sonra - Turkish English Dictionary
History

sonra



Meanings of "sonra" in English Turkish Dictionary : 36 result(s)

Turkish English
Common Usage
sonra after adv.
sonra later adv.
General
sonra sequel n.
sonra post- adj.
sonra under that adj.
sonra otherwise adv.
sonra following adv.
sonra afterwards adv.
sonra and later adv.
sonra subsequently adv.
sonra thereafter adv.
sonra in future adv.
sonra forth adv.
sonra onwards adv.
sonra afterward adv.
sonra next adv.
sonra later adv.
sonra then by adv.
sonra after adv.
sonra then adv.
sonra and adv.
sonra thenceafter adv.
sonra under it adv.
sonra infra adv.
sonra poi adv.
sonra so adv.
sonra syne [scotland] adv.
sonra in prep.
sonra atafter [obsolete] prep.
sonra beyond prep.
sonra epi- pref.
sonra post pref.
Idioms
sonra down the pike expr.
Technical
sonra then adv.
Archaic
sonra thenadays adv.
British Slang
sonra oscar (rhyming slang on oscar slater) expr.

Meanings of "sonra" with other terms in English Turkish Dictionary : 500 result(s)

Turkish English
General
yazarın ölümünden sonra yayımlanma posthumousness n.
kağıtlar dağıtıldıktan sonra kalan kartlar talon n.
ölümden sonra olma posthumousness n.
akıl hastanesine yerleştirdikten sonra duruşma post commitment hearing n.
alarmın çalmasından sonra sürekli kalkmak zorunda olduğunu bilerek uyuma durumu unprotected sleep n.
uzun bir aradan sonra bir yere dönen (kimse) returnee n.
eşleri hamile kalan erkeklerin kısa bir süre sonra hamilelik semptomları yaşaması couvade n.
önce kuvvetli sonra yavaş forte piano n.
hasattan sonra çıkan otlar aftermath n.
denize çıktıktan sonra açılmak üzere kaptana verilen kapalı zarf içindeki emir sealed orders n.
insanın doğumdan sonra gözle görülebilen özelliklerini inceleme euphenics n.
reklamlardan önce veya sonra mini klipler gösterme eyecatching n.
ölümden sonra ruhun bir bedenden başka bir bedene göç etmesi transmigration of the soul n.
krizden bir yıl sonra a year after the crisis n.
büyük bir toplantının dağılmasından sonra yapılan toplantı rump session n.
babasının ölümünden sonra doğmuş olma durumu posthumousness n.
everest'ten sonra dünyanın en yüksek dağı k2 n.
bundan bir ay sonra a month hence n.
artış (düşüşten sonra fiyatlarda) rally n.
bir neslin kendisinden sonra gelen nesle bıraktığı şey heritage n.
satın aldıktan sonra fiyatları karşılaştırma retro shopping n.
sonra gelen yemek remove n.
bilet parçası (tiyatro/sinema vb'ne girdikten sonra müşterinin elinde kalan) stub n.
avustralya'da, toprakta yağmurdan sonra içindeki suyu tutan çukurluklara verilen isim clay pan n.
mektup zarfı üzerine isim ve soyadından sonra kısaltılarak yazılan ve “bay” anlamına gelen bir unvan esquire n.
piskopostan sonra gelen papaz presbyter n.
uzun bir uçak yolculuğundan sonra zaman farkından doğan uyku düzensizliği, yorgunluk vb jet lag n.
şükran duası (yemekten önce/sonra söylenen) grace n.
öğleden sonra pm n.
öğleden sonra afternoon n.
bağışçıların dini kuruluşlara öldükten sonra ruhlarına duacı olmaları için hibe ettiği arazilerin kullanım süresi frankalmoigne n.
bağışçıların dini kuruluşlara öldükten sonra ruhlarına duacı olmaları için hibe ettiği arazilerin kullanım süresi tenure by fee alms n.
ölümden sonra hayat life after death n.
bağışı yapanlara ve onların ailelerine öldükten sonra ruhları icin duacı olunması karşılığında hibe edilen arazi tenure by free alms n.
bağışı yapanlara ve onların ailelerine öldükten sonra ruhları icin duacı olunması karşılığında hibe edilen arazi frankalmoigne n.
milattan sonra anno domini n.
öğleden sonra post meridian n.
çocuklarının belli bir yaştan sonra evi terk ettiği aile empty nester n.
öğleden sonra güneşlenmeliği post-solarium n.
kendinden sonra gelen successor n.
1980 ve daha sonra doğumlu olanlar people born in 1980 and afterwards n.
milattan sonra common era n.
tarihi isa'dan önce ve isa'dan sonra olmak üzere ayıran takvim metodu current era n.
tarihi isa'dan önce ve isa'dan sonra olmak üzere ayıran takvim metodu christian era n.
tarihi isa'dan önce ve isa'dan sonra olmak üzere ayıran takvim metodu common era n.
on yıl sonra ten years later n.
kesildikten sonra arta kalmış kağıt parçası offcut n.
öğleden sonra trafiği afternoon traffic n.
biriyle tanıştıktan hemen sonra gönderilen arkadaşlık isteği/talebi post-acquaintance friend request n.
metin bittikten sonra yazılan not post scriptum n.
konser/gösteri izleme hakkını daha sonra kullanma hakkı rain check n.
emekli olduktan sonra çalışmaya devam eden kişi nevertiree n.
öğleden sonra uykusu afternoon sleep n.
sonraki gün (yarından sonra) overmorrow n.
güneş gözlüğü ile güneşlendikten sonra göz çevresinde kalan iz panda eyes (uk) n.
güneş gözlüğü ile güneşlendikten sonra göz çevresinde kalan iz raccoon eyes n.
güneş gözlüğü ile güneşlendikten sonra göz çevresinde kalan iz raccoon eye n.
aynı hızla giden bir sürücünün bir süre sonra hızlı gittiğini algılıyamaması velocitization n.
nefesin dışa verildikten sonra tutulması retention of breath following exhalation n.
Bakılan görüntü ortadan kalktıktan sonra görsel alanda bir süre daha izlenebilen ardışık görüntü after image n.
cuma öğleden sonra friday afternoon n.
ölümden sonra cezalandırma öğretisine (özellikle günahkarlar için ebedi ceza) inanan kişi retributionist n.
sürüldükten sonra parfümün kokma oranı sillage n.
hazreti davut'a ve müritlerine erzak getiren ve daha sonra onun karısı olan kadın abigail n.
milattan sonra ikinci ve onuncu yüzyıllar arasında kullanılan eski ibrani dili rabbinic hebrew n.
milattan sonra ikinci ve onuncu yüzyıllar arasında kullanılan eski ibrani dili mishnaic hebrew n.
önceden belirlenen dönemden sonra kalan tüm borçların ödenmesini gerektiren bir kredi türü balloon mortgage n.
dalai lama'dan sonra gelen tibet rahibi tashi lama n.
kitabın ana bölümünden sonra gelen kısım back matter n.
kitabın ana bölümünden sonra gelen kısım end matter n.
hesap yapıldıktan sonra ortaya çıkan masraflar back charges n.
yırtıcı kuşların başarısız avdan sonra tekrar uçuşa geçmesi cancelier n.
öğleden sonra yapılan çaylı dans partisi tea dance n.
öğleden sonra veya akşam yenen yemek tea n.
öğleden sonra after n.
oyun bittikten sonra atılan zar aftercast n.
iş işten geçtikten sonra yapılan şey aftercast n.
iş işten geçtikten sonra anlama after-wit n.
daha sonra kullanılır düşüncesiyle biriktirilen eşyalar rammle n.
saç tıraşı sonra oluşan, bazen iltihaplanan küçük şişlik razor bump n.
diğer kardeşlerinden uzun yıllar sonra doğmuş çocuk laat lammetjie [south african] n.
daha sonra ülkesine geri dönmek şartıyla abd'de geçici bir süre ikamet eden kimse nonimmigrant [usa] n.
bir sonra gelen şey next n.
geçen öğleden sonra the other afternoon n.
pokerde diğer oyuncular niyetlerini açıkladıktan sonra edinilen bahis yapma ayrıcalığı edge n.
sonra olma ulteriority n.
bir şey tamamlandıktan sonra yapılan eleştirel analiz autopsy n.
öğleden sonra undermeal n.
öğleden sonra olan şey undermeal n.
öğleden sonra yapılan şey undermeal n.
öğleden sonra underntime n.
atın çok yorulduktan sonra atın ağzından gelen köpük lather n.
uçakla deniz veya okyanusu aştıktan sonra karanın görünmesi landfall n.
ailenin ilk çocuğundan sonra doğan çocuk laterborn n.
ailenin ilk çocuğundan sonra doğan çocuk later-born n.
yemekten sonra masayı temizleyen hizmetçi voider [dialect] n.
(badmintonda) servisten sonra topun raketler arasında gidip gelmesi volley n.
iş işten geçtikten sonra eleştiri yapma quarterbacking [us] n.
bir kimsenin yüzünün genellikle ölümünden sonra yapılan kalıbı mask n.
abd ve kanada'da 2015'ten sonra yaşanan opioid bazlı uyuşturucu krizi opioid epidemic n.
abd ve kanada'da 2015'ten sonra opioid bazlı uyuşturucu kullanımının/bağımlılığının/doz aşımı vakalarının ciddi derecede artması opioid epidemic n.
yılbaşında sonra hediyelerin verildiği ilk pazartesi günü handsel monday n.
aşırı alkol tüketiminden sonra oluşan fiziksel etki hangover n.
uyuşturucu kullanımından sonra oluşan kötü etki hangover n.
heyecandan sonra oluşan düşüş hangover n.
heyecanlı bir dönemden sonra gelen düşüş hangover n.
görev süresi bittikten sonra makamında kalmaya devam eden görevli hangover n.
öğleden sonra veya akşam üstü rahatlayıp içki içmek için yapılan küçük buluşma happy hour n.
çeşitli kuru yemişlerin ve diğer yağlı tohumların yağını çıkardıktan sonra geriye kalanların öğütülmesi ile elde edilen ürün meal n.
bir malzemenin özellikle gerildikten sonra eski haline dönme kapasitesi memory n.
stadyumdaki izleyicilerin birbirine izleyen bölümler halinde ayağa kalkarak kollarını kaldırıp sonra da oturarak yarattıkları dalgalanma efekti mexican wave n.
öğleden sonra saat 2 ile 4 arasındaki zaman dilimi midafternoon n.
seyahat edenlere hizmet için normal çalışma saatlerinden sonra çalışma izni olan meyhane bona fide [ireland] n.
her oyuncu bir el çektikten sonra kalan domino taşları boneyard n.
her oyuncu bir el çektikten sonra kalan domino taşları stock n.
doğrandıktan sonra kızartılan çiğ veya haşlanmış patates hash browns n.
özellikle meksika ve orta amerika'da ormandan temizlenip birkaç dönem ekilip sonra terk edilen küçük arazi milpa n.
merhumu cenazeden bir ay veya bir yıl sonra ağıtla anma mind n.
yasal kapanış saatinden sonra içki servisi yapan yer bottle party n.
(kumarda) daha sonra kullanmak için kartları saklama holdout n.
görev süresi sona erdikten sonra görevine devam eden memur holdover n.
kira süresinin bitiminden sonra kalma holdover n.
briçte mevcut eli kazanabilecek bir kartın sonra kullanılmak için bekletilmesi holdup n.
bir süre uzakta yaşadıktan sonra memleketine veya çocukluk evine dönen kimse homebird n.
yıkıldıktan sonra eski haline dönemeyen kimse humpty dumpty n.
kırıldıktan sonra onarılamayacak şey humpty dumpty n.
uyuduktan sonra ağızda oluşan kötü koku morning breath n.
yakıldıktan sonra ölülerin küllerinin koyulduğu urna mortuary urn n.
civcivleri kuluçkadan sonra koruyan gereç mother n.
kullanılamaz hale geldikten sonra tekrar kullanılmak üzere onarılan malzeme reparable item n.
yurt dışına göç ettikten sonra ülkesine dönen kimse repat n.
zihinsel süreçlerin meydana geldikten hemen sonra ilkel hafıza aracılığıyla gözlemlenmesi retrospection n.
uzun süre sonra tatilden dönen kimse returnee n.
(ingiliz bilardosunda) başka bir topa çarptıktan sonra kendi topunu deliğe sokan vuruş loser [uk] n.
havai fişek patlatıldıktan sonra yağmur, yıldız gibi görüntüler oluşturan malzeme garniture n.
meşrubat kapağı açma sesinden sonra şişeden dökülen sıvı miktarı glug n.
(nükleer bomba) patlamadan sonra gökyüzünde oluşan mantar şeklinde moloz ve toz bulutu mushroom-shaped cloud n.
paralelogramın köşelerinden birini içeren benzer bir paralelogramın çıkarılmasından sonra kalan kısmı gnomon n.
aşırı alkol tüketiminden sonra görülen nahoş fiziksel etkiler (baş ağrısı, uyuşukluk, mide bulantısı) holdover n.
kira süresinin bitiminden sonra kalma holdover n.
briçte mevcut eli kazanabilecek kartın sonra kullanılmak için bekletilmesi holdup n.
(restoranda) yemekten sonra sahnelenen oyun dinner theater [us] n.
(restoranda) yemekten sonra sahnelenen oyun dinner theatre [uk] n.
tam bir dinlenme halinden sonra tekrar başlangıç yapma getaway n.
yağı erittikten sonra geriye kalan lifli madde graves n.
daha sonra kullanılmak üzere kenara ayrılmış iskambil kartları heel [us] n.
radyo veya televizyon programından sonra yayınlanan kısa reklam hitchhike n.
yapıldıktan sonra geri dönüşü olmayan hareket one-way ticket n.
baharın sonunda, soğanlar ekildikten sonra yağan hafif kar onion snow [us] n.
jimnastikten sonra bedeni ovma rubdown n.
buhar banyosundan sonra bedeni ovma rubdown n.
ikinci incelemeden sonra görülen şey deuteroscopy n.
barbut oyuncusunun yeni bahislerden sonra attığı ilk zarlar come-out n.
ağaç veya çalının üst tabakasının yağmurdan sonra bitki etrafında ıslak halka oluşturacak şekilde su damlattığı hat drip line n.
sonra da var olma postexistence n.
birinden kısa süre sonra ölme follow-on n.
kayakçının atlama veya koşudan sonra durmak için kaydığı alan outrun n.
müzik sisteminde notadan sonra kullanılan nokta prick n.
(fransız devrimi'nden sonra kullanılan takvimde) yılın beşinci ayı pluviôse n.
halterin omuz yüksekliğine getirildikten sonra yavaşça yukarı kaldırıldığı hareket press n.
daha sonra birleştirilmek üzere farklı motiflerde yapılan örgü parçası scrumble n.
(patladıktan sonra) yılan gibi sürünen havai fişek türü serpent n.
sirk ve karnavallarda çığırtkandan sonra bilet satışını açan kimse shill n.
(kırkıldıktan sonra satılan) kasap koyunu shorn n.
yıllar sonra patlama yapan kitap sleeper n.
bir iyilik yaptıktan sonra başka bir iyilik daha yapma ihtimalinin azalması moral licensing n.
(din görevlisini) kendinden sonra gelecek görevli yerine tayin etme superordination n.
çok sevinmek (bir zaferden sonra) exult v.
filmi çekimden sonra seslendirmek dub v.
geçmek (ruh ölümden sonra bir bedenden başka bir bedene) transmigrate v.
göç etmek (ruh ölümden sonra bir bedenden başka bir bedene) transmigrate v.
tereddüde düşmek (karara vardıktan sonra) waver v.
artırmak (düştükten sonra fiyatları) rally v.
çıkıp dolaşmak (bir hastalıktan sonra yeniden) get about v.
sonra almak get after v.
soluklanıp tekrar eski formunu kazanmak (koşucu vb ilk kez yorulup soluğu kesildikten sonra) get one's second wind v.
sonra gelmek follow v.
sonra çalışmak üzere şimdilik ertelemek keep something on the back burner v.
hasattan sonra ekin toplamak glean v.
hasattan sonra (tarladaki) ekinleri toplamak glean v.
şartlı tahliyeden sonra gözetim altında olmak be on probation v.
hastalıktan sonra iyileşmek recuperate v.
anlaştıktan sonra fiyat arttırımına gitmek gazump v.
daha sonra bakmak üzere bir kenara koymak keep something on the back burner v.
sonra gelmek be posterior to v.
sonra gelmek come second v.
sonra olmak supervene v.
birisinden sonra şirketin başına geçmek head the company after someone v.
daha sonra aramak get back to someone v.
daha sonra aramak ring back v.
daha sonra aramak phone (somebody) back v.
daha sonra aramak call (somebody) back v.
kızdırdıktan sonra yavaş yavaş soğutarak sertleştirmek anneal v.
kızdırdıktan sonra yavaş yavaş soğutarak sertleştirmek neal v.
sonra cevaplamak answer later v.
öldükten sonra yeni bir bedende diriltmek reincarnate v.
-den sonra gelmek be subordinate to v.
-den sonra hayatta kalmak come through v.
-den sonra gelmek succeed v.
(sonra kullanmak üzere) ayırmak set-aside v.
meydana gelmek (bir olay/bir durum meydana geldikten sonra başka bir şey) supervene v.
artırmak (düştükten sonra) (fiyatları) rally v.
yemekten sonra ağırlık çökmek feel sleepy after a meal v.
yemekten sonra ağırlık çökmek feel sluggish after a meal v.
yemeklerden önce ve sonra dua etmek say grace v.
(hastalıktan sonra) kendine gelmek build up v.
ayrıldıktan sonra arkadaş olarak kalmak stay friends after a break up v.
ayrıldıktan sonra arkadaş kalmak be (still) friends after break up v.
ayrıldıktan sonra arkadaş olarak kalmak be (still) friends after break up v.
ayrıldıktan sonra arkadaş kalmak stay friends after a break up v.
sonra kontrol etmek control later v.
(yapılmış olanları iş olup bittikten sonra) sorgulamak second-guess v.
kalkıştan hemen sonra yere çakılmak crash right after takeoff v.
emekli olduktan sonra yeniden çalışma hayatına dönmek come out of retirement v.
bir yerden sonra soğumak go cold at one point v.
daha sonra fikir yürütmek second-guess v.
iş işten geçtikten sonra fikrini söylemek second-guess v.
başarısız avdan sonra tekrar uçuşa geçmek (şahin, doğan vs.) canceleer v.
başarısız avdan sonra tekrar uçuşa geçmek (şahin, doğan vs.) cancelier v.
reverans yaptıktan sonra eski duruşuna geçmek recover v.
fiyatları artırıp sonra düşürerek kar elde etmek milk the street v.
uzun sessizlikten sonra açığa vurmak unbotton v.
(üzüldükten sonra) yatışmak unfret v.
(sinirlendikten sonra) yatışmak unfret v.
(kızdıktan sonra) sakinleşmek unfret v.
(endişelendikten sonra) sakinleşmek unfret v.
emekli olduktan sonra çalışmaya devam etmek unretire v.
emekli olduktan sonra tekrar çalışmaya başlamak unretire v.
uçuştan sonra karaya inmek land v.
(bir şeyi) uçuştan sonra karaya indirmek land v.
sıçrayıştan sonra karaya inmek land v.
(bir şeyi) sıçrayıştan sonra karaya indirmek land v.
(kuş) ineceği yeri belirledikten sonra kayarak hızla alçalmak whiffle v.
bir yazıyı başlangıç sayfasından hemen sonra gelmeyen bir sayfada devam ettirmek break v.
(remi kart oyununda) her oyuncu bir el daha oynadıktan sonra oyunun biteceğini duyurmak break v.
yönünü kaybettikten sonra tekrar bulmak reorientate v.
(kitabı) dikip düzenledikten sonra genellikle sırt kısmını kaplayarak güçlendirmek line v.
önce bir yöne sonra tersine doğru hareket etmek move back and forth v.
soyut veya sonuçsuz tartışmalardan sonra somut bir sonuca ulaşmak ground v.
konvertöre katışkılar giderildikten sonra da hava vermeye devam etmek overblow v.
baygınlıktan sonra kendine gelmek overcome [dialect] v.
(alçalmakta olan doğanı) vurduktan sonra ele geçirememek ruff v.
şapkasız dikildikten sonra şapkasını geri takmak cover v.
(hayvanı) derisi yüzülüp iç organları çıkarıldıktan sonra tartmak dress v.
güç kesildikten sonra bir süre daha momentumu korumak drift v.
aradan sonra konuşmaya başlamak continue v.
ölümden sonra var olmak postexist v.
kendine özel mal yaptırıp daha sonra veresiye verilmezse hiç almamakla tehdit etmek fineer v.
biraz soğutulduktan sonra kısmen katılaşıp tabaka halinde kaşıktan kaymak sheet v.
(daha sonra internetten alınacak ürünler için) mağazaya giderek ürünleri incelemek showroom v.
çalıştırma mekanizmasından çıktıktan sonra dönmeye devam etmek freewheel v.
mahkemede tanıklık yaptıktan sonra çekilmek stand down v.
bir süre sessizlikten sonra (konuşmayı veya durumu) sürdürmeye zorlamak push past v.
öldükten sonra meydana gelen posthumous adj.
sonra gelen following adj.
kullanıldıktan sonra atılabilen disposable adj.
öldükten sonra olan posthumous adj.
sonra gelen after adj.
öğleden sonra postmeridian adj.
umudunu yitirmiş (kötü bir olaydan sonra) broken adj.
ölümünden sonra (olan/olmuş) posthumous adj.
insanın doğumdan sonra gözle görülebilen özelliklerini incelemeyle ilgili euphonical adj.
az sonra soon adj.
öldükten sonra gelen posthumous adj.
üçüncül sonra tertiary adj.
öldükten sonra gerçekleşen posthumous adj.
şenlikten sonra post festum adj.
sonra gelen latter adj.
sonra gelen posterior adj.
kullandıktan sonra atılan disposable adj.
kullanıldıktan sonra atılan disposable adj.
-den sonra gelen subordinate adj.
bir kimsenin ölümünden sonra olan posthumous adj.
ölümünden sonra gelen posthumous adj.
-den sonra gelen succeeding adj.
sonra gelen subsequent adj.
kullanıldıktan sonra geri dönüşümle işlem görüp başka bir ürün için kullanılan postconsumer adj.
kullanıldıktan sonra geri dönüşümle işlem görüp başka bir ürün için kullanılan post-consumer adj.
hava ile temas ettikten sonra rengi atan/atmış weather-stained adj.
yumurtladıktan sonra gıdaklayan (tavuk) cackly adj.
bir proje tamamlandıktan sonra ihtiyaç duyulan back-end adj.
öğle yemeğinden sonra gerçekleşen after-lunch adj.
daha sonra bahsedilen after-mentioned adj.
açıldıktan sonra tekrar kapatılabilen reclosable adj.
açıldıktan sonra tekrar kapatılabilen recloseable adj.
diğer parçalar ortadan kaybolduktan sonra kalan relict adj.
diğer parçalar ortadan kaybolduktan sonra kalan relicted adj.
iptal edildikten sonra tekrar yerine koyulmamış uncancelled adj.
silindikten sonra geri yüklenmemiş undeleted adj.
'-den sonra gelen understrapping adj.
(kaybedildikten sonra) tekrar ele geçirilmiş unlost adj.
(kaybedildikten sonra) yeniden elde edilmiş unlost adj.
(kaybedildikten sonra) tekrar kazanılmış unlost adj.
kendinden sonra gelen olmayan unsucceeded adj.
daha sonra doğan laterborn adj.
daha sonra doğan later-born adj.
-den sonra olan junior adj.
kişinin ölümünden sonra soyundan gelen kişilere yasal olarak verilen (unvan, rütbe veya hak) hereditary adj.
şiddetli ve aralıksız yağmurdan sonra çamurlaşmış (at yarışı pisti) muddy adj.
yalnızca döllenmeden sonra gelişebilen gamic adj.
(diğerleri eşleştirildikten sonra) açıkta kalan odd adj.
(diğerleri gruplandıktan sonra) açıkta kalan odd adj.
sonra bırakılan imprompt adj.
nikahtan sonra ilk cinsel ilişki ile tamamlanmış (evlilik) completed adj.
öğleden sonra p.m. adj.
öğleden sonra gerçekleşen post meridiem adj.
öğleden sonra olan post meridiem adj.
bir şey yapıldıktan sonra gerçekleştirilen postact adj.
tarih geçtikten sonra yapılan postdate [obsolete] adj.
tarih geçtikten sonra gerçekleştirilen postdate [obsolete] adj.
sosyeteye tanıtıldıktan sonra postdebutante adj.
sosyeteye giriş yaptıktan sonra postdebutante adj.
ilaç uygulandıktan sonra gelişen postdrug adj.
noel tatilinden sonra gerçekleşen postholiday adj.
ölümden sonra yapılan posthume adj.
babasının vefatından sonra doğan posthumous adj.
gece yarısından sonra gerçekleşen postmidnight adj.
gece yarısından sonra meydana gelen postmidnight adj.
on dördüncüden sonra gelen fifteenth adj.
daha sonra gelişecek tohumlar içeren originative adj.
eridikten sonra kullanılabilen freezable adj.
(daha sonra daha iyisinin alınması amaçlanan) ilk ürüne ait veya ilgili starter adj.
(ürün) daha sonra daha iyisinin alınması amaçlanan starter adj.
sonra gelen succedent adj.
sonra gelen succeedant adj.
pek az sonra in less than no time adv.
az sonra shortly adv.
iyice düşünüp taşındıktan sonra after due consideration adv.
ondan sonra next adv.
biraz sonra a little later adv.
belirli bir zaman sonra hence adv.
şimdiden sonra from now on adv.
birkaç dakika sonra after a couple of minutes adv.
bundan sonra in future adv.
hemen sonra next adv.
bundan sonra henceforwards adv.
gece yarısından sonra in the small hours adv.
ondan sonra in the second place adv.
şimdiden sonra henceforth adv.
bir süre sonra after a while adv.
bundan sonra thereafter adv.
ondan sonra ever after adv.
bundan böyle bundan sonra from this time forth adv.
en sonra last of all adv.
-den sonra just after adv.
ondan sonra daima ever after adv.
neden sonra long afterwards adv.
biraz sonra after a while adv.
daha sonra next adv.
ondan sonra thereafter adv.
bir zaman sonra some time later adv.
ondan sonra afterwards adv.
insanın doğumdan sonra gözle görülebilen özelliklerini inceleyerek euphonically adv.
epey sonra long afterwards adv.
ondan sonra since adv.
bir müddet sonra soon after adv.
tamamıyla (nitelediği sözcükten sonra gelince) absolutely adv.
bir süre sonra in time adv.
daha sonra later adv.
daha sonra after adv.
sonra gelende in what follows adv.
yemekten sonra after meal adv.
bunca zaman geçtikten sonra at this distance of time adv.
ama sonra but then adv.
ve daha sonra and later adv.
bundan sonra next adv.
daha sonra afterwards adv.
öğleden sonra in the afternoon adv.
ölümden sonra posthumously adv.
bundan sonra henceforward adv.
bundan on yıl sonra in another ten years adv.
ve sonra and later adv.
bundan sonra after this adv.
biraz sonra soon adv.
öğleden sonra geç saatlerde late afternoon adv.
vaktinden sonra belatedly adv.
onu yaptıktan sonra with that adv.
onu söyledikten sonra with that adv.
bundan sonra hereupon adv.
ondan sonra then adv.
uzun gecikmeden sonra at long last adv.
bütün olan bitenden sonra after all adv.
ve sonra and then adv.
öğleden sonra p m adv.
şimdiden sonra henceforward adv.
bundan sonra anymore adv.
düşünüp taşındıktan sonra after mature consideration adv.
az bir mesafeden sonra shortly adv.
daha sonra then adv.
bundan sonra from now onward adv.
bundan sonra from now on adv.
ortalık karardıktan sonra after dark adv.
belirli bir yaştan sonra after a certain age adv.
başlangıçtan sonra long adv.
belirtilen zamandan çok önce veya çok sonra long adv.
bundan sonra hereafter adv.
bundan sonra henceforth adv.
(ondan) sonra then adv.
daha sonra later on adv.
daha sonra then by adv.
milattan sonra after christ adv.
tarihinden sonra after adv.
öğleden sonra post meridiem adv.
kesintiler düşüldükten sonra in net adv.
bir süreden sonra after a while adv.
millatan sonra after christ adv.
bir gün sonra a day later adv.
günümüzden binlerce yıl sonra thousands of years now adv.
bundan binlerce yıl sonra thousands of years now adv.
kuruduktan sonra after drying adv.
kısa bir süre sonra after a while later adv.
o andan sonra since then adv.
üç ay sonra three months later adv.
iyice düşündükten sonra on second thoughts adv.
bir sene sonra one year later adv.
uzun süre sonra after a long time adv.
günlerden sonra ilk defa first time in days adv.
aylardan sonra ilk defa first time in months adv.
günler sonra ilk defa first time in days adv.
haftalar sonra ilk defa for the first time in weeks adv.
yıllardan sonra ilk defa for the first time in years adv.
aylar sonra ilk defa for the first time in months adv.
günler sonra ilk kez first time in days adv.
yıllar sonra ilk defa for the first time in years adv.
yıllar sonra ilk defa first time in years adv.
yıllar sonra ilk kez first time in years adv.
yıllar sonra ilk kez for the first time in years adv.
aylardan sonra ilk defa for the first time in months adv.
yıllardan sonra ilk kez first time in years adv.
aylar sonra ilk kez first time in months adv.
haftalar sonra ilk kez first time in weeks adv.
haftalar sonra ilk defa first time in weeks adv.
günlerden sonra ilk kez first time in days adv.
aylardan sonra ilk kez for the first time in months adv.
haftalar sonra ilk kez for the first time in weeks adv.
aylar sonra ilk defa first time in months adv.
günlerden sonra ilk kez for the first time in days adv.
günlerden sonra ilk defa for the first time in days adv.
günler sonra ilk defa for the first time in days adv.
aylardan sonra ilk kez first time in months adv.
yıllardan sonra ilk defa first time in years adv.
yıllardan sonra ilk kez for the first time in years adv.
günler sonra ilk kez for the first time in days adv.
aylar sonra ilk kez for the first time in months adv.
yaptıktan sonra after doing adv.
gün batımından sonra past sun down adv.
gün batımını geçtikten sonra past sun down adv.
gün batımını geçtikten çok daha sonra way past sundown adv.
gün batımından çok daha sonra way past sundown adv.
aldıktan sonra upon receiving adv.
-den sonra bile even after adv.
bu zamandan sonra hence adv.
şimdi veya sonra now or later adv.
daha sonra thereafter adv.
hemen sonra after a bit adv.
kısa bir süre sonra after a bit adv.
ölümden sonra post mortem adv.
50 sene sonra 50 years later adv.
50 yıl sonra 50 years later adv.
elli yıl sonra 50 years later adv.
elli sene sonra 50 years later adv.
kısa bir aradan sonra after a short break adv.
iki hafta sonra two weeks later adv.
birkaç dakika sonra few minutes later adv.
2 hafta sonra two weeks later adv.
sadece bir sene sonra only after a year adv.
bir noktadan sonra after a certain point adv.
bir noktadan sonra after a point adv.
bir yıl aradan sonra after a period of one year adv.
çok zaman sonra after a long time adv.
kısa bir süre sonra after a little while adv.
-den az sonra soon after adv.
bugünden sonra after today adv.
-den hemen sonra immediately adv.
-den hemen sonra soon after adv.
o kadar şeyden sonra after all adv.
10 yıl sonra 10 years later adv.
on sene sonra 10 years later adv.
on sene sonra ten years later adv.
10 sene sonra ten years later adv.
10 sene sonra 10 years later adv.
on yıl sonra 10 years later adv.
10 yıl sonra ten years later adv.
40 yıl sonra forty years later adv.
bir yıl sonra one year later adv.
bir sene sonra a year later adv.
bir yıl sonra a year later adv.
belli yaştan sonra after a certain age adv.
belli bir yaştan sonra after a certain age adv.
yirmi sene sonra twenty years later adv.
yirmi yıl sonra twenty years later adv.
milattan sonra in the c.e adv.
milattan sonra in the common era adv.
böyle bir uçak kazasından sonra after a plane crash like this adv.
uzun bir bekleyişten sonra after a long wait adv.
kısa bir süre sonra after a while adv.
kısa süre sonra soon afterwards adv.
birkaç hafta sonra after a couple of weeks adv.
birkaç hafta sonra after a few weeks adv.
öğünlerden sonra after meals adv.