Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
strange
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"strange"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 45 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
strange
s.
garip
2
Yaygın Kullanım
strange
s.
yabancı
3
Yaygın Kullanım
strange
s.
tuhaf
4
Yaygın Kullanım
strange
s.
acayip
General
5
Genel
strange
i.
yabancılık
6
Genel
strange
i.
acayiplik
7
Genel
strange
s.
yeni
8
Genel
strange
s.
çekingen
9
Genel
strange
s.
tecrübesiz
10
Genel
strange
s.
acemi
11
Genel
strange
s.
şaşılası
12
Genel
strange
s.
utangaç
13
Genel
strange
s.
yabansı
14
Genel
strange
s.
yad
15
Genel
strange
s.
alelacayip
16
Genel
strange
s.
görülmemiş
17
Genel
strange
s.
bilinmeyen
18
Genel
strange
s.
tuhaf
19
Genel
strange
s.
ilginç
20
Genel
strange
s.
farklı
21
Genel
strange
s.
anlaşılması zor
22
Genel
strange
s.
inanması zor
23
Genel
strange
s.
kompleks
24
Genel
strange
s.
karmaşık
25
Genel
strange
s.
anlaşılmaz
26
Genel
strange
s.
esrarlı
27
Genel
strange
s.
anlaşılamayan
28
Genel
strange
s.
soğuk
29
Genel
strange
s.
mesafeli
30
Genel
strange
s.
ciddi
31
Genel
strange
s.
uzak duran
32
Genel
strange
s.
samimiyetsiz
33
Genel
strange
zf.
tuhaf bir şekilde
34
Genel
strange
zf.
şaşırtıcı bir şekilde
35
Genel
strange
zf.
dumura uğratarak
36
Genel
strange
zf.
hayret ederek
37
Genel
strange
zf.
şaşırtarak
Technical
38
Teknik
strange
s.
garip
39
Teknik
strange
s.
tuhaf
40
Teknik
strange
s.
yabancı
Physics
41
Fizik
strange
i.
garip madde
42
Fizik
strange
i.
garip kuark
43
Fizik
strange
i.
garip kuarkın tipi
44
Fizik
strange
i.
garip maddenin tipi
45
Fizik
strange
s.
kuantum teorisi absürdizmine ait veya ilgili
"strange"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 198 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
strange thing
i.
acibe
2
Genel
strange fancy
i.
kuruntu
3
Genel
a strange expression
i.
garip bir ifade
4
Genel
strange expression
i.
garip ifade
5
Genel
strange creature
i.
garip yaratık
6
Genel
strange sound
i.
tuhaf/garip ses
7
Genel
strange creature
i.
tuhaf yaratık
8
Genel
strange question
i.
garip soru
9
Genel
strange question
i.
tuhaf soru
10
Genel
strange sounds
i.
tuhaf sesler
11
Genel
strange noises
i.
garip sesler
12
Genel
strange sounds
i.
garip sesler
13
Genel
strange noises
i.
tuhaf sesler
14
Genel
strange invention
i.
tuhaf icat
15
Genel
strange object
i.
tuhaf cisim
16
Genel
strange object
i.
garip nesne
17
Genel
strange object
i.
tuhaf nesne
18
Genel
strange object
i.
tanımlanamayan nesne
19
Genel
strange object
i.
garip cisim
20
Genel
strange noise
i.
tuhaf ses
21
Genel
strange noise
i.
garip ses
22
Genel
strange dream
i.
garip rüya
23
Genel
strange dream
i.
tuhaf rüya
24
Genel
strange woman
i.
tuhaf kadın
25
Genel
strange woman
i.
fahişe
26
Genel
strange woman
i.
hayat kadını
27
Genel
become strange
f.
acayip olmak
28
Genel
seem strange
f.
tuhaf kaçmak
29
Genel
seem strange
f.
tuhafına gitmek
30
Genel
find (something) strange
f.
garibine gitmek
31
Genel
be strange bedfellows
f.
birbirine zıt oldukları halde belirli bir amaç için birlikte çalışmak
32
Genel
find strange
f.
garipsemek
33
Genel
find (something) strange
f.
tuhafına gitmek
34
Genel
find something strange
f.
yadırgamak
35
Genel
find (something) strange
f.
acayibine gitmek
36
Genel
find strange
f.
yadırgamak
37
Genel
become strange
f.
acayipleşmek
38
Genel
find strange
f.
yabansımak
39
Genel
seem strange
f.
acayip kaçmak
40
Genel
seem strange
f.
garip kaçmak
41
Genel
feel strange from someone
f.
birinden soğumak
42
Genel
wear a strange expression
f.
garip bir ifade takınmak
43
Genel
consider something strange
f.
garip karşılamak
44
Genel
seem strange
f.
tuhaf gelmek
45
Genel
regard something as strange
f.
tuhaf karşılamak
46
Genel
regard something as strange
f.
garip karşılamak
47
Genel
find something strange
f.
garip karşılamak
48
Genel
appear strange
f.
tuhaf görünmek
49
Genel
consider something strange
f.
tuhaf karşılamak
50
Genel
be strange
f.
tuhaf gelmek
51
Genel
be found strange
f.
tuhaf bulunmak
52
Genel
be found strange
f.
garip bulunmak
53
Genel
look strange
f.
tuhaf görünmek
54
Genel
think something strange
f.
tuhaf karşılamak
55
Genel
seem strange
f.
tuhaf görünmek
56
Genel
sound strange
f.
tuhaf gelmek
57
Genel
think something strange
f.
garip karşılamak
58
Genel
find something strange
f.
tuhaf karşılamak
59
Genel
be found strange
f.
garipsenmek
60
Genel
be regarded as strange
f.
garipsenmek
61
Genel
be considered strange
f.
garip gelmek
62
Genel
be found strange
f.
garip gelmek
63
Genel
be regarded as strange
f.
garip gelmek
64
Genel
be considered strange
f.
garipsenmek
65
Genel
sound strange
f.
kulağa yabancı gelmek
66
Genel
hear strange noises
f.
garip sesler duymak
67
Genel
appear bizarre/strange
f.
garip gözükmek
68
Genel
appear bizarre/strange
f.
garip görünmek
69
Genel
look strange
f.
garip görünmek
70
Genel
look strange
f.
tuhaf gözükmek
71
Genel
look strange
f.
garip gözükmek
72
Genel
appear bizarre/strange
f.
tuhaf gözükmek
73
Genel
appear bizarre/strange
f.
tuhaf görünmek
74
Genel
seem strange
f.
acayibine gitmek
75
Genel
seem strange to
f.
acayibine gitmek
76
Genel
seem strange to
f.
garibine gitmek
77
Genel
a strange smell to emanate from the basement
f.
bodrumdan tuhaf bir koku gelmek
78
Genel
act a little strange lately
f.
son zamanlarda biraz garip davranmak
79
Genel
act strange
f.
garip davranmak
80
Genel
act strange
f.
tuhaf davranmak
81
Genel
strange-looking
s.
garip görünümlü
82
Genel
strange-looking
s.
tuhaf görünümlü
83
Genel
in a strange way
zf.
garip tarzda
Phrases
84
İfadeler
strange to say
expr.
hayret
85
İfadeler
strange to say
expr.
ne tuhaf
86
İfadeler
strange to say
expr.
ne garip
Proverb
87
Atasözü
politics makes strange bedfellows
menfaat söz konusuysa insan düşmanıyla bile dost olur
Colloquial
88
Konuşma Dili
strange bird
i.
tuhaf tip
89
Konuşma Dili
strange bird
i.
ilginç kimse
90
Konuşma Dili
strange bird
i.
acayip tip
91
Konuşma Dili
strange bird
i.
uçuk
92
Konuşma Dili
strange bird
i.
eksantrik
93
Konuşma Dili
strange duck
i.
tuhaf tip
94
Konuşma Dili
strange duck
i.
garip biri
95
Konuşma Dili
strange duck
i.
sıra dışı/tuhaf/acayip kişi
96
Konuşma Dili
strange duck
i.
şahsına münhasır kişi
97
Konuşma Dili
strange duck
i.
kendine has/mahsus/özgü kişi
98
Konuşma Dili
make strange (with one)
f.
(birinden) utanmak
99
Konuşma Dili
make strange (with one)
f.
(birini) yabancılamak
100
Konuşma Dili
make strange (with one)
f.
(birinden) çekinmek
101
Konuşma Dili
make strange
f.
utanmak
102
Konuşma Dili
make strange
f.
yabancılamak
103
Konuşma Dili
make strange
f.
çekinmek
Idioms
104
Deyim
strange bedfellows
i.
birbirine zıt oldukları halde belirli bir amaç için birlikte çalışan ikili
105
Deyim
strange bedfellows
i.
tuhaf bir otaklık
106
Deyim
strange bedfellows
i.
alışılmadık bir iş birliği
107
Deyim
strange bedfellows
i.
alakasız/garip bir ortaklık
108
Deyim
strange bedfellows
i.
bir araya gelmesi tuhaf bir ikili
109
Deyim
make it strange
f.
şüpheli olduğunu farz etmek
110
Deyim
make strange
f.
bir yabancının karakteriyle ilgili varsayımda bulunmak
111
Deyim
make strange [dialect]
f.
düşmanca davranmak
112
Deyim
make it strange
f.
güçleştirmek
113
Deyim
make strange [dialect]
f.
tuhaf davranmak
114
Deyim
make strange [dialect]
f.
hayretle karşılamak
115
Deyim
make it strange
f.
sorunu büyütmek
116
Deyim
make strange [dialect]
f.
yadırgamak
117
Deyim
make strange [dialect]
f.
yabancı davranmak
118
Deyim
make strange bedfellows
f.
alakasız/garip bir birliktelik olmak
119
Deyim
make strange bedfellows
f.
alakasız/garip bir ikili olmak
120
Deyim
make strange bedfellows
f.
alakasız/garip bir ortaklık olmak
121
Deyim
make strange bedfellows
f.
alışılmadık bir iş birliği olmak
122
Deyim
make strange bedfellows
f.
bir araya gelmesi tuhaf bir ikili olmak
123
Deyim
make strange bedfellows
f.
tuhaf bir otaklık olmak
124
Deyim
be strange bedfellows
f.
alakasız/garip bir birliktelik olmak
125
Deyim
be strange bedfellows
f.
alakasız/garip bir ikili olmak
126
Deyim
be strange bedfellows
f.
alakasız/garip bir ortaklık olmak
127
Deyim
be strange bedfellows
f.
alışılmadık bir iş birliği olmak
128
Deyim
be strange bedfellows
f.
bir araya gelmesi tuhaf bir ikili olmak
129
Deyim
be strange bedfellows
f.
tuhaf bir otaklık olmak
130
Deyim
feel strange
f.
huzursuz hissetmek
131
Deyim
feel strange
f.
rahatsız hissetmek
132
Deyim
feel strange
f.
hasta hissetmek
133
Deyim
feel strange
f.
kötü hissetmek
134
Deyim
feel strange
f.
keyifsiz hissetmek
135
Deyim
like a cat in a strange garret
zf.
çekingen
136
Deyim
like a cat in a strange garret
zf.
ürkek
137
Deyim
like a cat in a strange garret
zf.
ihtiyatlı
138
Deyim
like a cat in a strange garret
zf.
tedirgin
139
Deyim
like a cat in a strange garret
zf.
kedi gibi ürkek
140
Deyim
make strange bedfellows
expr.
iki farklı görüşteki insan veya grubun bir amaç için bir araya gelmesi
Speaking
141
Konuşma
how strange!
ünl.
hoppala!
142
Konuşma
there's nothing strange about that
expr.
bunda garip bir durum yok ki
143
Konuşma
there's nothing strange about that
expr.
bunda garip bir şey yok ki
144
Konuşma
is it a little strange?
expr.
biraz garip değil mi?
145
Konuşma
is it a little strange?
expr.
bu biraz garip değil mi?
146
Konuşma
I am strange to the work
expr.
bu işin acemisiyim
147
Konuşma
there's nothing strange about that
expr.
bunda bir gariplik yok ki
148
Konuşma
there's nothing strange about that
expr.
bunda tuhaf bir şey yok ki
149
Konuşma
is it a little strange?
expr.
biraz tuhaf değil mi?
150
Konuşma
I am strange to the work
expr.
bu işe alışık değilim
151
Konuşma
how strange!
expr.
çok şey!
152
Konuşma
does it sound strange?
expr.
garip değil mi?
153
Konuşma
it's kind of strange
expr.
gariplik var
154
Konuşma
that's strange
expr.
garip
155
Konuşma
it's kinda strange
expr.
gariplik var
156
Konuşma
it's strange but true
expr.
garip ama doğru
157
Konuşma
the strange thing is
expr.
garip olan şu
158
Konuşma
you have a strange way of doing business
expr.
garip bir ticaret anlayışın var
159
Konuşma
it's kinda strange
expr.
ortada bir gariplik var
160
Konuşma
how strange
expr.
ne kadar tuhaf
161
Konuşma
how strange
expr.
ne kadar garip
162
Konuşma
it's kind of strange
expr.
ortada bir gariplik var
163
Konuşma
does it sound strange?
expr.
kulağa tuhaf gelmiyor mu?
164
Konuşma
does it sound strange?
expr.
kulağa garip gelmiyor mu?
165
Konuşma
what a strange/weird man you are
expr.
sen ne acayip bir adamsın
166
Konuşma
that's strange
expr.
tuhaf
167
Konuşma
it's strange but true
expr.
tuhaf ama doğru
168
Konuşma
it's kinda strange
expr.
tuhaflık var
169
Konuşma
does it sound strange?
expr.
tuhaf değil mi?
170
Konuşma
it's kind of strange
expr.
tuhaflık var
171
Konuşma
which one is strange?
expr.
hangisi tuhaf?
172
Konuşma
which one is strange?
expr.
hangisi garip?
Trade/Economic
173
Ticaret/Ekonomi
come to a strange pass
f.
beklenmedik bir dönüm noktasına varmak
Technical
174
Teknik
strange particles
i.
tuhaf parçacıklar
Marine
175
Denizcilik
strange sail
i.
yabancı gemi
Psychology
176
Psikoloji
strange situation technique
i.
yabancı ortam tekniği
177
Psikoloji
strange-hand sign
i.
yabancı el işareti
Math
178
Matematik
strange attractor
i.
garip çeker
179
Matematik
strange attractor
i.
iki boyutlu sistemlerde ortaya çıkan bir çeker türü
180
Matematik
strange attractor
i.
matematiksel açıdan kaotik bir sistem çeşidi
Physics
181
Fizik
strange particle
i.
acayip parçacık
182
Fizik
strange quark
i.
garip kuark
183
Fizik
strange attractor
i.
çeker yaklaşımının kaotik kabul edildiği bir çeker
184
Fizik
strange matter
i.
garip madde
185
Fizik
strange matter
i.
garip kuark
186
Fizik
strange quark
i.
garip madde
187
Fizik
strange quark
i.
garip kuark
188
Fizik
strange quark matter
i.
garip madde
189
Fizik
strange quark matter
i.
garip kuark
Astronomy
190
Gökbilim
strange star
i.
garip yıldız
191
Gökbilim
strange matter
i.
garip madde
192
Gökbilim
strange star
i.
tümüyle garip maddeden oluşan varsayımsal gök cismi
193
Gökbilim
strange matter
i.
nötron yıldızlarının çekirdeğinde oluştuğu düşünülen varsayımsal madde
194
Gökbilim
strange star
i.
tuhaf yıldız
195
Gökbilim
strange star
i.
kuark yıldızı
196
Gökbilim
strange star
i.
garip yıldız
Archaic
197
Eski Kullanım
be strange to
f.
yabancısı olmak
Slang
198
Argo
chasing strange
i.
karı peşinde koşma
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of strange
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy