Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
out go
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"out go"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 476 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
go out
f.
çıkmak
2
Yaygın Kullanım
go out for a walk
f.
yürüyüşe çıkmak
General
3
Genel
go out
f.
kesilmek
4
Genel
go out of order
f.
arızalanmak
5
Genel
go out of order
f.
arıza vermek
6
Genel
go out of one's mind
f.
aklını oynatmak
7
Genel
go out
f.
sönmek
8
Genel
go out
f.
flört etmek
9
Genel
go out
f.
demode olmak
10
Genel
go out with
f.
ile çıkmak
11
Genel
go out of order
f.
arıza meydana gelmek
12
Genel
go out of
f.
dışına çıkmak
13
Genel
go out
f.
istifa etmek
14
Genel
go out
f.
gönderilmek
15
Genel
go out hunting
f.
avlanmak
16
Genel
go out
f.
dışarıya çıkmak
17
Genel
go out fishing
f.
balığa çıkmak
18
Genel
go out with
f.
flört etmek
19
Genel
go out
f.
modası geçmek
20
Genel
go out
f.
dışarı çıkmak
21
Genel
go out of date
f.
modası geçmek
22
Genel
go out of sight
f.
gözden kaybolmak
23
Genel
go out of one's mind
f.
keçileri kaçırmak
24
Genel
go out
f.
yollanmak (mektup koli vb)
25
Genel
go out
f.
kalkmak
26
Genel
go out of one's mind
f.
aklını kaçırmak
27
Genel
go out
f.
çekilmek
28
Genel
go out with
f.
ile flört etmek
29
Genel
go out with
f.
ile gezmek
30
Genel
go out of tune
f.
akordu bozulmak
31
Genel
go out
f.
sokağa çıkmak
32
Genel
go out
f.
dışarı gitmek
33
Genel
go out with
f.
ile dışarı çık
34
Genel
go out
f.
geçmek
35
Genel
go out
f.
grev yapmak
36
Genel
go out
f.
çekilmek (deniz)
37
Genel
go out
f.
eğlenmek için dışarı çıkıp insanlarla buluşmak
38
Genel
go all out
f.
canını dişine takmak
39
Genel
go out of one's possession
f.
elden çıkmak
40
Genel
go out of the frame
f.
çerçeve dışına çıkmak
41
Genel
go out of existence
f.
ölmek
42
Genel
go out of existence
f.
tarih sahnesinden silinmek
43
Genel
go out of existence
f.
varoluşu sonlanmak
44
Genel
go out of shower
f.
duştan çıkmak
45
Genel
go out of the harbour
f.
limandan çıkış yapmak
46
Genel
go out on a limb
f.
birisi için riske girmek
47
Genel
go out to the garden
f.
bahçeye çıkmak
48
Genel
go out through the door
f.
kapıdan geçmek
49
Genel
go out of control
f.
kontrol dışına çıkmak
50
Genel
go out through the door
f.
kapıdan çıkmak
51
Genel
go out at night
f.
gece dışarı çıkmak
52
Genel
go out of use
f.
kullanımdan kalkmak
53
Genel
go out for dinner
f.
yemeğe çıkmak
54
Genel
go out for lunch
f.
yemeğe çıkmak
55
Genel
go out to eat
f.
yemeğe çıkmak
56
Genel
go out from the country
f.
ülkeden çıkmak
57
Genel
go out from the country
f.
ülkeden çıkış yapmak
58
Genel
go out to tender
f.
ihale edilmek
59
Genel
go out to tender
f.
ihaleye çıkmak
60
Genel
go out at night
f.
gece sokağa çıkmak
61
Genel
go out
f.
(ateş) sönmek
62
Genel
go out
f.
(ışık) sönmek
63
Genel
go out alone
f.
yalnız dışarı çıkmak
64
Genel
go out of business
f.
(biriyle) iş yapmamak
65
Genel
go out of business
f.
kepenk kapamak
66
Genel
go out of favour
f.
rağbetini kaybetmek
67
Genel
go out in public
f.
toplum içine çıkmak
68
Genel
go out in public
f.
insan içine çıkmak
69
Genel
go out at nights
f.
geceleri çıkmak
70
Genel
go out at nights
f.
gece çıkmak
71
Genel
go in and out
f.
girip-çıkmak
72
Genel
go out of town
f.
şehir dışına gitmek
73
Genel
go out of town
f.
şehir dışına çıkmak
74
Genel
go out for fresh air
f.
temiz havaya çıkmak
75
Genel
go out for fresh air
f.
temiz hava almaya çıkmak
76
Genel
go out of the room
f.
odadan çıkmak
77
Genel
go out of fashion
f.
modası geçmek
78
Genel
go out with someone
f.
birisiyle çıkmak
79
Genel
(for lights) to go out
f.
ışıklar gitmek
80
Genel
(for lights) to go out
f.
(elektrikler) kesilmek
81
Genel
(for lights) to go out
f.
ışıklar kesilmek
82
Genel
know where to go to find out
f.
sorunun cevabını nerede bulacağını bilmek
83
Genel
go out of business
f.
kepenk kapatmak
84
Genel
go out of business
f.
kepenk indirmek
85
Genel
go out the car
f.
arabandan inmek
86
Genel
go out for a run
f.
koşuya çıkmak
87
Genel
(one's) internet to go out
f.
interneti gitmek
88
Genel
go out on patrol
f.
devriyeye çıkmak
89
Genel
go out to patrol
f.
devriyeye çıkmak
90
Genel
(power) go out
f.
(elektrik) kesilmek
91
Genel
be/go out on the town
f.
şehre eğlenmeye gitmek
92
Genel
go out and enjoy yourself
f.
çıkıp eğlenmek
93
Genel
go out rambling
f.
uzun bir yürüyüşe çıkmak
94
Genel
go out with friends
f.
arkadaşlarla çıkmak
95
Genel
go out of the house
f.
evden dışarı çıkmak
96
Genel
go out on the balcony
f.
balkona çıkmak
Phrasals
97
Öbek Fiiller
go out together
f.
birlikte/beraber çıkmak
98
Öbek Fiiller
go all out
f.
her yolu denemek
99
Öbek Fiiller
go all out
f.
elden gelen her şeyi yapmak
100
Öbek Fiiller
go out
f.
evden çıkmak
101
Öbek Fiiller
go out
f.
çalışmamak
102
Öbek Fiiller
go out
f.
gitmek
103
Öbek Fiiller
go out
f.
denemek
104
Öbek Fiiller
go out
f.
şansını denemek
105
Öbek Fiiller
go out
f.
katılmaya çalışmak
106
Öbek Fiiller
go out
f.
seçmelere katılmak
107
Öbek Fiiller
go out
f.
ölmek
108
Öbek Fiiller
go out
f.
göçüp gitmek
109
Öbek Fiiller
go out
f.
vefat etmek
110
Öbek Fiiller
go out
f.
rahmetli olmak
111
Öbek Fiiller
go out
f.
bayılmak
112
Öbek Fiiller
go out
f.
bilinci gitmek
113
Öbek Fiiller
go out
f.
bilincini kaybetmek
114
Öbek Fiiller
go out
f.
greve gitmek
115
Öbek Fiiller
go out
f.
iş bırakmak
116
Öbek Fiiller
go out
f.
dağıtılmak
117
Öbek Fiiller
go out
f.
çaba sarf etmek/harcamak
118
Öbek Fiiller
go out
f.
uğraşmak
119
Öbek Fiiller
go out
f.
peşine düşmek
120
Öbek Fiiller
go out
f.
arayışa girmek
121
Öbek Fiiller
go out
f.
bir yerden ayrılmak
122
Öbek Fiiller
go out
f.
bir noktadan çıkmak
123
Öbek Fiiller
go out
f.
bir şey aracılığıyla çıkmak
124
Öbek Fiiller
go out
f.
geri çekilmek
125
Öbek Fiiller
go out
f.
geri gitmek
126
Öbek Fiiller
go out
f.
çekilmek
127
Öbek Fiiller
go out
f.
saha sınırlarının dışına çıkmak/gitmek
128
Öbek Fiiller
go out
f.
auta çıkmak/gitmek
129
Öbek Fiiller
go out
f.
bir şeye ulaşmada aktif rol oynamak/aktif rol üstlenmek
130
Öbek Fiiller
go out
f.
harekete geçmek
131
Öbek Fiiller
go out
f.
uzak bir yere seyahat etmek
132
Öbek Fiiller
go out
f.
gönderilmiş olmak
133
Öbek Fiiller
go out
f.
yayılmış olmak
134
Öbek Fiiller
go out
f.
dağıtılmış olmak
135
Öbek Fiiller
go out
f.
birinin ıstırabını paylaşmak
136
Öbek Fiiller
go out
f.
birinin acısını içinde hissetmek
137
Öbek Fiiller
go out
f.
evden çıkıp sosyal hayata karışmak
138
Öbek Fiiller
go out
f.
çökmek
139
Öbek Fiiller
go out
f.
yıkılmak
140
Öbek Fiiller
go out
f.
göçmek
141
Öbek Fiiller
go out
f.
istikrarlı/sabit romantik bir ilişki içerisinde olmak
142
Öbek Fiiller
go out for
f.
seçmelere girmek
143
Öbek Fiiller
go out for (something)
f.
(bir şeyi) denemek
144
Öbek Fiiller
go out for (something)
f.
(bir şeyde) şansını denemek
145
Öbek Fiiller
go out for (something)
f.
(bir şeye) katılmaya çalışmak
146
Öbek Fiiller
go out for (something)
f.
(bir şeyin seçmelerine katılmak
147
Öbek Fiiller
go out for (something)
f.
(bir şey) yemek için dışarı çıkmak
148
Öbek Fiiller
go out for (something)
f.
(bir şey) yemek için bir yere gitmek
149
Öbek Fiiller
go out for someone or something
f.
birini/bir şeyi geri getirmek için dışarı çıkmak
150
Öbek Fiiller
go out for someone or something
f.
birini/bir şeyi alıp getirmek için dışarı çıkmak
151
Öbek Fiiller
go out to (someone)
f.
(bir şeyi birine) yöneltmek
152
Öbek Fiiller
go out to (someone)
f.
(duygularını/hislerini birine) yöneltmek
153
Öbek Fiiller
go out to (someone)
f.
(birine) sempati duymak
154
Öbek Fiiller
go out to (someone)
f.
(duyguları) birinden yana olmak
155
Öbek Fiiller
go out to (someone)
f.
(birine bir duygu/his) göndermek
156
Öbek Fiiller
go out to (someone)
f.
(duygularıyla/hisleriyle) birinin yanında olmak
157
Öbek Fiiller
go out to someone
f.
birinin kalbi, şefkati, sevgisi biriyle olmak
158
Öbek Fiiller
go out
f.
asker olarak sahaya çıkmak
159
Öbek Fiiller
go out
f.
düello yapmak
160
Öbek Fiiller
go out
f.
kolonici olarak seyahat etmek
161
Öbek Fiiller
go out
f.
göçmen olarak seyahat etmek
162
Öbek Fiiller
go out
f.
18 delikli golf maçında ilk dokuz delikte oynamak
163
Öbek Fiiller
go out
f.
sona ermek
164
Öbek Fiiller
go out
f.
artık çalışmamak
165
Öbek Fiiller
go out
f.
durmak
166
Öbek Fiiller
go out
f.
bozulmak
167
Öbek Fiiller
go out
f.
(beyzbolda) vuruş sırası geçmek
168
Öbek Fiiller
go out
f.
elindeki son kartı oynamak
169
Öbek Fiiller
go out
f.
kart oyununda gerekli toplam puana ulaşmak
170
Öbek Fiiller
go out
f.
yayılmak
171
Öbek Fiiller
go out
f.
düzenlenmeye başlamak
172
Öbek Fiiller
go out
f.
yayımlanmaya başlamak
173
Öbek Fiiller
go out
f.
yarıştan elenmek
174
Öbek Fiiller
go out
f.
soyu tükenmek
175
Öbek Fiiller
go out
f.
süresi dolmak
176
Öbek Fiiller
go out
f.
(yayın) iletilmek
177
Öbek Fiiller
go out with something
f.
bir şeyle birlikte modası geçmek
178
Öbek Fiiller
go out with something
f.
bir şeyle birlikte eskide kalmak
179
Öbek Fiiller
go out with something
f.
bir şeyle birlikte tarihe karışmak
180
Öbek Fiiller
go out to
f.
-e çıkmak
181
Öbek Fiiller
go out to
f.
'-e gitmek
182
Öbek Fiiller
go out
f.
biri için endişe duymak
Proverb
183
Atasözü
only mad dogs and englishmen go out in the midday sun
öğlen güneşinin altında dışarı çıkılmaz
184
Atasözü
only mad dogs and englishmen go out in the midday sun
güneş tepedeyken dışarı çıkılmaz
185
Atasözü
only mad dogs and englishmen go out in the midday sun
bu sıcakta dışarı çıkılmaz
Colloquial
186
Konuşma Dili
go in one ear and out the other
f.
bir kulağından girip öteki kulağından çıkmak
187
Konuşma Dili
go out with a bang
f.
harika/muhteşem bir biçimde sonlandırmak
188
Konuşma Dili
radio to go out
f.
telsiz bozulmak
189
Konuşma Dili
go out for a drive
f.
arabayla gezintiye çıkmak
190
Konuşma Dili
go out for a drive
f.
çıkıp arabayla gezmek
191
Konuşma Dili
go eyes out
f.
gözünü dört açmak
192
Konuşma Dili
go eyes out
f.
tüm gayretini/çabasını ortaya koymak
193
Konuşma Dili
go eyes out
f.
tüm ilgisini/dikkatini vermek
194
Konuşma Dili
go out with the girls
f.
kızlarla dışarı çıkmak
195
Konuşma Dili
go out with the girls
f.
kızlarla eğlenmeye gitmek
196
Konuşma Dili
go out with the girls
f.
kız grubuyla eğlenmeye gitmek
197
Konuşma Dili
go out of (one's) way (to do something)
f.
(bir şey yapmak) için yolunu uzatmak
198
Konuşma Dili
go out of (one's) way (to do something)
f.
(bir şey yapmak) için yolundan sapmak
199
Konuşma Dili
go out of (one's) way (to do something)
f.
(bir şey yapmak) için yolunu değiştirmek
200
Konuşma Dili
go out of (one's) way (to do something)
f.
(bir şey yapmak) için zahmete girmek
201
Konuşma Dili
go out of (one's) way (to do something)
f.
(bir şey yapmak) için zahmete katlanmak
202
Konuşma Dili
go out of (one's) way (to do something)
f.
(bir şey yapmak) için zahmet etmek
203
Konuşma Dili
go (out) wilding
f.
dağıtmak
204
Konuşma Dili
go (out) wilding
f.
kendini dağıtmak
205
Konuşma Dili
go (out) wilding
f.
azıtmak
206
Konuşma Dili
go (out) wilding
f.
coşmak
207
Konuşma Dili
go (out) wilding
f.
aşırıya kaçmak
208
Konuşma Dili
go (out) wilding
f.
kuralsız hareket etmek
209
Konuşma Dili
go (out) wilding
f.
kontrolü kaybetmek
210
Konuşma Dili
go (out) wilding
f.
zıvanadan çıkmak
211
Konuşma Dili
go (out) wilding
f.
çıldırmak
212
Konuşma Dili
go (out) wilding
f.
manyağa bağlamak
213
Konuşma Dili
go (out) wilding
f.
manyaklaşmak
214
Konuşma Dili
go (out) wilding
f.
sapıtmak
215
Konuşma Dili
go out wilding
f.
dağıtmak
216
Konuşma Dili
go out wilding
f.
kendini dağıtmak
217
Konuşma Dili
go out wilding
f.
azıtmak
218
Konuşma Dili
go out wilding
f.
coşmak
219
Konuşma Dili
go out wilding
f.
aşırıya kaçmak
220
Konuşma Dili
go out wilding
f.
kuralsız hareket etmek
221
Konuşma Dili
go out wilding
f.
kontrolü kaybetmek
222
Konuşma Dili
go out wilding
f.
zıvanadan çıkmak
223
Konuşma Dili
go out wilding
f.
çıldırmak
224
Konuşma Dili
go out wilding
f.
manyağa bağlamak
225
Konuşma Dili
go out wilding
f.
manyaklaşmak
226
Konuşma Dili
go out wilding
f.
sapıtmak
227
Konuşma Dili
go in and out
f.
girip girip çıkmak
228
Konuşma Dili
go in and out
f.
çıkıp çıkıp girmek
229
Konuşma Dili
go in and out
f.
bir girip bir çıkmak
230
Konuşma Dili
go in and out
f.
gidip gelmek
231
Konuşma Dili
go in and out
f.
gidip gidip gelmek
232
Konuşma Dili
go in and out
f.
gelip gelip gitmek
233
Konuşma Dili
go in and out
f.
bir çalışıp bir çalışmamak
234
Konuşma Dili
go in and out
f.
kesik kesik çalışmak
235
Konuşma Dili
go all out for something
f.
bir şey için canını dişine takmak
236
Konuşma Dili
go all out for something
f.
bir şey için her yolu denemek
237
Konuşma Dili
go all out for something
f.
bir şey için elinden gelen her şeyi yapmak
238
Konuşma Dili
go all out for something
f.
bir şey için elinden geleni yapmak
239
Konuşma Dili
go all out for something
f.
bir şey için tüm yolları denemek
240
Konuşma Dili
go out!
expr.
dışarı çık!
241
Konuşma Dili
sorry I can't go out tonight
expr.
kusura bakma bu gece çıkamam
Idioms
242
Deyim
go out with the boys
f.
erkek gecesi yapmak
243
Deyim
go out with the boys
f.
bizim çocuklarla buluşmak/dışarı çıkmak
244
Deyim
go out of someone's mind
f.
aklından çıkmak
245
Deyim
go out of one's mind
f.
aklını kaybetmek
246
Deyim
go out on the razzle
f.
alem yapmak
247
Deyim
go out on the town
f.
alem yapmak
248
Deyim
go out on a spree
f.
alem yapmak
249
Deyim
go out on the tiles
f.
alemlere/ortamlara akmak
250
Deyim
go out like a light
f.
ansızın bilincini yitirmek
251
Deyim
go out like a light
f.
ansızın kendini kaybetmek
252
Deyim
go out like a light
f.
ansızın komaya girmek
253
Deyim
have heart go out to
f.
birisine karşı sevgi/şefkat duymak
254
Deyim
go out of your way to do something
f.
başkalarını rahat ettirmek için fazladan çaba harcamak
255
Deyim
go in one ear and out the other
f.
bir kulağından girip öbür kulağından çıkmak
256
Deyim
go out like a light
f.
birden uykuya dalmak
257
Deyim
go in at one ear and out at the other
f.
bir kulağından girip öbür kulağından çıkmak
258
Deyim
go out of focus
f.
bulanık resim vermek
259
Deyim
go out on a high note
f.
başarıyla bitirmek
260
Deyim
go out on a limb
f.
başını derde sokmak
261
Deyim
go out of focus
f.
bulanık görmek
262
Deyim
go out in search of
f.
bir şeyi aramaya/bulmaya çıkmak
263
Deyim
go in at one ear and out at the other
f.
bir kulağından girip öbüründen çıkmak
264
Deyim
go out of hand
f.
çığırından çıkmak
265
Deyim
go out
f.
demode olmak
266
Deyim
go out of style
f.
demode olmak
267
Deyim
go out of one's mind
f.
delirmek ya da sıkılmak
268
Deyim
go out to work
f.
çalışma hayatına başlamak
269
Deyim
go out of action
f.
çalışmamak
270
Deyim
go out of fashion
f.
demode olmak
271
Deyim
go out on a spree
f.
felekten bir gece çalmak
272
Deyim
go out of view
f.
görüş açısının dışında kalmak
273
Deyim
go out of view
f.
görüş açısının dışına çıkmak
274
Deyim
go out of view
f.
görememek
275
Deyim
go out on the town
f.
felekten bir gece çalmak
276
Deyim
go out on strike
f.
greve gitmek
277
Deyim
go out of practice
f.
hamlamak
278
Deyim
go out of service
f.
hizmet dışı kalmak
279
Deyim
go all out
f.
elinden geleni yapmak
280
Deyim
go out of sight
f.
görüş açısının dışına çıkmak
281
Deyim
go out of sight
f.
görüş açısının dışında kalmak
282
Deyim
go out on strike
f.
grev yapmak
283
Deyim
go all out (for)
f.
elinden geleni yapmak
284
Deyim
go out of date
f.
eskimek
285
Deyim
go out of action
f.
hizmet dışı kalmak
286
Deyim
go out of sight
f.
görememek
287
Deyim
go out on the town
f.
içip eğlenmek
288
Deyim
go out on a high note
f.
iyi biçimde bitirmek
289
Deyim
go out of business
f.
iflas etmek
290
Deyim
go out to work
f.
işe başlamak
291
Deyim
go out of business
f.
işi kesmek
292
Deyim
go out on a spree
f.
içip eğlenmek
293
Deyim
go out of play
f.
oyun dışı kalmak
294
Deyim
go out
f.
modası geçmek
295
Deyim
go out on a limb
f.
kolu kanadı kırılmak
296
Deyim
go out of date
f.
modası geçmek
297
Deyim
go out of business
f.
kepenk indirmek
298
Deyim
go out of style
f.
modası geçmek
299
Deyim
go out with the buggy whip
f.
modası geçmek
300
Deyim
have one's heart go out to someone
f.
kalbi birisi için çarpmak
301
Deyim
go out on a high note
f.
layıkıyla bitirmek
302
Deyim
go out of play
f.
oyun alanının dışına atmak
303
Deyim
go out of fashion
f.
modası geçmek
304
Deyim
go out with the horse and buggy
f.
modası geçmek
305
Deyim
have one's heart go out to someone
f.
kalbi birisiyle olmak
306
Deyim
go out with the horse and carriage
f.
modası geçmek
307
Deyim
go out-of-bounds
f.
sahayı sınırlayan çizgilerin dışına çıkmak
308
Deyim
go out on a limb
f.
riske girmek
309
Deyim
go out on a limb
f.
riski göze almak
310
Deyim
go out of business
f.
ticareti kesmek
311
Deyim
go all out
f.
tüm yolları denemek
312
Deyim
go out of one's way
f.
zahmet etmek
313
Deyim
go out of the frying-pan into the fire
f.
yağmurdan kaçıp doluya tutulmak
314
Deyim
go out like a light
f.
uykuya dalmak
315
Deyim
go out of your way to do something
f.
zahmete girmek
316
Deyim
go out of one's depth
f.
zorlanmak
317
Deyim
go out like a light
f.
uyuyakalmak
318
Deyim
go out of the window
f.
yok olmak
319
Deyim
go out of business
f.
(ticaretten) çekilmek
320
Deyim
go out of the frying pan and into the fire
f.
yağmurdan kaçarken doluya tutulmak
321
Deyim
go out for a spin
f.
(bisikletle/arabayla) gezmeye çıkmak
322
Deyim
go out of one's depth
f.
zor ya da anlaşılmaz bir işle karşılaşmak
323
Deyim
go out for a spin
f.
(bisikletle/arabayla) çıkıp gezmek
324
Deyim
go out of someone's mind
f.
unutmak
325
Deyim
go out of one's way
f.
zahmete girmek
326
Deyim
have one's heart go out to someone
f.
(başı dertte olan) birisi için sempati duymak
327
Deyim
go out of earshot
f.
(birinin) duyamayacağı bir yere gitmek
328
Deyim
go out of one's way
f.
zahmete katlanmak
329
Deyim
go out the window
f.
yok olmak
330
Deyim
go out of the frying pan into the fire
f.
yağmurdan kaçarken doluya tutulmak
331
Deyim
go out of kilter
f.
dengesi bozulmak
332
Deyim
go out of kilter
f.
karmaşık/kaotik bir durumda olmak
333
Deyim
go out of kilter
f.
her şey birbirine girmek
334
Deyim
go out of kilter
f.
düz bir çizgide olmamak
335
Deyim
go out of kilter
f.
düzgün gitmemek
336
Deyim
go out of kilter
f.
ayarı kaçmak
337
Deyim
go out of kilter
f.
balansı bozulmak
338
Deyim
go out of kilter
f.
bozulmak
339
Deyim
go out of kilter
f.
düzgün çalışmamak
340
Deyim
go out of (one's) senses
f.
çıldırmak
341
Deyim
go out of (one's) senses
f.
aklını kaçırmak/yitirmek
342
Deyim
go out of (one's) senses
f.
deliye dönmek
343
Deyim
go out of (one's) senses
f.
balatayı sıyırmak/yakmak
344
Deyim
go out of (one's) senses
f.
şalteri atmak
345
Deyim
go out of (one's) senses
f.
tepesi atmak
346
Deyim
go out of (one's) senses
f.
kafayı yemek
347
Deyim
go out of (one's) senses
f.
kafayı çizmek
348
Deyim
go out of (one's) senses
f.
mantığını yitirmek
349
Deyim
go out of (one's) senses
f.
şuurunu kaybetmek
350
Deyim
go out of (one's) senses
f.
leyla gibi olmak
351
Deyim
go out of (one's) senses
f.
leyla olmak
352
Deyim
go out of (one's) senses
f.
bilinci/şuuru tam yerinde olmamak
353
Deyim
go out of (one's) senses
f.
mantıklı düşünecek durumda olmamak
354
Deyim
go out of (one's) senses
f.
kendinden geçmek
355
Deyim
go out of (one's) head
f.
sersemleşmek
356
Deyim
go out of (one's) head
f.
sersemlemek
357
Deyim
go out of (one's) head
f.
bilinci tam yerinde olmamak
358
Deyim
go out of (one's) head
f.
kafası gitmek
359
Deyim
go out of (one's) head
f.
aklından çıkmak
360
Deyim
go out of (one's) head
f.
unutulmak
361
Deyim
go out the window
f.
yok olmak
362
Deyim
go out the window
f.
kaybolmak
363
Deyim
go out the window
f.
uçup gitmek
364
Deyim
go out the window
f.
elinden kayıp gitmek
365
Deyim
go out the window
f.
kaybolup gitmek
366
Deyim
go out of the window
f.
yok olmak
367
Deyim
go out of the window
f.
kaybolmak
368
Deyim
go out of the window
f.
uçup gitmek
369
Deyim
go out of the window
f.
elinden kayıp gitmek
370
Deyim
go out of the window
f.
kaybolup gitmek
371
Deyim
go out like a light
f.
ansızın bilincini kaybetmek
372
Deyim
go out like a light
f.
birden komaya girmek
373
Deyim
go out like a light
f.
ansızın kendini kaybetmek
374
Deyim
go out like a light
f.
birden uykuya dalmak
375
Deyim
go out like a light
f.
birden uyuyakalmak
376
Deyim
go out like a light
f.
birden uykuya dalmak
377
Deyim
go out like a light
f.
birden uyuyup kalmak
378
Deyim
go out like a light
f.
birden uykuya dalıp gitmek
379
Deyim
go out of your mind
f.
aklı/zihni karışık olmak
380
Deyim
go out of your mind
f.
aklı yerinde olmamak
381
Deyim
go out of your mind
f.
aklını kaçırmak
382
Deyim
go out of your mind
f.
delirmek
383
Deyim
go out of your mind
f.
aklından zoru olmak
384
Deyim
go out of your mind
f.
çıldırmak
385
Deyim
go out of your mind
f.
aklını yitirmek
386
Deyim
go out of your mind
f.
kafayı yemek
387
Deyim
go out of your mind
f.
keçileri kaçırmak
388
Deyim
go out of your mind
f.
aklını oynatmak
389
Deyim
go out on the razzle [uk]
f.
alem yapmak
390
Deyim
go out on the razzle [uk]
f.
içip eğlenmeye çıkmak
391
Deyim
go out on the razzle [uk]
f.
içki alemi yapmak
392
Deyim
go out on the razzle [uk]
f.
içip dans etmeye çıkmak
393
Deyim
go out of use
f.
artık kullanılmamak
394
Deyim
go in and out (of something)
f.
(bir şeye) girip girip çıkmak
395
Deyim
go in and out (of something)
f.
(bir şeye) girip çıkmak
396
Deyim
go in and out (of something)
f.
(bir şeye) çıkıp çıkıp girmek
397
Deyim
go out and paint the town red
f.
çıkıp felekten bir gün çalmak
398
Deyim
go out and paint the town red
f.
bar bar/restoran restoran gezmek
399
Deyim
go out and paint the town red
f.
alemlere akmak
400
Deyim
go out and paint the town red
f.
ortamlara akmak
401
Deyim
go out for a ride
f.
arabayla gezintiye çıkmak
402
Deyim
go out for a ride
f.
çıkıp arabayla gezmek
403
Deyim
go out for a spin (to some place)
f.
bisikletle/arabayla (bir yere) kadar gitmek
404
Deyim
go out for a spin (to some place)
f.
bisikletle/arabayla çıkıp gezmek
405
Deyim
go out for a spin (to some place)
f.
bisikletle/arabayla (yakın bir yere) gitmek/gidip gelmek
406
Deyim
go out in search of (someone or something)
f.
(birini/bir şeyi) aramaya/bulmaya çıkmak
407
Deyim
go out in search of (someone or something)
f.
çıkıp (birini/bir şeyi) aramak
408
Deyim
go out of (one's) mind
f.
bayılmak
409
Deyim
go out of (one's) mind
f.
çılgına dönmek
410
Deyim
go out of (one's) mind
f.
deli olmak
411
Deyim
go out of (one's) mind with (something)
f.
(bir şeyden) kafayı yemek
412
Deyim
go out of (one's) mind with (something)
f.
(bir şeyden) delirmek
413
Deyim
go out of (one's) mind with (something)
f.
(bir şeyden) aklını oynatmak/yitirmek
414
Deyim
go out of favor
f.
rağbetini kaybetmek
415
Deyim
go out of favor
f.
gözden düşmek
416
Deyim
go out of favor (with one)
f.
(birinin) rağbetini/desteğini kaybetmek
417
Deyim
go out of favor (with one)
f.
(birinin) gözünden düşmek
418
Deyim
go out of the way to (do something)
f.
(başkalarını rahat ettirmek) için fazladan çaba harcamak
419
Deyim
go out of the way to (do something)
f.
(bir şey yapmak için) zahmete girmek/katlanmak
420
Deyim
go out of way
f.
yolu uzatmak
421
Deyim
go out of way
f.
yoldan sapmak
422
Deyim
go out of way
f.
yolu değiştirmek
423
Deyim
go out of way
f.
zahmete girmek
424
Deyim
go out of way
f.
zahmete katlanmak
425
Deyim
go out of way
f.
zahmet etmek
426
Deyim
go out of your way
f.
zahmete girmek
427
Deyim
go out of your way
f.
zahmete katlanmak
428
Deyim
go out of your way
f.
zahmet etmek
429
Deyim
go out of your way
f.
fazladan çaba harcamak
430
Deyim
go out and have fun
f.
dışarı çıkıp eğlenmek
Speaking
431
Konuşma
would you like to go out with me tonight?
expr.
bu gece benimle çıkar mısın?
432
Konuşma
would you like to go out with me tonight?
expr.
bu gece benimle çıkar mısın?
433
Konuşma
will you go out with me?
expr.
benimle çıkar mısın?
434
Konuşma
we can go out tonight
expr.
bu gece dışarı çıkabiliriz
435
Konuşma
would you like to go out with? me this evening
expr.
bu akşam benimle çıkar mısın?
436
Konuşma
can I go out?
expr.
dışarı çıkabilir miyim?
437
Konuşma
don't go out on the balcony in bare feet
expr.
çıplak ayakla balkona çıkmayın
438
Konuşma
we should go out and celebrate
expr.
dışarı çıkıp bunu kutlamalıyız
439
Konuşma
you can go out
expr.
çıkabilirsin
440
Konuşma
yesterday we couldn't go out because it rained
expr.
dün dışarı çıkamadık çünkü yağmur yağdı
441
Konuşma
would you like to go out?
expr.
dışarı çıkmak ister misin?
442
Konuşma
you can go out
expr.
çıkabilirsiniz
443
Konuşma
don't go out on the balcony in bare feet
expr.
çıplak ayakla balkona çıkma
444
Konuşma
I have to go out
expr.
çıkmalıyım
445
Konuşma
you need to go out more often
expr.
dışarıya daha sık çıkmalısın
446
Konuşma
out you go!
expr.
haydi çık!
447
Konuşma
sorry I can't go out tonight
expr.
özür dilerim bu gece çıkamam
448
Konuşma
don't let anybody go in or out
expr.
kimsenin girip çıkmasına izin verme
449
Konuşma
she asked me to go out with her
expr.
onunla dışarı çıkmamı istedi
450
Konuşma
go out of town
expr.
şehir dışına çıkmak
451
Konuşma
does he look like the kind of person i'd go out with?
expr.
sence o çıkmak isteyeceğim türden birisi mi?
452
Konuşma
don't go out on the balcony in bare feet
expr.
yalınayak balkona çıkma/çıkmayın
453
Konuşma
I want to go out
expr.
dışarı çıkmak istiyorum
Trade/Economic
454
Ticaret/Ekonomi
go out of business
f.
faaliyetine son vermek
455
Ticaret/Ekonomi
go out of business
f.
iş hayatından çıkmak
456
Ticaret/Ekonomi
go out of business
f.
işi kapatmak
457
Ticaret/Ekonomi
go out to tender
f.
ihaleye çıkmak
458
Ticaret/Ekonomi
go out of business
f.
ticaretten çekilmek
Construction
459
İnşaat
go-out
i.
sahilde deniz suyu çekildiğinde karadaki suyun denize akmasını sağlayan set oluğu
Gastronomy
460
Mutfak
go out shopping
f.
çarşıya çıkmak
Education
461
Eğitim
go out
f.
cambridge üniversitesi'nde lisans derecesi almak
Football
462
Futbol
go out for a match
f.
maça çıkmak
463
Futbol
(ball) to go out of bounds over the sidelines
f.
top sahayı sınırlayan çizgileri geçmek
Slang
464
Argo
go out of one's head
f.
çılgına dönmek
465
Argo
go out of one's head
f.
deliye dönmek
466
Argo
go out of one´s mind
f.
kafayı sıyırmak
467
Argo
go out of one´s mind
f.
kafayı çizmek
468
Argo
go out of one's head
f.
şalterleri atmak
469
Argo
go out of one's skull
f.
sarhoş olmak
470
Argo
go out of one's head
f.
şalteri atmak
471
Argo
go blow it out your ear!
exclam.
defol!
472
Argo
go blow it out your ear!
exclam.
defol git!
473
Argo
go blow it out your ear!
exclam.
kaybol!
474
Argo
go blow it out your ear!
exclam.
git başımdan!
475
Argo
go blow it out your ear!
exclam.
bas git!
476
Argo
go blow it out your ear!
exclam.
yok ol!
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of out go
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy