trace - Turco Inglés Diccionario
Historia

trace

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Significados de "trace" en diccionario turco inglés : 91 resultado(s)

Inglés Turco
Common Usage
trace n. işaret
trace n. iz
trace v. iz sürmek
trace v. izini sürmek
trace v. izlemek
General
trace n. ipucu
trace n. zerre
trace n. belirti
trace n. karine
trace n. patika (orman)
trace n. telem
trace n. ufacık bir miktar
trace n. yer
trace n. iz
trace n. eser
trace n. tarihçe
trace n. koşum kayışı
trace n. takip
trace n. çizgi
trace n. kayış
trace v. dayandırmak
trace v. oymak
trace v. dayanmak
trace v. tasarlamak
trace v. ortaya çıkmak
trace v. izinden gitmek
trace v. kopya etmek
trace v. çizmek
trace v. izini takip etmek
trace v. üzerine şeffaf bir kağıt koyup kopyasını çıkarmak
trace v. safha safha vermek (bir olayın tarihini belirli bir süre boyunca)
trace v. kalke etmek
trace v. çizimi aktarmak
trace v. bulmak
trace v. keşfetmek
trace v. ilerlemek
trace v. içyüzünü araştırmak
trace v. tarihçesine ulaşmak
trace v. yolunu bulmak
trace v. örmek
trace v. örgü yaparak sabitlemek
trace v. izini bulmak
trace v. kopyalamak
trace adj. zerre kadar
trace adj. standart limitin altında
Trade/Economic
trace n. yerine ulaşmayan sevkıyatlarla ilgili yapılan soruşturma
trace v. bulup çıkarmak
Technical
trace n. iki düzlem arasında dönme sağlayan bağlantı çubuğu
trace n. krank kolu
trace n. hareketi aktaran çubuk şeklinde parça
trace n. org düğmesini dönmesini sağlayan parça
trace n. iz
trace n. kalıntı
trace n. tarihçe
trace v. (grafikte bir değişkeni) kaydetmek
trace v. geçirmek
trace v. işlemek
trace v. izlemek
trace adj. eser (miktar)
Computer
trace n. izleme
trace expr. izle
Textile
trace v. (tasarımı) kumaş üzerine baskı yapmak
Automotive
trace n. sızıntı belirleme boyası
Transportation
trace n. atın koşum takımını faytona bağlayan yan kayışlar
Medical
trace adj. eser
Psychology
trace n. bellek
trace n. olayın sinir sisteminde bıraktığı psişik etki
Food Engineering
trace n. iz
trace adj. eser
Math
trace n. çizgi veya yüzeyin koordinat düzlemiyle kesiştiği nokta
Botanic
trace n. yaprak veya dalı besleyen damar yolu
Agriculture
trace n. örgüyle sabitlenmiş ot/lif
trace v. kuru otları örterek demet halinde sabitlemek
Fishery
trace n. oltanın kancasına takılan bir parça naylon
Linguistics
trace n. iz
trace n. soru kelimesi ve pasif gibi yapıların oluşturulmasında kullanılan, fonolojik değeri olmayan sembol
Meteorology
trace n. ölçülemeyecek kadar az miktarda yağış
trace n. trase
Military
trace v. (askeri üssün) izini sürmek
Art
trace v. yaprak şeklindeki oymalarla süslemek
trace v. çizgilerle süslemek
Librarianship
trace v. katalog kartına kaydetmek
Archaic
trace n. rota
trace n. yaşam biçimi
trace n. sülale
trace n. davranış tarzı
trace n. insan konvoyu
trace v. bir şeyin yanından (yavaşça/dikkatlice) geçmek
trace v. boydan boya geçmek
trace v. dans figürleri yapmak
trace v. (atı) koşum ile zapt etmek

Significados de "trace" con otros términos en diccionario inglés turco: 242 resultado(s)

Inglés Turco
Common Usage
leave a trace v. iz bırakmak
General
macro trace n. makro iz
trace to n. bırakılan izlerin birini belirli bir yere kadar götürmesi
trace program n. takip programı
forward trace n. ileri doğru izleme
trace amount n. eser miktar
electric trace heating n. elektrikli yüzey ısıtma
trace/track management system n. iz yönetim sistemi
trace [obsolete] n. ayak izi
sink without a trace v. sırra kadem basmak
vanish without a trace v. hiç iz bırakmadan kaybolmak
trace to v. bazı ipuçlarını izleyerek birinin yerini saptamak
trace over v. kopya etmek
vanish without a trace v. sırra kadem basmak
trace to v. saptamak (silsileyi geçmişte belirli bir zamana kadar)
trace the shape of v. taslağını yapmak
trace to v. bazı ipuçlarını kullanarak (bir olayı) (belirli bir nedene) bağlamak
trace out v. planını çizmek
obliterate one's trace v. izini kaybettirmek
remove one's trace v. izini kaybettirmek
disappear without a trace v. izini kaybettirmek
disappear without a trace v. hiçbir iz bırakmadan kaybolmak
vanish without a trace v. hiçbir iz bırakmadan kaybolmak
vanish without a trace v. izini kaybettirmek
trace to v. uzanmak (geçmişte belirli bir zamana kadar)
lose all trace of v. izini kaybetmek
trace back v. başlangıç noktasını bulmak
trace back v. kaynağını bulmak
trace back v. kökeninin izini sürmek
trace back v. kökenini taramak
trace back v. geçmişe doğru izini sürmek
bear trace v. izini taşımak
bear trace v. izi taşımak
bear trace v. iz taşımak
bear the trace v. izi taşımak
bear the trace v. izini taşımak
lose trace of someone v. izini kaybetmek
trace [dialect] v. yürüyüş yapmak
trace [dialect] v. yorgun argın yürümek
trace [dialect] v. amaçsızca ilerlemek
trace [obsolete] v. devrilmek
trace [obsolete] v. serbestçe düşmek
having a trace adj. izli
trace-dependent adj. ize bağlı
a trace of adj. az miktar
a trace of adj. az miktarda
with every trace adv. bütün izleriyle birlikte
Phrasals
trace out v. planını çizmek
trace around something v. dış hatlarını veya silüetini (kağıda) çizmek
trace back to v. geriye doğru takip etmek
trace back to v. geriye doğru izini sürmek
trace around something v. şeklini kağıda çizmek
trace around something v. şablonunu/kalıbını çıkarmak/kağıda dökmek
trace back to v. -ye kadar izini sürmek/kökenini bulmak
trace over (something) v. (bir şeyi) üzerinden geçerek kopya etmek
trace over (something) v. (bir şeyi) kopya kağıdıyla kopya etmek
Phrases
without a trace expr. iz bırakmadan
with no trace expr. arkada/geride iz bırakmadan
with no trace expr. arkada/geride kanıt bırakmadan
with no trace expr. iz bırakmadan
with no trace expr. kanıt bırakmadan
Colloquial
not a trace (of something) expr. (bir şeyden) eser yok
not a trace (of something) expr. küçücük (bir şey) bile yok
not a trace (of something) expr. biraz bile (bir şey) yok
not a trace (of something) expr. az da olsa (bir şey) yok
Idioms
sink without trace v. tamamen unutulmak
sink without trace v. unutulmak
lose trace of (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) farkındalığını yitirmek
lose trace of (someone or something) v. (birini/bir şeyi) gözden kaybetmek
lose trace of (someone or something) v. (birini/bir şeyi) ihmal etmek
lose trace of (someone or something) v. (birini/bir şeyi) unutmak
lose trace of (someone) v. (biriyle) iletişimi azalarak yok olmak
lose trace of (someone) v. (biriyle) iletişimi zamanla kesilmek
lose trace of (someone) v. zamanla (biriyle) teması yitirmek
lose trace of someone or something v. birinin/bir şeyin izini kaybetmek
lose trace of v. -in farkındalığını yitirmek
lose trace of v. '-i gözden kaybetmek
lose trace of v. '-i ihmal etmek
lose trace of v. '-i unutmak
Law
leave trace evidence v. delil bırakmak
leave no trace of evidence v. hiçbir delil bırakmamak
leave no trace of evidence v. hiçbir kanıt bırakmamak
leave trace evidence v. kanıt bırakmak
Technical
trace-bearer n. sarkmayı önlemek için takılan ilmekli kayış
trace chain n. halkalı zincir
trace chain n. araba falakasının bağlandığı kısa zincir
trace chain n. araba falakası ile bağlanan iki veya daha fazla koşum hayvanına bağlanan uzun ve sağlam zincir
subroutine trace n. altyordam izlemesi
statement trace n. açıklama izlemesi
scratch trace n. çizik dağlama izi
statement trace n. deyim izlemesi
variable trace n. değişken izleme
variable trace n. değişken iz
trace metal n. eser metal
trace metals n. eser metalleri
trace element n. eser öğe
determination of trace elements n. eser elementlerin belirlenmesi
electrical resistance trace heating n. elektriksel ısı izleme direnci
determination of trace-element content by electrothermal atomic absorption spectrometric method n. elektrotermal atomik absorpsiyon spektrometrik yöntemle eser element içeriğinin belirlenmesi tayini
trace quantity n. eser miktar
trace element n. eser element
trace addition n. eser miktarda ekleme
determination of trace elements n. eser elementlerin tayini
determination of trace elements using atomic absorption spectrometry with graphite furnace n. grafit fırınlı atomik absorpsiyon spektrometrisi kullanılarak eser elementlerin belirlenmesi
diagnostic trace routine n. hata bulucu izleme yordamı
trace off strap pattern n. izleyici şerit dizini
trace program n. izleme programı
trace-driven simulator n. iz sürümlü simülatör
trace accessibility n. iz erişilebilirliği
trace statement n. izleme deyimi
trace log n. izleme günlüğü
trace element n. iz element
dark trace screen n. karanlık izli ekran
instruction trace n. komut izleme
trace of a matrix n. matrisin izi
return trace n. resim başı
selective trace n. seçimli izleme
determination of trace quantities of water soluble chloride and sodium ions n. suda çözünebilen eser derişimdeki klorür ve sodyum iyonlarının tayini
terminal trace n. terminal izleme
track and trace system n. takip ve izleme sistemi
data base trace n. veri tabanı izi
time oriented trace n. zamana yönelik izleme
trace the error v. hatayı takip etmek
trace the error v. hatayı izlemek
ray-trace v. ışın izlemek
Computer
trap and trace device n. adres ve konum bilgilerini kaydeden takip cihazı
subroutine trace n. altyordam izlemesi
statement trace n. açıklama izlemesi
memory trace n. bellek izi
memory trace n. belleği gözden geçirme
variable trace n. değişken izleme
variable trace n. değişken iz
statement trace n. deyim izlemesi
diagnostic trace routine n. hata bulucu izleme yordamı
trace mask n. iz maskesi
trace settings n. izleme ayarları
trace file n. izleme dosyası
trace table n. izleme çizelgesi
trace file n. izleme kütüğü
trace logs n. izleme günlükleri
trace tags n. iz etiketleri
trace statement n. izleme deyimi
trace destructor n. iz silici
trace program n. izleme programı
when to trace n. izleme zamanı
trace file name n. izleme dosyası adı
trace options n. izleme seçenekleri
trace log n. izleme günlüğü
trace level n. izleme düzeyi
trace version n. izleme sürümü
trace tags n. izleme etiketleri
trace guid n. izleme guid'si
instruction trace n. komut izleme
macro trace n. makro iz
macro trace n. makro izleme
terminal trace n. terminal izleme
data base trace n. veri tabanı izi
data trace n. veri izleme
time oriented trace n. zamana yönelik izleme
stack trace n. yığın izleme
execution trace n. yürütüm izi
trace to com2 expr. com2'yi izle
trace to file expr. dosyayı izle
trace precedents expr. etkileyenleri izle
trace dependents expr. etkilenenleri izle
trace error expr. hata izle
trace messages expr. iletileri izle
start trace expr. izlemeyi başlat
trace edges expr. kenarlara iz koy
Informatics
trace log n. izleme günlüğü
event trace n. olay izi
system trace n. sistemdeki olayların izi
system trace n. sistem izi
trace file n. tarihçe dosyası
data trace n. veri izi
execution trace n. yürütüm izi
stack trace n. yığın izleme
Telecom
data trace n. veri izi
Electric
dark trace screen n. karanlık izli ekran
Television
return trace n. resim başı
Construction
electric trace heating n. elektrikli yerden ısıtma
Automotive
red dye trace solution n. kırmızı boyalı kaçak belirleme solüsyonu
Transportation
trace chain n. atın koşum takımını faytona bağlayan zincir
Aeronautic
trace detector operator n. iz detektörü operatörü
trace detector n. iz detektörü
pilot’s trace n. pilot tatbik krokisi
Marine
uneven trace of dredging n. düzgün olmayan tarama
trace of tsunami height n. tusunami yüksekliği işareti
Medical
trace elements n. eser elementler
trace element n. eser element
trace element n. oligoelement
Psychology
activation of a trace n. bellek izi aktivasyonu
trace conditioning n. izli şartlandırma
availability of a trace n. izin ulaşılabilirliği
accessibility of a trace n. iz erişilebilirliği
trace-dependent forgetting n. ize bağlı unutma
memory trace n. beyinde anı olarak kodlanmış şeyi temsil eden geçici veya uzun vadeli değişim
memory trace n. engram
memory trace n. deneyim izi
Food Engineering
determination of trace elements n. eser elementlerin tayini
Math
trace of a matrix n. matrisin izi
Statistics
trace correlation n. iz korelasyonu
Chemistry
trace element n. azrak element
trace element n. az rastlanan element
trace element n. az rastlanan eleman
trace element n. azrak eleman
trace determination of free ethylene oxide n. eser halde serbest etilen oksit tayini
extraction of trace elements n. eser elementlerin özütlenmesi
trace elements n. eser elementler
Biochemistry
trace elements n. iz öğeleri
Marine Biology
trace elements n. eser elementler
trace elements n. iz ögeler
trace element n. iz ögeleri
trace element n. iz element
trace elements n. tatlısu ve tuzlu su akvaryumlarında gerekli olan elementlere verilen genel isim
Botanic
trace bud n. damarlı yapısı olan ve sap boyunca uzanan bitki tomurcuğu
trace elements n. iz elementler
leaf trace n. yaprak izi
foliar trace n. yaprağın damar dokusunu sapınkine bağlayan iletim demeti
Agriculture
trace elements boron, cobalt, copper, iron, manganese, molybdenum and zinc contained in fertilizers n. gübrelerin bor, kobalt, bakır, demir, manganez, molibden ve çinko eser element içerikleri
Breeding
trace horse n. eğimli noktadan yük çekmeye yardımcı olmak için takıma eklenmiş at
trace horse n. ikiden fazla atın yan yana olması durumunda en dıştaki at
trace horse n. çekme işlerinde çalışan yedek at
Archaeology
trace fossil n. pist, patika, ayak izi gibi fosilleşmiş kalıntılar
Philosophy
archi-trace n. doğuştan gelen iz
archi-trace n. kadim iz
archi-trace n. temel ayırıcı iz
Environment
determination of trace elements and phosphorus n. eser elementler ve fosfor tayini
trace metals n. iz elementler
trace elements n. eser elementler
Geography
trace of precipitation n. yok denecek kadar az miktarda yağış (yağmur)
trace gas n. atmosferdeki küçük miktardaki gaz karışımları
Meteorology
trace of rain n. çok az yağmur
Geology
axial trace n. eksen izi
trace element distribution n. iz element dağılımı
trace minerals n. iz mineraller
trace minerals n. mikro mineraller
Military
trace program n. izleme programı
trace of forward elements n. ileri unsurların bulunduğu hat
ground trace n. yer izdüşümü
Painting
trace of brush n. fırça izleri
Star Wars
senex trace n. senex izi