ilişki - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

ilişki



"ilişki" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 66 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
ilişki relationship i.
ilişki relation i.
ilişki connection i.
ilişki tie i.
General
ilişki affair i.
ilişki reference i.
ilişki commerce i.
ilişki bond i.
ilişki sexual intercourse i.
ilişki truck i.
ilişki it i.
ilişki relevancy i.
ilişki correlate i.
ilişki footing i.
ilişki noose i.
ilişki affiliation i.
ilişki copulation i.
ilişki interrelation i.
ilişki link i.
ilişki dealing i.
ilişki connection i.
ilişki gallantry i.
ilişki relevance i.
ilişki liaison i.
ilişki affaire i.
ilişki comparison i.
ilişki involvement i.
ilişki rapport i.
ilişki connexion i.
ilişki affinity i.
ilişki dealings i.
ilişki regard i.
ilişki relatedness i.
ilişki relationship i.
ilişki relation i.
ilişki bearing i.
ilişki hook-up i.
ilişki contact i.
ilişki dependence i.
ilişki intercourse i.
ilişki correlation i.
ilişki hookup i.
ilişki dependance i.
ilişki relationist i.
ilişki trade [obsolete] i.
ilişki enterdeal [obsolete] i.
ilişki habitude [obsolete] i.
ilişki hypothec [scotland] i.
ilişki committal i.
ilişki connex [obsolete] i.
ilişki concernment i.
ilişki intermezzo i.
ilişki schesis i.
ilişki correspondence i.
ilişki connex (connexion) kısalt.
Trade/Economic
ilişki relation i.
ilişki interaction i.
ilişki relationship i.
Law
ilişki relation i.
ilişki relationship i.
Politics
ilişki intercourse i.
ilişki contact i.
Technical
ilişki correlation i.
Computer
ilişki association i.
Medical
ilişki correlation i.
Archaic
ilişki society i.

"ilişki" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 500 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
cinsel ilişki sexual intercourse i.
yakınlık (ilişki) intimacy i.
ilişki kurmak contact f.
sıkı ilişki kurmak affiliate f.
çok yakın (ilişki/kimse) intimate s.
yakın (ilişki) intimate s.
cinsel ilişki yaşamamış chaste s.
General
cinsel ilişki intercourse i.
cinsel ilişki intimacy i.
karşılıklı ilişki reciprocation i.
incille ilişki relation to bible i.
avrupalılarla ilk ilişki first contact with europeans i.
dostça ilişki amity i.
evlilik dışı cinsel ilişki liaison i.
ilişki (insanlar arasındaki) relationship i.
kısa süreli ilişki fling i.
ilişki kurma communicating i.
yakın akraba ile cinsel ilişki kurma incest i.
cinsel ilişki sexual relation i.
yasal ilişki legal relation i.
cinsel ilişki trick i.
cinsel ilişki shot i.
yasak ilişki forbidden relation i.
mantıksal ilişki logical relationship i.
cinsel ilişki sexual act i.
siyasi ilişki political relation i.
dostça ilişki friendly relationship i.
ilişki kesme disengagement i.
özel ilişki private corporation i.
güvene dayalı ilişki fiduciary relationship i.
bitmek üzere olan ilişki relationship on the rock i.
ilişki kurma relating i.
ilişki kurma contraction i.
cinsel ilişki it i.
sallantılı ilişki rocky relation i.
sosyal ilişki social relation i.
cinsel ilişki snatch i.
yakın ilişki affiliation i.
gizli ilişki (cinsel) liaison i.
aşk üstüne kurulmuş ilişki romance i.
geçici ilişki temporal relation i.
dilsel ilişki linguistic relation i.
mekansal ilişki spatial relationship i.
dostça ilişki rapport i.
karşılıklı ilişki interrelation i.
karşılıklı ilişki mutual affinity i.
cinsel ilişki sex i.
hukuksal ilişki legal relation i.
nedensel ilişki causal link i.
iyi ilişki amity i.
hastalık şeklinde cinsel ilişki arzusu duyan kadın nympho i.
karşılıklı ilişki intercommunion i.
korunmasız cinsel ilişki unprotected sexual intercourse i.
sıkı ilişki close relation i.
sıkı ilişki cordial relation i.
yakın ilişki affiliation i.
evlilik dışı ilişki extramarital affair i.
cinsel ilişki sexual relationship i.
doğal cinsel ilişki consensual sexual intercourse i.
sıkı ilişki close relationship i.
samimi ilişki cordial relation i.
açık ilişki open relationship i.
ekonomik ilişki economic relation i.
ilişki yönetmeni relationship manager i.
sağlıklı ilişki healthy relationship i.
ensest ilişki incest relationship i.
insanlararası ilişki analizi transactional analysis i.
romantik ilişki romantic relationship i.
nedensel ilişki causal relationship i.
karşılıklı ilişki correlation i.
fırtınalı ilişki stormy relationship i.
karşılıklı ilişki footing i.
yakın ilişki (iki hayvan arasında) pair-bond i.
kişinin rızası olmadan girilen cinsel ilişki non-consensual sexual intercourse i.
akraba ile cinsel ilişki incest i.
karşılıklı saygı ve dürüstlüğe dayalı ilişki committed relationship i.
ciddi ilişki committed relationship i.
kişinin kendini adadığı ilişki committed relationship i.
dostane ilişki rapport i.
organik ilişki organic relationship i.
organik ilişki organic relation i.
ilişki dışı cinsel deneyim extradyadic sexual experience i.
gayri resmi/resmi olmayan ilişki informal relationship i.
gizli ilişki secret relationship i.
gizli ilişki confidential relationship i.
seviyeli ilişki discreet relationship i.
birbirinden uzak şehirlerde yaşayan sevgililerin sürdüğü ilişki vacationship i.
gelgeç ilişki casual affair i.
öylesine (bir) ilişki casual affair i.
ilişki durumu relationship status i.
yasak/uygunsuz ilişki indiscreet affair i.
cinsel ilişki union i.
ilişki kurma liaising i.
üçlü ilişki ménage à trois i.
zayıf bir ilişki a poor relation i.
birbirinden uzakta ilişki yaşama long distance relationship i.
potansiyel ilişki potential relationship i.
ters ilişki anal sex i.
nedensel ilişki causality i.
nedensel ilişki causal connection i.
gerçek ilişki real relationship i.
bağlamsal ilişki contextual relationship i.
düzeyli ilişki serious relationship i.
düzeyli ilişki respectful relationship i.
cinsel ilişki uzmanı sexpert i.
yakın ilişki close link i.
akdi ilişki contractual relationship i.
ilişki yönetimi relationship management i.
toplumsal ilişki social relation i.
toplumsal ilişki social relationship i.
dini ilişki veya yakınlık religious affiliation i.
sıcak ilişki warm relationship i.
samimi ilişki warm relationship i.
ailevi ilişki familial relationship i.
ilişki koçu relationship coach i.
şahsi ilişki personal relation i.
karşı cinsle kurulan geleceği olmayan, gayriciddi ilişki casual relationship i.
analojik ilişki kuran kalıp a is to b as c is to d i.
beyaz olmayanlarla ilişki halindeki işin sahibi veya çalışanı olan yetkili makamdaki beyaz kimse baas i.
küresel ilişki global relation i.
yakın ilişki adfiliation i.
cinsel ilişki zamanı night i.
cinsel ilişki relations i.
bağlantı ya da ilişki ifade eden terim relative term i.
lüzumlu bağlantı veya ilişki necessitude [rare] i.
bilinmeyen ilişki tie-in i.
karşılıklı özveri gerektiren ilişki two-way street i.
ilişki sonrası test post-coital test i.
uygunsuz cinsel ilişki entanglement i.
zarar veren cinsel ilişki entanglement i.
kötü cinsel ilişki entanglement i.
yasadışı cinsel ilişki unlawful carnal knowledge i.
yasaklanmış veya tabu olan cinsel ilişki unlawful carnal knowledge i.
yasadışı cinsel ilişki criminal congress i.
yasaklanmış veya tabu olan cinsel ilişki criminal congress i.
cinsel ilişki bed i.
sosyal ilişki basis i.
yasadışı cinsel ilişki bawdry [obsolete] i.
rızaya bağlı olarak fiziksel şiddet ve baskının kullanıldığı cinsel ilişki şekli bdsm i.
yakın ilişki vicinity i.
karı ve koca arasındaki ilişki marital bed i.
karı ve koca arasındaki ilişki marital relationship i.
samimi ilişki habitude [obsolete] i.
yakın ilişki habitude [obsolete] i.
gayri meşru cinsel ilişki hank panky i.
çevre edinip ilişki ağını genişletme amacıyla yapılan sosyal etkinlik meet-and-greet i.
sınıfın üyesi ile sınıf arasındaki ilişki membership i.
üçlü ilişki ménageàtrois i.
birbirleriyle ilişki yaşayan üç kişinin aynı evde yaşaması ménageàtrois i.
güzel ilişki harmony i.
kavgasız ilişki harmony i.
homolog ilişki homology i.
eşcinsel ilişki homosexuality i.
insanlar arasındaki ilişki human relationship i.
hatalı ilişki misrelation i.
ölçülü müzikte uzun ve kısa arasındaki ilişki modus i.
cinsel ilişki love i.
yakın ilişki loved one i.
kıymet verilen ilişki loved one i.
bir topluluğun değer yapıları ile geçmiş tecrübeleri arasında yer alan ve genellikle sanat aracılığıyla ifade bulan ilişki mythus i.
iki zıt nitelik arasındaki ilişki mutual opposition i.
iki zıt eğilim arasındaki ilişki mutual opposition i.
tek gecelik ilişki gig i.
manevi ilişki gossipry i.
kısa süren romantik ilişki idyl i.
bir sonuca bağlanmayan romantik ilişki idyl i.
kısa süren romantik ilişki idyll i.
tek gecelik ilişki için kalınan yer one-night stand i.
iki kişi arasındaki ilişki one-to-one i.
karşıt oluşumlar arasındaki ilişki oppositeness i.
bir faaliyetteki karşılıklı ilişki communion i.
derin anlayış içeren samimi ilişki communion i.
çocuğun vaftiz ebeveynleri ile biyolojik ebeveynleri arasındaki manevi ilişki compaternity i.
cinsel ilişki congress i.
cinsel ilişki conjugality i.
cinsel ilişki conjunction [obsolete] i.
cinsel ilişki connection i.
sosyal ilişki connection i.
mesleki ilişki connection i.
ticari ilişki connection i.
yakın ilişki consanguinity i.
ensest ilişki kuran kimse inbreeder i.
ilişki koçu/terapisti intimacy coach i.
ilişki sürdüren iki kişi dyad i.
iki kişinin sürdürdüğü ilişki dyad i.
(işletme-müşteri veya ülkeler arası) iyi ilişki good will i.
iyi ilişki (işletme-müşteri veya ülkeler arası) goodwill i.
zihinsel ilişki commerce i.
erkeğin sosyal ve ekonomik olarak baskın olduğu ilişki concubine i.
gayrimeşru cinsel ilişki incontinencies i.
ilişki alanı country i.
dostane ilişki fellow feeling i.
samimi ilişki internection [obsolete] i.
yakın ilişki internection [obsolete] i.
karşılıklı ilişki intrication i.
(zihinden maddeye doğru) daha yüksek gerçeklik ile daha düşük gerçeklik tipi arasındaki ilişki involution i.
ahlaksız ilişki teklifi pander i.
cinsel ilişki play [obsolete] i.
cinsel ilişki cohabitation i.
başkalarıyla ilişki kurma conversation [obsolete] i.
davranış ilişki kurulan kimseler conversation [obsolete] i.
konuyla olan ilişki conversation [obsolete] i.
yakın ilişki converse [obsolete] i.
sosyal ilişki converse [obsolete] i.
cinsel ilişki converse [obsolete] i.
büyücülerin (gezegen, element, burçlar, sayılar yardımıyla) farklı şeyler arasında ilişki kurma sistemi correspondences i.
baba-oğul arasındaki ilişki filiety i.
(lacancı psikanalizde) öznenin bakma arzusu ile birine bakılabileceğine dair sahip olduğu bilinci arasındaki ilişki gaze i.
iklim ve dönemsel biyolojik fenomenler arasındaki ilişki phenology i.
(özellik veya ilişki belirten) terim predicate i.
aradaki ilişki veya iyeliği gösteren öge predicator i.
gizli ilişki secrecy [obsolete] i.
mahrem ilişki secrecy [obsolete] i.
biten ilişki splitsville i.
özgür cinsel ilişki free-lovism i.
anal ilişki sodomy i.
oral ilişki sodomy i.
hayvanla cinsel ilişki sodomy i.
para karşılığı ilişki teklif etme soliciting i.
iki zıt nesne arasındaki ilişki polarity i.
akran veya arkadaşlarla ilişki kurma eğilimi sociableness i.
akran veya dostlarla ilişki kurma veya sosyal gruplar oluşturma eğilimi sociality i.
evrensel bir önerme ile tikel arasındaki ilişki superordination i.
yakın ilişki sympathy i.
(ilişki) ayrılık split i.
yasal açıdan bağlayıcı ilişki privity i.
ilişki kurmak have it off f.
ile iyi ilişki kurmak relate to f.
ilişki kurmak tie up f.
ilişki kurmak get in touch with f.
ilişki kurmak tie in f.
ilişki kurmak liaise f.
uygunsuz vaziyette yakalanmak (cinsel ilişki vb) be caught in flagrante f.
ilişki kurmak relate f.
ilişki kurmak have sexual relations f.
ilişki kurmak interrelate f.
ilişki kurmak make f.
arasında ilişki kurmak (iki şey/sonuç/rakam) correlate f.
ilişki kurmak hook up f.
gayrimeşru bir ilişki içinde olmak carry on with f.
ile yakın ilişki içinde olmak be hand in and glove with f.
ilişki kurmak have intercourse with f.
ilişki kurmak hump f.
ilişki kurmak familiarize f.
ilişki kurmamak hold aloof f.
ilişki kurmak make out f.
ilişki kurmak contact f.
ilişki kurmak make contact f.
dostça ilişki kurmak fraternise f.
dostça ilişki kurmak fraternize f.
ilişki içinde olmak be in relation with f.
ilişki içine girmek establish a relation f.
ilişki içinde bulunmak be in relation with f.
ilişki içinde bulunmak have relation with f.
ilişki içinde olmak be in contact with f.
ilişki içinde bulunmak be in connection with f.
ilişki içinde bulunmak be in an affair f.
ilişki içinde bulunmak be in a relationship with f.
ilişki içinde olmak be in an affair f.
ilişki içinde bulunmak be in contact with f.
ilişki içinde olmak be in connection with f.
ilişki içinde olmak be in a relationship with f.
resmi ilişki kurmak establish a formal relationship f.
aralarında ilişki kurmak correlate f.
yakın ilişki kurmak (iki hayvan arasında) pair-bond f.
ilişki kurmak get in contact (with) f.
uyumlu ilişki kurmak get on (with) f.
ilişki kurmak get in touch (with) f.
ilişki kurmak connect f.
ile ilişki kurmak knock about f.
ilişki sürdürmek continue a relationship f.
ilişki sürdürmek maintain a relationship f.
(arkadaşlık/ilişki) kurmak strike up f.
ilişki kurmak get in touch f.
ilişki kurmak to work up a connection f.
ilişki kurmak bring into connection with f.
ilişki sağlamak bring into connection with f.
ilişki kurmak enter into connection f.
ilişki yürütmek maintain a relationship f.
ilişki yürütmek continue a relationship f.
ilişki yürütmek handle a relationship f.
ilişki sürdürmek manage a relationship f.
ilişki sürdürmek run a relationship f.
ilişki yürütmek keep a relationship going f.
ilişki yürütmek run a relationship f.
ilişki sürdürmek keep a relationship going f.
ilişki yürütmek manage a relationship f.
ilişki sürdürmek handle a relationship f.
bir ilişki kurmak build a relationship f.
ciddi bir ilişki istemek want a serious relationship f.
ilişki kurmak familiarise f.
tek gecelik ilişki yaşamak have a one-night stand f.
ilişki geliştirmek develop a relationship f.
ilişki kurmak establish relationship f.
yakın ilişki kurmak truck f.
yakın ilişki kurmak apparent f.
barışçıl ve uyumlu ilişki kurmak atone [obsolete] f.
(ilişki) adını koymak make sure [obsolete] f.
romantik ilişki aramak woo f.
(iki veya daha fazla kişi) arasında ilişki kurmak bond f.
ilişki içinde olmak have f.
ilişki kurmak mix f.
ilişki kurmak communicate f.
(evliliği) nikahtan sonraki ilk cinsel ilişki ile tamamlamak consummate f.
(arkadaşlık, ortaklık, rekabet) ilişki içine sokmak couple f.
yakın ilişki kurmak crony f.
arasında ilişki kurmak intricate f.
kartpostal ile ilişki kurmak postcard f.
romantik ilişki içinde olmak romance f.
ilişki kurmak sib f.
cinsel ilişki teklifinde bulunmak cruise f.
ilişki kurmak frequent [obsolete] f.
(hayat kadını) cinsel ilişki teklifinde bulunmak solicit f.
para karşılığı ilişki teklif etmek solicit f.
birine para karşılığı ilişki teklif etmek solicit f.
(bir ilişki veya orana) sahip olmak bear f.
diğerleri ile ilişki kurmak sort f.
ilişki içinde olmak align f.
(ilişki vb.) kurmak establish f.
(ilişki) terk etmek leave f.
ilişki kurmayan incommunicative s.
ilişki içinde of relevance s.
cinsel ilişki ile bulaşan venereal s.
aralarında ilişki olmayan nonrelational s.
yakın ilişki affinitative s.
cinsel ilişki ile ilgili venereal s.
hristiyan kiliseye ilişki ecclesiastical s.
korunmasız (ilişki) raw s.
kondomsuz (ilişki) raw s.
sert (ilişki) raw s.
arada ciddi bir bağlılık sözünün olmadığı (seks, ilişki) casual s.
cinsel ilişki yaşamış unchaste s.
heteroseksüel ilişki ile ilgili het s.
heteroseksüel ilişki ile ilgili heterosexual s.
(ilişki) aşk-nefret içeren love-hate s.
yalnızca tek bir erkekle romantik ilişki yaşayan one-man s.
yalnızca tek bir kadınla romantik ilişki yaşayan one-woman s.
(ilişki) inişli çıkışlı on-off s.
(ilişki) açık open s.
(ilişki) tek bir partnerle sınırlanmayan open s.
(ilişki) cinsel hayata tek taraflı düşkünlük yaşanan imparlibidinous s.
çiftin başkalarıyla cinsellik yaşamadığı (ilişki) committed s.
nikahtan sonra ilk cinsel ilişki ile tamamlanmış (evlilik) completed s.
gayrimeşru ilişki ile ilgili paphian s.
eşcinsel ilişki içeren same-sex s.
ilişki kuran correlational s.
çıkar amaçlı ilişki güden solid s.
duygusal ilişki yaşayan involved s.
ilişki kurarak relating zf.
zamanla ilişki içinde temporarily zf.
cinsel ilişki ortasında in flagrante zf.
cinsel ilişki ortasında in flagrante delicto zf.
cinsel ilişki ortasında flagrante delicto zf.
doğrudan bir ilişki içerisinde presently [obsolete] zf.
düzenli ilişki içinde steady zf.
arasındaki ilişki relationship between ed.
uzun süreli ilişki ltr (long-term relationship) kısalt.
Phrasals
ilişki kurmak talk of f.
ilişki kurmak affiliate (someone or something) to (someone or something) f.
(belirli insanlarla veya şeylerle) ilişki kurmak affiliate (someone or something) with (someone or something) f.
birisiyle ilişki yaşamaya başlamak hook up with f.
ilişki kurmak bear on f.
ilişki kurmak bear upon f.
biriyle/bir şeyle bir ilişki içine girmek fall in with someone or something f.
istikrarlı/sabit romantik bir ilişki içerisinde olmak go out f.
işbirliği/ilişki içine girmek throw in f.
uyumlu/duyarlı bir ilişki kurmasını sağlamak tune into f.
ile yakın ilişki kurmak latch on f.
biriyle ilişki kurmak associate with someone f.
ile ilişki kurmak associate oneself with f.
(sosyal veya romantik olarak) ilişki kurmak mix up (with) f.
(biriyle/bir grupla) ilişki kurmak connect (up) with (someone or something) f.
dostane bir ilişki sürdürmek rub along f.
yakın ilişki veya temas yoluyla etki yaratmak rub off f.
(bir grupla) yakın ilişki kurmak latch on to (something) f.
(birileri/bir şeyler) arasında ilişki kurmak link to (someone or something) f.
(birileri/bir şeyler) arasında ilişki kurmak link together (with someone or something) f.
(biriyle/bir şeyle) benzerlik/ilişki kurmak relate to (someone or something) f.
ile cinsel ilişki yaşamak score with f.
ile sekse dayalı bir ilişki içerisinde olmak screw around with f.
(biriyle) sekse dayalı bir ilişki içerisinde olmak screw around with (someone) f.
kişisel ilişki kurmak commerce (with) f.
Colloquial
sadece mesajlaşma ile yürütülen ilişki textlationship i.
düzgün bir ilişki yaşayan çift thing i.
tek gecelik ilişki a one-night stand i.
cinsel ilişki a roll in the sack i.
tek atımlık ilişki a one-night stand i.
bir ilişkiyi bitirirken söylenen bir söz ("buggy ride" cinsel ilişki yerine kullanılan örtmece bir söz) thanks for the buggy ride [old-fashioned] i.
aralarında toplumca uygun görülmeyen oranda yaş farkı olan iki kişinin yaşadığı ilişki may-december romance i.
bozulmuş ilişki tainted love i.
bir gecelik ilişki one-night stand i.
gizli ilişki secret affair i.
cinsellik üzerine kurulu ilişki whing-ding i.
cinsellik üzerine kurulu ilişki wing-ding i.
(kibarca) cinsel ilişki embraces i.
cinsel ilişki bed i.
ilişki yaşamak için doğru kadın miss right i.
ilişki yaşamak/evlenmek için mükemmel kadın miss right i.
ilişki yaşamak/evlenmek için ideal kadın miss right i.
evlenmek/ilişki yaşamak için en uygun kadın miss right i.
ilişki/evlilik için ideal partner miss right i.
ilişki yaşamak için doğru adam mister right i.
ilişki yaşamak/evlenmek için mükemmel adam mister right i.
ilişki yaşamak/evlenmek için ideal adam mister right i.
evlenmek/ilişki yaşamak için en uygun adam mister right i.
ilişki/evlilik için ideal partner mister right i.
yasal boyutu hariç evliliğe benzeyen ilişki marriage lite i.
cinsel ilişki boink [us] i.
kişinin, halihazırda bir ilişki içinde olsa da yeni bir ilişki arayışında olması monkey branching i.
yara bandı (ilişki) rebound i.
duygusal birliktelik olmayıp sadece cinsel ilişki yaşanan arkadaş friend with benefits i.
cinsel ilişki hochmagandy [scotland] i.
ilişki yaşadığı kadın your woman i.
kurgu ilişki showmance i.
parasosyal ilişki parasocial relationship i.
cinsel ilişki peşinde koşmak be on the make f.
ilişki kurmak affiliate f.
cinsel ilişki yaşamak bed f.
cinsel ilişki kurmak make love to f.
ilişki sallantıda olmak be on the rocks f.
ilişki kötü gitmek be on the rocks f.
yürütebilmek (ilişki) make a run at f.
duygusal ilişki kurmak get involved f.
cinsel ilişki kurmak get involved f.
(biriyle) yakın ilişki içerisinde olmak be in with (someone) f.
biriyle/bir şeyle ilişki kurmayı reddetmek/istememek be nothing to do with somebody/something f.
biriyle/bir şeyle ilişki kurmayı reddetmek/istememek have nothing to do with somebody/something f.
(biriyle) arkadaşlık/ilişki kurmak hit it up (with someone) f.
anal ilişki yaşamak cornhole f.
facebook'ta ilan edilmiş (ilişki) facebook official s.
facebook'ta onaylanmış (ilişki) facebook official s.
facebook ilişki durumunda ilan edilmiş facebook official s.
facebook ilişki durumundan duyurulmuş facebook official s.
facebook'ta resmileşmiş (ilişki) facebook official s.
facebook ilişki durumunu değiştirerek herkese ilan edilmiş (ilişki) facebook official s.
ile problemli bir ilişki içerisinde mixed up with s.
olmayacak/güvenilmez biriyle ilişki içerisinde mixed up with s.
çok yakın ilişki içinde hand in glove expr.
kötü bir ilişki a bad relationship expr.
iş üstünde (cinsel ilişki) at it expr.
Idioms
tek yönlü ilişki a one-way street i.
tek atımlık ilişki a notch in (someone's) bedpost i.
tek atımlık ilişki a notch on (someone's) bedpost i.
tek taraflı ilişki a one-way street i.
tek gecelik ilişki a notch in (someone's) bedpost i.
tek gecelik ilişki a notch on (someone's) bedpost i.
gayrimeşru ilişki a bit on the side i.
tek seferlik ilişki a notch in (someone's) bedpost i.
tek seferlik ilişki a notch on (someone's) bedpost i.
evlilik dışı ilişki yaşayan kişi a bit on the side i.
gayrimeşru ilişki a bit on the side i.
evlilik dışı ilişki yaşayan kişi bit on the side i.
gayrimeşru cinsel ilişki mifky-pifky (in the bushes) i.
cinsel ilişki kurmaya hevesli olma enthusiastic consent i.
bir dargın bir barışık ilişki on again off again relationship i.
kusursuz ilişki love's young dream i.
cinsel ilişki yaşamaya hevesli olma enthusiastic consent i.
cinsel ilişki konusunda aşırı istekli olma enthusiastic consent i.
ölümcül veya feci sonuçlar doğuran ilişki kiss of death i.
gayrimeşru ilişki yaşayan adam backdoor man i.
cinsel münasebet/ilişki yaşanmayan evlilik mariage blanc i.
birbirini tanımayan iki kişinin aralarında romantik bir ilişki başlaması ihtimaliyle ilk buluşması a blind date i.
cinsel ilişki a roll in the hay i.
cinsel ilişki a roll in the sack i.
sadakatsiz ilişki bit on the side i.
kedi köpek gibi didişilen bir hayat/ilişki cat-and-dog life i.
sürekli tartışılan/kavga edilen bir hayat/ilişki cat-and-dog life i.
yaş farkı olan ilişki may and december i.
siyasi örgütlenmenin yüksek düzey mensupları arasındaki ilişki, etkileşim, çalışmalar palace politics i.
biten bir ilişkiden iyileşmek için başkasıyla başlanan ilişki rebound relationship i.
biten ilişkiyi/ayrıldığı kişiyi unutmak için başkasıyla yaşanan ilişki rebound relationship i.
iki karakter arasındaki cinsel veya romantik bir ilişki arayan bir hayran kurgusu slash fic i.
biriyle yasak/gizli/uygunsuz ilişki yaşamak have an affair (with someone) f.
biriyle ilişki içinde/yaşıyor olmak be involved with someone f.
biriyle ilişki içinde olmak have relations with someone f.
biriyle ilişki yaşamak play footsie with someone f.
bir ilişki ya da projeye başlamak için yanlış bir başlangıç yapmak get off on the wrong foot f.
evlilik dışı bir ilişki yaşamak have a bit on the side f.
iki kişi arasındaki ilişki bitmiş olmak be through with f.
ilişki yaşamak keep company with f.
ilişki kurmak make out f.
kısa süreliğine biriyle cinsel ilişki yaşamak have a fling f.
(romantik ilişki) aralarında bir şeyler olmak (have) got a thing going (with someone) f.
(romantik ilişki) aralarında bir şeyler olmak (have) got something going (with someone) f.
(ilişki) sona ermek break off f.
(ilişki) kopmak break off f.
(ilişki) kesilmek break off f.
yakın ilişki kurmak engage with f.
(cinsel ilişki için) arkadaş bulmak pick up f.
(ilişki) sonlanmak be through with f.
(birisiyle) sıcak bir ilişki kurmak cut ice with (someone) f.
kötü insanlarla ilişki kurmak get into bad company f.
kötü insanlarla ilişki kurmak get into bad company f.
kötü insanlarla ilişki kurmak keep bad company f.
(biriyle/bir şeyle) bir bağlantı/ilişki kurmak get involved (in or with someone or something) f.
onaylanmayan/sevilmeyen biriyle bir ilişki kurmak be/get mixed up with somebody f.
kötü insanlarla ilişki kurmak keep bad company f.
birinin başarısından/potansiyelinden yararlanmak için yakın ilişki kurmak hitch (one's) wagon to (someone or something) f.
romantik ilişki içinde olmak hang together f.
hem hemcinsiyle hem de karşı cinsle cinsel ilişki yaşamak bat for both teams f.