kurum - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

kurum



Bedeutungen von dem Begriff "kurum" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 60 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
kurum institution n.
kurum foundation n.
kurum establishment n.
kurum corporation n.
General
kurum association n.
kurum council n.
kurum society n.
kurum shop n.
kurum arrogance n.
kurum organization n.
kurum corporation n.
kurum side n.
kurum smut n.
kurum fellowship n.
kurum pose n.
kurum foundation n.
kurum party n.
kurum haughtiness n.
kurum vanity n.
kurum conceit n.
kurum airs n.
kurum pretension n.
kurum swagger n.
kurum pomposity n.
kurum establishment n.
kurum snootiness n.
kurum institute n.
kurum self-importance n.
kurum institution n.
kurum organisation n.
kurum joint n.
kurum bleck [scotland] n.
kurum hui [hawaii] n.
kurum incorporation n.
kurum consequence n.
kurum crock [dialect] n.
kurum introduction n.
kurum coom [dialect] [uk] n.
kurum coomb [dialect] [uk] n.
kurum flatulence n.
Colloquial
kurum layout n.
Trade/Economic
kurum association n.
kurum concern n.
kurum establishment n.
kurum institution n.
kurum body n.
kurum corporation n.
kurum house n.
kurum institute n.
kurum undertaking n.
Politics
kurum agency n.
kurum competent authority n.
kurum body n.
kurum institution n.
Technical
kurum fly ash n.
kurum soot n.
Automotive
kurum oil-carbon deposit n.
kurum soot n.
Archaic
kurum height n.
kurum stablishment n.

Bedeutungen, die der Begriff "kurum" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 444 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
bağlı kurum affiliate n.
General
üstünü kurum ile kaplama sooting n.
kurum tanesi smut n.
kurum binası institution n.
kurum binası institution’s building n.
denetlenen kurum auditee n.
resmi kurum government agency n.
denetime tabi kurum audited entity n.
kurum idaresi housekeeping n.
sosyal kurum social institution n.
eşya taşıma işleri yapan kurum veya ortaklık hold n.
kurum imajı corporate image n.
bilimsel kurum institute n.
kurum ve kuruluş agency and institute n.
bağışta bulunulan kurum donee n.
hayırsever bir kurum yararına yapılan kullanılmış eşya satışı jumble n.
kredi açan (kişi/kurum) creditor n.
biri ya da bir kurum hakkında yazılan övücü yazı writeup n.
hayırsever bir kurum yararına satılmak üzere biriktirilen kullanılmış eşya jumble n.
kurum türleri types of institutions n.
sosyal kurum social welfare centre n.
kurum kimliği corporate identity n.
yetkilendirilmiş kurum authorised body n.
yetkilendirilmiş kurum authorized body n.
yetkili kurum authorized body n.
yetkili kurum authorised body n.
vasiyet hükümlerini müştereken yerine getiren kişi veya kurum coexecutor n.
ev sahibi kurum host institution n.
ticari kurum enterprise n.
kurum kültürü culture of a institution-enterprise-organization n.
kurum ahlakı ethics of a institution-enterprise-organization n.
eleştirilemez kurum sacred cow n.
yoksul çocukların bakımından sorumlu kurum protectory n.
kamu kurum ve kuruluşları state institutions and organizations n.
sadece kurum içi kullanım için internal use only n.
hayırsever bir kurum yararına yapılan kullanılmış eşya satışı jumble sale n.
hayırsever bir kurum yararına yapılan kullanılmış eşya satışı rummage sale n.
ortak olması muhtemel kişi/kurum prospective partner n.
başarılı bir örgüt/kurum a successful organization n.
borsa hisselerinden vurgun yapan aracı kurum bucket shop n.
kurum ve kuruluş institutions and organizations n.
yoksullara gıda temin eden kurum food pantry n.
münazaralar düzenleyen kurum debating society n.
resmi kurum çalışanları officials n.
akredite kurum accredited institution n.
vergi koyan kurum taxer n.
vergi koyan kurum taxer n.
vergi koyan kurum taxer n.
bir kurum tarafından hizmet verilen yakın alan/çevre (okul, hastane, sosyal hizmetler vs.) catchment area n.
bölgesel kurum regional n.
yeniden yayınlayan kimse/kurum reissuer n.
yeniden tedavüle çıkaran kimse/kurum reissuer n.
yeniden ihraç eden kimse/kurum reissuer n.
tek tip görüşün hakim olduğu, karşıt görüşlerin desteklenmeyip aşağılandığı kurum veya ortam echo chamber n.
kurum bakımı institutional care n.
büyük kurum ya da kuruluş edifice n.
piyasaya yön veren güçlü kurum eight-hundred-pound gorilla n.
yerleşik kurum establishment n.
köpek ırkları için birtakım standartlar belirleyen, soy kayıtlarını tutan ve köpek gösterilerinin kurallarını belirleyen kurum kennel club n.
hayırsever bir kurum yararına satılan eşyalar jumble [uk] n.
olağanüstü öneme veya güce sahip kurum big n.
havada uçuşan kurum blacks [uk] n.
eski askerlerin bağlı olduğu ulusal askeri kurum legion n.
fabrika veya makine vasıtasıyla üretim yapan kurum mill n.
borç veren kurum mount [obsolete] n.
bir kurum tarafından mesleki olarak onaylanmış doktor diplomate n.
yaşı ve tarihsel önemi nedeniyle değer verilen bina veya kurum grande dame n.
tek adamla yönetilen kurum one-man band n.
iletişim hizmeti veren kurum operator n.
kurum, alan, uygulama, yayın veya kelimenin başka bir ülke veya dildeki karşılığı opposite number n.
kurum yemekhanesinin yer aldığı bina commons n.
gücünü gitgide azaltarak kurum veya sistemi işlemez hale getirme dismantling n.
adım adım hedefini küçülterek kurum veya sistemi işlemez hale getirme dismantling n.
kurum, grup gibi bir oluşumla ilişiğini kesme dismemberment n.
kurum/kuruluş tesis etme institution n.
zorunlu hizmet için asker seçiminden sorumlu yerel kurum draft board n.
kurum kurma incorporation n.
uzlaşılamayan kurum peck's bad boy n.
belirli bir kurum veya amaç için toplanan para plate n.
iş yeri veya kurum dışında yapılan işler outwork n.
(abd'de) yerel kiliseye bağlı olup ona ait binaları elinde bulunduran ve papazın maaşını veren kongregasyonalist kurum parish n.
kanada güvenlik istihbarat servislerinin faaliyetlerini denetleyen resmi kurum security intelligence review committee n.
suçlu veya ihmal edilmiş çocuklara verilen gözetimli kurum bakımı foster care n.
kurum üyesi frere n.
kurum lekesi sootflake n.
üst kurum superinstitution n.
birden fazla bölgede faaliyet gösteren kurum superregional n.
ölçüm faaliyeti yürüten kurum survey n.
kurum haline getirmek institutionalize v.
kurum satmak swank v.
kurum satmak put on airs v.
sıkı bir düzene sokmak (toplum/kurum vb'ni) regiment v.
kurum satmak swagger v.
kurum satmak show off v.
kurum kurum kurulmak be stuck-up v.
kar gözetmeyen bir kurum olarak kalmak stay non-profit v.
kurum haline getirmek institutionalise v.
kurum/kuruluş statüsünü kaybetmek deinstitutionalize [us] v.
kurum/kuruluş statüsünü kaybetmek deinstitutionalise [uk] v.
(bölüm, grup, kurum) idare etmek officer v.
(bölüm, grup, kurum) komuta etmek officer v.
(bölüm, grup, kurum) yönetmek officer v.
kurum satmak domineer [obsolete] v.
kurum üyeliğine kabul etmek incorporate v.
(kurum) açmak foundation v.
özel görev teklifiyle bir kurum/grup için üye toplamak proselyte v.
kurum ile kirletmek sooty v.
kurum lekesi yapmak sooty v.
gönüllülerin emek ve bağışlarıyla desteklenen (kurum) voluntary adj.
kar gayesi gütmeyen (kurum vb) benevolent adj.
duman veya kurum dolu fuliginous adj.
onaylayan (kurum vb) credentialing adj.
is/kurum içinde in soot adj.
kurum içi geliştirilmiş in-house developed adj.
kurum içi geliştirilen in-house developed adj.
üniversite, kurum, kuruluş veya işletmenin yerleşkesinde bulunmayan noncampus adj.
gücü elinden alınmış (kimse, kurum, sistem) enfeebled adj.
birden fazla yerleşkesi bulunan (üniversite veya kurum) multicampus adj.
kurum bünyesinde olan in-residence adj.
(kurum) bazı grupların girişine müsaade edilmeyen segregated adj.
(kurum) bazı grupları kapsamayan segregated adj.
tüm borçlarını ödeyebilen (kurum) solvent adj.
mali açıdan kurum desteği almayan freelance adj.
kurum ile kaplı sootish adj.
devlet kurum ve programlarının varlıklarını sürdürebilmeleri için periyodik olarak gözden geçirilmesini şart koşan sunset adj.
kurum genelinde institutionally adv.
kurum gereğince institutively adv.
Phrasals
çalım/kurum satmak strut around v.
kurum kurum kurumlanmak strut around v.
(kurum) kaldırılmak be done away with v.
(biri/bir kurum) için çalışmak work for (someone or something) v.
Phrases
verileceği kurum submitted to expr.
Proverb
içten bölünen bir grup/kurum ayakta kalamaz a house divided against itself cannot stand
kendi içerisinde bölünen bir grup/kurum ayakta kalamaz a house divided against itself cannot stand
kendi içerisinde çatışma/çekişme yaşayan bir grup/kurum sonunda dağılır a house divided against itself cannot stand
Colloquial
eleştirilemez kurum a sacred cow n.
bazen estetik ve manevi kaygıları para kazanmak için göz ardı eden çok karlı plan veya kurum money-machine n.
hem ticari kurum işletip hem çocuklarına bakan kadın mumpreneur n.
hem ticari kurum işletip hem çocuklarına bakan kadın mompreneur n.
aniden başarısını arttıran kurum sharpbender n.
(uygunsuz bir duruma rağmen) kasıla kasıla/kurum kurum kurumlanarak yapmaya devam etmek brave it out v.
(uygunsuz bir duruma rağmen) kasıla kasıla/kurum kurum kurumlanarak yapmaya devam etmek brazen it out v.
(kadın) kurum kurum kurulmak queen it v.
(birisi/bir kurum) bir şeyi ne yaptı? what did (someone) do with (something)? expr.
(birisi/bir kurum) neden değiştirdi? what did (someone) do with (something)? expr.
(birisi/bir kurum) bir şeye ne yaptı? what did (someone) do with (something)? expr.
köklü ve saygıdeğer kurum gom (grand old man) abrev.
Idioms
piyasaya yön veren güçlü kurum 800-pound gorilla n.
eskiden başarılı olup artık başarılı olmayan kurum vb. fallen angel n.
güçlü kimse, grup, kurum powerhouse n.
etkili kimse, grup, kurum powerhouse n.
nüfuzlu kimse, grup, kurum powerhouse n.
eski başarısını kaybetmiş kurum/takım a fallen angel n.
formundan düşmüş kurum/takım a fallen angel n.
eski formunu kaybetmiş kurum/takım a fallen angel n.
içten bölünen grup/kurum a house divided n.
içten yıkılan grup/kurum a house divided n.
içsel anlaşmazlıkla/ayrılıkla zayıflayan grup/kurum a house divided n.
iç çatışma yaşayan grup/kurum a house divided n.
iç çekişme yaşayan grup/kurum a house divided n.
kendi içerisinde ayrılık/bölünme yaşayan grup/kurum a house divided n.
suyun başını tutan (kurum/kişi) gatekeeper n.
Formal
(yetkili kurum tarafından) önerilen recommended adj.
Trade/Economic
bir kişi, kurum ya da durum hakkında açık kaynaklardan (gazete, televizyon, internet vb.) elde edilen bilgiler open source intelligence (osint) n.
sakinleri beyaz ırktan olmayan yoksul muhitlere mal ve hizmet vermeyen kişi ya da kurum redliner n.
kar amacı gütmeyen kurum nonprofit n.
aracı kurum verileri syndicated data n.
arka olan kimse veya kurum sponsor n.
abd'de borsa ve sermaye piyasalarını denetleyen düzenleyen kurum securities and exchange commission n.
abd'de çiftçilere ürettikleri tahıl karşılığında ipotekli kredi veren resmi kurum commodity credit corporation n.
alıcı-satıcı arasındaki aracı kurum middleman n.
ana kurum parent company n.
anahtarı bulan kurum key recovery agency n.
aracı kurum stock broker n.
aracı kurum intermediary n.
aracı kurum equity house n.
aracı kurum brokerage house n.
aracı kurum intermediary firm n.
aracı kurum brokerage house n.
borç para veren kurum lending institution n.
bir kurum tarafından belli bir meseleyi incelemek üzere görevlendirilmiş seçkin kişiler heyeti eminent persons group n.
birden fazla kurum tarafindan ortaklaşa verilen kredi syndicated loan n.
çalıştığı kurum the organization where s/he works n.
dönem safi kurum kazancı net profit for the period n.
döviz kuru rizikosuna karşı korunma işlemi yapan kurum hetlger n.
duyarlı kurum/kuruluş/şirket sensible organization n.
dönem safi kurum kazancı net profit of the company for the period n.
döviz alım satımı yapan kurum exchange dealer n.
düzenleyici ve denetleyici kurum regulatory and supervisory authority n.
eurodolar kredilerinde önderlik görevi yapan mali kurum managing bank n.
eurodolar kredilerinin yöneticisi durumunda olan banka ya da mali kurum managing underwriter n.
fonların ortak yatırım için oluşturdukları kurum fixed trust n.
gayri safi kurum kazançları gross corporate profits n.
factoring anlaşmasıyla alacak haklarını belirli bir ıskonto karşılığı satıcıdan devralan mali kurum factor n.
gelir veya sermaye dağıtımı takdiri yetkisinin bazı durumlarda kurum yöneticilerinin elinde olduğu vakıf discretionary trust n.
hükümet ve kurum muhasebesi governmental and institutional accounting n.
hazine payı ve kurum masraflarına katkı payı (kmkp) treasury share and contribution share to the authority’s expenses n.
hayırsever bir kurum yararına yapılan kullanılmış eşya satışı rummage sale n.
hayırsever bir kurum yararına yapılan kullanılmış eşya satışı jumble sale n.
ipotek düzenleyen kurum mortgage originator n.
ihraç eden şirket veya kurum tarafından vadesinden önce ödenebilen tahvil callable bond n.
ihalede teklif veren kurum bidder company n.
ilk elden hizmet veren kurum primary servicer n.
ilgili kurum ve kuruluşlar relevant institutions and organizations n.
ihaleyi yapan kurum tendering authority n.
ihaleye giren kurum bidder company n.
japon borsasında yabancı bir kurum tarafından satılan ve yabancı para cinsinden işlem gören tahvil shogun bond n.
kamu harcamalarını denetlemekle görevli kurum supreme court of public accounts n.
kazancı vergiye tabi kurum feeding organization n.
kurum yetkilisi company executive n.
kurum kredisi institution credit n.
kurum içi pazarlık intra-organizational bargaining n.
komisyoncu kurum commission house n.
kurum içi eğitim kursu in-company training course n.
kurum içi nakil intra-agency transfer n.
kurum kültürü organizational culture n.
kurum masrafları katkı payı contribution share to the authority’s expenses n.
kurum sicil numarası workplace registration number n.
kurum içi test in-house testing n.
kurum müdürü company manager n.
kurum çalışanı company employee n.
kurum karnesi balanced scorecard n.
kurum çalışanı institution employee n.
kurum kazancı üzerinden hesaplanan vergiler taxes calculated on the basis of the company's earnings n.
kurum masraflarına katkı payı (kmkp) contribution share to the authority’s expenses n.
kurum imajı organizational image n.
kurum sicil numarası company registration number n.
kurum içi yazışma memorandum n.
kurum ekibi institutional team n.
kurum sicil no workplace registration number n.
kurum yönetimi enterprise management n.
kurum kazancı profit of company n.
kurum kültürü corporate culture n.
kurum yetkilisi a company official n.
malı/hizmeti devralan kişi ya da kurum grantee n.
ortak kurum/kuruluş partner organization n.
özel amaçlı kurum special purpose entity n.
özel kurum private corporation n.
özel kurum private firm n.
ödeyen kurum honoring institution n.
özel amaçlı kurum fonds commun de creance n.
özel amaçlı kurum special purpose vehicle n.
özel maksatlı kurum special purpose vehicle n.
özel maksatlı kurum special purpose entity n.
proje uygulayıcı kurum project implementing agency n.
piyasa yapıcı kurum primary dealer n.
rakip kurum rival firm n.
reasürans yapan kurum re-insurer n.
rakip kurum rival company n.
satan kişi veya kurum seller n.
saklama servisi veren kurum custodian n.
safi kurum kazancı net corporation profit n.
şirkete ait hisse senetlerinin alım ve satımına aracılık yapan kurum transfer agent n.
şirket tahvillerinin ihraç, mülkiyet ve itfa işlemlerini kaydetmekle görevlendirilen banka veya mali kurum registrar n.
sözleşme yapan kurum contracting entity n.
tahvil/hisse senedi ihracından birinci dereceden sorumlu kurum bookrunner n.
teklif sahibi kurum bidder company n.
ticari kurum mercantile establishment n.
ticari kurum business enterprise n.
tahvil sahiplerini temsil eden mali kurum veya kişi bond trustee n.
ticari kurum trading corporation n.
yapısal kurum geliştirme programı structural institution building programme n.
yatırım yapılan kurum investee n.
yetkili kurum authorized organization n.
yetkili kurum accredited institution n.
bir kurum, okul için gelir sağlanan kaynak endowment n.
özsermayesi sıfırın altında olmasına rağmen hükümetin açıktan veya örtülü olarak desteğiyle ayakta duran finansal kurum zombie bank n.
kurum hafızası corporate memory n.
araba ve kamyonetleri kiraya veren kurum rent-a-car n.
(bir şeyi) kiraya veren kurum rental n.
abd'de menkul kıymet satışıyla devlet garantili ev ipoteklerini finanse etmeye yardımcı olan bir federal kurum ginnie mae n.
belirli avrupa ülkelerinde bir kasabaya getirilen mallardan alınan vergiyi tahsil eden bir kurum octroi n.
abd'de 1913'te kurulup iç ve dış ticareti teşvik eden ve yöneten bir federal kurum commerce n.
ana kurum corporation n.
kredi veren kurum finance company n.
finansal destek sağlayan kurum finance company n.
kurum içi in-house adj.
yerel ve yabancı bir kurum arasındaki karşılıklı düzenlemeye ilişkin exchange adj.
bir kurum tarafından parasal destek alan grant-aided adj.
Law
bir işlemde adı geçen fakat başka bir gizli şahıs veya kurum adına hareket eden paravan kişi nominee n.
fransa'da devletin belirli yasal belgeleri ibraz ve belgelendirmesi, mülk işlemlerini denetlemesi benzeri işlemlere bakan kurum notaire n.
suçluların mahkeme öncesi gözaltında tutulduğu kurum remand center n.
suçluların mahkeme öncesi gözaltında tutulduğu kurum remand centre [brit] n.
bu işlemlerden dolayı bilcümle resmi ve hususi daireler ve kamu kurum ve kuruluşları nezdindeki işlemleri takip ve tedvire follow up all transactions at the public and private bodies and agencies in connection therewith n.
idari kurum executive organ n.
kanun uygulayıcı kurum law enforcement body n.
kurum avukatı/danışmanı in-house counsel n.
resmi kurum public enterprise n.
(abd) hükümlülerin topluma tekrar kazandırılmasıyla görevli kurum department of corrections n.
belirli bir proje, program ya da kurum için ayrılmış belirli bir miktar para earmark n.
kanun yapıcı kurum legislative n.
ikili oynayan kurum dummy n.
hukuk öğrencilerinin eğitimlerine başladığı kurum inns of chancery [uk] n.
(kilise hukukunda) rahibe arpalık veren kurum prestimony n.
bir işlemde adı geçen fakat başka bir gizli şahıs veya kurum adına hareket eden nominee adj.
Politics
düzenleyici kurum regulatory agency n.
düzenleyici kurum regulatory authority n.
düzenleyici kurum regulatory body n.
faydalanıcı kurum beneficiary institution n.
gözlemci kurum watchdog agency n.
ihale açan/veren kurum contracting authority n.
idari kurum administrative organisation n.
kamu kurum alanı public establishment n.
kurum ve kuruluşlar institutions and organizations n.
kurum geliştirme institution building n.
kölelik, köle ticareti ve köleliğe benzer kurum ve uygulamaların lağvına dair ek sözleşme supplementary convention on the abolition of slavery, the slave trade, and institutions and practices similar to slavery n.
onaylanmış kurum notified body n.
nükleer enerji yanlısı (kişi veya kurum) pro-nuclear n.
resmi kurum temsilcisi public agent n.
resmi kurum governmental agency n.
siyasi kurum political corporation n.
teftiş (işyeri/kurum) inspection n.
uzmanlaşmış kurum specialized agency n.
uzmanlaşmış kurum specialised agency n.
uygulayıcı kurum implementing agency n.
yarı resmi kurum semi-official organization n.
yarı resmi kurum semi-official institution n.
zulmü uygulayan kişi veya kurum agent of persecution n.
zulüm yapan devlet dışı kişi veya kurum non-state agent of persecution n.
yüksek öğrenim kurum higher education board n.
kurum salonu guildhall n.
genellikle kamuya yansıtmadan nüfuzunu kullanarak siyasi bir kurum için çalışan kimse operative n.
(abd'de) savunma lojistik ajansı'na bağlı olup devletin yeniden kullanılabilir durumdaki üretim fazlasını kaydeden, değerlendiren ve satan kurum defense reutilization and marketing service n.
federal kurum federal agency n.
federal kurum temsilcisi federal agent n.
tüm federal acil durum hazırlığı ve uygulamaları hususunda tek hesap verilebilirlik noktası olarak çalışan birleşik devletler'e bağlı bağımsız bir kurum federal emergency management agency n.
(abd'de) enerjiye ilişkin meseleler hakkında bilgileri toplayıp enerji bakanlığı'na sunan bir kurum department of energy intelligence n.
ayırt edici özellik olarak renkli gömlek kullanan siyasi kurum üyesi shirt n.
(abd'de) savunma lojistik ajansı'na bağlı olup devletin yeniden kullanılabilir durumdaki üretim fazlasını kaydeden, değerlendiren ve satan kurum drms (defense reutilization and marketing service) abrev.
federal kurumlara ve yüklenicilerine bilimsel ve teknik bilgi temin eden, savunma bakanlığı'na bağlı bir kurum dtic (defense technical information center) abrev.
(abd'de) enerjiye ilişkin meseleler hakkında bilgileri toplayıp enerji bakanlığı'na sunan bir kurum doei (department of energy intelligence) abrev.
Institutes
abd'de federal hükümet kayıtlarının yönetimini denetleyen bağımsız bir kurum national archives and records administration n.
emniyet genel müdürlüğü (kurum resmi sitesi) turkish national police n.
uygulamadan sorumlu kurum implementing agency n.
yurt içi yurt dışı kurum ve kuruluşlarla ilişkiler şube müdürlüğü section of relations with domestic and foreign institutions and organizations n.
abd'de posta hizmeti sağlayan bağımsız kurum united states post office n.
abd'de posta hizmeti sağlayan bağımsız kurum us post office n.
abd'de posta hizmeti sağlayan bağımsız kurum united states postal inspection service n.
abd posta servisi'nin kanunlara uygunluğundan sorumlu kurum us postal inspection service n.
ingiltere'de akıl hastası suçluları tedavi eden bir kurum broadmoor n.
halka açık etkinlik ve eğlencelere sponsorluk yapan kurum lyceum n.
çeşitli gayri menkul ve mülk tiplerini değerlemek, işletmek ve geliştirmek için standartlar koyup uygulatan küresel bir kurum frics (fellow of the royal institution of chartered surveyors) [uk] n.
yeterince bağış almamış (okul, hastane, kurum) underendowed adj.
(eskiden birleşik krallık'ta) bilim ve mühendislik alanlarındaki araştırmalardan sorumlu resmi kurum serc (science and engineering research council) abrev.
Industry
abd'ye ait savunma ekipmanı parçasının yabancı kurum veya kuruluşlarda imal edilebilmesine olanak tanıyan bir tür anlaşma licensed production n.
(görev) kurum içinde yerine getirmek insource v.
(şirketi) yabancı ülkede yeni kurum olarak yeniden kurmak invert v.
(görevi) kurum dışından olan çalışanlara atamak outtask v.
başka firma, kurum gibi oluşumların türediği oluşuma ilişkin mother adj.
Insurance
sigortalayan kurum carrier n.
Media
kurum veya işletmelerdeki yolsuzlukları ifşa etmeyi hedefleyen yayıncılık politikası muckraking n.
kurum veya işletmelerdeki yolsuzlukları ifşa etmeyi hedefleyen yayıncılık politikası muck-raking n.
kurum veya işletmelerdeki yolsuzlukları ifşa etmeyi hedefleyen gazeteci muckraker n.
Advertising
kurum içi reklam in-house ad n.
Technical
radyo veya televizyon yayın istasyonuna ait düzenleyici kurum tarafından atanmış arama kodu (harfler, sayılar vs.) call letters n.
radyo veya televizyon yayın istasyonuna ait düzenleyici kurum tarafından atanmış arama kodu (harfler, sayılar vs.) call sign n.
radyo veya televizyon yayın istasyonuna ait düzenleyici kurum tarafından atanmış arama kodu (harfler, sayılar vs.) call signal n.
çok nozullu kurum üfleyici multi-nozzle soot blower n.
duvar kurum üfleyicisi wall soot blower n.
geri çekilebilir kurum üfleyici retracting soot blower n.
is/kurum kalıntısı (birikintisi) deposit of soot n.
kara kurum lekesi smear n.
kurum üfleyici soot blower n.
kurum toplayıcı soot collector n.
kurum temizleme çemberi antipolishing ring n.
kurum ateşine direnç sootfire resistance n.
kurum üfleme soot blowing n.
kurum üfleme lansı yerleştirme ağzı lance port n.
kurum boyası bister n.
kurum lekesi smut n.
kurum boyası bistre n.
kurum üfleyici sootblower n.
kurum temizleme işlemi (piston veya silindirlerde oluşan) decarbonizing job n.
kurum filtresi soot filter n.
kurum üfleyici bağlantı yuvası soot blower wall box n.
kurum bırakıntısı soot deposition n.
kurum temizleme firçası flue brush n.
kurum atma soot removal n.
kurum oluşumu soot formation n.
kurum üfleme valfi soot blower n.
kurum üfleyici bağlantısı soot blower connection n.
kurum üfleyici bağlantı deliği soot blower opening n.
otomatik kurum üfleme donanımı automatic soot blower n.
tek nozullu geri çekilebilir tip kurum üfleyici single-nozzle retractable soot blower n.
tümleşik kurum yönetimi integrated enterprise management n.
tek nozullu kurum üfleyici single-nozzle soot blower n.
travers kurum üfleyici mass type soot blower n.
uzun lanslı kurum üfleyici long lance soot blower n.
uzun lanslı hareketli kurum üfleyici travel rack soot blower n.
(kurum veya kuruluşta) işlem kayıt defteri coucher n.
kurum ile kaplanmak soot v.
Computer
yeni veya güncelleştirilmiş bilgisayar yazılımı parçasının kurum içi testi alpha-test n.
yeni veya güncelleştirilmiş bilgisayar yazılımı parçasının kurum içi testini yapmak alpha-test v.
Informatics
kurum santralı private exchange n.
kurum veri yolu enterprise service bus n.
kurum içi ağ intranet n.
kurum ağı enterprise network n.
asıl görevi veri tabanı oluşturup sürdürmek olan kurum data bank n.
Telecom
kurum numarası enterprise number n.
kurum ağı enterprise network n.
ulusal düzenleyici kurum national regulatory authority n.
Construction
kurum temizleme fırçası flue brush n.
kurum tutucu flue dust catcher n.
kurum imajı corporate image n.
Automotive
katalize kurum filtresi catalyzed soot filter n.
kurum birikimi carbon fouling n.
kurum kaynaklı vuruntu carbon knock n.
kurum vuruntusu carbon knock n.
Aeronautic
özellikle programlı uçuş yapan taşıyıcıların indirimli uçak biletlerinin ticaretini yapan kişi veya kurum consolidator n.
Marine
kurum düşmesini engelleyen branda smoke sail n.
Medical
anlaşmalı kurum in-network provider n.
anlaşmalı kurum/sağlık kuruluşu contracted health care provider n.
kurum hastanesi institutional hospital n.
sağlık kurum ve kuruluşları health institutions and organizations n.
Social Sciences
kurum içi girişimcilik intrapreneurship n.
Education
bir kurum tarafından mesafe olarak yakın bir alana yapılan okul catchment [british] n.
belirli bir süre boyunca aynı şirket veya kurum tarafından istihdam edildikten sonra elde edilen artırılmış güvenlik statüsü tenure [usa&canada] n.
akademik kurum academic institution n.
denklik veren kurum/kuruluş awarding body n.
diploma/sertifika veren kurum awarding body n.
ev sahibi kurum home institution n.
üniversite eğitiminin yerleşik gelenek ve uygulamalarına karşı çıkan grup veya kurum antiuniversity n.
(okul, üniversite gibi) kurum başkanı head of institution n.
akademik makalelerde yazarların her birinin ait olduğu kurum affiliation n.
oşinografik araştırmalar için federal hükümetten hibe alan kurum sea-grant college n.
üniversite öğrencilerinin geleneksel olmayan konuları çalışılabilmek için kurulan bağımsız ve lisanssız kurum free university n.
Linguistics
yeni kurum reconstruction n.
History
eski ingiltere'de manastırlara baskı kurmak suretiyle kralık gelirlerinin arttırılması amacıyla kurulmuş kurum augmentation court n.
Religious
kiliseyi ulusal kurum olarak resmen tanıma establishmentarianism n.
resmi ulusal kurum statüsü verilmiş (kilise) official adj.
Environment
çevre kirliliğine neden olan kimse veya kurum defiler n.
Military
abd ulaştırma komutanlığı dışında bir kurum tarafından taşınması gereken birlik, personel ve yük nonorganic transportation requirement n.
kitle imha silahlarının yayılmasının engellenmesi ve füze teslim sistemleri ile ilgili abd istihbarat topluluğu faaliyetlerinin odağı olan bir kurum nonproliferation center n.
kara kuvvetleri seyyar birlik ve kurum komutanlıkları army field commands n.
Librarianship
merkezi bir kurum tarafından bir kuruluşa ödünç verilen kitap koleksiyonu traveling library n.
Abbreviation
yeni zelanda'da sağlık harcamalarını denetleyen kurum che (crown health enterprise) n.
yurt içi veya yurt dışındaki ingiliz askeri personeli için kantin, dükkan vb. hizmet sağlayan kurum naafi (navy, army, and air force institutes) n.
beşeri bilimlerde araştırma, eğitim, koruma ve kamu programlarını destekleyen bağımsız bir federal kurum neh (national endowment for the humanities) n.
birleşik krallık'ta sınır yönetimi ile ilgilenen kurum ukba (uk border agency) n.
Archaic
borç veren kurum mountain n.
Slang
har vurup harman savuran kurum high roller n.
dar kafalı kurum çalışanı pig n.
British Slang
hayırsever bir kurum yararına yapılan kullanılmış eşya satışı/veya bu etkinlikte satılan şeyler jumbly n.
Star Wars
notsub nakliye şirketi kurum merkezi notsub shipping company corporate headquarters n.