
260
İfadeler
out of the blue
expr.
umulmadık
261
İfadeler
out of the blue
expr.
umulmadık biçimde
Colloquial
262
Konuşma Dili
blue pencil
f.
bir yazıyı sansürlemek
263
Konuşma Dili
feel blue
f.
canı sıkılmak
264
Konuşma Dili
feel blue
f.
keyifsiz olmak
265
Konuşma Dili
like a bolt from the blue
f.
lappadak
266
Konuşma Dili
feel blue
f.
keyfi kaçmış olmak
267
Konuşma Dili
blue pencil
f.
sansürden geçirmek
268
Konuşma Dili
blue pencil
f.
sansür koymak
269
Konuşma Dili
look blue
f.
stresli görünmek
270
Konuşma Dili
look blue
f.
üzüntülü görünmek
271
Konuşma Dili
big blue
i.
ibm'in takma adı
272
Konuşma Dili
big blue
i.
ibm
273
Konuşma Dili
big blue
i.
ibm
274
Konuşma Dili
big blue
i.
ibm'in takma adı
275
Konuşma Dili
big blue
i.
ibm'in hisseleri
276
Konuşma Dili
blue and white
i.
polis arabası
277
Konuşma Dili
blue and white
i.
polis
278
Konuşma Dili
blue coats
i.
polis
279
Konuşma Dili
blue coats
i.
polisler
280
Konuşma Dili
blue code of silence [us/south africa]
i.
mavi sessizlik yasası
281
Konuşma Dili
blue code of silence [us/south africa]
i.
polisler arasındaki yazılı olmayan sessizlik kanunu
282
Konuşma Dili
blue code of silence [us/south africa]
i.
polislerin birbirini koruması
283
Konuşma Dili
blue gown
i.
iskoçya'da izinli/ruhsatlı dilenci
284
Konuşma Dili
blue hair
i.
yaşlı kadın
285
Konuşma Dili
blue hair
i.
kocakarı
286
Konuşma Dili
blue movie
i.
müstehcen film
287
Konuşma Dili
blue movie
i.
açık saçık film
288
Konuşma Dili
blue suits
i.
polis
289
Konuşma Dili
blue suits
i.
polisler
290
Konuşma Dili
blue suit
i.
polis
291
Konuşma Dili
blue suit
i.
polis memuru
292
Konuşma Dili
blue wall of silence
i.
mavi sessizlik duvarı
293
Konuşma Dili
blue wall of silence
i.
polisler arasındaki yazılı olmayan sessizlik kanunu
294
Konuşma Dili
blue wall of silence
i.
polislerin birbirini koruması
295
Konuşma Dili
boys and girls in blue
i.
polis
296
Konuşma Dili
boys and girls in blue
i.
polis memurları
297
Konuşma Dili
boys and girls in blue
i.
polis gücü
298
Konuşma Dili
girls in blue
i.
kadın polisler
299
Konuşma Dili
girls in blue
i.
kadın polis memurları
300
Konuşma Dili
men (and women) in blue
i.
polis
301
Konuşma Dili
men (and women) in blue
i.
polis memurları
302
Konuşma Dili
men (and women) in blue
i.
polis gücü
303
Konuşma Dili
men in blue
i.
polis
304
Konuşma Dili
men in blue
i.
polis memuru
305
Konuşma Dili
women in blue
i.
kadın polisler
306
Konuşma Dili
women in blue
i.
kadın polis memurları
307
Konuşma Dili
boys and girls in blue
i.
aynasızlar
308
Konuşma Dili
boys and girls in blue
i.
polisler
309
Konuşma Dili
boys and girls in blue
i.
polis memurları
310
Konuşma Dili
blue-eyed boy
i.
baş tacı
311
Konuşma Dili
blue chip
i.
birinci sınıf hisse senedi
312
Konuşma Dili
blue chip
i.
birinci sınıf
313
Konuşma Dili
true blue
i.
çok sadık
314
Konuşma Dili
blue-eyed boy
i.
el bebek gül bebek
315
Konuşma Dili
blue chip
i.
en iyi kalite
316
Konuşma Dili
blue-eyed boy
i.
gözde adam
317
Konuşma Dili
a bolt from the blue
i.
hiç beklenmedik şey
318
Konuşma Dili
true blue friend
i.
sadık arkadaş
319
Konuşma Dili
a bolt from the blue
i.
tepeden inme
320
Konuşma Dili
a bolt from the blue
i.
umulmadık şey
321
Konuşma Dili
blue billy [new zealand]
i.
sırt kısmı mavimsi ve alt kısımları beyaz olan, güney denizlerinde yaygın bulunan bir kuş
322
Konuşma Dili
blue devils
i.
ruhsal çöküntü/bunalım dönemi
323
Konuşma Dili
blue devils
i.
alkol krizi
324
Konuşma Dili
blue around the gills
s.
sarhoş
325
Konuşma Dili
blue around the gills
s.
zom
326
Konuşma Dili
blue around the gills
s.
leyla olmuş
327
Konuşma Dili
blue around the gills
s.
pilot olmuş
328
Konuşma Dili
blue around the gills
s.
hasta
329
Konuşma Dili
blue around the gills
s.
rahatsız
330
Konuşma Dili
blue around the gills
s.
kırgın
331
Konuşma Dili
blue around the gills
s.
midesi bulanmış
332
Konuşma Dili
in blue blazes?
ünl.
who/what/where/when/why ve how'dan sonra kullanılan vurgu ifadesi
333
Konuşma Dili
in blue blazes?
ünl.
allah'ın cezası/belası
334
Konuşma Dili
in blue blazes?
ünl.
allah aşkına
335
Konuşma Dili
in blue blazes?
ünl.
nasıl olur da
336
Konuşma Dili
in blue blazes?
ünl.
nasıl oluyor da
337
Konuşma Dili
in blue blazes?
ünl.
hangi cehennemden
338
Konuşma Dili
what the (blue) blazes
ünl.
şaşırma ve kızgınlık bildiren bir kalıp
339
Konuşma Dili
what the (blue) blazes
ünl.
allah'ın cezası/belası
340
Konuşma Dili
what the (blue) blazes
ünl.
allah aşkına
341
Konuşma Dili
what the (blue) blazes
ünl.
nasıl olur da
342
Konuşma Dili
what the (blue) blazes
ünl.
nasıl oluyor da
343
Konuşma Dili
what the (blue) blazes
ünl.
hangi cehennemden
344
Konuşma Dili
blue lives matter
expr.
polislerin yaşamı değerlidir
345
Konuşma Dili
in blue blazes?
expr.
who, what, where, when, why ve how'dan sonra kullanılan vurgu ifadesi
346
Konuşma Dili
in blue blazes?
expr.
allah'ın cezası/belası
347
Konuşma Dili
in blue blazes?
expr.
allah aşkına
348
Konuşma Dili
in blue blazes?
expr.
nasıl olur da
349
Konuşma Dili
in blue blazes?
expr.
nasıl oluyor da
350
Konuşma Dili
in blue blazes?
expr.
hangi cehennemden
351
Konuşma Dili
what the (blue) blazes
expr.
şaşkınlık/kızgınlık veya tiksinti bildiren bir kalıp
352
Konuşma Dili
what the (blue) blazes
expr.
allah'ın cezası/belası
353
Konuşma Dili
what the (blue) blazes
expr.
allah aşkına
354
Konuşma Dili
what the (blue) blazes
expr.
nasıl olur da
355
Konuşma Dili
what the (blue) blazes
expr.
nasıl oluyor da
356
Konuşma Dili
what the (blue) blazes
expr.
hangi cehennemden
357
Konuşma Dili
like blue murder
expr.
alelacele
358
Konuşma Dili
like a bolt from the blue
expr.
birden
359
Konuşma Dili
like a bolt from the blue
expr.
birdenbire
360
Konuşma Dili
like a bolt from the blue
expr.
bir anda
361
Konuşma Dili
like blue murder
expr.
bütün gücüyle
362
Konuşma Dili
like blue murder
expr.
çok çabuk
363
Konuşma Dili
once in a blue moon
expr.
çok uzun zamanda bir
364
Konuşma Dili
like blue murder
expr.
çabucak
365
Konuşma Dili
once in a blue moon
expr.
çok ender
366
Konuşma Dili
once in a blue moon
expr.
çok uzun zaman önce
367
Konuşma Dili
true blue
expr.
çok güvenilir
368
Konuşma Dili
once in a blue moon
expr.
hiç
369
Konuşma Dili
once in a blue moon
expr.
kırk yılın başında
370
Konuşma Dili
once in a blue moon
expr.
neredeyse hiç
371
Konuşma Dili
once in a blue moon
expr.
kırk yılda bir
372
Konuşma Dili
a bolt from the blue
expr.
sürpriz
373
Konuşma Dili
like blue murder
expr.
son hızla
374
Konuşma Dili
like a bolt from the blue
expr.
pat diye
375
Konuşma Dili
like blue murder
expr.
tüm hızıyla
376
Konuşma Dili
like blue murder
expr.
tüm gücünü harcayarak
Idioms
377
Deyim
look blue
f.
cesareti kırılmış gözükmek
378
Deyim
look blue
f.
kederli gözükmek
379
Deyim
curse a blue streak
f.
sövüp saymak
380
Deyim
curse a blue streak
f.
ana avrat düz gitmek
381
Deyim
curse a blue streak
f.
kalaylamak
382
Deyim
curse a blue streak
f.
kalayı basmak
383
Deyim
curse a blue streak
f.
küfrü basmak
384
Deyim
curse a blue streak
f.
ana avrat asfaltta koşmak
385
Deyim
curse a blue streak
f.
defteri kebirden okumak
386
Deyim
dip into the blue
f.
uygunsuz konuşmak
387
Deyim
dip into the blue
f.
açık saçık konuşmak
388
Deyim
dip into the blue
f.
ağza alınmaz laflar etmek
389
Deyim
dip into the blue
f.
küfürlü konuşmak
390
Deyim
do something until you are blue in the face
f.
(bir şeyi) bitap düşene kadar yapıp bir sonuca varamamak
391
Deyim
do something until you are blue in the face
f.
(bir şeyi) hali kalmayana dek yapıp bir sonuca varamamak
392
Deyim
do something until you are blue in the face
f.
(bir şeyi) canı çıkıncaya kadar yapıp bir sonuç alamamak
393
Deyim
do something until you are blue in the face
f.
(bir şeyi) pestili çıkana kadar yapıp bir sonuç alamamak
394
Deyim
do something until you are blue in the face
f.
(bir şeyi) takati kalmayana dek yapıp bir sonuç alamamak
395
Deyim
go blue
f.
çok üşümek
396
Deyim
go blue
f.
donmak
397
Deyim
go blue
f.
buz kesmek
398
Deyim
hoist the blue peter
f.
ayrılmak ya da ayrılmaya hazırlanmak
399
Deyim
hoist the blue peter
f.
kalkışa hazırlanmak
400
Deyim
hoist the blue peter
f.
kalkmak üzere olmak
401
Deyim
hoist the blue peter
f.
(gemi/tekne) limanı terk etmek
402
Deyim
hoist the blue peter
f.
(gemi/tekne) limanı terk etmek üzere olmak
403
Deyim
light the (blue) touch paper
f.
fitilini ateşlemek
404
Deyim
light the (blue) touch paper
f.
kışkırtmak
405
Deyim
light the (blue) touch paper
f.
infial yaratmak
406
Deyim
light the (blue) touch paper
f.
isyan/öfke/huzursuzluk dalgası yaratmak
407
Deyim
light the blue touch paper
f.
fitilini ateşlemek
408
Deyim
light the blue touch paper
f.
kışkırtmak
409
Deyim
light the blue touch paper
f.
infial yaratmak
410
Deyim
light the blue touch paper
f.
isyan/öfke/huzursuzluk dalgası yaratmak
411
Deyim
look through blue glasses
f.
ezbere davranmak
412
Deyim
look through blue glasses
f.
önyargılı davranmak
413
Deyim
look through blue glasses
f.
mavi gözlüklerle bakmak
414
Deyim
look through blue glasses
f.
peşin hükümde bulunmak
415
Deyim
light the blue touchpaper
f.
olayların fitilini ateşlemek
416
Deyim
light the blue touchpaper
f.
büyük öfkeye/heyecana neden olmak
417
Deyim
come out of a clear blue sky
f.
aniden ortaya çıkmak
418
Deyim
come out of the clear blue sky
f.
aniden ortaya çıkmak
419
Deyim
run around like a blue arsed fly
f.
aceleyle sağa sola koşuşturmak
420
Deyim
rush around like a blue arsed fly
f.
aceleyle sağa sola koşuşturmak
421
Deyim
swear a blue streak
f.
ana avrat dümdüz gitmek
422
Deyim
swear a blue streak
f.
ana avrat düz gitmek
423
Deyim
burn with a low blue flame
f.
ateş püskürmek
424
Deyim
be in a blue funk
f.
bunalımda olmak
425
Deyim
go off into the blue
f.
buhar olmak
426
Deyim
scream blue murder
f.
bağırmak
427
Deyim
vanish into the blue
f.
buhar olmak
428
Deyim
cry blue murder
f.
bağırmak
429
Deyim
burn with a low blue flame
f.
barut kesilmek
430
Deyim
complain till one is blue in the face
f.
başının etini yemek
431
Deyim
disappear into the blue
f.
buhar olmak
432
Deyim
burn with a low blue flame
f.
bulut gibi sarhoş olmak
433
Deyim
be in a blue funk
f.
büyük korku yaşamak
434
Deyim
come out of the blue
f.
bir anda belirmek
435
Deyim
talk until one is blue in the face
f.
bitap düşene kadar konuşmak
436
Deyim
come out of a clear blue sky
f.
çat kapı gelmek
437
Deyim
be in a blue funk
f.
dehşet içinde olmak
438
Deyim
come out of the blue
f.
çat kapı gelmek
439
Deyim
talk a blue streak
f.
çenesi düşmek
440
Deyim
talk until one is blue in the face
f.
dili damağı kurumak
441
Deyim
have a blue fit
f.
çok sinirlenmek
442
Deyim
come out of the clear blue sky
f.
çat kapı gelmek
443
Deyim
talk a blue streak
f.
çok konuşmak
444
Deyim
scream blue murder
f.
cıyak cıyak bağırmak
445
Deyim
cry blue murder
f.
cıyak cıyak bağırmak
446
Deyim
come out of the blue
f.
çıkıp gelmek
447
Deyim
talk a blue streak
f.
çok hızlı konuşmak
448
Deyim
burn with a low blue flame
f.
fitil gibi sarhoş olmak
449
Deyim
come out of a clear blue sky
f.
haber vermeden çıkagelmek
450
Deyim
blue around the gills
f.
hasta görünmek
451
Deyim
run around like a blue arsed fly
f.
heyecanlı biçimde koşuşmak
452
Deyim
beat black and blue
f.
evire çevire dövmek
453
Deyim
come out of the clear blue sky
f.
haber vermeden çıkagelmek
454
Deyim
turn the air blue
f.
fazla küfretmek
455
Deyim
scream blue murder
f.
gürültü koparmak
456
Deyim
come out of the blue
f.
haber vermeden gelmek
457
Deyim
rush around like a blue arsed fly
f.
heyecanlı biçimde koşuşmak
458
Deyim
talk a blue streak
f.
jet gibi konuşmak
459
Deyim
between the devil and the deep blue sea
f.
iki ucu boklu değnek
460
Deyim
turn the air blue
f.
küfretmek
461
Deyim
turn the air blue
f.
küfredip durmak
462
Deyim
have a blue fit
f.
küplere binmek
463
Deyim
run around like a blue arsed fly
f.
kıçına neft yağı sürülmüş gibi sağa sola koşturmak
464
Deyim
come out of the blue
f.
olup bitmek
465
Deyim
rush around like a blue-arsed fly
f.
karınca gibi oradan oraya koşturmak
466
Deyim
vanish into the blue
f.
kayıplara karışmak
467
Deyim
run around like a blue arsed fly
f.
oradan oraya koşmak
468
Deyim
be in a blue funk
f.
korku içinde olmak
469
Deyim
feel blue
f.
mutsuz olmak
470
Deyim
complain till one is blue in the face
f.
makineli tüfek gibi konuşmak
471
Deyim
rush around like a blue arsed fly
f.
oradan oraya koşmak
472
Deyim
disappear into the blue
f.
kayıplara karışmak
473
Deyim
swear a blue streak
f.
kalayı basmak
474
Deyim
vanish into the blue
f.
ortadan kaybolmak
475
Deyim
rush around like a blue arsed fly
f.
kuyruğu tava sapına dönmek
476
Deyim
disappear into the blue
f.
ortadan kaybolmak
477
Deyim
scream blue murder
f.
kıyametleri koparmak
478
Deyim
go off into the blue
f.
ortadan kaybolmak
479
Deyim
run around like a blue-arsed fly
f.
karınca gibi oradan oraya koşturmak
480
Deyim
feel blue
f.
morali bozuk olmak
481
Deyim
go off into the blue
f.
kayıplara karışmak
482
Deyim
run around like a blue arsed fly
f.
kuyruğu tava sapına dönmek
483
Deyim
feel down and blue
f.
keyifsiz olmak
484
Deyim
rush around like a blue arsed fly
f.
kıçına neft yağı sürülmüş gibi sağa sola koşturmak
485
Deyim
scream blue murder
f.
ortalığı velveleye vermek
486
Deyim
cry blue murder
f.
kıyametleri koparmak
487
Deyim
be blue around the gills
f.
solgun görünmek
488
Deyim
complain till one is blue in the face
f.
sürekli dırdır etmek
489
Deyim
turn the air blue
f.
sövmek
490
Deyim
turn the air blue
f.
sövüp saymak
491
Deyim
burn with a low blue flame
f.
sarhoş olmak
492
Deyim
vanish into the blue
f.
toz olmak
493
Deyim
have a blue fit
f.
tepesi atmak
494
Deyim
rush around like a blue arsed fly
f.
telaşla ortalıkta dolanmak
495
Deyim
go off into the blue
f.
toz olmak
496
Deyim
run around like a blue arsed fly
f.
telaşla ortalıkta dolanmak
497
Deyim
disappear into the blue
f.
toz olmak
498
Deyim
disappear into the blue
f.
yok olmak
499
Deyim
swear black and blue
f.
yemin billah etmek
500
Deyim
be in a blue funk
f.
üzgün olmak
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of blue
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy