içecek - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

içecek



Sens de "içecek" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 18 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
içecek beverage n.
General
içecek drink n.
içecek board n.
içecek potable n.
içecek refreshments n.
içecek refreshment n.
içecek beverage n.
içecek lap n.
içecek rouse [obsolete] n.
içecek drag n.
içecek peg [uk] n.
içecek pot n.
içecek potion [rare] n.
içecek pour n.
içecek skink [obsolete] n.
içecek sowl n.
Technical
içecek beverage n.
British Slang
içecek drinky-poo n.

Sens de "içecek" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 494 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
ılık (yemek/içecek) lukewarm adj.
General
teneke kutudaki içecek can n.
yiyecek içecek firması catering firm n.
parayla çalışan yiyecek içecek dağıtma makinesi automat n.
yiyecek içecek provisions n.
yiyecek ve içecek food and beverage n.
yiyecek içecek catering n.
milkşeyk süt ve dondurma karışımı bir içecek milk shake n.
sert içkinin üzerine içilen hafif içecek chaser n.
şekerli meyveli bir içecek squash n.
serinletici içecek refreshment n.
yiyecek içecek boarding n.
soğuk içecek cooler n.
gazlı içecek carbonated beverage n.
bir tür içecek decocta n.
içecek endüstrisi beverage industry n.
yiyecek içecek viands n.
gazlı içecek fizz n.
özellikle irlanda ve iskoçya'da izinsiz alkollü içecek satan yer shebeen n.
alkollü içecek liquor n.
sıcak su ile süt ve şeker karışımı bir içecek cambric tea n.
yahudi din kurallarına göre hazırlanmış yiyecek ve içecek kosher n.
kolalı içecek coke n.
mayalanmış deve veya kısrak sütünden yapılan bir içecek koumis n.
gazlı içecek carbonated drink n.
mayalanmış deve veya kısrak sütünden yapılan bir içecek koumyss n.
gazlı içecek soda n.
yiyecek içecek provision n.
içecek (alkolsüz) pop n.
birçok alkollü içeceğin ve meyve sularının karıştırılmasıyla elde edilen içecek cocktail n.
içecek kompozitleri beverage composites n.
gazlı içecek fizzy drink n.
yiyecek içecek board n.
yiyecek içecek hizmetleri food and beverage services n.
yarım şişe içecek split n.
yiyecek içecek sağlama purveyance n.
içecek su tesisleri potable water installations n.
yapış yapış iğenç yemek ya da içecek glop n.
sıcak içecek hot drink n.
gazsız içecek fizzless drink n.
demlenmiş içecek (çay vb) infusion n.
yiyecek ve içecek refreshments n.
gazsız içecek still drink n.
yiyecek içecek food-drink n.
içecek su tesisi potable water installation n.
şarap ve soda karışımı bir içecek spritzer n.
alkolsüz içecek nonalcoholic beverage n.
konsantre içecek concentrated drink n.
içecek kapları beverage containers n.
gıda ve içecek food and drink n.
yiyecek ve içecek food and drink n.
köpürme (içecek) sparkling n.
içecek tenekesi beverage can n.
içecek kutusu beverage can n.
alkollü olmayan içecek non-alcoholic drink n.
alkolsüz içecek non-alcoholic drink n.
çay-kahve-içecek makinesi beverage maker n.
elmalı içecek/meşrubat apple cider n.
elmalı içecek/meşrubat sweet cider n.
patatesten damıtılan iskandinavya'da yaygın biçimde tüketilen alkollü bir içecek aquavit n.
içecek ürünleri beverage products n.
içecek tozu drink powder n.
yiyecek içecek sağlama catering n.
yiyecek içecek sağlayan kimse caterer n.
bir tür buzlu içecek slurpee n.
altılık bira/içecek six-pack n.
alkolsüz içecek fountain drink n.
alkolsüz içecek soft drink n.
toz içecek powdered drink n.
toz içecek powdered drink mix n.
toz içecek powdered beverage n.
içecek listesi drink list n.
bir içecek türü lassi n.
hazır içecek instant drink n.
hazır içecek ready to drink n.
köpüklü içecek bubbly beverage n.
kabarcıklı içecek bubbly beverage n.
toparlayıcı içecek recovery drink n.
yerli içecek local drink n.
içecek dolabı drinks cabinet n.
en sevdiğim içecek my favorite drink n.
en sevdiğim içecek my favourite drink n.
milli içecek national drink n.
meyveli içecek fruit cup n.
sadece yemeklerde alkollü içecek servisi yapılmasına izin veren lisans table licence n.
yiyecek/içecek tatma etkinliği tasting n.
yiyecek/içecek tatma etkinliği tasting n.
yiyecek/içecek tatma etkinliği tasting n.
çaya benzer içecek tea-like drink n.
latin amerika'ya özgü alkollü bir içecek aguardiente n.
parti ya da etkinlikte cam bardakta içecek satılan bar/tezgah cash bar n.
canlandırıcı içecek regmaker [south african] n.
içki sersemliğini hafifletmek için içilen bir içecek regmaker [south african] n.
serinletici (içecek) refreshener n.
cesaret veren şey (alkollü içecek vb.) nerver n.
(içecek) dikiş draft n.
(içecek) küçük gaz baloncukları çıkarmak effervescence n.
garip bir içecek karışımı balderdash [obsolete] n.
alkollü içecek licour [obsolete] n.
yeni kıyafetler giymiş birinden alınan içecek veya içecek parası bevarage [dialect] [uk] n.
kafaya dikilebilen içecek quaffer n.
bir dikişte içilen içecek quaffer n.
hafif ve sulandırılmış içecek wishwash n.
hafif ve sulandırılmış içecek wish-wash n.
şarap, meyve suyu, gazoz ve çeşitli baharatlar içeren bir içecek wine cooler n.
otların yapraklarından yapılan çay benzeri içecek herbal n.
alkollü içecek boose n.
deriden yapılmış içecek kabı boot n.
belirli bir zamanda şişelenmiş içecek bottling n.
boynuzdan yapılmış içecek kabı bugle horn n.
içilecek içecek miktarının çemberlerle gösterimi hoop [obsolete] n.
boynuz bardağında içilen içecek horn n.
yüksek kenarlı ve genellikle gümüşten yapılan bir içecek servisi tepsisi gallery tray n.
viski bardağı benzeri kısa bardaklarda buz veya su üzerinde servis edilen karıştırılmayan bir alkollü içecek lowball n.
yiyecek içecek sağlama opsonation n.
alkol oranı yüksek içecek overproof n.
(grup üyelerine) tek tek yapılan içecek servisi round of drinks n.
sulandırılmış içecek dilutable n.
az miktarda içecek dollop n.
az miktarda içecek dallop n.
gazlı içecek şişesi pop bottle n.
içecek kutusu popper [australia] n.
içecek kutusu pop-top n.
kupada içecek servis eden kimse cup-bearer n.
kuvvetlendirici ilaç, içecek invigorant n.
bardak işaretine kadar gelen içecek miktarı peg [uk] n.
yiyecek veya içecek servis alanı pit stop n.
kahveye benzer içecek alternatifi sunan bir marka postum® n.
(gazlı içecek) asidi kaçmış olma deadness n.
(gazlı içecek vb.) asidi kaçmış olma deadness n.
dondurma veya içecek koymak için kullanılan bir kağıt bardak markası dixie® n.
içecek için kullanılan tek kullanımlık kağıt bardak markası dixie cup® n.
alkolsüz gazlı içecek fizzy [new zealand] n.
asitli içecek fizzy [new zealand] n.
yiyecek ve içecek gear [dialect] n.
baharatlı sıcak içecek plottie n.
mide bulandıran yiyecek/içecek puke n.
bir porsiyonluk yiyecek veya içecek service n.
bir porsiyonluk yiyecek veya içecek serving n.
üst üste içilen alkollü içecek serisi shots n.
tazeleyici içecek freshener n.
serinletici içecek freshment n.
kıvamsız içecek slosh n.
buz kristalleri içeren dondurulmuş aromalı içecek slushy n.
içecek dispenseri spa [dialect] n.
içecek makinesindeki tüm çeşitlerin karışımı olan içecek suicide n.
aşırı içilen içecek surfeit [obsolete] n.
kola (içecek) cola n.
dondurmalı içecek float n.
koymak (içecek) pour v.
yiyecek ve içecek sağlamak cater v.
soğutmak (yiyecek/içecek) chill v.
içecek bir sey vermek labe v.
bozulmuş olmak (yiyecek/içecek) be off v.
yiyecek içecek sağlamak cater v.
gazı kaçmak (içecek vb) go flat v.
(alkollü içecek) üretmek vint v.
ardı ardına içecek ikram etmek birle [scotland] v.
(içecek veya yiyecekleri) kısa aralıklarla tüketmek mix v.
yiyecek veya içecek temin etmek give v.
(özellikle alkollü içecek) içmek imbibe v.
(yiyecek, içecek) bir parça almak partake v.
(yiyecek, içecek) getirtmek send v.
(yiyecek, içecek) servis ettirmek send v.
gazı kaçmış (içecek) flat adj.
gazı gitmiş (içecek) flat adj.
bozuk (yiyecek/içecek) spoiled adj.
bozulmuş (içecek) ropy adj.
su katılarak hemen hazırlanan (yiyecek/içecek) instant adj.
karbonatlı (içecek) fizzy adj.
gazı kaçmış (içecek vb) gone flat adj.
gazsız (içecek) unfizzy (drink/beverage) adj.
hafif (yiyecek/içecek) mild adj.
gazlı (içecek) fizzy adj.
hiç dokunulmamış (yemek, içecek) untouched adj.
alkolsüz (kokteyl/içecek) virgin adj.
(içecek) gazlı brisk adj.
(içecek) hoş bir keskinliği olan brisk adj.
(içecek) uzun bardakta servis edilen long adj.
(içecek) fazla miktarda long adj.
buzlu içecek rock adj.
bir porsiyon içecek içeren drinking adj.
(yiyecek veya içecek) ambalaja sarılı pouched adj.
hazır (yiyecek, içecek) instant adj.
Phrasals
(boğazını temizlemek/bir şeyi rahat yutmak için) üstüne su/bir içecek içmek rinse down v.
su/bir içecek yardımıyla yutmak rinse down v.
bir içki/içecek yuvarlamak toss something off v.
bir içki/içecek yuvarlamak toss something off v.
süresi dolmak (yiyecek, içecek) go off v.
(bir yerde bir yiyecek/içecek) servisi yapmak serve (something) in (some place) v.
içkiye meyve suyu, gazlı içecek katmak fruit up v.
(bir nedenle bir yemek/içecek) ikram etmek serve (something) for (some reason) v.
(birine bir şeye bir yiyecek/içecek) sunmak/ikram etmek serve (something) to (someone or something) v.
(bir yemek/içecek sunmak/servis etmek serve up (something) v.
Phrases
yiyecek ve içecek ile girilmez food and drink are not permitted expr.
yiyecek ve içecek ile girilmez no food or drink permitted expr.
yiyecek ve içecek ile girmek yasaktır no food or drink allowed expr.
yiyecek ve içecek ile girilmez food and drink are not allowed expr.
yiyecek ve içecek ile girilmez no food or drink allowed expr.
yiyecek ve içecek ile girmek yasaktır food and drink are not permitted expr.
yiyecek ve içecek ile girmek yasaktır food and drink are not allowed expr.
yiyecek ve içecek ile girmek yasaktır no food or drink permitted expr.
Colloquial
içilmiş bardağın yerine doldurulan yeni içecek refill n.
gün ortasında tüketilen alkollü içecek nooner n.
yemekten önce içilen içecek app n.
kahve likörü ve votkadan yapılan alkollü bir içecek black russian n.
alkollü içecek gas n.
alkollü içecek giggle soup [old-fashioned] n.
alkollü içecek giggle water [old-fashioned] n.
alkollü içecek giggle goo n.
belli bir içkiyle iyi giden alkolsüz içecek a good mixer n.
alkollü karışımlarda/kokteyllerde kullanılan alkolsüz içecek a good mixer n.
bira, elma şarabı, içecek tortusu emptins n.
iştah kaçırıcı yiyecek/içecek hogwash n.
kötü yemek/içecek hogwash n.
alkollü içecek kadehi jug [uk] n.
eczanede gazlı içecek çeşmelerinin/makinesinin başında duran ve servis eden görevli soda jerk [dated] n.
küçük boy alkollü içecek short one n.
büyük boy alkollü içecek tall one n.
alkollü içki/içecek eyewash n.
renkli alkolsüz içecek lolly water [australia/new zealand] n.
espresso kahvenin üzerine buharla ısıtılmış süt ekleyerek hazırlanan içecek flattie n.
düşük alkollü gazozumsu içecek premix [australia] n.
(yiyecek, içecek) seyreltmek cut v.
(içecek) yuvarlamak bolt v.
silip süpürmek (yiyecek, içecek) hoover up [uk] v.
her zamankinden! (garsona içecek/içki siparişi verirken) the same again! expr.
bu (yiyecek, içecek, sefer) birinden this one is on (one) expr.
bu (yiyecek, içecek, sefer) biri tarafından ödenecek this one is on (one) expr.
bu (yiyecek, içecek, sefer) biri tarafından ısmarlanacak this one is on (one) expr.
bu (yiyecek, içecek, sefer) birinden This one is on someone expr.
bu (yiyecek, içecek, sefer) biri tarafından ödenecek This one is on someone expr.
bu (yiyecek, içecek, sefer) biri tarafından ısmarlanacak This one is on someone expr.
(yiyecek, içecek, sefer) birinden be on (one) expr.
(yiyecek, içecek, sefer) biri tarafından ödenecek be on (one) expr.
(yiyecek, içecek, sefer) biri tarafından ısmarlanacak be on (one) expr.
içecek bir şey ister misin? (can I) get you something (to drink)? expr.
içecek olarak ne alırısın? (can I) get you something (to drink)? expr.
içecek bir şey alır mısın? (can I) get you something (to drink)? expr.
size içecek/içki olarak ne vereyim? (could I) get you something (to drink)? expr.
içecek bir şey ister misiniz? (could I) get you something (to drink)? expr.
içecek/içki olarak ne alırsınız? (could I) get you something (to drink)? expr.
içecek bir şey alır mısınız? (could I) get you something (to drink)? expr.
size içecek bir şeyler getireyim mi? (could I) get you something (to drink)? expr.
bu (yiyecek, içecek, sefer) birinden this one is on expr.
bu (yiyecek, içecek, sefer) biri tarafından ödenecek this one is on expr.
bu (yiyecek, içecek, sefer) biri tarafından ısmarlanacak this one is on expr.
bu (yiyecek, içecek, sefer) benden this one's on me expr.
Idioms
bir içkinin yanına gitmeyen alkolsüz içecek a bad mixer n.
lezzetli içecek nectar of the gods n.
alkollü içecek kick in the wrist n.
büyük/uzun bardakta sunulan alkolsüz veya az alkollü içecek karışımı long drink n.
bir içkinin yanında iyi gitmeyen alkolsüz içecek a bad mixer n.
evinden uzak birine gönderilen yiyecek, içecek, kıyafet içeren paket care package n.
alkollü bir içecek eşliğinde bir bebeğin doğum gününü kutlamak wet the baby's head v.
içecek ayranı olmamak don't have a window to throw it out of v.
içecek ayranı olmamak don't have a pot to piss in v.
(yiyecek, içecek) yumulmak walk into v.
(bir yiyecek/içecek) birine iyi gelmemek not agree with someone v.
(bir yiyecek/içecek) birine dokunmak not agree with someone v.
(bir yiyecek/içecek) birine yaramamak not agree with someone v.
(bir yiyecek/içecek) birine iyi gelmemek not agree with someone v.
(bir yiyecek/içecek) birine dokunmak not agree with someone v.
(bir yiyecek/içecek) birine yaramamak not agree with someone v.
alkolsüz (bir içecek) virgin (some kind of drink) adj.
(içecek vb.) başka bir şey ister miydiniz? care for another? expr.
(içecek vb.) başka bir şey ister miydiniz? would you care for another one? expr.
(içecek vb.) başka bir şey ister miydiniz? care for another one? expr.
Speaking
ben içecek bir şeyler getireyim I'll get us some drinks expr.
içecek bir şeylerin var mı? do you have anything to drink? expr.
içecek bir şeyler var mı? do you have something to drink? expr.
içecek bir şeyler var mı? do you have anything to drink? expr.
size içecek olarak ne getirebilirim? what can I get you to drink? expr.
Trade/Economic
içecek satan iş yeri wet outlet n.
kolalı içecek starch milk n.
tüccar denizciye verilen yasal olan günlük minimum yiyecek ve içecek miktarı whack [uk] n.
bayilikte satılan yiyecek-içecek ürünleri concession n.
sıcak yiyecek ve içecek satan seyyar minibüs pie cart [new zealand] n.
taze yiyecek ve içecek tedarik etmek reprovision v.
taze yiyecek ve içecek stoklamak reprovision v.
Law
(eski ingiliz hukukunda) ormancıların orman sınırları dahilinde yiyecek, içecek ve barınma talep hakkına elverişli arazi terra putura n.
ormancıların, orman sınırları dahilinde yiyecek, içecek ve barınma talebi hakkı puture n.
alkollü içecek satışını yasaklama politikası volsteadism n.
alkollü içecek satışının yasaklanması volsteadism n.
Institutes
türkiye gıda ve içecek sanayi dernekleri federasyonu federation of food and drink industry associations of turkey n.
içecek piyasası düzenleme kurulu beverages market regulation agency n.
Tourism
konukların çay, börek, pasta gibi içecek ve yiyeceklerle ağırlandığı toplantı stream n.
otel odasında içecek yiyecek sunulması room service n.
yiyecek ve içecek sunan bar ya da küçük restoran wine bar n.
yiyecek-içecek sektörü food and beverage sector n.
yiyecek-içecek tesisi refreshments facility n.
Technical
atık içecek alüminyum kutu hurdası scrap consisting of used aluminium beverage cans n.
Aeronautic
içecek su servis ekipmanı potable water service equipment n.
Medical
tıbbi içecek decoctum n.
hafif içecek diluent n.
zehirli içecek drench n.
tıbbi içecek drench n.
Pharmaceutics
baldıran zehrinden hazırlanan öldürücü içecek hemlock n.
Food Engineering
basınçlandırılmamış içecek non-pressurized drink n.
buzlu içecek ice slush n.
kolalı içecek cola drink n.
suyun besin değerini artıran katkılı bir içecek aquaceutical n.
suyun besin değerini artıran katkılı bir içecek functional water n.
espresso içeren içecek espresso n.
malt ile yapılan mayalı içecek malt liquor n.
zengin aromalı ve sek içilen bir alkollü içecek palo cortado n.
içecek berraklaştırıcı madde fining n.
(şarap veya gazlı içecek) berraklaştırma fining n.
(şarap veya gazlı içecek) filtreleme fining n.
içecek berraklaştırıcı madde finings n.
(şarap veya gazlı içecek) berraklaştırma finings n.
(şarap veya gazlı içecek) filtreleme finings n.
meyve suyu ile vücuda faydalı bileşenlerin karışımından oluşan alkolsüz içecek smart drink n.
karbondioksit eklemek (içecek) carbonate v.
karbondioksitli (içecek) carbonated adj.
gazlı (içecek) carbonated adj.
gazsız (içecek) noncarbonated adj.
(içecek) gazlı gassy adj.
(içki) fazla miktarda alkolsüz içecek içeren long adj.
(içecek) büyük boy long adj.
(yiyecek veya içecek) istenmeyen fermantasyon sonucu ekşimiş fermented adj.
Gastronomy
dondurmaya espresso dökülerek hazırlanan bir tür içecek affogato n.
patatesten damıtılan iskandinavya'da yaygın biçimde tüketilen alkollü bir içecek akvavit n.
eşit miktarda espresso ve sıcak sütle yapılan içecek cappuccino coffee n.
hindistan vb. ülkelerde baharatlı siyah çay, süt ve şeker ile yapılan bir içecek chai n.
yarım veya çeyrek litre lager birasına bir tutam limonata eklenerek yapılan içecek lager top n.
yarım veya çeyrek litre lager birasına bir tutam limonata eklenerek yapılan içecek lager tops n.
naranjilla ağacının meyvesinden yapılan içecek naranjilla n.
meksika'ya özgü sarhoş edici içecek tepache n.
alkollü içecek tipple n.
abd'nin güneybatısında kızılderililer tarafından yapılan fermente içecek tiswin n.
abd'nin güneybatısında kızılderililer tarafından yapılan fermente içecek tizwin n.
geçmişte ale, baharat, şeker ve ekmeğin kaynatılmasıyla yapılan bir içecek aleberry n.
alkolsüz içecek soft drink n.
espresso ve süt karışımı bir içecek latte n.
espresso ve süt karışımı bir içecek caffe latte n.
meyveli buzlu içecek smoothie n.
uçuş sırasında yiyecek-içecek servisi inflight catering n.
yiyecek içecek müdürü food and beverages manager n.
yiyecek içecek servisi food service n.
yiyecek-içecek hizmeti catering n.
yeşilliklerle yapılan buzlu içecek green smoothie n.
yiyecek içecek servisi catering n.
yiyecek ya da içecek olarak hazırlanan, meşe palamudu ve kakaodan yapılan çikolataya benzer bir madde racahout n.
acai üzümünden yapılan bir içecek assai n.
mısır unu, su, şeker, tarçın ve vanilya ile yapılarak sıcak servis edilen meksika kökenli bir içecek atole n.
mayalı bir alkollü içecek eale [obsolete] n.
süt, şurup ve soda ile yapılan bir içecek egg cream n.
yumurta, konyak, şeker ve bira ile yapılan sütlü bir içecek egghot n.
kava biberinden yapılan içecek awa n.
filipin yerlilerinin yaptığı fermente bir içecek basi n.
kava biberinin aromatik köklerinden yapılan alkollü bir içecek kavakava n.
(hausa dilinde) kerkede bitkisinden yapılan içecek zobo n.
kolombiya'ya özgü bir içecek yox n.
toz, şurup veya konsantre şeklinde satılan, suyla karıştırılıp tüketilen bir içecek karışımı markası kool-aid® n.
hafif içecek lap n.
baharat, meyve gibi malzemelerle tatlandırılan yoğurt ve sudan yapılan bir içecek lassi n.
yiyecek içecek viand n.
maltlı süt tozu ve süt karışımına dondurma ve tatlandırıcı eklenmesi ile yapılan bir içecek malted milk n.
kök birası ve vanilyalı dondurma ile yapılan köpüklü bir içecek black cow [dialect] n.
ayrandan yapılan bir içecek bland n.
mate bitkisinin kurumuş yapraklarından ve filizlerinden yapılan aromatik bir içecek mate n.
genellikle şangay'a özgü bir söğüt ağacı türünün yapraklarıyla hazırlanıp yoksul kimselerce çay yerine tüketilen bir içecek willow tea n.
(içecek) aroma zenginliği body n.
rhamnaceae familyasına ait bir ağacın kabuğundan elde edilen acı-tatlı bir içecek mauby n.
şeftali likörü, votka ve yaban mersini suyu içeren bir alkollü içecek woo-woo n.
alkolsüz içecek mineral [uk] n.
kakao liköründen yapılan içecek broma n.
kola ve süt karıştırılarak yapılan bir içecek brown cow [south african] n.
birkaç içki çeşidinin diğer malzemelerle karıştırılıp çalkalanmasıyla yapılan içecek mixed drink n.
kokteyli inceltmek için kullanılan alkolsüz içecek mixer n.
çikolata ve kahve karışımı ile tatlandırılmış içecek porsiyonu mocha n.
narenciye aromalı, gazlı ve bol kafeinli bir içecek markası mountain dew ® n.
limon suyu ile su veya soda karışımından oluşan şekerli bir içecek limeade n.
alkollü içecek lush n.
içecek karıştırma çubuğu muddler n.
(şarap) sıcak içecek mull n.
şarap veya suyla karıştırılmış baldan oluşan bir içecek mulse [obsolete] n.
alkol, misket limonu suyu, şeker ve maden suyu ile hazırlanan ve buz küpleri ile servis edilen bir içecek rickey n.
limon veya portakal suyu içeren asitli alkolsüz bir içecek rickey n.
(hong kong) ingiltere'nin pasifik'teki kolonilerine özgü soğuk bir içecek gimlet n.
zencefil aromalı fermente bir alkolsüz içecek ginger beer n.
zencefilli gazlı içecek ginger pop n.
zencefil aromalı gazlı içecek ginger pop n.
zencefilli içecek gingerade [uk] n.
zencefille tatlandırılmış içecek gingerade [uk] n.
kızılderili kabilesi çoktavlara ait alkollü bir içecek choc beer n.
kırmızı şarabın asitli içecek, meyve suyu, konyak ve şeker ile karıştırılması ile hazırlanan soğuk bir içecek claret cup n.
alkollü içecek rouse n.
narenciye aromalı, gazlı ve bol kafeinli bir içecek markası dew n.
vanilya aromalı tatlı bir gazlı içecek cream soda n.
dondurma ve viskinin karıştırılması ile hazırlanan bir içecek dom pedro [south africa] n.
asitli içecek dope [dialect] n.
asitli içecek dope drink n.
alkollü içecek pombe [africa] n.
(genellikle şaraptan yapılan) tatlandırılmış içecek cup n.
mısır unu, su ve şekerden hazırlanan bir içecek posole n.
mısır unu, su ve şekerden hazırlanan bir içecek posol n.
mısır unu, su ve şekerden hazırlanan bir içecek pozole n.
bira, ekmek ve baharatlarla yapılan bir içecek pousowdie [dialect] n.
katmanlı içecek pousse-café n.
toz haline getirilmiş taflanla yapılan sıcak içecek saloop n.
katı yiyeceklerle tüketilen içecek sap n.
saparna köklerinden elde edilen alkolsüz bir içecek sarsaparilla n.
kakao ve süt veya suyla hazırlanan sıcak veya soğuk içecek cacao n.
kahve yerine içilen içecek coffee substitute n.
alkolsüz içecek cool drink [south africa] n.
ferahlatıcı alkolsüz içecek cooler n.
tahıl ürünlerinden elde edilen alkollü içecek cornbrandy n.
rom ve brendi ile hazırlanan şekerli bir içecek türü fish house punch n.
espresso kahvenin üzerine buharla ısıtılmış süt ekleyerek hazırlanan içecek flat white n.
tatlı badem suyu ve çeşitli aromalarla hazırlanan alkolsüz bir içecek orgeat n.
tatlı badem suyu ve çeşitli aromalarla hazırlanan alkolsüz bir içecek sirop d'orgeat n.
kök birasının üzerine dondurma koyularak hazırlanan bir içecek root beer float n.
köpüklü içecek scoosh n.
gazlı içecek scoosh n.
bir porsiyonluk içecek serve [australia] n.
sütün farklı meyveler veya çikolata ile karıştırılması ile hazırlanan yoğun kıvamlı bir içecek shake n.
milkshake'e benzer bir içecek türü shake n.
karıştırarak içecek hazırlamada kullanılan bir şişe türü shake [dialect] n.
alkollü içecek sherbert [australia] n.
zencefilli gazoz ve nar şurubu karışımı olup kiraz ile süslenerek servis edilen alkolsüz bir içecek shirley temple n.
zencefilli gazoz ve nar şurubu karışımı olup kiraz ile süslenerek servis edilen alkolsüz bir içecek shirley temple cocktail n.
likörlü bir içecek shrub n.
rom, meyve suyu, şeker ve baharat karışımından oluşan bir içecek shrub n.
süt veya kaymağın asitli malzemelerle kesilmesi ile yapılan içecek veya tatlı sillabub n.
süt veya kaymağın asitli malzemelerle kesilmesi ile yapılan içecek veya tatlı syllabub n.
süt veya kaymağın asitli malzemelerle kesilmesi ile yapılan içecek veya tatlı sillibub n.
misket limonu, rom ve koladan yapılan buzlu bir içecek cuba libre n.
tatsız içecek (açık çay) slumgullion n.
metanol ve su karışımı bir içecek smoke n.
irlanda'ya özgü alkollü bir içecek poitín n.
ezilmiş sabun ağacı meyvelerinden yapılan bir içecek soapolallie [canada] n.
bir bardak içecek sope n.
meksika'nın kuzeyine özgü alkollü bir içecek sotol n.
(içecek) gazlılık spritz n.
(içecek) köpüklülük spritz n.
fışırdamak (içecek) fizz v.
karbondioksitli olmayan (içecek) uncarbonated adj.
gazlı olmayan (içecek) uncarbonated adj.
yiyecek-içecek hizmeti sağlanmamış uncatered adj.
yiyecek-içecek hizmeti almamış uncatered adj.
tatsız (içecek) dry adj.
şekersiz (içecek) dry adj.
bozulmuş içecek ile ilgili corky adj.
bulamaç gibi (yiyecek/içecek) sloppy adj.
(yiyecek veya içecek) önemli solid adj.
buzlu (içecek) on the rocks expr.
Chemistry
fosfatlı alkolsüz içecek bileşeni acid phosphate n.
Botanic
beyaz kokulu çiçekleri ve oval yaprakları olan, eskiden siyah çay benzeri bir içecek yapmada kullanılan bir kuzey amerika bitkisi new jersey tea (ceanothus americanus) n.
beyaz kokulu çiçekleri ve oval yaprakları olan, eskiden siyah çay benzeri bir içecek yapmada kullanılan bir kuzey amerika bitkisi redroot n.
mate bitkisinin kurumuş yapraklarından ve filizlerinden yapılan, çay ve kahve gibi uyarıcı özelliği bulunan güney amerika menşeli aromatik bir içecek matte n.
soma bitkisinden yapılan bir içecek hom n.
Education
(ingiltere'deki avukat derneklerinde) bardan içecek almaya yetecek miktarda akşam yemeğine katılmış olmak keep term v.
Literature
alkollü içecek bowl n.
Religious
yahudi din kurallarına göre hazırlanmamış (yiyecek ve içecek) unkosher adj.
Environment
ortamdaki kimyasal ya da radyoaktif maddelerden etkilenmiş ve tüketim için uygun olmayan içecek ya da yiyecek chemical contamination n.
Theatre
oyun aralarında içecek servisi yapılan tiyatro barı crush bar n.
Abbreviation
paeroa kasabasına özgü sodalı içecek l & p n.
Archaic
içecek artığı reversion n.
(yiyecek, içecek) özel tat gust n.
alkollü içecek shicker [australia] n.
alkollü içecek shikker [australia] n.
(birini) yiyecek-içecek vererek canlandırmak refect v.
ardı ardına içecek ikram etmek birl [scotland] v.
ferahlamak için içecek içmek drink v.
Slang
bira ve domates suyu içeren bir içecek redeye [canadian] n.
alkollü içecek coffin nail n.
genellikle genç bayanlar tarafından tüketilen alkollü şekerli içecek bitch piss n.
genellikle genç bayanlar tarafından tüketilen alkollü şekerli içecek tart fuel n.
yiyecek içecek kabı esky n.
alkollü içecek throat gag [uk] n.
alkollü içecek happy juice n.
alkollü içecek satan yer happy shop n.
alkollü içecek hooter n.
hapishanede yapılan alkollü içecek idiot juice n.
alkollü içecek idiot oil n.
gazlı olmayan tatlı içecek bug juice n.
kolalı içecek diesel [south africa] n.
etil alkol ve su karışımından oluşan ev yapımı bir içecek smoke n.
güçlü alkollü içecek snake juice [australia] n.
alkollü içecek sneezer n.
renksiz alkollü içecek spook [south africa] n.
(yiyecek, içecek) yuvarlamak snork down v.
(yiyecek, içecek) gömmek snork down v.
(yiyecek, içecek) yuvarlamak snork v.
(yiyecek, içecek) gömmek snork v.
burundan içecek fışkıracak şekilde aniden gülmek spew v.
(alkollü içecek) çok kaliteli supernacular [obsolete] adj.
British Slang
alkol oranı düşük bir şekerli içecek alcopop n.
alkol oranı düşük bir şekerli içecek tart fuel n.
alkol oranı düşük bir şekerli içecek bitch piss n.
lezzetsiz yavan içecek weasel-water v.
Modern Slang
alkollü içecek adult beverage n.