scratch - Türkisch Englisch Wörterbuch

scratch

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Bedeutungen von dem Begriff "scratch" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 138 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
scratch n. çizik
I had long scratches on my arm from walking in the woods.
Ormanda yürüdüğüm için kolumda uzun çizikler vardı.

More Sentences
scratch v. kazımak
The two children scratched their names on the tree.
İki çocuk isimlerini ağaca kazıdılar.

More Sentences
scratch v. çizmek
I didn't have an eraser, so I had to scratch a misspelled word.
Silgim yoktu, bu yüzden yanlış yazılmış bir kelimenin üstünü çizmek zorunda kaldım.

More Sentences
scratch v. tırmalamak
I was playing with the cat when she accidentally scratched me.
Kediyle oynarken yanlışlıkla beni tırmaladı.

More Sentences
scratch v. kaşımak
All summer, I was scratching from the mosquito bites on my body.
Bütün yaz boyunca vücudumdaki sivrisinek ısırıkları yüzünden kaşınıp durdum.

More Sentences
scratch n. sıyrık
scratch n. çizinti
scratch v. karalamak
General
scratch n. kaşıma
The cat was showing his belly, so I gave it a good scratch.
Kedi karnını gösteriyordu, ben de onu bir güzel kaşıdım.

More Sentences
scratch n. sıfır
It will therefore have to be up to scratch.
Bu nedenle sıfıra kadar olması gerekecektir.

More Sentences
scratch n. tırmalama
Sometimes I hear the scratch of a raccoon on the window.
Bazen camda bir rakunun tırmalama sesini duyuyorum.

More Sentences
scratch v. kaşınmak
Is your dog scratching more than usual?
Köpeğiniz normalden daha fazla mı kaşınıyor?

More Sentences
scratch v. silmek
Scratch that idea.
Bu fikri sil.

More Sentences
scratch v. kaşımak
Why does the dog constantly scratch his ears?
Köpek neden sürekli kulaklarını kaşıyor?

More Sentences
scratch v. eşelemek
The dog scratched around the yard, looking for a bone.
Köpek kemik aramak için bahçeyi eşeledi.

More Sentences
scratch v. çıkarmak
I scratched him; he was too old to race for this league.
Ben onu çıkardım; bu ligde yarışmak için çok yaşlıydı.

More Sentences
scratch v. tırmalamak
The cat started to scratch the carpet.
Kedi halıyı tırmalamaya başladı.

More Sentences
scratch v. (fikri) rafa kaldırmak
Now we scratched the idea of going snowboarding.
Snowboard yapma fikrini rafa kaldırmış bulunuyoruz.

More Sentences
Technical
scratch n. çizik
During use, scratches or other damage may remain on the surface.
Kullanım sırasında yüzeyde çizikler veya başka hasarlar kalabilir.

More Sentences
Automotive
scratch n. çizik
It will help to cope with minor scratches and deep damage and heal the plant.
Küçük çizikler ve derin hasarlarla başa çıkmaya ve bitkinin iyileşmesine yardımcı olacaktır.

More Sentences
scratch v. çizmek
As he cut the steak, I could hear the knife scratching my new plate.
O bifteği keserken, bıçağın yeni tabağımı çizdiğini duyabiliyordum.

More Sentences
Cinema
scratch n. çizik
It’s best to use this method for smoothing out scratches on the back of your phone.
Telefonunuzun arkasındaki çizikleri düzeltmek için bu yöntemi kullanmak en iyisidir.

More Sentences
General
scratch n. gıcırdama
scratch n. cızırdama
scratch n. başlangıç çizgisi
scratch n. gıcırtı
scratch n. çizgi
scratch n. cızırtı
scratch n. spor başlama çizgisi
scratch n. tırmık
scratch n. çıtırtı
scratch n. başlama çizgisi
scratch n. çizinti
scratch n. kaşıma sesi
scratch n. alt uzuvlarda gelişen iltihaplı bir deri hastalığı
scratch n. kısa peruk
scratch n. kazıma sesi
scratch n. sıyırma sesi
scratch n. plak sesi
scratch n. gramofon sesi
scratch n. hiçbir şey
scratch n. önemsiz şey
scratch n. cesaret denemesi
scratch n. tatmin edici fiziksel durum
scratch n. tatmin edici performans
scratch n. kötü el yazısı
scratch n. hasar göstergesi
scratch n. hasar belirtisi
scratch n. küçük deri sıyrıkları
scratch v. tırmıklamak
scratch v. eşmek
scratch v. çizerek zarar vermek/berelemek
scratch v. bozmak
scratch v. oymak
scratch v. acele ile yazmak
scratch v. çekilmek
scratch v. yırtmak
scratch v. eşelenmek
scratch v. kurcalamak
scratch v. eşinmek
scratch v. tırnaklamak
scratch v. tırtıklamak
scratch v. cızırdamak
scratch v. yarıştan çekilmek
scratch v. (para) toplamak
scratch v. (para) bir araya getirmek
scratch v. (yüzeye) harf/şekil kazımak
scratch v. kalem darbeleri ile aşındırmak
scratch v. kalem ile üst üste vurarak aşındırmak
scratch v. tel fırça ile temizlemek
scratch v. pas çıkarma kalemi ile temizlemek
scratch v. (atı) dehlemek
scratch v. (kazmak, çukur açmak veya parçalamak için) pençe ya da pati kullanmak
scratch v. hayatını idame ettirmek
scratch v. kendi başının çaresine bakmak
scratch v. çok çalışarak para kazanmak
scratch v. tırnakları ile kazıyarak hayatını sürdürmek
scratch v. kazıma sesi çıkarmak
scratch v. tırmalama sesi çıkarmak
scratch v. plak çalmak
scratch v. sosyalleşememek
scratch v. topluma uyamamak
scratch v. adayın adını kendi parti pusulasına eklemek
scratch v. (bazı kart oyunlarında) sayı alamamak
scratch v. yüzeysel davranmak
scratch v. yüzeysel işlem uygulamak
scratch adj. derme çatma
scratch adj. avanssız
scratch adj. gelişigüzel
scratch adj. rastgele
scratch adj. acele ile toplanmış
scratch adj. farklı elementlerden oluşan
scratch adj. çeşitli etkenlerden meydana gelen
scratch adj. heterojen
scratch adj. iptal edilen
scratch adj. basit
scratch adj. kolay
scratch adj. sade
scratch adj. temel malzemeler ile yapılan
Politics
scratch v. (oy pusulasını) birden fazla adaya oy vermek için işaretlemek
scratch v. (birinin oyunu) bölmek
scratch v. (parti pusulasında yer alan) belirli isimlere oy vermeyi reddetmek
scratch v. (parti pusulasında) belirli isimlerin üzerini çizmek
Technical
scratch n. çizme
scratch n. karalama
scratch v. pürüzlendirmek
Computer
scratch n. boş
scratch adj. test veya geçici kullanım için bir makineye bağlı veri yapısı ile ilgili
scratch adj. test veya geçici kullanım için bir makineye bağlı veri kayıt ortamı ile ilgili
Automotive
scratch n. lastik izi
Medical
scratch n. yüzeyde gelişen çöküntü
Pathology
scratch n. sıyrık
Breeding
scratch n. tavuk yemi
Sport
scratch n. atma veya atlama
scratch n. boksörün dövüşe başlamak için yaklaşması gereken ring çizgisi
scratch n. yarışmacının başlama zamanı
scratch n. yarışmacının başlama yeri
scratch n. yarışmacının ilk sayısı
scratch n. yarıştan çekilen yarışmacı
scratch n. (bilardo) beyaz topu cebe düşürme
scratch n. (bilardo) oyun kurallarını ihlal eden vuruş
scratch n. kaza vuruşu
scratch n. kazara puan getiren vuruş
scratch v. (bilardo) beyaz topu cebe düşürmek
scratch v. beyaz topu cebe düşürerek puan almak
scratch adj. (yarışma veya yarışmacı) handikapsız
scratch adj. (takım) apar topar hazırlanmış
scratch adj. (takım) alelacele kurulmuş
scratch adj. (handikaplı spor) cezasız
Baseball
scratch n. kötü vuruş
scratch adj. (vuruş) yetersiz
scratch adj. (vuruş) kötü
Card
scratch n. (bazı kart oyunlarında) sıfır puan
Wagering
scratch n. yarışmacının geri çekilmesi
Slang
scratch n. para
scratch n. papel
scratch n. mangır
scratch v. iptal etmek

Bedeutungen, die der Begriff "scratch" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 336 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
from scratch adv. en baştan
We need to start from scratch.
En baştan başlamamız gerekiyor.

More Sentences
Colloquial
from scratch expr. sıfırdan
In 1948, we had to start again from scratch.
1948'de her şeye sıfırdan başlamak zorunda kaldık.

More Sentences
Idioms
start from scratch v. işe sıfırdan başlamak
We'll start from scratch.
İşe sıfırdan başlayacağız.

More Sentences
start from scratch v. sıfırdan başlamak
We are not starting from scratch.
Sıfırdan başlamıyoruz.

More Sentences
Medical
cat scratch disease n. kedi tırmığı hastalığı
Cat scratch disease is a very different infection from toxoplasmosis.
Kedi tırmığı hastalığı toksoplazmozdan çok farklı bir enfeksiyondur.

More Sentences
General
from scratch n. başından
scratch paper n. karalama kağıdı
scratch coat n. kaba sıva
scratch pad n. not defteri
scratch hardness n. çizinti sertliği
old scratch n. şeytan
scratch coat n. çarpı
scratch paper n. müsvedde kağıdı
scratch tickets n. kazı kazan
scratch tickets n. kazı kazan bileti
scratch-off ticket n. kazı kazan bileti
scratch-off ticket n. kazı kazan
scratch card n. kazı kazan kartı
scratch game n. kazı kazan
scratch game n. kazı kazan kartı
scratch ticket n. kazı kazan kartı
scratch ticket n. kazı kazan
scratch-and-win n. kazı kazan kartı
scratch-and-win n. kazı kazan
scratch-it n. kazı kazan
scratch-it n. kazı kazan kartı
scratch off n. kazı kazan kartı
scratch ticket n. kazı kazan bileti
scratch-and-win n. kazı kazan bileti
scratch-it n. kazı kazan bileti
scratch game n. kazı kazan bileti
scratch off n. kazı kazan bileti
scratch and sniff card n. kazı-kokla kartı
scratch-back n. sırt kaşıyıcısı
scratch cradle n. kedi beşiği oyunu
scratch wig n. kısa peruk
scratch a living and pay one's bills v. geçim derdine düşmek
scratch the surface v. ilk adımı atmak
scratch out v. kazıyarak yok etmek
start from scratch v. (bir yarışta) hareket çizgisinden koşuya başlamak
scratch along v. kazımak
scratch out v. çizmek
scratch about v. eşelemek
scratch out v. kazımak
scratch out v. üstünü çizmek
scratch together v. zar zor biriktirmek
scratch out v. karalamak
scratch together v. zar zor para biriktirmek
scratch out v. kazıyarak çıkarmak
scratch one's head v. kafasını kaşımak
scratch one’s face v. yüzünü tırmalamak
scratch someone's back v. birinin sırtını kaşımak
scratch a ticket v. oy pusulasından bir veya daha fazla adayın ismini çıkarmak
scratch a ticket v. oy pusulasındaki isimlere oy vermeyi bütünüyle reddetmek
scratch a ticket v. seçim listesinde oynama yapmak
scratch [obsolete] v. gruba almamak
scratch [obsolete] v. kulüpten uzaklaştırmak
scratch [obsolete] v. ayrıştırmak
scratch [obsolete] v. kulüpten atmak
scratch-proof adj. çizilmez
scratch-off adj. kazınabilir tabakaya ait
scratch-off adj. kazınabilir tabaka ile ilgili
Phrasals
bring up to scratch v. belli bir düzeye getirmek
bring up to scratch v. belli bir standarda getirmek
scratch away v. çizerek zarar vermek/berelemek
scratch someone out v. (birinin isimini) (listeden vb) çıkarmak
scratch something away v. kazıyarak çıkarmak/sıyırmak
scratch around for something v. bir şeyi bulmak umuduyla toprağı eşelemek
scratch something up v. bir şeyi çizmek/kazımak
scratch someone from something v. (birinin isimini) (listeden vb) çıkarmak
scratch about for something v. bir şeyi bulmak umuduyla toprağı eşelemek
scratch at v. kaşımak
scratch something v. (bir şeyin yüzeyini vb) çizmek
scratch something v. bir şeyi çizmek
scratch along v. kıt kanaat geçinmek
scratch along v. iki yakayı bir araya getirememek
scratch along v. zar zor geçinmek
scratch from (something) v. (bir şeyi) bir yüzeyden kazımak/kazıyarak çıkarmak
scratch from (something) v. (bir şeyi) listeden çıkarmak/elemek
scratch from (something) v. (bir şeyin) listeden üstünü çizmek
scratch for (oneself) v. başkasına muhtaç olmamak
scratch from v. listeden çıkarmak/elemek
scratch around v. molozları, kayaları, toprağı eşelemek
scratch up v. yüzeyine/derisine zarar vermek
scratch up v. berelemek
scratch around v. didik didik aramak
scratch up v. bir araya getirmek
scratch around v. molozların, kayaların, toprağın altında (bir şey) aramak
scratch up v. bulup buluşturmak
scratch back v. sırtını sıvazlamak
scratch at (something) v. (bir şeyi) tırmalayıp durmak
scratch away at (something) v. (bir şeyi) tırmalamak
scratch at (something) v. (bir şeyi) kaşıyıp durmak
scratch around v. toprağı eşeleyip (bir şey) bulmaya çalışmak
scratch back v. karşılığında iyilik bekleyerek bir iyilik yapmak
scratch for (oneself) v. başkasının eline bakmamak
scratch up v. tırmalamak
scratch away at (something) v. (bir şeye) çizerek zarar vermek
scratch from v. listeden üstünü çizmek
scratch up v. (yüzeyini) çizmek
scratch for (oneself) v. kendi kendine yetmek
scratch back v. sırtını kaşımak
scratch back v. yağ çekmek
scratch around v. dikkatlice aramak
scratch away at (something) v. (bir şeyin) yüzeyini kazımak
scratch around v. ciddi ciddi/adamakıllı aramak
scratch up v. toplamak
scratch from v. bir yüzeyden kazımak/kazıyarak çıkarmak
scratch up v. sıyırmak
scratch for (oneself) v. kendi kendini idare etmek
Proverb
you scratch my back and I scratch yours sen beni destekle ben de seni destekleyeyim
you scratch my back and I scratch yours sen bana yardım et ben de sana yardım edeyim
Colloquial
chicken scratch n. karga burga yazı
scratch one's head v. kafası karışmış olmak
scratch one's head v. ne yapacağını bilememek
make from scratch v. sıfırdan yapmak
scratch off v. yazıvermek
scratch out v. listede üstünü çizmek
scratch out v. kıt kanaat geçinmek
scratch off v. kazıyıp silmek
scratch out v. listeden silmek/çıkarmak
scratch out v. zar zor yaşamak/geçinmek
scratch off v. listeden çıkarmak
scratch off v. karalayıvermek
scratch off v. kazı kazan kazımak
scratch off v. listeden silmek
scratch off v. kazıyarak temizlemek
scratch off v. kazıyıp çıkarmak
scratch off v. kazıyıvermek
scratch out v. tırnaklarıyla kazımak
scratch off v. listede üstünü çizmek
scratch off v. şans bileti kazımak
scratch out v. listeden kaldırmak
scratch off v. listeden kaldırmak
scratch off v. çiziktirmek
scratch off v. kazıyıp soymak
from scratch expr. silbaştan
from scratch expr. en başından
from scratch expr. ilk basamaktan
from scratch expr. hiçten
not up to scratch expr. yetersiz
Idioms
handwriting like chicken scratch n. kargacık burgacık el yazısı
you scratch my back and i'll scratch yours n. al gülüm ver gülüm
scratch sheet n. at yarışı bülteni
scratch sheet n. bahis oynayacaklar için yarış atları ve jokeylerle ilgili detaylı bilgi veren bir yayın
start from scratch v. hiçten başlamak
scratch the surface v. yüzeyde kalmak
scratch someone's back v. birine yağ çekmek
scratch someone's eyes out v. gözünü oymak
scratch the surface v. derinlere inmemek
start from scratch v. işe en başından başlamak
start over from scratch v. sıfırdan başlamak
scratch somebody's eyes out v. yüzünü gözünü parçalamak
scratch somebody's eyes out v. gözünü çıkarmak
start something from scratch v. en baştan başlamak
bake something from scratch v. sıfırdan başlamak
start from scratch v. en baştan başlamak
bake something from scratch v. en baştan başlamak
make something from scratch v. sıfırdan başlamak
do something from scratch v. sıfırdan başlamak
do something from scratch v. en baştan başlamak
make something from scratch v. en baştan başlamak
start something from scratch v. sıfırdan başlamak
scratch one's head v. anlamamak
scratch build v. sıfırdan yapmak
be not up to scratch v. yetersiz olmak
be not up to scratch v. hayal kırıklığı olmak
be not up to scratch v. beklendiği gibi olmamak
be not up to scratch v. pek iyi olmamak
be not up to scratch v. tatmin/memnun edici olmamak
be not up to scratch v. yeterli olmamak
have writing like chicken scratch v. kargacık burgacık bir el yazısı olmak
have handwriting like chicken scratch v. el yazısı kötü/çirkin olmak
have handwriting like chicken scratch v. el yazısı karınca duası gibi olmak
have writing like chicken scratch v. el yazısı okunaksız olmak
have writing like chicken scratch v. el yazısı karınca duası gibi olmak
have handwriting like chicken scratch v. kargacık burgacık bir el yazısı olmak
have handwriting like chicken scratch v. el yazısı okunaksız olmak
have writing like chicken scratch v. el yazısı kötü/çirkin olmak
scratch your head v. kafası karışmış olmak
scratch your head v. kafasını kaşımak
scratch your head v. ne yapacağını bilememek
scratch your head v. derin derin düşünmek
scratch the surface (of something) v. (bir şeyin) üzerinden yüzeysel olarak geçmek
scratch your head v. kafa yormak
scratch the surface (of something) v. (bir şeyin) derinine inmemek
scratch the surface (of something) v. (bir şeyi) yüzeysel olarak yapmak
come up to scratch v. beklentiyi karşılamak
be up to scratch v. memnun edici olmak
come up to scratch v. tatmin edici olmak
be up to scratch v. tatmin edici olmak
be up to scratch v. yeterli olmak
come up to scratch v. memnun edici olmak
come up to scratch v. yeterli olmak
be up to scratch v. beklentiyi karşılamak
up to scratch expr. iyi halde
up to scratch expr. beklenen veya istenilen durumda
up to scratch expr. iyi durumda
up to scratch expr. istenilen durumda
up to scratch expr. beklenen durumda
like tryin' to scratch your ear with your elbow expr. deveye hendek atlatmak kadar zor
like tryin' to scratch your ear with your elbow expr. imkansız
not up to scratch expr. iyi değil
not up to scratch expr. yetersiz
not up to scratch expr. etkisiz
not up to scratch expr. iyi değil
not up to scratch expr. yetersiz
not up to scratch expr. etkisiz
scratch (something) and you'll find (something else) expr. (bir şeyi) eşelersen altlarda (başka bir şeyler) bulursun
scratch a and you’ll find b expr. her a'nın içinde bir b yatar
scratch (something) and you'll find (something else) expr. (bir şeyi) eşelersen altından büyük ihtimalle (başka bir şey) çıkar
scratch a ... and find a … expr. bir şeye yakından bak, iç yüzünü gör
scratch a and you’ll find b expr. a'ya biraz yakından bakarsan içinde yatan b'yi göreceksin/görürsün
scratch a ... and find a … expr. bir şeyi eşele, altında yatanı bul
scratch a and you’ll find b expr. her a'nın içinde bir b saklıdır
scratch (something) and you'll find (something else) expr. (bir şeyi) yakından incelersen büyük ihtimalle altından (başka bir şey) çıkar
(one's) handwriting is like chicken scratch expr. (birinin) el yazısı karmakarışık
(one's) writing is like chicken scratch expr. (birinin) el yazısı karmakarışık
(one's) writing is like chicken scratch expr. (birinin) el yazısı karınca duası gibi
(one's) handwriting is like chicken scratch expr. (birinin) el yazısı kötü/çirkin
(one's) handwriting is like chicken scratch expr. (birinin) el yazısı karınca duası gibi
(one's) writing is like chicken scratch expr. (birinin) el yazısı okunaksız
(one's) handwriting is like chicken scratch expr. (birinin) el yazısı kargacık burgacık
(one's) handwriting is like chicken scratch expr. (birinin) el yazısı okunaksız
(one's) writing is like chicken scratch expr. (birinin) el yazısı kötü/çirkin
(one's) writing is like chicken scratch expr. (birinin) el yazısı kargacık burgacık
like trying to scratch your ear with your elbow expr. havanda su dövmek gibi
like trying to scratch your ear with your elbow expr. deveyi iğne deliğinden geçirmek gibi
like trying to scratch your ear with your elbow expr. imkansız
like trying to scratch your ear with your elbow expr. yapılması çok zor
like trying to scratch your ear with your elbow expr. deveye hendek atlatmak kadar zor
scratch a and you'll find b expr. (bir şeyi) eşelersen altından büyük ihtimalle (başka bir şey) çıkar
scratch a and you'll find b expr. (bir şeyi) eşelersen altlarda (başka bir şeyler) bulursun
scratch a and you'll find b expr. (bir şeyi) yakından incelersen büyük ihtimalle altından (başka bir şey) çıkar
Speaking
do from scratch expr. sıfırdan yapmak
you scratch my back and I'll scratch yours expr. sen beni kollarsan ben de seni kollarım
I'll scratch your back if you scratch mine expr. seni beni kolla ben seni kollayayım
I'll scratch your back if you scratch mine expr. sen beni kollarsan ben de seni kollarım
you scratch my back and I'll scratch yours expr. sen beni kolla ben seni kollayayım
you put a scratch on my car expr. arabamı çizmişsin
did you make it from scratch? expr. sıfırdan mı yaptın?
Trade/Economic
scratch paper n. karalama kağıdı
scratch paper n. müsvedde kağıt
Industry
scratch 'n' sniff adj. (ürün) kazı ve kokla özellikli
scratch and sniff adj. (ürün) kazı ve kokla özellikli
Technical
scratch pool n. karalama havuzu
scratch file n. çalışma kütüğü
scratch hardness n. çizilme sertliği
scratch set n. karalama kümesi
ntms scratch media label library n. ntms karalama ortamı etiket kütüphanesi
scratch tape n. yaz-boz şeridi
scratch control n. yaz-boz denetimi
scratch-pad memory n. hızlı işlem belleği
scratch cassette n. yaz-boz kaseti
scratch tape n. yaz-boz teybi
scratch filter n. parazit süzgeci
scratch-free polishing n. kazımasız cilalama
scratch tools n. kazıma aygıtları
scratch hardness n. kazıma sertliği
scratch filter n. hışırtı süzgeci
scratch hardness n. çizinti sertliği
scratch test n. kazınma deneyi
slight scratch n. hafif kazıntı
pin scratch n. iğne çiziği
cat scratch n. ince dikey yüzey çizgisi
fine scratch n. ince çizik
healed-over scratch n. kapanmış çizik
scratch brushing n. sert fırçalama
scratch resistant coatings n. çizik dirençli kaplamalar
scratch trace n. çizik dağlama izi
scratch-resistance n. çizik direnci
scratch test n. çizme deneyi
scratch-induced damage n. çizik ilişkili hasar
roller scratch n. merdane çiziği
scratch hardness n. kazıntı sertliği
determination of adhesion by a scratch test n. çizik deneyi ile yapışmanın belirlenmesi
scratch resistance n. çizilmeye mukavemet
scratch test n. çizik testi
needle scratch n. iğne hışırtısı
needle scratch n. yüzey gürültüsü
needle scratch n. yüzey hışırtısı
needle scratch n. tıslama sesi
scratch resistant adj. çizik dirençli
Computer
scratch tape n. boş bant
scratch file n. geçici kütük
scratch files n. geçici dosyalar
scratch tape n. yaz-boz şeridi
scratch control n. yaz-boz denetimi
scratch cassette n. yaz-boz kaseti
scratch tape n. yaz-boz teybi
scratch pad n. geçici depolamada kullanılan dahili bellek
Informatics
scratch file n. çalışma dosyası
scratch diskette n. çalışma disketi
scratch file n. geçici kütük
Telecom
scratch pad n. yaz boz tahtası
Textile
scratch brush n. tel fırça
chicken scratch n. pötikareli kumaş üzerine yapılan bir tür kanaviçe nakışı
Construction
scratch hardness tester n. kazıma sertlik test cihazı
surface scratch hardness n. yüzey çizilme sertliği
scratch coat n. kaba sıva
scratch coat n. birinci sıva
scratch coat n. ilk el altlık sıva
scratch building n. sıfırdan bina
scratch coat n. sıyırma katı
Woodworking
scratch resistance n. çizilme mukavemeti
scratch awl n. yontma bizi
Automotive
scratch remover n. çizik çıkarıcı
scratch remover n. çizik giderici
scratch remover n. çizik giderici
Medical
scratch oneself n. kaşınma
scratch test n. cilt üzerinde alerji testi
Psychology
visuospatial scratch pad n. görsel-mekansal yazboz
Veterinary
cat-scratch fever n. kedi tırmalamasıyla bulaşan, titreme, hafif ateş ve lenf şişmesi yapan bakteriyel hastalık
cat-scratch fever n. kedi tırmığı hastalığı
Food Engineering
scratch-made adj. hazır karışımlar ve malzemeler kullanılmadan orijinal malzemeleriyle en baştan hazırlanan
Botanic
scratch grass n. madımak benzeri tek yıllık bir bitki
scratch grass n. yoğurt otu
Breeding
chicken scratch n. bir tür tavuk yemi tahıl karışımı
scratch feed n. tavuk yemi
Geology
fault scratch n. fay çiziği
Sport
scratch race n. bitiş çizgisine ulaşan ilk kişinin kazandığı yarış türü
scratch race n. çizgi yarışı
scratch team n. farklı alanlarda oynayan oyunculardan meydana gelen toplama takım
scratch line n. füze fırlatma çizgisi
scratch race n. pist yarışı
scratch line n. başlangıç çizgisi
scratch line n. atlayış çizgisi
standard scratch score n. sıfır handikaplı bir golf oyuncusunun yaptığı vuruş sayısı
standard scratch score n. (golf) standart sıfır handikap skoru
Baseball
scratch hit n. yetersiz vuruş
scratch hit n. kötü vuruş
Wagering
scratch-off n. kazı kazan bileti
Cinema
scratch video n. bir kolaj tekniği
Slang
scratch (rap slang) n. para
scratch that expr. neyse vazgeçtim/geri alıyorum/yok yok (vazgeçtim öteki olsun anlamında)
scratch it expr. boşver gitsin