kurşun - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

kurşun



Sens de "kurşun" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 21 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
kurşun lead n.
kurşun bullet n.
General
kurşun projectile n.
kurşun slug n.
kurşun bullet n.
kurşun missile n.
kurşun plumb n.
kurşun missive n.
kurşun gunshot n.
kurşun leaden adj.
kurşun lead adj.
Technical
kurşun metallic packing n.
kurşun lead n.
Automotive
kurşun lead n.
Chemistry
kurşun lead n.
kurşun plumbum n.
Military
kurşun bullet n.
Archaic
kurşun saturn n.
Slang
kurşun plug n.
kurşun bluey n.
kurşun cap n.

Sens de "kurşun" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 500 résultat(s)

Turc Anglais
General
kurşun yarası bullet wound n.
kurşun kalem lead pencil n.
kurşun kaplama leading n.
kurşun zehirlenmesi saturnism n.
çekülün ucuna bağlı olan kurşun plummet n.
kurşun (olta) sinker n.
kurşun çerçeve leading n.
atma (kurşun/top/belirli bir el silah) firing n.
kör kurşun random bullet n.
yağmur (kurşun, ok vb) flight n.
çekülün ucuna bağlı olan kurşun plumb n.
kurşun levha sheet lead n.
kurşun deliği bullet hole n.
çekülün ucuna bağlı olan kurşun plumb bob n.
kurşun kalem açmak için kullanılan çakı penknife n.
kalay ve kurşun alaşımı pewter n.
kurşun kağıdı lead foil n.
kesme kurşun slug n.
kurşun vızıldaması whizbang n.
serseri kurşun stray bullet n.
kurşun geçirmez yelek bullet proof vest n.
kurşun (olta için) sinker n.
kurşun ve kalay alaşımı pewter n.
kurşun ağacı lead tree n.
kurşun işleri plumbing n.
kurşun geçirmez yelek bulletproof vest n.
kurşun rengi lividity n.
kurşun mühür seal n.
kurşun vızıldaması whizzbang n.
serseri kurşun estray bullet n.
kurşun geçirmez zırh bulletproof armour n.
kurşun saçma lead shot n.
otomatik kurşun doldurma automatic shell loading n.
kurşun yağmuru hail of bullets n.
kurşun asidi lead acid n.
kurşun endüstrisi ve ticareti lead industry and trade n.
kurşun kalem endüstrisi pencil industry n.
kurşun alaşımları lead alloys n.
kurşun kalemler pencils n.
kurşun yarası gunshot wound n.
kurşun zehirlenmesi lead poisoning n.
kurşun koruyucu cask n.
kurşun işlemez cam bulletproof glass n.
kurşun geçirmez yelek bullet-proof vest n.
kurşun asetat lead acetate n.
kurşun beyazı lead white n.
kurşun asetat sugar of lead n.
gerçek kurşun a real bullet n.
gerçek kurşun real bullet n.
kurşun izi bullet mark n.
demokrasiye atılan kurşun a bullet fired at democracy n.
mekanik kurşun kalem mechanical pencil n.
elle tutularak kullanılan mekanik kurşun kalem hand-held mechanical pencil n.
ilk kurşun first bullet n.
kurşun kalem açacağı pencil sharpener n.
kör kurşun stray bullet n.
gümüş kurşun silver bullet n.
kurşun delikleri bullet holes n.
kurşun geçirmez yelek ballistic vest n.
uçlu kurşun kalem mechanical pencil n.
kurşun tozu blacking n.
kurşun asker tin soldier n.
kurşun askerler tin soldiers n.
standart kurşun kalem number 2 pencil n.
kurşun geçirmez zırh bullet-resistant armour n.
kurşun geçirmez zırh bullet-resistant armor n.
kafadaki kurşun bullet in the head n.
kurşun çekirdeğin etrafında tamamen bakır kaplama olan mermi full metal jacket n.
kurşun kalay alaşımından yapılmış adi süs eşyaları trifles n.
tabletler halinde satılan katışıksız bir beyaz kurşun çeşidi krems lead n.
kurşun kafesi cilalamak için kullanılan ucu sivri ahşap alet latterkin n.
kurşun işi leading n.
kurşun geçirmez kalkan body bunker n.
kurşun geçirmez kalkan body shield n.
kurşun dökme molybdomancy n.
erimiş kurşun suya döküldüğünde oluşan şekilleri yorumlayarak bakılan fal molybdomancy n.
pencere makara tellerini makaraya çekmek için kullanılan ipe bağlı küçük kurşun ağırlık mouse n.
borudaki tıkanıklığı açmak için su tesisatçıları tarafından kullanılan ipe bağlı kurşun ağırlık mouse n.
kurşun şeklinde kafa bullethead n.
kurşun (balık avlamak için) sinker n.
çeşitli kurşun ağırlık ölçüm birimlerine verilen ad fodder n.
vurarak patlatılan bir madde içeren kurşun percussion bullet n.
patlayıcı kurşun percussion bullet n.
kurşun işi plumbage n.
kurşun tüccarı plumber n.
kurşun işleyen kimse plumber n.
yoğun kurşun beyazı ve su bulamacı pulp n.
bir kurşun ağırlık birimi fother n.
kurşun yarası gunshot n.
birinin üzerine kurşun yağdırmak pepper someone with buckshot v.
atmak (kurşun/ok/top) shoot v.
kurşun yağmuruna tutmak mow down v.
sekmek (kurşun/taş) ricochet v.
meteliğe kurşun atmak be stony broke v.
kurşun sıkmak fire bullet v.
kurşun atmak fire a gun v.
vınlamak (kurşun) whine v.
meteliğe kurşun sıkmak be flat broke v.
meteliğe kurşun sıkmak be penniless v.
meteliğe kurşun atmak be penniless v.
hedefi tutturmak (kurşun vb) hit the target v.
hedefi tutturmak (kurşun vb) reach the target v.
kurşun atmak shoot v.
kurşun sıkmak shoot v.
meteliğe kurşun atmak lose one's shirt v.
kurşun yağdırmak let drive bullets v.
kurşun yağdırmak let drive v.
kurşun yağdırmak let fly bullets v.
kurşun yağdırmak spray with bullets v.
kurşun yağdırmak loose off v.
kurşun yağdırmak let fly v.
kurşun yağdırmak loose off bullets v.
kurşun yağdırmak spray bullets v.
kurşun yaralarından ölmek die as a result of one's gunshot wounds v.
arabanın ön camına kurşun delikleri açmak put bullet holes through the windshield v.
omzunda bir kurşun deliğiyle yarı ölü bir halde olmak be half dead with a bullet hole in one's shoulder v.
kurşun dökmek pour lead (to repel evil eye) v.
satır arasını kurşun cetvelle açmak lead v.
kurşun eklemek lead v.
kurşun geçirmez yapmak bulletproof v.
(mızrak, taş, kurşun) yüzeyden sekecek şekilde fırlatmak veya atmak glance v.
(mızrak, taş, kurşun) yüzeyden sekecek şekilde fırlatmak slant v.
içine kurşun koymak slug v.
(kurşun) sıkmak loose v.
kurşun kaplı leaded adj.
kurşun gibi very heavy adj.
kurşun renginde leaden adj.
kurşun kadar ağır leadier adj.
kurşun gibi leaden adj.
kurşun gömlekli lead lined adj.
serseri (kurşun) stray adj.
kurşun rengi livid adj.
kurşun koruyucu bulletproof adj.
kurşun geçirmez bulletproof adj.
kurşun geçirmez bullet-proof adj.
kurşun işlemez invulnerable adj.
kurşun geçirmez bullet resistant adj.
kurşun geçirmez shot-proof adj.
kurşun geçirmez ballproof adj.
kurşun rengi lead-colored adj.
kurşun rengi lead-coloured adj.
(kurşun kalem) çok yumuşak uçlu bb [uk] adj.
kurşun geçirmez bullet-resistant adj.
kafası kurşun şeklinde olan bullet-headed adj.
kurşun zehirlenmesinden etkilenmiş saturnic adj.
kurşun harcamadan without firing a shot adv.
kurşun gibi leadenly adv.
şeytan kulağına kurşun! touch wood! interj.
şeytan kulağına kurşun touch wood interj.
kurşun anlamını veren bir ön ek plumb- pref.
kurşun anlamını veren bir ön ek plumbo- pref.
Phrasals
kurşun kalemle yazmak pencil in n.
serseri kurşun stray round n.
(mermi, kurşun) yağdırmak assail with v.
kurşun kalem veya fırça darbeleriyle (detay) eklemek touch in v.
(top, kurşun, mermi) yağmuruna tutmak besiege with (something) v.
(top, kurşun, mermi) yağmuruna tutmak besiege someone or something with something v.
silahla bir şey (kurşun, mermi) atmak discharge (someone or something) from (something) v.
(birine/bir şeye) kurşun yağdırmak fire upon (someone or something) v.
(birinin/bir şeyin) üzerine kurşun yağdırmak fire upon (someone or something) v.
(birine/bir şeye) kurşun yağdırmak fire on (someone or something) v.
(birinin/bir şeyin) üzerine kurşun yağdırmak fire on (someone or something) v.
'-e kurşun yağdırmak fire on v.
üzerine kurşun yağdırmak fire on v.
Colloquial
karanlığa kurşun sıkma a shot in the dark n.
kurşun yağmuru shooting spree n.
meteliğe kurşun atmak be on the rocks v.
birine dört kurşun sıkmak put four bullets into someone v.
birine üç kurşun sıkmak put three bullets into someone v.
meteliğe kurşun atmak not have a bean v.
kendi ağzına kurşun sıkmak eat (one's) gun v.
kurşun yağdırmak shot up v.
kurşun yağmuruna tutmak shot up v.
meteliğe kurşun atmak be busted v.
meteliğe kurşun atmak be cleaned out v.
kurşun sıkılmış blown away adj.
meteliğe kurşun atan hard up adj.
kurşun yarası almış bullet-scarred adj.
kurşun yaralı bullet-scarred adj.
kurşun yağmuruna tutulmuş shot away adj.
kaz tüyü içeren kurşun geçirmez yelek giymiş goosed adj.
meteliğe kurşun atan on one's beam ends expr.
şeytan kulağına kurşun beat a devil's tattoo expr.
şeytan kulağına kurşun beat the devil's tattoo expr.
Idioms
karanlığa kurşun sıkma a shot in the dark n.
karanlığa kurşun sıkma a stab in the dark n.
kurşun geçirmez yeleği delebilen bir tabanca kurşunu vest buster n.
meteliğe kurşun atmak not have a penny to bless (oneself) with [old-fashioned] v.
meteliğe kurşun atmak not have a penny to bless yourself with v.
birine kurşun yağdırmak riddle somebody with bullets v.
meteliğe kurşun atmak be strapped for cash v.
meteliğe kurşun atmak be in queer street v.
kurşun sıkarak beynini patlatmak blow one's brains out v.
kurşun gibi ağır olmak weigh a ton v.
meteliğe kurşun atmak be flat broke v.
meteliğe kurşun atmak feel the pinch v.
meteliğe kurşun atmak not have two pennies to rub together v.
meteliğe kurşun atmak not have two cents to rub together v.
meteliğe kurşun atmak not have a red cent v.
meteliğe kurşun atmak not have a penny v.
(birinin) üstüne kurşun yağdırmak pump (one) full of lead v.
meteliğe kurşun atmak lose shirt v.
meteliğe kurşun atmak lose your shirt v.
meteliğe kurşun atan skint adj.
meteliğe kurşun atan shirtless adj.
meteliğe kurşun atan flat broke adj.
meteliğe kurşun atan bust adj.
meteliğe kurşun atan stone-broke adj.
meteliğe kurşun atan stony broke adj.
meteliğe kurşun atan penniless adj.
meteliğe kurşun atan broke to the wide adj.
meteliğe kurşun atan broke adj.
kurşun gibi ağır as heavy as lead expr.
kurşun gibi hızlı like a bullet out of a gun expr.
kurşun gibi hızlı like a bullet from a gun expr.
meteliğe kurşun atan on the rocks expr.
şeytan kulağına kurşun knock on wood expr.
şeytan kulağına kurşun touch wood expr.
(kurşun kalem ile) yazılı/yazılmış in pencil expr.
meteliğe kurşun atan in queer street [uk] expr.
kurşun sıkmaya değmez not worth the shot and powder [dated] expr.
kurşun harcadığına değmez not worth the shot and powder [dated] expr.
tek bir kurşun bile atmadan/sıkmadan without a shot being fired expr.
Speaking
kurşun yaran var you have a bullet wound expr.
kurşun sıkıldı shots fired expr.
Trade/Economic
kurşun endüstrisi ve ticareti lead industry and trade n.
Law
derbyshire kurşun madeni mahkemesi barmoot n.
derbyshire kurşun madeni mahkemesi barmote court n.
derbyshire kurşun madeni mahkemesi bargemote n.
derbyshire kurşun madeni mahkemesi barghmote n.
derbyshire kurşun madeni mahkemesi bergjisote n.
kurşun yarası bullet wound n.
Politics
israil'in dökme kurşun operasyonu operation cast lead of israel n.
israil'in dökme kurşun operasyonu israel's operation cast lead n.
sihirli kurşun teorisi magic bullet theory n.
tek kurşun teorisi single bullet theory n.
uluslararası kurşun ve çinko çalışma grubu international lead and zinc study group n.
Industry
kurşun odası lead chamber n.
kurşun fabrikası leadworks n.
süreksiz kurşun külçe küpelleme yöntemi german process n.
antimuanlı kurşun grid metal n.
Technical
kalay, kurşun ve çinko ile birlikte yüksek oranda bakır içeren dökme bakır alaşımı red brass n.
gümüşsüz ve metalürjik işlemde kullanım için granül haline getirilmiş kurşun test lead n.
kurşun kalay alaşımından yapılmış nesnelere vurulan damga touchmark n.
kurşun ve kalay alaşımı madde trifle n.
rusya'nın tula şehrinde üretilen gümüş, bakır ve kurşun alaşımı tula metal n.
kurşun borunun uçlarını büyütmekte kullanılan konik biçimli sert tahta turnpin n.
antimonlu kurşun alaşımları antimonial lead alloys n.
alkalili kurşun karbonat basic lead carbonate n.
alkalili kurşun kromat basic lead chromate n.
antimuanlı kurşun antimonial lead n.
bir akümlatörde kurşun plakalar grid n.
bazik kurşun kromat basic lead chromate n.
bakır kurşun ve çinko sülfür konsantreleri copper lead and zinc sulfide concentrates n.
bakır kurşun alaşımları copper lead alloys n.
bazik kurşun kromat chrome red n.
balıkçıların kullandığı kurşun ağırlık sinker n.
beyaz kurşun cemse n.
beyaz kurşun white lead n.
bir grup kurşun şerit leading n.
beyaz kurşun cevheri white lead ore n.
betts kurşun elektolizi süreci betts electrolytic lead process n.
çinkolu kurşun terne n.
çinko kurşun dizgesi zinc lead system n.
çinko kurşun alaşımları zinc-lead alloys n.
cer kurşun asit akümülatörleri lead-acid traction batteries n.
demirli kurşun sülfür marmatite n.
delikli kurşun levha grid n.
dökme kurşun levha cast sheet lead n.
doğal kurşun oksit litharge n.
erimiş kurşun yunağı molten lead bath n.
elektrolitik kurşun electrolytic lead n.
erimiş kurşun banyosu molten lead bath n.
elektrolitik kurşun arıtma electrolytic lead refining n.
gümüş kurşun cevheri silver lead ore n.
gümüşlü kurşun sülfür argentiferous galena n.
haddelenmiş kurşun levha rolled lead sheet n.
hadde malı kurşun levha rolled lead n.
haddelenmiş kurşun rolled lead n.
ham kurşun base bullion n.
homojen kurşun homogeneous lead n.
kalay kaplanmış kurşun tinned lead n.
kalay ve kurşun alaşımı pewter n.
kalay ve kurşun alaşımı tin and lead alloy n.
kalaylanmış kurşun tinned lead n.
kara kurşun black lead n.
kalay -kurşun esaslı yataklar tin-lead based bearings n.
katışık kurşun külçesi base bullion n.
kırmızı kurşun kromat red lead ore n.
kırmızı kurşun oksit read lead n.
kurşun kalay alaşımı pewter n.
kurşun plakalı asitli akü lead acid accumulator n.
kurşun kaplama lead coating n.
kurşun arsenat lead arsenate n.
kurşun stearat lead stearate n.
kurşun siyanur lead cyanide n.
kurşun sülfat lead sulphate n.
kurşun katkılı beton leaded concrete n.
kurşun-kalay alaşımı kaplanmış sac lead-tin coated sheet n.
kurşun pirinci leaded brass n.
kurşun sülfat anglesite n.
kronik kurşun zehirlenmesi saturnism n.
kurşun kökenli vayt metal lead base babbit n.
kurşun ve çinko sülfür konsantreleri lead and zinc sulfide concentrates n.
kurşun asitli batarya lead acid battery n.
kurşun kama lead plug n.
kurşun eşdeğeri lead equivalent n.
kurşun antimonit lead antimonite n.
kurşun conta lead joint n.
kurşun ve kurşun alaşımları lead and lead alloys n.
kurşun kalemle donatılmış pergel bow pen n.
kurşun çatı lead roofing n.
kurşun yatak metali lead bearing alloy n.
kurşun temelli lehim alaşımları lead base soldering alloys n.
kurşun tozu black lead n.
kurşun çatı örtüsü lead roofing n.
kurşun kaplı sac lead plated sheet n.
kurşun sülfür konsantreleri lead sulfide concentrates n.
kurşun-kalay denge dizgesi lead-tin equilibrium system n.
kurşun plaka lead plate n.
kurşun vida lead screw n.
kurşun oksit minium n.
kurşun geçirmez cam bullet-proof glass n.
kurşun plakalı asitli akü lead-acid type battery n.
kurşun asit yol verme akümülatörü lead-acid starter battery n.
kurşun anot lead anode n.
kurşun-asitli batarya lead-acid battery n.
kurşun-asit akümülatör lead-acid battery n.
kurşun asetat acetate of lead n.
kurşun kablo lead cable n.
kurşun muhtevası lead content n.
kurşun fosfat lead phosphate n.
kurşun kaplama lead plating n.
kurşun-kalay lehimi lead-tin solder n.
kurşun kalafatlı ek lead joint n.
kurşun terlemesi lead sweat n.
kurşun alaşımları lead alloys n.
kurşun stannat lead stannate n.
kurşun kılıflı lastik kablo lead-covered rubber cable n.
kurşun azotür lead azide n.
kurşun kalem lead pencil n.
kurşun kaplı sac terne n.
kurşun asetat metodu lead acetate method n.
kurşun banyosu lead bath n.
kurşun tuncu leaded bronze n.
kurşun örtü lead coating n.
kurşun kromat pigmentler lead chromate pigments n.
kurşun dioksit lead dioxide n.
kurşun florosilikat camları lead fluorosilicate glasses n.
kurşun asitli akü leadacid accumulator n.
kurşun potada ısıtma lead pot heating n.
kurşun kaplı sac lead coated sheet n.
kurşun banyosunda tavlama lead bath annealing n.
kurşun oksit cevheri lead ore oxide n.
kurşun kromat lead chromate n.
kurşun zirkonat lead zirconate n.
kurşun kökenli beyaz metal lead base babbit n.
kurşun dökümü lead casting n.
kurşun zehirlenmesi plumbism n.
kurşun ve lehim işleri plumbing n.
kurşun kılıflı lastik kablo lead covered rubber cable n.
kurşun fabrikası lead plant n.
kurşun zırhlama birimi lead shielding unit n.
kurşun geçirmez zırh bulletproof armour n.
kurşun pencere çerçevesi came n.
kurşun tesisi lead plant n.
kurşun tayini lead determination n.
kurşun-kalay dizgesi lead-tin system n.
kurşun mavisi lead blue n.
kurşun üstübeci white lead n.
kurşun-bizmut-kadmium-kalay alaşımları lead bismuth-cadmium-tin alloys n.
kurşun hızında tren bullet train n.
kurşun disilikat lead disilicate n.
kurşun-antimuan -kalay alaşımları lead-antimony tin alloys n.
kurşun başlı çivi lead head n.
kurşun bromür lead bromide n.
kurşun kalıntıları lead inclusions n.
kurşun silikat camları lead silicate glasses n.
kurşun kaplı sac lead-plated sheet n.
kurşun asetat yöntemi lead acetate method n.
kurşun borat lead borate n.
kurşun oksit boyarmadde litharge n.
kurşun asit akümülatör lead-acid battery n.
kurşun nitrat lead nitrate n.
kurşun kılıflı kablo lead-covered cable n.
kurşun kılıflı kablo lead covered cable n.
kurşun klorür lead chloride n.
kurşun kaplama lead packing n.
kurşun geçirmez cam bullet- resisting glass n.
kurşun dübel lead plug n.
kurşun çivi lead nail n.
kurşun dışığı lead slag n.
kurşun cevheri lead ore n.
kurşun tel lead wire n.
kurşun kalkan lead screen n.
kurşun asetat lead acetate n.
kurşun asetat sugar of lead n.
kurşun çekiç lead hammer n.
kurşun vida leadscrew n.
kurşun yatak lead bearing n.
kurşun perde lead screen n.
kurşun kromat siyahı lead chromate black n.
kurşun banyosunda suverme lead bath quenching n.
kurşun yunağı lead bath n.
kurşun pırıltısı lead glance n.
kurşun levha lead sheet n.
kurşun yunağında suverme lead bath quenching n.
kurşun yunağında tavlama lead bath annealing n.
kurşun yüksek fırını lead blast furnace n.
kurşun dökümler lead castings n.
kurşun karbonat lead carbonate n.
kurşun üstübeci cerusa n.
kurşun tetraetil lead tetracthyl n.
kurşun akümülatör lead-acid battery n.
kurşun yünü lead wool n.
kurşun asitli akü lead storage battery n.
kurşun-kalay denge çizgesi lead-tin equilibrium diagram n.
kurşun cam lead glass n.
kurşun kökenli sabit metal lead base babbit n.
kurşun floroborat camları lead fluoroborate glasses n.
kurşun yunağı örtüsü lead bath covering n.
kurşun çubuk lead rod n.
kurşun peroksit lead peroxide n.
kurşun temelli alaşımlar lead base alloys n.
kurşun oksitler lead oxides n.
kurşun germanet camları lead germanate glasses n.
kurşun eğesi cabinet file n.
kurşun oksit lead oxide n.
kurşun mühürlü tırnak lead sealing tab n.
kurşun örtülü lead coated n.
kurşun kalem ucu graphite n.
kurşun kromat chrome yellow n.
kurşun sitrat lead citrate n.
kurşun zehirlenmesi lead poisoning n.
kurşun sigorta lead fuse n.
kurşun mühür lead seal n.
kurşun galyat camları lead galliate glasses n.
kurşun levhalı pano leaded panel n.
kurşun-kalay kaplı sac lead-tin coated sheet n.
kurşun ve kalay döküm alaşımları lead tin casting alloys n.
kurşun florogermanat camları lead fluorogermanate glasses n.
kurşun sülfür lead sulphide n.
kurşun-kalay alaşımları lead-tin alloys n.
kurşun yunağından geçirme lead patenting n.
kurşun levha rolled lead n.
kurşun oleat lead oleate n.
kurşun ensefalopatisi lead encephalopathy n.
kurşun boru lead pipe n.
kurşun pota ocağı lead pot furnace n.
kurşun geçirmez emniyet camı bullet-proof safety glass n.
kurşun alaşımı lead alloy n.
kurşun levha lead plate n.
kurşun geçirmez cam built-resisting glass n.
kurşun banyosunda su verme lead bath quenching n.
kurşun banyosu örtüsü lead bath covering n.
kurşun kalay kaplama lead tin overlay n.
kurşun azit lead azide n.
kurşunun havada erime noktasına kadar ısıtılmasıyla üretilen sarı kurşun oksit massicot n.
kurşun külçesi lead ingot n.
kurşun şeritli cam leaded glass n.
magnezyum kurşun evre dizgesi magnesium-lead phase equilibrium n.
levha kurşun conta sheet lead gasket n.
levha kurşun sheet lead n.
kükürtlü kurşun galenite n.
magnezyum kurşun evre çizgesi magnesium-lead phase diagram n.
külçe kurşun pig lead n.
kükürtlü kurşun galena n.
nötr kurşun asetat neutral lead acetate n.
rafine kurşun refined lead n.
sabit kurşun-asit hücreler stationary lead-acid cells n.
rafine edilmiş kurşun refined lead n.
sabit tesis kurşun-asit akümülatörleri lead-acid stationary batteries n.
saçma kurşun shot n.
rafine edilmiş kurşun relined lead n.
satırları kurşun bir blok şeklinde veren bir tür baskı makinesi letterpress n.
sabit kurşun asit akümülatör stationary lead-acid battery n.
saf kurşun relined lead n.
saf kurşun chemical lead n.
sabit tesis kurşun asit bataryası stationary lead-acid battery n.
sabit tesis kurşun asit akümülatörü stationary lead-acid battery n.
sert kurşun hard lead n.
siyah kurşun black lead n.
serseri kurşun stray bullet n.
seramik kaplardan açığa çıkan kurşun ve kadmiyumun belirlenmesi determination of the release of lead and cadmium from ceramic ware n.
sodyum kurşun alaşımı sodium-lead alloy n.
sodyum kurşun silikat camı sodium lead silicate glass n.
sürekli kurşun tavlama continuous lead annealing n.
türdeş kurşun homogeneous lead n.
tektürel kurşun homogeneous lead n.
taşınabilir kurşun asitli pil portable lead-acid cell n.
taşınabilir kurşun asitli batarya portable lead-acid battary n.
teluryumlu kurşun lead tellurium n.
taşınabilir kurşun asit akümüatör hücreleri ve bataryalar portable lead-acid cells and batteries n.
üfleçli kurşun fırını lead blast furnace n.
ve kurşun kromat-molibdat pigmentler lead chromate-molybdate pigments n.
vitray kurşun çıtası fretted lead n.
yassı kurşun flat lead n.
yumuşak kurşun soft lead n.
kurşun parlatma çarkı lead mill n.
kurşun karbonat içeren bir mineral white lead ore n.