|
Kategori |
İngilizce |
Türkçe |
|
Common Usage |
|
1 |
Yaygın Kullanım |
block i.
|
blok |
|
Lastly, in relation to ACP-wide issues, the ACP want to establish some principles as a complete block.
Son olarak, ACP genelindeki konularla ilgili olarak, ACP tam bir blok olarak bazı ilkeler oluşturmak istemektedir.
More Sentences
|
2 |
Yaygın Kullanım |
block f.
|
engellemek |
|
At every turn, another Member State emerges from the wings to block this agreement.
Her seferinde bir başka Üye Devlet bu anlaşmayı engellemek için ortaya çıkıyor.
More Sentences
|
General |
|
3 |
Genel |
block i.
|
apartman |
|
When I bought this house, it was the largest house on the block.
Bu evi aldığımda, apartmandaki en büyük evdi.
More Sentences
|
4 |
Genel |
block i.
|
kütük |
|
The statue was carved from a block of cherry wood.
Heykel bir kiraz ağacı kütüğünden oyulmuştu.
More Sentences
|
5 |
Genel |
block i.
|
engel |
|
This wall blocks the wind.
Bu duvar rüzgarı engeller.
More Sentences
|
6 |
Genel |
block f.
|
bloklamak |
|
Sami blocked us on his Instagram.
Sami bizi İnstagram'ında blokladı.
More Sentences
|
7 |
Genel |
block f.
|
kesmek |
|
Tom blocked Mary's way and wouldn't let her enter the room.
Tom, Mary'nin yolunu kesti ve odaya girmesine izin vermedi.
More Sentences
|
8 |
Genel |
block f.
|
kapamak |
|
A fallen tree blocked the path.
Düşmüş bir ağaç patikayı kapadı.
More Sentences
|
9 |
Genel |
block f.
|
önünü kesmek |
|
We were able to block the convoy and rescue the animals.
Konvoyun önünü kesmeyi ve hayvanları kurtarmayı başardık.
More Sentences
|
10 |
Genel |
block s.
|
blok oluşturan |
|
They can already set up airspace blocks on a bilateral basis.
Halihazırda iki taraflı olarak hava sahası blokları oluşturabilirler.
More Sentences
|
Politics |
|
11 |
Siyasal |
block i.
|
siyasi grup |
|
Unlike my political group, I have voted in favour of the amendments to block 3.
Siyasi grubumun aksine 3. blokta yapılan değişikliklerin lehinde oy kullandım.
More Sentences
|
Telecom |
|
12 |
Telekom |
block i.
|
blok |
|
Block 1 covers the compromise amendments with the Council.
1. Blok, Konsey ile varılan uzlaşmaya dayalı değişiklikleri kapsamaktadır.
More Sentences
|
Construction |
|
13 |
İnşaat |
block i.
|
mahalle |
|
Tom takes a quick jog around the block every morning before breakfast.
Tom her sabah kahvaltıdan önce mahallede hızlı bir koşu yapar.
More Sentences
|
Statistics |
|
14 |
İstatistik |
block i.
|
blok |
|
If block 1 is adopted, block 2 will no longer apply.
Eğer 1. blok kabul edilirse, 2. blok artık geçerli olmayacaktır.
More Sentences
|
Sport |
|
15 |
Spor |
block i.
|
blok |
|
In this case there is no shared block, each country controls its territorial area and that is that.
Bu durumda ortak bir blok yoktur, her ülke kendi bölgesel alanını kontrol eder ve hepsi bu kadar.
More Sentences
|
Common Usage |
|
16 |
Yaygın Kullanım |
block f.
|
bloke etmek |
|
General |
|
17 |
Genel |
block i.
|
tutukluk |
|
18 |
Genel |
block i.
|
palanga |
|
19 |
Genel |
block i.
|
sıkışıklık |
|
20 |
Genel |
block i.
|
büyük parça |
|
|
21 |
Genel |
block i.
|
tıkama |
|
22 |
Genel |
block i.
|
kütle |
|
23 |
Genel |
block i.
|
iki cadde arasındaki binalar |
|
24 |
Genel |
block i.
|
parsel |
|
25 |
Genel |
block i.
|
makara |
|
26 |
Genel |
block i.
|
büyük bina |
|
27 |
Genel |
block i.
|
arsa parçası |
|
28 |
Genel |
block i.
|
kütük/kaya/taş parçası |
|
29 |
Genel |
block i.
|
binalar dizisi |
|
30 |
Genel |
block i.
|
birlik |
|
31 |
Genel |
block i.
|
tıkayan şey |
|
32 |
Genel |
block i.
|
tıkanıklık |
|
33 |
Genel |
block i.
|
kalıp |
|
34 |
Genel |
block i.
|
toplu |
|
35 |
Genel |
block i.
|
seri |
|
36 |
Genel |
block i.
|
kesme bloğu |
|
37 |
Genel |
block i.
|
üzerinde insanların kellesinin uçurulduğu sert bir yüzey |
|
38 |
Genel |
block i.
|
blok oyuncak |
|
39 |
Genel |
block i.
|
(oyuncak) yapı bloğu |
|
40 |
Genel |
block i.
|
perukluk |
|
|
41 |
Genel |
block i.
|
(bilet, hisse) tek bir birim olarak işlem gören kısım |
|
42 |
Genel |
block i.
|
(niteleyici olarak) blok |
|
43 |
Genel |
block i.
|
bloknot |
|
44 |
Genel |
block i.
|
üzengi |
|
45 |
Genel |
block i.
|
araç basamağı |
|
46 |
Genel |
block i.
|
blok et |
|
47 |
Genel |
block i.
|
(dama, iskambil gibi oyunlarda) yapılacak hamle kalmaması |
|
48 |
Genel |
block i.
|
pat |
|
49 |
Genel |
block i.
|
makineye çıkmak için kullanılan basamak |
|
50 |
Genel |
block i.
|
kaide |
|
51 |
Genel |
block i.
|
kütüğü keserken desteklemek için kullanılan bir çerçeve |
|
52 |
Genel |
block i.
|
rölyef baskı plakasının yerleştirildiği ahşap veya metal plaka |
|
53 |
Genel |
block i.
|
el baskısı için çok büyük bir baskı |
|
54 |
Genel |
block i.
|
cezaevi hücre bloğu |
|
55 |
Genel |
block i.
|
neredeyse kare prizma şeklindeki önemli parça |
|
56 |
Genel |
block i.
|
üzerine peruk takılan ve yüz hatları olmayan kafa modeli |
|
57 |
Genel |
block i.
|
(doğancılık) av kuşunun tutulduğu tünek |
|
58 |
Genel |
block i.
|
(yazar) ilham gelmeme |
|
59 |
Genel |
block i.
|
paket |
|
60 |
Genel |
block f.
|
yol kesmek |
|
61 |
Genel |
block f.
|
kalıplamak |
|
62 |
Genel |
block f.
|
bloke etmek |
|
63 |
Genel |
block f.
|
durdurmak |
|
64 |
Genel |
block f.
|
alıkoymak |
|
65 |
Genel |
block f.
|
tıkamak |
|
66 |
Genel |
block f.
|
engel oluşturmak |
|
67 |
Genel |
block f.
|
blokla desteklemek |
|
68 |
Genel |
block f.
|
blokla güçlendirmek |
|
69 |
Genel |
block f.
|
blokla yerinde tutmak |
|
70 |
Genel |
block f.
|
blok üzerinde şekillendirmek |
|
71 |
Genel |
block f.
|
blok üzerinde hazırlamak |
|
72 |
Genel |
block f.
|
(metin, veri) işaretleyerek ayırmak |
|
73 |
Genel |
block f.
|
bir kıyafeti eski boyutlarına geri getirmek |
|
74 |
Genel |
block f.
|
dalga yapmak için saçı tutamlara ayırmak |
|
75 |
Genel |
block f.
|
(et) blok halinde kesmek |
|
76 |
Genel |
block f.
|
(bir şeyi) birbirine yapıştırılmış tahta parçalarıyla sabitlemek |
|
77 |
Genel |
block f.
|
(kağıt) sıcaklık ve baskı ile birbirine yapışmak |
|
78 |
Genel |
block f.
|
(telefonda birini) engellemek |
|
79 |
Genel |
block s.
|
blok halinde |
|
80 |
Genel |
block s.
|
blok şekli verilmiş |
|
|
81 |
Genel |
block s.
|
bloklardan oluşan |
|
82 |
Genel |
block s.
|
bir bloğa ait |
|
83 |
Genel |
block s.
|
(adres, başlık, paragraf) soldan boşluk bırakılmadan yazılmış |
|
84 |
Genel |
block s.
|
bloğa benzeyen |
|
Trade/Economic |
|
85 |
Ticaret/Ekonomi |
block i.
|
tek bir birim halinde birlikte satılan büyük miktarda tahvil veya hisse |
|
86 |
Ticaret/Ekonomi |
block f.
|
(hükümet, merkez bankası) varlık veya para birimi kullanımını veya dönüşümünü sınırlamak |
|
Politics |
|
87 |
Siyasal |
block f.
|
(önerge, yasa tasarısı) geçmesini durdurmak |
|
Technical |
|
88 |
Teknik |
block i.
|
cam kesici kafası |
|
89 |
Teknik |
block i.
|
gövde |
|
90 |
Teknik |
block i.
|
kalıp |
|
91 |
Teknik |
block i.
|
klişe |
|
92 |
Teknik |
block i.
|
makara |
|
93 |
Teknik |
block i.
|
mastar kalıp |
|
94 |
Teknik |
block i.
|
palanga |
|
95 |
Teknik |
block i.
|
oymaya hazır, ahşap, taş malzeme |
|
96 |
Teknik |
block i.
|
blok halinde işlem gören unsurlar |
|
97 |
Teknik |
block i.
|
blok pul |
|
98 |
Teknik |
block i.
|
tıkayıcı |
|
99 |
Teknik |
block i.
|
tıkaç |
|
100 |
Teknik |
block i.
|
ahşap bağlantısı |
|
101 |
Teknik |
block i.
|
lambri ile duvar arasına yerleştirilen bariyer |
|
102 |
Teknik |
block i.
|
kama gövdesi |
|
103 |
Teknik |
block i.
|
yay destek bloğu |
|
104 |
Teknik |
block i.
|
makas takozu |
|
105 |
Teknik |
block i.
|
(kriptografi) bir mesajı oluşturan sabit uzunlukta bit grubu |
|
106 |
Teknik |
block i.
|
(cam yapımında) toplanmayı engellemek için kullanılan ahşap veya metal bir kupa |
|
107 |
Teknik |
block f.
|
önünü kapatmak |
|
108 |
Teknik |
block f.
|
tıkanmak |
|
109 |
Teknik |
block f.
|
sıcak baskı yapmak |
|
110 |
Teknik |
block f.
|
(şeker pancarı fidanı) kazmayla sökmek |
|
111 |
Teknik |
block f.
|
(iki veya daha fazla yazı satırını) sola ve sağa yaslı ayarlamak |
|
112 |
Teknik |
block f.
|
(levha uçlarını) ahşap bloğa sabitleyerek birleştirmek |
|
113 |
Teknik |
block f.
|
(erimiş cam) ıslak bir ahşap veya metal kupa içinde şekillendirmek |
|
114 |
Teknik |
block f.
|
tahta bloğu erimiş cama sokmak |
|
115 |
Teknik |
block f.
|
(demir) bitirme öncesi kabaca şekillendirmek |
|
Computer |
|
116 |
Bilgisayar |
block i.
|
öbek blok |
|
117 |
Bilgisayar |
block i.
|
öbek |
|
118 |
Bilgisayar |
block i.
|
kod bloğu |
|
119 |
Bilgisayar |
block i.
|
beklemek |
|
120 |
Bilgisayar |
block f.
|
öbeklemek |
|
121 |
Bilgisayar |
block f.
|
(ardışık veri) tek bir operasyonda okunup yazılabilmesi için bir arada gruplamak |
|
122 |
Bilgisayar |
block expr.
|
önle |
|
Electric |
|
123 |
Elektrik |
block f.
|
girişi aşırı yükleyerek elektron tüpünden alternatif akım çıkışını durdurmak |
|
124 |
Elektrik |
block f.
|
levha akımını sıfıra indirmek için vakumlu tüp ızgarasına yüksek negatif öngerilim uygulamak |
|
Mechanic |
|
125 |
Mekanik |
block i.
|
makine bloğu |
|
126 |
Mekanik |
block i.
|
takoz mastarı |
|
Construction |
|
127 |
İnşaat |
block i.
|
yapı bloğu |
|
Automotive |
|
128 |
Otomotiv |
block i.
|
ayırıcı blok |
|
129 |
Otomotiv |
block i.
|
silindirlerin yer aldığı motor parçası |
|
130 |
Otomotiv |
block i.
|
selektör bloğu |
|
131 |
Otomotiv |
block i.
|
vites kolu bloğu |
|
132 |
Otomotiv |
block i.
|
fren takozu |
|
133 |
Otomotiv |
block i.
|
halat hızını sürtünme ile kontrol etmeye yarayan cihaz |
|
Railway |
|
134 |
Demiryolu |
block i.
|
hat bloğu |
|
135 |
Demiryolu |
block i.
|
kanton |
|
136 |
Demiryolu |
block i.
|
sinyallerle kontrol edilen demiryolu bölümü |
|
137 |
Demiryolu |
block f.
|
(trenleri) blok sisteminde işletmek |
|
Marine |
|
138 |
Denizcilik |
block i.
|
makara |
|
139 |
Denizcilik |
block i.
|
torno |
|
140 |
Denizcilik |
block i.
|
gemi omurgası desteği |
|
141 |
Denizcilik |
block i.
|
kason |
|
Mining |
|
142 |
Maden |
block i.
|
kömür bloğu |
|
Medical |
|
143 |
Medikal |
block i.
|
atriyoventriküler blok |
|
144 |
Medikal |
block f.
|
(ilaçlarla) fizyolojik işlevi önlemek |
|
Psychology |
|
145 |
Psikoloji |
block i.
|
konuşma bloğu |
|
146 |
Psikoloji |
block i.
|
düşünce bloğu |
|
147 |
Psikoloji |
block f.
|
hatırlayamamak |
|
148 |
Psikoloji |
block f.
|
(psikolojik) engelleme yaşamak |
|
149 |
Psikoloji |
block f.
|
(psikolojik) engelleme sergilemek |
|
Physiology |
|
150 |
Fizyoloji |
block f.
|
anestetik madde kullanarak fizyolojik bir işlevi durdurmak |
|
151 |
Fizyoloji |
block f.
|
sinir sinyallerinin iletimini durdurmak |
|
Pathology |
|
152 |
Patoloji |
block i.
|
sinir bloğu |
|
153 |
Patoloji |
block i.
|
kalp bloğu |
|
154 |
Patoloji |
block i.
|
sinir bloğu |
|
Chemistry |
|
155 |
Kimya |
block i.
|
blok kopolimer |
|
156 |
Kimya |
block f.
|
etkisiz duruma getirmek |
|
Biology |
|
157 |
Biyoloji |
block i.
|
uyuma dönemi |
|
Geology |
|
158 |
Jeoloji |
block i.
|
fay bloğu |
|
Sport |
|
159 |
Spor |
block i.
|
karşılama |
|
160 |
Spor |
block i.
|
(kriket) blok |
|
161 |
Spor |
block i.
|
koşucuların yarış başlangıcında ayaklarını bastıkları pedallı alet |
|
162 |
Spor |
block i.
|
rakibi vücudu kullanarak engelleme |
|
163 |
Spor |
block f.
|
rakibi vücudu kullanarak engellemek |
|
164 |
Spor |
block f.
|
topu vücudunu kullanarak durdurmak |
|
165 |
Spor |
block f.
|
vücudunu kullanarak topun yönünü saptırmak |
|
166 |
Spor |
block f.
|
(kriket) topu defansif oynamak |
|
167 |
Spor |
block f.
|
(golf) topa sağ elle sağdan veya sol elle soldan hatalı vuruş yapmak |
|
Football |
|
168 |
Futbol |
block i.
|
rakibi vücudu kullanarak engelleme |
|
Volleyball |
|
169 |
Voleybol |
block i.
|
(voleybol) blok yapma |
|
Baseball |
|
170 |
Beysbol |
block i.
|
oyuncular dışında biri tarafından müdahale edilen bir beyzbol topu |
|
171 |
Beysbol |
block i.
|
top vurucusunun gard pozisyonunu işaretlemek için yerde yapılan hafif bir girinti |
|
Card |
|
172 |
İskambil |
block f.
|
oyunu kontrol etmek |
|
Music |
|
173 |
Müzik |
block i.
|
budizm seremonilerinde kullanılan bir perküsyon aleti |
|
Theatre |
|
174 |
Tiyatro |
block f.
|
sahne planı çizmek |
|
Printery |
|
175 |
Matbaa |
block i.
|
kalıp |
|
176 |
Matbaa |
block i.
|
klişe |
|
177 |
Matbaa |
block f.
|
blok baskıyla yaldızlı kapak baskısı yapmak |
|
Archaic |
|
178 |
Eski Kullanım |
block f.
|
ablukaya almak |
|
179 |
Eski Kullanım |
block f.
|
kuşatmak |
|
Slang |
|
180 |
Argo |
block i.
|
kafa |
|
181 |
Argo |
block i.
|
baş |
|
182 |
Argo |
block i.
|
açık artırma platformu |
|
183 |
Argo |
block i.
|
müzayede platformu |
|
184 |
Argo |
block i.
|
aptal |
|
185 |
Argo |
block i.
|
ahmak |
|
186 |
Argo |
block i.
|
mal |
|
187 |
Argo |
block i.
|
hödük |
|