Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
rag
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"rag"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 76 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
rag
i.
paçavra
General
2
Genel
rag
i.
kırpık
3
Genel
rag
i.
değersiz şey
4
Genel
rag
i.
kağıt para
5
Genel
rag
i.
gürültü
6
Genel
rag
i.
muziplik
7
Genel
rag
i.
mendil
8
Genel
rag
i.
çaput
9
Genel
rag
i.
kaba şaka
10
Genel
rag
i.
kırpıntı
11
Genel
rag
i.
eski bez parçası
12
Genel
rag
i.
şamata
13
Genel
rag
i.
gazete bozuntusu
14
Genel
rag
i.
bez parçası
15
Genel
rag
i.
üstüpü
16
Genel
rag
i.
eşek şakası
17
Genel
rag
i.
bandana
18
Genel
rag
i.
yırtık pırtık bez
19
Genel
rag
i.
çul
20
Genel
rag
i.
parça
21
Genel
rag
i.
lime
22
Genel
rag
i.
paylama
23
Genel
rag
i.
zılgıt
24
Genel
rag
i.
kırıntı
25
Genel
rag
i.
alay (etme)
26
Genel
rag
i.
fırça (eleştiri)
27
Genel
rag
i.
döküntü
28
Genel
rag
i.
dalga (geçme)
29
Genel
rag
i.
değersiz kağıt parçası
30
Genel
rag
i.
azarlama
31
Genel
rag
f.
dalga geçmek
32
Genel
rag
f.
takılmak
33
Genel
rag
f.
azarlamak
34
Genel
rag
f.
herkesi ayağa kaldırmak
35
Genel
rag
f.
alay etmek
36
Genel
rag
f.
şamata yapmak
37
Genel
rag
f.
dağıtmak
38
Genel
rag
f.
paylamak
39
Genel
rag
f.
kaba şaka yapmak
40
Genel
rag
f.
eşek şakası yapmak
41
Genel
rag
f.
fırça atmak
42
Genel
rag
f.
fırça çekmek
Technical
43
Teknik
rag
i.
pürüzlü yüzeye sahip kaya
44
Teknik
rag
i.
bez parçası
45
Teknik
rag
i.
kırpıntı (dövme)
46
Teknik
rag
i.
kumaş parçası
47
Teknik
rag
i.
paçavra
48
Teknik
rag
i.
toz alma bezi
49
Teknik
rag
i.
temizlik bezi
50
Teknik
rag
i.
üstü bil
51
Teknik
rag
i.
üstüpü
Textile
52
Tekstil
rag
i.
paçavra
Construction
53
İnşaat
rag
i.
pürüzlü yüzeye çatı arduvazı
Botanic
54
Botanik
rag
i.
turunçgilin etrafındaki zar
55
Botanik
rag
i.
bir turunçgilin lifli orta kısmı
56
Botanik
rag
i.
(meyve) çekirdek kılıfı
Education
57
Eğitim
rag
i.
öğrencilerin yardım amaçlı para topladığı hafta
Geology
58
Jeoloji
rag
i.
sert kumtaşı
Music
59
Müzik
rag
i.
kesik tempolu caz müziği
60
Müzik
rag
f.
kesik tempolu caz müziği çalmak veya bestelemek
Slang
61
Argo
rag
f.
azarlamak
62
Argo
rag
f.
bir şeyden şikayet etmek
63
Argo
rag
f.
eleştirmek
64
Argo
rag
f.
kızdırmak
65
Argo
rag
f.
paylamak
66
Argo
rag
f.
terslemek
67
Argo
rag
f.
sataşmak
68
Argo
rag
f.
fırça atmak
69
Argo
rag
f.
sızlanmak
70
Argo
rag
f.
yakınmak
71
Argo
rag
f.
eleştirmek
72
Argo
rag
f.
yermek
British Slang
73
İngiliz Argosu
rag
i.
bayrak veya sancak (denizcilik)
74
İngiliz Argosu
rag
i.
gazete
75
İngiliz Argosu
rag
f.
gazı köklemek
76
İngiliz Argosu
rag
f.
rahatsız etmek
"rag"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 348 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
rag bag
i.
yamalı bohça
2
Genel
rag bag
i.
karmaşa
3
Genel
rag doll
i.
bez bebek
4
Genel
rag doll
i.
paçavradan yapılmış bebek
5
Genel
rag baby
i.
bez bebek
6
Genel
rag rug
i.
pala
7
Genel
rag paper
i.
paçavradan yapılmış kağıt
8
Genel
rag bag
i.
çaput torbası
9
Genel
wet rag
i.
nemli bez
10
Genel
rag-and-bone man
i.
eskici
11
Genel
rag paper
i.
parşömen kağıdı
12
Genel
rag week
i.
hayır için para toplanılan hafta
13
Genel
rag week
i.
yardım/bağış haftası
14
Genel
rag-picking
i.
paçavra toplayıp satma işi
15
Genel
rag-picking
i.
paçavracılık
16
Genel
local rag (uk)
i.
yerel gazete
17
Genel
tag-rag
i.
toplumun en alt kesimi
18
Genel
tag-rag
i.
toplumun avam kesimi
19
Genel
tag-rag
i.
ayaktakımı
20
Genel
tag and rag
i.
en alt seviyedeki insan güruhu
21
Genel
rag-bag
i.
türlü şeylerin karışımı
22
Genel
rag-tag
i.
ayaktakımı
23
Genel
rag-bag
i.
karışım
24
Genel
red rag
i.
kışkırtma
25
Genel
red rag
i.
öfkelendiren şey
26
Genel
shag-rag
i.
topluluğun göz ardı edilen bölümü
27
Genel
shag-rag
i.
topluluğun parçası olan ötekiler
28
Genel
cook to a rag
f.
fazla pişirmek
29
Genel
chew the rag
f.
çene çalmak
30
Genel
get one's rag out
f.
tepesi atmak
31
Genel
get one's rag out
f.
kafasının tası atmak
32
Genel
on the rag
s.
aksiliği üstünde
33
Genel
on the rag
s.
keyifsiz
34
Genel
on the rag
s.
canı sıkkın
Phrasals
35
Öbek Fiiller
rag on (someone)
f.
azarlamak
36
Öbek Fiiller
rag on (something)
f.
şikayet etmek
37
Öbek Fiiller
rag on
f.
kızdırmak
38
Öbek Fiiller
rag on (someone)
f.
paylamak
39
Öbek Fiiller
rag on (someone)
f.
terslemek
40
Öbek Fiiller
rag on
f.
sataşmak
41
Öbek Fiiller
rag on (someone)
f.
fırça atmak
42
Öbek Fiiller
rag on (something)
f.
yakınmak
43
Öbek Fiiller
rag on (someone)
f.
eleştirmek
44
Öbek Fiiller
rag on (someone)
f.
yermek
45
Öbek Fiiller
rag off
f.
hafifçe silmek
46
Öbek Fiiller
rag off
f.
bir bezle, fırçayla yüzeye hafif darbelerle dokunmak
47
Öbek Fiiller
rag off
f.
yüzeydeki boyayı hafif hafif almak/silmek
48
Öbek Fiiller
rag on (one)
f.
(birinin) kafasını ütülemek
49
Öbek Fiiller
rag on (one)
f.
(birinin) başının etini yemek
50
Öbek Fiiller
rag on (one)
f.
(birine) vırvır etmek
51
Öbek Fiiller
rag on (one)
f.
(birine) dırdır etmek
52
Öbek Fiiller
rag on (one)
f.
(birine) söylenip durmak
53
Öbek Fiiller
rag on (one)
f.
(birini) eleştirip durmak
54
Öbek Fiiller
rag on (one)
f.
(birini) fırçalayıp/azarlayıp durmak
55
Öbek Fiiller
rag on (one)
f.
(birine) fırça çekmek
56
Öbek Fiiller
rag on (one)
f.
(birini) paylamak
57
Öbek Fiiller
rag on (one)
f.
(biriyle) dalga geçmek
58
Öbek Fiiller
rag on (one)
f.
(biriyle) alay etmek
59
Öbek Fiiller
rag on (one)
f.
(birine) sataşmak
60
Öbek Fiiller
rag on (one)
f.
(biriyle) kafa bulmak
Colloquial
61
Konuşma Dili
dew rag
i.
bandana
62
Konuşma Dili
doo rag
i.
bandana
63
Konuşma Dili
du rag
i.
bandana
64
Konuşma Dili
rag trade
i.
giyim endüstrisi
65
Konuşma Dili
rag trade
i.
tekstil endüstrisi
66
Konuşma Dili
rag doll
i.
paçavra
67
Konuşma Dili
rag doll
i.
zayıf kimse
68
Konuşma Dili
rag doll
i.
beceriksiz kimse
69
Konuşma Dili
rag doll
i.
yetersiz kimse
70
Konuşma Dili
rag doll
i.
yeteneksiz kimse
71
Konuşma Dili
rag doll
i.
iradesiz kimse
72
Konuşma Dili
rag on
f.
şikayet edip durmak
73
Konuşma Dili
rag on
f.
şikayet etmek
74
Konuşma Dili
rag on
f.
sızlanmak
75
Konuşma Dili
be on the rag
f.
huysuz olmak
76
Konuşma Dili
be on the rag
f.
huysuzluğu üzerinde olmak
77
Konuşma Dili
on the rag
s.
rahatsız
78
Konuşma Dili
on the rag
s.
huysuz
79
Konuşma Dili
on the rag
s.
rahatsız olmuş
80
Konuşma Dili
don't that take the rag off the bush!
ünl.
inanılmaz!
81
Konuşma Dili
don't that take the rag off the bush!
ünl.
inanılır gibi değil!
82
Konuşma Dili
don't that take the rag off the bush!
ünl.
vay canına/anasını!
83
Konuşma Dili
don't that take the rag off the bush!
ünl.
hayret!
84
Konuşma Dili
don't that take the rag off the bush!
ünl.
bak sen!
85
Konuşma Dili
don't that take the rag off the bush!
ünl.
bak sen şu işe!
Idioms
86
Deyim
rag, tag, and bobtail
i.
ayaktakımı
87
Deyim
rag-chewing
i.
can sıkıcı tartışma/sohbet
88
Deyim
rag-chewing
i.
bayık muhabbet
89
Deyim
rag-chewing
i.
bezdirici, usandırıcı konuşma
90
Deyim
limp rag
i.
iradesiz kimse
91
Deyim
limp rag
i.
aciz kimse
92
Deyim
limp rag
i.
güçsüz kimse
93
Deyim
limp rag
i.
ödlek/cesaretsiz kimse
94
Deyim
limp rag
i.
korkak kimse
95
Deyim
limp rag
i.
kararsız kimse
96
Deyim
limp rag
i.
manevi güce veya motivasyona sahip olmayan kimse
97
Deyim
limp rag
i.
yorgun/bitkin kimse
98
Deyim
limp rag
i.
enerjisi kalmamış kimse
99
Deyim
limp rag
i.
pestili çıkmış kimse
100
Deyim
limp rag
i.
pestil gibi olmuş kimse
101
Deyim
wet rag
i.
iradesiz kimse
102
Deyim
wet rag
i.
aciz kimse
103
Deyim
wet rag
i.
güçsüz kimse
104
Deyim
wet rag
i.
ödlek/cesaretsiz kimse
105
Deyim
wet rag
i.
korkak kimse
106
Deyim
wet rag
i.
kararsız kimse
107
Deyim
wet rag
i.
manevi güce veya motivasyona sahip olmayan kimse
108
Deyim
wet rag
i.
yorgun/bitkin kimse
109
Deyim
wet rag
i.
enerjisi kalmamış kimse
110
Deyim
wet rag
i.
pestili çıkmış kimse
111
Deyim
wet rag
i.
pestil gibi olmuş kimse
112
Deyim
a red rag to a bull
i.
bam teli
113
Deyim
a red rag to a bull
i.
kırmızı çizgisi
114
Deyim
a red rag to a bull
i.
hassas noktası
115
Deyim
a red rag to a bull
i.
en nefret ettiği
116
Deyim
a red rag to a bull
i.
tahrik
117
Deyim
a red rag to a bull
i.
kışkırtma
118
Deyim
a red rag to a bull
i.
damarına basma
119
Deyim
a red rag to a bull
i.
(birini) kızdıracağı belli olan şey
120
Deyim
a red rag to a bull
i.
boğaya kırmızı gösterme
121
Deyim
a red rag to a bull
i.
insanın sinirlerini zıplatan şey
122
Deyim
a red rag to a bull
i.
insanı azgın boğaya dönüştüren şey
123
Deyim
(like) a red rag to a bull
i.
tahrik
124
Deyim
(like) a red rag to a bull
i.
kışkırtma
125
Deyim
(like) a red rag to a bull
i.
damarına basma
126
Deyim
(like) a red rag to a bull
i.
(birini) kızdıracağı belli olan şey
127
Deyim
(like) a red rag to a bull
i.
boğaya kırmızı gösterme
128
Deyim
(like) a red rag to a bull
i.
insanın sinirlerini zıplatan şey
129
Deyim
(like) a red rag to a bull
i.
insanı azgın boğaya dönüştüren şey
130
Deyim
rag bagger
i.
dağınık tekne
131
Deyim
rag bagger
i.
altı üstüne gelmiş tekne
132
Deyim
rag bagger
i.
düzensiz tekne
133
Deyim
rag bagger
i.
dağınık teknede seyahat eden kimse
134
Deyim
rag bagger
i.
düzensiz teknede seyahat eden kimse
135
Deyim
soldier rag
i.
bandana
136
Deyim
the smell of an oily rag
i.
kısıtlı kaynak
137
Deyim
the smell of an oily rag
i.
çok az bir kaynak
138
Deyim
the smell of an oily rag
i.
minimum kaynak
139
Deyim
the smell of an oily rag
i.
yetersiz kaynak
140
Deyim
the smell of an oily rag
i.
idareli kullanılması gereken kaynak
141
Deyim
tear the rag off the bush [old-fashioned]
f.
hepsinden daha iyi olmak
142
Deyim
tear the rag off the bush [old-fashioned]
f.
hepsini geçmek
143
Deyim
tear the rag off the bush [old-fashioned]
f.
hepsinden daha inanılmaz/şaşırtıcı olmak
144
Deyim
tear the rag off the bush [old-fashioned]
f.
inanılır gibi olmamak
145
Deyim
rag on someone
f.
birini rahatsız etmek
146
Deyim
rag on someone
f.
birine rahatsızlık vermek
147
Deyim
be like a red rag to a bull
f.
birini kızdıracak/kışkırtacak bir şey olmak
148
Deyim
chew the rag
f.
çene çalmak
149
Deyim
get one's rag out
f.
dinden imandan çıkmak
150
Deyim
lose one's rag
f.
dinden imandan çıkmak
151
Deyim
be like a red rag to a bull
f.
cami duvarına işemek
152
Deyim
chew the rag
f.
geyik yapmak
153
Deyim
chew the rag
f.
laklak etmek
154
Deyim
get one's rag out
f.
kafasının tası atmak
155
Deyim
chew the rag
f.
laflamak
156
Deyim
lose one's rag
f.
tepesi atmak
157
Deyim
feel like a wet rag
f.
turşu gibi olmak
158
Deyim
feel like a wet rag
f.
turşusu çıkmak
159
Deyim
live on the smell of an oily rag [australia/new zealand]
f.
tutumlu bir şekilde yaşamak
160
Deyim
live on the smell of an oily rag [australia/new zealand]
f.
minimumda yaşamak
161
Deyim
live on the smell of an oily rag [australia/new zealand]
f.
sade yaşamak
162
Deyim
live on the smell of an oily rag [australia/new zealand]
f.
ekonomik yaşamak
163
Deyim
live on the smell of an oily rag [australia/new zealand]
f.
ucu ucuna idare etmek
164
Deyim
live on the smell of an oily rag [australia/new zealand]
f.
kıt/kısıtlı kaynaklarla idare etmek
165
Deyim
live on the smell of an oily rag [australia/new zealand]
f.
idareli yaşamak
166
Deyim
live on the smell of an oily rag [australia/new zealand]
f.
hesaplı yaşamak
167
Deyim
rag the puck
f.
(buz hokeyinde) diskin hakimiyetini korumak
168
Deyim
rag the puck
f.
(buz hokeyinde) diski olabildiğince uzun süre kaptırmamak
169
Deyim
live off smell of an oily rag [australia/new zealand]
f.
çok tutumlu yaşamak
170
Deyim
live off smell of an oily rag [australia/new zealand]
f.
çok idareli yaşamak
171
Deyim
live off smell of an oily rag [australia/new zealand]
f.
sinekten yağ çıkarmak
172
Deyim
live off smell of an oily rag [australia/new zealand]
f.
kıt kanaat yaşamak
173
Deyim
live off smell of an oily rag [australia/new zealand]
f.
minimumda yaşamak
174
Deyim
live off smell of an oily rag [australia/new zealand]
f.
yokluk içinde idare etmek
175
Deyim
live off smell of an oily rag [australia/new zealand]
f.
sade yaşamak
176
Deyim
live off smell of an oily rag [australia/new zealand]
f.
ucu ucuna idare etmek
177
Deyim
live off smell of an oily rag [australia/new zealand]
f.
idareli yaşamak
178
Deyim
live off smell of an oily rag [australia/new zealand]
f.
hesaplı yaşamak
179
Deyim
live off smell of an oily rag [australia/new zealand]
f.
ekonomik yaşamak
180
Deyim
live on the smell of an oil rag [australia/new zealand]
f.
çok tutumlu yaşamak
181
Deyim
live on the smell of an oil rag [australia/new zealand]
f.
çok idareli yaşamak
182
Deyim
live on the smell of an oil rag [australia/new zealand]
f.
sinekten yağ çıkarmak
183
Deyim
live on the smell of an oil rag [australia/new zealand]
f.
kıt kanaat yaşamak
184
Deyim
live on the smell of an oil rag [australia/new zealand]
f.
minimumda yaşamak
185
Deyim
live on the smell of an oil rag [australia/new zealand]
f.
yokluk içinde idare etmek
186
Deyim
live on the smell of an oil rag [australia/new zealand]
f.
sade yaşamak
187
Deyim
live on the smell of an oil rag [australia/new zealand]
f.
ucu ucuna idare etmek
188
Deyim
live on the smell of an oil rag [australia/new zealand]
f.
idareli yaşamak
189
Deyim
live on the smell of an oil rag [australia/new zealand]
f.
hesaplı yaşamak
190
Deyim
live on the smell of an oil rag [australia/new zealand]
f.
ekonomik yaşamak
191
Deyim
survive on the smell of an oil rag [australia/new zealand]
f.
çok tutumlu yaşamak
192
Deyim
survive on the smell of an oil rag [australia/new zealand]
f.
çok idareli yaşamak
193
Deyim
survive on the smell of an oil rag [australia/new zealand]
f.
sinekten yağ çıkarmak
194
Deyim
survive on the smell of an oil rag [australia/new zealand]
f.
kıt kanaat yaşamak
195
Deyim
survive on the smell of an oil rag [australia/new zealand]
f.
minimumda yaşamak
196
Deyim
survive on the smell of an oil rag [australia/new zealand]
f.
yokluk içinde idare etmek
197
Deyim
run off smell of an oily rag [australia/new zealand]
f.
çok az yakıt harcamak
198
Deyim
run off smell of an oily rag [australia/new zealand]
f.
benzini/yakıtı koklamak (araç)
199
Deyim
run off smell of an oily rag [australia/new zealand]
f.
fazla yakıt harcamamak
200
Deyim
run off smell of an oily rag [australia/new zealand]
f.
yüksek yakıt verimliliğiyle çalışmak
201
Deyim
run off smell of an oily rag [australia/new zealand]
f.
yakıt tasarrufu çok iyi olmak
202
Deyim
run on the smell of an oily rag [australia/new zealand]
f.
çok az yakıt harcamak
203
Deyim
run on the smell of an oily rag [australia/new zealand]
f.
benzini/yakıtı koklamak (araç)
204
Deyim
run on the smell of an oily rag [australia/new zealand]
f.
fazla yakıt harcamamak
205
Deyim
run on the smell of an oily rag [australia/new zealand]
f.
yüksek yakıt verimliliğiyle çalışmak
206
Deyim
run on the smell of an oily rag [australia/new zealand]
f.
yakıt tasarrufu çok iyi olmak
207
Deyim
be like a red rag to a bull
f.
yangına körükle gitmek
208
Deyim
be like a red rag to a bull
f.
kışkırtıcı/tahrik edici olmak
209
Deyim
lose your rag [uk]
f.
dinden imandan çıkmak
210
Deyim
lose your rag [uk]
f.
tepesi atmak
211
Deyim
lose your rag [uk]
f.
sinirden kafayı yemek/sıyırmak
212
Deyim
lose your rag [uk]
f.
küplere binmek
213
Deyim
lose your rag [uk]
f.
çıldırmak
214
Deyim
run off the smell of an oily rag [australia/new zealand]
f.
benzini/yakıtı (adeta) koklamak
215
Deyim
run off the smell of an oily rag [australia/new zealand]
f.
çok az benzin/yakıt harcamak
216
Deyim
run off the smell of an oily rag [australia/new zealand]
f.
yüksek yakıt verimliliğiyle çalışmak
217
Deyim
run off the smell of an oily rag [australia/new zealand]
f.
yakıt tasarrufu çok iyi olmak
218
Deyim
take the rag off the bush [old-fashioned]
f.
hepsinin ötesinde olmak
219
Deyim
take the rag off the bush [old-fashioned]
f.
hepsini geçmek
220
Deyim
take the rag off the bush [old-fashioned]
f.
hepsinden daha iyi olmak
221
Deyim
take the rag off the bush [old-fashioned]
f.
inanılır gibi olmamak
222
Deyim
take the rag off the bush [old-fashioned]
f.
inanılmaz olmak
223
Deyim
take the rag off the bush [old-fashioned]
f.
olağan dışı olmak
224
Deyim
don't that take the rag off the bush!
expr.
bu inanılır gibi değil
225
Deyim
don't that take the rag off the bush!
expr.
vay be bu inanılmaz
226
Deyim
don't that take the rag off the bush!
expr.
vay canına olur şey değil
227
Deyim
don't that take the rag off the bush!
expr.
bu hiç aklıma gelmezdi
228
Deyim
don't that take the rag off the bush!
expr.
kırk yıl düşünsem bu aklıma gelmezdi
229
Deyim
don't that tear the rag off the bush!
expr.
bu inanılır gibi değil
230
Deyim
don't that tear the rag off the bush!
expr.
vay be bu inanılmaz
231
Deyim
don't that tear the rag off the bush!
expr.
vay canına olur şey değil
232
Deyim
don't that tear the rag off the bush!
expr.
bu hiç aklıma gelmezdi
233
Deyim
don't that tear the rag off the bush!
expr.
kırk yıl düşünsem bu aklıma gelmezdi
234
Deyim
like a rag doll
expr.
çuval gibi
235
Deyim
like a rag doll
expr.
kontrolsüz şekilde
236
Deyim
like a rag doll
expr.
çaresizce
237
Deyim
like a rag doll
expr.
paçavra gibi
Speaking
238
Konuşma
wet rag
i.
ıslak bez
Technical
239
Teknik
rag dust
i.
kartonpiyer ve duvar kağıdı yapımında kullanılan ufak bez parçacıkları
240
Teknik
rag wheel
i.
zincir dişlisi
241
Teknik
rag wheel
i.
dişli zincir çarkı
242
Teknik
rag bolt
i.
çengel civatası
243
Teknik
rag rug
i.
kırpıntı kilimi
244
Teknik
tack rag
i.
mumlu bez
245
Teknik
rag paper
i.
paçavra kağıdı
246
Teknik
rag knife
i.
paçavra bıçağı
247
Teknik
rag pieces
i.
üstüpü parçaları
Textile
248
Tekstil
rag carpet
i.
pala kilim
249
Tekstil
rag carpet
i.
kırpıntı kilimi
250
Tekstil
rag trade
i.
moda kıyafet üreticileri ve satıcıları
251
Tekstil
rag wool
i.
kırpıntı yün
252
Tekstil
rag puller
i.
şifanoz makinesi
253
Tekstil
rag pulling machine
i.
şifanoz makinesi
Construction
254
İnşaat
tack rag
i.
üzeri özel yapışkan bir maddeyle kaplanmış, boya öncesi yüzeydeki tozları almak için kullanılan bir tür bez
Botanic
255
Botanik
rag gourd
i.
bir yıl yaşayan tropikal tırmanıcı bitkilerin herhangi biri
Tobacco
256
Tütün
cut rag
i.
kıyılmış tütün
Education
257
Eğitim
rag day
i.
öğrencilerin yardım amaçlı para topladığı gün
Sport
258
Spor
dish rag
i.
denge aletinde kıvrılma pozisyonu
Baseball
259
Beysbol
pine-tar rag
i.
çam katranına bulanmış bez parçası
Art
260
Sanat
rag-rolling
i.
mermerli bir görünüm elde etmek için boyanın kabaca katlanmış bir bezle uygulandığı bir dekorasyon tekniği
Music
261
Müzik
rag-time
i.
amerikan zencilerine yaslı bir caz üslubu
Theatre
262
Tiyatro
main rag
i.
ana perde
263
Tiyatro
main rag
i.
sahneye/salona açılan perde
Printery
264
Matbaa
rag papers
i.
paçavra kağıt
Slang
265
Argo
rag trade
i.
moda endüstrisi
266
Argo
rag trade
i.
konfeksiyon
267
Argo
rag trade
i.
hazır giyim
268
Argo
do-rag
i.
bandana
269
Argo
oily rag
i.
mavi yakalı işçi
270
Argo
shit rag
i.
tuvalet kağıdı
271
Argo
shit rag
i.
işe yaramaz kimse
272
Argo
shit rag
i.
beş para etmez kimse
273
Argo
shit rag
i.
karaktersiz kimse
274
Argo
shit rag
i.
pislik
275
Argo
shit rag
i.
şerefsiz
276
Argo
shit rag
i.
dedikodu gazetesi
277
Argo
shit rag
i.
magazin gazetesi
278
Argo
rag about
f.
sızlanmak
279
Argo
rag about
f.
mızmızlanmak
280
Argo
rag about
f.
yakınmak
281
Argo
rag about
f.
söylenmek
282
Argo
rag about
f.
nağme yapmak
283
Argo
rag about
f.
şikayet etmek
284
Argo
rag about
f.
alay etmek
285
Argo
rag about
f.
dalga geçmek
286
Argo
rag about
f.
sataşmak
287
Argo
rag about
f.
şaka yollu takılmak
288
Argo
rag about
f.
gıcık etmek
289
Argo
rag about
f.
rahatsız etmek
290
Argo
be on the rag
f.
adet döneminde olmak
291
Argo
be on the rag
f.
regl döneminde olmak
292
Argo
lose one's rag
f.
sinirden kafayı yemek/sıyırmak
293
Argo
rag doll
f.
yığılmak
294
Argo
rag doll
f.
cansız gibi yığılmak
295
Argo
rag doll
f.
yere yığılmak
296
Argo
rag doll
f.
çuval gibi yığılmak
297
Argo
rag doll
f.
yere yığmak
298
Argo
rag doll
f.
yıkmak
299
Argo
rag out
f.
resmi giyinmek
300
Argo
rag out
f.
giyinip kuşanmak
301
Argo
rag out
f.
şık giyinmek
302
Argo
rag out
f.
azarlamak
303
Argo
rag out
f.
paylamak
304
Argo
rag out
f.
çıkışmak
305
Argo
rag out
f.
haşlamak
306
Argo
rag out
f.
fırça çekmek
307
Argo
rag out
f.
birini/bir şeyi birine şikayet etmek
308
Argo
rag out
f.
biri/bir şey hakkında başka birine dert yanmak
309
Argo
rag out
f.
biriyle biri/bir şey hakkında alay etmek
310
Argo
rag out
f.
birini biri/bir şey hakkında kızdırmak
311
Argo
rag out
f.
birine biri/bir şey hakkında sataşmak
312
Argo
rag out
f.
birine biri/bir şey hakkında takılmak
313
Argo
chew the fat/rag
f.
laklak etmek
314
Argo
chew the fat/rag
f.
geyik muhabbeti yapmak
315
Argo
chew the fat/rag
f.
çene çalmak
316
Argo
chew the fat/rag
f.
muhabbet etmek
317
Argo
chew the fat/rag
f.
havadan sudan konuşmak
318
Argo
chew the fat/rag
f.
kaynatmak
319
Argo
chew the fat/rag
f.
laflamak
320
Argo
rag about (someone or something)
f.
(birinden/bir şeyden) yakınmak
321
Argo
rag about (someone or something)
f.
(birinden/bir şeyden) şikayet etmek
322
Argo
rag about (someone or something)
f.
(biri/bir şey) hakkında söylenmek
323
Argo
rag about (someone or something)
f.
(birinden/bir şeyden) sızlanmak
324
Argo
rag about (something)
f.
(bir şey) hakkında dalga geçmek/alay etmek
325
Argo
rag about (something)
f.
(bir konuda) sataşmak
326
Argo
rag about (something)
f.
(bir şeyle) ilgili şaka yollu takılmak
British Slang
327
İngiliz Argosu
cunt rag
i.
adi
328
İngiliz Argosu
toe-rag
i.
ciğeri beş para etmez tip
329
İngiliz Argosu
cunt rag
i.
ciğeri beş para etmez tip
330
İngiliz Argosu
nose-rag
i.
mendil
331
İngiliz Argosu
snot rag
i.
mendil
332
İngiliz Argosu
wank rag
i.
otuzbir bezi/peçetesi
333
İngiliz Argosu
cunt rag
i.
pislik
334
İngiliz Argosu
toe-rag
i.
pislik
335
İngiliz Argosu
rag head
i.
sarıklı
336
İngiliz Argosu
rag week
i.
regl dönemi
337
İngiliz Argosu
toe-rag
i.
şerefsiz
338
İngiliz Argosu
cunt rag
i.
şerefsiz
339
İngiliz Argosu
jam rag
i.
tampon
340
İngiliz Argosu
rag it
f.
sınırı zorlamak
341
İngiliz Argosu
toe-rag
s.
adi
342
İngiliz Argosu
toe-rag
ünl.
adi şerefsiz
343
İngiliz Argosu
cunt rag
ünl.
adi şerefsiz
344
İngiliz Argosu
toe-rag
ünl.
aşağılık herif
345
İngiliz Argosu
cunt rag
ünl.
aşağılık herif
346
İngiliz Argosu
wank rag
ünl.
aşağılık herif
347
İngiliz Argosu
on the rag
expr.
adet gören
348
İngiliz Argosu
on the rag
expr.
regl
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of rag
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy