Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
kırmak
"kırmak"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 83 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
kırmak
break
f.
General
2
Genel
kırmak
not to attend
f.
3
Genel
kırmak
shatter
f.
4
Genel
kırmak
offend
f.
5
Genel
kırmak
disservice
f.
6
Genel
kırmak
fracture
f.
7
Genel
kırmak
dash
f.
8
Genel
kırmak
pique
f.
9
Genel
kırmak
put somebody's nose out of joint
f.
10
Genel
kırmak
turn
f.
11
Genel
kırmak
give offense
f.
12
Genel
kırmak
hurt
f.
13
Genel
kırmak
outrage
f.
14
Genel
kırmak
distort
f.
15
Genel
kırmak
destroy
f.
16
Genel
kırmak
crease
f.
17
Genel
kırmak
exterminate
f.
18
Genel
kırmak
clean something up
f.
19
Genel
kırmak
split
f.
20
Genel
kırmak
pleat
f.
21
Genel
kırmak
stave in
f.
22
Genel
kırmak
refract
f.
23
Genel
kırmak
rupture
f.
24
Genel
kırmak
ruffle somebody's feelings
f.
25
Genel
kırmak
crack
f.
26
Genel
kırmak
breach
f.
27
Genel
kırmak
knap
f.
28
Genel
kırmak
rive
f.
29
Genel
kırmak
crash
f.
30
Genel
kırmak
breake (obsolete spelling of break)
f.
31
Genel
kırmak
bust
f.
32
Genel
kırmak
touch
f.
33
Genel
kırmak
reduce
f.
34
Genel
kırmak
jam
f.
35
Genel
kırmak
swerve
f.
36
Genel
kırmak
break
f.
37
Genel
kırmak
break up
f.
38
Genel
kırmak
affront
f.
39
Genel
kırmak
clean up
f.
40
Genel
kırmak
snap off
f.
41
Genel
kırmak
sting
f.
42
Genel
kırmak
fold
f.
43
Genel
kırmak
break down
f.
44
Genel
kırmak
discount
f.
45
Genel
kırmak
bruise
f.
46
Genel
kırmak
kill
f.
47
Genel
kırmak
give offence
f.
48
Genel
kırmak
break open
f.
49
Genel
kırmak
cut
f.
50
Genel
kırmak
lacerate
f.
51
Genel
kırmak
aggrieve
f.
52
Genel
kırmak
crush
f.
53
Genel
kırmak
nap [dialect]
f.
54
Genel
kırmak
burst [obsolete]
f.
55
Genel
kırmak
dishumour [uk]
f.
56
Genel
kırmak
disoblige
f.
57
Genel
kırmak
cut
f.
58
Genel
kırmak
pop
f.
59
Genel
kırmak
injure
f.
60
Genel
kırmak
injury [obsolete]
f.
61
Genel
kırmak
founder
f.
62
Genel
kırmak
sneap [dialect]
f.
Phrasals
63
Öbek Fiiller
kırmak
eat into
f.
64
Öbek Fiiller
kırmak
cut off
f.
65
Öbek Fiiller
kırmak
bring down
f.
66
Öbek Fiiller
kırmak
strike off
f.
67
Öbek Fiiller
kırmak
bash in
f.
68
Öbek Fiiller
kırmak
break in
f.
69
Öbek Fiiller
kırmak
break to
f.
70
Öbek Fiiller
kırmak
ding up
f.
71
Öbek Fiiller
kırmak
smash down
f.
Colloquial
72
Konuşma Dili
kırmak
blow out
f.
Technical
73
Teknik
kırmak
shatter
f.
74
Teknik
kırmak
smash
f.
75
Teknik
kırmak
goffer
f.
76
Teknik
kırmak
snap
f.
77
Teknik
kırmak
beak
f.
78
Teknik
kırmak
scab
f.
Computer
79
Bilgisayar
kırmak
hack
f.
Textile
80
Tekstil
kırmak
goffer
f.
Construction
81
İnşaat
kırmak
crush
f.
Medical
82
Medikal
kırmak
refract
f.
Archaic
83
Eski Kullanım
kırmak
craze [dialect] [uk]
f.
"kırmak"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 500 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
kırmak (fiyat vb)
reduce
f.
2
Yaygın Kullanım
cesaretini kırmak
discourage
f.
3
Yaygın Kullanım
kalbini kırmak
hurt
f.
4
Yaygın Kullanım
burnunu kırmak
break someone's nose
f.
5
Yaygın Kullanım
gururunu kırmak
humiliate
f.
General
6
Genel
kırmak odun
chop
i.
7
Genel
aktarmasız biletin fiyatını kırmak için çok sektörlü bir yolculuk için ayrı biletlerin basılması
split ticketing
i.
8
Genel
(gücünü kırmak için) karşı çıkılan kimse
preoccupation [obsolete]
i.
9
Genel
kırmak (kuvvetli bir darbeyle)
smash in
f.
10
Genel
kırmak (umudunu)
dash
f.
11
Genel
okulu kırmak
cut classes
f.
12
Genel
kalbini kırmak
shock
f.
13
Genel
pot kırmak
make a boner
f.
14
Genel
odun kırmak
chop wood
f.
15
Genel
dümen kırmak
veer
f.
16
Genel
kalbini kırmak
wound
f.
17
Genel
pot kırmak
put one's foot in it
f.
18
Genel
cesaretini kırmak
unnerve
f.
19
Genel
rekoru kırmak
break the record
f.
20
Genel
hevesini kırmak
devitalize
f.
21
Genel
okulu kırmak
bunk off
f.
22
Genel
okulu kırmak
ditch
f.
23
Genel
rekor kırmak
break a record
f.
24
Genel
cesaretini kırmak
dash
f.
25
Genel
dersi kırmak
break down the lesson
f.
26
Genel
bir önyargıyı kırmak
overcome a bias
f.
27
Genel
kesek kırmak
harrow
f.
28
Genel
kırmak (kalbini)
lacerate
f.
29
Genel
okulu kırmak
wag
f.
30
Genel
gerdan kırmak
swing one's head
f.
31
Genel
okulu kırmak
be truant
f.
32
Genel
ümidini kırmak
chagrin
f.
33
Genel
dişlerini kırmak (vitesin)
strip
f.
34
Genel
pot kırmak
goof
f.
35
Genel
kirişi kırmak
take to one's heels
f.
36
Genel
kenarını kırmak
chip
f.
37
Genel
fiyat kırmak
lower the price
f.
38
Genel
pot kırmak
blunder
f.
39
Genel
fiyat kırmak
undersell
f.
40
Genel
kibrini kırmak
humble
f.
41
Genel
hatırını kırmak
hurt one's feelings
f.
42
Genel
cesaretini kırmak
dishearten
f.
43
Genel
para kırmak
money
f.
44
Genel
alışkanlıkları kırmak
break the routines
f.
45
Genel
dersleri kırmak
play hooky
f.
46
Genel
ümidini kırmak
dishearten
f.
47
Genel
kırmak (gurur)
lower
f.
48
Genel
kalbini kırmak
break one's heart
f.
49
Genel
ümidini kırmak
fail
f.
50
Genel
dersleri kırmak
play truant
f.
51
Genel
fiyat kırmak
knock off
f.
52
Genel
nefsin isteklerini kırmak
mortify the flesh
f.
53
Genel
kırmak (ruhen)
hurt
f.
54
Genel
fiyat kırmak
knock down
f.
55
Genel
gönül kırmak
hurt the feelings
f.
56
Genel
pot kırmak
put one’s foot in one’s mouth
f.
57
Genel
kırmak (bono/senet)
discount
f.
58
Genel
hevesini kırmak
discourage
f.
59
Genel
gururunu kırmak
deflate
f.
60
Genel
(hevesini/umudunu/şevkini) kırmak
dampen
f.
61
Genel
bir şeyi kuvvetle atarak (başka bir şeyi) kırmak
smash through
f.
62
Genel
kırmak (ışın vb)
refract
f.
63
Genel
cesaretini kırmak
demoralise
f.
64
Genel
kolunu kanadını kırmak
pinion
f.
65
Genel
notunu kırmak
mark somebody down
f.
66
Genel
para kırmak
coin it
f.
67
Genel
gururunu kırmak
humiliate
f.
68
Genel
kalbini kırmak
make one's heart bleed
f.
69
Genel
rekoru kırmak
beat the record
f.
70
Genel
cesaretini kırmak
break one's spirit
f.
71
Genel
okulu kırmak
play truant
f.
72
Genel
hevesini kırmak
dishearten
f.
73
Genel
kemiklerini kırmak
beat somebody up ta a pulp
f.
74
Genel
fiyat kırmak
reduce the price
f.
75
Genel
fiyatını kırmak
depreciate
f.
76
Genel
direksiyonu kırmak
turn the wheel hard
f.
77
Genel
inadını kırmak
overcome somebody's stubborness
f.
78
Genel
kibrini kırmak
abase
f.
79
Genel
şeytanın bacağını kırmak
get the show on the road at last
f.
80
Genel
direğini kırmak
dismast
f.
81
Genel
direncini kırmak
unzip
f.
82
Genel
putları kırmak
debunk
f.
83
Genel
fındık kırmak
mess around with women
f.
84
Genel
kalbini kırmak
hurt deeply
f.
85
Genel
hatırını kırmak
hurt the feelings of
f.
86
Genel
fiyat kırmak
undercut
f.
87
Genel
pot kırmak
make a blunder
f.
88
Genel
cesaretini kırmak
daunt
f.
89
Genel
cesaretini kırmak
demoralize
f.
90
Genel
para kırmak
rake in money
f.
91
Genel
pot kırmak
make a faux pas
f.
92
Genel
umudunu kırmak
dishearten
f.
93
Genel
cesaretini kırmak
unman
f.
94
Genel
umudunu kırmak
destroy somebody's hopes
f.
95
Genel
cesaretini kırmak
enervate
f.
96
Genel
fiyat kırmak
cut under
f.
97
Genel
pot kırmak
blunder out
f.
98
Genel
şevkini kırmak
demotivate
f.
99
Genel
pot kırmak
put one's foot in one's mouth
f.
100
Genel
gururunu kırmak
pique
f.
101
Genel
onurunu kırmak
degrade
f.
102
Genel
kırmak (ışınları)
refract
f.
103
Genel
pot kırmak
put one's foot into it
f.
104
Genel
kalbini kırmak
break somebody's heart
f.
105
Genel
hevesini kırmak
indispose
f.
106
Genel
kemiklerini kırmak
tan somebody's hide
f.
107
Genel
birinin hevesini kırmak
put someone off
f.
108
Genel
kırmak (umut)
blight
f.
109
Genel
büyük bir pot kırmak
pull a boner
f.
110
Genel
şeref ve haysiyetini kırmak
dishonor
f.
111
Genel
pot kırmak
drop a brick
f.
112
Genel
pot kırmak
drop a clanger
f.
113
Genel
kirişi kırmak
scram
f.
114
Genel
hatırını kırmak
offend
f.
115
Genel
dümen kırmak
change course
f.
116
Genel
bir kimsenin ümitlerini kırmak
dash someone's hopes
f.
117
Genel
kalbini kırmak
hurt
f.
118
Genel
koz kırmak
trump
f.
119
Genel
kırmak (umut vb)
quench
f.
120
Genel
fiyat kırmak
beat down
f.
121
Genel
kalemini kırmak
break the pen
f.
122
Genel
pot kırmak
flub
f.
123
Genel
birinin kibrini kırmak
humble someone's pride
f.
124
Genel
birinin gururunu kırmak
hurt someone's pride
f.
125
Genel
umudunu kırmak
disappoint
f.
126
Genel
hevesini kırmak
devitalise
f.
127
Genel
kırmak (balta ile)
chop
f.
128
Genel
hatırını kırmak
disoblige
f.
129
Genel
onurunu kırmak
insult
f.
130
Genel
kırmak (ışık vb)
refract
f.
131
Genel
cesaretini kırmak
dispirit
f.
132
Genel
zilliği kırmak
be rescued from poverty
f.
133
Genel
pot kırmak
say something wrong
f.
134
Genel
buzları kırmak
icebreak
f.
135
Genel
cam kırmak
break glass
f.
136
Genel
bacağını kırmak
break one's leg
f.
137
Genel
birinin bütün kemiklerini kırmak
break every bone in somebody's body
f.
138
Genel
ayağını kırmak
break one's foot
f.
139
Genel
zinciri kırmak
break the chain
f.
140
Genel
zincirleri kırmak
break the chains
f.
141
Genel
cesaret kırmak
discourage
f.
142
Genel
cesaret kırmak
dissuade
f.
143
Genel
cesaret kırmak
deter
f.
144
Genel
kalp kırmak
break one's heart
f.
145
Genel
boynunu kırmak
break one's neck
f.
146
Genel
cam kırmak
break the glass
f.
147
Genel
güvenliği kırmak
breach
f.
148
Genel
şifre kırmak
break the password
f.
149
Genel
kuşatmayı kırmak
break the siege
f.
150
Genel
cesaretini kırmak
get down
f.
151
Genel
birisinin kalbini kırmak
break someone's heart
f.
152
Genel
birinin kalbini kırmak
tread on someone's toes
f.
153
Genel
(umutlarını) kırmak
dash one's hopes
f.
154
Genel
şevkini kırmak
get down
f.
155
Genel
rekor kırmak
beat a record
f.
156
Genel
rekor kırmak
shatter a record
f.
157
Genel
gururunu kırmak
humble
f.
158
Genel
kirişi kırmak
get away
f.
159
Genel
fiyat kırmak
dump
f.
160
Genel
sivri bir aletle kazmak/delmek/açmak/kırmak
pick
f.
161
Genel
devamlı ısrarla kırmak
wear down
f.
162
Genel
(ışık) kırmak
refract
f.
163
Genel
fiyat kırmak
underbid
f.
164
Genel
(fiyat) kırmak
hammer
f.
165
Genel
mührü kırmak
break a seal
f.
166
Genel
ayağını kırmak
break one's leg/foot
f.
167
Genel
mührü kırmak
unseal
f.
168
Genel
mühür kırmak
break a seal
f.
169
Genel
bacağını kırmak
break one's leg/foot
f.
170
Genel
şeytanın bacağını kırmak
(one's luck) to turn
f.
171
Genel
mühür kırmak
unseal
f.
172
Genel
tırnağını kırmak
break one's nail
f.
173
Genel
camları kırmak
break the glasses
f.
174
Genel
(fiyat) kırmak
drop
f.
175
Genel
bombardıman ile savunmayı kırmak
soften up
f.
176
Genel
reyting rekoru kırmak
break ratings record
f.
177
Genel
satış rekoru kırmak
break sales record
f.
178
Genel
kalp kırmak
break a heart
f.
179
Genel
güveni kırmak
break the confidence
f.
180
Genel
şifre kırmak
break a code
f.
181
Genel
kod kırmak
break a code
f.
182
Genel
cesaretini kırmak
faze
f.
183
Genel
dalları kırmak
break the twigs
f.
184
Genel
mücadele gücünü kırmak
dispirit
f.
185
Genel
mücadele gücünü kırmak
discourage
f.
186
Genel
mücadele gücünü kırmak
dishearten
f.
187
Genel
mücadele gücünü kırmak
demoralize
f.
188
Genel
direksiyonu üstüne kırmak
drive toward someone
f.
189
Genel
direksiyonu üstüne kırmak
steer toward someone
f.
190
Genel
direksiyonu üzerine kırmak
steer toward someone
f.
191
Genel
direksiyonu üzerine kırmak
drive toward someone
f.
192
Genel
direncini kırmak
break the resistance of
f.
193
Genel
boynunu kırmak
break one’s neck
f.
194
Genel
imalı sözlerle birinin şevkini kırmak
discourage someone via innuendos
f.
195
Genel
kendi rekorunu kırmak
break one's own record
f.
196
Genel
birini istemeden kırmak
hurt someone unintentionally
f.
197
Genel
tavaya yumurta kırmak
crack an egg into a pan
f.
198
Genel
kayıp boynunu kırmak
slip and break one’s neck
f.
199
Genel
cesaretini kırmak
make someone feel like giving up
f.
200
Genel
pencere camını kırmak
break someone's window
f.
201
Genel
(birinin evinin/odasının vb) camını kırmak
break someone's window
f.
202
Genel
birinin penceresini kırmak
break someone's window
f.
203
Genel
kalıpları kırmak
break taboos
f.
204
Genel
kalıpları kırmak
break the rules
f.
205
Genel
mührü kırmak
break the seal
f.
206
Genel
okulu kırmak
skip a lesson
f.
207
Genel
dersi kırmak
skip a lesson
f.
208
Genel
gururunu kırmak
abase
f.
209
Genel
kolunu üç yerden kırmak
break one’s arm in three places
f.
210
Genel
kolunu üç yerinden kırmak
break one’s arm in three places
f.
211
Genel
bankete çıkmak (aracı bankete doğru kırmak)
veer onto the shoulder
f.
212
Genel
mücadele gücünü kırmak
demoralise
f.
213
Genel
şeref ve haysiyetini kırmak
dishonour
f.
214
Genel
önyargıları kırmak
break down the prejudices
f.
215
Genel
burnunu kırmak
break one's nose
f.
216
Genel
pencereleri kırmak
break windows
f.
217
Genel
ceviz kırmak
break a walnut
f.
218
Genel
kabuğunu kırmak
break the shell of
f.
219
Genel
dünya rekorunu kırmak
break the world record
f.
220
Genel
rekor kırmak
set a record
f.
221
Genel
çenesini kırmak
break one's jaw
f.
222
Genel
yeni bir rekor kırmak
break a new record
f.
223
Genel
yeni bir rekor kırmak
set a new record
f.
224
Genel
ceviz kırmak
crack a nut
f.
225
Genel
(tavlada) pul kırmak
hit a checker
f.
226
Genel
kodu kırmak
break the code
f.
227
Genel
içeride rekor kırmak
break a domestic record
f.
228
Genel
bir ayna kırmak
break a mirror
f.
229
Genel
birisini kırmak
hurt someone
f.
230
Genel
birini kırmak
hurt someone
f.
231
Genel
birisini kırmak
break someone's heart
f.
232
Genel
birini kırmak
break someone's heart
f.
233
Genel
not kırmak
take points off
f.
234
Genel
puan kırmak
take points off
f.
235
Genel
notunu kırmak
take points off
f.
236
Genel
puanını kırmak
take points off
f.
237
Genel
not kırmak
take points off (a student)
f.
238
Genel
puan kırmak
take points off (a student)
f.
239
Genel
notunu kırmak
take points off (a student)
f.
240
Genel
puanını kırmak
take points off (a student)
f.
241
Genel
kemik kırmak
break a bone
f.
242
Genel
grevi kırmak
break a strike
f.
243
Genel
aniden direksiyonu kırmak
swerve
f.
244
Genel
(dersi/okulu) kırmak veya asmak
bag
f.
245
Genel
tuğla kırmak
break a brick
f.
246
Genel
cesaretini kırmak
tame
f.
247
Genel
cesaretini kırmak
adaunt [obsolete]
f.
248
Genel
cesaretini kırmak
adaw [obsolete]
f.
249
Genel
gururunu kırmak
afflict [obsolete]
f.
250
Genel
kalp kırmak
break the heart
f.
251
Genel
kalp kırmak
break the heart of
f.
252
Genel
boynunu kırmak
break the neck
f.
253
Genel
tamamen kırmak
to-break
f.
254
Genel
koparıp kırmak
twist
f.
255
Genel
cesaretini kırmak
disincentivize
f.
256
Genel
hevesini kırmak
disincentivize
f.
257
Genel
cesaretini kırmak
disincentivise
f.
258
Genel
hevesini kırmak
disincentivise
f.
259
Genel
çerçevesini kırmak
unframe
f.
260
Genel
cesaretini kırmak
unheart
f.
261
Genel
hevesini kırmak
unheart
f.
262
Genel
cesaretini kırmak
unnervate [obsolete]
f.
263
Genel
cesaretini kırmak
unnerve
f.
264
Genel
hevesini kırmak
unnerve
f.
265
Genel
özgüvenini kırmak
unnerve
f.
266
Genel
mücadele gücünü kırmak
unnerve
f.
267
Genel
cesaretini kırmak
unspirit
f.
268
Genel
mücadele gücünü kırmak
unspirit
f.
269
Genel
şeref ve haysiyetini kırmak
unworship
f.
270
Genel
kolunu kanadını kırmak
mail
f.
271
Genel
gururunu kırmak
vail [obsolete]
f.
272
Genel
balta ile kırmak
whack
f.
273
Genel
ağzını burnunu kırmak
whump
f.
274
Genel
(odunu) tokmak ve takozla kırmak
maul
f.
275
Genel
dersleri kırmak
meach [dialect]
f.
276
Genel
gururunu kırmak
meek
f.
277
Genel
gururunu kırmak
meeken
f.
278
Genel
cesaretini kırmak
melt
f.
279
Genel
dersleri kırmak
mich [dialect]
f.
280
Genel
pot kırmak
boob [uk]
f.
281
Genel
(işkence sırasında) kolunu bacağını kırmak
break
f.
282
Genel
şevkini kırmak
break
f.
283
Genel
yumurta kabuğunu kırmak
break
f.
284
Genel
(tavla) bir noktadaki iki taştan birini kırmak
break
f.
285
Genel
suyun yüzeyini kırmak
broach
f.
286
Genel
umudunu kırmak
mislippen [dialect]
f.
287
Genel
sırtını kırmak
chine
f.
288
Genel
cesaretini kırmak
daff [dialect] [uk]
f.
289
Genel
cesaretini kırmak
deject
f.
290
Genel
umudunu kırmak
deject
f.
291
Genel
hevesini kırmak
deject
f.
292
Genel
gururunu kırmak
demit [obsolete]
f.
293
Genel
maneviyatını kırmak
demoralize [us]
f.
294
Genel
umudunu kırmak
demoralize [us]
f.
295
Genel
maneviyatını kırmak
demoralise [uk]
f.
296
Genel
umudunu kırmak
demoralise [uk]
f.
297
Genel
kalbini kırmak
heartbreak
f.
298
Genel
kalbini kırmak
offend
f.
299
Genel
şeref ve haysiyetini kırmak
ruinate
f.
300
Genel
cesaretini kırmak
disgallant
f.
301
Genel
onurunu kırmak
disgrade
f.
302
Genel
onurunu kırmak
disgraduate [obsolete]
f.
303
Genel
umudunu kırmak
disheart
f.
304
Genel
cesaretini kırmak
disheart
f.
305
Genel
mücadele gücünü kırmak
disheart
f.
306
Genel
onurunu kırmak
dismount [obsolete]
f.
307
Genel
kökünü kırmak
dispeople [obsolete]
f.
308
Genel
cesaretini kırmak
disspirit [obsolete]
f.
309
Genel
(mecazen) kırmak
cut
f.
310
Genel
(sergilenen hayvandan) hata sonucu puan kırmak
cut
f.
311
Genel
hevesini kırmak
paralyse
f.
312
Genel
hevesini kırmak
paralyze
f.
313
Genel
cesaret kırmak
fear [obsolete]
f.
314
Genel
cesaretini kırmak
inhibit
f.
315
Genel
(dümeni) sola kırmak
port
f.
316
Genel
cesaretini kırmak
daunton [scotland]
f.
317
Genel
cesaretini kırmak
daw [obsolete]
f.
318
Genel
onurunu kırmak
disbase [obsolete]
f.
319
Genel
güvenini kırmak
discommission
f.
320
Genel
cesaretini kırmak
discountenance
f.
321
Genel
cesaretini kırmak
discourage
f.
322
Genel
cesaretini kırmak
flatten
f.
323
Genel
gücünü kırmak
shorten
f.
324
Genel
soğuktan kırmak
freeze
f.
325
Genel
pot kırmak
snapper [scotland]
f.
326
Genel
cesaretini kırmak
stifle
f.
327
Genel
gücünü kırmak
strew
f.
328
Genel
etkisini kırmak
strew
f.
329
Genel
metanetini kırmak
supple
f.
330
Genel
(rekor) kırmak
beat
f.
331
Genel
kilidini kırmak
crack
f.
332
Genel
yazılım kırmak
crack
f.
Phrasals
333
Öbek Fiiller
bir vuruşta kırmak
smite out
f.
334
Öbek Fiiller
gururunu kırmak
pull down
f.
335
Öbek Fiiller
ağzını burnunu kırmak/dağıtmak
beat (someone or something) into (something)
f.
336
Öbek Fiiller
ağzını burnunu kırmak/dağıtmak
beat someone into something
f.
337
Öbek Fiiller
ağzını burnunu kırmak/dağıtmak
beat into
f.
338
Öbek Fiiller
(bir şeyi bir yere) çarparak/vurarak kırmak
break (something) on (something)
f.
339
Öbek Fiiller
(bir şeyi bir yere) çarparak/vurarak kırmak
break something on something
f.
340
Öbek Fiiller
(bir şeyi bir yere) çarparak kırmak
break (something) on (something)
f.
341
Öbek Fiiller
(bir şeyi bir yere) vurarak kırmak
break (something) on (something)
f.
342
Öbek Fiiller
(bir şeyi bir yere) çarparak kırmak
break something on something
f.
343
Öbek Fiiller
(bir şeyi bir yere) vurarak kırmak
break something on something
f.
344
Öbek Fiiller
(bir şeyi) kırmak
chip up (something)
f.
345
Öbek Fiiller
(bir şeye) çarpmamak için direksiyonu kırmak
steer away from (someone or something)
f.
346
Öbek Fiiller
aniden önüne kırmak
cut off
f.
347
Öbek Fiiller
bir şeyi tekme atarak kırmak
kick something down
f.
348
Öbek Fiiller
cesaretini kırmak
put off
f.
349
Öbek Fiiller
hevesini kırmak
put off
f.
350
Öbek Fiiller
kirişi kırmak
punch through
f.
351
Öbek Fiiller
kirişi kırmak
clear out of
f.
352
Öbek Fiiller
kirişi kırmak
clear out
f.
353
Öbek Fiiller
pazarlıkta fiyat kırmak
beat down
f.
354
Öbek Fiiller
pazarlıkta fiyat kırmak
bargain down
f.
355
Öbek Fiiller
umudunu kırmak
put off
f.
356
Öbek Fiiller
bir şeyi kırmak
crunch up
f.
357
Öbek Fiiller
(kol, bacak) kırmak
crunch up
f.
358
Öbek Fiiller
önüne kırmak
cut off
f.
359
Öbek Fiiller
(birini) kırmak
grind down
f.
360
Öbek Fiiller
fiyat kırmak
knock down
f.
361
Öbek Fiiller
vurarak devirmek/kırmak/yıkmak
ram (something) down
f.
362
Öbek Fiiller
bir şey hakkında konuşarak fiyatını kırmak
talk down
f.
363
Öbek Fiiller
direksiyonu başka bir alana/sektöre kırmak
swerve into (from someone or something)
f.
364
Öbek Fiiller
çıt diye kırmak
snap off
f.
365
Öbek Fiiller
(herkesin ortasında) onurunu kırmak
cut down
f.
366
Öbek Fiiller
birini/bir şeyi kırmak
transgress against someone or something
f.
367
Öbek Fiiller
pazarlıkla (bir şeyin) fiyatını kırmak
bargain (something) down
f.
368
Öbek Fiiller
vurup delmek/kırmak
bash in
f.
369
Öbek Fiiller
birinin mücadele gücünü kırmak
beat someone down
f.
370
Öbek Fiiller
bir şeyi kırmak
beat something down
f.
371
Öbek Fiiller
ağzını burnunu kırmak
beat up
f.
372
Öbek Fiiller
bir şeyin fiyatını düşürmek/kırmak
bid something down
f.
373
Öbek Fiiller
(bir şeyden) bir parça kopartmak/kırmak
break something away (from something)
f.
374
Öbek Fiiller
direncini kırmak
break down
f.
375
Öbek Fiiller
bir şeyi kırmak
break something in
f.
376
Öbek Fiiller
bir şeyden bir şey/parça kırmak
break something off (of) something
f.
377
Öbek Fiiller
bir şeyden bir şey/parça kırmak
break something off
f.
378
Öbek Fiiller
çarparak/vurarak kırmak
break on
f.
379
Öbek Fiiller
monotonluğunu kırmak
break up
f.
380
Öbek Fiiller
bir şeyi (küçük parçalar halinde) kırmak
break something up (into something)
f.
381
Öbek Fiiller
egosunu kırmak
bruise up
f.
382
Öbek Fiiller
gururunu kırmak
bruise up
f.
383
Öbek Fiiller
birinin cesaretini/hevesini kırmak
bum someone out
f.
384
Öbek Fiiller
birinin umudunu kırmak
bum someone out
f.
385
Öbek Fiiller
vurup kırmak/zarar vermek
bump up
f.
386
Öbek Fiiller
(bir şeyden) küçük parçalar kırmak/koparmak
chip something away (from something)
f.
387
Öbek Fiiller
ilk kodu kırmak
break into
f.
388
Öbek Fiiller
şifreyi kırmak
break into
f.
389
Öbek Fiiller
birini/bir şeyi kırmak
crunch someone or something up
f.
390
Öbek Fiiller
birinden puan kırmak
mark someone down
f.
391
Öbek Fiiller
birinin puanını kırmak/düşürmek
mark someone down
f.
392
Öbek Fiiller
kuvvetli bir şekilde kırmak
bust up
f.
393
Öbek Fiiller
(bir şeyde) birinin puanını/notunu kırmak
grade someone down (on something)
f.
394
Öbek Fiiller
notunu kırmak
grade down
f.
395
Öbek Fiiller
(birini bir şeyle) kırmak
offend (one) with (something)
f.
396
Öbek Fiiller
ile kırmak
offend with
f.
397
Öbek Fiiller
-in önüne kırmak
pull in front of
f.
398
Öbek Fiiller
birini kırmak
put one out
f.
399
Öbek Fiiller
birinin kalbini kırmak
put one out
f.
400
Öbek Fiiller
(bir şeye) hızla çarpıp kırmak
smash through (something)
f.
401
Öbek Fiiller
(bir şeye) hızla atıp kırmak/yıkmak
smash through (something)
f.
402
Öbek Fiiller
'-i kırmak
transgress against
f.
403
Öbek Fiiller
(birinin) hevesini kırmak
wear away at (someone)
f.
404
Öbek Fiiller
(birinin) umudunu kırmak
wear away at (someone)
f.
405
Öbek Fiiller
öndeki aracın önüne kırmak
carve someone up
f.
Phrases
406
İfadeler
aniden birine/bir şeye doğru kırmak
veer toward someone or something
f.
407
İfadeler
keskin bir şekilde birine/bir şeye doğru kırmak
veer toward someone or something
f.
Proverb
408
Atasözü
(figüratif) bir şeyleri başarmak için birilerini incitmek/kırmak zorunda kalabilirsin
you cannot make an omelet without breaking eggs
409
Atasözü
(figüratif) bir şeyleri başarmak için birilerini incitmek/kırmak zorunda kalabilirsin
you can't make an omelette without breaking eggs
410
Atasözü
(figüratif) bir şeyleri başarmak için birilerini incitmek/kırmak zorunda kalabilirsin
you can't make an omelet without breaking (a few) eggs
411
Atasözü
(figüratif) bir şeyleri başarmak için birilerini incitmek/kırmak zorunda kalabilirsin
you can't make an omelet without breaking eggs
412
Atasözü
(figüratif) bir şeyleri başarmak için birilerini incitmek/kırmak zorunda kalabilirsin
you can't make an omelet without breaking some eggs
413
Atasözü
(figüratif) bir şeyleri başarmak için birilerini incitmek/kırmak zorunda kalabilirsin
you have to break eggs to make an omelet
Colloquial
414
Konuşma Dili
kirişi kırmak
blow
f.
415
Konuşma Dili
kirişi kırmak
bone out
f.
416
Konuşma Dili
kafasını kırmak
bonk
f.
417
Konuşma Dili
kirişi kırmak
boogie
f.
418
Konuşma Dili
kirişi kırmak
boogie
f.
419
Konuşma Dili
(iş, okul) kırmak
jig (it)
f.
420
Konuşma Dili
daha sonra içmek üzere sigarayı kırmak
clip a butt
f.
421
Konuşma Dili
ağzını burnunu kırmak
smash someone's face in
f.
422
Konuşma Dili
kalbini kırmak
break one's heart
f.
423
Konuşma Dili
kirişi kırmak
make a bolt
f.
424
Konuşma Dili
okulu asmak/kırmak
play hooky
f.
425
Konuşma Dili
pot kırmak
bloop
f.
426
Konuşma Dili
şifreyi kırmak
get the encryption off
f.
427
Konuşma Dili
umudunu kırmak
put the dampers on
f.
428
Konuşma Dili
umudunu kırmak
put a damper on
f.
429
Konuşma Dili
(birini) kırmak istememek
mean (one) no harm
f.
430
Konuşma Dili
(birini) kırmak istememek
not mean (one) any harm
f.
431
Konuşma Dili
kabuğunu kırmak
hatch out
f.
432
Konuşma Dili
(birinin) ağzını burnunu kırmak/dağıtmak
knock the starch out of (one)
f.
433
Konuşma Dili
(birinin) egosunu kırmak
knock the starch out of (one)
f.
434
Konuşma Dili
(birinin) kibrini kırmak
knock the starch out of (one)
f.
435
Konuşma Dili
(birinin) ağzını burnunu kırmak/dağıtmak
knock the stuffing out of (one)
f.
436
Konuşma Dili
(birinin) kendine güvenini kırmak
knock the stuffing out of (one)
f.
437
Konuşma Dili
birinin kendine güvenini kırmak
knock the stuffing out of someone
f.
438
Konuşma Dili
birinin gücünü kırmak
knock the stuffing out of someone
f.
439
Konuşma Dili
birinin kendine güvenini kırmak
take the stuffing out of someone
f.
440
Konuşma Dili
birinin gücünü kırmak
take the stuffing out of someone
f.
441
Konuşma Dili
hevesini kırmak
shut down
f.
442
Konuşma Dili
cesaretini kırmak
shut down
f.
443
Konuşma Dili
ağzını burnunu kırmak
beat seven bells out of [uk]
f.
444
Konuşma Dili
ağzını burnunu kırmak
knock seven bells out of [uk]
f.
445
Konuşma Dili
dersleri kırmak
sag off [uk]
f.
446
Konuşma Dili
okulu kırmak
sag off [uk]
f.
447
Konuşma Dili
işi/okulu kırmak
play (the) wag [uk]
f.
448
Konuşma Dili
(bir şeyle) vurarak/döverek kırmak
pound up
f.
449
Konuşma Dili
bir şeyi döverek kırmak/parçalara ayırmak
pound something up
f.
450
Konuşma Dili
bir şeyi (bir şeyle) vurarak/döverek kırmak
pound something up
f.
451
Konuşma Dili
(birinin) gururunu kırmak
break (someone)
f.
452
Konuşma Dili
bacağını kırmak
break a leg
f.
453
Konuşma Dili
(bir şeyi, işi, okulu) kırmak
bunk (something)
f.
454
Konuşma Dili
ağzını burnunu kırmak
mess face up
f.
455
Konuşma Dili
(kendi) rekorunu kırmak
surpass (oneself)
f.
456
Konuşma Dili
ağzını burnunu kırmak
womp
f.
Idioms
457
Deyim
fındık kırmak için balyoz kullanma
a sledgehammer to crack a nut [uk]
i.
458
Deyim
bilgisayarın güvenlik sistemini kırmak üzere tasarlanmış, verileri bozan veya silen virüs
a trojan horse
i.
459
Deyim
azmini kırmak
weaken someone's resolve
f.
460
Deyim
kalbini kırmak
make the heart bleed
f.
461
Deyim
kirişi kırmak
cut one's stick
f.
462
Deyim
kirişi kırmak
blow the coop
f.
463
Deyim
kafasını kırmak
knock (one's) head off
f.
464
Deyim
ağzını burnunu kırmak
beat (one's) brains out
f.
465
Deyim
ağzını burnunu kırmak
beat someone's brains out
f.
466
Deyim
ağzını burnunu kırmak
beat (someone's) brains in
f.
467
Deyim
ağzını burnunu kırmak/dağıtmak
beat the hell out of somebody/something
f.
468
Deyim
ağzını burnunu kırmak/dağıtmak
knock the hell out of somebody/something
f.
469
Deyim
ağzını burnunu kırmak/dağıtmak
kick the hell out of somebody/something
f.
470
Deyim
ağzını burnunu kırmak/dağıtmak
knock the hell out of (one)
f.
471
Deyim
ağzını burnunu kırmak/dağıtmak
beat the bejesus out of (one)
f.
472
Deyim
ağzını burnunu kırmak/dağıtmak
beat the bejesus out of someone
f.
473
Deyim
ağzını burnunu kırmak/dağıtmak
bash (someone's) brains in
f.
474
Deyim
ağzını burnunu kırmak/dağıtmak
beat someone's brains out
f.
475
Deyim
ağzını burnunu kırmak/dağıtmak
beat someone’s brains out
f.
476
Deyim
şeytanın bacağını kırmak
break one's egg
f.
477
Deyim
şeytanın bacağını kırmak
crack one's egg
f.
478
Deyim
şeytanın bacağını kırmak
break one's duck
f.
479
Deyim
şeytanın bacağını kırmak
crack one's duck
f.
480
Deyim
(teniste) (rakibinin) servisini kırmak
break (someone's) serve
f.
481
Deyim
(tenis gibi sporlarda) (rakibinin) servisini kırmak
break someone's serve
f.
482
Deyim
ailedeki kötü alışkanlıklar zincirini kırmak
break the cycle
f.
483
Deyim
umudunu kırmak
pop (one's) bubble
f.
484
Deyim
hevesini kırmak
pop (one's) bubble
f.
485
Deyim
umudunu kırmak
pop the bubble of (someone)
f.
486
Deyim
hevesini kırmak
pop the bubble of (someone)
f.
487
Deyim
hevesini kırmak
pop (one's) bubble
f.
488
Deyim
burnunu/kafasını kırmak
broach (one's) claret
f.
489
Deyim
burnunu/kafasını kırmak
tap (one's) claret
f.
490
Deyim
burnunu/kafasını kırmak
tap someone's claret
f.
491
Deyim
kirişi kırmak
show one's heels
f.
492
Deyim
(ders, toplantı) kırmak/asmak/ekmek
blow the coop
f.
493
Deyim
kirişi kırmak
blow the coop
f.
494
Deyim
gülmekten kırmak/çatlatmak
have (someone) laughing in the aisles
f.
495
Deyim
birinin egosunu kırmak
whittle someone down to size
f.
496
Deyim
birinin umutlarını kırmak
let down
f.
497
Deyim
buzları kırmak
break the ice
f.
498
Deyim
bir şeyin belini kırmak
break the back of something
f.
499
Deyim
birinin kalbini kırmak
break someone's heart
f.
500
Deyim
birinin ümitlerini kırmak
shatter somebody's hopes
f.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of kırmak
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy