|
Kategori |
Türkçe |
İngilizce |
|
General |
|
1 |
Genel |
ateşli taraftar |
drumbeater i.
|
|
2 |
Genel |
ateşli silahlar |
firearms i.
|
|
3 |
Genel |
ateşli olma |
feverishness i.
|
|
4 |
Genel |
geri tepme (ateşli silah) |
flareback i.
|
|
5 |
Genel |
ateşli silahlar ve suç |
firearms and crime i.
|
|
6 |
Genel |
ateşli silahla yapılan rasgele vuruş |
potshot i.
|
|
7 |
Genel |
ateşli silah |
gun i.
|
|
8 |
Genel |
ateşli silah |
firearm i.
|
|
9 |
Genel |
ateşli silahların atılması |
shooting i.
|
|
10 |
Genel |
ateşli ve salgın bir hastalık |
dang i.
|
|
11 |
Genel |
ateşli hastalık |
inflammatory disease i.
|
|
12 |
Genel |
ateşli bir tartışma |
combat i.
|
|
13 |
Genel |
ateşli bir tartışmaya katılan kimse |
combatant i.
|
|
14 |
Genel |
ateşli vaazlar veren gezici protestan |
evangelist i.
|
|
15 |
Genel |
ateşli silahla birinin yaralanması veya öldürülmesi |
shooting i.
|
|
16 |
Genel |
ağır ateşli silah siperi |
terreplein i.
|
|
17 |
Genel |
uzun namlulu bir ateşli silah |
hackbut i.
|
|
18 |
Genel |
ateşli taraftar |
votary i.
|
|
19 |
Genel |
ateşli konuşmacı |
a vehement speaker i.
|
|
20 |
Genel |
yüksek ısıya fazla maruz kalmaktan kaynaklanan ateşli hastalık |
heat-stroke i.
|
|
21 |
Genel |
ateşli konuşmacı |
tub-thumper i.
|
|
22 |
Genel |
ateşli savunucu |
vigorous advocate i.
|
|
23 |
Genel |
ateşli silah ruhsatı |
firearms license i.
|
|
24 |
Genel |
ateşli silah ruhsatı |
gun license i.
|
|
25 |
Genel |
ateşli tartışma |
heated debate i.
|
|
26 |
Genel |
ateşli tartışma |
cut-and-thrust i.
|
|
27 |
Genel |
mükerrer ateşli tüfek |
a repeating rifle i.
|
|
28 |
Genel |
ateşli destekçi |
ardent supporter i.
|
|
29 |
Genel |
ateşli silahla yapılan rasgele vuruş |
pot-shot i.
|
|
30 |
Genel |
ateşli kadın |
tigress i.
|
|
31 |
Genel |
ateşli kimse |
zealant i.
|
|
32 |
Genel |
ateşli savunucu |
zealot i.
|
|
33 |
Genel |
ateşli kimse |
zealot i.
|
|
34 |
Genel |
ateşli olma |
zealotism i.
|
|
35 |
Genel |
ateşli kimse |
zealotist i.
|
|
36 |
Genel |
bir davayı ateşli bir şekilde savunma |
evangelism i.
|
|
37 |
Genel |
bir davayı ateşli bir şekilde savunan kimse |
evangelist i.
|
|
38 |
Genel |
ateşli taraftar |
votarist i.
|
|
39 |
Genel |
ateşli taraftarlık |
feverish partisanship i.
|
|
40 |
Genel |
uzun namlulu taşınabilir ateşli bir silah |
hackbuss i.
|
|
41 |
Genel |
uzun namlulu ateşli bir silah |
haquebut i.
|
|
42 |
Genel |
ateşli taraftar |
buff i.
|
|
43 |
Genel |
ateşli mücadele |
holy war i.
|
|
44 |
Genel |
ateşli silahtan çıkan sesin bir kısmını azaltmak için kullanılan bir cihaz |
moderator i.
|
|
45 |
Genel |
ateşli silah dolduran |
loader i.
