Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
peel
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"peel"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 41 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
peel
f.
soymak
General
2
Genel
peel
i.
sebze kabuğu
3
Genel
peel
i.
fırıncı küreği
4
Genel
peel
i.
meyve kabuğu
5
Genel
peel
i.
soyuntu
6
Genel
peel
i.
deri
7
Genel
peel
i.
kabuk
8
Genel
peel
i.
ağaç kabuğu
9
Genel
peel
i.
(kollodyon filmine gömülü) ince organik malzeme tabakası
10
Genel
peel
i.
kimyasal cilt soyucu
11
Genel
peel
i.
iskoç-ingiliz sınırında yer alan ufak bir ortaçağ kulesi
12
Genel
peel
f.
soymak
13
Genel
peel
f.
kabuğunu soymak (meyvenin/sebzenin)
14
Genel
peel
f.
soyunmak
15
Genel
peel
f.
soymak (meyveyi/sebzeyi)
16
Genel
peel
f.
kabuğunu çıkarmak (karidesin)
17
Genel
peel
f.
(patates vb) kabuğunu soymak
18
Genel
peel
f.
sıyrılmak (ağacın kabuğu/insanın derisi/boya vb)
19
Genel
peel
f.
kabuğunu soymak
20
Genel
peel
f.
(kabuğu/derisi) soyulmak
21
Genel
peel
f.
pullanmak
22
Genel
peel
f.
pul pul dökülmek
23
Genel
peel
f.
kabuğunu çıkarmak
24
Genel
peel
f.
hareketli bir araç/uçak grubundan ayrılarak farklı yöne gitmek
25
Genel
peel
f.
ayrılmak
26
Genel
peel
f.
derisi soyulmak (bronzlaşmaktan vb. dolayısı ile)
Technical
27
Teknik
peel
i.
dövülebilir demir döküm üzerindeki soyulur tabaka
28
Teknik
peel
i.
soyulabilir döküm tabakası
29
Teknik
peel
f.
kabuğunu soymak
30
Teknik
peel
f.
pul pul dökülmek
31
Teknik
peel
f.
soyulmak
32
Teknik
peel
f.
(dövülebilir dökme demir) dışı soyulmak
Marine
33
Denizcilik
peel
i.
kürek palası
Gastronomy
34
Mutfak
peel
i.
soyulmuş kabuk
Agriculture
35
Tarım
peel
f.
tahıl kepeğini ayıklamak
36
Tarım
peel
f.
tahıl kepeğini temizlemek
Geography
37
Coğrafya
peel
i.
kanada'nın kuzeybatısında bir nehir
Sport
38
Spor
peel
i.
(körling) rakibin taşını oyun dışına itmek için yapılan atış
39
Spor
peel
f.
(kroket) topu kaleden geçirmek
Football
40
Futbol
peel
i.
(ragbi) oyun düzeninden kopma
Printery
41
Matbaa
peel
i.
t biçimli kağıt kurutma aparatı
"peel"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 199 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
orange peel
i.
portakal kabuğu
General
2
Genel
baker's peel
i.
kürek
3
Genel
orange peel
i.
timsah derisi
4
Genel
lemon peel
i.
limon kabuğu
5
Genel
peel shim
i.
ince şim
6
Genel
peel shim
i.
lamel
7
Genel
apple peel
i.
elma kabuğu
8
Genel
banana peel
i.
muz kabuğu
9
Genel
tomato peel
i.
domates kabuğu
10
Genel
pizza peel
i.
pizza küreği
11
Genel
fruit peel
i.
meyve kabuğu
12
Genel
peel [dialect] [uk]
i.
yastık
13
Genel
peel [dialect] [uk]
i.
kömür küreği
14
Genel
peel [scotland]
i.
eş
15
Genel
peel [scotland]
i.
denk
16
Genel
peel [scotland]
i.
eşleme
17
Genel
peel tower
i.
iskoç-ingiliz sınırında bulunan ufak bir tahkimat kulesi
18
Genel
orange peel
i.
portakal kabuğuna benzeyen pürüzlü yüzey
19
Genel
peel off
f.
kabuğunu soymak (meyve vb)
20
Genel
peel off one's clothes
f.
soyunmak
21
Genel
peel off one's clothes
f.
elbiselerini çıkarmak
22
Genel
peel off
f.
kabuğunu soymak
23
Genel
peel off
f.
sıyırmak
24
Genel
peel off with knife
f.
bıçakla sıyırmak
25
Genel
peel off
f.
kabuk soymak (meyve vb)
26
Genel
peel off
f.
bıçakla sıyırmak
27
Genel
peel off
f.
inişe geçmek
28
Genel
(plaster) peel off
f.
alçısı dökülmek
29
Genel
(plaster) peel off
f.
tavanın alçısı dökülmek
30
Genel
peel off one's glove
f.
eldivenini çıkarmak
31
Genel
(paint) peel
f.
boya soyulmak
32
Genel
peel off stocking
f.
çorap çıkarmak
33
Genel
peel potato
f.
patates soymak
34
Genel
peel out
f.
pati çekmek
35
Genel
peel away
f.
kabuğunu yüzmek
36
Genel
peel away
f.
bir kaplama filmi veya tabakayı sıyırarak veya kavlatarak yapışık olduğu yüzeyden ayırmak
37
Genel
one's skin to peel
f.
derisi soyulmak
38
Genel
peel away
f.
kabuğunu soymak
39
Genel
peel away
f.
kabuğunu çıkarmak
40
Genel
peel someone off the pavement
f.
birini kaldırımdan kazımak
41
Genel
peel potatoes
f.
patates soymak
42
Genel
tear the peel from the banana
f.
kabuğu muzdan ayırmak/soymak
43
Genel
peel a tomato
f.
domates soymak
44
Genel
peel a tomato
f.
domatesin kabuğunu soymak
45
Genel
step on a banana peel
f.
muz kabuğuna basmak
46
Genel
step on a banana peel
f.
muza basmak
47
Genel
peel an egg
f.
yumurta soymak
48
Genel
peel an onion
f.
soğan soymak
49
Genel
peel [scotland]
f.
eşleştirmek
50
Genel
peel [scotland]
f.
eşlemek
51
Genel
peel [scotland]
f.
birleştirmek
52
Genel
peel [obsolete]
f.
yağmalamak
53
Genel
peel [obsolete]
f.
soymak
54
Genel
peel [obsolete]
f.
zorla almak
55
Genel
peel [obsolete]
f.
gasp etmek
56
Genel
peel (off)
f.
(gruptan, oluşumdan) ayrılmak
Phrasals
57
Öbek Fiiller
peel off
f.
çırılçıplak bırakmak
58
Öbek Fiiller
peel off
f.
kabuğunu soymak
59
Öbek Fiiller
peel something away (from something)
f.
soyup çıkarmak
60
Öbek Fiiller
peel off
f.
parça parça soymak
61
Öbek Fiiller
peel off (of) (something)
f.
soyulmak/dökülmek
62
Öbek Fiiller
peel off
f.
soymak
63
Öbek Fiiller
peel something off (of) (something)
f.
(kabuğu vb) soyarak çıkarmak
64
Öbek Fiiller
peel something back (from something)
f.
(yorganı vb) kaldırıp çıkarmak
65
Öbek Fiiller
peel something off from something
f.
(kabuğu vb) soyarak çıkarmak
66
Öbek Fiiller
peel off
f.
sıyırmak
67
Öbek Fiiller
peel off
f.
sıyırıp çıkarmak
68
Öbek Fiiller
peel off
f.
dış tabakasını soymak
69
Öbek Fiiller
peel off
f.
derisini, boyasını, kabuğunu sıyırmak/soymak
70
Öbek Fiiller
peel off
f.
sıyrılmak
71
Öbek Fiiller
peel off
f.
soyulmak
72
Öbek Fiiller
peel off
f.
dış tabakası kalkmak
73
Öbek Fiiller
peel off
f.
dış tabakasını, kabuğunu, boyasını kaldırmak
74
Öbek Fiiller
peel off
f.
kaplamasını/üst tabakasını kaldırmak
75
Öbek Fiiller
peel off
f.
kaplamasını/üst tabakasını sökmek
76
Öbek Fiiller
peel off
f.
kaplamasını/üst tabakasını çıkarmak
77
Öbek Fiiller
peel off
f.
ince bir kısmını/tabakasını sökmek
78
Öbek Fiiller
peel off
f.
ince bir kısmını/tabakasını kaldırmak
79
Öbek Fiiller
peel off
f.
ince bir kısmını/tabakasını çıkarmak
80
Öbek Fiiller
peel off
f.
üst katmanını çıkarmak/soymak
81
Öbek Fiiller
peel off
f.
dış katmanını çıkarmak/soymak
82
Öbek Fiiller
peel off
f.
gruptan ayrılmak
83
Öbek Fiiller
peel off
f.
grubun gittiği yönden sapmak
84
Öbek Fiiller
peel off
f.
gruptan kopmak
85
Öbek Fiiller
peel off
f.
sıyrılmak
86
Öbek Fiiller
peel off
f.
ince bir tabaka halinde kalmak
87
Öbek Fiiller
peel off
f.
soyulmak
88
Öbek Fiiller
peel off
f.
kıyafetleri çıkarmak
89
Öbek Fiiller
peel off
f.
sıkan kıyafetleri çıkarmak
90
Öbek Fiiller
peel off
f.
soyunmak
91
Öbek Fiiller
peel off
f.
uçuş düzeninden ayrılıp inmek veya dalış yapmak
92
Öbek Fiiller
peel off
f.
birlikte uçtuğu diğer uçaklardan ayrılıp inmek veya dalış yapmak
93
Öbek Fiiller
peel off
f.
gruptan ayrılmak
94
Öbek Fiiller
peel off
f.
grubun gittiği yönden sapmak
95
Öbek Fiiller
peel off
f.
gruptan kopmak
96
Öbek Fiiller
peel off
f.
gruptan ayrılıp başka bir yöne doğru gitmek
97
Öbek Fiiller
peel off from (someone or something)
f.
(birinden/bir şeyden) soyulmak
98
Öbek Fiiller
peel off from (someone or something)
f.
(birinden/bir şeyden) soymak
99
Öbek Fiiller
peel off from (someone or something)
f.
(birinin/bir şeyin) üzerinden çıkarmak
100
Öbek Fiiller
peel off from (someone or something)
f.
(birinin/bir şeyin) üstünü soymak
101
Öbek Fiiller
peel off from (someone or something)
f.
(birinin/bir şeyin) üstünden koparmak
102
Öbek Fiiller
peel off from (someone or something)
f.
(birinden/bir şeyden) ayrılmak
103
Öbek Fiiller
peel off from (someone or something)
f.
(birinden/bir şeyden) ayrı bir yöne gitmek
104
Öbek Fiiller
peel off from (something)
f.
(bir şeyden/yerden) hızla uzaklaşmak
105
Öbek Fiiller
peel off from (something)
f.
(bir şeyden/yerden) gaza basıp uzaklaşmak
106
Öbek Fiiller
peel off from (something)
f.
(bir şeyden/yerden) bir araçla basıp gitmek
107
Öbek Fiiller
peel back
f.
soyup çıkarmak
108
Öbek Fiiller
peel back
f.
yüzeyinden sökmek
109
Öbek Fiiller
peel back
f.
sıyırmak
110
Öbek Fiiller
peel away
f.
ana gövdesini ayırmak
111
Öbek Fiiller
peel away
f.
bir tarafını almak
112
Öbek Fiiller
peel away
f.
bir tarafını çıkarmak
113
Öbek Fiiller
peel away
f.
ana gruptan ayrılmak
114
Öbek Fiiller
peel away
f.
esas bölümden ayrılmak
115
Öbek Fiiller
peel away
f.
ayrılmak
116
Öbek Fiiller
peel away
f.
soyulmak
117
Öbek Fiiller
peel away
f.
çıkarılmak
118
Öbek Fiiller
peel away
f.
bir yerden götürmek
119
Öbek Fiiller
peel away
f.
bir yerden uzaklaştırmak
Colloquial
120
Konuşma Dili
slip on a banana peel [uk]
f.
gülünç bir duruma düşmek
121
Konuşma Dili
slip on a banana peel [uk]
f.
aptal durumuna düşmek
122
Konuşma Dili
slip on a banana peel [uk]
f.
aptalca bir hata yapmak
123
Konuşma Dili
slip on a banana peel [uk]
f.
utanç verici bir hata yapmak
Idioms
124
Deyim
peel off
f.
inişe geçmek
125
Deyim
peel the onion
f.
bir şeyin derinine inmek
126
Deyim
peel the onion
f.
bir şeyin başka yönlerini açığa çıkarmak
127
Deyim
peel the onion
f.
bir şeyin iç yüzünü açığa çıkarmak
128
Deyim
have one foot in the grave and the other on a banana peel
f.
bir ayağı çukurda olmak
129
Deyim
have one foot in the grave and the other on a banana peel
f.
hayatının sonuna yaklaşmış olmak
130
Deyim
have one foot in the grave and the other on a banana peel
f.
ölmek üzere olmak
131
Deyim
have one foot in the grave and the other on a banana peel
f.
bir gözü torağa bakmak
132
Deyim
have one foot in the grave and the other on a banana peel
f.
gidici olmak
133
Deyim
have one foot in the grave and the other on a banana peel
f.
belirsiz bir durumda olmak
134
Deyim
have one foot in the grave and the other on a banana peel
f.
her an değişebilecek bir durumda olmak
135
Deyim
have one foot in the grave and the other on a banana peel
f.
problemli bir durumda olmak
136
Deyim
have one foot in the grave and the other on a banana peel
f.
bir anda felakete dönüşebilecek bir durumda olmak
137
Deyim
have one foot in the grave and the other on a banana peel
f.
pamuk ipliğine bağlı olmak
138
Deyim
have one foot on a banana peel
expr.
sürekli bir belirsizlik içinde
139
Deyim
have one foot on a banana peel
expr.
sürekli bir kararsızlık içinde
140
Deyim
have one foot on a banana peel
expr.
sürekli bir değişkenlik içinde
141
Deyim
have one foot on a banana peel
expr.
her an değişebilir bir halde
142
Deyim
have one foot on a banana peel
expr.
kesin/stabil bir durumda değil
143
Deyim
have one foot on a banana peel
expr.
her an bir şey olabilecek gibi
144
Deyim
have one foot on a banana peel
expr.
her an her şey bozulabilirmiş gibi
145
Deyim
have one foot on a banana peel
expr.
her an her şey ayağının altından/elinden kayacakmış gibi
Technical
146
Teknik
orange peel
i.
camda pütürlü yüzey
147
Teknik
wet peel test
i.
ıslak sıyırma deneyi
148
Teknik
peel strength
i.
kabuk dayancı
149
Teknik
peel test perpendicular to the weld
i.
kaynağa dik sıyırma deneyi
150
Teknik
peel strength of a touch and close fastener
i.
kenetlenen bantın ayrılma mukavemeti
151
Teknik
mechanized peel test
i.
mekanize soyma deneyi
152
Teknik
orange peel effect
i.
portakal kabuğumsu görüntü
153
Teknik
peel off
i.
pilof
154
Teknik
orange peel
i.
portakal kabuğu
155
Teknik
orange peel
i.
