bükmek - Turkish English Dictionary
History

bükmek



Meanings of "bükmek" in English Turkish Dictionary : 77 result(s)

Turkish English
Common Usage
bükmek twist v.
bükmek bend v.
General
bükmek crankle n.
bükmek distort v.
bükmek twine v.
bükmek entwine v.
bükmek wrench v.
bükmek wrest v.
bükmek entwist v.
bükmek wind up v.
bükmek cast v.
bükmek hunch v.
bükmek crook v.
bükmek curl up v.
bükmek fold v.
bükmek contort v.
bükmek buckle v.
bükmek wrap v.
bükmek curve v.
bükmek flex v.
bükmek inflect v.
bükmek fold down v.
bükmek turn down v.
bükmek intwist v.
bükmek intwine v.
bükmek spring v.
bükmek double v.
bükmek hook v.
bükmek spin v.
bükmek torquer v.
bükmek curl v.
bükmek wring v.
bükmek weave v.
bükmek angle v.
bükmek thraw [scottish] v.
bükmek twingle [dialect] v.
bükmek twistify v.
bükmek upcurl v.
bükmek lay v.
bükmek wind v.
bükmek jog v.
bükmek wrick v.
bükmek wrestle v.
bükmek wrie v.
bükmek wry v.
bükmek overturn v.
bükmek rug [dialect] [uk] v.
bükmek inflex v.
bükmek disturb v.
bükmek courb v.
bükmek feeze [dialect] [uk] v.
bükmek ply [obsolete] v.
bükmek screw v.
bükmek crumple v.
bükmek spring v.
bükmek squiggle v.
Phrasals
bükmek turn under v.
bükmek turn up v.
Technical
bükmek wring v.
bükmek spin v.
bükmek twist v.
bükmek ply v.
bükmek wrench v.
bükmek bend v.
bükmek curl v.
bükmek turn v.
bükmek rove v.
bükmek wry v.
Textile
bükmek bend v.
bükmek spin into yarn v.
Automotive
bükmek kink v.
bükmek bend v.
bükmek tweak v.
Tobacco
bükmek fold v.
Archaic
bükmek detort v.
bükmek crankle v.
bükmek pirl v.

Meanings of "bükmek" with other terms in English Turkish Dictionary : 128 result(s)

Turkish English
General
dudak bükmek sneer v.
boynunu bükmek (bitki/çiçek) wilt v.
belini bükmek bend double v.
kulağını bükmek admonish v.
belini bükmek ruin v.
belini bükmek cripple v.
belini bükmek (bir görev/sorumluluk vb) be weighed by v.
dudağını bükmek sneer v.
dudak bükmek mouth v.
bükmek (ip) throw v.
belini bükmek (bir görev/sorumluluk vb) be weighed down v.
bükmek (kası) flex v.
boynunu bükmek show humility v.
dudak bükmek pout v.
burun bükmek turn up one's nose at v.
bükmek (ip) strand v.
boynunu bükmek (bitki/çiçek) droop v.
dudak bükmek scoff v.
iplik bükmek rove v.
dudak bükmek curl one's lip v.
burun bükmek make a face v.
burun bükmek show displeasure v.
burun bükmek be displeased with v.
dudak bükmek be displeased with v.
dudak bükmek make a face v.
dudak bükmek show displeasure v.
demir bükmek bend iron v.
dizlerini bükmek bend one's knees v.
bacağını bükmek bend one's legs v.
bacaklarını bükmek bend one's legs v.
bileğini bükmek defeat v.
bileğini bükmek beat v.
tekrar bükmek refold v.
-e dudak bükmek sneer at v.
(balerin) sırt düzken dizlerini bükmek plie v.
hafifçe dudak bükmek moue v.
hafifçe dudak bükmek wry face v.
hafifçe dudak bükmek pout v.
bir kaşığı bükmek bend a spoon (paranormal terminology) v.
kaşık bükmek bend a spoon (paranormal terminology) v.
ileri geri bükmek twist back and forth v.
(el/kol) bükmek pronate v.
geriye bükmek recurvate v.
boyun bükmek (bitki) nod v.
ok atmak üzere yayı bükmek draw a bow v.
tutukluk yapmaması için testerenin dişlerini biraz bükmek set a saw v.
dudak bükmek towt [scottish] v.
kelimelerin anlamını eğip bükmek sophisticate v.
kelimelerin anlamını eğip bükmek convolute v.
acı vermek amacıyla birinin kolunu tutup bükmek twist someone's arm v.
öne bükmek antrovert v.
etrafını saracak şekilde eğip bükmek turn v.
tutamlar halinde bükmek wisp v.
tutam halinde bükmek wisp v.
çengel gibi bükmek hank v.
zorla bükmek wreathe [obsolete] v.
dudak bükmek wry v.
tekrar bükmek retwist v.
geriye doğru bükmek revolute v.
dudak bükmek girn [scotland] v.
(eyerdeki) ipi bükmek dally v.
çok sıkı bükmek overwind v.
(bitki bölümü) içe doğru bükmek inflect v.
işine geldiği gibi eğip bükmek bend v.
(şapka yapımında) şapkanın siperini bükmek curl v.
çekiçle bükmek pean v.
dışbükey biçimde bükmek convex v.
dudak bükmek fleer v.
(tek katlı iki veya daha fazla ipliği) birlikte bükmek fold v.
ip gibi bükmek rope v.
dudak bükmek snoot v.
(yayı) bükmek span v.
Phrasals
içeri doğru bükmek turn in v.
(boynunu) bükmek hang down v.
kelimelerin anlamını eğip bükmek twist around v.
burun bükmek snort at v.
bir şeyi öne doğru eğmek/bükmek lean something forward v.
(bir şekilde) bükmek wind into (something) v.
bir şeyi ezerek eğip bükmek squash up against something v.
birini/bir şeyi geriye bükmek bend someone or something back v.
bir şeyi bükmek curl something up v.
(birine/bir şeye) dudak bükmek sneer at (someone or something) v.
(birine/bir şeye) burun bükmek/kıvırmak snort at (someone or something) v.
-i ezerek eğip bükmek squash up against v.
Idioms
kulağını bükmek give a flea in (one's) ear v.
(birisinin) kulağını bükmek give a box on the ear v.
dudak bükmek make a lip v.
birinin kulağını bükmek bend someone's ear v.
belini bükmek break someone's back v.
dudak bükmek purse one's lips v.
dudak bükmek curl one's lips v.
dudak bükmek curl one's lip v.
eğip bükmek flex something out of shape v.
kulağını bükmek send someone away with a flea in his ear v.
kulağını bükmek put a flea in someone's ear v.
birinin kulağını bükmek bend somebody's ear v.
dudağını bükmek curl your lip v.
(birinin) kulağını bükmek put a flea in (one's) ear v.
eğip bükmek flex out of shape v.
eğip bükmek fold, spindle, or mutilate v.
(birinin) bileğini bükmek give (one) a bloody nose v.
birinin bileğini bükmek give someone a bloody nose [uk] v.
'-e burun bükmek turn nose up at v.
'-e burun bükmek turn up your nose at v.
bir şeye burun bükmek turn your nose up at something v.
bir şeye burun bükmek turn up your nose at something v.
kolunu tutup bükmek twist arm v.
Technical
yay şekli vermek için bükmek embow v.
burguyla bükmek (ip) wimble v.
bobin şeklinde bükmek wreathe v.
bobin şeklinde bükmek writhe v.
pliler halinde bükmek writhe v.
(duvarı, çubuğu, boruyu) bükmek offset v.
(uzvu) dorsal yönde bükmek dorsiflex v.
(yay teli) test etmek için bükmek scrag v.
deneme amaçlı bükmek scrag v.
(testerenin dişli noktalarını) hafifçe bükmek set v.
(demir levhayı) bükmek skelp v.
Mechanic
eskiden tatar yayını bükmek için kullanılan küçük bir vinç windlass n.
Textile
(iplik) bükmek rove v.
(yün yumağı) çekerek hafifçe bükmek slub v.
Marine
halattaki ipliklerin uçlarını bükmek crown a knot v.
halat yapımı için lifleri bükmek lay up v.
Medical
dışarıya doğru bükmek extort v.
Geology
(yer kabuğunun bir bölümünü) havza şeklinde bükmek basin v.
Military
halata dönüştürmek için samanı bükmek spin hay v.
Sport
güreşçinin dizini veya omzunu rakibin vücudunu geriye doğru bükmek için kullandığı bir güreş pozisyonu backbreaker n.
golf vuruşu sırasında bilekleri bükmek uncock v.