fatal - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

fatal

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"fatal" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 21 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
fatal s. ölümcül
fatal s. öldürücü
General
fatal i. sonu ölüm olan durum
fatal s. kaçınılmaz
fatal s. ölümle biten
fatal s. mukadder
fatal s. mahvedici
fatal s. onulmaz
fatal s. vahim
fatal s. kaderde olan
fatal s. öldürücü
fatal s. zararlı
fatal s. tehlikeli
fatal s. kötü
fatal s. kaderle ilgili olan
fatal s. kaderi belirleyen
fatal s. gelecekten haber veren
fatal s. kehanetle ilgili
Law
fatal s. ölümcül
Technical
fatal s. öldürücü
Medical
fatal s. fatal

"fatal" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç

Türkçe İngilizce
Medical
fatal fatal s.

"fatal" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 63 sonuç

İngilizce Türkçe
General
fatal accident i. öldürücü kaza
fatal disease i. ağır hastalık
the fatal date i. vade
fatal accident i. ölümcül kaza
fatal blow i. öldürücü darbe
fatal blow i. ölümcül darbe
fatal explosion i. ölümcül patlama
fatal wound i. ölümcül/ciddi yara
fatal flaw i. ölümcül kusur
fatal storm i. ölümcül fırtına
fatal disease i. ölümcül hastalık
fatal accident i. ölümlü kaza
fatal accident i. ölüme sebebiyet veren kaza
fatal [obsolete] s. uğursuz
fatal [obsolete] s. hayra yorulamayan
fatal [obsolete] s. kötülük habercisi olan
fatal [obsolete] s. içe doğan
fatal [obsolete] s. ölüme mahkum
fatal [obsolete] s. kader mahkumu
fatal to ed. -e göre vahim
fatal to ed. ölümcül
Colloquial
a fatal heart attack i. ölümcül bir kalp krizi
Idioms
fatal attraction i. kötü birine bağlanma
fatal attraction i. kötünün cezbediciliği
fatal attraction i. ölümcül cazibe
fatal attraction i. takıntılı aşk
fatal attraction i. ölümcül cazibe
fatal attraction i. takıntılı aşk
Trade/Economic
fatal occupational accident i. ölümlü iş kazası
Law
fatal abuse i. ölümcül istismar
Politics
fatal injury i. ölüme sebebiyet veren yaralanma
Technical
fatal error i. onarılmaz hata
fatal error i. programın çalışmasını engelleyen önemli hata
Computer
fatal error i. fahiş hata
fatal error i. kritik hata
fatal error i. onulmaz hata
fatal error i. onulmaz yanlış
fatal error i. önemli hata
fatal error i. ölümcül hata
fatal error i. programın yürümesini durduran önemli hata
fatal error i. sonul hata
Informatics
fatal error i. onulmaz hata
fatal error i. onulmaz yanlış
Medical
lfd (least fatal dose of toxin) i. en az ölümcül doz
late fatal recurrence i. geç ölümcül nüks
fatal intestinal infarction i. fatal intestinal infarktüs
fatal injury i. ölümcül yaralanma
a fatal complication i. ölümcül bir komplikasyon
fatal thioridazine hepatotoxicity i. öldürücü thioridazine hepatotoksisitesi
fatal injury i. ölüme neden olan yaralanma
fatal familial insomnia i. Ölümcül ailesel uykusuzluk hastalığı
fatal effect i. ölümcül etki
fd (fatal dose) i. ölümcül doz
have aggressive nature and fatal course f. agresif ve fatal seyirli olmak
show a fatal course f. fatal/ölümcül seyretmek
non fatal s. ölümcül olmayan
near-fatal s. ölümcüle yakın
Meteorology
fatal tornado i. ölümcül kasırga
fatal hurricane i. ölümcül kasırga
Modern Slang
a fatal attraction i. ölümcül çekim
a fatal attraction i. karşı koyulamaz çekim
a fatal attraction i. çok güçlü bir çekim
a fatal attraction i. kişinin aklını başından alan güçlü çekim