Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
kaynamak
"kaynamak"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 40 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
kaynamak
boil
f.
General
2
Genel
kaynamak
stew
f.
3
Genel
kaynamak
conglutinate
f.
4
Genel
kaynamak
bubble
f.
5
Genel
kaynamak
teem
f.
6
Genel
kaynamak
come to the boil
f.
7
Genel
kaynamak
bubble up
f.
8
Genel
kaynamak
join
f.
9
Genel
kaynamak
be alive with
f.
10
Genel
kaynamak
well out
f.
11
Genel
kaynamak
boil away
f.
12
Genel
kaynamak
founder
f.
13
Genel
kaynamak
swarm with
f.
14
Genel
kaynamak
swarm
f.
15
Genel
kaynamak
ferment
f.
16
Genel
kaynamak
weld
f.
17
Genel
kaynamak
teem with
f.
18
Genel
kaynamak
abound
f.
19
Genel
kaynamak
be thick with
f.
20
Genel
kaynamak
well
f.
21
Genel
kaynamak
surge
f.
22
Genel
kaynamak
seethe
f.
23
Genel
kaynamak
surge up
f.
24
Genel
kaynamak
boil
f.
25
Genel
kaynamak
effervesce
f.
26
Genel
kaynamak
ebulliate [obsolete]
f.
27
Genel
kaynamak
bile [dialect]
f.
28
Genel
kaynamak
foam
f.
29
Genel
kaynamak
siver
f.
30
Genel
kaynamak
sny [dialect] [uk]
f.
Idioms
31
Deyim
kaynamak
come to a boil
f.
32
Deyim
kaynamak
come to a boil
f.
Technical
33
Teknik
kaynamak
boil
f.
34
Teknik
kaynamak
stick
f.
35
Teknik
kaynamak
solder
f.
Textile
36
Tekstil
kaynamak
boil
f.
Automotive
37
Otomotiv
kaynamak
seize
f.
Biology
38
Biyoloji
kaynamak
conjugate
f.
Biochemistry
39
Biyokimya
kaynamak
fuse
f.
40
Biyokimya
kaynamak
fuze
f.
"kaynamak"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 105 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
arada kaynamak
pass unnoticed
f.
2
Genel
kanı kaynamak
take a shine to somebody
f.
3
Genel
kanı kaynamak
cotton to
f.
4
Genel
içten içe kaynamak
simmer
f.
5
Genel
arada kaynamak
get lost in the shuffle
f.
6
Genel
kaynamak (kırık bir kemiğin uçları birbirine)
set
f.
7
Genel
özü kalana kadar kaynamak
boil down
f.
8
Genel
kanı kaynamak
be full of life
f.
9
Genel
kaynamak (gizli bir iş)
simmer
f.
10
Genel
yavaş yavaş kaynamak
simmer
f.
11
Genel
kanı kaynamak
click
f.
12
Genel
kanı kaynamak
be full of beans
f.
13
Genel
kaynamak (öfke vb duygularla için için)
simmer with
f.
14
Genel
kaynamak (kemik)
knit
f.
15
Genel
fıkır fıkır kaynamak
boil up
f.
16
Genel
kanı kaynamak
take to
f.
17
Genel
kanı kaynamak
hit it off with somebody
f.
18
Genel
karınca yuvası gibi kaynamak
be as busy as grand central station
f.
19
Genel
kanı kaynamak
hit it off
f.
20
Genel
ile kaynamak
abound in
f.
21
Genel
ünlü kaynamak
be packed with celebrities
f.
22
Genel
kanı kaynamak
take a liking to someone
f.
23
Genel
kanı kaynamak
take a fancy to something
f.
24
Genel
kanı kaynamak
take a liking to something
f.
25
Genel
kanı kaynamak
take a fancy to someone
f.
26
Genel
fokur fokur kaynamak
boil up
f.
27
Genel
fokur fokur kaynamak
boil profusely
f.
28
Genel
böcek kaynamak
be crawling with insects
f.
29
Genel
amele kaynamak
be crowded with rednecks
f.
30
Genel
maganda kaynamak
be full of hicks
f.
31
Genel
maganda kaynamak
be crowded with hicks
f.
32
Genel
maganda kaynamak
be crowded with rednecks
f.
33
Genel
maganda kaynamak
be full of rednecks
f.
34
Genel
bir taşım kaynamak
come to a boil
f.
35
Genel
ile kaynamak/dolu olmak/dolup taşmak
be flooded with
f.
36
Genel
sinirden kaynamak
be boiling with anger
f.
37
Genel
tekrar kaynamak
reboil
f.
38
Genel
tekrar kaynamak
re-boil
f.
39
Genel
kanı kaynamak
bile [dialect]
f.
40
Genel
(hava) kaynamak
boil
f.
41
Genel
aniden ve şiddetle kaynamak
bump
f.
42
Genel
kanı kaynamak
conceit [uk]
f.
43
Genel
yavaş yavaş kaynamak
sile [dialect] [uk]
f.
44
Genel
içten içe kaynamak
sile [dialect] [uk]
f.
45
Genel
içten içe kaynamak
simper [dialect] [uk]
f.
Phrasals
46
Öbek Fiiller
araya kaynamak
blend in
f.
47
Öbek Fiiller
ile kaynamak
pullulate with
f.
48
Öbek Fiiller
ile kaynamak
teem in
f.
49
Öbek Fiiller
(bir yer) -ile kaynamak
crawling with someone
f.
50
Öbek Fiiller
-ile kaynamak
bustle with
f.
51
Öbek Fiiller
içi (bir şey) kaynamak
writhe with (something)
f.
52
Öbek Fiiller
içinde kımıl kımıl bir şeyler kaynamak
writhe with something
f.
53
Öbek Fiiller
içinde bir şeyler kaynamak
writhe with something
f.
54
Öbek Fiiller
birbirine kaynamak
knit together
f.
55
Öbek Fiiller
kaynamak (kırık kemik)
knit together
f.
56
Öbek Fiiller
ile kaynamak/kızışmak
boil with
f.
57
Öbek Fiiller
(biri/bir şey) kaynamak
crawl with (someone or something)
f.
58
Öbek Fiiller
araya kaynamak
edge in
f.
59
Öbek Fiiller
arada kaynamak
get by
f.
60
Öbek Fiiller
(bir şey) kaynamak
jump with (something)
f.
61
Öbek Fiiller
(bir şeyle) kaynamak
seethe with (something)
f.
62
Öbek Fiiller
(bir şey) kaynamak
seethe with (something)
f.
63
Öbek Fiiller
(biri/bir şey) kaynamak
swarm with (someone or something)
f.
64
Öbek Fiiller
(biri/bir şey) kaynamak
teem with (someone or something)
f.
Proverb
65
Atasözü
başında beklediğin tencere kaynamak bilmez
a watched kettle never boils
Colloquial
66
Konuşma Dili
amele kaynamak
be crowded with hicks
f.
67
Konuşma Dili
amele kaynamak
be full of hicks
f.
68
Konuşma Dili
maganda kaynamak
be full of hicks
f.
69
Konuşma Dili
maganda kaynamak
be crowded with hicks
f.
70
Konuşma Dili
böcekle kaynamak
be crawling with insects
f.
71
Konuşma Dili
böcek kaynamak
be crawling with insects
f.
72
Konuşma Dili
para kaynamak
be full of money
f.
Idioms
73
Deyim
birbirine anında kanı kaynamak
get on like a house afire
f.
74
Deyim
arada kaynamak
fall/drop/go/slip through the cracks
f.
75
Deyim
bir şeyle kaynamak
be seething with
f.
76
Deyim
bir kazanda kaynamak
row in the same boat
f.
77
Deyim
birisine kanı kaynamak
take a shine to someone
f.
78
Deyim
böcek/karınca vs. kaynamak
crawling with some kind of creature
f.
79
Deyim
fıkır fıkır kaynamak
champ at the bit
f.
80
Deyim
fıkır fıkır kaynamak
be full of piss and vinegar
f.
81
Deyim
kanı kaynamak
hit it off
f.
82
Deyim
kanı kaynamak
develop liking
f.
83
Deyim
kanı kaynamak
take a shine to
f.
84
Deyim
kanı kaynamak
take a fancy to
f.
85
Deyim
kanı kaynamak
take a shine to someone
f.
86
Deyim
suyu ısınmak/kaynamak
one's goose is cooked
f.
87
Deyim
suyu kaynamak
cook one's goose
f.
88
Deyim
(bir yer) (insan vb.) kaynamak
be alive with (people or things)
f.
89
Deyim
(bir yer) (insan vb.) kaynamak
be alive with something
f.
90
Deyim
(biri/bir şey) kaynamak
be swimming with (someone or something)
f.
91
Deyim
(bir şey) kaynamak
be infested with (something)
f.
92
Deyim
arada kaynamak
be lost in the shuffle
f.
93
Deyim
arada kaynamak
blend into the woodwork
f.
94
Deyim
arada kaynamak
blend into the woodwork
f.
95
Deyim
arada kaynamak
fade into the woodwork
f.
96
Deyim
çorba kaynamak
put bread on the table
f.
97
Deyim
kıçında kurt kaynamak
get ants in the pants
f.
98
Deyim
kıçında kurt kaynamak
get ants in one's pants
f.
99
Deyim
çorba kaynamak
put food on the table
f.
100
Deyim
(birine/bir şeye) kanı kaynamak
take a shine to (someone or something)
f.
Medical
101
Medikal
kaynamak (kırık kemikler)
mend
f.
Gastronomy
102
Mutfak
yavaş yavaş kaynamak
coddle
f.
103
Mutfak
fazla kaynamak
overboil
f.
Slang
104
Argo
suyu ısınmak/kaynamak
be in a pickle
f.
105
Argo
suyu ısınmak/kaynamak
get in a pickle
f.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of kaynamak
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy