Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
hail!
hail!
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
Geçmiş
Cümleler
"hail!"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 161 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
hail
i.
dolu
The
hail
harmed the crops.
Dolu
ekinlere zarar verdi.
More Sentences
2
Yaygın Kullanım
hail
f.
dolu yağmak
It's
hailing.
Dolu yağıyor.
More Sentences
General
3
Genel
hail
f.
selamlamak
Some speakers have
hailed
the Valencia Summit as a success.
Bazı konuşmacılar Valencia Zirvesini bir başarı olarak
selamladılar.
More Sentences
4
Genel
hail a cab
f.
taksi çağırmak
Tom
hailed a cab.
Tom bir
taksi çağırdı.
More Sentences
5
Genel
hail
f.
taksi çağırmak
There's no need to
hail
a taxi.
Taksi çağırmaya
gerek yok.
More Sentences
6
Genel
hail
f.
dolu yağmak
Have you ever seen it
hail?
Hiç
dolu yağdığını
gördün mü?
More Sentences
7
Genel
hail
f.
alkışlamak
The crowd
hailed
the winner.
Kalabalık, kazananı
alkışladı.
More Sentences
8
Genel
hail
ünl.
yaşasın
Hail!
Yaşasın!
More Sentences
Phrasals
9
Öbek Fiiller
hail from (some place)
i.
(bir yerli) olmak
This enlargement project is to the little country I
hail from,
Denmark, a matter of national pride.
Bu genişleme projesi, mensubu
olduğum
küçük ülke Danimarka için ulusal bir gurur meselesidir.
More Sentences
Tobacco
10
Tütün
hail
i.
dolu
The
hail
cracked the window.
Dolu,
camı kırdı.
More Sentences
Geography
11
Coğrafya
hail
i.
dolu
How does
hail
form?
Dolu
nasıl oluşur?
More Sentences
Meteorology
12
Meteoroloji
hail
i.
dolu
The
hail
cracked the window.
Dolu,
pencereyi çatlattı.
More Sentences
General
13
Genel
hail
i.
sağanak
14
Genel
hail fellow
i.
samimi dost
15
Genel
hail
i.
selamlama
16
Genel
hail shower
i.
dolu sağanağı
17
Genel
soft hail
i.
sulu kar
18
Genel
hail
i.
yağmur
19
Genel
hail of bullets
i.
kurşun yağmuru
20
Genel
festival hail
i.
festival salonu
21
Genel
hail
i.
yemekhane
22
Genel
hail storm
i.
dolu fırtınası
23
Genel
hail stone
i.
dolu tanesi
24
Genel
hail of plastic bottles
i.
pet şişe yağmuru
25
Genel
hail of eggs
i.
yumurta yağmuru
26
Genel
hail
i.
dikkat çekmek için bağırma
27
Genel
hail
i.
selamlamak için bağırma
28
Genel
hail
i.
duyma mesafesi
29
Genel
hail
i.
dolu sağanağı
30
Genel
hail
i.
buz tanesi sağanağı
31
Genel
hail
i.
seslenme mesafesi
32
Genel
hail
i.
söz, fikir, düşünce silsilesi
33
Genel
hail
i.
dolu etkisi veren şey
34
Genel
hail-fellow
i.
samimiyet
35
Genel
hail-fellow
i.
dostluk
36
Genel
hail-fellow-well-met
i.
samimiyet
37
Genel
hail-fellow-well-met
i.
dostluk
38
Genel
competition hail
i.
yarışma salonu
39
Genel
hail
f.
limanından gelmek
40
Genel
hail
f.
yağmak
41
Genel
hail
f.
dolu halinde yağmak
42
Genel
hail
f.
yerlisi olmak
43
Genel
hail
f.
yağdırmak
44
Genel
hail down
f.
yağmak
45
Genel
hail down
f.
topa tutmak
46
Genel
hail
f.
çağırmak
47
Genel
hail
f.
seslenmek
48
Genel
hail down
f.
yağdırmak
49
Genel
hail from
f.
limanından kalkmak
50
Genel
hail from
f.
-den gelmek
51
Genel
hail from
f.
-li olmak
52
Genel
hail
f.
övmek
53
Genel
hail
f.
göklere çıkarmak
54
Genel
hail
f.
takdir etmek
55
Genel
hail
f.
(bir şeyi) dökmek
56
Genel
hail
f.
(geçen gemiye verilen) selamlama veya teşhis sinyali
57
Genel
hail
f.
kutlamak
58
Genel
hail
f.
yaklaşıp konuşmak
59
Genel
hail
f.
tezahüratla ilan etmek
60
Genel
hail
f.
onaylamak
61
Genel
hail
f.
dikkat çekmek için bağırmak
62
Genel
hail
f.
… olarak selamlamak
63
Genel
hail
f.
selamlamak için sinyal vermek
64
Genel
hail
f.
dolu gibi yağmak
65
Genel
hail [scotland]
f.
gölet hokeyinde hedefe ulaşmak
66
Genel
hail fellow well met
s.
samimi dost
67
Genel
hail fellow well met
s.
yakın arkadaş
68
Genel
hail fellow well met
s.
herkesle çabuk ahbap olan kimse
69
Genel
hail-fellow-well-met
s.
içten
70
Genel
hail-fellow-well-met
s.
cana yakın
71
Genel
hail
s.
kusursuz
72
Genel
hail
s.
hastalıksız
73
Genel
hail [scotland]
s.
tam
74
Genel
hail [scotland]
s.
tüm
75
Genel
hail [scotland]
s.
bütün
76
Genel
hail-fellow-well-met
s.
candan
77
Genel
hail-fellow-well-met
s.
teklifsiz
78
Genel
within hail
zf.
yakın
79
Genel
within hail
zf.
seslenebilecek uzaklıkta
80
Genel
hail [uk]
zf.
tamamıyla
81
Genel
hail [uk]
zf.
tümüyle
82
Genel
hail [uk]
zf.
büsbütün
83
Genel
hail
ünl.
çok yaşa
84
Genel
hail
ünl.
var ol
85
Genel
hail
ünl.
oley
Phrasals
86
Öbek Fiiller
hail from (some place)
i.
(bir yerden) gelmek
87
Öbek Fiiller
hail from (some place)
i.
(bir yer) kökenli olmak
Phrases
88
İfadeler
hail (someone) as (something)
f.
olarak tanımak/ilan etmek
89
İfadeler
hail (someone) as (something)
f.
övmek
90
İfadeler
hail (someone) as (something)
f.
methetmek
91
İfadeler
hail (someone) as (something)
f.
selamlamak
Colloquial
92
Konuşma Dili
hail as
f.
olarak övmek
93
Konuşma Dili
hail as
f.
olarak methetmek
94
Konuşma Dili
hail as
f.
olarak onurlandırmak
95
Konuşma Dili
all hail
expr.
selamlar olsun
Idioms
96
Deyim
hail of questions
i.
soru yağmuru
97
Deyim
hail mary pass
i.
ya tutarsa diye yapılan şey
98
Deyim
hail mary pass
i.
son çare manevrası
99
Deyim
hail mary pass
i.
şansına/son çare olarak yapılan şey
100
Deyim
hail mary pass
i.
tutarsa tutar diye yapılan şey
101
Deyim
hail mary play
i.
ya tutarsa atışı
102
Deyim
hail mary play
i.
ya tutarsa diye yapılan atış/oynanan oyun
103
Deyim
hail mary play
i.
son çare olarak verilen pas
104
Deyim
give someone hail columbia
f.
birini sert biçimde azarlamak
105
Deyim
hail from
f.
bir yerden gelmek
106
Deyim
hail from
f.
bir yerli olmak
107
Deyim
hail from
f.
bir yer kökenli olmak
108
Deyim
hail a cab
f.
taksiye el etmek
109
Deyim
hail a cab
f.
taksi durdurmak
110
Deyim
hail a taxi
f.
taksiye el etmek
111
Deyim
hail a cab
f.
taksi çevirmek
112
Deyim
hail a taxi
f.
taksi çevirmek
113
Deyim
hail a taxi
f.
taksi durdurmak
114
Deyim
hail from
f.
yurdu bir yer olmak
115
Deyim
throw a hail mary pass
f.
ya tutarsa atışı yapmak
116
Deyim
give (one) hail columbia
f.
(birini) sert biçimde azarlamak
117
Deyim
give (one) hail columbia
f.
(birinin) canına okumak
118
Deyim
give (one) hail columbia
f.
(birini) fena fırçalamak
119
Deyim
give (one) hail columbia
f.
(birini) fena haşlamak
120
Deyim
give hail columbia
f.
sert biçimde azarlamak
121
Deyim
give hail columbia
f.
canına okumak
122
Deyim
give hail columbia
f.
fena fırçalamak
123
Deyim
hail-fellow-well-met
s.
sıcak
124
Deyim
hail-fellow-well-met
s.
samimi
125
Deyim
hail-fellow-well-met
s.
yakın
126
Deyim
hail-fellow-well-met
expr.
arkadaşça
127
Deyim
hail-fellow-well-met
expr.
dostça
128
Deyim
hail-fellow-well-met
expr.
dostane
129
Deyim
hail-fellow-well-met
expr.
içten
130
Deyim
hail-fellow-well-met
expr.
içli dışlı
131
Deyim
hail-fellow-well-met
expr.
sıkı fıkı
132
Deyim
hail-fellow-well-met
expr.
senli benli
Law
133
Hukuk
judgment hail
i.
mahkeme salonu
Insurance
134
Sigortacılık
hail insurance
i.
doluya karşı sigorta
135
Sigortacılık
hail insurance
i.
tarladaki ürünlerin doğal afetlere karşı sigortası
136
Sigortacılık
international association of hail insurers
i.
uluslararası dolu sigortacıları birliği
Technical
137
Teknik
hail resistance
i.
dolu tanelerine mukavemet
Marine
138
Denizcilik
hail from
f.
limandan kalkmak
Medical
139
Medikal
hail joint
i.
polişinel uzuv
Tobacco
140
Tütün
hail
i.
yağış
Literature
141
Edebiyat
hail
ünl.
selam olsun sana
Religious
142
Dini
hail mary (ave maria)
i.
selam ey meryem (katolik kiliselerinde okunan bir duanın ilk iki kelimesi)
Environment
143
Çevre
hail damage
i.
dolu hasarı
Meteorology
144
Meteoroloji
hail stage
i.
dolu aşaması
145
Meteoroloji
hail
i.
dolulu gün
146
Meteoroloji
hail storm
i.
dolu fırtınası
147
Meteoroloji
hail formation
i.
dolu oluşumu
148
Meteoroloji
hail shower
i.
dolu sağanağı
149
Meteoroloji
hail squall
i.
şiddetli dolu yağışı
150
Meteoroloji
soft hail
i.
yumuşak dolu
151
Meteoroloji
hail
f.
çağırmak
152
Meteoroloji
hail
f.
dolu yağmak
Sport
153
Spor
competition hail
i.
yarışma salonu
154
Spor
hail [scotland]
i.
gol tezahüratı
155
Spor
hail [scotland]
i.
gol
Basketball
156
Basketbol
hail mary
i.
ancak tanrının yardımı ile sayı olabilecek atış
Slang
157
Argo
hail damage
i.
selülit
Modern Slang
158
Modern Argo
ah hail naw
exclam.
hayır, olamaz
159
Modern Argo
ah hail naw
exclam.
lanet olsun
160
Modern Argo
ah hail naw
exclam.
kahretsin
Star Wars
161
Star Wars
hail squadron
i.
dolu filosu
"hail!"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 4 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
hail
barrier
i.
2
Genel
hail
curtain
i.
Physics
3
Fizik
hail katsayısı
hall coefficient
i.
Ottoman Turkish
4
Osmanlıca
hail
barrier
i.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of hail!
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy