için kullanmak - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

için kullanmak



"için kullanmak" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 3 sonuç

Türkçe İngilizce
Phrasals
için kullanmak apply to f.
için kullanmak use for f.
için kullanmak utilize for f.

"için kullanmak" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 135 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
kendi çıkarı için kullanmak exploit f.
General
gelecekte kullanmak için ayırma keeping i.
mutasarrıfa tarım ve marangozluk için kullanmak üzere tahsis edilmiş ormanlık arazi cartbote [obsolete] i.
yeni elde edilmiş kaynakları daha önceki bir açığı kapatmak için kullanmak lap i.
sermaye olarak kullanmak için alınan borç leverage i.
(kumarda) daha sonra kullanmak için kartları saklama holdout i.
bir şeyi kullanmak için restore eden kimse reviver i.
kullanmak (kendi çıkarı için) exploit f.
kendi çıkarları için kullanmak manipulate f.
birşeyi kendi yararı için kullanmak capitalize f.
tanımlamak için kullanmak apply f.
ihtiyaç halinde kullanmak için hazırda tutmak put somebody on stand-by f.
(sonradan kullanmak için) bir tarafa koymak lay aside by f.
birşeyi kendi yararı için kullanmak capitalise f.
zararlı böcek veya bakterileri öldürmek için kimyasal madde, duman yada gaz kullanmak fumigate f.
oy kullanmak için kuyrukta beklemek wait in queue for voting f.
oy kullanmak için sırada beklemek wait in queue for voting f.
kullanmak için topun toparlağını çıkarmak unlimber f.
kullanmak için paketinden çıkarmak unlimber f.
(ilacı) sonradan kullanmak için yanak içine saklamak cheek f.
şahsi kazanç elde etmek için resmi işi kötüye kullanmak job f.
arazi doldurmak için kullanmak landfill f.
bir kimseye karşı gücünü veya statüsünü hakimiyet kurmak için kullanmak bigfoot f.
güçlendirmek için battaniye dikişi kullanmak blanket stitch f.
çıkar için kullanmak leverage f.
(bir şeyi) belirli amaç için kullanmak harness f.
(bir şeyin) kontrolünü izinsiz ele geçirip kendi amaçları için kullanmak hijack f.
(tütün yapraklarını) bağlayıcı olarak kullanmak için hamur halinde öğütüp tabaka halinde sıkıştırmak homogenize f.
(tütün yapraklarını) bağlayıcı olarak kullanmak için hamur halinde öğütüp tabaka halinde sıkıştırmak homogenise f.
hassas delik oluşturmak için bileme taşı kullanmak hone f.
en yüksek mesafeyi kat etmek için yokuş aşağı inerken vitesi boşa almak gibi sürüş tekniklerini kullanmak hypermile f.
sesleri veya kelimeleri ifade etmek için harfleri kullanmak literation f.
(özellikle parçalarını tekrar kullanmak için) parçalara ayırmak deconstruct f.
(içinden cevher geçirmek için) baca kullanmak chute f.
(geçimini sağlamak için) atlı yük arabası kullanmak dray f.
(delikleri genişletmek, hizalamak için) pim zımbası kullanmak drift f.
hareket etmek için güç kullanmak crowbar f.
kazanç elde etmek için araç olarak kullanmak parlay f.
(ileride kullanmak için) bastırmak preprint f.
(ileride kullanmak için) çıktısını almak preprint f.
(kazmak, çukur açmak veya parçalamak için) pençe ya da pati kullanmak scratch f.
sosyal amaçlar için kullanmak socialise f.
sosyal amaçlar için kullanmak socialize f.
(gücünü tüketmemek için) gücünü kontrollü kullanmak stall [obsolete] f.
kullanmak, okumak veya görmek için açılması gereken foldout s.
Phrasals
daha sonra kullanmak için ayırmak set by f.
bir şeye ulaşmak için bomba kullanmak bomb through (something) f.
bir şeye ulaşmak için bomba kullanmak bomb through f.
bir malzemeye kazımak veya gravürlemek için ısı kullanmak burn into f.
bir malzemeye kazımak veya gravürlemek için ısı kullanmak burn in f.
düzgün çalıştığını doğrulamak için belirli bir süre için yeni bir elektronik ekipman parçası kullanmak burn in f.
düzgün çalıştığını doğrulamak için belirli bir süre için yeni bir elektronik ekipman parçası kullanmak burn into f.
ileride kullanmak için saklamak store something away f.
ileride kullanmak için saklamak stash away f.
ileride kullanmak için saklamak stack away f.
ileride kullanmak için saklamak lay in f.
ileride kullanmak için saklamak store away f.
ileride kullanmak için saklamak salt away f.
ileride kullanmak için saklamak hive away f.
bir şey için bir şey kullanmak expend something in something f.
birini bir yere kabul ettirmek için konumunu/nüfuzunu kullanmak get in f.
(birini bir yere, kuruma) kabul ettirmek için konumunu/nüfuzunu kullanmak get into (someone or something) f.
spor salonunda birinin kullandığı bir aleti kullanmak için izin istemek work in f.
birine bir şeyi söyletmek için zor kullanmak sweat something out of someone f.
birine bir şeyi söyletmek için zor kullanmak sweat something out f.
parayı (bir şey, borç, fatura) için kullanmak put (something) toward (something) f.
bir şeyi sabitlemek için çekiç kullanmak hammer down f.
birini zekasıyla alt etmek için (bir şeyi) kullanmak try on [uk] f.
(bir şeyle/bir şeyde) kullanmak için (bir şey) satın almak purchase (something) for (something) f.
söyletmek için zor kullanmak sweat out of f.
(birini/bir şeyi bir şey) için kullanmak use (someone or something) for (something) f.
(birini/bir şeyi bir şey) için kullanmak utilize (someone or something) for (something) f.
(birini) kendi çıkarı için kullanmak walk over (someone) f.
Colloquial
kendi çıkarı için kullanmak work f.
(öksürük ilacını) keyif için uyuşturucu olarak kullanmak skittle f.
Idioms
asıl derdini anlatmak için bir şeyi bahane olarak kullanmak a peg on which to hang (something) i.
asıl derdini anlatmak için bir şeyi bahane olarak kullanmak a peg on which to hang something i.
asıl derdini anlatmak için bir şeyi bahane olarak kullanmak a peg to hang (something) on i.
(politikacı için) bir meseleyi veya fikri kendi çıkarı için kullanmak play the card f.
birine yaranmak için nüfuzunu ve gücünü kullanmak pull some strings f.
birine yaranmak için nüfuzunu ve gücünü kullanmak pull a few strings f.
(istediğini yaptırmak için birine olan) mevki/makam üstünlüğünü kullanmak pull rank on someone f.
fındık kırmak için balyoz kullanmak employ a steam engine to crack a nut f.
fındık kırmak için balyoz kullanmak take a sledgehammer to crack a nut f.
fındık kırmak için balyoz kullanmak use a sledgehammer to crack a nut f.
bir iş için gereksiz güç/kaynak kullanmak employ a steam engine to crack a nut f.
kötü bir durumdan kurtulmak için başkasını kullanmak/harcamak feed (someone) to the wolves f.
(bir şey yapmak için) fırsatı kullanmak take the occasion (to do something) f.
(bir şey yapmak için) fırsatı kullanmak take the occasion f.
(birine bir şeyi) söyletmek için zor kullanmak sweat (something) out of (one) f.
bir engel ya da hastalığı durumu suiistimal etmek için kullanmak play it for all it's worth f.
basit/ kolay bir şey için haddinden fazla/aşırı derecede güç kullanmak kill a fly with an elephant gun f.
(istediğini yaptırmak için birine olan) mevki/makam üstünlüğünü kullanmak pull rank (on one) f.
(birini/bir şeyi) kendi çıkarı/kazancı için kullanmak take advantage of (someone or something) f.
(birini/bir şeyi bir şey için) bahane olarak kullanmak use (someone or something) as an excuse (for something) f.
Trade/Economic
gelirlerini ve varlıklarını kamu yararına kullanmak isteyen sosyal girişimler için tasarlanmış şirket türü community interest company i.
(şirkette) elde edilen uygun koşulları daha büyük imtiyazlar için emsal veya koz olarak kullanmak whipsaw f.
birkaç vergi alanından faiz vergi gideri elde etmek için tek bir borçlanma senedi kullanmak double-dip [us] f.
bindiğinde ödersin (hizmeti kullanmak için hizmetin sunulduğu anda ödeme yapmaya izin veren sistem) pay as you go transport expr.
Law
(tahıl öğütmek için) kendi üstüne ait değirmeni kullanmak sue f.
Politics
(şirkette veya parlamentoda) karar verme yetkisini kullanmak için oylama organında yeterli miktarda oya sahip olma working control i.
Industry
çatı kaplamada kullanmak üzere arduvaz levhaları şekillendirmeye ve çiviler için üzerlerinde delikler açmaya yarayan balta uçlu bir alet slate ax i.
Technical
demiryolu raylarını kullanmak için verilen ücret trackage i.
yeniden kullanmak için kurtarma salvage i.
mühimmatı bir hedefe yönlendirmek için lazer kullanmak lase f.
bir defa kullanmak için tasarlanmış intended for single use s.
sinema filmlerinde setin farklı bölümlerinde kaydedilmiş ses bantlarını kullanmak suretiyle derinlik ve gerçekçilik katmak için denetlenen (ses) directional s.
Computer
gizlice ve yasa dışı amaçlar için kullanmak üzere bir bilgisayarın kontrolünü ele geçirmek zombify f.
dijital görüntüyü üç boyutlu hale getirmek için renk ve gölge kullanmak render f.
Telecom
mobil telefonu eller serbest kullanmak için dizayn edilmiş ekipman hands-free kit i.
(taramak için) dijital cihaz kullanmak snap f.
Traffic
trafikte sıkışık ana yollardan gitmemek için ara sokakları kullanmak rat-running i.
Aeronautic
tekrar kullanmak için kullanılır parçaların sökülmesi cannibalise i.
Marine
kayıkta dümeni kullanmak için dümenin baş tarafına takılan kol tiller i.
Food Engineering
özellikle maltlı içki yapımında kullanmak üzere, çimlendirilmiş ve kavrulmuş hububatı maltını özütlemek için sıcak suda bekletmek mash f.
Marine Biology
geminin çark etmesi sırasında baş tarafının dönüşünü kontrol etmek için dümeni kullanmak meet her f.
Fishery
yem olarak kullanmak için karides avlamaya gitmek yabby [australia] f.
yem olarak kullanmak için karides avlamaya gitmek yabbie [australia] f.
Military
kuvvetlerin (daha etkili kullanmak için) geri çekilmesi redeployment i.
tüfek namlusunun arka ucunu sopa gibi kullanmak için yukarıya çevirmek club a musket f.
Hunting
elle kullanmak için sürgüyü tutucakla hareket ettirmeyi sağlayan kol operating handle i.
elle kullanmak için sürgüyü tutucakla hareket ettirmek operating handle f.
Sport
(buz hokeyi) rakibin başına vurmak için hokey sopasını kullanmak headhunt f.
(futbol) savunma için iki oyuncu kullanmak double-team f.
hız kazanmak için kayak batonlarını kullanmak pole f.
Printery
baskı levhası yapmak için fotografik çoğaltmada kullanmak üzere yüksek kalite deneme baskısı basma reproduction proof i.
baskı levhası yapmak için fotografik çoğaltmada kullanmak üzere yüksek kalite deneme baskısı basma repro (reproduction proof) kısalt.
Archaic
otlatma için kullanmak depasture f.
otlama için kullanmak depasture f.
iletişimde kullanmak için adapte edilmiş communicative s.
Engineering
arıza durumunda kullanmak için elektronik ekipmanın yedeklenmesi redundancy i.
Slang
enjekte dilerek kullanmak için küçük cam şişede sıvı amfetamin jug i.
keyiflenmek için uyuşturucu kullanmak do the drug thing f.
kimliğini tanıtmak için gizli tokalaşma, jest gibi işaretler kullanmak represent f.
kenevir bitkisinin filizlerinin yatay olarak uzamasını ve yeterli ışık almasını sağlamak için bir çeşit ağ kullanmak scrog f.