Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
anında
"anında"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 38 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
anında
instantly
zf.
General
2
Genel
anında
immediate
s.
3
Genel
anında
simultaneous
s.
4
Genel
anında
instant
s.
5
Genel
anında
prompt
s.
6
Genel
anında
right away
zf.
7
Genel
anında
spontaneously
zf.
8
Genel
anında
on the spur of the moment
zf.
9
Genel
anında
outright
zf.
10
Genel
anında
off hand
zf.
11
Genel
anında
so readily
zf.
12
Genel
anında
almost immediately
zf.
13
Genel
anında
live
zf.
14
Genel
anında
in an instant
zf.
15
Genel
anında
right off
zf.
16
Genel
anında
first off
zf.
17
Genel
anında
soonest
zf.
Phrases
18
İfadeler
anında
upon the place [obsolete]
zf.
19
İfadeler
anında
on the instant
expr.
Colloquial
20
Konuşma Dili
anında
ftasb (faster than a speeding bullet)
expr.
Idioms
21
Deyim
anında
a new york minute
i.
22
Deyim
anında
at a steady clip [us]
zf.
23
Deyim
anında
at a good clip [us]
zf.
24
Deyim
anında
at a fast clip [us]
zf.
25
Deyim
anında
on the fly
expr.
26
Deyim
anında
in a heartbeat
expr.
27
Deyim
anında
at the high port
expr.
28
Deyim
anında
on the jump
expr.
29
Deyim
anında
on a sixpence [uk]
expr.
30
Deyim
anında
on a tickey [south africa]
expr.
31
Deyim
anında
(right) from the off
expr.
32
Deyim
anında
at a fast clip [us]
expr.
33
Deyim
anında
at a good clip [us]
expr.
34
Deyim
anında
brace of shakes
expr.
Informatics
35
Bilişim
anında
instantaneous
s.
Archaic
36
Eski Kullanım
anında
momentarily
zf.
37
Eski Kullanım
anında
incessantly
zf.
38
Eski Kullanım
anında
but
bağ.
"anında"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 276 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
anında yapılma
spontaneity
i.
2
Genel
anında verilen haber
running account
i.
3
Genel
suç anında başka yerde olduğu iddiası
alibi
i.
4
Genel
anında çeviri
simultaneous translation
i.
5
Genel
anında yapılabilirlik
extemporaneousness
i.
6
Genel
olay anında
time of incident
i.
7
Genel
anında erişim
instant access
i.
8
Genel
anında oturma
immediate settlement
i.
9
Genel
umulan yaşam süresi (doğum anında)
life expectancy at birth
i.
10
Genel
teslim anında ödeme
pay for on delivery
i.
11
Genel
teslim anında ödeme
pay on delivery
i.
12
Genel
ölüm anında kişinin hayatının gözünün önünden geçmesi
life review
i.
13
Genel
anında uydurulan teknoloji
improvised technology
i.
14
Genel
herhangi bir korku anında ani zıplama
jumpscare
i.
15
Genel
deprem anında yapılması gerekenler
things to do during an earthquake
i.
16
Genel
deprem anında yapılacaklar
things to do during an earthquake
i.
17
Genel
deprem anında yapılması gereken şeyler
things to do during an earthquake
i.
18
Genel
(askeri hapishanede) ötesine geçen mahkumların anında kurşuna dizildiği çizgi
deadline
i.
19
Genel
denize atmak (tehlike anında gemiyi hafifletmek için yükü)
jettison
f.
20
Genel
anında uydurmak
improvise
f.
21
Genel
birine anında bağlanmak
become instantly attached to someone
f.
22
Genel
anında uydurmak
improvisatise [obsolete]
f.
23
Genel
anında uydurmak
improvisatize [obsolete]
f.
24
Genel
anında yapılan
spontaneous
s.
25
Genel
anında yapılan
extempore
s.
26
Genel
anında yapılan
improviso
s.
27
Genel
ölüm anında olan
in articulo mortis (at the point of death)
s.
28
Genel
ihtiyaç anında kullanıma hazır
shadow
s.
29
Genel
hiddet anında
in a fit of anger
zf.
30
Genel
hemen anında
readily
zf.
31
Genel
anında bir şekilde
outrightly
zf.
32
Genel
olay anında
at the time of incident
zf.
33
Genel
ihtiyaç anında
in the time of need
zf.
34
Genel
ölüm anında
at the point of death
zf.
35
Genel
ölüm anında
in extremis
zf.
36
Genel
ihtiyaç anında
in times of need
zf.
37
Genel
hemen anında
glib
zf.
38
Genel
hemen anında
glibly
zf.
39
Genel
eylem anında
on the fly
zf.
40
Genel
anında karar vermek durumunda
on the spot
zf.
41
Genel
ölüm anında
in articulo mortis
zf.
42
Genel
anında tanınabilen
instantly recognisable as
ed.
43
Genel
anında üretilme anlamı veren ön ek
insta-
ök.
44
Genel
ölüm anında
in the article of death
expr.
Phrasals
45
Öbek Fiiller
anında ödemek
pay down
f.
46
Öbek Fiiller
(tehlike anında vb) eğilmek
keep down
f.
47
Öbek Fiiller
(tehlike anında vb) eğilmek
remain down
f.
48
Öbek Fiiller
(tehlike anında vb) eğilmek
stay down
f.
49
Öbek Fiiller
anında yolundan dönmek
veer away from (someone or something)
f.
50
Öbek Fiiller
(birini) zayıf anında yakalamak
jump on (someone)
f.
51
Öbek Fiiller
anında (bir moda) girmek
snap into (something)
f.
52
Öbek Fiiller
anında (bir vaziyet) almak
snap into (something)
f.
53
Öbek Fiiller
anında (bir moda) girmesini sağlamak
snap into (something)
f.
54
Öbek Fiiller
anında (bir vaziyet) aldırmak
snap into (something)
f.
55
Öbek Fiiller
anında/o anda uydurmak
vamp up
f.
56
Öbek Fiiller
(birini) boş bir anında yakalamak
catch one off
f.
57
Öbek Fiiller
(bir şeyden) hızla/anında kalkmak/ayrılmak
tear off of (something)
f.
Phrases
58
İfadeler
bir pişmanlık anında
in a fit of remorse
expr.
59
İfadeler
tehlike anında
in case of danger
expr.
60
İfadeler
zayıf bir anında
in one's weak moment
expr.
61
İfadeler
zayıf bir anında
in a weak moment
expr.
62
İfadeler
hemen/anında kullanılabilir
close to hand
expr.
63
İfadeler
olumsuzluk anında
in the face of adversity
expr.
Colloquial
64
Konuşma Dili
garsonun çalışma anında aynı anda birden fazla kişiye servis yapması
in the weeds
i.
65
Konuşma Dili
düşünmeden anında piyasaya sürülen görüş veya analiz
hot take
i.
66
Konuşma Dili
anında tekrar oynatma
instant replay
i.
67
Konuşma Dili
anında yapıştırılan cevap
static
i.
68
Konuşma Dili
bir şeyi anında bilmek
get something in one
f.
69
Konuşma Dili
anında öldürmek
kill outright
f.
70
Konuşma Dili
anında reddetmek
poopoo
f.
71
Konuşma Dili
ihtiyaç anında başkasının yerine geçmek
pinch-hit
f.
72
Konuşma Dili
(hemen) oracıkta (anında) ölmüş/can vermiş
killed outright
s.
73
Konuşma Dili
her yere her an anında teslim
instant delivery anywhere anytime
expr.
74
Konuşma Dili
zayıf bir anında
in a moment of weakness
expr.
75
Konuşma Dili
bir zayıflık anında
in a moment of weakness
expr.
76
Konuşma Dili
bir şuursuzluk anında
in a moment of weakness
expr.
77
Konuşma Dili
şuursuz bir anında
in a moment of weakness
expr.
78
Konuşma Dili
güçsüz bir anında
in a moment of weakness
expr.
79
Konuşma Dili
güçsüzlük anında
in a moment of weakness
expr.
Idioms
80
Deyim
anında uygulamaya geçen kişi
a man/woman/person of action
i.
81
Deyim
her zamanki gibi anında tepki verme
knee-jerk reaction
i.
82
Deyim
olay anında düşünememiş/aklına gelmemiş olma
l'esprit de l'escalier (the wit of staircase)
i.
83
Deyim
yarışın son anında arkadan gelip birinciyi geçme
garrison finish
i.
84
Deyim
anında nakit olarak ödeme
cash on the barrel
i.
85
Deyim
anında uygulamaya geçen adam
man of action
i.
86
Deyim
anında ödeme
cash on the nail
i.
87
Deyim
(bir şeye karşı) düşünmeden/anında verilen tepki/cevap
gut reaction (to something)
i.
88
Deyim
anında can ciğer kuzu sarması olmak
get on like a house afire
f.
89
Deyim
birbirine anında kanı kaynamak
get on like a house afire
f.
90
Deyim
anında (bir şeye) adapte olmak/olabilmek
adjust on the fly
f.
91
Deyim
boş bir anında yakalamak
catch one off one's guard
f.
92
Deyim
boş anında yakalamak
catch on the hop
f.
93
Deyim
boş bir anında yakalamak
catch someone on the hop
f.
94
Deyim
boş bir anında yakalamak
catch someone off guard
f.
95
Deyim
bir karara (değerlendirmeden) anında onay vermek
rubber-stamp a decision
f.
96
Deyim
ihtiyaç anında yardım etmeye ve harekete geçmeye hazır olmak
be standing by
f.
97
Deyim
(olumlu anlamda) hızlı düşünüp anında tepki vermek
think on one's feet
f.
98
Deyim
zorluklarla ertelemeden anında mücadele etmek
take the bull by the horns
f.
99
Deyim
yanlış anında yakalamak
catch on the wrong foot
f.
100
Deyim
(hemen) oracıkta (anında) ölmek /can vermek
be killed outright
f.
101
Deyim
anında terk etmek
hop the twig [obsolete]
f.
102
Deyim
anında terk etmek
hop the stick
f.
103
Deyim
(birini/bir şeyi) anında reddetmek
dismiss (someone or something) out of hand
f.
104
Deyim
(birini) anında kovmak
dismiss (someone) out of hand
f.
105
Deyim
anında dönmek/değişmek
turn on a sixpence [uk]
f.
106
Deyim
dikkatsiz/savunmasız bir anında yakalanmak
be caught off (one's) guard
f.
107
Deyim
bir işin en civcivli kısmında/anında olmak
be in the thick of it
f.
108
Deyim
bir işin en civcivli kısmında/anında olmak
be in the thick of things
f.
109
Deyim
anında abayı yakmak
be swept off (one's) feet
f.
110
Deyim
anında vurulmak
be swept off (one's) feet
f.
111
Deyim
(birini) boş bir anında yakalamak
catch (one) napping
f.
112
Deyim
(birini) boş bir anında yakalamak
catch (one) off balance
f.
113
Deyim
(birini) boş bir anında yakalamak
catch (one) off guard
f.
114
Deyim
(birini) boş bir anında yakalamak
catch somebody off (their) guard
f.
115
Deyim
birini boş bir anında yakalamak
take someone off guard
f.
116
Deyim
birini boş bir anında yakalamak
catch/take somebody unawares
f.
117
Deyim
(birini) anında kapının önüne koymak
give (one) the bum's rush
f.
118
Deyim
anında ödemek
pay as (one) goes
f.
119
Deyim
(birini/bir şeyi) anında reddetmek/geri çevirmek
reject (someone or something) out of hand
f.
120
Deyim
düşünmeden/anında reddetmek
reject out of hand
f.
121
Deyim
(olumlu anlamda) hızlı düşünüp anında tepki vermek
think on your feet
f.
122
Deyim
boş bir anında yakalanmış
caught flat-footed
s.
123
Deyim
boş bir anında yakalanmış
caught unawares
s.
124
Deyim
çarpma anında
upon impact
zf.
125
Deyim
bir şeyin en civcivli anında
in the heat of the moment
expr.
126
Deyim
bir işin en civcivli anında
in the thick of it
expr.
127
Deyim
bir işin en civcivli anında
in the thick of doing something
expr.
128
Deyim
hemen/anında
in next to no time
expr.
129
Deyim
hemen/anında
in no time at all
expr.
130
Deyim
anında (ödeme)
on the knocker
expr.
131
Deyim
çok mutlu/sevinçli bir anında
in (one's) glory
expr.
132
Deyim
bir şeyin çöküş anında orada olan
in at the death
expr.
133
Deyim
birinin çöküş anında orada olan
in at the death
expr.
134
Deyim
birinin çöküş anında orada olan
in at the finish
expr.
135
Deyim
bir şeyin çöküş anında orada olan
in at the kill
expr.
136
Deyim
bir şeyin çöküş anında orada olan
in on the kill
expr.
137
Deyim
çok mutlu/sevinçli bir anında
in one's glory
expr.
138
Deyim
fırtına öncesi sessizlikte/sessizlik anında
in the calm before the storm
expr.
139
Deyim
fırtınadan önceki sessizlikte/sessizlik anında
in the calm before the storm
expr.
140
Deyim
-in en yoğun anında
in the heat of
expr.
141
Deyim
'-in en civcivli anında
in the heat of
expr.
142
Deyim
'-in en sıcak zamanında/anında
in the heat of
expr.
143
Deyim
(bir işin) en civcivli anında
in the thick of (something)
expr.
144
Deyim
çok mutlu/sevinçli bir anında
in your glory
expr.
Speaking
145
Konuşma
ben stres anında voleybol oynarım
I play volleyball when I am in stress
expr.
146
Konuşma
ihtiyaç anında
if necessary
expr.
Trade/Economic
147
Ticaret/Ekonomi
anında öde yöntemi
pay as you go system
i.
148
Ticaret/Ekonomi
anında teslim ve peşin para ile alınıp satılan mallar piyasası
spot market
i.
149
Ticaret/Ekonomi
anında teslim döviz kurları
spot rates
i.
150
Ticaret/Ekonomi
anında teslim döviz alım satım işlemi
spot exchange transaction
i.
151
Ticaret/Ekonomi
anında kazan kampanyası
instant win campaign
i.
152
Ticaret/Ekonomi
anında teslim döviz piyasası
spot exchange market
i.
153
Ticaret/Ekonomi
anında teslim piyasası
spot delivery market
i.
154
Ticaret/Ekonomi
anında teslim işlemi
spot transaction
i.
155
Ticaret/Ekonomi
anında işleme yöntemi
on-line processing
i.
156
Ticaret/Ekonomi
anında teslim sözleşmesi
spot contract
i.
157
Ticaret/Ekonomi
anında teslim döviz piyasası
spot foreign exchange market
i.
158
Ticaret/Ekonomi
anında indirim
immediate discount
i.
159
Ticaret/Ekonomi
anında satınalma
immediate purchase
i.
160
Ticaret/Ekonomi
anında teslim
spot delivery
i.
161
Ticaret/Ekonomi
anında teslim
immediate delivery
i.
162
Ticaret/Ekonomi
anında teslim döviz kuru
spot exchange rate
i.
163
Ticaret/Ekonomi
anında teslim fiyatı o günkü fiyat
spot rate
i.
164
Ticaret/Ekonomi
anında teslim kuru
spot exchange rate
i.
165
Ticaret/Ekonomi
anında üretim
just-in-time production
i.
166
Ticaret/Ekonomi
bir yabancı paranın vadeli piyasa kurunun anında teslim kurundan daha yüksek olması
forward premium
i.
167
Ticaret/Ekonomi
gelirin tahakkuku anında vergi kesme
pay-as-you-go system
i.
168
Ticaret/Ekonomi
kabul anında nakit
cash with acceptance
i.
169
Ticaret/Ekonomi
menkul kıymet fiyatları hakkında anında bilgi alınabilecek pazarlar
efficient market
i.
170
Ticaret/Ekonomi
sipariş anında elde bulunması kararlaştırılan stok
safety stock
i.
171
Ticaret/Ekonomi
sevkiyat anında peşin
cash on shipment
i.
172
Ticaret/Ekonomi
sevk anında ödeme
cash on shipment
i.
173
Ticaret/Ekonomi
temerrüt anında riske maruz kredi tutarı
exposure at default
i.
174
Ticaret/Ekonomi
teslimat anında ödeme
cash on delivery
i.
175
Ticaret/Ekonomi
ücretin tahakkuku anında vergi kesilmesi
pay as you earn
i.
176
Ticaret/Ekonomi
vadeli döviz kurlarının anında teslim kurundan prim ya da ıskonto biçiminde ifade edilmesi
swap rate
i.
177
Ticaret/Ekonomi
yükümlülerden gelirin tahakkuku anında vergi kesmeye dayanan yöntem
pay-as-you-go plan
i.
178
Ticaret/Ekonomi
taksitle alınan ürün ücretinin satın veya teslim alma anında ödenen kısmına ait
down
s.
179
Ticaret/Ekonomi
kriz anında
in time of crisis
expr.
180
Ticaret/Ekonomi
kriz anında
during a time of crisis
expr.
181
Ticaret/Ekonomi
kriz anında
in a time of crisis
expr.
Law
182
Hukuk
anında sabıka sorgulama ulusal sistemi
national instant criminal background check system
i.
183
Hukuk
anında sabıka sicil sorgulama ulusal sistemi
national instant criminal background check system
i.
184
Hukuk
failin suç işleme anında var olması gereken zihni durumu
mens rea
i.
185
Hukuk
failin suç işleme anında var olması gereken zihni durumu
guilty mind
i.
186
Hukuk
ölen kimsenin ölüm anında yaptığı beyanlar
dying declaration
i.
187
Hukuk
suçun işlenmesi anında başka yerde olma
alibi
i.
Politics
188
Siyasal
anında seçim anketi
exit poll
i.
Tourism
189
Turizm
hizmetin karşılanması anında verilen değişim kuponları
coupon
i.
Advertising
190
Reklam
çekim anında ürünün görünür bir noktaya yerleştirilmesi ile izleyicilerin o markaya aşina olmalarının sağlandığı reklam türü
product placement
i.
Technical
191
Teknik
anında erişim belleği
immediate-access store
i.
192
Teknik
anında adresleme
immediate addressing
i.
193
Teknik
anında döküm
snapshot dump
i.
194
Teknik
anında erişim
immediate access
i.
195
Teknik
anında işlem
immediate processing
i.
196
Teknik
anında su ısıtıcısı
instantaneous water heater
i.
197
Teknik
anında yardım hattı
hotline
i.
198
Teknik
anında yazıcı aygıt
imprinter device
i.
199
Teknik
panik fren anında tekerleklerin kilitlenmesini önleyen elektronik sistem
anti blocker system
i.
Computer
200
Bilgisayar
anında yardım
online help
i.
201
Bilgisayar
anında adresleme
immediate addressing
i.
202
Bilgisayar
anında bildirim
push notification
i.
203
Bilgisayar
anında durdurma
hard stop
i.
204
Bilgisayar
anında erişim
immediate access
i.
205
Bilgisayar
anında görüntüleyici
online viewer
i.
206
Bilgisayar
anında işlem
immediate processing
i.
207
Bilgisayar
anında kayıt
online registration
i.
208
Bilgisayar
anında yazıcı aygıt
imprinter device
i.
209
Bilgisayar
üzerinden anında ulaşılabilen kaynaklar
online resources
i.
210
Bilgisayar
tek başına veya windows ile birlikte çalışabilen anında açılır bir işletim sistemi
hyperspace®
i.
211
Bilgisayar
anında durdurmak
hard stop
f.
212
Bilgisayar
anında kullanıcı etkileşimi gerektiren
modal
s.
213
Bilgisayar
(anında mesajlaşma programı) i seek you
icq ("i seek you")
kısalt.
Informatics
214
Bilişim
anında bilgilendirilme
immediate notification
i.
215
Bilişim
anında erişim
instantaneous access
i.
216
Bilişim
anında yararlanırlık
instantaneous availability
i.
217
Bilişim
anında yardım hattı
hotline
i.
218
Bilişim
anında durdurmak
hard stop
f.
Telecom
219
Telekom
görüşme anında ani kesilme
hot-cut
i.
Electric
220
Elektrik
sadece ilk aktivasyon anında çıktı üreten devre
sampling gate
i.
Construction
221
İnşaat
infilak anında enkazı kuşatmak için kullanılan ağır zincir örgü, kablo veya halat
mat
i.
Automotive
222
Otomotiv
hava yastığının kaza anında şişmesi, patlaması
airbag deploying
i.
223
Otomotiv
önden çarpma anında motorlu taşıtlardaki kişilerin korunması
protection of occupants of motor vehicles in the event of a frontal impact
i.
224
Otomotiv
kaza anında hareketi en aza indiren bir emniyet kemeri türü
inertia-reel seat belt
i.
Transportation
225
Ulaştırma
tehlike anında gemiyi kurtarmak için denize atılan yük
jetsom
i.
Railway
226
Demiryolu
yolcuların çekerek acil durum anında treni durdurabilmesi için bulunan ip veya zincir
communication cord [uk]
i.
Aeronautic
227
Havacılık
anında okuma
instantaneous readout
i.
228
Havacılık
tehlike anında uçağı terk etme
abandoning the aircraft
i.
Marine
229
Denizcilik
gözlem anında rüzgar etkisiyle oluşan dalgalar
seas
i.
230
Denizcilik
tehlike anında denize atılan şey
jetsom
i.
231
Denizcilik
(tehlike anında eşyayı) gemiden atmak
jettison
f.
Medical
232
Medikal
hastaların acil durum anında tıbbi tedavi tesisine taşınmasında görev alan eğitimli personel
medivac
i.
233
Medikal
doğum anında
intranatal
s.
234
Medikal
ölüm anında
perimortem
s.
235
Medikal
ölüm anında
peri-mortem
s.
236
Medikal
nöbet anında
ictal
s.
Psychology
237
Psikoloji
anında memnuniyet
instant gratification
i.
Printing
238
Baskı Teknikleri
anında fotoğraf baskı makinelerinde kullanılan mürekkepsiz bir basım teknolojisi
zink
i.
Physics
239
Fizik
(nükleer santralde) nükleer reaktörü çevresine kaza anında radyoaktif madde salınımını önleyen muhafaza
containment
i.
Biology
240
Biyoloji
döllenme anında
at the instant of conception
expr.
241
Biyoloji
gebe kalma anında
at the instant of conception
expr.
Zoology
242
Zooloji
tehlike anında ölü taklidi yapmasıyla bilinen, doğu abd'ye özgü hepçil bir keseli sıçan
common opossum (didelphis marsupialis)
i.
243
Zooloji
tehlike anında ölü taklidi yapmasıyla bilinen, doğu abd'ye özgü hepçil bir keseli sıçan
common opossum (didelphis virginiana)
i.
244
Zooloji
(hayvanlarda) tehlike anında vücudunun bir parçasını kopararak bırakmak
autotomize
f.
Botanic
245
Botanik
gelişimine çimlenme anında başlayan embriyo
plantule
i.
Linguistics
246
Dilbilim
konuşma anında bitmiş (eylem, durum)
perfect
s.
Philosophy
247
Felsefe
deneyimle anında doğrulanabilen önerme
protocol statement
i.
Environment
248
Çevre
anında temizlenme
basic skills decontamination
i.
Military
249
Askeri
hareketli uçaktan atılan bombanın düştüğü noktanın, bomba atış anında uçağın bulunduğu hizaya olan yatay mesafesi
trail
i.
250
Askeri
savaş anında siperde kullanılan küçük tekerlekli dar el arabası
trench cart
i.
251
Askeri
anında bildirme
instantaneous readout
i.
252
Askeri
anında okuma
instantaneous readout
i.
253
Askeri
infilak anında görülen parlak flaş
incendiary effect
i.
254
Askeri
uçuş anında meydana gelen kaza-kırım olayı
accident incident in-flight
i.
255
Askeri
savaş anında gemide alarm durumu
general quarters
i.
256
Askeri
savaş anında gemide alarm durumu
battle stations
i.
257
Askeri
savaş anında gemide alarm durumu
action stations
i.
258
Askeri
nükleer silahın ani infilak anında ortaya çıkan merkezi parçalanma noktası
zero point
i.
259
Askeri
(askeri hapishanede) ötesine geçen mahkumların anında kurşuna dizildiği çizgi
dead line
i.
260
Askeri
hava ile reaksiyona girdiğinde anında patlayan
thermobaric
s.
261
Askeri
bombardıman anında
during the bombardment
expr.
Hunting
262
Silah/Atıcılık
patlama anında ortaya çıkan gazın belirli yönlere yöneltilmesini sağlayan çerçeve yapısı
gas ring
i.
Sport
263
Spor
maçın en önemli anında strese yenik düşüp bekleneni veremeyen oyuncu
choker
i.
264
Spor
okçunun atış anında kirişin çarpmaması için göğüs bölgesini koruyan ekipman
chest guard
i.
265
Spor
vurma anında sopayı geri çekerek ve atıcıya doğru dönmeden yavaşça vurmak
drag
f.
Wagering
266
Bahisçilik
golf maçında mevcut bir bahsin iki katı olarak verilen ve bahis anında geçerli olmaya başlayan ek bahis
press
i.
Photography
267
Fotoğrafçılık
pozlama anında filmin veya fotoğraf camının üzerinde bulunduğu düzlem
negative photo plate
i.
Printery
268
Matbaa
baskı anında kağıdın kayması sonucu bulanık veya çift basılmış kısım
slur
i.
Engineering
269
Engineering
anında mühendislik
immediate engineering
i.
Reptiles
270
Sürüngenler
tehlike anında top halini alan küçük bir orta afrika yılanı
ball python (calabaria reinhardti)
i.
Slang
271
Argo
orgazm anında yüz ifadesi
o face
i.
272
Argo
anında ret
poo-poo
i.
273
Argo
çekim anında kayıt yaparak anında tekrar oynatmayı sağlayan tv kamerası
iso
i.
274
Argo
anında reddetmek
poo-poo
f.
275
Argo
kızgınlık anında karşıdakine çıkışma ifadesi
eat (someone or something)
expr.
Modern Slang
276
Modern Argo
anında müdahil olma
all over it like a monkey on a cupcake
expr.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of anında
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy