ipucu - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

ipucu



Bedeutungen von dem Begriff "ipucu" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 40 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
ipucu clue n.
ipucu hint n.
General
ipucu presumption n.
ipucu trace n.
ipucu clew n.
ipucu clew clue n.
ipucu suspicion n.
ipucu inkling n.
ipucu mnemonic n.
ipucu lead n.
ipucu tang n.
ipucu cheep n.
ipucu thread n.
ipucu tip n.
ipucu touch-up n.
ipucu key n.
ipucu wind n.
ipucu wisp n.
ipucu whiff n.
ipucu heads up [us/canada] n.
ipucu rosetta stone n.
ipucu imputation n.
ipucu drop n.
ipucu inuendo n.
ipucu item [dialect] n.
ipucu finger post n.
ipucu fingerpost n.
ipucu precedent n.
ipucu smatch n.
ipucu point n.
ipucu stricture [obsolete] n.
Colloquial
ipucu tip-off n.
Speaking
ipucu inference n.
Technical
ipucu mnemonic n.
ipucu tip n.
Computer
ipucu hint n.
Psychology
ipucu cue n.
Linguistics
ipucu cue n.
Archaic
ipucu token n.
Slang
ipucu scooby doo n.

Bedeutungen, die der Begriff "ipucu" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 106 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
hatırlatıcı ipucu mnemonic n.
elle tutulur ipucu tangible clue n.
posta ipucu mailtip n.
çalışma ipucu study tip n.
bir kaç ipucu a couple of tips n.
(izlenecek yolu gösteren) ipucu blaze n.
belli belirsiz ipucu whisper n.
görsel ipucu visual cue n.
labirentte gidilen yolu hatırlamak için kullanılan ipucu nesne clue [rare] n.
(bulmaca) çözümü dikey yazılan ipucu down n.
(kare bulmacada) ipucu içerisinde yer alıp gösterge görevi olan ifade signpost n.
ipucu verme cueing n.
ipucu verme subindication n.
bir şeyi hatırlatmak için ipucu vererek birinin belleğini canlandırmak jog someone's memory v.
ipucu vermek clue somebody in v.
ipucu bulmak find a clue v.
ipucu vermek give somebody a clue v.
ipucu yakalamak find a clue v.
ipucu vermek clue in v.
ipucu vermek give clue v.
ipucu vermek give tips v.
ipucu vermek hint v.
ipucu vermek clew v.
ipucu vermek feed v.
ipucu vermek inkle v.
ipucu almak inkle [dialect] [uk] v.
ipucu almak incle [dialect] [uk] v.
ipucu vermek smack v.
ipucu vermek subindicate v.
ipucu olmayan tipless adj.
ipucu veren innuent [obsolete] adj.
Colloquial
belirgin işaret/ipucu a telling sign n.
sol anahtarındaki notaları hatırlamak için kullanılan bir ipucu (f, a, c ve e) face n.
ipucu vermek oil v.
herhangi bir ipucu var mı? any leads? expr.
Idioms
hedef şaşırtmak için kullanılan şey/ipucu a red herring n.
ipucu vermek tip one the wink v.
ipucu yakalamak catch a break v.
ipucu yakalamak get a break v.
birine ipucu vermek put a bug in someone's ear v.
birine bir şey hakkında bir ipucu vermek give someone an inkling of something v.
bir şey hakkında çok şey söylemek (bir şey hakkında fikir/ipucu vb vermek) say a lot about something v.
birine ipucu vermek give somebody the tip v.
ipucu vermek give hint v.
bir şeyi hatırlatmak için ipucu vererek belleğini canlandırmak jog memory v.
bir şeyi hatırlatmak için ipucu vererek birinin belleğini canlandırmak jog somebody's memory v.
(birine) ipucu vermek put a bug in (one's) ear v.
ipucu vermek put a bug in ear v.
baş harflerinden sol anahtarındaki notaları hatırlamak için uydurulmuş bir ipucu (e, g, b, d, f) every good boy deserves favor expr.
baş harflerinden sol anahtarındaki notaları hatırlamak için uydurulmuş bir ipucu (e, g, b, d, f) every good boy deserves food expr.
baş harflerinden sol anahtarındaki notaları hatırlamak için uydurulmuş bir ipucu (e, g, b, d, f) every good boy deserves fudge expr.
baş harflerinden sol anahtarındaki notaları hatırlamak için uydurulmuş bir ipucu (e, g, b, d, f) every good boy does fine expr.
Speaking
bana ipucu ver give me a hint expr.
size küçük bir ipucu vereyim let me give you one little tip expr.
Law
ipucu oluşturan delil indicative evidence n.
Advertising
tüketicide ilgi, heyecan, beklenti ve merak uyandırmak amacıyla, asıl reklam kampanyası başlamadan önce yayınlanan ve ürünle/hizmetle/firmayla ilgili ipucu veren küçük reklamlar teaser ads n.
Technical
ipucu bayrağı hint flag n.
anahtarı bilmeyen biri için anlamına ilişkin ipucu vermeyecek şekilde oluşturulan parola holocryptic cipher n.
Computer
araç ipucu tool tip n.
araç ipucu tooltip n.
araç ipucu metni tooltip text n.
bilgi ipucu infotip n.
bilgi ipucu metni infotip text n.
daha ipucu more tips n.
denetim ipucu metni controltip text n.
ekran ipucu screentip n.
ekran ipucu metni screentip text n.
ekran ipucu screen tip n.
fiş ucu ipucu tip n.
günün ipucu tip of the day n.
ipucu yardımı tip help n.
ipucu sihirbazı tipwizard n.
ipucu metni tip text n.
ipucu sihirbazı tip wizard n.
ipucu sihirbazı kutusu tipwizard box n.
ipucu ve öneriler hints and tips n.
konuşma ipucu speech tip n.
önceki ipucu previous tip n.
parola ipucu password hint n.
sahte ipucu bogus tip n.
sonraki ipucu next tip n.
tarama ipucu scanning tip n.
tasarım ipucu design tip n.
yardımcı ipucu helpful hint n.
yeni kullanıcılar için ipucu tip for new users n.
ipucu sihirbazı'nı sıfırla reset tipwizard expr.
ipucu sihirbazını sıfırla reset tipwizard expr.
ipucu sihirbazı etkin tipwizard active expr.
ipucu sayfalarını göster show tippages expr.
ipucu: ipucu yok tip: no tip expr.
Television
ipucu kartı cue card n.
Psychology
belli bir ipucu yardımıyla bütün bir anının hatırlanması redintegration n.
akustik ipucu acoustic cue n.
azalan ipucu reduced cue n.
ipucu azaltma cue reduction n.
intibak ipucu accommodation cue n.
minimal ipucu minimal cue n.
şiddet ipucu intensity cue n.
zamanlama ipucu timing cue n.
Logic
üçüncü şemadaki kıyassal argümanı temsil eden ipucu sözcüğü darapti n.
ilk şemadaki kıyassal argümanı temsil eden ipucu sözcüğü darii n.
Education
davranış öncesi ipucu ve sınama yöntemi antecedent prompt and test n.
Religious
tanrı'nın insanlara pozitif ve olumlu tanınması için yeterince ipucu gönderdiğine dair dini inanç cataphatism n.
Archaic
dolaylı ipucu veren subindicative adj.
Slang
özel ipucu office n.
gizli ipucu office n.