aklında - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

aklında



"aklında" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 3 sonuç

Türkçe İngilizce
General
aklında on one's mind zf.
Colloquial
aklında upstairs zf.
Idioms
aklında on mind expr.

"aklında" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 128 sonuç

Türkçe İngilizce
General
aklında tutma retention i.
aklında kalmak remain in one's mind f.
aklında yer etmek become a part of one's store of ideas f.
aklında yer etmek (for an idea) to find a niche in one's mind f.
aklında tutmak retain f.
aklında tutmak hoard f.
aklında tutmak bear in mind f.
aklında tutmak keep in the memory f.
aklında bulundurmak realize f.
aklında bulundurmak bethink oneself f.
aklında tutmak not to forget f.
aklında tutmak keep in mind f.
aklında tutmak remember f.
aklında olmak have in mind f.
aklında tutmak keep account of f.
aklında yer etmek stick in one's mind f.
aklında canlandırmak fancy f.
aklında tutmamak lose track of f.
aklında tutmak keep track of f.
aklında bulundurmak realise f.
aklında bir izlenim kalmak carry away an impression f.
aklında canlandırmak visualize f.
oluşturup aklında tutmak make f.
aklında tutmak harbour f.
aklında bulundurmak have f.
aklında olmak go [dialect] f.
aklında olmak occupy f.
herkesin aklında in the air zf.
herkesin aklında in everyone's thoughts zf.
Phrasals
aklında/zihninde bir fikir belirivermek burst upon (one) f.
aklında/zihninde bir fikir belirivermek burst on (one) f.
her zaman aklında bulunmak carry around f.
her zaman aklında bulunmak carry someone around f.
aklında olmak toy around with f.
(birinin) aklında kalmak stick with (someone) f.
aklında kalmak stick with f.
aklında kalmak soak in f.
aniden aklında belirmek flash across (something) f.
aniden aklında belirmek flash across something f.
birinin aklında birden bir fikir belirivermek burst on someone f.
birinin aklında birden bir fikir belirivermek burst upon someone f.
(aklında/kafasının içinde) dönmek squirrel around f.
aklında bir kuram oluşturmak theorize on f.
Phrases
aklında bulunsun keep in mind that expr.
aklında bir şeyle with something in mind expr.
Colloquial
(bir bilgiyi, tavsiyeyi, talimatı) aklında tutmak take home f.
bir şey yapmak aklında olmak have it in mind to do something f.
aklında bulunsun be warned expr.
aklında bulunsun bear in mind expr.
aklında bulunsun keep in mind expr.
aklında olsun keep in mind expr.
aklında tut take note expr.
aklında tut take notice expr.
(şunu) aklında bulundur ki bear in mind (that) expr.
… olduğunu aklında bulundurmak bear in mind that... expr.
şunu aklında bulundur ki ... bear in mind that... expr.
Idioms
aklında/zihninde/hafızasında bir şey tutamama a mind like a sieve i.
aklında kalmama a mind like a sieve i.
aklında/zihninde/hafızasında bir şey tutamama a brain like a sieve i.
aklında kalmama a brain like a sieve i.
henüz kimsenin aklında bile olmayan şey gleam in (one's) eye i.
aklında tutmak bookmark f.
(biri) hep aklında/kalbinde olmak be with (one) in spirit f.
(biri) hep aklında/yüreğinde/kalbinde olmak be with somebody in spirit f.
aklında her yolu/olasılığı evirip çevirmek bend your efforts to something f.
aklında her yolu/olasılığı evirip çevirmek bend (one's) mind f.
(biri veya bir şey) aklında yer etmek be struck by (someone or something) f.
aklında başka bir şey olmak have other fish to fry f.
aklında bir şey olmak have something on the brain f.
aklında bir şey olmak have something on one's mind f.
aklında olmak have on one's mind f.
aklında tuhaf bir fikir olmak have a bee in one's bonnet f.
aklında tuhaf bir fikir olmak have bees in one's head f.
aklında tutmak bear in mind f.
sürekli aklında olmak near one's heart f.
(aklında bir) şimşek çakmak experience an epiphany f.
(aklında bir) şimşek çakmak have an epiphany f.
(görev/adaylık için) aklında biri olmak have someone in mind f.
(görev/adaylık için) aklında biri olmak have somebody in mind f.
(birinin) aklında şüphe yaratmak plant a seed of doubt (in someone's mind) f.
(birinin) aklında şüphe uyandırmak plant a seed of doubt (in someone's mind) f.
(birinin) aklında şüphe yaratmak plant the seed of doubt (in someone's mind) f.
(birinin) aklında şüphe uyandırmak plant the seed of doubt (in someone's mind) f.
(bir şeyin) detaylarını aklında tutabilmek keep (something) straight (in one's mind/head) f.
(birinin aklında/içinde) şüphe uyandırmak/yaratmak sow the seed of doubt (in someone's mind) f.
(birinin aklında/içinde) şüphe uyandırmak/yaratmak sow a seed of doubt (in someone's mind) f.
bir şey aklında olumlu bir yer etmek mark something with a white stone f.
aklında bir şey uyandırmak plant a seed f.
aklında şüphe yaratmak plant a seed f.
(birini/bir şeyi) aklında tutmak bear (someone or something) in mind f.
(birini/bir şeyi) aklında bulundurmak bear (someone or something) in mind f.
birini/bir şeyi aklında tutmak keep somebody/something in mind f.
birini/bir şeyi aklında bulundurmak keep somebody/something in mind f.
birini/bir şeyi aklında tutmak bear somebody/something in mind f.
birini/bir şeyi aklında bulundurmak bear somebody/something in mind f.
birini/bir şeyi (biri/bir şey için) aklında tutmak keep someone or something in mind (for someone or something) f.
birini/bir şeyi (biri/bir şey için) aklında bulundurmak keep someone or something in mind (for someone or something) f.
aniden aklında belirmek flash across f.
aklında (biri/bir şey) olmak have (someone or something) on one's mind f.
aklında (biri/bir şey) olmak have (someone or something) on the brain f.
aklında (biri/bir şey) olmak have (someone or something) on the brain f.
aklında biri/bir şey olmak have someone or something in mind f.
aklında olmak have on mind f.
aklında biri/bir şey olmak have someone or something on one's mind f.
aklında biri/bir şey olmak have someone or something on the brain f.
aklında başka bir şey olmak have other cats to whip f.
(bir şey, iş, pozisyon, konum için) aklında biri/bir şey olmak have something in mind (for something) f.
aklında biri/bir şey olmak have somebody/something on the brain f.
aklında bir şey olmak have something on your mind f.
(bir şeyi) aklında bulundurmak keep (something) in sight f.
(birini/bir şeyi) aklında tutmak keep track of (someone or something) f.
bir şeyi/birini aklında tutmak keep track of something/someone f.
aklında yer etmek stick in your mind f.
bir şeyi aklında evirip çevirmek turn something over in your mind f.
aklında bulunsun keep (it) in mind (that) expr.
aklında tutmak gerekir ki keep (it) in mind (that) expr.
Speaking
aklında ne var? what do you have in your mind? expr.
aklında ne var? what's on your mind? expr.
aklında ne var? what is on your mind? expr.
aklında bulunsun keep in mind expr.
aklında ne varsa whatever you have in your mind expr.
aklında olanı söylersen if you say what’s on your mind expr.
aklında olsun keep in mind expr.
bunu aklında tut keep it on your mind expr.
bunu aklında tut keep that on your mind expr.
bu iş için aklında biri var mı? do you have anyone in mind for this job? expr.
bunu aklında tut keep this on your mind expr.
Archaic
değerlendirme konusu olarak aklında bulundurmak design f.