tip - Türkisch Englisch Wörterbuch

tip

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Bedeutungen von dem Begriff "tip" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 110 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
tip n. bahşiş
We left the waitress a generous tip.
Garsona cömert bir bahşiş bıraktık.

More Sentences
tip n. uç
I could only see the red tip of his cigarette in the dark.
Karanlıkta yalnızca sigarasının kırmızı ucunu görebiliyordum.

More Sentences
General
tip n. çöplük
Clean your room; it looks like a tip.
Odanı temizle; çöplük gibi görünüyor.

More Sentences
tip n. tüyo
I got a tip from Harry; I'm putting all my money on Watermelon.
Harry'den bir tüyo aldım; bütün paramı Karpuz'a yatırıyorum.

More Sentences
tip n. bahşiş
Tips are distributed evenly between the crew.
Bahşişler mürettebat arasında eşit olarak dağıtılır.

More Sentences
tip n. uç
The tip of the tail is black in all seasons.
Kuyruğun ucu her mevsim siyahtır.

More Sentences
tip n. tavsiye
Thanks for the safety tip.
Güvenlik tavsiyesi için teşekkürler.

More Sentences
tip n. ipucu
He gave me a few tips on vertical gardening.
Bana dikey bahçecilikle ilgili birkaç ipucu verdi.

More Sentences
tip n. çöplük
That car belongs in the tip.
O arabanın yeri çöplük.

More Sentences
tip n. ihbar
The police received an anonymous tip.
Polis isimsiz bir ihbar aldı.

More Sentences
tip v. tüyo vermek
We don't want to tip them off.
Onlara tüyo vermek istemiyoruz.

More Sentences
tip v. uyarmak
What tipped you off?
Seni ne uyardı?

More Sentences
tip v. yatırmak
Don't tip your chair back; you might fall.
Sandalyeni geriye yatırma; yere düşebilirsin.

More Sentences
tip v. dökmek (çöp)
Tip the broth in a large pot and heat it up.
Et suyunu büyük bir tencereye dökerek ısıtın.

More Sentences
tip v. bahşiş vermek
Aren't you going to tip the waiter then?
Garsona bahşiş vermeyecek misin yani?

More Sentences
tip v. eğmek
Tom tipped his hat.
Tom şapkasını eğdi.

More Sentences
tip v. söylenmek
She's tipped as the next queen of pop.
Bir sonraki pop kraliçesinin o olacağı söyleniyor.

More Sentences
Trade/Economic
tip n. bahşiş
And then they have a space for an additional tip.
Ve sonra onlarda ek bahşiş için ayrıca bir pay oluyor.

More Sentences
tip n. öneri
What are your tips for stopping a panic attack?
Panik atağı durdurmak için önerileriniz nelerdir?

More Sentences
Technical
tip n. ipucu
This tip will help you seal the color.
Bu ipucu rengi kapatmanıza yardımcı olacaktır.

More Sentences
tip n. uç
Turn the thermometer on and place the tip of the thermometer as far back under the tongue as possible.
Termometreyi açın ve termometrenin ucunu mümkün olduğunca dilin altına yerleştirin.

More Sentences
tip v. eğmek
He tipped his hat.
Şapkasını eğdi.

More Sentences
Computer
tip n. tavsiye
Thanks a lot for your tips!
Tavsiyeleriniz için çok teşekkürler!

More Sentences
General
tip n. yatırma
tip n. püf noktası
tip n. ima
tip n. tıkırdatma
tip n. taktik
tip n. eğme
tip n. hafifçe dokunma
tip n. çok dağınık yer
tip n. eğilme
tip n. herkesin bilmediği bir haber
tip n. meyil
tip n. nasihat
tip n. çok hafif vuruş
tip n. filtre
tip n. başlık (bir şeyin ucuna takılan)
tip n. doruk
tip n. hafif vuruş
tip n. tepe
tip n. tepe nokta
tip n. öğüt
tip n. son
tip n. armağan
tip n. ikramiye
tip n. hediye
tip n. yana yatırma
tip n. yana yatma
tip n. v şeklindeki şey
tip n. topuk etrafında sadece bir kayış bulunan hafif sandalet
tip n. ayakkabının ayak parmağındaki ayrı deri parçası
tip v. bir yana yatmak
tip v. hafif hafif vurmak
tip v. bir yana yatırmak
tip v. boşaltmak (eğip)
tip v. dokunmak
tip v. etkilemek
tip v. bir yana eğilmek
tip v. devrilmek
tip v. boca etmek
tip v. boşaltmak
tip v. yana yatmak
tip v. tıkırdatmak
tip v. devirmek
tip v. bir yana eğmek
tip v. eğilmek
tip v. görmek
tip v. uç takmak
tip v. dökmek
tip v. ucuna bir şey takmak
tip v. yana yatırmak
tip v. uçlarını boyamak
tip v. şapkayla selamlamak
tip v. uçlarını kesmek
tip v. hediye etmek
tip v. uçları donmak
Trade/Economic
tip n. gizli haber ya da bilgi
Technical
tip n. burun
tip n. en tepe nokta
tip n. fiş ucu
tip n. son
tip n. sonda
tip n. uç (kanat ucu vb)
tip v. hafifçe vurmak
tip v. yana yatırmak
Computer
tip n. fiş ucu ipucu
tip n. öğüt
Mechanic
tip n. kalem ucu
Textile
tip n. şapka süslerken kullanılan tüy
tip n. küçük devekuşu tüyü
Gastronomy
tip n. kavurma veya biftek için kullanılan üçgen biçiminde sığır eti parçası
Agriculture
tip v. (filizlerin) uçlarını kırpmak
tip v. (bitkinin) sapını koparmak
Breeding
tip n. toynağın yarısına ulaşan kısa at nalı
Tobacco
tip n. sigaranın uç kısmı
Fishery
tip n. oltanın en uç kısmı
Linguistics
tip n. dil doğrusu
Sport
tip n. krikette bir vuruş
tip n. okçulukta parmakları koruyan deri yüksük
tip v. (labut) başka labutlara değerek devirmek
tip v. topa hafifçe vurmak
Basketball
tip n. topu tipleme
Volleyball
tip n. tip
Baseball
tip v. atılan topa beyzbol sopasının kenarıyla sıyırıp geçecek şekilde vurmak
Bookbindery
tip n. ciltçilikte kullanılan, deve veya porsuk kılından yapılmış fırça
tip n. ciltleme kenarına yapıştırılan ek
tip v. eki ciltleme marjı üzerinden kitaba yapıştırmak
Archaic
tip n. bir labutu hareket ettirerek başka labutlara çarptırma
Slang
tip n. hapishane çetesi

Bedeutungen von dem Begriff "tip" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 57 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
tip type n.
As far as the first type is concerned, I welcome the proposed new title.
Birinci tip söz konusu olduğunda, önerilen yeni başlığı memnuniyetle karşılıyorum.

More Sentences
General
tip style n.
One of the most important parts of any social media strategy is the style guide.
Herhangi bir sosyal medya stratejisinin en önemli parçalarından biri stil rehberidir.

More Sentences
tip character n.
A suspicious-looking character entered the building.
Şüpheli görünen bir tip binaya girdi.

More Sentences
tip sort n.
Tom is the easy-going sort.
Tom rahat bir tiptir.

More Sentences
tip kind n.
Tom is not the kind of person to take revenge.
Tom intikam alacak tipte biri değil.

More Sentences
tip specimen n.
Their new director is an odd specimen.
Yeni müdürleri tuhaf bir tip.

More Sentences
tip guy n.
Tom is the most popular guy in our class.
Tom sınıfımızda en popüler tip.

More Sentences
tip type n.
Construction of this type of ship was halted at the time because the risk of rusting was especially high.
Paslanma riski özellikle yüksek olduğu için bu tip gemilerin inşası o dönemde durdurulmuştur.

More Sentences
Trade/Economic
tip lot n.
They aren't such a bad lot.
O kadar da kötü tipler değiller.

More Sentences
Technical
tip type n.
Parliament is not taking the initiative and supporting a Tobin type tax just to annoy the Commission.
Parlamento sırf Komisyon'u kızdırmak için inisiyatif alıp Tobin tipi bir vergiyi desteklemiyor.

More Sentences
Automotive
tip type n.
These options can be withdrawn once the market, favouring type A companies, has created the right conditions.
Bu seçenekler, A tipi şirketleri tercih eden piyasa doğru koşulları yarattığında geri çekilebilir.

More Sentences
Biology
tip type n.
We require a far more formal decision-making procedure of a parliamentary type.
Parlamento tipi çok daha resmi bir karar alma prosedürüne ihtiyacımız var.

More Sentences
General
tip cast n.
tip bugger n.
tip customer n.
tip person n.
tip ilk n.
tip stamp n.
tip codger n.
tip cuss n.
tip cut n.
tip stripe n.
tip eccentric n.
tip pourboire n.
tip kidney n.
tip job n.
tip bakhshish n.
tip perk n.
tip norm n.
tip number n.
tip bird n.
tip perquisite n.
tip mould n.
tip feather n.
tip savor [us] n.
tip savour [uk] n.
tip savor [obsolete] [us] n.
tip savour [obsolete] [uk] n.
tip shadow n.
tip stick figure n.
tip penny n.
tip unusual adj.
tip interesting adj.
Colloquial
tip bird n.
tip cat n.
Trade/Economic
tip model n.
Literature
tip flat character n.
Volleyball
tip tip n.
Slang
tip johnny n.
tip ball n.
tip rando n.
tip joker n.
tip old stick n.
tip onion n.
tip johnnie n.
tip cookie n.
tip skin [ireland] n.

Bedeutungen, die der Begriff "tip" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 476 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
felt-tip n. keçeli kalem
Theoretically, aluminum surfaces can be colored by painting them with a felt-tip pen.
Teorik olarak alüminyum yüzeyler keçeli kalemle boyanarak renklendirilebilir.

More Sentences
anonymous tip n. isimsiz ihbar
If it hadn't been for that anonymous tip, we would never have solved the case.
Eğer o isimsiz ihbar olmasaydı, davayı asla çözemezdik.

More Sentences
tip over v. devrilmek
The lorry tipped over.
Kamyon devrildi.

More Sentences
tip off v. ihbar etmek
Somebody tipped off the police.
Biri polise ihbar etti.

More Sentences
leave a tip v. bahşiş bırakmak
Did you leave a tip?
Bahşiş bıraktın mı?

More Sentences
Colloquial
an anonymous tip n. isimsiz bir ihbar
I got an anonymous tip.
İsimsiz bir ihbar aldım.

More Sentences
General
tip for a messenger n. ayakteri
rubbish tip n. atık yok etme bölgesi
refuse tip n. çöplük
pipette tip n. pipet ucu
filter tip n. filtreli sigara
tip for a messenger n. ayak kirası
filter tip n. sigara filtresi
filter tip n. filterli sigara
felt-tip-pen n. keçeli kalem
tip-removed hook n. ucu çıkarılmış çengel
tip-off n. uyarı
tip-of-the-iceberg n. aysberg'in görünen kısmı
crime tip-off line n. polis ihbar hattı
police crime tip line n. polis ihbar hattı
tip of penis n. penis ucu
tip-out n. gaz pedalını hafifçe bırakma
tip-in n. gaz pedalına hafifçe basma
tip-of-the-tongue state n. dilimin ucunda hali/durumu
tip-tilted nose n. kalkık burun
tip-tilted nose n. hokka burun
tip of the spear n. mızrağın ucu
q-tip n. kulak pamuğu
q-tip n. kulak temizleme çubuğu
tip the can n. bir çocuk oyunu
q-tip n. kulak temizleme pamuğu
pen tip n. dolmakalem ucu
fibre-tip pen n. keçeli kalem
rose tip n. hamura şekil veren metal ya da plastik uç
collar tip n. yaka ucu
hot tip n. içeriden alınmış güvenilir bilgi
hot tip n. zamanında verilen ve kullanışlı olan tavsiye veya bilgi
q-tip n. kulak çöpü
tip sheet n. işletme, borsa veya at yarışı sonuçlarıyla ilgili en son bilgileri, tavsiyeleri veya tahminleri içeren yayın
tip cheese n. ufak bir kazığa sopalarla vurarak oynanan bir çocuk oyunu
tip [obsolete] n. zirve
tip [obsolete] n. doruk
tip-tap n. hafifçe vurarak çıkarılan ses
tip-tap n. hafifçe vurma
tip-top n. en yüksek nokta
tip-it n. bir tür kumar oyunu
study tip n. çalışma ipucu
wing tip n. ayakkabı üzerindeki burundan başlayıp yanlardan arkaya doğru uzanan delikli kısımlar
wing tip n. üzerinde delikler bulunan bir ayakkabı çeşidi
anonymous tip n. gizli duyum
felt tip n. beyaz tahta kalemi
felt tip n. keçe uçlu kalem
felt-tip n. keçe uçlu kalem
felt-tip pen n. keçe uçlu kalem
felt-tip n. beyaz tahta kalemi
felt-tip pen n. beyaz tahta kalemi
fibre-tip n. keçeli kalem
tip off v. uyarmak
be on the tip of one's tongue v. dilinin ucunda olmak
tip over v. kapaklanmak
tip off v. herkesin bilmediği bir haber vermek
give something a tip v. devirmek
tip over v. devirmek
tip the scales in someone's favor v. durumu birinin lehine çevirmek
give a tip v. tüyo vermek
tip off v. tüyo vermek
tip the scales against someone's favor v. durumu birinin aleyhine çevirmek
tip the wink v. uyarmak
tip somebody the wink v. tüyo vermek
leave tip v. bahşiş bırakmak
get tip v. bahşiş almak
tip the scales v. ağır basmak
act on a tip-off v. bir ihbarı değerlendirmek
receive an anonymous tip v. isimsiz bir ihbar almak
an anonymous tip v. isimsiz ihbar almak
dye the tip black v. ucunu siyaha boyamak
expect a tip v. bahşiş beklemek
be broken at the tip v. ucundan kırılmak
tip the headwaiter with twenty dollars v. garsona yirmi dolar bahşiş vermek
tip [dialect] v. parmak uçlarında yürümek
tip [brit] v. yuvarlamak
tip [brit] v. (içkiyi) bir dikişte içmek
tip [brit] v. ufak adımlarla gitmek
tip [brit] v. yuvarlanmak
tip [brit] v. parmak uçlarında yürümek
tip [brit] v. çöp atmak
tip-dye v. ucunu süslemek
tip-tilt v. yatırmak
tip-dye v. ucunu kaplamak
tip up v. bir ucunu kaldırmak
tip-tap v. hafifçe vurmak
tip-tilt v. eğmek
felt tip v. keçe uçlu kalemle yazmak
felt tip v. beyaz tahta kalemiyle yazmak
armed from tip to toe adj. tepeden tırnağa silahlı
tip-tilted adj. kalkık
tip-worthy adj. bahşişe değer
tip-up adj. açılır-kapanır
tip-up adj. katlanabilir
tip-top adj. birinci sınıf
tip-top adj. kusursuz
tip-top adj. üstün kaliteli
tip-top adj. mükemmel
tip to tip adv. ucuca
on the tip of one's tongue adv. dilinin ucunda
tip-top adv. çok iyi
Phrasals
tip somebody off v. tüyo vermek
kiss someone on the tip of one's nose v. birini burnunun ucundan öpmek
tip with v. bahşiş vermek
tip off v. çıtlatmak
tip out v. (garson) aldığı bahşişin bir kısmını (iş arkadaşına) vermek
tip off v. (içki) koymak
tip up v. bir ucunu kaldırarak hafifçe çevirmek
tip over v. altüst etmek
tip off v. takılıp düşmek
tip away (at something) v. (bir iş) üzerinde yavaş yavaş çalışmak
tip away (at something) v. (bir işi) ucun ucun yapmak
tip out v. ters çevirip dökmek
tip out v. devirip içindekini dökmek
tip back v. geriye doğru yatmak
tip back v. geriye doğru yaslamak
tip hand v. niyetini/amacını belli etmek
tip back v. kafaya dikmek
tip off about (something) v. (bir şey) hakkında tüyo vermek
tip back v. geriye doğru yaslanmak
tip back v. fondip yapmak
tip off about (something) v. (bir şey) hakkında uyarmak
tip off on (something) v. (bir şey) hakkında uyarmak
tip off on (something) v. (bir şeyi) ihbar etmek
tip back v. geriye doğru yatırmak
tip with (something) v. bahşiş olarak (bir şey) vermek
tip off on (something) v. (bir şey) hakkında tüyo vermek
tip off about (something) v. (bir şeyi) ihbar etmek
tip off on (something) v. (bir sırrı) vermek/söylemek
tip back v. geriye dayanmak
tip off about (something) v. (bir sırrı) vermek/söylemek
Phrases
tip-top adj. tam (elbise vb oturmak/olmak)
from tip to stern adv. baştan kıça
from tip to stern expr. baştan uca
Colloquial
straight tip n. öğüt
straight tip n. nasihat
straight tip n. tüyo
tip-off n. ipucu
tip-off n. gizli bilgi
tip-off n. uyarı
pro tip n. uzman tavsiyesi
pro tip n. uzman taktiği
pro tip n. profesyonel tavsiye
tip (someone) the wink [brit] v. birine gizli bilgi vermek
tip (someone) the wink [brit] v. tüyo vermek
Idioms
tip of the iceberg n. buzdağının görünen ucu
the tip of the iceberg n. buzdağının tepesi
the tip of the iceberg n. buzdağının görünen kısmı
a tip of the hat n. ufak jest
a tip of the hat n. takdirlerini sunma
a tip of the hat n. tebriklerini sunma
a tip of the hat n. iyi niyet gösterisi
a tip of the hat n. selamlarını sunma
a tip of the hat n. saygılarını sunma
the tip of the iceberg n. buzdağının görünen kısmı/ucu
the tip of an iceberg n. buzdağının görünen kısmı/ucu
tip the wink v. tüyo vermek
tip the scales v. ağır basmak
give somebody the tip v. birine ipucu vermek
tip somebody the wink v. birine kaş göz etmek
be on the tip of one's tongue v. dilinin ucunda olmak
tip the scales v. bir olayın sonucunu etkilemek
tip the balance v. sonucunu değiştirmek
tip the scales v. sonucunu değiştirmek
tip the balance v. bir olayın sonucunu etkilemek
tip one's hat to v. saygı duymak
tip one's hat to v. saygı göstermek
tip one's hat to v. birinin yaptığı işe şapka çıkartmak
be on the tip of one's tongue v. dilinin ucuna gelmek
tip someone off v. gizlice bilgi vermek
tip someone off v. tüyo vermek
tip the balance v. sonucu belirlemek
tip the balance v. (sonuç üzerinde) belirleyici olmak
tip one's hand v. niyetini/amacını belli etmek
tip the scales at something v. (kilo olarak) gelmek
tip somebody the wink v. birine bir bilgi çıtlatmak
tip one's cap to v. birine işe şapka çıkartmak
tip one's cap to v. birinin yaptığı işe şapka çıkartmak
tip the scale v. sonucu etkileyecek güçte olmak
tip one the wink v. tüyo vermek
tip one the wink v. göz kırpmak
tip the scale v. ağırlığında olmak
tip one's mitt v. amacını belli etmek
tip one's mitt v. niyetini belli etmek
tip one the wink v. ipucu vermek
tip the scale v. ağır basmak
tip one's cap v. şapka çıkararak uğurlamak
tip one's hat v. şapka çıkararak uğurlamak
tip the wink v. göz kırparak uyarmak
be on the tip of your tongue v. dilinin ucuna kadar gelmek
be on the tip of your tongue v. dilinin ucunda olmak
be on the tip of your tongue v. dilinin ucuna gelmek
be the tip of the iceberg v. buzdağının görünen kısmı/ucu olmak
tip your hand [us] v. niyetini açığa vurmak
tip your hand [us] v. niyetini açıklamak
tip your hand [us] v. niyetini açık etmek
tip your hand [us] v. kartlarını açık oynamak
tip your hand [us] v. niyetini göstermek
tip your hand [us] v. rengini belli etmek
tip your hand [us] v. renk vermek
tip your hand [us] v. kozunu oynamak
tip your hand [us] v. elini göstermek
tip your hat to somebody [us] v. birine saygı duymak
tip your hat to somebody [us] v. birine saygı göstermek
tip your hat to somebody [us] v. birine şapka çıkarmak
tip your hat to somebody [us] v. birine bravo demek
tip your cap v. şapka çıkararak selamlamak
tip your hat v. şapka çıkarmak
tip your cap v. şapka çıkarmak
tip your hat v. şapka çıkararak selamlamak
tip your mitt [us] v. amacını belli etmek
tip your hand [us] v. amacını belli etmek
tip your hand [us] v. niyetini belli etmek
tip your mitt [us] v. niyetini belli etmek
tip the scales at v. … kilo gelmek/olmak
on the tip of my tongue expr. dilimin ucunda
on the tip of one's tongue expr. dilinin ucunda
take my tip expr. öğüdümü tut
arse over tip expr. tepetaklak
from tip to toe expr. tepeden tırnağa
just the tip of the iceberg expr. (bu sadece) buzdağının görünen ucu
just the tip of the iceberg expr. (bu sadece) buzdağının görünen kısmı
it's on the tip of my tongue expr. dilimin ucunda
only the tip of the iceberg expr. (bu sadece) buzdağının görünen ucu
only the tip of the iceberg expr. (bu sadece) buzdağının görünen kısmı
on the tip of your tongue expr. dilinin ucunda
on the tip of tongue expr. dilinin ucunda
on the tip of your tongue expr. dilinin ucuna kadar gelmiş
in tip-top shape expr. en iyi durumda
in tip-top shape expr. mükemmel durumda
Speaking
tip off the cops v. polise ötmek
tip off the cops v. polise ihbarda bulunmak
tip off the cops v. polise ihbar etmek
if you take my tip expr. beni dinlerseniz
I don't tip expr. ben bahşiş vermem
let me give you one little tip expr. size küçük bir ipucu vereyim
I tip my hat to this expr. ben buna şapka çıkarırım
i tip my hat to this expr. buna şapka çıkarılır
it is on the tip of my tongue expr. dilimin ucunda
it's just the tip of the iceberg expr. bu sadece buzdağının görünen kısmı
it's on the tip of my tongue expr. dilimin ucundaydı
Trade/Economic
stock tip n. borsa tüyosu
stock tip n. hisse senedi tüyosu
tip sheet n. belirli bir işletme veya faaliyet alanı ile ilgili özel bilgiler içeren yayın
Law
fraud tip-off line n. sahtekarlık ihbar hattı
receive a tip v. ihbar almak
Technical
tip bucket n. devirme kepçesi
piezometer tip n. piyozemetre ucu
tip of the pile n. kazık ucu
probe tip n. deney sonda ucu
curved wing tip n. kavisli kanat ucu
blade tip n. kanat ucu
burner tip n. brülör kafası
tip plate n. devirme plakası
wear tip n. aşınma ucu
blade tip n. pale ucu
tip valve n. devirme valfi
tip speed n. çevresel hız
tip arm n. devirme kolu
wing tip float n. kanat ucu kayağı
flat tip screwdriver n. düz tornavida
tip clearance n. uç boşluğu
balloon tip n. balon ucu
contact tip n. kontak ucu
tip-tip cylinder n. uç silindir
tip diameter n. uç çapı
tip cylinder n. uç silindiri
cutting tip n. kesme ucu
welding torch tip n. kaynak torç ucu
welding torch tip n. kaynak torcu ucu
welding torch tip n. hamlaç ucu
tip-surface distance n. uç-yüzey uzaklığı
tip deflection n. uç eğimi
tip-sample electric field n. uç-numune elektrik alanı
tip-sample distance n. uç-numune uzaklığı
tip replacement n. uç değiştirme
tip convolution n. uç kıvrımı
tip radius n. uç yarıçapı
tip-sample interaction potential n. uç-numune etkileşim gerilimi
tip-sample inteface n. uç-numune arayüzeyi
tip-molcule gap n. uç molekül aralığı
tip oscillation n. uç salınımı
tip-sample junction n. uç-numune bağlantısı
tip vibration n. uç titreşimi
tip-molecule distance n. uç-molekül uzaklığı
tip-induced atomic relaxation n. uç dürtülü atom gevşemesi
tip displacement n. uç kayması
tip-sample force n. uç-numune kuvveti
tungsten tip n. volfram uç
tip-sample separation n. uç-numune ayrımı
tip preparation n. uç hazırlama
tip-cantilever assembly n. uç-çıkma çatkısı
tip shape n. uç biçimi
tip-bound antigen n. uca bağlı antijen
tip-polymer interface n. uç-çoğuz arayüzeyi
tip-particle distance n. uç-parçacık uzaklığı
tip-liquid interface n. uç-sıvı arayüzeyi
tip-sample gap n. uç-numune aralığı
tip-sample contact n. uç-numune teması
tip surface n. uç yüzeyi
tip-surface separation n. uç-yüzey ayrımı
tip oscillation amplitude n. uç salınım genliği
tip-bound antigen n. uca bağlı bağıştıran
tip material n. uç gereci
tip-surface potential n. uç-yüzey gerilimi
tip-induced quantum dot n. uç dürtülü nicem noktası
tip apex n. uç tepesi
tip-surface interaction n. uç-yüzey etkileşimi
tip-sample interaction n. uç-numune etkileşimi
tip-sample potential n. uç-numune gerilimi
tip-bound biomolecule n. uca bağlı canlı molekülü
tip-sample system n. uç-numune dizgesi
tip-sample energy dissipation n. uç-numune erk yayılımı
carbide tip n. karbür uç
probe tip n. sonda ucu
true tip-sample interaction n. gerçek uç-numune etkileşimi
electrode tip n. elektrot ucu
welding tip n. kaynak ucu
tip cart n. yandan boşaltan araba
side tip loader n. yandan boşaltımlı yükleyici
anodic tip n. anodik uç
platinum-iridium tip n. platin iridyumlu uç
crack tip displacement n. çatlak ucu kayması
anodic tip n. artıuç ucu
crack tip stress intensity n. çatlak ucu gerilim yoğunluğu
crack tip n. çatlak ucu
anodic tip oxidation n. artıuç ucu oksitlenmesi
cutting tip n. kesici uç
tip-over protection structure n. devrilmeye karşı koruyucu yapı
tip shroud n. kanat ucu çemberi
tip shroud n. kanat ucu bandajı
tip speed n. kanat ucu hızı
blade tip speed n. kanat çevre hızı
blade tip loss n. kanat ucu kaybı
tip cover n. uç kapağı
contact tip n. temas ucu
tip resistance n. uçtaki direnç
tip-speed ratio n. kanat uç hız oranı
Computer
speech tip n. konuşma ipucu
tip of the day n. günün ipucu
tip pressure n. uç basıncı
tip help n. ipucu yardımı
tip text n. ipucu metni
tool tip n. araç ipucu
tip for new users n. yeni kullanıcılar için ipucu
tip wizard n. ipucu sihirbazı
tip switch n. uç anahtarı
wing tip n. kanat ucu
scanning tip n. tarama ipucu
screen tip n. ekran ipucu
bogus tip n. sahte ipucu
contact tip n. kontak ucu
design tip n. tasarım ipucu
next tip n. sonraki ipucu
previous tip n. önceki ipucu
show next tip expr. sonraki ipucunu göster
tip: no tip expr. ipucu: ipucu yok
Mechanic
trailing pole tip n. motor veya dinamonun bobindeki tellerin geçtiği parçasının kenarı
Textile
rotary hook tip n. çağanoz ucu
needle tip n. iğne ucu
pirn tip n. masura ucu
tip [aus] n. koyun yününün açıkta kalan yıpranmış ucu
Woodworking
tip table n. tablası katlanır masa
tip-top table n. tablası katlanır masa
Furniture
tip-top table n. tablası katlanabilen masa
tip-top table n. katlanır masa
tip table n. katlanır masa
tip table n. tablası katlanabilen masa
Automotive
pintle tip of fuel injector n. yakıt enjektörü iğne ucu
release fork tip play n. ayırma çatalı ucu boşluğu
plastic tip hammer n. plastik kafalı çekiç
insulator tip n. buji yalıtkanı bumu
insulator tip n. buji yalıtkanı burnu
insulator tip n. buji yalıtkanı ucu
tip truck (au) n. damperli kamyon
leaf tip insert n. yaprak yay pulu
valve tip n. supap ucu
valve tip length n. supap ucu uzunluğu
torch tip n. nozul
firing tip configuration n. ateşleme ucu tipi
valve tip chamfer n. pahlı supap ucu
cutting tip n. kesme ucu
spark plug tip length n. buji ucu boyu
tip geometry n. uç geometrisi
tip plates n. uç plakaları
tip-in v. gazı tıklamak
Railway
tip [brit] n. demiryolu vagonlarını boşaltmada kullanılan yükseltilmiş pist
Aeronautic
wing tip n. kanat uzunluğu
hub/tip ratio n. göbek çapının pervane çapına oranı
wing tip clearance increment n. kanat uzunluğu açıklık farkı
blade tip n. pale ucu
wing tip n. kanat ucu
curved wing tip n. kavisli kanat ucu
propeller tip n. pervane ucu
tip stall n. uçağın kanadının ucunun irtifa kaybı
Medical
finger tip n. parmak ucu
catheter tip disposable syringe n. kateter uçlu tek kullanımlık şırınga
catheter tip disposable syringe n. sonda uçlu tek kullanımlık şırınga
central venous catheter tip n. santral venöz kateter ucu
tip of the test strip n. ölçüm çubuğu ucu
tip of the dropper n. damlalığın ucu
tip of the bottle n. şişenin ucu
catheter tip n. kateter ucu
syringe tip cap n. şırınga başlık ucu
Anatomy
nasal tip n. burun ucu
Psychology
tip of the tongue phenomenon n. dilimin ucunda olgusu
tip of the tongue phenomenon n. dilimin ucunda fenomeni
tip-of-the-iceberg n. buzdağının ucu
Dentistry
scaler tip n. kazıyıcı ucu
cutting the root tip n. kök ucunun kesilmesi
Gastronomy
tip pool n. bahşiş havuzu
tip box n. bahşiş kutusu
tip-box n. bahşiş kutusu
sirloin tip n. sokum bifteği
Chemistry
chemical tip n. kimyasal uç
Zoology
silver-tip n. boz ayı
silver-tip n. bozayı
wing tip n. bir kanadın en dış kenarı
hook-tip n. daepana cinsi çeşitli güvelere verilen ad
hook-tip n. laspeyria flexula güvesi
Botanic
tip blight n. mantarın neden olduğu bir balsam köknar hastalığı
tip blight n. domatesleri etkileyen bir virüs
tip–over n. mantarın sebep olduğu bir patlıcan hastalığı
tip cutting n. tomurcuklu bir sapın kesimi
burnt-tip orchid n. benekli orkide
Agriculture
adventive root tip n. adventif kök ucu
root tip n. kök ucu
tip layering n. uç daldırması
tip fill n. uç doldurma
tip-over n. mantarın neden olduğu bir patlıcan hastalığı
tip layerage n. uç daldırması
Tobacco
tip overlapping n. filtreli sigaranın uç kağıdı
Fishery
tip-up n. buzda balık avında kullanılan, balık ısırığını tespit etme işlevi olan bir aygıt
Environment
municipal rubbish tip n. belediye çöp dökme yeri/alanı
Military
tip-and-run [brit] adj. vur-kaç taktiğine dayalı
Hunting
tip-up barret n. kırma kolu
tip-up barret n. yukarıya doğru açılan namlu
Sport
tip and run [brit] n. kriket benzeri bir oyun
twin-tip skis n. hem ön hem de arka uçları hafifçe yukarı doğru eğimli olan kar kayağı
Basketball
tip-off n. hava atışıyla topu oyuna sokma
tip-off n. topu hava atışı ile oyuna sokma
tip-in v. çemberden sekmiş bir şutu içeriye iteleyip sayı yapmak
tip in v. çemberden dönen topu içeriye itelemek
tip-in v. potadan dönen topu tamamlamak
tip off v. hava atışıyla maçı başlatmak
Baseball
foul tip n. hatalı vuruş
foul tip n. sopa ile sektirilen top
foul tip n. tutucu tarafından karşılanan ıska atış
Bookbindery
tip-in n. ekli broşür
tip-in n. ciltleme kenarına yapıştırılan ek
tip-in n. kitabın cilt kenarına yapıştırılan ek
tip-on n. kitabın ciltleme kenarına yapıştırılan ek
tip in v. (eki) ciltleme kenarı boyunca yapıştırarak kitaba eklemek
tip in v. ciltlemek
Ornithology
tip-up n. benekli düdükçün
Entomology
tip worm n. mazı sineğinin larvası olan bir solucan
tip moth n. yaprak bükenler familyasına mensup, ağaç dallarına larva bırakan bir güve
violet-tip (polygonia interrogationis) n. amerika'ya özgü alacalı kanatlara sahip bir kelebek
buff-tip moth (phalera bucephala) n. aybenekli güve
orange-tip (anthocharis cardamines) n. avrupa'ya özgü uçları turuncu olan beyaz renkli ön kanatları bulunan bir kelebek
orange-tip (anthocharis cardamines) n. turuncusüslü
Slang
arse over tip [uk/australia] adj. ters yüz olmuş
arse over tip [uk/australia] adj. ters
arse over tip [uk/australia] adj. altı üstüne gelmiş
arse over tip [uk/australia] adj. baş aşağı
tip-toe through the tulips expr. tereyağından kıl çeker gibi
British Slang
arse over tip v. devrilmek/düşmek
tip off v. gammazlamak
tip it down v. bardaktan boşanırcasına yağmak
tip off v. ispiyonlamak
shit-tip adj. karman çorman