portakal kabuğumsu görüntü
156
Teknik
measurement of peel adhesion from stainless steel or from its own backing
i.
paslanmaz çelik plakadan ve kendi üzerinden ayrılma dayanımı tayini
157
Teknik
orange peel
i.
portakal kabuğu (yüzey kusuru)
158
Teknik
orange peel
i.
pürüzlü metal yüzeyi
159
Teknik
peel test
i.
sıyırma deneyi
160
Teknik
peel resistance
i.
sıyrılma mukavemeti
161
Teknik
peel force
i.
soyulma kuvveti
162
Teknik
peel ply
i.
soyma kumaşı
163
Teknik
peel strength
i.
soyulma dayanımı
164
Teknik
peel test
i.
soyma deneyi
Computer
165
Bilgisayar
peel off
expr.
ayır
Construction
166
İnşaat
peel resistance of joints
i.
bağlantıların soyulma mukameti
167
İnşaat
peel resistance of joints
i.
birleşim yerinin ayrılmaya karşı direnci
168
İnşaat
orange peel surface
i.
portakal kabuğu görünümlü yüzey bitişi
169
İnşaat
peel test
i.
sıyrılma testi
Dyeing
170
Boyacılık
orange peel
i.
portakal kabuğu oluşumu
171
Boyacılık
orange peel
i.
bir turuncu tonu
Automotive
172
Otomotiv
peel or burn rubber
i.
soyulmuş veya yanmış lastik
173
Otomotiv
peel ply
i.
soyma kumaşı
Traffic
174
Trafik
peel off
i.
beton sökülmesi
Aeronautic
175
Havacılık
peel off
i.
uçuş düzeninden yarım tono ile ayrılma
Marine
176
Denizcilik
orange peel
i.
ince tabaka tarayıcı
Medical
177
Medikal
chemical peel
i.
aşındırıcı kimyasal uygulayarak ciltteki kırışıklıkların ve lekelerin giderilmesi
178
Medikal
chemical peel
i.
kimyasal cilt temizleme
179
Medikal
orange peel appearance
i.
portakal kabuğu görünümü
180
Medikal
peel-off label
i.
soyularak çıkan etiket
Food Engineering
181
Gıda
orange peel oil
i.
portakal kabuğu yağı
Gastronomy
182
Mutfak
candied citrus peel
i.
narenciye kabuğu şekerlemesi
183
Mutfak
candied orange peel
i.
portakal kabuğu şekerlemesi
184
Mutfak
grapefruit peel
i.
şeker şurubunda pişirilip şekerle kaplanan greyfurt kabuğu şeritleri
185
Mutfak
potato peel
i.
patates kabuğu cipsi
186
Mutfak
peel garlic
f.
sarımsak soymak
Marine Biology
187
Deniz Biyolojisi
salmon peel
i.
ilk dönen
188
Deniz Biyolojisi
salmon peel
i.
kışı denizde geçirdikten sonra tatlı suya dönen yavru somon
Zoology
189
Zooloji
orange peel fungus (aleuria aurantia)
i.
parlak turuncu fincan veya tabak şeklinde sporokarpları olan bir mantar
Agriculture
190
Tarım
orange peel fungus
i.
mantar filizlerinin yaprak ve tomurcuklarından hazırlanan bir çay
191
Tarım
orange peel fungus
i.
hindistan ve seylan'a özgü küçük yapraklı bir çay
192
Tarım
orange peel fungus
i.
yüksek kaliteli hint veya seylan çayı
Archaic
193
Eski Kullanım
peel [us]
i.
kürek bıçağı
Slang
194
Argo
peel off
f.
çekip gitmek
195
Argo
peel off
f.
uzaklaşmak
196
Argo
peel off
f.
uzaklaştırmak
197
Argo
peel off
f.
göndermek
198
Argo
peel off
f.
terk etmek
199
Argo
peel off
f.
gönderilmek
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of peel
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy