bilgisayar - Turc Anglais Dictionnaire

bilgisayar

Sens de "bilgisayar" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 15 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
bilgisayar computer n.
I don't know the password to the computer.
Bilgisayarın şifresini bilmiyorum.

More Sentences
General
bilgisayar machine n.
My machine won't reboot.
Bilgisayarım tekrar başlamıyor.

More Sentences
bilgisayar computing adj.
Most adult education centers offer computing courses.
Çoğu yetişkin eğitim merkezi bilgisayar kursları sunmaktadır.

More Sentences
Computer
bilgisayar computer n.
One of the school initiatives was that there should be one computer for every 15 pupils.
Okul girişimlerinden biri, her 15 öğrenciye bir bilgisayar düşmesi gerektiği yönündeydi.

More Sentences
Automotive
bilgisayar computer n.
You also raised the issue of the European computer portal.
Avrupa bilgisayar portalı konusunu da gündeme getirdiniz.

More Sentences
General
bilgisayar hardware system n.
bilgisayar data computer n.
bilgisayar computing device n.
bilgisayar computing machine n.
Computer
bilgisayar machine n.
bilgisayar thinking-machine n.
bilgisayar box n.
bilgisayar comp n.
Slang
bilgisayar 'puter n.
British Slang
bilgisayar pooter n.

Sens de "bilgisayar" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 500 résultat(s)

Turc Anglais
General
bilgisayar çipi computer chip n.
In the world of computer chips, bigger numbers are often better.
Bilgisayar çipleri dünyasında, daha büyük sayılar genellikle daha iyidir.

More Sentences
bilgisayar sanatı computer art n.
Costs for a computer arts diploma program will vary from school to school.
Bilgisayar sanatları diploma programı için maliyetler okuldan okula değişecektir.

More Sentences
dizüstü bilgisayar laptop n.
I don't recommend a laptop for gaming.
Oyun oynamak için dizüstü bilgisayar önermiyorum.

More Sentences
bilgisayar kullanıcıları computer users n.
This is the most common complaint among computer users.
Bu, bilgisayar kullanıcıları arasında en yaygın şikayettir.

More Sentences
bilgisayar suçları computer crimes n.
Now, I have voted for this Cederschiöld report because one of the worst dangers threatening us is computer crime.
Şimdi, bu Cederschiöld raporuna oy verdim çünkü bizi tehdit eden en büyük tehlikelerden biri bilgisayar suçlarıdır.

More Sentences
bilgisayar programları computer programs n.
This would deprive all developers of the building blocks they need for any new computer program.
Bu da tüm geliştiricileri yeni bir bilgisayar programı için ihtiyaç duydukları yapı taşlarından mahrum bırakacaktır.

More Sentences
bilgisayar ağları computer networks n.
There has been a general breakdown in the computer network and it lasted five minutes due to defective hardware.
Bilgisayar ağında genel bir çökme meydana geldi ve arızalı donanım nedeniyle beş dakika sürdü.

More Sentences
bilgisayar oyunları computer games n.
Firaxis Games is a computer game developer.
Firaxis Games bir bilgisayar oyunu geliştiricisidir.

More Sentences
dijital bilgisayar digital computer n.
It is the language of digital computers.
Dijital bilgisayarların dilidir.

More Sentences
bilgisayar kodu computer code n.
Bitcoin is effectively a string of computer code.
Bitcoin aslında bir bilgisayar kodu dizisidir.

More Sentences
dizüstü bilgisayar notebook n.
This notebook has the latest CPU.
Bu dizüstü bilgisayar en modern CPU'ya sahiptir.

More Sentences
bilgisayar korsanlığı hacking n.
People can become involved in computer hacking for very different reasons.
İnsanlar çok farklı nedenlerle bilgisayar korsanlığına dahil olabilirler.

More Sentences
bilgisayar bilimleri computer sciences n.
We offer a solid Computer Science education in a Liberal Arts environment.
Liberal Sanatlar ortamında sağlam bir Bilgisayar Bilimi eğitimi sunuyoruz.

More Sentences
bilgisayar ortamı computer environment n.
Our engineering department completes all engineering work by designing your ideas in a computer environment.
Mühendislik departmanımız fikirlerinizi bilgisayar ortamında tasarlayarak tüm mühendislik çalışmalarını tamamlar.

More Sentences
insan-bilgisayar etkileşimi human-computer interaction n.
The user interface (UI) is the point of human-computer interaction and communication in a device.
Kullanıcı arayüzü (UI), bir cihazdaki insan-bilgisayar etkileşimi ve iletişim noktasıdır.

More Sentences
bilgisayar korsanı hacker n.
A hacker stole all the user data from the bank.
Bilgisayar korsanı bankanın tüm kullanıcı verilerini çaldı.

More Sentences
bilgisayar dünyası computer world n.
It is the same in the computer world.
Bilgisayar dünyasında da durum aynı.

More Sentences
bilgisayar becerileri computer skills n.
You will develop strong business administration, communication and computer skills.
Güçlü işletme yönetimi, iletişim ve bilgisayar becerileri geliştireceksiniz.

More Sentences
bilgisayar sınıfı/dersi computer class n.
Tom is in my computer class.
Tom benim bilgisayar sınıfımda.

More Sentences
tablet bilgisayar tablet n.
The tablet market has been rising since the beginning of 2010's.
Tablet bilgisayar piyasası 2010'lu yılların başından beri yükseliyor.

More Sentences
tablet bilgisayar tablet computer n.
The capacity of the built-in batteries of tablet computers is 4200 mAh.
Tablet bilgisayarların dahili pillerinin kapasitesi 4200 mAh'dir.

More Sentences
bilgisayar şirketi computer company n.
She will apply for a job in a computer company.
Bir bilgisayar şirketine iş başvurusunda bulunacak.

More Sentences
bilgisayar iş istasyonu computer workstation n.
It concerns electronic guidance, computer workstations and directions to rooms.
Elektronik rehberlik, bilgisayar iş istasyonları ve oda yönlendirmeleri ile ilgilidir.

More Sentences
bilgisayar bilgisi computer knowledge n.
In this environment, having basic computer knowledge is not enough.
Bu ortamda temel bilgisayar bilgisine sahip olmak yeterli değildir.

More Sentences
mekanik bilgisayar mechanical computer n.
Charles Babbage created the first mechanical computer and otherwise changed the world of mathematics forever.
Charles Babbage ilk mekanik bilgisayarı yarattı ve matematik dünyasını sonsuza dek değiştirdi.

More Sentences
bilgisayar bilimci computer scientist n.
Hundreds of computer scientists are trying to solve this crucial problem.
Yüzlerce bilgisayar bilimcisi bu önemli sorunu çözmeye çalışıyor.

More Sentences
bilgisayar hesabı computer account n.
It does not delete the user accounts, computer accounts, or group accounts that were members of that group.
Bu grubun üyesi olan kullanıcı hesaplarını, bilgisayar hesaplarını veya grup hesaplarını silmez.

More Sentences
bilgisayar oyunu oynama gaming n.
Online gaming allows players from around the world to challenge each other.
Çevrimiçi bilgisayar oyunu oynamak, dünyanın dört bir yanından oyuncuların karşı karşıya gelmesine olanak tanır.

More Sentences
bilgisayar oyunu meraklısı gamer n.
The new update annoyed the gamers.
Yeni güncelleme bilgisayar oyunu meraklılarının keyfini kaçırdı.

More Sentences
(bilgisayar) çerçeve frame n.
We call the collection of frames in the browser window a frameset.
Tarayıcı penceresindeki çerçeve koleksiyonuna çerçeve kümesi diyoruz.

More Sentences
(bilgisayar kodunda) döngü loop n.
This program is not working; it's given some sort of infinite loop warning!
Bu program çalışmıyor; bir çeşit sonsuz döngü uyarısı vermiş!

More Sentences
(bilgisayar) çalışma süresi uptime n.
The computer's uptime was crucial for uninterrupted work.
Kesintisiz çalışma için bilgisayarın çalışma süresi çok önemliydi.

More Sentences
(bilgisayar) çalışma alanı workspace n.
She rearranged the workspace of the software to make it more organized.
Yazılımın çalışma alanını değiştirerek daha düzenli hale getirdi.

More Sentences
bilgisayar çökmek (computer) to crash v.
I wonder what caused your computer to crash.
Bilgisayarının çökmesine neyin sebep olduğunu merak ediyorum.

More Sentences
(bilgisayar programı vb.) başlatmak launch v.
If the program fails to launch, try rebooting.
Program başlatılamazsa, sistemi yeniden yüklemeyi deneyin.

More Sentences
(bilgisayar) yazmak type v.
She types faster than anyone I know.
Tanıdığım herkesten daha hızlı yazıyor.

More Sentences
bilgisayar ortamında virtually adv.
It was nice to meet you all virtually.
Sizlerle bilgisayar ortamında tanışmak güzeldi.

More Sentences
Phrasals
(bilgisayar) açılmak/başlamak/çalışmak boot up v.
My computer no longer boots up.
Bilgisayarım artık açılmıyor.

More Sentences
(bir bilgisayar dosyasını bir şey) olarak kaydetmek save (something) as (something else) v.
Earlier versions are copies of files and folders that Windows automatically saves as part of a restore point.
Önceki sürümler, Windows'un bir geri yükleme noktasının parçası olarak otomatik olarak kaydettiği dosya ve klasörlerin kopyalarıdır.

More Sentences
Trade/Economic
bilgisayar destekli tasarım computer-aided design n.
CAD Computer-Aided Design is used to help people design new things.
CAD Bilgisayar Destekli Tasarım, insanların yeni şeyler tasarlamasına yardımcı olmak için kullanılır.

More Sentences
Law
bilgisayar suçları computer crimes n.
Practical IT education that teaches you to prevent hacking and computer crime.
Bilgisayar korsanlığı ve bilgisayar suçlarını önlemeyi öğreten pratik BT eğitimi.

More Sentences
Technical
bilgisayar yazılımı computer software n.
You can create your own product, such as an ebook or computer software.
Bir e-kitap veya bilgisayar yazılımı gibi kendi ürününüzü oluşturabilirsiniz.

More Sentences
bilgisayar operatörü computer operator n.
No, I'm not talking about professional typists, not about computer operators, and not even about experienced gamers.
Hayır, profesyonel daktilolardan, bilgisayar operatörlerinden ve hatta deneyimli oyunculardan bahsetmiyorum.

More Sentences
bilgisayar kodu computer code n.
Bitcoin is actually a string of computer code.
Bitcoin aslında bir bilgisayar kodu dizisidir.

More Sentences
bilgisayar programcısı computer programmer n.
Mark Elliot Zuckerberg is an American computer programmer and Internet entrepreneur.
Mark Elliot Zuckerberg Amerikalı bir bilgisayar programcısı ve internet girişimcisidir.

More Sentences
uzak bilgisayar remote computer n.
This remote computer has reached its connection limit, you cannot connect at this time.
Bu uzak bilgisayar bağlantı sınırına ulaştı, şu anda bağlanamazsınız.

More Sentences
bilgisayar uygulamaları computer applications n.
You'll also develop your organization skills, learn computer applications, and enhance your verbal and written communication skills.
Ayrıca organizasyon becerilerinizi geliştirecek, bilgisayar uygulamalarını öğrenecek ve sözlü ve yazılı iletişim becerilerinizi geliştireceksiniz.

More Sentences
bilgisayar mühendisliği computer engineering n.
Department of Computer Engineering What is Computer Engineering?
Bilgisayar Mühendisliği Bölümü Bilgisayar Mühendisliği Nedir?

More Sentences
bilgisayar belleği computer memory n.
An IC can function as an amplifier, oscillator, timer, counter, computer memory, or microprocessor.
Bir IC, amplifikatör, osilatör, zamanlayıcı, sayaç, bilgisayar belleği veya mikroişlemci olarak işlev görebilir.

More Sentences
dizüstü bilgisayar notebook computer n.
Your Mac notebook computer can get warm during normal use.
Mac dizüstü bilgisayarınız normal kullanım sırasında ısınabilir.

More Sentences
bilgisayar simülasyonu computer simulation n.
Some marketing projects can be tested quickly and relatively inexpensively through computer simulation.
Bazı pazarlama projeleri bilgisayar simülasyonu yoluyla hızlı ve nispeten ucuz bir şekilde test edilebilir.

More Sentences
genel amaçlı bilgisayar general-purpose computer n.
It is the first general-purpose computer concept.
İlk genel amaçlı bilgisayar konseptidir.

More Sentences
bilgisayar destekli imalat cam n.
Some say CAM will cause more and more people to lose their jobs.
Kimileri bilgisayar destekli imalatın (CAM) giderek daha fazla insanın işini kaybetmesine neden olacağını söylüyor.

More Sentences
General
bilgisayar organizasyonu computer organization n.
dijital bilgisayar benzeşimi digital computer simulation n.
bilgisayar animasyonu computer animation n.
ıbm kişisel bilgisayar ibm personal computer n.
bilgisayar teknik desteği computer technical support n.
bilgisayar ekranında yapılabilecek çeşitli seçenekleri sunan liste menu n.
bilgisayar programı türü dataperfect n.
uydu bilgisayar sistemi master slave system n.
bilgisayar programcısı programer n.
bilgisayar benzeşimi computer simulation n.
bilgisayar kütüğü computer file n.
sanal bilgisayar sistemleri virtual computer systems n.
büyük ölçekli bilgisayar large scale computer n.
bilgisayar ağı protokolleri computer network protocols n.
bilgisayar çıktısından alınan değil de elle yazılan dokümanlar için kullanılan ifade manual issue n.
bilgisayar programlama dili java n.
bilgisayar sürücüsü drive n.
bilgisayar kapasitesi computer capacity n.
bir bilgisayar alfabesi ebcdic n.
bilgisayar ağları protokolü computer networks protocol n.
bilgisayar depolama araçları computer storage devices n.
bilgisayar ara birimleri computer interfaces n.
bilgisayar programlaması computer programming n.
dizüstü bilgisayar briefcase computer n.
bilgisayar görüntüsü computer vision n.
embedded bilgisayar sistemleri embedded computer systems n.
bilgisayar biliminde hata düzeltme debugging in computer science n.
yüksek performanslı bilgisayar high performance computing n.
mikroprogramlanır bilgisayar microprogrammable computer n.
örneksel bilgisayar analogue computer n.
bilgisayar çıktısı print out n.
bilgisayar ve medeniyet computer and civilization n.
bilgisayar verilerini gösteren monitör vb visual display unit n.
bilgisayar ağı yapıları computer network architectures n.
bilgisayar destekli veritabanı computerized database n.
sayısal bilgisayar benzeşimi digital computer simulation n.
bilgisayar arabirimleri computer interfaces n.
bilgisayar oyunu video game n.
bilgisayar sözleşmeleri computer contracts n.
bilgisayar uzmanları computer scientists n.
bilgisayar virüsleri computer viruses n.
bilgisayar destekli tercüme cat (computer aided translation) n.
bilgisayar algoritmaları computer algorithms n.
renkli bilgisayar grafikleri color computer graphics n.
ev bilgisayar ağları home computer networks n.
bilgisayar ağı kaynakları computer network resources n.
bilgisayar denetimi computer control n.
bilgisayar çıktısı printout n.
etkileşimli bilgisayar sistemleri interactive computer systems n.
sayısal bilgisayar digital computer n.
yarım bayt (bilgisayar) nibble n.
yarım bayt (bilgisayar) nybble n.
bilgisayar kütüklerini kataloglama cataloging of computer files n.
bilgisayar mühendisliği diploması computer engineering diploma n.
bilgisayar kullanımı computer usage n.
bilgisayar odası computer room n.
bilgisayar desteği computer aid n.
toplama bilgisayar homemade computer n.
avuçiçi bilgisayar palmtop computer n.
bilgisayar masası computer table n.
bilgisayar çalışma hızı clock speed n.
bilgisayar ortamı electronic environment n.
temel bilgisayar eğitimi basic computer training n.
bilgisayar taraması computer scan n.
çok bilgisayar kullanan power user n.
diz üstü bilgisayar laptop computer n.
bilgisayar girdi-çıktı donatımı computer input-output equipment n.
bilgisayar girdi-çıktı donanımı computer input-output equipment n.
bilgisayar destekli çizim computer-aided drawing n.
bilgisayar uygulamasına çevirme virtualization n.
taşınabilir bilgisayar luggable computer n.
taşınabilir bilgisayar lunchbox computer n.
defter bilgisayar notebook computer n.
kalem bilgisayar notepad computer n.
kalem bilgisayar pen-based computer n.
bilgisayar hafızası scratchpad n.
bilgisayar müptelalığı computer nerditry n.
bilgisayar bağımlılığı computer nerditry n.
bilgisayar oyunları oynayan gamer n.
toplumdan elini eteğini çekmiş zamanını bilgisayar başında geçiren kişi (jp) hikikomori n.
bilgisayar becerisi computer skill n.
bilgisayar destekli karar verme computer assisted decision making n.
bilgisayar oyunlarında bir oyunun konusunun ve temel oyun mekaniğinin ne kadar iyi tasarlanmış ve oyunda ne kadar verimli bir şekilde uygulanmış olduğunu ifade eden sözcük gameplay n.
bilgisayar veri bölümü computer data department n.
bilgisayar dersi computer lesson n.
avuçiçi bilgisayar handheld organiser n.
bilgisayar ünitesi work station n.
bilgisayar sertifikası computer certificate n.
bilgisayar uygulamasına çevirme virtualisation n.
tablet bilgisayar tablet pc n.
bilgisayar bilimleri araştırma ve uygulama merkezi computer sciences research and application center n.
bilgisayar bilimi computer studies n.
bilgisayar kullanabilen kimse computer literate n.
bilgisayar bilgisine sahip olan kimse computer literate n.
bilgisayar oyunu tasarımcısı computer game designer n.
bilgisayar destekli bir araştırma servisi nexis® n.
(bilgisayar, internet) erişimdeki uçurum digital divide n.
bilgisayar tuşlarının altında ve etrafında biriken pislik keyboard plaqu n.
video veya bilgisayar oyunları oynama video gaming n.
bilgisayar çağı computer age n.
kişisel bilgisayar microcomputer n.
bilgisayar veya internet oyunlarında yenilen düşmanlardan elde edilen işe yarar parçalar loot n.
(midye kabuğu gibi açılan) portatif bilgisayar clamshell n.
bilgisayar kullanmayan tasarımcılar designosaurs n.
bilgisayar tarafından yapılan çarpma multiply n.
bilgisayar tarafından yapılan çoğaltma multiply n.
radar, bilgisayar kurulumu gibi elektronik haberleşme araçlarını yöneten kimse operator n.
bilgisayar üretip satan işletme computer business n.
(bilgisayar için) zımbalı kağıt destesi fanfold n.
hazır bilgisayar programı package n.
hazır bilgisayar programı ile bağlantılı yazılım koleksiyonu package n.
bilgisayar faresine tıklayan kimse clicker n.
bilgisayar veri tabanının bir kimse tarafından kullanılan bölümü subschema n.
aktörün bilgisayar destekli sanal görüntüsü synthespian n.
(bilgisayar) uygulama application n.
(bilgisayar) şablon template n.
(bilgisayar menüsünde) seçenek option n.
kişisel bilgisayar pc n.
(bilgisayar programı) spider spider n.
(teknik bir alana yönelmiş) bilgisayar bağımlısı otaku n.
bilgisayar sistemindeki geçici küçük değişiklik patch n.
bilgisayar sistemindeki geçici küçük düzeltme patch n.
bilgisayar tamircisi computer repairman n.
bilgisayar programına sokmak computerize v.
girmek (bilgisayar) insert v.
bilgisayar yedeklemek back up v.
bilgisayar çökmek (computer) to be down v.
bilgisayar ile donatmak computerise v.
bilgisayar kurmak computerize v.
bilgisayar kurmak set up the computer v.
bilgisayar çıktısı almak print out v.
bilgisayar ortamına aktarmak computerize v.
bilgisayar kurmak computerise v.
bilgisayar ortamına almak computerize v.
bilgisayar ortamına almak computerise v.
bilgisayar programına almak computerise v.
bilgisayar programına almak computerize v.
bilgisayar kullanmak use computer v.
bilgisayar oynamak play computer games v.
bilgisayar oynamak play pc games v.
bilgisayar başında olmak be at the computer v.
bilgisayar başında olmak sit at the computer v.
bilgisayar oyunu oynamak play computer game v.
bilgisayar oynamak play computer game v.
bilgisayar başında olmak be on the computer v.
bilgisayar oyunları oynamak play computer games v.
bir bilgisayar sisteme hakkı olmadığı halde/izinsiz girmek hack into a computer system v.
bilgisayar ile donatmak computerize v.
bilgisayar ortamına aktarmak computerise v.
bilgisayar programına sokmak computerise v.
bütün gün bilgisayar/bilgisayarın başında olmak be on the computer all day v.
bilgisayar oyununa yeni başlayıp da çok kötü oynamak noob v.
bilgisayar programını çalışana kadar parça parça düzeltmek hack v.
(bilgisayar oyunlarında) öldürülen düşmanın cesedini ganimet bulma amacıyla aramak loot v.
bilgisayar oyunu oynamak game v.
(bilgisayar programı veya veri) diğer verileri depolayarak yok etmek overwrite v.
(bilgisayar programını) kapatmak exit v.
(bilgisayar programı) verimliliğini düşürmek pessimize v.
(bilgisayar programı) verimliliğini düşürmek pessimise v.
bilgisayar kurdu geeky adj.
bilgisayar ortamlı computer-mediated adj.
bilgisayar kontrollü computer controlled adj.
bilgisayar destekli computer aided adj.
anlaşılması ve kullanılması kolay (bilgisayar yazılımı vs.) intuitive adj.
bilgisayar destekli computer-enhanced adj.
bilgisayar kontrollü computer-driven adj.
bilgisayar destekli computer-driven adj.
pornografik içerikli manga, anime, bilgisayar oyunu ile ilgili hentai adj.
bilgisayar bağımlısı kimse mouse-potato adj.
birden fazla bağlantı noktası olan (bilgisayar ağı veya elektronik cihaz) multiport adj.
iki veya daha fazla uçbirimi bulunan (bilgisayar sistemi) multiterminal adj.
yan bilgisayar ürünlerine ait peripheral adj.
yardımcı bilgisayar ürünlerine ait veya ilgili peripheral adj.
yan bilgisayar ürünleri ile ilgili peripheral adj.
yardımcı bilgisayar ürünlerine ait peripheric adj.
yan bilgisayar ürünleri ile ilgili peripheric adj.
yardımcı bilgisayar ürünleri ile ilgili peripheric adj.
yan bilgisayar ürünlerine ait peripheric adj.
bilgisayar ortamında in computer environment adv.
bilgisayar vasıtasıyla through/via computer adv.
bilgisayar aracılığıyla through/via computer adv.
bilgisayar ekranında onscreen adv.
bilgisayar ekranında on-screen adv.
Phrasals
bir bilgisayar oyunu a computer game n.
(veriyi) bilgisayar belleğinden çağırmak call up v.
bir veya daha fazla bilgisayar dosyasını başka bir formatta kaydetmek/başka bir formata dönüştürmek render down v.
(bilgisayar) yavaşlamak/ağırlaşmak throttle down v.
(bilgisayar/işlemci) boğulmak veya teklemek throttle down v.
bilgisayar dosyasını daha küçük bir pakete dönüştürmek zip up v.
bilgisayar, web sitesi, bilgisayar programı hesabına girmek/giriş yapmak sign into v.
bilgisayar, web sitesi, bilgisayar programı hesabını kişisel bilgilerini girerek açmak sign into v.
bilgisayar, web sitesi, bilgisayar programı hesabına şifreyle girmek/giriş yapmak sign into v.
bilgisayar işlevleri arasında kabloyla geçiş sağlamak wire in v.
bilgisayar işlevleri arasında kabloyla geçiş sağlamak wire into v.
bilgiyi bilgisayar ortamına girmek/aktarmak key in v.
bilgisayar ekranında bir program, sayfa, dosya açmak bring up v.
(bilgisayar ekranında bir şeyi) bir şeyin içine sürüklemek drag in v.
(bilgisayar oyunlarında) önceden var olan bir unsuru kaldırmak/çıkartmak dummy out v.
(bilgisayar programcılığında) bir koddan bir unsuru çıkarıp yerine zararsız fakat gereksiz bir bilgi koymak dummy out v.
(bilgisayar sistemi) biri çökmesi halinde yedek, alternatif bir bileşene geçmek fail over v.
(bilgisayar ekranında) aniden (bir mesaj/uyarı) çıkmak/belirmek flash up v.
(telefon, bilgisayar gibi bir aleti) kullanmayı bırakmak get off v.
merkezi sinir sistemini kullanarak bir bilgisayar sistemine bağlanmak/giriş yapmak jack into (something) v.
beynini bilgisayar sistemine bağlamak jack into (something) v.
klavyeyle bilgisayar ekranında aşağı doğru inmek key down v.
(bilgisayar) (bir programdan) veri alıp hafızaya/belleğe kaydetmek read into (something) v.
(bir bilgisayar dosyasını) kaydetmek/yedeklemek save down v.
(bir bilgisayar dosyasını bir isimle) kaydetmek save (something) as (something else) v.
(bir bilgisayar dosyasını bir formatta) kaydetmek save (something) as (something else) v.
bilgisayar, web sitesi, bilgisayar programı hesabına şifreyle girmek/giriş yapmak sign into (something) v.
bilgisayar, web sitesi, bilgisayar programı hesabını kişisel bilgilerini girerek açmak sign into (something) v.
bilgisayar, web sitesi, bilgisayar programı hesabına girmek/giriş yapmak sign into (something) v.
bilgisayar hard diskinin hızını yavaşlatmak spin down v.
bilgisayar hard diskinin hızını artırmak spin up v.
bilgisayar oyununda istemsizce oyundan/oyun sayfasından atılmak tab out v.
bilgisayar oyununda istemsizce oyun sayfasından çıkmak tab out v.
gününün önemli bir bölümünü tv/bilgisayar veya oyun konsolu karşısında geçiren çocuklar için kullanılan bir ifade screenagers expr.
Phrases
bilgisayar zararlıdır computer is harmful expr.
bilgisayar yardımıyla by means of computer expr.
1980'lerde bir japon bilgisayar oyununda kullanılıp sonradan espri haline gelmiş saçma bir altyazı all your base are belong to us expr.
eski bir japon bilgisayar oyununda kullanılıp sonradan espri haline gelmiş saçma bir alt yazı ba abrev.
Colloquial
bilgisayar kurdu a computer wonk n.
bilgisayar meraklısı computer geek n.
bilgisayar kurdu computer geek n.
bilgisayar kurdu/manyağı tech-nerd n.
bilgisayar korsanı black hat n.
bilgisayar yazılımı veya donanımındaki bir sorun için bulunan doğaçlama çözüm hack n.
bilgisayar korsanı hack n.
dizüstü bilgisayar lappy n.
çok kullanıcılı bir bilgisayar oyununda özel yönetici ayrıcalıklarına sahip olmayıp karakteri öldürülebilen bir oyuncu mort n.
beceriksiz bilgisayar kullanıcılarını taklit amacıyla ünlem işaretinden sonra konan bir sayısı one n.
bilgisayar kullanan kimse computerist n.
bilgisayar endüstrisi computerdom n.
bilgisayar teknolojisine meraklı kimse computerist n.
bilim, teknik, bilgisayar ve edebiyat gibi konular üzerinde saplantılı derecesinde bilgili kişilerin oluşturduğu alt kültür geek n.
bilgisayar işlevli telefon superphone n.
(bilgisayar ya da bilgisayara programı) çökmek bomb (out) v.
işe yaramaz bilgisayar programları yazmak hack v.
verimsiz bilgisayar programları yazmak hack v.
kullanışsız bilgisayar programları yazmak hack v.
bir özelliği bilgisayar işletim sistemine ayrılmaz parça olarak eklemek bake in v.
(bilgisayar) aktarılan bilgiyi alamamak choke v.
(bilgisayar) bilgi akışını kesmek choke v.
açılmak (bilgisayar) power up v.
çalışmak (bilgisayar, motor) power up v.
çökmüş (bilgisayar) down adj.
bilgisayar cahili computer-illiterate adj.
bu bilgisayar kimin? whose computer is this? expr.
bilgisayar programcılığında yazılım geliştirirken kod tekrarına düşmeyi veya gereksiz kodları azaltmak için kullanılan bir prensip dry (don't repeat yourself) expr.
(bilgisayar) mouse'un/farenin sol tuşu lmb (left mouse button) expr.
Idioms
kağnı gibi bilgisayar boat anchor n.
külüstür bilgisayar boat anchor n.
hantal bilgisayar boat anchor n.
işe yaramaz bilgisayar boat anchor n.
bir bilgisayar programının zamanla bozulmaya yüz tutması code rot n.
bilgisayar klavyesinde "control alt del" tuşlarını ifade eden bir söz a three-finger salute (tfs) n.
telefon ya da uzaktan bilgisayar kullanımı aracılığıyla mesaj bırakmayı sağlayan bilgisayar hizmeti bulletin board n.
bilgisayar yazılımının/sisteminin giderek güncelliğini yitirmesi software entropy n.
bilgisayar yazılımının/sisteminin giderek eskimesi/yavaşlaması software rot n.
bilgisayar yazılımının/sisteminin giderek eskimesi/yavaşlaması software entropy n.
bilgisayar yazılımının/sisteminin giderek güncelliğini yitirmesi software rot n.
bilgisayar programcılığında, otomatik olarak çalıştırılabilir programlar oluşturabilmek için make adında bir otomasyon aracını bir programın kaynak dosyası üzerinde çalıştırmak run a make on (someone or something) v.
bilgisayar hayır diyor computer says no [cliché] expr.
Speaking
bilgisayar temelleri computer essentials n.
bilgisayar kapandı the computer shut down expr.
bilgisayar kilitlendi the computer locked up expr.
bilgisayar oyunları oynamaktan hoşlanıyor mısın? do you like playing computer games? expr.
bilgisayar oyunları oynamaktan hoşlanıyor musun? do you like playing computer games? expr.
ben hafta içi bilgisayar oynamam I don't play computer games on weekdays expr.
bilgisayar kullanmayı seviyorum I love using computer expr.
ben bilgisayar mühendisi olmak istiyorum I want to be a computer engineer expr.
iyi bir bilgisayar kullanıcısı olduğumu düşünüyorum I think I'm a good computer user expr.
iyi bir bilgisayar kullanıcısı olduğumu düşünüyorum I think I am a good computer user expr.
Trade/Economic
firmanın çeşitli mali ilişkilerini gösteren bir bilgisayar sistemi financial planning model n.
abd'de menkul değer aracı kurumları ulusal birliği'nin bilgisayar ağı ile sağladığı menkul değer alım satım hizmeti nasdaq n.
yazar kasalar ve bilgisayar donanımları cash register and computer equipments n.
bilgisayar donanımları computer equipments n.
bilgisayar destekli tasarım eğitmeni computer based design trainer n.
bilgisayar malzemeleri tedarikçisi polonya menşeli bir firma elbox n.
bir bilgisayar sisteminin hafıza veya depolama birimi central processing unit n.
bilgisayar donanım sistemi hardware n.
kapalı bilgisayar ağı closed computer network n.
her bir değişkenin etkilerini belirlemek amacıyla bu değişkenlerin ayarlanmasına olanak sağlayan özel bilgisayar yazılımları spreadsheets n.
bilgisayar donanımı computer equipment n.
elektronik bilgi işleme yöntemlerinin ve bilgisayar ağlarının endüstri hayatında egemen olduğu toplum knowledge society n.
açık bilgisayar ağı open computer network n.
bilgisayar sistemindeki elektronik ve mekanik araçlar hardware n.
bilgisayar destekli perakende satış computer-assisted retailing n.
bilgisayar denetimi computer audit n.
bilgisayar uygulama dosyaları edp applications n.
denetim bilgisayar yazılımı audit software n.
bilgisayar destekli muhasebe computer aided accounting n.
bilgisayar destekli deneme ve muayene computer-aided testing and inspection n.
bilgisayar destekli gereç seçimi computer-aided materials selection n.
bilgisayar destekli süreç planlama computer-aided process planning n.
bilgisayar mağazası computer store n.
bilgisayar dükkanı computer store n.
bilgisayar dükkanı computer shop n.
bilgisayar mağazası computer shop n.
(bilgisayar yerine) müşteriyle kurulan birebir temas high-touch n.
müşterilerin bilgisayar ağı aracılığıyla bankacılık hizmetlerinden yararlanmalarını sağlayan uygulama telebanking n.
istatistik ve bilgisayar analizi kullanan bir ekonomik tarih bilimi cliometrics n.
bir atölye veya fabrikada ürünlerin imal edilmesi, malzemelerin işlenmesi gibi süreçlerin aralıksız devam etmesi için tasarlanmış, genellikle bilgisayar kontrollü olan sistemler continuous processing n.
bilgisayar ağı ile on-line adj.
Law
bilgisayar suçu computer crime n.
bilgisayar suçları cyber crimes n.
bilgisayar suçları IT crimes n.
bilgisayar programı computer programme n.
bilgisayar ve internetin kötü amaçlarla kullanımı cyberterrorism n.
Politics
iit bilgisayar acil müdahale ekibi oic computer emergency response team n.
oecd enformasyon, bilgisayar ve iletişim politikaları komitesi oecd committee for information, computer and communications policy n.
Institutes
balistik bilgisayar analiz sistemi computerized ballistics analysis system n.
avrupa komisyonu ana bilgisayar birimi organizasyonu european commission host organisation n.
avrupa bilgisayar kullanım lisansı european computer driving licence n.
uluslararası kişisel bilgisayar bellek kartı birliği pcmcia (personal computer memory card international association) abrev.
Tourism
otellerde özel hizmetler ve taşınabilir bilgisayar teknolojisi talep eden iş yolcusu için kullanılan pazarlama ifadesi road warrior n.
Media
bilgisayar oyunlarında ve filmlerde kullanılan bir animasyon ve çekim tekniği stop motion n.
Technical
paralel bilgisayar parallel computer n.
bilgisayar girişi computer input n.
amaç bilgisayar object computer n.
eşanlı bilgisayar simultaneous computer n.
ikinci kuşak bilgisayar second generation computer n.
bilgisayar arabirim birimi computer interface unit n.
klavyeli bilgisayar keyboard computer n.
elektronik bilgisayar kutusu electronic control unit n.
bilgisayar profesyoneli computer professional n.
bilgisayar cihazları computer hardware n.
üçüncü kuşak bilgisayar third generation computer n.
bilgisayar tasarımı computer design n.
etkileşimli bilgisayar interactive computer n.
bilgisayar desteği computer utility n.
mikro bilgisayar microcomputer n.
bilgisayar mimarı computer architect n.
sanal bilgisayar virtual computer n.
bilgisayar adı hostname n.
değişmez programlı bilgisayar wired program computer n.
bilgisayar destekli mühendislik cae n.
güvenli bilgisayar sistemi secure computer system n.
küçük bilgisayar pc n.
bilgisayar endüstrisi computer industry n.
kaynak bilgisayar source computer n.
otomatik bilgisayar automatic computer n.
dördüncü kuşak bilgisayar fourth generation computer n.
bilgisayar dizgesi computer system n.
bilgisayar dili computer language n.
bilgisayar destekli taslak ve dizayn üretimi cand n.
bilgisayar aşırı yüklenmesi computer overflow n.
bilgisayar depolaması computer storage n.
uydu bilgisayar satellite computer n.
özel amaçlı bilgisayar special purpose computer n.
koşut bilgisayar simultaneous computer n.
kullanıcının bilgisi dışında kişisel bilgiler toplayan bilgisayar programı spyware n.
virüssüz bilgisayar virusfree computer n.
bilgisayar işlemi computer operation n.
süper bilgisayar super computer n.
bilgisayar denetleme paketi computer audit package n.
bilgisayar çıktısı mikrofilm computer output microfilm n.
zamanuyumsuz bilgisayar asynchronous computer n.
hedef bilgisayar target computer n.
bilgisayar verimi computer efficiency n.
bilgisayar profili computer profile n.
rastgele sıralı bilgisayar arbitrary sequence computer n.
elektrik ve bilgisayar mühendisliği electrical and computer engineering n.
tek parça bilgisayar compact computer n.
melez bilgisayar hybrid computer n.
yazmaç bilgisayar register machine n.
bilgisayar köşkü kiosk n.
büyük bilgisayar mainframe n.
pnömatik bilgisayar pneumatic computer n.
tek kartlı bilgisayar single board computer n.
bilgisayar kullanıcısı computer user n.
bilgisayar adresi host address n.
bilgisayar arayüz birimi computer interface unit n.
bilgisayar çıkışı computer output n.
bilgisayar modülü computer module n.
eşzamanlı bilgisayar synchronous computer n.
tek yongalı bilgisayar single chip computer n.
bilgisayar çalışması computer run n.
kişisel bilgisayar ağı personal computer network n.
bilgisayar şalteri computer switch n.
ardıl sıralı bilgisayar consecutive sequence computer n.
tek parçalı bilgisayar compact computer n.
tamponlanmış bilgisayar buffered computer n.
indirgenmiş komut takımı bilgisayar reduced instruction set computer n.
bilgisayar işletmeni machine operator n.
bilgisayar destekli sistem mühendisliği case n.
zaman uyumsuz bilgisayar asynchronous computer n.
yerel alan bilgisayar ağı local area computer network n.
büroda bilgisayar kullanımı office automation n.
bilimsel bilgisayar scientific computer n.
asal bilgisayar host computer n.
bilgisayar kontrollü dwell computer controlled dwell n.
bilgisayar personeli computer personnel n.
seri bilgisayar serial computer n.
sayısal bilgisayar benzeşimi digital computer simulation n.
sayısal bilgisayar devreleri digital computer circuits n.
büyük ölçekli bilgisayar large-scale computer n.
bilgisayar yardımlı eğitim computer-aided instruction n.
önceki sürümlü bilgisayar down-level computer n.
bilgisayar destekli tasarım computer-assisted design n.
düşük model bilgisayar down-level computer n.
bilgisayar yazılı çıktıları computer print-out n.
bilgisayar esasına dayalı sistem computer-based system n.
bilgisayar destekli eğitim computer-managed instruction n.
bilgisayar destekli öğretim computer-assisted instruction n.
özel amaçlı bilgisayar special-purpose computer n.
katı yapılı bilgisayar solid-state computer n.
öz-öğrenimli bilgisayar self-learning computer n.
çok hızlı bilgisayar ultrahigh-speed computer n.
çevrim-içi bilgisayar sistemi on-line computer system n.
özuyumlu bilgisayar self-adapting computer n.
tek levha bilgisayar single-board computer n.
algılayıcı temelli bilgisayar sensor-based computer n.
çoklu ortamlı bilgisayar multimedia computer n.
etkileşimli bilgisayar kullanım interactive computing n.
küçük bilgisayar ölçünlü arayüzü small computer standard interface n.
bilgisayar destekli imalat computer aided manufacturing n.
bilgisayar bilimi computer sciences n.
bilgisayar destekli yazılım mühendisliği computer aided software engineering n.
biparça bilgisayar compact computer n.
kompak bilgisayar compact computer n.
sayısal bilgisayar digital computer n.
yoğun bilgisayar compact computer n.
bilgisayar oyunu video game n.
bilgisayar sistem uygulama ve analiz programı system exercise and analysis computer programme n.
bilgisayar sistem bakım programı system maintenance computer programme n.
bilgisayar ve büro makinelerinden yayılan yüksek frekanslı gürültünün ölçülmesi measurement of high-frequency noise emitted by computer and business equipment n.
bilgisayar destekli çözümleme computer-aided analysis n.
bilgisayar destekli çizim masası computer aided drawing table n.
bilgisayar grafiklerindeki çeşitli problemleri çözmek için ışın yüzeyi kesişim testlerinin kullanılması ray casting n.
(bilgisayar, robot) kontrol merkezi brain n.
(füze) bilgisayar sisteminin koordinasyon bölümü brain n.
bilgisayar ekranında görüntülenen resimsel görüntü graphic n.
başka cihaz veya sisteme entegre edilebilen aygıt (bilgisayar, bilgisayar yazılımı) compatible n.
bilgisayar hafızasında kullanılan yuvarlak küçük manyetik materyal core n.
bilgisayar ekranında görüntülenen bilgi screen n.
bir bilgisayar programlama dili pascal n.
(bilgisayar programına) yama yapmak patch v.
birbirinden bağımsız olarak erişilebilen birden fazla veri tabanı bulunan (bilgisayar diski veya kutucuk) multivolume adj.
kodlamasının tümü veya bir kısmı ile bağlı olan üniteleri teçhiz eden (bilgisayar ağı) on-line adj.
kodlamasının tümü veya bir kısmı ile bağlı olan üniteleri teçhiz eden (bilgisayar ağı) online adj.
bilgisayar tarafından rastgele oluşturulmuş procedurally generated adj.
Computer
bilgisayar simülasyonu model n.
bilgisayar iletişim ağları computer communication networks n.
küçük bilgisayar sistemi arabirimi small computer system interface n.
tek bilgisayar single computer n.
tek ana bilgisayar single host n.