sınıf - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

sınıf



Bedeutungen von dem Begriff "sınıf" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 56 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
sınıf grade n.
sınıf classroom n.
sınıf class n.
General
sınıf sphere n.
sınıf stratum n.
sınıf taxon n.
sınıf estate n.
sınıf degree n.
sınıf type n.
sınıf form n.
sınıf genus n.
sınıf schoolroom n.
sınıf branch n.
sınıf race n.
sınıf sort n.
sınıf denomination n.
sınıf rating n.
sınıf order n.
sınıf quality n.
sınıf circle n.
sınıf class n.
sınıf rank n.
sınıf range n.
sınıf classroom n.
sınıf category n.
sınıf caste n.
sınıf rate n.
sınıf teaching room n.
sınıf tier n.
sınıf league n.
sınıf verge [obsolete] n.
sınıf genera n.
sınıf rubric n.
sınıf cubbyhole n.
sınıf subordination [obsolete] n.
Trade/Economic
sınıf kind n.
sınıf rank n.
sınıf rank order n.
sınıf rate n.
sınıf range n.
Law
sınıf degree n.
Politics
sınıf classification n.
Technical
sınıf category n.
Automotive
sınıf class n.
Food Engineering
sınıf class n.
Statistics
sınıf class n.
sınıf group n.
Biology
sınıf tribe n.
Marine Biology
sınıf classis n.
Apiculture
sınıf caste n.
Education
sınıf year n.
sınıf school n.
Linguistics
sınıf class n.
Military
sınıf corps n.
Archaic
sınıf mister n.
sınıf row n.

Bedeutungen, die der Begriff "sınıf" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 500 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
sınıf başkanı class president n.
birinci sınıf ace adj.
General
yöneten sınıf ruling clique n.
sınıf öğretmeni form teacher n.
ikinci sınıf cabin class n.
mülk sahibi sınıf propertied class n.
birinci sınıf banner class n.
sınıf mücadelesi the class struggle n.
ikinci sınıf öğrencisi sophomore n.
sosyoekonomik üstünlüğü olan sınıf upper class n.
sınıf öğretmeni form master n.
sosyal sınıf social class n.
sınıf (okullarda) form n.
aylak sınıf leisure class n.
ikinci sınıf second class n.
yüksek sınıf higher rank n.
yönetici sınıf ruling class n.
orta sınıf erkekleri middle class men n.
ikinci sınıf second rate n.
toplumsal sınıf social class n.
alt sınıf insan lowerclassman n.
sınıf çatışması class conflict n.
birinci sınıf şey topper n.
birinci sınıf banka first class bank n.
emekçi sınıf working class n.
seçkin sınıf elite n.
orta sınıf kadınlar middle class women n.
sınıf mücadelesi class conflict n.
sınıf öğretmeni class teacher n.
birinci sınıf posta first class mail n.
tahsil görmüş sınıf clerisy n.
entelektüel sınıf clerisy n.
aşağı sınıf otel flophouse n.
sınıf yapısı class structure n.
çok amaçlı sınıf multipurpose grade n.
sınıf geçme promotion n.
sınıf aralığı class interval n.
sınıf ittifakı class allegiance n.
varlıklı sınıf propertied class n.
sınıf arkadaşı classmate n.
alt sınıf low class n.
birinci sınıf mal super n.
sınıf çatışması class struggle n.
sınıf mücadelesi the class war n.
alt sınıf öğrencilerini uşak gibi kullanma fagging n.
normalden daha yüksek sınıf veya standart prestige n.
çalışan sınıf working class n.
üniversitenin birinci ve ikinci sınıf öğretim programını uygulayan iki senelik okul junior college n.
sınıf bilinci class consciousness n.
sınıf yönetimi classroom management n.
sınıf başkanı monitor n.
sınıf şuuru class consciousness n.
ikinci sınıf second string n.
üçüncü sınıf third estate n.
sınıf veya önem bakımından ilk sırada premier n.
sosyo ekonomik sınıf social economic class n.
birinci sınıf şey crack n.
sınıf öğretmeni form mistress n.
son sınıf öğrencisi senior n.
alt sınıf uçuşu low level flight n.
birinci sınıf first grade n.
sınıf mücadelesi class struggle n.
ikinci ve üçüncü sınıf öğrencisi sophister n.
sosyal sınıf caste n.
kalburüstü sınıf arabası shooting brake n.
birinci sınıf world class n.
sınıf başkanı class prefect n.
yüksek yönetici sınıf ataması top executive appointment n.
birinci sınıf first chop n.
üçüncü sınıf third class n.
sınıf (ilköğretimde) grade n.
lise veya üniversitede sondan bir önceki sınıf öğrencisi junior n.
ikinci sınıf öğrencisi (lisede/üniversitede) sophomore n.
sınıf tahtası chalkboard n.
iyi eğitimli sınıf clerisy n.
emekçi sınıf proletariat n.
toplumsal sınıf walk of life n.
birinci sınıf öğrencisi (kolej/üniversite) freshman n.
birinci sınıf first class n.
son sınıf öğrencisi a final year student n.
son sınıf öğrencileri final year students n.
üniversite son sınıf öğrencisi final year undergraduate student n.
orta sınıf middle class n.
sınıf ortamı classroom environment n.
sınıf mevcudu class size n.
aşağı sınıf lower class n.
sınıf çevresi classroom environment n.
etkin sınıf ortamı efficient class environment n.
en alt sınıf lowest class n.
sınıf birincisi top of the class n.
sınıf savaşı class war n.
etkin sınıf ortamı active class environment n.
sınıf sırası classroom desk n.
sınıf sıraları classroom desks n.
sınıf olasılığı class probability n.
sınıf sınırları class limits n.
birinci sınıf balık restoranı first class fish restaurant n.
üreten sınıf producing class n.
üniversitede birinci sınıf öğrencisi freshman n.
üniversitede birinci sınıf öğrencisi fresher n.
birinci sınıf hunky-dory n.
birinci sınıf hizmet first-class service n.
birinci sınıf top-drawer n.
üst orta sınıf upper-middle class n.
kapitalist sınıf bourgeoisie n.
birinci sınıf first rate n.
sınıf arkadaşı schoolfellow n.
sınıf arkadaşı schoolmate n.
sınıf arkadaşı class fellow n.
sınıf arası class interval n.
sınıf fasılası class interval n.
sınıf dolusu classful n.
sınıf arkadaşı class mate n.
üçüncü sınıf posta third class mail n.
sınıf arkadaşları classmates n.
birinci sınıf öğrencisi first-year pupil n.
birinci sınıf öğrencisi first grader n.
ezilen sınıf the oppressed class n.
sınıf düzeyi class level n.
sınıf seviyesi class level n.
üst sınıf müşteriler top-class clients n.
ikinci sınıf posta second class mail n.
sınıf pikniği class picnic n.
sınıf nesneleri classroom objects n.
3. sınıf third class n.
3. sınıf third grade n.
1. sınıf emniyet müdürü 1st degree police chief n.
2. sınıf emniyet müdürü 2nd degree police chief n.
4. sınıf emniyet müdürü 4th degree police chief n.
3. sınıf emniyet müdürü 3rd degree police chief n.
aynı sınıf same class n.
sınıf ve cinsiyet hiyerarşileri hierarchies of class and gender n.
son sınıf öğrencisi senior student n.
sınıf farkı class distinction n.
ticari sınıf business class n.
orta sınıf otel mid-range hotel n.
orta sınıf otel middle-class hotel n.
sekizinci sınıf eighth-grade n.
sınıf öğretmeni form tutor n.
son sınıf şakası senior prank n.
üst sınıf limiti upper class limit n.
9. sınıf öğrencisi ninth-grader n.
1.sınıf 1st grade n.
1.sınıf first grade n.
1.sınıf 1st class n.
1.sınıf first class n.
2.sınıf second grade n.
2.sınıf 2nd grade n.
2.sınıf 2nd class n.
2.sınıf second class n.
3.sınıf 3rd class n.
3.sınıf 3rd grade n.
3. sınıf öğrencisi third grade student n.
8. sınıf 8th grade n.
3.sınıf third grade n.
4.sınıf 4th grade n.
3. sınıf öğrencisi 3rd grade student n.
3.sınıf third class n.
hindistan'da bir sosyal sınıf nayar n.
hindistan'da bir sosyal sınıf nairs n.
hindistan'da bir sosyal sınıf nair n.
ikinci sınıf muamele inferior treatment n.
rahat sınıf leisure class n.
standart sınıf standard class n.
sınıf anketi class survey n.
sınıf kuralları classroom rules n.
sınıf kuralları class rules n.
örtük sınıf analizi latent class analysis n.
dar görüşlü, orta sınıf değerlerine ve materyalizme bilinçsizce bağlı olan kendini beğenmiş kimse babbitt n.
orta sınıf değerlerine ve materyalizme bilinçsizce bağlı olarak oluşan dar görüşlülük babbitry n.
orta sınıf değerlerine ve materyalizme bilinçsizce bağlı olarak oluşan dar görüşlülük babbittry n.
düşük görülen sınıf rabble n.
hor görülen sınıf rabble n.
belli bir sınıf veya tür oluşturan grup (köpekler, kuşlar, vb.) regiment [obsolete] n.
en alt sosyal sınıf lag [obsolete] n.
üçüncü sınıf thirds n.
birinci sınıf araç thoroughbred n.
5. sınıf 5th grade n.
kabile ve sosyal sınıf gibi belirli bir grup içinde gerçekleşen evlilik endomy n.
eskiden belirli politik haklara sahip olan başlıca sosyal sınıf estate n.
sınıf çizgisinin veya durumun izin verdiği kapsam verge n.
orta sınıf kimse biedermeier n.
sınıf başkanı marker n.
alt sınıf eğlence mekanı hangout n.
bir kelime veya isim olarak kullanılan bir ifade tarafından adlandırılan şey veya sınıf meaning in extension n.
birinci sınıf kolombiya kahvesi medellín n.
sınıfın üyesi ile sınıf arasındaki ilişki membership n.
sınıf arkadaşı bookmate n.
kalburüstü sınıf high-and-mighty n.
alt sınıf tiyatro gaff [uk] n.
alt sınıf müzikhol gaff [uk] n.
alt sınıf tiyatro penny gaff [uk] n.
alt sınıf müzikhol penny gaff [uk] n.
alt sınıf gutter n.
ikinci sınıf kimse bush-leaguer n.
alt sınıf riffraff n.
alt sınıf riff-raff n.
sınıf ayrımını savunan kimse classist n.
aracıyla çocuğunu okula bırakan ve spor müsabakalarına götüren tipik orta sınıf amerikalı anne hockey mom n.
okul veya sınıf üyelerinin listesi roll n.
alt sınıf roughscuff n.
alt sınıf rough-scruff n.
alt sınıf mensubu kimseler rout n.
(ingiltere'de) üst sınıf entelektüel yaşam tarzı oxbridge n.
sınıf arkadaşı condisciple n.
(nesne yönelimli programlamada) bir sınıf işlevinin başka sınıf özelliklerinin aktarımıyla artırılması inheritance n.
kast, sınıf veya benzeri bir grubun üyeleri people n.
(özellikle komünist ülkelerde) ayrıcalıklı sınıf dışında kalan sıradan halk people n.
alt sınıf scaff-raff [scotland] n.
sınıf, laboratuvar ve idare merkezi yerine sahaya inilerek yapılan araştırma field work n.
asiller, din adamları, orta sınıf ve basın dışında kalan toplumsal grup fifth estate n.
birinci sınıf first water n.
birinci sınıf araç first-class car n.
birinci sınıf kimse first-rater n.
avam sınıf scum n.
varoş sınıf scum n.
kötü insanlardan oluşan alt sınıf scum n.
ikinci sınıf bir grubun üyesi second class n.
(japonya'da) eski samuraylar ile onların aileleri ve torunlarından oluşan bir sosyal sınıf shizoku n.
dördüncü sınıf fourth class n.
(özellikle sınıf çalışmasında) otomatik ve hazırlıksız yazılan yazı freewriting n.
köle tüccarlarından oluşan sınıf slavocracy n.
ikinci sınıf şair poeticule n.
akademik düzeyden ziyade yaşa bakılarak öğrenciye sınıf atlatma social promotion n.
(üniversite) birinci sınıf fresher n.
geçmek (sınav sınıf vb'ni) get through v.
geçmek (sınav sınıf vb'ni) go through v.
sınıf geçmek pass v.
sınıf geçirmek promote v.
sınıf birincisi olmak come top of the class v.
sınıf birincisi olmak be top of the class v.
sınıf atlamak advance v.
sınıf atlamak climb the social ladder v.
sınıf atlamak move up the social ladder v.
ikinci sınıf vatandaş muamelesi görmek be treated like a second-class citizen v.
tam anlamıyla birinci sınıf bir skandal olmak have all the makings of a first-class scandal v.
okulda sınıf atlamak promote v.
sınıf değiştirmek change class v.
geçmek (sınav, sınıf vb.) pass v.
birinci sınıf of the first water adj.
birinci sınıf pukka adj.
alt sınıf underclass adj.
birinci sınıf pucka adj.
birinci sınıf tiptop adj.
birinci sınıf topping adj.
birinci sınıf jammy adj.
birinci sınıf best adj.
yüksek (rütbe, sınıf) superior adj.
birinci sınıf ace adj.
birinci sınıf topflight adj.
birinci sınıf super adj.
yüksek sınıf high class adj.
birinci sınıf classic adj.
birinci sınıf excellent adj.
birinci sınıf commanding adj.
sınıf farkı olmayan classless adj.
birinci sınıf high-grade adj.
birinci sınıf first-rate adj.
birinci sınıf first-class adj.
birinci sınıf slap-up adj.
tek sınıf one-class adj.
ikinci sınıf second-rate adj.
birinci sınıf world-class adj.
üçüncü sınıf third-rate adj.
birinci sınıf top-class adj.
birinci sınıf top-ranked adj.
pahalı ve üst sınıf fancy adj.
birinci sınıf top class adj.
yedinci sınıf 7th grade adj.
sınıf geneli classwide adj.
birinci sınıf champion [dialect] adj.
üçüncü sınıf third-class adj.
üçüncü sınıf third-rater adj.
birinci sınıf thoroughbred adj.
birinci sınıf tip-top adj.
birinci sınıf top-ranking adj.
sınıf, tür veya alan sınırlaması olmayan general adj.
sınıf öncesi pre-class adj.
pahalı ve üst sınıf olmayan unfancy adj.
ikinci sınıf kutcha adj.
birinci sınıf major-league adj.
orta sınıf biedermeier adj.
birinci sınıf whiz-bang adj.
birinci sınıf whizbang adj.
birinci sınıf whizz-bang adj.
birinci sınıf marvelous adj.
yüksek sınıf haut adj.
birinci sınıf haut adj.
üst sınıf high-class adj.
sınıf ayrımı ile ilgili classist adj.
sınıf düşmüş déclassé adj.
sınıf düşmüş déclassée adj.
birinci sınıf deinteous adj.
masada yapılan (büro, sınıf gibi mekanlarda) desk adj.
ikinci sınıf dime-store adj.
üçüncü sınıf hedge adj.
ikinci sınıf common adj.
birinci sınıf duckie adj.
birinci sınıf famous adj.
(özellikle yaş, mevki, sınıf açısından) aynı gruba ait olan peer adj.
üst sınıf first-class adj.
birinci sınıf yolculuğa ait first-class adj.
birinci sınıf yolculuk ile ilgili first-class adj.
birinci sınıf konaklamaya ait first-class adj.
birinci sınıf konaklama ile ilgili first-class adj.
birinci (sınıf) primary adj.
ikinci sınıf olan second-class adj.
birinci sınıf postadan daha yavaş iletilen second-class adj.
ikinci sınıf second-class adj.
dördüncü sınıf ile ilgili fourth class adj.
dördüncü sınıf olarak tahsis edilen fourth class adj.
dördüncü sınıf olarak belirlenen fourth class adj.
dördüncü sınıf ile ilgili fourth-class adj.
dördüncü sınıf fourth-rate adj.
birinci sınıf skookum adj.
üst sınıf snooty adj.
birinci sınıf snooty adj.
ikinci sınıf öğrencisine ait veya ilgili sophomore adj.
birinci sınıf in style adv.
daha üst sınıf olmaya doğru upmarket adv.
sınıf atlama derdinde on the make adv.
üst sınıf ile ilgili bir şekilde posh adv.
üst sınıf ile ilgili bir şekilde poshly adv.
ikinci sınıf vasıtayla second-class adv.
ikinci sınıf ulaşımla second-class adv.
ikinci sınıf vasıta ile second-class adv.
ikinci sınıf konaklamayla second-class adv.
tabaka veya sınıf anlamı veren son ek -ery suf.
tabaka veya sınıf anlamı veren son ek -ry suf.
(sınıf, meslek) belirli bir grubun tamamı anlamı veren son ek -hood suf.
sınıf anlamına gelen son ek -cy suf.
son sınıf öğrencisi snr (senior) abrev.
Phrasals
sınıf tekrarı yaptırmak keep behind v.
sınıf tekrarı yapmak stay back v.
sınıf tekrarlatmak hold back v.
Phrases
(aksan) üst sınıf cut-glass adj.
Colloquial
özellikle sınıf içinde, tahta başında verilen eğitim chalkface n.
orta sınıf/direk kesiminden kişi buzhie n.
orta sınıf/direk buzhie n.
birinci sınıf a 10 n.
birinci sınıf a ten n.
birinci sınıf ace n.
birinci sınıf blue chip n.
birinci sınıf hisse senedi blue chip n.
üniversite birinci sınıf öğrencisi frosh n.
orta amerikada yaşayan orta sınıf ve politik yönden tutucu amerikan halkı middle america n.
toplu taşımayı kullanmak yerine ford mondeo marka otomobil kullanan orta sınıf erkek mondeo man [uk] n.
ikinci sınıf öğrencisi soph [us] n.
ikinci sınıf öğrencisi (lisede/üniversitede) soph [us] n.
ikinci sınıf soph [us] n.
(abd hava harp okulunda) birinci sınıf öğrencisi doolie n.
lise son sınıf öğrencilerinin özellikle üniversiteye kabul aldıktan sonra akademiye gösterdikleri ilgilerinin azalması veya akademik performanslarının düşmesi senioritis n.
birinci sınıf öğrencisi (kolej/üniversite) freshie n.
sınıf içinde bazı sorunlar yaşamak have certain problems in the class v.
sınıf atlatmak class up v.
sınıf atlamak class up v.
birinci sınıf a-one adj.
aşırı birinci sınıf ultraposh adj.
alt sınıf watered-down adj.
birinci sınıf primo adj.
birinci sınıf class adj.
yüksek sınıf class adj.
ikinci sınıf bush [us/canada] adj.
birinci sınıf in the front rank expr.
Idioms
(toplumda) üst sınıf a breed apart n.
sınıf savaşımı class warfare n.
sınıf çatışması class warfare n.
sonradan sınıf atlamış, türedi aristokrat codfish aristocracy n.
birinci sınıf top notch n.
çalışan sınıf barney n.
emekçi sınıf barney n.
ikinci sınıf vatandaş a second-class citizen n.
üst sınıf the culturally advantaged n.
ikinci sınıf bir işçi hole digger n.
toplumsal sınıf a walk of life n.
ikinci sınıf oyuncu bench warmer n.
kendini beğenmiş tip (üst sınıf ingiliz erkek) chinless wonder n.
kendini beğenmiş herif (üst sınıf ingiliz erkek) chinless wonder n.
kendini beğenmiş tip/herif (üst sınıf ingiliz erkek) chinless wonder n.
kendini bir şey sanan tip/herif (üst sınıf ingiliz erkek) chinless wonder n.
sınıf farkı yüksek biriyle evlenmek marry above oneself v.
birinci sınıf a number one adj.
birinci sınıf a number 1 adj.
birinci sınıf a1 adj.
birinci sınıf a-1 adj.
birinci sınıf top-notch adj.
birinci sınıf the first water expr.
birinci sınıf top of the line expr.
Speaking
kaçıncı sınıf? what grade? expr.
Trade/Economic
üst sınıf müşterilerin yaptığı alışveriş carriage trade n.
üçüncü sınıf kalitede olan mal thirds n.
alt sınıf tüketici low end consumer n.
bedeli önceden ödenmiş birinci sınıf posta prepaid first class mail n.
birinci sınıf marka premium brand n.
birinci sınıf müessese first-rate house n.
birinci sınıf premium quality n.
birinci sınıf posta 1st-class mail n.
birinci sınıf hisse senetleri gilt edged securities n.
birinci sınıf değerli evrak fine paper n.
birinci sınıf first class n.
birinci sınıf first rank n.
birinci sınıf marka first class brand n.
birinci sınıf tahvil ve hisse senedi gilt-edged securities n.
birinci sınıf borçlu prime borrower n.
birinci sınıf özkaynak getiri oranı gilt-equity yield ratio n.
birinci sınıf posta first class mail n.
dördüncü sınıf posta fourth class mail n.
emekçi sınıf proletariat n.
endüstriyel orta sınıf industrial middle class n.
genişçe bir orta sınıf yaratıp ekonomik sistemi bu orta sınıfın üzerine yerleştirmeye dayalı anlayış cameralism n.
ikinci sınıf second rate n.
ikinci sınıf secondary class n.
ikinci ve üçüncü sınıf evrak second and third class papers n.
ikinci sınıf (kalite) second class n.
ikinci sınıf menkul kıymetler subordinated securities n.
ikincil sınıf subordinated class n.
ikinci sınıf second class n.
ikinci sınıf hisse senedi second rate stock n.
ikinci sınıf posta second class mail n.
kendiliğinden sınıf class in itself n.
kendi için sınıf class for itself n.
lüks ve birinci sınıf marka luxury brand n.
orta sınıf middle class n.
orta sınıf middle-class n.
sınıf fiyatı class price n.
sınıf dergisi class magazine n.
sınıf vergisi class tax n.
terapötik sınıf therapeutic class n.
üretici sınıf productive class n.
verimsiz sınıf sterile class n.
yevmiyeci sınıf proletariat n.
nasdaq hisse senetlerinde beşinci sınıf hisse sembolü z n.
orta vadeli birinci sınıf tahvil ve hisse senedi mediums n.
birinci sınıf first-class adj.
belirli bir sınıf, tür veya gruba ait generic adj.
birinci sınıf first-rate adj.
üçüncü sınıf third-rate adj.
üst sınıf müşterilere hitap eden up-market adj.
üçüncü sınıf third-class adj.
üst sınıf müşterilere hitap eden upmarket adj.
Law
sınıf c uyuşturucu class c drug n.
birinci sınıf a1 adj.
Politics
asilzadeler ruhban sınıfı ve avamlardan oluşan üç siyasi sınıf estate of the realm n.
baskın sınıf (rusça) nomenklatura n.
elit sınıf elite n.
egemen sınıf dominant class n.
elit sınıf the elite class n.
iktidardaki sınıf ruling class n.
ikinci sınıf vatandaş second-class citizen n.
orta sınıf bourgeoisie n.
proleteryanın iktidara gelmesini engelleyen ya da iktidarı elinde tutan sınıf class enemy n.
sınıf siyaseti politics of class n.
sınıf karşıtlığı class antagonism n.
sınıf tasviri class description n.
sınıf mevzuatı class legislation n.
sınıf iktidarı class power n.
üst sınıf ruling class n.
yöneten sınıf ruling class n.
gücünü toprak mülkiyetinden alan yönetici sınıf landocracy n.
romanya'da eski bir ayrıcalıklı sınıf mensubu kimse boyar n.
romanya'da eski bir ayrıcalıklı sınıf mensubu kimse boyard n.
romanya'da eski bir ayrıcalıklı sınıf mensubu kimse boiar n.
ayrıcalıklı sınıf royalty n.
ırk ve sınıf farkı olmaksızın kadınların yetenekleri ve becerilerine inanan womanist adj.
ırk ve sınıf farkı olmaksızın kadınların yetenekleri ve becerilerine saygı duyan womanist adj.
Tourism
birinci sınıf business class n.
Technical
birinci sınıf üçlü denge class - I ternary equilibrium n.
beşinci sınıf beşli denge class - v quinary equilibrium n.
birinci sınıf dörtlü denge class - I quaternary equilibrium n.
birinci sınıf beşli denge class - I quinary equilibrium n.
dördüncü sınıf dörtlü denge class-iv quaternary equilibrium n.
dördüncü sınıf beşli denge class-iv quinary equilibrium n.
hdek sınıf adı ldap class name n.
ikinci sınıf beşli denge class-2 quinary equilibrium n.
ikinci sınıf dörtlü denge class-2 quaternary equilibrium n.
ikinci sınıf üçlü denge class-2 ternary equilibrium n.
ldap sınıf adı ldap class name n.
sınıf analizi class analysis n.
sınıf kodu class code n.
sınıf sürücü listesi class driver list n.
sınıf deposu yolu class store path n.
sınıf b tek modlu fiber class b single-mode fibre n.
sınıf deposu class store n.
sınıf nesneleri class objects n.
sınıf sembollü vana class-designated valve n.
sınıf c ve sınıf d kaplamalar class c and d coatings n.
sınıf nesnesi class object n.
üçüncü sınıf levye third-class lever n.
üçüncü sınıf üçlü denge ternary equilibrium n.
üç sınıf ses kalibratörünün çalışma niteliği kuralları performance requirements for three classes of sound calibrator n.
üst düzey sınıf superior class n.
birinci sınıf high-class adj.
ekonomik sınıf economic grade adj.
üçüncü sınıf third-rate adj.
Computer
ana sınıf parent class n.
geçersiz sınıf dizini invalid class string n.
geçersiz sınıf invalid class n.
özel soyut sınıf private abstract class n.
özgün sınıf class of origin n.
sınıf kütüphanesi class library n.