boya - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

boya



Bedeutungen von dem Begriff "boya" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 30 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
boya color n.
boya dye n.
boya paint n.
boya colour n.
General
boya coloring n.
boya colouring n.
boya dye n.
boya paint n.
boya tinction n.
boya stain n.
boya colour n.
boya polish n.
boya color n.
boya tinct [obsolete] n.
boya lit [scotland] n.
boya stainer n.
boya dyed adj.
Technical
boya stain n.
boya paint n.
boya colour n.
boya color n.
boya coat n.
boya dyestuff n.
boya primer n.
Automotive
boya paint n.
boya coat n.
boya lacquer n.
Aeronautic
boya coating n.
Medical
boya dye n.
Food Engineering
boya dye n.

Bedeutungen, die der Begriff "boya" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 500 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
beyaz boya whitewash n.
General
son kat boya finish n.
boya sanayii dyeing industry n.
boya kalemi crayon n.
boya kabı dye beck n.
kromat sarısı boya chrome n.
astar boya priming n.
boya (saçı hafifçe boyamak için kullanılan) rinse n.
metal boya metallic paint n.
pastel boya pastel n.
boya badana paint and white wash n.
son kat boya (boyanmış yüzeyde) topcoat n.
disazo boya disazo dye n.
sprey boya ile duvarlara yazan kimse tagger n.
boya kutusu paintbox n.
palet (boya için) palette n.
boya rulosu paint roller n.
kireç boya distemper n.
siyah boya blacking n.
göz kamaşmasını önlemek için göz altına sürülen siyah boya eyeblack n.
siyah boya black n.
parlatmak boya glaze n.
arsenikli yeşil boya paris green n.
astar boya filler n.
yol yol boya streak n.
bitkisel boya vegetable dye n.
boya tabakası paint coat n.
koyu kırmızı boya lake n.
bir tür doğal boya crocetin n.
beyaz boya whitewash n.
löko küp boya leuco vat dye n.
emaye boya enamel paint n.
püskürtme boya spray paint n.
tabaka (boya) coat n.
boya ağacı dye wood n.
boya (ayakkabı) polish n.
fosforlu boya luminous paint n.
yağlı boya oil color n.
boya lekesi blotch n.
ince boya tabakası wash n.
palet (boya) palette n.
boya teknesi dye vat n.
birincil boya primary stain n.
tutkallı boya latex paint n.
toz boya paint powder n.
mor boya cudbear n.
mum boya çalışması crayon n.
astar boya primer n.
boydan boya avrupa yolu tem n.
boya pekiştirici macun gambier n.
tutkallı boya distemper n.
reçineli boya lac dye n.
bir kat boya coat of paint n.
boya katır tırnağı woadwaxen n.
toz boya pigment n.
üstü kapalı, üç yanı açık ve evin bir cephesinde boydan boya uzanan balkon veranda n.
mum boya crayon n.
mum boya ile yapılan resim crayon n.
boya çözeltisi dye solution n.
fosforlu boya luminescent paint n.
boya maddesi dyestuff n.
boya teknesi dye beck n.
siyah boya sepia n.
boya kabı dye back n.
boya çıkarıcı dye remover n.
bir tür boya tempera n.
boya tabancası paint spray gun n.
düzgün boyayan boya levelling dye n.
astar boya couch n.
kırmızı boya cochineal n.
boya maddesi pigment n.
alüminyum boya aluminium paint n.
astar boya undercoat n.
boya teknesi dye back n.
bir boya damlası a blob of paint n.
boya kökü madder n.
metalik boya metallic paint n.
boya kökü madder root n.
boya kabı dye vessel n.
boya maddesi tinction n.
yarı mat boya semigloss n.
yağlı boya painting n.
sulu boya watermark n.
mavi ve siyah arası renklerde bir boya türü nigrosine n.
boya satıcısı colorman n.
boya satıcısı colourman n.
boya satıcısı paint salesman n.
tutkallı boya destemper n.
boya esası vehicle n.
pullanma (boya) paint peeling n.
boya raspası paint scraper n.
boya püskürtme paint spraying n.
boya tabancası paint spraying pistol n.
boya tabancası paint blaster n.
boya püskürtme kabini paint spraying booth n.
boya fırçası paintbrush n.
boya fırçası paint brush n.
boya püskürteci paint blower n.
boya işi paintwork n.
boya sıyırıcı paint stripper n.
boya ekibi painting crew n.
boya kurutucu paint drier n.
boya tabancası paint gun n.
boya işi paint work n.
boya püskürtme makinesi paint spraying machine n.
boya yağı paint oil n.
plastik boya kabı paint pot n.
püskürtme boya kabini paint spraying booth n.
boya sökücü paint remover n.
boya püskürtme memesi painting nozzle n.
boya çıkarıcı paint stripper n.
boya atölyesi paint shop n.
statik boya static paint n.
boya eldiveni paint glove n.
boya astarı clearcole n.
renkli boya colored paint n.
boya eki kusuru crawl n.
boya katı coat n.
dezenfektan boya disinfectant paint n.
kalınlaşmış boya fatty paint n.
has boya fast dye n.
ilk boya katı first coat n.
solmaz boya fast dye n.
altın boya gold paint n.
sarı yaldız boya gold bronze paint n.
boya göre ağırlık weight-for-height n.
püskürtme boya gun-sprayed paint n.
beziryağlı boya linseed oil paint n.
ince püskürtme boya katı mist coat n.
akımgeçirmez boya nonconducting paint n.
pastel boya kalemi pastel n.
hazır boya prepared paint n.
toz boya powder paint n.
(boya) kuersitrin quercitrin n.
boya teknesi vat n.
aslında koyu renk saçı olup boya ile açmış kadın bottle blonde n.
boya ve dekorasyon painting and decorating n.
yağlı boya resim oil painting n.
yağlı boya tablo oil painting n.
sulu boya watercolor paint n.
saçların tonunu sarımsıdan mavimsiye döndüren boya blue rinse n.
saçların tonunu sarımsıdan mavimsiye döndüren boya blue hair n.
sulu boya tempera n.
sulu boya resim tempera n.
sulu boya water color n.
yağlı boya kalemi grease pencil n.
yağlı boya taklidi resim oleograph n.
yağlı boya oil paint n.
yağlı boya resim tahtası panel-board n.
yağlı boya resim painting n.
güney amerika yerlilerinin yüzlerine sürdükleri kırmızı renkte bir boya chica n.
boydan boya fermuarlı cüzdan zip around wallet n.
ıslak boya wet paint n.
ıslak boya üstüne ıslak boya kullanma tekniği wet-on-wet painting technique n.
dip boya root dye/touch-up n.
bir kutu boya a tin of paint n.
pastel boya crayon n.
yağlı boya resim sergisi oil painting exhibition n.
boya tenekesi paint can n.
boya kovası paint can n.
boya kutusu paint can n.
boya lekesi stain of dye n.
boya lekesi dye stain n.
karşıt boya counterstain n.
bir önceki boyaya uygulanan ikinci boya counterstain n.
boya fabrikası paint factory n.
boya topu paintball n.
boya maskesi paint mask n.
bir damla boya a drop of paint n.
ahşap boya fırçası wooden paint brush n.
guaj boya poster paint n.
boya savaşı paint war n.
tropik boya ağacı caliatour [old-fashioned] n.
tropik boya ağacı calliature [old-fashioned] n.
boya kutusu paint bucket n.
bulutlu veya eksik tanımlanmış boya izi nebulation n.
boydan boya yüzme tranation [obsolete] n.
boydan boya seyahat etme traversal n.
boya kazanı keir n.
boya maddesi lit [scotland] n.
son kat boya bloom n.
lekeli bir görünüm elde etmek için kullanılan boya fırçası mottler n.
siyah boya link [obsolete] n.
boya lekesi glob n.
boya sıçraması glob n.
parlak boya gloss n.
boya tüpleri paint tubes n.
yeşil boya green n.
(paintball) silaha takılmadan önce boya toplarının yerleştirildiği tüp guppy n.
uzun ömürlü boya one shot n.
uzun ömürlü boya one-shot n.
koruyucu tabaka (boya, cila) overcoating n.
koruyucu kaplama (boya, cila) overcoating n.
(boya, vernik ile) kaplanan alan coverage n.
pastel boya kartonu crayon board n.
kimyasal ürün ve boya tüccarı dry-salter [uk] n.
kimyasal ürün ve boya ürünleri drysaltery [uk] n.
kimyasal ürün ve boya ticareti drysaltery [uk] n.
genellikle siyah, gri veya kahverengi olup kil ve grafitten üretilen pastel boya conte n.
boya edilen liken crottles n.
yağlı boya tahtası panel n.
yağlı boya tahtasına yapılan resim panel n.
turuncu renk veren pigment veya boya orange n.
roccella ve lecanora cinsi likenlerden elde edilen boya maddesi orchel n.
esas olarak roccella cinsi likenlerden elde edilen mor renkli bir boya maddesi orseille n.
esas olarak roccella cinsi likenlerden elde edilen mor renkli bir boya maddesi orselle n.
mat veya yarı mat boya üzerindeki parlak nokta shiner n.
sübstantif boya substantive color n.
doğrudan kendi rengini gösteren boya substantive color n.
sabit boya substantive color n.
direkt boya substantive color n.
sübstantif boya substantive dye n.
sabit boya substantive dye n.
direkt boya substantive dye n.
selüloz liflerine uygulanan bir boya çeşidi substantive dye n.
(boya) çözelti formdaki madde ile lif arasındaki etkileşim substantivity n.
boya çekmek shoot up v.
tutkallı boya ile boyamak distemper v.
vurmak (boya vb'ni) apply v.
boya almak take paint wood v.
gelişigüzel boya vurmak slap paint on v.
püskürtmek (püskürteçle/boya tabancasıyla/spreyle) spray v.
kabarıp dökülmek (boya tabakaları vb) flake off v.
sadece gereken yerlere boya vurarak bir şeyin görünümünü düzeltmek touch something up v.
mum boya ile resim yapmak crayon v.
kabarıp dökülmek (boya tabakaları vb) flake away v.
damlatmak (boya vb) splatter v.
ince boya tabakasıyla kaplamak wash v.
kireç boya sürmek distemper v.
inceltmek (boya) reduce v.
boya sürmek splash v.
bir tabaka (boya vb) sürmek coat v.
boydan boya geçmek go across v.
sıyrılmak (ağacın kabuğu/insanın derisi/boya vb) peel v.
boydan boya kesmek cut down v.
boya soyulmak (paint) peel v.
boya sürmek put on paint v.
boya sürmek apply paint v.
boya ile resmini yapmak paint v.
boya vurmak put on paint v.
boya vurmak apply paint v.
(boya) astar vurmak prime v.
boya kusmak bleed v.
boya renklendirmek colour v.
boya renklendirmek color v.
boya inceltmek thin a paint v.
sulu boya yapmak paint watercolor v.
boya tabancasıyla boyamak airbrush v.
(yeni boya) özellikle nem nedeniyle donuklaşmak blush v.
boya, yağ ile kirletmek borm [dialect] v.
(boya, yapışkan) jelleşmek liver v.
(boya, yapışkan) kalınlaşıp lastik gibi olmak liver v.
boydan boya geçmek overgang [scotland] v.
kızıl kahve boya uygulamak russet v.
(nem, boya) ile sırılsıklam etmek imbue v.
kırmızı boya ile boyamak ingrain [obsolete] v.
(deri olarak işlenecek posta) kanatlı çarklı boya teknesinde işlem uygulamak paddle v.
birden fazla boya ile renklendirmek polychromize [us] v.
birden fazla boya ile renklendirmek polychromise [uk] v.
(deriyi, postu) çarklı boya teknesinde işlemek paddle v.
(boya) yayılmak flow v.
sıvı, boya veya ışıkla kaplamak perfuse v.
sıvı, boya veya ışık yaymak perfuse v.
sprey boya uygulamak spray-paint v.
sprey boya ile işlem yapmak spray-paint v.
sprey boya ile yazmak spray-paint v.
(kitap sayfasının dış kenarlarına) noktalar şeklinde boya püskürtmek sprinkle v.
alelade boya sürmek squiggle v.
(kumaş) boya vermek run v.
boydan boya serilmiş laid edge to edge adj.
yol yol boya streaked adj.
ülkeyi boydan boya geçen cross country adj.
substantif (boya) substantive adj.
sabit (boya vb) indelible adj.
ıslak (boya) tacky adj.
karanlıkta ışık saçan (fosforlu boya gibi) luminous adj.
(boya) direkt substantive adj.
(boya) düzgünsüz unlevel adj.
(boya) kurumamış wet adj.
boya maddesi coloring matter adj.
şehri bir boydan diğer boya kesen crosstown adj.
ıslak (boya) tackey adj.
boydan boya kat edilebilir traversable adj.
(yüzeye boya damlatmada olduğu gibi) çok renkli bir dekoratif etkiye sahip olan broken adj.
(boya) damlacık şeklinde guttiform adj.
(cila veya boya) yarı parlak semigloss adj.
(cila veya boya) mat semigloss adj.
ülkeyi boydan boya geçen cross-country adj.
boydan boya thoroughly adv.
boydan boya uzanarak longitudinally adv.
boydan boya from end to end adv.
boydan boya all along adv.
boydan boya dripping adv.
Phrasals
çevresini dolanmadan boydan boya geçmek cut across v.
boydan boya/bir uçtan bir uca seyahat etmek travel across v.
testereyle boydan boya kesmek saw through something v.
(bir şeye) (yağ/boya vb) sürmek plaster something with something v.
(arabayla) boydan boya geçmek drive across v.
(pantolona/gömleğe vs) (boya vb) bulaşmak rub off onto v.
(bir yeri) boydan boya hızla gezmek cruise through (something) v.
bir yeri boydan boya hızla gezmek cruise through v.
(bir şeyi) boydan boya yırtıvermek tear through (something) v.
-i boydan boya yırtıvermek tear through v.
bir şeyi tümüyle/boydan boya sulamak water something down v.
-den kabarıp dökülmek (boya tabakaları) flake off of v.
(bir şeyden) kabarıp dökülmek (boya tabakaları) flake off of (something) v.
(bir şeyi) boydan boya geçmek go across (something) v.
(bir şeyi) boydan boya geçip (birine/bir şeye) ulaşmak/varmak go across (something) to (someone or something) v.
boydan boya geçip (birine/bir şeye) ulaşmak/varmak go across to v.
testereyle boydan boya kesmek saw through v.
(bir şeyi/bir yeri) boydan boya/uçtan uca gezmek travel across (something or some place) v.
(bir şeyi/bir yeri) boydan boya geçmek travel across (something or some place) v.
(bir şeyi/bir yeri) boydan boya/baştan sona geçmek travel through (something or some place) v.
(bir şeyi/bir yeri) boydan boya/baştan başa yürümek walk across (something or some place) v.
Colloquial
badana boya a lick of paint n.
parmak boya günü finger-painting day n.
çin kökenli yeşil bitkisel boya green indigo n.
ne kadar boyarsan boya hala aynı saçmalık no matter how thin you slice it, it's still baloney expr.
Idioms
çin'de üretilen parlak yeşil bir bitkisel boya chinese green n.
biyolojik leke olarak kullanılan koyu kırmızı/kızıl boya scarlet red n.
(bir yeri) boydan boya the length and breadth of (something) n.
boydan boya geçmek cover ground v.
boydan boya the length and breadth of expr.
eğer anlatacak iyi/parlak bir şeyin yoksa, palavrayla/abartıyla gözlerini boya/ikna et if you can't dazzle them with brilliance, baffle them with bull expr.
Speaking
resimleri boya color the pictures expr.
Trade/Economic
boya sanayii paint industry n.
boya sektörü paint industry n.
boya endüstrisi paint industry n.
gün ışığında parlayan bir pigment ve boya markası day-glo® n.
Law
(para destesinin arasına konan) boya paketi dye pack n.
Industry
siyah kaşu bitkisinden elde edilen boya hammaddesi japan earth n.
şekeri şurup veya boya maddesi içinde tavada döndüren makine operatörü grosser n.
boya fuları padder n.
Technical
film üzerindeki boya, vernik vb. kaynaklı yumru veya parçacık nib n.
ışıklı boya electroluminescent paint n.
ışıklı boya light emitting coat n.
açık boya tincture n.
aerosol boya aerosol paint n.
ak boya white paint n.
ak boya leuco base n.
akustik boya acoustical paint n.
alkali boya basic dye n.
alt kat (boya) prime coat n.
altın boya gold paint n.
altın renkli boya gold paint n.
altın yaldız boya gold bronze paint n.
altkat boya body coat n.
alüminyum boya aluminium paint n.
ana boya stock liquor n.
ana boya stock dye n.
anilin boya aniline dye n.
antikorozif boya anticorrosive paint n.
antistatik boya antistatic paint n.
aside dayanır boya acid-resisting paint n.
astar boya priming n.
astar boya prime paint n.
astar boya primer n.
astar boya priming colour n.
astar boya wash primer n.
astar boya body coat n.
astar boya anticorrosive paint n.
ateşe dayanır boya fire-resistant paint n.
azoik boya azo dye n.
azoik boya ice dyestuff n.
azoik boya azoic dye n.
azoik boya ice colour n.
bakteri öldürücü boya bactericidal paint n.
basınçlı boya kabı pressure paint pot n.
(boya astar cila) kaplama coating n.
boya kazanı dyeing boiler n.
boya soğurumu dye absorption n.
boya maddesi olarak kullanılan cıva sülfür vermilion n.
boya banyosu dye liquor n.
boya sistemi seçimi choice of paint system n.
boya mordanı dye mordant n.
boya tabakası plaint skin n.
boya kazanı kier n.
boya çıkarıcılar paint removers n.
boya geciktirici dye retarder n.
boya sisi paint mist n.
boya makaslama shear-to-length n.
boya ve ilgili malzemelerin uygulanması application of paints and related products n.
boya fıçısı vat n.
boydan boya giden cer tertibatı continuous draw-gear n.
boya banyosu dye bath n.
boya püskürtme kabıni paint spraying booth n.
boya bazı dye base n.
boya değirmeni paint mill n.
boya verimi dye yield n.
boya penetrasyon deneyi dye penetration test n.
boya giringen deneyi dye penetrant test n.
bir boya filmi veya kabuk altında ip gibi kıvrıntılı olarak yürüyen korozyon olayı filiform corrosion n.
boya tabancası paint sprayer n.
boya sanayi dyeing industry n.
boya püskürtücüsü paint spray gun n.
boya fuları dye padder n.
boya astarı ground laying n.
boya alma yeteneği receptivity for dyes n.
boya buharı paint mist n.
boya alış gücü absorptive power n.
boya kazanı dyeing machine n.
boya astarı paint base n.
boya kiti paint kit n.
boya tabancası paint gun n.
boya teknesi tye vat n.
boya girinimi dye penetration n.
boya çıkarıcı paint remover n.
boya dolgu dressing n.
boya levendi dye beam n.
boya kabı paint cup n.
boya merdanesi dye feeding roller n.
boydan boya uzunluk overall dimension n.
boya tabancası spraying pistol n.
boya kökündeki sarı madde xanthin n.
boya makaslama cut-to-length n.
boya bobini dye tube n.
boya nüfuzu dye penetration n.
boya tabancası airbrush n.
boya giringen dye penetrant n.
boya kaplamalarının bozunması degradation of paint coatings n.
boya sökme delacquering n.
boya penetranı dye penetrant n.
boya ve süs şeritleri painting and decoration decals n.
boya raklesi colour doctor n.
boya maddesi dyestuff n.
boya karıştırma paint mixing n.
boya merdanesi paint roller n.
boya sökücüler paint removers n.
boya üretimi paint production n.
boya tutar dyeable n.
boya ve pigment kayması dye and pigment migration n.
beyaz boya white lead paint n.
boya maddesi colouring agent n.
boya tutması paint adherence n.
boya astarı paint primer n.
boya çökeltileri stain precipitates n.
bitümlü boya bituminous paint n.
boydan boya kaynak dolgusu weld-through sealant n.
boydan boya overall n.
boya bileşenleri paint ingredients n.
boya emiş gücü absortive power n.
boya haspeli dye winch n.
boya kurutma fırını paint drying oven n.
boya soğurumu deneyi dye-absorption test n.
boya işareti paint mark n.
boya püskürtücü paint sprayer n.
boya kabı dye wessel n.
boya ağacı dyewood n.
boya fırçası paintbrush n.
boya işi coating work n.
boya katı coat of paint n.
boya sökücü paint remover n.
boya astarı primer n.
boya fabrikası dyeworks n.
bilye metodu (boya) ballotini method n.
boya fiksaj maddesi dye fixing agent n.
bir tür astar boya shop primer n.
boya hattı paint line n.
boya koruması paint protection n.
boya kaplamalarının tebeşirlenme derecesi chalking degree of paint coatings n.
boya püskürtmesi paint mist n.
boya maddesi macunu pigment paste n.
çelik yapıların koruyucu boya sistemiyle korozyondan korunması corrosion protection of steel structures by protective paint system n.
ceviz boya walnut stain n.
çinkoca zengin astar boya zinc-rich primer n.
çelik levhalar üzerine astar olarak sürülen boya red lead n.
çinkoca zengin boya zinc-rich paint n.
çinko oksit boya chinese white n.
çok parlak vernikli boya hard gloss paint n.
çinko esaslı boya zinc paint n.
cam boya ile resim yapma stereochromy n.
çelik yapının koruyucu boya sistemiyle korozyona karşı korunması corrosion protection of steel structure by protective paint system n.
çürüme önleyici boya antifouling paint n.
detektör boya detector paint n.
dalgalı boya ripple finish n.
dış cephe boya filmi exterior paint film n.
dalgalı boya a crackled or wrinkled paint finish n.
deniz kabuklarına karşı kullanılan zehirli boya barnacle paint n.
dekoratif boya decorative paint n.
dispersiyon boya dispersion paint n.
dispers boya disperse dye n.
dizaso boya disazo dye n.
düzgün boyayan boya leveling dye n.
emaye boya enamel-paint n.
epoksi esaslı boya epoxy based paint n.
emülsiyon boya emulsion paint n.
elektrostatik boya püskürtme tabancası electrostatic paint spray gun n.
galvaniz boya cold galvanizing paint n.
galvaniz boya aluminium paint n.
fosforlu boya luminous paint n.
fırın boya oven-dying n.
galvaniz boya tozu zinc dust n.
flüorışımalı boya fluorescent dye n.
fosforlu boya luminous colour n.
fosforesan boya phosphorescent paint n.
fotosensitif boya photosensitive dye n.
galvaniz boya aluminium oil n.
grafit boya graphite paint n.
gres ve boya maddelerinin karışımı grease paint n.
hazır boya ready-mixed paint n.