siper - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

siper



Bedeutungen von dem Begriff "siper" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 54 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
siper bulwark n.
siper shield n.
siper trench n.
General
siper dyke n.
siper dike n.
siper battlements n.
siper buckler n.
siper earthwork n.
siper peak n.
siper splashboard n.
siper casemate n.
siper rampart n.
siper foxhole n.
siper outwork n.
siper shelter n.
siper aegis n.
siper parapet n.
siper eyeshade n.
siper shade n.
siper barricade n.
siper protection n.
siper visor n.
siper cover n.
siper guard n.
siper guard plate n.
siper fender n.
siper egis n.
siper blind n.
siper blindage n.
siper dug-out n.
siper dugout n.
siper breakwind [uk] n.
Technical
siper screen n.
siper face shield n.
siper buckler n.
siper guard n.
siper arrestor n.
Telecom
siper shielding n.
Construction
siper parapet n.
Archaeology
siper agger n.
Meteorology
siper screen n.
Military
siper rampier n.
siper trenches n.
siper bulwark n.
siper entrenchment n.
siper rampart n.
siper intrenchment n.
siper parry n.
siper epaulement n.
siper trench n.
siper lodgement [obsolete] n.
siper lodgment [obsolete] n.
Photography
siper baffle n.
Archaic
siper rampire n.

Bedeutungen, die der Begriff "siper" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 166 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
hendek veya siper kazma entrenching n.
mazgallı siper crenellation n.
siper (kaskette) peak n.
toprak siper sconce n.
mazgallı siper crenelation n.
bir siper veya asker saffı boyunca ateş etme enfilading n.
dış açı oluşturan iki siper redan n.
siper savaşı trench warfare n.
siper harbi trench warfare n.
elektromanyetik siper electromagnetic screen n.
küçük ışıklı siper cetra n.
tahkimatlı siper ravelin n.
tahkimatlı siper metris n.
siper demiri guard rail n.
siper ayağı trench foot n.
mazgallı siper castellation n.
eski surlarda üzerinde ateş etmek için açıklık bulunan mazgallı siper murdress n.
birden fazla sur veya siper benzeri set ile çevrili antik doneme ait dairesel askeri yapı multivallate hillfort n.
istihkam yüzüne neredeyse paralel uzun siper hattı parallel n.
hendeğin dibine kazılıp içinde yakılan ateşle kale savunması sağlayan siper coffer n.
(siper olarak) kum torbası sandbag n.
siper kazmak entrench v.
siper kazmak trench v.
siper etmek screen v.
siper ile kuşatmak entrench v.
siper etmek use as a shield v.
siper etmek shade v.
siper etmek shield v.
siper kazmak dig a trench v.
siper almak take shelter v.
siper ile korumak bulwark v.
siper almak take shelter behind v.
mazgallı siper yapmak crenelate v.
kum torbaları ile çevirmek (siper) sandbag v.
mazgallı siper yapmak crenellate v.
siper almak take cover v.
bir dizi siper kazarak hedefe ilerlemek trench [obsolete] v.
(siper) ile çevirmek enguard [obsolete] v.
siper etmek visor v.
siper kazmak grip [dialect] [uk] v.
siper takmak (kitap, makine, pencere) guard v.
siper olmak imbosom v.
siper almak cook [scotland] v.
(siper olarak) kum torbaları ile çevirmek sandbag v.
bir siper veya asker saffı boyunca ateş edilmiş enfiladed adj.
siper kazılmamış untrenched adj.
birden fazla sur veya siper benzeri set ile cevrili multivallate adj.
Phrasals
siper açmak trench at v.
siper açarak yaklaşmak trench at v.
siper kazmak dig into (something) v.
koruyucu siper oluşturmak dig into (something) v.
siper kazmak dig in (something) v.
koruyucu siper oluşturmak dig in (something) v.
siper kazmak dig in v.
koruyucu siper oluşturmak dig in v.
siper kazmak dig in v.
koruyucu siper oluşturmak dig in v.
Colloquial
eğilip siper almak duck and cover v.
eğil ve siper al (kendini koru/kolla) duck and cover expr.
Idioms
saldırıdan kaçmak için eğilip siper almak duck and cover v.
başkasını kendine siper etmek feed (someone) to the wolves v.
siper olmak be a shield to v.
Speaking
siper al attach to cover expr.
Technical
alçak siper breast work n.
elektriksel siper electrical shielding n.
elektrostatik siper electrostatic shielding n.
ışık kırıcı siper antiglare shield n.
raylarda kar birikmesini önleyen uzun siper snowbed n.
siper çeliği weathering steel n.
siper kazığı palisade n.
siper camı windshield n.
yüz için siper face shield n.
(kaynak yaparken kullanılan) siper apron n.
tek siper envelope n.
duvarları tamamen siper tahtalarından yapılmış ev weatherboard [australia/new zeeland] n.
Computer
manyetik siper magnetic screen n.
Construction
siper tahtası weatherboarding n.
siper tahtası weatherboard n.
siper tahtası clapboard n.
geniş bir siper tahtası rusticating n.
siper tahtasından oluşan alan weatherboarding n.
siper tahtasından yapılmış kaplama weatherboarding n.
alçak bir tür siper counterguard n.
kaplayıcı siper crownwork n.
koruma amaçlı inşa edilmiş siper crownwork n.
Traffic
canlı ağaç siper living tree fence n.
Aeronautic
yüz siper face shield n.
Marine
donanma gemisinde savaşanları korumak için konulan siper fight [obsolete] n.
siper altına koymak house v.
Medical
siper humması hiswerner disease n.
siper humması trench fever n.
Pathology
siper humması quintan n.
Breeding
atın alt çenesinden yularına bağlanan deri siper bib n.
History
(antik roma'da) kuşatmacıların kafalarının üzerinde üst üste binen kalkanlarıyla oluşturduğu siper testudo n.
eski kalelerde nöbetçi askerin bulunduğu siper guerite n.
Geography
kardan koruyan siper snowshed n.
çığ oluşmaması için yamaçlara yapılan siper snowshed n.
Military
siper üzerinden çukura yuvarlanarak kullanılan çeşitli ebatlardaki el bombaları rampart grenades n.
set veya siper için kullanılan yığma toprak remblai n.
iki tabya arasında çukurda kalan siper tenaille n.
üçgen oluşturacak şekilde dışarıya doğru açılan, alttan destekli siper tenaillon n.
savaş sırasında romalı askerlerin kalkanlardan yaptığı siper tortoise n.
savaş sırasında romalı askerlerin kalkanlardan yaptığı siper giant tortoise n.
hendek veya sur boyunca uzanan koruyucu siper veya kale duvarı traverse n.
siper küreği trenching spade n.
siper küreği entrenching tool n.
arka siper parados n.
basit siper hasty trench n.
bir kişilik siper one-man fox-hole n.
bir kişilik siper foxhole n.
kale burcunda mazgallı siper battlement n.
mazgallı siper battlement n.
mazgallı siper embattlement n.
mevzii arkası siper parados n.
ön siper üst kenarı fire crest n.
ön siper parapet n.
ön siper front-line trench n.
ön siper ve destek siperinden sonra kazılan üçüncü siper hattı reserve trench n.
siper -makas tertibatı gripper edge/side lay n.
siper havanı trench mortar n.
siper havanı stokes mortar n.
siper sığınağı trench shelter n.
siper bıçağı trench knife n.
siperden çıkıp başka bir yerde siper alma leaping from cover and taking cover n.
siper döşemeleri trench boards n.
siper harbi trench warfare n.
toprak siper parapet n.
kayalık bir uçurum boyunca yapılan küçük siper antestature n.
toprak siper earthwork n.
toprak siper earthworks n.
düşmanı ateşe tutmak için savunma amaçlı açıklıkları olan galeri veya siper machicolation n.
aralarındaki açıklıklardan ateş edilebilen bindirmeliklerin desteklediği çıkıntılı bir galeri veya siper machicoulis n.
eskiden kuşatma harekatındaki askerleri korumak için kullanılan taşınabilir siper veya zırh manta n.
eskiden kuşatma harekatındaki askerleri korumak için kullanılan taşınabilir siper veya zırh mantelet n.
(surda) bataryanın yer aldığı siper mask n.
keskin nişancıların konuşlandığı siper rifle pit n.
set ve hendekten meydana gelen dairesel siper ringwork n.
hilal biçimli siper demilune n.
topun siper üzerinden ateşlenebileceği şekilde yükseltilmiş top arabası barbette carriage n.
siper üzerinden ateş etme pozisyonundaki top barbette gun n.
siper veya taret ile kısmi olarak korunan top barbette gun n.
savunma yapılarında istilacılara karşı kullanılan öne çıkıntılı siper counter approach n.
savunma yapılarında istilacılara karşı kullanılan öne çıkıntılı siper counterapproach n.
düşman istihkamının altını kazan askerin korunmak amacı ile önüne yerleştirdiği, altı veya yedi fit uzunluğunda çalı demetleri ile doldurulmuş siper sap roller n.
hafif silah atışlarını kolaylaştıran siper fire trench n.
kum sepetlerinin yan yana konulup toprakla doldurulması şeklinde yapılan hızlı siper inşası flying sap n.
içinde keskin nişancının saklandığı, kamufle edilmiş bir kapağı veya örtüsü olan tek kişilik siper spider hole n.
içinde keskin nişancının saklandığı kamufle edilmiş tek kişilik siper spiderhole n.
siper kazmaya başlamak open the trenches v.
siper kazmak entrench v.
siper almak take shelter v.
siper kazmak dig-in v.
siper kazmak dig in v.
siper kazmak dig trenches v.
(siper benzeri yapılara) tepe mazgalları koymak machicolate v.
(top) siper üzerinden ateş etme pozisyonunda in barbette adv.
tam siper! komutu lie prone! expr.
Hunting
(silah) ateşlemeye hazır şekilde siper veya korkuluk içine uzatılan in battery adj.
Sport
(buz hokeyinde) hokey sahasını çevreleyen şeffaf siper glass n.
Archaic
toprak siper mount n.
siper kazmak intrench v.
siper takviyesi yapmak embattail v.
Slang
mahkumların kendilerini siper ederek mahkum arkadaşının sevgilisiyle cinsel ilişkiye girmesini sağlamaları hot rail n.
askeri siper glory hole n.
(siper olarak kullanılan) kum torbası self-propelled sandbag n.
Star Wars
siper-sınıfı bulwark-class n.