|
|
46 |
Genel |
ateşli arzu |
desiderium i.
|
|
47 |
Genel |
ateşli destekçi |
groupie i.
|
|
48 |
Genel |
ateşli tartışma |
rumpus i.
|
|
49 |
Genel |
ateşli taraftar |
devotary i.
|
|
50 |
Genel |
iskoçya'nın dağlık bölgelerinde toplanma sinyali olarak kullanılan ateşli haç |
crantara i.
|
|
51 |
Genel |
ateşli savunucu |
fan i.
|
|
52 |
Genel |
ateşli savunucu |
polemist i.
|
|
53 |
Genel |
ateşli tartışma |
crossfire i.
|
|
54 |
Genel |
ateşli partizan |
sectary i.
|
|
55 |
Genel |
ateşli tartışma |
slugging match i.
|
|
56 |
Genel |
ateşli tartışma |
passionate debate i.
|
|
57 |
Genel |
ateşli hayran |
superfan i.
|
|
58 |
Genel |
ateşli taraftar |
superfan i.
|
|
59 |
Genel |
birini ateşli silahla vurmak |
gun someone down f.
|
|
60 |
Genel |
ateşli bir silahla öldürmek |
kill with a gun f.
|
|
61 |
Genel |
ateşli bir silahla öldürmek |
kill with a pistol f.
|
|
62 |
Genel |
ateşli bir silahla öldürmek |
kill with a firearm f.
|
|
63 |
Genel |
ateşli kampanya yürütmek |
crusade f.
|
|
64 |
Genel |
ateşli yandaş |
stalwart s.
|
|
65 |
Genel |
ateşli (cinsel açıdan) |
hot-blooded s.
|
|
66 |
Genel |
cinsel olarak ateşli |
hot-blooded s.
|
|
67 |
Genel |
son derece ateşli ve saldırgan |
take-no-prisoners s.
|
|
68 |
Genel |
ateşli olmayan |
unexpansive s.
|
|
69 |
Genel |
ateşli silahla yapılmış |
gunshot s.
|
|
70 |
Genel |
fazlasıyla ateşli |
overhot s.
|
|
71 |
Genel |
aşırı ateşli |
overpassionate s.
|
|
72 |
Genel |
çok ateşli |
superhot s.
|
|
73 |
Genel |
ateşli bir şekilde |
hectically zf.
|
|
74 |
Genel |
ateşli bir halde |
racily zf.
|
|
75 |
Genel |
gençliğin ateşli çağında |
in the early prime of one's life zf.
|
|
76 |
Genel |
ateşli bir şekilde |
sultrily zf.
|
|
77 |
Genel |
ateşli bir şekilde |
vibrantly zf.
|
|
78 |
Genel |
ateşli bir şekilde |
amatorially zf.
|
|
79 |
Genel |
ateşli bir şekilde |
fervently zf.
|
|
80 |
Genel |
ateşli bir şekilde |
feverishly zf.
|
|
81 |
Genel |
ateşli bir şekilde |
feverously zf.
|
|
82 |
Genel |
ateşli bir şekilde |
fierce zf.
|
|
83 |
Genel |
ateşli bir şekilde |
fiercely zf.
|
|
84 |
Genel |
ateşli bir şekilde |
fierily zf.
|
|
85 |
Genel |
ateşli bir şekilde |
fiery zf.
|
|
Phrasals |
|
86 |
Öbek Fiiller |
ateşli taraftarlığını yapmak |
clamor for i.
|
|
87 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyin) ateşli taraftarlığını yapmak |
clamor for (something) f.
|
|
Colloquial |
|
88 |
Konuşma Dili |
heyecanlı/ateşli çevreci |
duck-squeezer i.
|
|
89 |
Konuşma Dili |
ateşli/tutkulu çevreci |
eco nut i.
|
|
90 |
Konuşma Dili |
ateşli/tutkulu çevreci |
eco freak i.
|
|
91 |
Konuşma Dili |
ateşli tartışma |
slugfest i.
|
|
92 |
Konuşma Dili |
ateşli çift |
hot item i.
|
|
93 |
Konuşma Dili |
ateşli silahlarla yapılan savaş |
bang-bang i.
|
|
94 |
Konuşma Dili |
ateşli öpücük |
soul kiss i.
|
|
95 |
Konuşma Dili |
ateşli savunucu |
moonie i.
|
|
96 |
Konuşma Dili |
ateşli öpüşmek |
soul kiss f.
|
|
97 |
Konuşma Dili |
ateşli ve yoğun |
hot and heavy s.
|
|
98 |
Konuşma Dili |
ateşli ve tutkulu |
hot and heavy s.
|
|
Idioms |
|
99 |
Deyim |
ateşli hayran |
ardent admirer i.
|
|
100 |
Deyim |
ateşli dövüş |
flare up i.
|
|
101 |
Deyim |
kiliselerde en ateşli müminlerin oturdukları sıralar |
amen corner i.
|
|
102 |
Deyim |
ateşli taraftarlar |
amen corner i.
|
|
103 |
Deyim |
ateşli konuşmacı |
son of thunder i.
|
|
104 |
Deyim |
ateşli tartışma |
cut and thrust i.
|
|
105 |
Deyim |
ateşli silahla yapılan rasgele vuruş |
pot shot i.
|
|
106 |
Deyim |
ateşli kimse |
ring-tailed snorter [old-fashioned] i.
|
|
107 |
Deyim |
ateşli konuşmacı |
soapbox orator i.
|
|
108 |
Deyim |
ateşli bir şekilde fikirlerini paylaşmak |
get on (one's) soapbox f.
|
|
109 |
Deyim |
ateşli bir şekilde fikirlerini paylaşan |
on (one's) soapbox expr.
|
|
110 |
Deyim |
ateşli bir şekilde fikirlerini paylaşan |
on your soapbox expr.
|
|
Trade/Economic |
|
111 |
Ticaret/Ekonomi |
ateşli piyasa |
hectic market i.
|
|
Law |
|
112 |
Hukuk |
ateşli silahlar ve bıçaklar ile diğer aletler hakkında kanun |
law on firearms and knives and other tools i.
|
|
113 |
Hukuk |
ateşli silah yaralanmasına bağlı ölüm |
death by wounding by firearms i.
|
|
114 |
Hukuk |
ateşli silahlar kanunu |
firearms law i.
|
|
115 |
Hukuk |
suç işlendiğinde/işlendiği sırada ateşli silah taşıma/bulundurma |
possession of firearm during the commission of a crime i.
|
|
116 |
Hukuk |
birini ateşli silahla öldürme |
gunning i.
|
|
117 |
Hukuk |
alkol, tütün, ateşli silahlar ve patlayıcılar bürosu |
batf (bureau of alcohol, tobacco, firearms and explosives) i.
|
|
Politics |
|
118 |
Siyasal |
ateşli silahlar |
fire arms i.
|
|
119 |
Siyasal |
ateşli savunucu |
superloyalist i.
|
|
Institutes |
|
120 |
Kurum/Kuruluş |
alkol, tütün ürünleri, ateşli silahlar ve patlayıcılar ile ilgili federal yasaları düzenleyen hazine bakanlığı birimi |
bureau of alcohol tobacco and firearms i.
|
|
Industry |
|
121 |
Sanayi |
paslanmamaları için ateşli silahların boyasız metal yüzeylerini yağlayan işçi |
greaser i.
|
|
Technical |
|
122 |
Teknik |
atış/dakika (ateşli silah) |
rounds per minute i.
|
|
123 |
Teknik |
ateşli blisterarıtma |
blister fire refining i.
|
|
124 |
Teknik |
çapraz ateşli ocak |
cross fired furnace i.
|
|
125 |
Teknik |
ufak kalibreli ateşli silahlar |
small arms i.
|
|
126 |
Teknik |
(kaynak gibi) ateşli işler |
welding works i.
|
|
127 |
Teknik |
(ateşli silah havalandırma deliğini/kartuşu delmek için) sivri uçlu tel |
priming wire i.
|
|
128 |
Teknik |
(ateşli silah) namlu yerleştirmek |
barrel f.
|
|
129 |
Teknik |
(ateşli silah) mermi dolu |
loaded s.
|
|
130 |
Teknik |
yaylım ateşli |
rf (rapid fire) kısalt.
|
|
Computer |
|
131 |
Bilgisayar |
(video oyunları) genellikle ateşli silah oyunlarında parçalanmış bir karakterin parçaları |
gib i.
|
|
Automotive |
|
132 |
Otomotiv |
(ingiltere'de) ateşli silahların olduğu olaylara müdahale için eğitilmiş silahlı ekipleri taşıyan polis aracı |
armed response vehicle i.
|
|
Medical |
|
133 |
Medikal |
gastroenterit ve hafif sarılık ile karakterize insanlarda ve köpeklerde görünen akut ateşli bir hastalık |
canicola fever i.
|
|
134 |
Medikal |
ateşli silah yaralanmaları |
gunshot injuries i.
|
|
135 |
Medikal |
ateşli silah yaralanmaları |
firearm injuries i.
|
|
136 |
Medikal |
akut ateşli hastalık |
acute pyretic disease i.
|
|
137 |
Medikal |
akut romatizmal ateşli hasta |
patient with acute rheumatic fever i.
|
|
138 |
Medikal |
ateşli hastada görülen yüz kızarıklığı |
hectic flush i.
|
|
139 |
Medikal |
ateşli hastalıklar bilimi |
pyretology i.
|
|
140 |
Medikal |
ateşli romatizma |
rheumatic fever i.
|
|
141 |
Medikal |
hemorajik ateşli renal sendrom |
hemorrhagic fever with renal syndrome i.
|
|
142 |
Medikal |
kan naklinin ateşli reaksiyonları |
febrile i.
|
|
143 |
Medikal |
şiddetli eklem ve adale ağrıları veren ateşli ve bulaşıcı hastalık |
dengue i.
|
|
144 |
Medikal |
yüksek ateşli olma |
febricity i.
|
|
145 |
Medikal |
toz solumanın neden olduğu, nefes darlığı ve bronşit ile karakterize olan ateşli bir hastalık |
shoddy fever i.
|
|
146 |
Medikal |
ateşli romatizma |
rf (rheumatic fever) kısalt.
|
|
Psychology |
|
147 |
Psikoloji |
ateşli nöbet |
febrile seizure i.
|
|
148 |
Psikoloji |
ateşli silahlara duyulan korku |
hoplophobia i.
|
|
Pathology |
|
149 |
Patoloji |
sıçan (fare) ısırığından kaynaklanan akut bulaşıcı ateşli bir hastalık |
ratbite fever i.
|
|
150 |
Patoloji |
sıçan (fare) ısırığından kaynaklanan akut bulaşıcı ateşli bir hastalık |
ratbite disease i.
|
|
151 |
Patoloji |
sıçan (fare) ısırığından kaynaklanan akut bulaşıcı ateşli bir hastalık |
rat-bite fever i.
|
|
152 |
Patoloji |
her dokuz günde bir meydana gelen ateşli hastalık |
nonary i.
|
|
153 |
Patoloji |
ebola virüsün neden olduğu insan ve insansı olmayan primatlarda görülen ateşli hastalık |
ebola fever i.
|
|
154 |
Patoloji |
zehirli gazlarla enfekte olmuş havadan bulaştığına inanılan ateşli bir hastalık |
malaria i.
|
|
155 |
Patoloji |
yabani kuşlarda ve kümes hayvanlarında görülen, fizyolojik olarak sıtmaya benzeyen ateşli bir hastalık |
bird malaria i.
|
|
156 |
Patoloji |
bir mikroorganizmanın neden olduğu ateşli akut bir hastalık |
black measles i.
|
|
157 |
Patoloji |
ateşli romatizma sırasında oluşan ana atardamar yangısı |
rheumatic aortitis i.
|
|
158 |
Patoloji |
ateşli romatizma |
rheumatism i.
|
|
159 |
Patoloji |
hektik ateşli kimse |
hectic i.
|
|
160 |
Patoloji |
ateşli hastada görülen yüz kızarıklığı |
hectic i.
|
|
161 |
Patoloji |
genellikle büyük eklemleri etkileyen ateşli bir romatizma türü |
inflammatory rheumatism i.
|
|
162 |
Patoloji |
ateşli hastalık |
fever i.
|
|
163 |
Patoloji |
ateşli sıtma |
fever and ague i.
|
|
164 |
Patoloji |
aziz anthony'nin mucizevi bir şekilde tedavi ettiği düşünülen ateşli bir hastalık |
st. anthony's fire i.
|
|
Pharmaceutics |
|
165 |
Eczacılık |
aromatik bitkilerden üretilen, ateşli silah yaralarını iyileştirmekte kullanılan damıtılmış su |
arquebusade i.
|
|
Veterinary |
|
166 |
Veterinerlik |
sahraaltı afrika'daki ehli hayvanlara çeçe sinekleriyle bulaşan ateşli ve ölümcül bir hastalık |
nagana i.
|
|
167 |
Veterinerlik |
sığır, manda, koyun gibi hayvanlarda parazit kaynaklı bir ateşli hastalık |
east coast fever i.
|
|
168 |
Veterinerlik |
bulaşıcı ve ateşli bir at hastalığı |
pinkeye i.
|
|
169 |
Veterinerlik |
bulaşıcı ve ateşli bir at hastalığı |
shipping fever i.
|
|
170 |
Veterinerlik |
atlarda virüsün yol açtığı bulaşıcı ve ateşli bir hastalık |
shipping fever i.
|
|
171 |
Veterinerlik |
atlarda virüsün yol açtığı bulaşıcı ve ateşli bir hastalık |
pinkeye i.
|
|
Astrology |
|
172 |
Astroloji |
ateşli özelliği bulunan |
hot s.
|
|
Social Sciences |
|
173 |
Sosyal Bilimler |
ateşli taraftar |
liegeman i.
|
|
Religious |
|
174 |
Dini |
(özellikle din ile ilgili konuları) ateşli bir şekilde savunan kimse |
evangelist i.
|
|
175 |
Dini |
(bir öğretiyi, fikri, teoriyi) ateşli bir şekilde açıklamak |
evangelize f.
|
|
176 |
Dini |
(bir öğretiyi, fikri, teoriyi) ateşli bir şekilde açıklamak |
evangelise f.
|
|
177 |
Dini |
bir davayı ateşli bir şekilde savunan |
evangelistic s.
|
|
Military |
|
178 |
Askeri |
ateşli silah emniyeti |
firearms safety i.
|
|
179 |
Askeri |
ateşli silah |
firearm i.
|
|
180 |
Askeri |
ateşli silah |
gun i.
|
|
181 |
Askeri |
ateşli silahlar |
firearms i.
|
|
182 |
Askeri |
ateşli silahları gizli taşıma yetkisi |
authority to bear concealed firearm i.
|
|
183 |
Askeri |
ateşli silahların acil durum kullanımı |
emergency use of firearms i.
|
|
184 |
Askeri |
nükleer ateşli silah |
repeating gun i.
|
|
185 |
Askeri |
otomatik ateşli silah |
automatic firearm i.
|
|
186 |
Askeri |
seri ateşli silah |
rapid fire weapon i.
|
|
187 |
Askeri |
tek ateşli silah |
single loader i.
|
|
188 |
Askeri |
tek ateşli silah |
single shot weapon i.
|
|
189 |
Askeri |
uzun namlulu taşınabilir ateşli bir silah |
arcubus i.
|
|
190 |
Askeri |
uzun namlulu taşınabilir ateşli bir silah |
hagbut i.
|
|
191 |
Askeri |
uzun namlulu taşınabilir ateşli bir silah |
harquebus i.
|
|
192 |
Askeri |
(ingiltere'de) silahsız polis memurlarının tehlikede olduğu durumlarda ateşli silahla müdahale etmek üzere eğitilmiş bir polis birimi |
armed response unit i.
|
|
193 |
Askeri |
ateşli silahla kısa menzilde hızlı nişan alınmasını sağlayan nişangah ayarı |
battlesight i.
|
|
194 |
Askeri |
ingiltere'de üretilen makineli, seri ateşli, kıyı ve saha silahlarını içeren mühimmat sistemlerinden biri |
vickers-maxim gun i.
|
|
195 |
Askeri |
eski bir ateşli silah |
culver i.
|
|
196 |
Askeri |
eski bir ateşli silah |
culverin i.
|
|
197 |
Askeri |
16. yüzyılda kullanılan bir ateşli silah |
currier i.
|
|
198 |
Askeri |
yağışlı havalarda ateşli silahı ıslanmaktan korumak için alınan bir pozisyon |
secure arms i.
|
|
199 |
Askeri |
ateşli silah |
shooter i.
|
|
200 |
Askeri |
ateşli silah |
shooting iron i.
|
|
201 |
Askeri |
ateşli silahla ateş etmek |
discharge of a firearm f.
|
|
202 |
Askeri |
yetkisi olmadığı halde bir ateşli silahla ateş etmek |
unauthorized discharge of a firearm f.
|
|
203 |
Askeri |
ateşli silahı ıslanmaktan korumak |
secure arms f.
|
|
204 |
Askeri |
yaylım ateşli |
rapid fire s.
|
|
205 |
Askeri |
seri ateşli |
quick-fire s.
|
|
206 |
Askeri |
susturucu takılmış (ateşli silah) |
silenced s.
|
|
207 |
Askeri |
seri ateşli top |
qf (quick-firing) kısalt.
|
|
Hunting |
|
208 |
Silah/Atıcılık |
patladıktan sonra yarı sıçrayan horozlu ateşli silah türü |
rebounding lock i.
|
|
209 |
Silah/Atıcılık |
ateşli silahların geri tepme kuvvetini ölçen alet |
recoil dynamometer i.
|
|
210 |
Silah/Atıcılık |
arkasında patlayıcısı olan, içine ince bir iğne veya pim sürülerek patlayan ateşli silah |
needle gun i.
|
|
211 |
Silah/Atıcılık |
ateşli bir silahta dolgu veya şarjı patlatmak için kullanılan mekanizma |
lock i.
|
|
212 |
Silah/Atıcılık |
ateşli silahlar |
firearms i.
|
|
213 |
Silah/Atıcılık |
ateşli silahlar |
incendiary weapons i.
|
|
214 |
Silah/Atıcılık |
gövde (ateşli silahların parçalarının takıldığı kısım) |
receiver i.
|
|
215 |
Silah/Atıcılık |
ateşli silahın hedefi vurmasını sağlayan görüş düzeneği |
zero i.
|
|
216 |
Silah/Atıcılık |
ateşleme pozisyonuna otomatik olarak gelen mermiler için bir haznesi bulunan, tüfek gibi taşınabilir bir ateşli silah |
magazine gun i.
|
|
217 |
Silah/Atıcılık |
eskiden top, misket tüfeği gibi ateşli silahları ateşlemede veya barut zincirini tutuşturmada kullanılan, her tarafı eşit oranda yanması için kimyasal işlem görmüş fitil |
match i.
|
|
218 |
Silah/Atıcılık |
emniyet kilitli ateşli silah |
wheel lock i.
|
|
219 |
Silah/Atıcılık |
ateşli silahtan ateşlenen merminin çapı ile namlu çapı arasındaki fark |
windage i.
|
|
220 |
Silah/Atıcılık |
(ateşli silahta) gez |
hindsight i.
|
|
221 |
Silah/Atıcılık |
(ateşli silahlarda) harcanan kartuş kovanlarının yeniden kullanılabilmeleri için yeni kapsüller takmaya yarayan donanım |
reprimer i.
|
|
222 |
Silah/Atıcılık |
ateşli silahın tek seferlik mühimmat dolumu |
load i.
|
|
223 |
Silah/Atıcılık |
belirli özelliklere sahip ateşli silah fişeği |
loading i.
|
|
224 |
Silah/Atıcılık |
ateşli silahta namlunun arkasının dayandığı kabzanın omzu |
rimbase i.
|
|
225 |
Silah/Atıcılık |
geri tepmeyi azaltması için ateşli silahın namlu ucuna takılan alet |
compensator i.
|
|
226 |
Silah/Atıcılık |
ateşli silah gezindeki geçiş hareketi |
click i.
|
|
227 |
Silah/Atıcılık |
ateşli silahlarda kama kapanma mekanizması |
fermeture i.
|
|
228 |
Silah/Atıcılık |
(ateşli silah) döner namlulu |
revolving s.
|
|
229 |
Silah/Atıcılık |
(ateşli silah) fişek şarjöründen otomatik dolan |
clip-fed s.
|
|
Music |
|
230 |
Müzik |
ateşli bir tonda |
con fuoco zf.
|
|
Abbreviation |
|
231 |
Kısaltma |
alkol, tütün, ateşli silahlar ve patlayıcılar bürosu |
atf (bureau of alcohol, tobacco, firearms and explosives) i.
|
|
Slang |
|
232 |
Argo |
acayip ateşli kız |
smoking hot girl i.
|
|
233 |
Argo |
ateşli bir öpücük sonrası cilt üzerinde kalan kızarıklık |
hickie i.
|
|
234 |
Argo |
ateşli bir öpücük sonrası cilt üzerinde kalan kızarıklık |
lovebite i.
|
|
235 |
Argo |
ateşli bir öpücük sonrası cilt üzerinde kalan kızarıklık |
hickey i.
|
|
236 |
Argo |
ateşli silah |
heat (rap slang) i.
|
|
237 |
Argo |
ateşli olgun kadın |
red-hot mama i.
|
|
238 |
Argo |
azgın, ateşli kadın |
red-hot mama i.
|
|
239 |
Argo |
ateşli parça |
piece i.
|
|
240 |
Argo |
ateşli çevreci |
eagle freak i.
|
|
241 |
Argo |
ateşli/tutkulu çevreci |
eco-freak i.
|
|
242 |
Argo |
ateşli/tutkulu çevreci |
eco-nut i.
|
|
243 |
Argo |
ateşli silah |
heat i.
|
|
244 |
Argo |
ateşli öpüşmek |
play tonsil hockey f.
|
|
245 |
Argo |
dilini kullanarak ateşli/tutkulu bir şekilde öpüşmek |
play tonsil hockey f.
|
|
246 |
Argo |
(genellikle ateşli silah ile) birine saldırmak |
hose f.
|
|
247 |
Argo |
(genellikle ateşli silah ile) birini öldürmek |
hose f.
|
|
248 |
Argo |
ateşli biçimde öpüşmek |
swap spit f.
|
|
249 |
Argo |
ateşli biçimde öpüşmek |
swap spits f.
|
|
250 |
Argo |
ateşli silahla birini vurmak |
gat f.
|
|
251 |
Argo |
yakıyor/ateşli |
phat (pretty hot and tempting) expr.
|
|
British Slang |
|
252 |
İngiliz Argosu |
ateşli öpüşme |
tonsil tennis i.
|
|
253 |
İngiliz Argosu |
ateşli öpüşme |
tonsil hockey i.
|
|
254 |
İngiliz Argosu |
ateşli biçimde öpüşmek |
swap spit f.
|
|
Star Wars |
|
255 |
Star Wars |
lasan-malamut ateşli silahlar şirketi |
lasan-malamut firearms corporation i.
|
|