Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Kitaplar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
spin
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"spin"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 61 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
spin
i.
dönme
2
Yaygın Kullanım
spin
i.
döndürüş
3
Yaygın Kullanım
spin
f.
döndürmek
General
4
Genel
spin
i.
beyaz eşya devir hızı
5
Genel
spin
i.
devir hızı
6
Genel
spin
i.
devir
7
Genel
spin
i.
çevirme
8
Genel
spin
i.
dönüş
9
Genel
spin
i.
tur
10
Genel
spin
i.
bilardoda falso
11
Genel
spin
i.
kendine özgü (özgün) karakter/özellik/stil
12
Genel
spin
i.
hava (görünüş/davranış/söz vb için bir kimsenin durumunu belirten özellik)
13
Genel
spin
i.
döndürüş
14
Genel
spin
f.
diklemesine indirmek
15
Genel
spin
f.
fırlatmak
16
Genel
spin
f.
koza örmek
17
Genel
spin
f.
ağ örmek
18
Genel
spin
f.
örmek (koza, ağ)
19
Genel
spin
f.
örümcek ağ örmek
20
Genel
spin
f.
çevirmek
21
Genel
spin
f.
fırıl fırıl çevirmek
22
Genel
spin
f.
kaybettirmek (seçim, sınav)
23
Genel
spin
f.
sınavdan çakmak
24
Genel
spin
f.
uydurmak
25
Genel
spin
f.
yün eğirmek
26
Genel
spin
f.
tasarlamak
27
Genel
spin
f.
patinaj yapmak
28
Genel
spin
f.
fırıl fırıl dönmek
29
Genel
spin
f.
tornalamak
30
Genel
spin
f.
kafadan atmak
31
Genel
spin
f.
bükmek
32
Genel
spin
f.
dönmek
33
Genel
spin
f.
eğirmek
Irregular Verb
34
Irregular Verb
spin
f.
spun - spun
Technical
35
Teknik
spin
i.
burgu
36
Teknik
spin
i.
çevirme
37
Teknik
spin
i.
döndürme
38
Teknik
spin
i.
fırıl
39
Teknik
spin
i.
kara aracıyla yapılan kısa gezinti
40
Teknik
spin
i.
kayış
41
Teknik
spin
i.
viril
42
Teknik
spin
f.
bükmek
43
Teknik
spin
f.
dönmek
44
Teknik
spin
f.
hızlı bir biçimde dönmek
45
Teknik
spin
f.
eğirmek
46
Teknik
spin
f.
iplik yapmak
47
Teknik
spin
f.
iplik veya tire eğirmek
48
Teknik
spin
f.
lif eğirerek ipliğe dönüştürmek
Computer
49
Bilgisayar
spin
expr.
döndür
Telecom
50
Telekom
spin
i.
bükülme
51
Telekom
spin
i.
burgu
52
Telekom
spin
i.
fırıldak
Construction
53
İnşaat
spin
i.
dönü
Automotive
54
Otomotiv
spin
f.
patinaj yapmak
Aeronautic
55
Havacılık
spin
i.
viril
56
Havacılık
spin
f.
uçağı diklemesine indirmek
Physics
57
Fizik
spin
i.
dönü
Hunting
58
Silah/Atıcılık
spin
i.
yiv ve setin mermi çekirdeğine verdiği ekseni etrafında dönme hareketi
Sport
59
Spor
spin
i.
kesme vuruş
Football
60
Futbol
spin
i.
falsolu vuruş
Slang
61
Argo
spin
f.
(disk) çalmak
"spin"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 322 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
short spin
i.
kısa program (çamaşır makinesinde)
2
Genel
isobaric spin
i.
izospin
3
Genel
spin glasses
i.
spin camları
4
Genel
spin-dryer
i.
santrifüjlü çamaşır kurutma makinesi
5
Genel
spin-off
i.
yan ürün
6
Genel
spin-doctor
i.
kalemşor
7
Genel
spin-doctor
i.
hükümet yandaşı
8
Genel
spin-doctor
i.
görevi hükümet hakkında olumlu yazılar yazmak olan yandaş gazeteci
9
Genel
spin-off
i.
ikincil etki
10
Genel
spin the bottle
i.
şişe çevirme oyunu
11
Genel
spin the plate
i.
dönen bir objeyi vaktinde yakalama mantığına dayalı bir oyun
12
Genel
spin the platter
i.
dönen bir objeyi vaktinde yakalama mantığına dayalı bir oyun
13
Genel
flat spin
i.
karmaşa
14
Genel
flat spin
i.
kararsızlık
15
Genel
flat spin
i.
karışıklık
16
Genel
flat spin
i.
telaş
17
Genel
spin out
f.
uzatmak
18
Genel
spin yarn
f.
iplik eğirmek
19
Genel
spin out
f.
geçirmek
20
Genel
spin along
f.
hızla gitmek
21
Genel
spin something round
f.
fırıl fırıl döndürmek
22
Genel
spin round
f.
fırıldanmak
23
Genel
spin out
f.
idare etmek
24
Genel
spin out
f.
harcamak
25
Genel
spin something round
f.
fırıldatmak
26
Genel
spin round
f.
fırıl fırıl dönmek
27
Genel
spin-dry
f.
kurutma makinesinde kurutmak
28
Genel
spin off
f.
ayrı bir birim haline getirmek
29
Genel
spin something out
f.
uzun uzadıya anlatmak
30
Genel
spin out of control
f.
kontrolden çıkmak
31
Genel
spin a cocoon
f.
koza örmek
32
Genel
spin a web
f.
ağ örmek
33
Genel
spin the wheel
f.
çarkı döndürmek
Phrasals
34
Öbek Fiiller
spin around
f.
hızla arkasına dönmek
35
Öbek Fiiller
spin around
f.
hızla geriye döndürmek
36
Öbek Fiiller
spin around
f.
kendi etrafında dönmek/tur atmak
37
Öbek Fiiller
spin around
f.
kendi etrafında döndürmek/tur attırmak
38
Öbek Fiiller
spin around
f.
tur atmak
39
Öbek Fiiller
spin around
f.
birden geriye/kendi etrafında dönmek
40
Öbek Fiiller
spin around
f.
birden geriye/kendi etrafında döndürmek
41
Öbek Fiiller
spin around
f.
dönüp durmak
42
Öbek Fiiller
spin around
f.
döndürüp durmak
43
Öbek Fiiller
spin around
f.
dolaşıp/dolanıp gelmek
44
Öbek Fiiller
spin around
f.
gidip gelmek
45
Öbek Fiiller
spin around
f.
uğramak
46
Öbek Fiiller
spin off
f.
bir şeyden kopup fırlamak
47
Öbek Fiiller
spin around
f.
etrafında dönmek
48
Öbek Fiiller
spin on
f.
üzerinde dönmek
49
Öbek Fiiller
spin something out of something
f.
bir şeyi sıkmak
50
Öbek Fiiller
spin something out of something
f.
bir şeyi döndürerek sıkmak
51
Öbek Fiiller
spin something out of something
f.
bir şeyi sıkıp suyunu çıkarmak
52
Öbek Fiiller
spin something out of something
f.
bir şeyi döndürerek suyunu sıkmak
53
Öbek Fiiller
spin something out of something
f.
bir şeyin bir şeyini sıkmak
54
Öbek Fiiller
spin something out
f.
bir şeyi sıkmak
55
Öbek Fiiller
spin something out
f.
bir şeyi döndürerek sıkmak
56
Öbek Fiiller
spin something out
f.
bir şeyi sıkıp suyunu çıkarmak
57
Öbek Fiiller
spin something out
f.
bir şeyi döndürerek suyunu sıkmak
58
Öbek Fiiller
spin something out
f.
bir şeyin bir şeyini sıkmak
59
Öbek Fiiller
spin down
f.
(dönerken) yavaşlamak
60
Öbek Fiiller
spin down
f.
yavaş dönmeye başlamak
61
Öbek Fiiller
spin down
f.
dönüşü yavaşlamak
62
Öbek Fiiller
spin down
f.
dönüş hızı düşmek
63
Öbek Fiiller
spin down
f.
-e gitmek
64
Öbek Fiiller
spin down
f.
-e uğramak
65
Öbek Fiiller
spin down
f.
bilgisayar hard diskinin hızını yavaşlatmak
66
Öbek Fiiller
spin down
f.
döndürerek/çevirerek ayrıştırmak
67
Öbek Fiiller
spin out of
f.
-den çıkmak
68
Öbek Fiiller
spin up
f.
uygulamayı programlamak
69
Öbek Fiiller
spin up
f.
uygulamanın kodunu yazmak
70
Öbek Fiiller
spin up
f.
bilgisayar hard diskinin hızını artırmak
Colloquial
71
Konuşma Dili
spin doctor
i.
basın danışmanı
72
Konuşma Dili
spin-doctor
i.
basın danışmanı
73
Konuşma Dili
rough spin [new zealand]
i.
sert muamele
74
Konuşma Dili
rough spin [new zealand]
i.
haksız davranış
75
Konuşma Dili
go into a spin
f.
eski yaşam dengesini yitirmek
76
Konuşma Dili
go into a spin
f.
(uçak vb) kontrolden çıkmak
Idioms
77
Deyim
in a spin
i.
kafası/aklı karışık
78
Deyim
spin machine
i.
kitlesel çalışan grup
79
Deyim
spin machine
i.
birlikte çalışan grup
80
Deyim
spin machine
i.
kitlesel hareket
81
Deyim
spin machine
i.
bir haberi/bilgiyi alıp kendi yararına çeviren kitlesel grup hareketi
82
Deyim
spin street yarn
f.
orada burada dedikodu yapmak
83
Deyim
spin street yarn
f.
aylak aylak dedikodu yapmak
84
Deyim
spin yarn
f.
abartılı ve çok konuşmak
85
Deyim
spin yarn
f.
bol keseden atmak
86
Deyim
spin one's wheels
f.
boşa çaba harcamak
87
Deyim
make someone's head spin
f.
birinin kafasını bulandırmak
88
Deyim
put a spin on
f.
bir hikayeyi işine yarayacak şekilde değiştirmek
89
Deyim
make someone's head spin
f.
birinin kafasını karıştırmak
90
Deyim
spin one's wheels
f.
boşa kürek çekmek
91
Deyim
make someone's head spin
f.
birinin başını döndürmek
92
Deyim
make someone's head spin
f.
birinin kafasını allak bullak etmek
93
Deyim
spin a yarn
f.
bol keseden atmak
94
Deyim
be in a flat spin
f.
çılgına dönmek
95
Deyim
put a spin on
f.
çarpıtmak
96
Deyim
spin a yarn
f.
hikaye uydurup anlatmak
97
Deyim
spin one's wheels
f.
havanda su dövmek
98
Deyim
spin a yarn
f.
hikaye anlatmak
99
Deyim
spin one's wheels
f.
haybeye kürek çekmek
100
Deyim
spin somebody a line
f.
ikna etmeye çalışmak
101
Deyim
spin a yarn
f.
martaval okumak
102
Deyim
spin in one's grave
f.
mezarında kemikleri sızlamak
103
Deyim
spin in somebody's grave
f.
mezarında kemikleri sızlamak
104
Deyim
get into a spin
f.
karışıklık/bunalım içine girmek
105
Deyim
spin a yarn
f.
maval okumak
106
Deyim
spin a yarn
f.
kıtır atmak
107
Deyim
spin one's wheels
f.
nafile uğraşmak
108
Deyim
spin a yarn
f.
martaval atmak
109
Deyim
spin a yarn
f.
masal okumak
110
Deyim
get into a spin
f.
panik durumuna gelmek
111
Deyim
spin a yarn
f.
palavra atmak
112
Deyim
go for a spin
f.
(bisikletle/arabayla) çıkıp gezmek
113
Deyim
go out for a spin
f.
(bisikletle/arabayla) gezmeye çıkmak
114
Deyim
go for a spin
f.
(bisikletle/arabayla) gezintiye çıkmak
115
Deyim
spin somebody a line
f.
(bir şeyin) doğruluğuna inandırmaya çalışmak
116
Deyim
go out for a spin
f.
(bisikletle/arabayla) çıkıp gezmek
117
Deyim
spin somebody a line
f.
yalan atmak/uydurmak
118
Deyim
spin a yarn
f.
bahaneler sıralamak
119
Deyim
spin on (one's) heels
f.
birden dönüp gitmek
120
Deyim
spin on (one's) heels
f.
aniden çıkıp gitmek
121
Deyim
turn/spin on your heel
f.
birden dönüp gitmek
122
Deyim
turn/spin on your heel
f.
aniden çıkıp gitmek
123
Deyim
turn/spin on your heel
f.
bir hışımla dönüp gitmek
124
Deyim
spin (one) a story
f.
(birine) bir hikaye uydurmak
125
Deyim
spin (one) a story
f.
(birine) bir yalan uydurmak/atmak
126
Deyim
spin (one) a story
f.
(birine) yalan bir hikaye anlatmak
127
Deyim
spin (one) a story
f.
kıvırmak
128
Deyim
spin (one) a story
f.
martaval okumak
129
Deyim
spin (one) a story
f.
palavra atmak
130
Deyim
spin (one) a story
f.
maval okumak
131
Deyim
spin (one) a tale
f.
(birine) bir hikaye uydurmak
132
Deyim
spin (one) a tale
f.
(birine) bir yalan uydurmak/atmak
133
Deyim
spin (one) a tale
f.
(birine) yalan bir hikaye anlatmak
134
Deyim
spin (one) a tale
f.
kıvırmak
135
Deyim
spin (one) a tale
f.
martaval okumak
136
Deyim
spin (one) a tale
f.
palavra atmak
137
Deyim
spin (one) a tale
f.
maval okumak
138
Deyim
spin (somebody) a yarn
f.
(birine) bir hikaye uydurmak
139
Deyim
spin (somebody) a yarn
f.
(birine) bir yalan uydurmak/atmak
140
Deyim
spin (somebody) a yarn
f.
(birine) yalan bir hikaye anlatmak
141
Deyim
spin (somebody) a yarn
f.
kıvırmak
142
Deyim
spin (somebody) a yarn
f.
martaval okumak
143
Deyim
spin (somebody) a yarn
f.
palavra atmak
144
Deyim
spin (somebody) a yarn
f.
maval okumak
145
Deyim
spin (somebody) a tale
f.
(birine) bir hikaye uydurmak
146
Deyim
spin (somebody) a tale
f.
(birine) bir yalan uydurmak/atmak
147
Deyim
spin (somebody) a tale
f.
(birine) yalan bir hikaye anlatmak
148
Deyim
spin (somebody) a tale
f.
kıvırmak
149
Deyim
spin (somebody) a tale
f.
martaval okumak
150
Deyim
spin (somebody) a tale
f.
palavra atmak
151
Deyim
spin (somebody) a tale
f.
maval okumak
152
Deyim
take a spin (to some place)
f.
araçla öylesine (bir yere) gitmek
153
Deyim
take a spin (to some place)
f.
araçla (bir yere) gidip gelmek
154
Deyim
take a spin (to some place)
f.
araçla dolaşmak
155
Deyim
take a spin (to some place)
f.
araçla aylak aylak dolaşmak
156
Deyim
take a spin (to some place)
f.
araçla aylak aylak (bir yere) gitmek
157
Deyim
take a spin (to some place)
f.
araçla öylesine dolaşmak/gezinmek
158
Deyim
take a spin (to some place)
f.
araçla gezintiye çıkmak
159
Deyim
be in a spin
f.
paçaları tutuşmak
160
Deyim
be in a spin
f.
telaş yapmak
161
Deyim
go for a spin (to some place)
f.
bisikletle/arabayla (bir yere) kadar gitmek
162
Deyim
go for a spin (to some place)
f.
bisikletle/arabayla çıkıp gezmek
163
Deyim
go for a spin (to some place)
f.
bisikletle/arabayla (yakın bir yere) gitmek/gidip gelmek
164
Deyim
go out for a spin (to some place)
f.
bisikletle/arabayla (bir yere) kadar gitmek
165
Deyim
go out for a spin (to some place)
f.
bisikletle/arabayla çıkıp gezmek
166
Deyim
go out for a spin (to some place)
f.
bisikletle/arabayla (yakın bir yere) gitmek/gidip gelmek
167
Deyim
make (one's) head spin
f.
(birinin) başını döndürmek
168
Deyim
make (one's) head spin
f.
(birinin) kafasını bulandırmak
169
Deyim
make (one's) head spin
f.
(birinin) kafasını allak bullak etmek
170
Deyim
make (one's) head spin
f.
(birine) ne olduğunu şaşırtmak
171
Deyim
make (one's) head spin
f.
(birinin) kafasını karıştırmak
172
Deyim
make (one's) head spin
f.
(birine) kim olduğunu şaşırtmak
173
Deyim
make (one's) head spin
f.
(birini) sersem etmek
174
Deyim
put a spin on (something)
f.
(bir hikayeyi) işine geldiği şekilde değiştirmek
175
Deyim
put a spin on (something)
f.
(bir şeyi) çarpıtmak
176
Deyim
spin (one) a yarn
f.
kıvırmak
177
Deyim
spin (one) a yarn
f.
yalan söylemek
178
Deyim
spin (one) a yarn
f.
martaval okumak
179
Deyim
spin (one) a yarn
f.
palavra atmak
180
Deyim
spin (one) a yarn
f.
bahaneler sıralamak
181
Deyim
spin (one) a yarn
f.
hikaye uydurmak
182
Deyim
spin your wheels [us]
f.
boşa çaba harcamak
183
Deyim
spin your wheels [us]
f.
boşa kürek çekmek
184
Deyim
spin your wheels [us]
f.
haybeye kürek çekmek
185
Deyim
spin your wheels [us]
f.
havanda su dövmek
186
Deyim
spin your wheels [us]
f.
nafile uğraşmak
187
Deyim
take (something) for a spin
f.
(bir şeyle) gezintiye çıkmak
188
Deyim
take (something) for a spin
f.
(bir araçla) kısa bir sürüşe çıkmak
189
Deyim
take (something) for a spin
f.
(bir aracı) biraz sürmek
190
Deyim
for a spin
expr.
araba gezintisine
191
Deyim
for a spin
expr.
arabayla gezmeye
192
Deyim
for a spin
expr.
(arabayla) kısa bir gezintiye
193
Deyim
in a flat spin
expr.
sıkıntıya girmiş
194
Deyim
in a flat spin
expr.
sallantıya/çalkantıya girmiş
195
Deyim
into a flat spin
expr.
kontrolden çıkmaya
196
Deyim
into a flat spin
expr.
panik haline
197
Deyim
into a flat spin
expr.
karışıklık/bunalım içine
198
Deyim
into a flat spin
expr.
galeyana
199
Deyim
into a flat spin
expr.
gözü dönmeye
200
Deyim
into a spin
expr.
kontrolden çıkmaya
201
Deyim
into a spin
expr.
panik haline
202
Deyim
into a spin
expr.
karışıklık/bunalım içine
203
Deyim
into a spin
expr.
galeyana
204
Deyim
into a spin
expr.
gözü dönmeye
Trade/Economic
205
Ticaret/Ekonomi
spin-off
i.
bir şirketin daha küçük bir bölümünün ayrılmasıyla ile kurulan yeni şirketler
206
Ticaret/Ekonomi
spin-off
i.
bir üniversitenin bilgi ve becerilerini ticarileştirmek amacıyla kurulan şirket
207
Ticaret/Ekonomi
spin-off
i.
kısmi yeniden yapılandırma
208
Ticaret/Ekonomi
spin-off
i.
sahipliği bölüştürme
209
Ticaret/Ekonomi
spin-off
i.
şirketin bölünüp parçalanması biçimindeki yeniden yapılanması
210
Ticaret/Ekonomi
spin-off agreement/contract
i.
şirket bölünmesi
Media
211
Medya
spin-off
i.
çok tutan bir dizinin farklı içerikte çekilen devamı
212
Medya
spin-doctor
i.
haber yönlendirme uzmanı
213
Medya
spin-doctoring
i.
haber yönlendirme
214
Medya
spin-off
i.
uyarlama (tv dizisi vb)
215
Medya
spin-control
i.
yorum yönlendirme
Technical
216
Teknik
coupling spin-orbit
i.
bağlama spin yörüngesi
217
Teknik
nuclear spin
i.
çekirdeksel fırıl
218
Teknik
nuclear spin
i.
çekirdeksel firil
219
Teknik
dip-spin coating
i.
daldırmalı-döndürmeli kaplama
220
Teknik
spin speed
i.
devir hızı
221
Teknik
spin polorized low-energy electron microscopy
i.
dönü ucaylanmış düşük erkli elektron mikroskopisi
222
Teknik
spin coater
i.
döndürmeli kaplama cihazı
223
Teknik
spin-based electronic
i.
dönüş elektroniği
224
Teknik
spin hardening
i.
döngülü sertleştirme
225
Teknik
spin-down
i.
dönüş hızındaki yavaşlama
226
Teknik
flat spin
i.
düz viril
227
Teknik
spin-flow coating
i.
döndürmeli-akıtmalı kaplama
228
Teknik
spin coating
i.
döndürmeli kaplama
229
Teknik
spin-based electronic
i.
dönüş tabanlı elektronik
230
Teknik
spin table
i.
döner masa
231
Teknik
spin welding
i.
döndürmeli kaynaklama
232
Teknik
electron spin resonance
i.
elektron döngü rezonansı
233
Teknik
electron spin
i.
elektron dönüsü
234
Teknik
electron spin resonance
i.
elektron spin rezonansı
235
Teknik
electron spin resonance spectrum
i.
elektron spin rezonans spektrumu
236
Teknik
angle of spin
i.
fırıl açısı
237
Teknik
spin stabilization
i.
fırıl kararlılığı
238
Teknik
tail spin
i.
kuyruk kayışı
239
Teknik
tail spin
i.
kuyruk virili
240
Teknik
spin-dryer
i.
savurmalı kurutucu
241
Teknik
spin dryer
i.
santrifüjlü çamaşır kurutma makinesi
242
Teknik
coating spin
i.
savurmalı kaplama
243
Teknik
spin-dryer
i.
santrifüjlü kurutucu
244
Teknik
spin cycle
i.
sıkma devri
245
Teknik
cold spin testing
i.
soğuk savurma denemesi
246
Teknik
spin-based electronic
i.
spintronik
247
Teknik
isotopic spin
i.
yerdeş döngüsü
248
Teknik
yo-yo de spin
i.
roketlerin dönüşünü yavaşlatan bir teknik
249
Teknik
spin its cocoon
f.
kozasını örmek
Computer
250
Bilgisayar
nuclear spin
i.
çekirdeksel fırıl
251
Bilgisayar
quarter spin
i.
çeyrek dönüş
252
Bilgisayar
spin button
i.
değer değişimi düğmesi
253
Bilgisayar
spin style
i.
dönüş stili
254
Bilgisayar
spin box
i.
döndürme kutusu
255
Bilgisayar
spin box
i.
fırıldak kutusu
256
Bilgisayar
spin button
i.
kaydırma düğmesi
257
Bilgisayar
spin control
i.
kaydırma düğmesi
258
Bilgisayar
nuclear spin
i.
nükleer fırıl
259
Bilgisayar
full spin
i.
tam dönüş
260
Bilgisayar
half spin
i.
yarım dönüş
Informatics
261
Bilişim
spin stabilization
i.
fırıl kararlılığı
262
Bilişim
spin stabilization
i.
jiroskopik kararlılık
Telecom
263
Telekom
spin stabilization
i.
dönme dengelemesi
Textile
264
Tekstil
continuous spin-draw of synthetic filament yarns
i.
sentetik filament ipliklerin sürekli eğirme çekme işlemi
265
Tekstil
spin into yarn
f.
bükmek
Automotive
266
Otomotiv
coupling spin orbit
i.
bağlama spin yörüngesi
267
Otomotiv
spin galvanizing
i.
döndürerek galvanizleme
268
Otomotiv
power induced spin
i.
güce bağlı kayma
269
Otomotiv
spin out
i.
spin atma
270
Otomotiv
wheel spin
i.
tekerlek patinajı
271
Otomotiv
wheel spin
i.
tekerleğin kayması
272
Otomotiv
bearing spin
i.
yatak sarma
Aeronautic
273
Havacılık
flat spin
i.
düz viril
274
Havacılık
precision spin
i.
hassas viril
275
Havacılık
tail spin
i.
kuyruk virili
276
Havacılık
inverted spin
i.
ters viril
277
Havacılık
de-spin
i.
viril hızının azaltması
278
Havacılık
anti-spin parachute
i.
virilden çıkış paraşütü
279
Havacılık
flat spin
i.
yaprak virili
Food Engineering
280
Gıda
electron spin resonance spectroscopy
i.
elektron spin rezonans spektroskopisi
Physics
281
Fizik
nuclear spin
i.
çekirdek döngüsü
282
Fizik
spin-orbit interaction
i.
dönü yörünge etkileşimi
283
Fizik
spin-spin interaction
i.
dönü-dönü etkileşimi
284
Fizik
electron spin resonance
i.
elektron spin rezonansı
285
Fizik
isobaric spin
i.
eşspin
286
Fizik
isotopic spin
i.
eşspin
287
Fizik
isotopic spin
i.
izotop spini
288
Fizik
isobaric spin
i.
izospin
289
Fizik
isotopic spin
i.
izospin
290
Fizik
nuclear spin
i.
nükleer spin
291
Fizik
spin quantum number
i.
spin kuantum sayısı
292
Fizik
antiparallel spin
i.
zıt dönü
293
Fizik
antiparallel spin pairing
i.
zıt dönü çiftlenmesi
Chemistry
294
Kimya
spin labelling
i.
spin etiketleme
295
Kimya
spin moment
i.
spin momenti
296
Kimya
spin trapping
i.
spin tuzaklama
Biochemistry
297
Biyokimya
antiparallel spin
i.
karşıt dönüş
298
Biyokimya
parallel spin
i.
yöndeş dönü
Marine Biology
299
Deniz Biyolojisi
antiparallel spin
i.
karşıt dönü
Military
300
Askeri
spin rocket
i.
burgu roketi
301
Askeri
spin rocket
i.
cayrolu roket
302
Askeri
spin stabilization
i.
dönme ile istikrar
303
Askeri
spin hay
f.
halata dönüştürmek için samanı bükmek
Hunting
304
Silah/Atıcılık
spin drift
i.
dönüş sapması
Sport
305
Spor
aeroplane spin
i.
amerikan güreşinde bir teknik
306
Spor
upright spin
i.
ayakta dönüş
307
Spor
upright spin
i.
ayakta spin
308
Spor
flying sit spin
i.
çömelip zıplayarak dönüş
309
Spor
flying sit spin
i.
çömelip zıplayarak spin
310
Spor
sit spin
i.
çömelerek spin
311
Spor
sit spin
i.
çömelerek dönüş
312
Spor
upright spin
i.
dik dönüş
313
Spor
camel spin
i.
paralel dönüş
314
Spor
camel spin
i.
paralel spin
315
Spor
flying camel spin
i.
zıplayarak paralel spin
316
Spor
flying camel spin
i.
zıplayarak paralel dönüş
317
Spor
side spin
i.
(snooker ve bilardoda) yan falso
Basketball
318
Basketbol
spin move
f.
dripling esnasında aniden 360 derecelik dönüş yaparak karşıdaki savunmacıyı ekarte etmek
Abbreviation
319
Kısaltma
esr (electron spin resonance)
i.
elektron spin rezonansı
Slang
320
Argo
a quick spin
i.
hızlı bir el
321
Argo
spin doctor
i.
kamuoyu yaratan
British Slang
322
İngiliz Argosu
spin someone's drum (police use)
f.
birinin evini aramak
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of spin
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy