Geçmiş

tighten

"tighten" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 26 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
Common Usage
1	Yaygın Kullanım	tighten f.	sıkmak
General
2	Genel	tighten f.	sıkılaştırmak
3	Genel	tighten f.	sıkıştırmak (vida vb)
4	Genel	tighten f.	kısmak
5	Genel	tighten f.	sertleşmek
6	Genel	tighten f.	pekişmek
7	Genel	tighten f.	sıkışmak
8	Genel	tighten f.	gerginleştirmek
9	Genel	tighten f.	gerilmek
10	Genel	tighten f.	sıkmak (kemer vb'ni)
11	Genel	tighten f.	kasılmak
12	Genel	tighten f.	kasmak
13	Genel	tighten f.	germek (adale/ip vb)
14	Genel	tighten f.	sıkılaşmak
15	Genel	tighten f.	gerginleşmek
16	Genel	tighten f.	germek
17	Genel	tighten f.	sağlamlaştırmak
18	Genel	tighten f.	tıkamak
19	Genel	tighten f.	daralmak
20	Genel	tighten f.	sıkılamak
21	Genel	tighten f.	kısıtlamak
22	Genel	tighten f.	azaltmak
23	Genel	tighten f.	güçlendirmek
24	Genel	tighten f.	yoğunlaştırmak
Technical
25	Teknik	tighten f.	sıkmak
26	Teknik	tighten f.	sıkıştırmak

"tighten" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 79 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	tighten up f.	sertleşmek
2	Genel	tighten up f.	germek
3	Genel	tighten one's belt f.	kemeri sıkmak
4	Genel	tighten one's belt f.	masrafları azaltmak
5	Genel	tighten up on f.	kanunu daha etkili bir hale getirmek
6	Genel	tighten up on f.	sertleştirmek
7	Genel	tighten one's belt f.	kemerleri sıkmak
8	Genel	tighten one's belt f.	kemer sıkmak
9	Genel	tighten one's belt f.	daha tutumlu davranmak
10	Genel	tighten one's belt f.	kemerini sıkmak
11	Genel	tighten up f.	sıkıştırmak
12	Genel	tighten the security measures f.	güvenlik önlemlerini arttırmak
13	Genel	tighten the security f.	güvenliği arttırmak
14	Genel	tighten it f.	vidayı sıkmak
15	Genel	tighten the belt f.	kemerleri sıkmak
16	Genel	tighten the belt f.	masrafları kısmak
17	Genel	tighten a screw f.	vidayı sıkmak
18	Genel	tighten a screw f.	vida sıkmak
19	Genel	tighten the gap f.	makası daraltmak
20	Genel	over-tighten f.	fazla/aşırı sıkmak
Phrasals
21	Öbek Fiiller	tighten up f.	katılaştırmak
22	Öbek Fiiller	tighten up f.	kısıtlamak
23	Öbek Fiiller	tighten up f.	sınırlamak
24	Öbek Fiiller	tighten up f.	sınırlama getirmek
25	Öbek Fiiller	tighten (something) onto (something else) f.	(bir şeyi bir şeye) sıkıca bağlamak
26	Öbek Fiiller	tighten (something) onto (something else) f.	(bir şeyi bir şeye) sıkıca takmak
27	Öbek Fiiller	tighten (something) onto (something else) f.	(bir şeyi bir şeye) sıkıca tutturmak
28	Öbek Fiiller	tighten (something) onto (something else) f.	(bir şeyi bir şeye) sıkıca sabitlemek
29	Öbek Fiiller	tighten (something) on (something else) f.	(bir şeyi bir şeye) sıkıca bağlamak/takmak
30	Öbek Fiiller	tighten (something) on (something else) f.	(bir şeyi bir şeye) sıkıca tutturmak
31	Öbek Fiiller	tighten (something) on (something else) f.	(bir şeyi bir şeye) sıkıca sabitlemek
32	Öbek Fiiller	tighten (something) on (something else) f.	(bir şeyin) üzerindeki (bir şeyi) iyice sıkmak/sıkıştırmak
33	Öbek Fiiller	tighten on f.	-e sıkıca bağlamak/takmak
34	Öbek Fiiller	tighten on f.	'-e sıkıca tutturmak
35	Öbek Fiiller	tighten on f.	'-e sıkıca sabitlemek
36	Öbek Fiiller	tighten on f.	iyice sıkmak/sıkıştırmak
Colloquial
37	Konuşma Dili	tighten one's belt f.	kemerleri sıkmak
38	Konuşma Dili	tighten one's belt f.	yokluktan dolayı ekonomi yapmak
Idioms
39	Deyim	tighten the thumbscrews on f.	zorlamak
40	Deyim	tighten the thumbscrews on f.	zorla engellemek
41	Deyim	tighten the purse strings f.	harcamaları kısıtlamak
42	Deyim	tighten the noose f.	bir durumu daha zor bir hale getirmek
43	Deyim	tighten the noose f.	birini iyice köşeye sıkıştırmak
44	Deyim	tighten the noose f.	birinin içinde bulunduğu durumu daha da zorlaştırmak
45	Deyim	tighten the noose f.	durumu kurtulmaz bir hale sokmak
46	Deyim	tighten the reins f.	dizginleri sıkı tutmak
47	Deyim	tighten one's belt f.	kemer sıkmak
48	Deyim	tighten one's belts f.	kemerleri sıkmak
49	Deyim	tighten the reins f.	sıkı kontrol altına almak
50	Deyim	tighten the screws on somebody f.	üzerindeki denetimleri artırmak
51	Deyim	tighten the screws on somebody f.	üzerindeki baskıyı artırmak
52	Deyim	tighten the screw on someone f.	birine aşırı baskı uygulamak
53	Deyim	tighten the screw on someone f.	birini sıkıştırmak
54	Deyim	tighten the screw on someone f.	birini tehditle bir şey yapmaya zorlamak
55	Deyim	tighten the screw on someone f.	birini köşeye sıkıştırmak
56	Deyim	tighten belt f.	masrafları azaltmak
57	Deyim	tighten belt f.	kemer sıkmak
58	Deyim	tighten belt f.	daha tutumlu davranmak
59	Deyim	tighten belt f.	masrafları kısmak
60	Deyim	tighten the screw f.	köşeye sıkıştırmak
61	Deyim	tighten the screw f.	aşırı baskı uygulamak
62	Deyim	tighten the screw f.	sıkıştırmak
63	Deyim	tighten the screw f.	baskıyı artırmak
64	Deyim	tighten the screw f.	baskı yapmak
65	Deyim	tighten the screws f.	köşeye sıkıştırmak
66	Deyim	tighten the screws f.	aşırı baskı uygulamak
67	Deyim	tighten the screws f.	sıkıştırmak
68	Deyim	tighten the screws f.	baskıyı artırmak
69	Deyim	tighten the screws f.	baskı yapmak
70	Deyim	tighten your belt f.	masrafları azaltmak
71	Deyim	tighten your belt f.	kemer sıkmak
72	Deyim	tighten your belt f.	daha tutumlu davranmak
73	Deyim	tighten your belt f.	masrafları kısmak
74	Deyim	tighten the screws on f.	-e baskı yapmak
75	Deyim	tighten the screws on f.	üzerindeki baskıyı artırmak
76	Deyim	tighten the screws on f.	'-i sıkıştırmak
77	Deyim	tighten the screws on f.	üzerindeki baskıyı yoğunlaştırmak
Technical
78	Teknik	tighten with a wrench f.	anahtarla sıkmak
Marine
79	Denizcilik	tighten a nope or a serew f.	suga etmek