Turc - Anglais
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Français - Anglais
Espagnol - Anglais
Anglais Synonymes
Synonymes
A propos de nous
Outils
Ressources
Contact
Ouvrir session / Souscrivez-vous
Éteindre les lumières
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonymes
Outils
A propos de nous
Ressources
Contact
Ouvrir session / Souscrivez-vous
EN-TR
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Espagnol - Anglais
Français - Anglais
Anglais Synonymes
Turc - Anglais
Français - Anglais
Espagnol - Anglais
Allemand - Anglais
Historique
obje
Sens de
"obje"
dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 5 résultat(s)
Catégorie
Turc
Anglais
Common Usage
1
Common Usage
obje
object
n.
General
2
General
obje
thing
n.
3
General
obje
oggetto (it)
n.
4
General
obje
object
n.
5
General
obje
thang
n.
Sens de
"obje"
avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 88 résultat(s)
Catégorie
Turc
Anglais
General
1
General
sosyal obje
social object
n.
2
General
merkezi konumdaki obje
centerpiece
n.
3
General
obje tiryakiliği
object addict
n.
4
General
obje olma durumu
objecthood
n.
5
General
sert bir obje
a hard object
n.
6
General
dekoratif obje
decorative object
n.
7
General
merkezi konumdaki obje
centrepiece
n.
8
General
yapay obje
artificial object
n.
9
General
kutsal obje
hallow
n.
10
General
kadınların cinsel obje olarak görülmesini teşvik eden müstehcen kültür
raunch culture
n.
11
General
uğur getirdiğine inanılan obje
charm
n.
12
General
dil benzeri küçük obje
tonguelet
n.
13
General
elmaya benzer obje
apple
n.
14
General
bilgili görünmek isteyenlerin raflarına dizdiği kitap görünümlü sahte obje
fake book
n.
15
General
hoş obje
lovely
n.
16
General
(şamdan benzeri) ışık saçan dekoratif obje
luster
n.
17
General
yarım ay şeklinde obje
demilune
n.
18
General
iç içe geçmiş eğik çizgilerle yapılan bir madeni obje deseni
guilloche
n.
19
General
yuvarlak obje
rotundity
n.
20
General
obje veya malzemelerin döndürülerek cilalama, kaplama, yumuşama, kuruma gibi işlemlere tabi tutulduğu döner varil veya kutu
rumble
n.
21
General
çanak şekilli obje
dish
n.
22
General
göze hitap etmeyen obje
dissight
n.
23
General
fiziksel obje
concrete quantity
n.
24
General
ucu sivri obje
prick
n.
25
General
obje veya şeklin çevre uzunluğunun yarısı
semiperimeter
n.
26
General
batıl inançla ilişkili obje
freet
n.
27
General
küp biçimli obje
square
n.
28
General
devasa obje
supergiant
n.
29
General
çok iri obje
supergiant
n.
30
General
dolaylı obje olarak
datively
adv.
31
General
belirtilen obje ile doldurulmuş anlamını veren bir son ek
-filled
suf.
Idioms
32
Idioms
şans getiren obje
a cricket on the hearth
n.
33
Idioms
uğur getiren obje
a cricket on the hearth
n.
34
Idioms
cinsel obje olarak görülen kadın
a bit of crackling [brit]
n.
35
Idioms
sihirli obje
an aladdin's lamp
n.
36
Idioms
sihirli obje
an aladdin's lamp
n.
37
Idioms
birisine cinsel obje gibi davranmak
treat someone like a sexual object
v.
38
Idioms
birisine cinsel obje gibi davranmak
treat someone as a sexual object
v.
Technical
39
Technical
batmaz (obje)
buoyant
n.
40
Technical
herhangi bir radyasyon kaynağı ile bir detektör arasında bulunan obje
absorber
n.
41
Technical
nesne/obje izleme
object tracking
n.
42
Technical
obje modeli
object model
n.
43
Technical
tanımlanamayan uçan obje
ufo
n.
Computer
44
Computer
(bilgisayar grafiğinde) çok kenarlı obje
polygon
n.
Lighting
45
Lighting
(şamdan benzeri) ışık saçan dekoratif obje
lustre
n.
Transportation
46
Transportation
araba üzerinde taşınabilecek boyut ve ağırlıkta tasarlanmış obje
cartopper
n.
Medical
47
Medical
obje bağlanması
object attachment
n.
48
Medical
sivri obje korkusu
aichmophobia
n.
49
Medical
sivri obje korkusu (iğne vb)
trypanophobia
n.
Psychology
50
Psychology
obje bağlanması
object attachment
n.
51
Psychology
obje ilişkileri
object relations
n.
Optics
52
Optics
ışığı obje üzerinde odaklamak için kullanılan lens
optical condenser
n.
53
Optics
obje boyutları arasındaki orantısal bozukluk
distortion
n.
54
Optics
obje görüntüsünün objektife olan uzaklığı
focal distance of a telescope
n.
Math
55
Math
yedinci dereceden matematiksel obje (fonksiyon, eğri)
septic
n.
Physics
56
Physics
(obje veya nesne) yansıtma özelliği
luminosity
n.
57
Physics
yıldızaltı obje
substellar object
n.
Astronomy
58
Astronomy
yıldızlararası obje
interstellar object
n.
59
Astronomy
astronomik obje
astronomical object
n.
60
Astronomy
jüpiter kütleli ikili obje
jupiter-mass binary object
n.
61
Astronomy
jüpiter kütleli ikili obje
jupiter-mass binary object (jumbo)
n.
62
Astronomy
(mesafe tahmininde kullanılan) parlak astronomik obje
standard candle
n.
History
63
History
özellikle antik roma'da kabartmalı yapılarak değerli metal obje takılmış ayrı süsler
emblema
n.
64
History
abraham lincoln'e ilişkin her türlü obje, yazı veya anekdot
lincolniana
n.
Archaeology
65
Archaeology
taklit obje
skeuomorph
n.
66
Archaeology
taklit obje
skeuomorphism
n.
Philosophy
67
Philosophy
(insan, obje) iç doğa
inscape
n.
Art
68
Art
lake kaplı, genellikle işlemeli olan dekoratif obje
lacquer
n.
69
Art
antik çağdan kalma sanatsal obje
an article of virtu
n.
70
Art
japon stilindeki obje
japonaiserie
n.
71
Art
(seramik obje) damga ile süslenmiş
sigillate
adj.
Theatre
72
Theatre
edebi bir eserde üzerine bir süreliğine yoğunlaşılan düşünce veya obje hakkında izlenim yaratılacak sahne
vignette
n.
Photography
73
Photography
hareketsiz obje fotoğrafçılığı
still photography
n.
74
Photography
hareketsiz obje fotoğrafçılığında kullanılan bir fotoğraf makinesi markası
kodak®
n.
75
Photography
hareketsiz obje fotoğrafı
kodak [dated]
n.
76
Photography
hareketsiz obje fotoğrafı
still
n.
77
Photography
35 mm'lik ve daha az genişlikte film kullanılan hareketsiz obje fotoğrafçılığı
miniature
adj.
78
Photography
hareketsiz obje fotoğrafına özgü
still
adj.
79
Photography
hareketsiz obje fotoğrafı ile ilgili
still
adj.
80
Photography
hareketsiz obje fotoğrafı için tasarlanan
still
adj.
Bookbindery
81
Bookbindery
tam sayfaya obje tutturulması için konulmuş yaklaşık 1. 27 cm'ye 1.90 cm ölçülerinde dar yaprak
guard
n.
Slang
82
Slang
müstehcen obje ya da performans
raunch
n.
83
Slang
cinsel obje olarak görülen kadın
tail
n.
84
Slang
mahkumların mastürbasyon yapmak için kullandıkları obje
fifi
n.
85
Slang
cinsel bir obje olarak kadın
a piece of ass
n.
86
Slang
cinsel bir obje olarak kadın
a piece of tail
n.
87
Slang
cinsel obje olarak düşünülen kimse
a piece of meat
n.
88
Slang
cinsel obje olarak görülen kadınlar
minge
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of obje
×
Term Options
Proposer une traduction/Corriger
Français Anglais Dictionnaire
Espagnol Anglais Dictionnaire
Allemand Anglais Dictionnaire
Anglais Synonymes Dictionnaire
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy